Katalog

SAYFA CUMHURİYET 14 MAYIS 2012 PAZARTESİ 12 ECZACILIK GÜNÜ stanbul Eczacı Odası, 14 Mayıs Eczacılık Günü’nü bu yıl ilk kez geniş çaplı İ bir yürüyüş yapmadan kutlayacak. Etkinlikler kapsamında bugün sabah saat 08.30’da Taksim Atatürk Anıtı’na çelenk bırakılacak. 09.30’da ise Marmara İlk kez yürüyüş yok Üniversitesi Eczacılık Fakültesi Haydarpaşa Yerleşkesi’ndeki Ord. Prof. Dr. Reşat Kaynar Konferans Salonu’nda bir etkinlik gerçekleştirecek. 10.30’da ise İstanbul Üniversitesi Eczacılık Fakültesi A Blok Büyük Amfi’de bir tören yapılacak ve meslekte 50. yılını dolduran eczacılara plaket verilecek. Aynı gün saat 12.00’de ise İstanbul Eczacı Odası ve İl Sağlık Müdürlüğü, İstanbul Büyükşehir Belediyesi Topkapı Sosyal Tesisleri’nde eczacıların katılımıyla bir öğle yemeği programı düzenlenecek. Saat 15.00’te Yeni Yüzyıl Üniversitesi Eczacılık Fakültesi’nde bir etkinlik düzenlenecek. 20. yılında eğitim projesi İstanbul Haber Servisi İstanbul Ecza Kooperatifi, kuruluşunun 20’nci yılı nedeniyle İstanbul ili içindeki ilköğretim okullarına yardımda bulunmak üzere düzenlediği proje için İstanbul İl Milli Eğitim Müdürlüğü ile protokol imzaladı. Proje ile İstanbul’daki ilköğretim okullarının bilgisayar, ilkyardım malzemeleri, ecza dolabı, kitap gibi eksiklerinin giderilmesine katkıda bulunulacak. Projenin imza töreni geçen haftalarda İstanbul Milli Eğitim Müdürlüğü’nde İl Milli Eğitim Müdürü Dr. Muammer Yıldız ve İstanbul Ecza Koop. Yönetim Kurulu Başkanı Sait Yücel’in katılımlarıyla gerçekleştirildi. İstanbul Ecza Kooperatifi Yönetim Kurulu Başkanı M. Sait Yücel, “17 ildeki 200 okula, 14 adet projeksiyon ve 14 adet bilgisayar, 200 adet ilkyardım malzemeli ecza dolabı ve 20 bin kitap hediye ederek 2 bin öğrenciye maddi eğitim yardımında bulunduk” dedi. Ağrı kesicilerle yaşıyoruz İlaç israfı çok İstanbul, Ankara ve İzmir’de gerçekleştirilen bir araştırmaya göre Türkiye’de reçetesiz ilaç kullanımı oranı yüzde 48. Reçetesiz en fazla satın alınan ürün ise ağrı kesiciler. Toplanan ilaçların yüzde 70’inin kullanım süresinin dolduğu, yüzde 45’inin ise ambalajlarının hiç açılmadan atıldığı, içlerinde en büyük payı diyabet, tansiyon gibi raporlu hasta ilaçları ile antibiyotiklerin aldığı belirlendi. SİBEL BAHÇETEPE Yanlış ilaç kullanımı ölüme bile neden olabilir 173. yıldönümlerine sorunların gölgesinde giriyorlar ‘Eczacılığın anayasası bir an önce çıkmalı’ Yeni ilaç krizi kapıda Türkiye’de 24 bin 340, İstanbul’da ise yaklaşık 5 bin 180 eczane olduğunu, çok sayıda eczanenin ekonomik sıkıntı yaşadığını vurgulayan Semih Güngör, geçen yıl kasım ayında SGK, Türk Eczacılar Birliği (TEB) arasında imzalanan ilaç alım protokolünde yaşanan sıkıntılar, iskonto artışları gibi nedenlerle sorunlarının daha da katlandığını anlattı. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik’in “Kayıplarınızın kefiliyiz, gerekirse kurum olarak biz karşılarız” demesine karşın 7 aydır adım atılmadığını savunan Güngör, yeni bir ilaç krizinin de kapıda olabileceğini ifade etti. SİBEL BAHÇETEPE ürkiye’de, reçetesiz ve gereksiz ilaç kullanımının yaygın olduğu, özellikle antibiyotik, ağrı kesici, romatizma, mide, alerji, tansiyon, antidepresanların ve vitaminlerin kullanımının giderek arttığı belirtiliyor. Uzmanlar, her ilacın yerinde, uygun doz ve sürelerde kullanılması gerektiğini, hiçbir ilacın gelişigüzel kullanılmaması gerektiğini vurgulayarak “Çünkü her ilacın mutlaka bir veya birden çok yan etkisi vardır ve zaten yan etkisi olmayan bir madde de ilaç değildir. Yanlış ilaç kullanımı sakat kalmamıza, hatta ölüme neden olabilir” uyarısında bulundular. Göğüs hastalıkları uzmanı Prof. Dr. Ahmet Rasim Küçükusta, yalnızca geçen yıl Türki T ye’de ilaca ödenen paranın 15 milyar doların çok üzerinde olduğuna dikkat çekerek “Bir ülkenin ilaca harcadığı paranın her sene katlanarak artması çok düşündürücü” dedi. Küçükusta, kısa zamanda tedavi edilebilecek hastalıklarda tedavilerin gereksiz yere uzatıldığını, uydurma hastalıklar icat edildiğini, etkinliği ve güvenilirliği kanıtlanmamış yeni ve pahalı ilaçların yaygın şekilde kullanılmasının sağlandığını, açık, gizli reklamlarla ilaç tüketiminin arttırıldığını savundu. Prof. Dr. Küçükusta, ilaç israfında doktorların da önemli rolünün olduğunu iddia ederek şunları söyledi: “Yerinde, uygun dozlarda ve sürelerde kullanıldığında hayat kurtarıcı olan ilaçlar bazen hayatımızı karartabiliyor; sürekli hasta, sakat kalmamıza hatta ölüme bile sebep olabiliyor.” Mesleki güvence istiyorlar Semih Güngör, yasanın genel anlamda olumlu olduğunu söyleyerek yasadaki bazı maddeleri şöyle sıraladı: İlacın üretiminden tüketimine dek, ilacın olduğu her yerde eczacının bulunması zorunluluğu getiriliyor. İsteyen istediği her yerde eczane açamayacak. İlçelerin nüfusuna göre 3 bin 500 kişiye bir eczane olacak şekilde eczane açılması planlanacak. Yasa ile birlikte, eczacılık fakültelerinden mezun olacaklar ile bu yıl eczacılık fakültesini seçenler dışındakiler, mezun olduktan sonra 1 yıl bir eczanede çalışmak zorunda kalacak. Zorunlu çalışan eczacılara ise asgarı ücretin 1.5 katı kadar maaş verilmesi zorunlu olacak. Belli bir cironun ya da belli bir reçetenin üzerinde geliri olan eczaneler, yanında 2., 3. eczacıyı çalıştırmak zorunda. Yasaya göre eczanelerde yalnızca ilaç satışı yapılmayacak, her türlü bitkisel ürünler, beslenme ile ilgili kullanılan ürünlerin de satışı yapılabilecek, denetimi de eczanede olacak. Yeni eczane açmak için sıraya giren eczacılara, mesleki deneyim, eczacılık yaptığı yerin sosyoekonomik durumu, ilçedeki hastane sayısı gibi durumlara göre puan verilecek. Puanı yüksek olan eczacılar, sıralamada üstlerde yer alacak. KP hükümetinin ilaç ve eczacılık alanındaki politikaları nedeniyle büyük ekonomik sıkıntılar yaşayan eczacılar, “14 Mayıs Eczacılık Günü”nde mesleki güvence altına alınmak istiyor. Tasarruf adı altında üst üste yapılan ilaç fiyat indirimleri ve iskonto artışları nedeniyle birçok eczane batma noktasına gelirken eczacılar ilaç sanayisi ve Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) arasındaki anlaşmazlıklar nedeniyle sorunlarının arttığını, önümüzdeki aylarda bir ilaç krizinin gündeme gelebileceğini söylediler ve “Sorunların gölgesinde Eczacılık Günü’nü kutluyoruz. Olumlu olarak gördüğümüz tek nokta, eczacılığın anayasası diye nitelendirdiğimiz 6197 sayılı Eczacılar ve Eczaneler Hakkında Kanun tasarısının TBMM’ye getirilmesidir. Yasanın bir an A önce çıkmasını istiyoruz” dediler. Eczacılar, Türkiye’de bilimsel eczacılık eğitiminin başlangıcının 173. yıldönümünün kutlanacağı “14 Mayıs Eczacılık Günü” ve 1016 Mayıs tarihleri arasında kutladıkları “Eczacılık Haftası”nda sorunlarına çözüm arıyorlar. İstanbul Eczacı Odası Başkanı Semih Güngör, SGK ile yapılan protokolde yer alan ve eczacıların içinde bulunduğu ekonomik yıkıma karşı bir kazanım olarak sunulan 25 kuruşluk reçete hizmet bedelinin göz boyamadan ibaret olduğunu savundu. Güngör, İlaç Fiyat Kararnamesi’nde yer almasına, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik’in sözler vermesine karşın, ilaç sanayisi stok zararlarının halen karşılanmadığına dikkat çekerek, “Binlerce eczacının içinde bulunduğu borç batağından, iflas noktasından kurtulmasının bugün bir tek çözümü bulunuyor, o da meslek hakkı. Meslek hakkımızın karşılanması için ilaç sanayisince bir kaynak oluşturulmasını ve bu yönde bir düzenlemenin Sağlık Bakanlığı tarafından hazırlanmasını talep ediyoruz” diye konuştu. Yurttaşların şu anda ilacı, parasının çoğunu cebinden vererek aldığını vurgulayan Güngör, “Eczacılar mesleki anlamda güvence altına alınmak istiyor. Geleceğe güvenle bakacakları yasal düzenleme ile karşı karşıyalar. 6197 sayılı yasa ile ilk kez eczacılar umutlu. Yasa mutlaka çıkmalı. Yoksa başımıza gelecek ekonomik felaket daha ağır olacak” dedi. Eczacılar umutlu... C MY B C MY B