22 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
19 ŞUBAT 2012 PAZAR CUMHURİYET SAYFA HABERLER Otelinin reklamını yapan Fadıl Akgündüz’ün şirketleri için işlem başlatıldı 5 yaşamı durdurmuş, iktidardaki sözde sol parti emperyalizmin kıskacına düşmüş, AB’den gelen fonlarla “Türkiye’den kurtulduk” demeye başlamışlardı. Kapsamlı çözüm bir oyundu aslında... 24 Nisan 2004’te Kıbrıs’ta Türk ve Rum kesimlerinde Annan Planı oylaması eşzamanlı olarak yapıldı. Kıbrıslı Türkler, Annan Planı’na yüzde 64.9 oranında destek verirken, Rumlar yüzde 74.8 oranında “hayır” dedi. Mehmet Hasgüler ile Murat Özkaleli’nin yazdığı kitap, Kıbrıs sorununun ne olduğunu, açmazlarını anlatıyor. Kitapta Umut Özkaleli, Mustafa Türkeş, Turgut Turhan, Özdemir Özgür ve Şevki Kıralp’in de güzel yazıları var. ??? Hasgüler ve Özkaleli’nin değindiği gibi Annan Planı’na Rum tarafının “hayır” demesiyle çözüm yolu tıkanmıştır. Zaten plan AngloAmerikan projesi olarak doğup kotarılmıştır. Kıbrıs Türkleri bir oyunun içine itilmiştir dönemin siyasi erki tarafından. Artık Kıbrıs için çözüm yolu yoktur, sorun, dipsiz kuyunun içindedir... Çünkü Rum kesimi AB üyesidir ve tüm dünya onları Güney Kıbrıs Cumhuriyeti devleti olarak tanımaktadır. Aklınıza şu soru gelebilir: “Annan Planı niçin başarısız olmuştur?” Bunun için Annan Planı’nın Rumlar tarafından niçin reddedildiğinin, Kıbrıslı Türklerin plana neden destek verdiklerinin iyi irdelenmesi gerekir. Bir de Türkiye’nin Annan Planı’na destek vermesinin nedeni tartışılmalıdır... Kitap işte bu üç soruya yanıt arıyor... Çok tartışılan bir konuyu aydınlatmayı amaçlıyor. ??? Bugün KKTC’ye karşı uygulanan tecrit insan haklarına aykırıdır... Tüm dünyadan soyutlanmış bir KKTC var karşımızda... KKTC’yi dost bildiğimiz ülkeler bile tanımıyor. Tüm geliri; turizm, kumarhaneler, vakıf üniversiteleri ve Türkiye’den gelen ekonomik destek... O kadar! Jet Fadıl’a haciz ? Fadıl Akgündüz’ün mal beyanında bildirdiği Kıbrıs’ta Kimlik ve Değişim... Işıltılı bir sonbahar akşamıydı... Günbatımını seyretmiştik Girne’de kahvelerimizi yudumlarken... Bir ara gözlerimi Beşparmak Dağları’na çevirmiş, sonra, Akdeniz’in lacivert sularına bakıp, aldatıcı zamanı, öç tanrılarını, tanrıçaları, terazinin kefesindeki eşitsizliği düşünmüştüm. Masada Lefke Üniversitesi’nden Doç. Dr. Mehmet Hasgüler, Dr. Murat Özkaleli ve gazeteci arkadaşlarım vardı. Bir ara yerimden kalktım, o dar sokaklarda dolaştım... Denizin taştığı yıllara gittim... Söğütlere asılı fenerleri, yakınmaları, şafak vakti çayırda ve denizde yükselen sisi anımsadım. Önceki gün haberleri izlerken İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu’nun Güney Kıbrıs Rum kesimine yaptığı geziyi okuyunca kendime sordum: “Neler oluyor Ada’da?” Netanyahu ve Rum lideri Dimitris Hristofyas’ın verdikleri görüntü benim için çok anlamlıydı. Güney Kıbrıs, uzun yıllar Filistin’i desteklediği için İsrail’le ilişkileri soğuktu. Ne zaman Mavi Marmara olayı oldu, yakınlaşma ve dostluk başladı. Dostluk, Doğu Akdeniz’de Türkiye’nin KKTC’yle birlikte “sorunlu bölgede” bulunan doğalgaz yatakları yüzündendi. Noble Energy adlı Amerikan şirketi İsrailRum kesimi adına orada arama yapıyordu. ??? Mehmet Hasgüler ve Murat Özkale’nin birlikte yazdıkları “Kıbrıs’ta Kimlik ve Değişim” kitabını (Alfa Yayınları) okurken aklıma geldi o Girne akşamı. O akşam Annan Planı’nı ve “Yes be annem” diyenlerin kulaklarını çınlatmıştık uzun süre. Birleşmiş Milletler’in Kıbrıs için hazırladığı çözüm planı KKTC’de “34 VY 2111” plakalı aracına da haciz konuldu. Aracın polis marifetiyle bulunmasına “13 Ocak 2012” tarihinde karar verildi. AYKUT KÜÇÜKKAYA İstanbul Bayrampaşa’da “7 yıldızlı” diye reklam yaptığı “Caprice Gold Palace” için “29 Şubat’a kadar iki saray odası alana bir saray odası hediye” kampanyası yürüten ve kamuoyunda ‘Jet Fadıl’ olarak tanınan Jetpa Holding Yönetim Kurulu Başkanı Fadıl Akgündüz’ün şirketlerine haciz işlemi başlatıldı. Akgündüz’ün mal beyanında bildirdiği “34 VY 2111” plakalı aracın İstanbul 36. İcra Müdürlüğü tarafından haciz konulmak üzere polis marifetiyle bulunmasına “13 Ocak 2012” tarihinde karar verildi. Gümrük ve Ticaret Bakanlığı’nın hafta içerisinde Caprice Gold reklamlarında içi boş ve aldatıcı ifadeler kullandığı gerekçesiyle “652 bin 432 TL” ceza kestiği Fadıl Akgündüz’e karşı Jetpa mağdurları yargı mücadelesi vermeyi sürdürüyor. Jetpa mağduru M.E’nin Fadıl Akgündüz hakkında icra takibi başlatmasına karşın davayı kazanan mağdura borcun ödenmemesi üzerine, İstanbul 36. İcra Müdürlüğü’nden bir ay önce birbiri ardına haciz işlemleri başlatıldı. Akgündüz’ün üzerine kayıtlı 34 VY 2011 plakalı aracın üzerine haciz konularak polis marifetiyle bulunmasına karar verildi. Aynı zamanda Akgündüz’ün Jetpa Holding ve paraları aktardığı düşünülen şirketlerdeki hisselerine yönelik haciz konulmasına karar verildi. İstanbul 36. İcra Müdürlüğü’nün Ticaret Sicil Müdürlükleri’ne “17 Ocak 2012” tarihinde gönderdiği yazılarda, Fadıl Akgündüz’ün hisseleri üzerine haciz konulmasını istediği şirketler şöyle: Jetpa Holding AŞ (İstanbul). Mai Turizm İşletmeciliği İnşaat Sanayi ve Ticaret Ltd. Şti. (Antalya). Jetpa Sınai Ürünleri ve Pazarlama Ltd. Şti. (İstanbul). Jetpa Uluslararası Pazarlama AŞ (İstanbul). Jetpa İnşaat Sanayi ve Ticaret AŞ (İstanbul). Jetpa Motorlu Araçlar Sanayi ve Ticaret AŞ (İstanbul). Aytepe Turizm Ticaret AŞ (Antalya). Jetpa Elektronik Sanayi ve Ticaret AŞ (İstanbul). Bakanlık Caprice Gold reklamlarıyla ilgili 652 bin lira ceza kesmişti. İstanbul 36. İcra Müdürlüğü’nün de Akgündüz’ün hissesi bulunduğu belirtilen 8 şirket için Sicil Müdürlükleri’ne haciz konulması için yazı gönderdiği ortaya çıktı. İcradan 8 şirket için yazı MAĞDUR AVUKATI PAPAKÇI’DAN Jetpa’nın iflası için başvuru Jet Fadıl’ın arabasının polis tarafından aranmasına başlandığı “13 Ocak 2012” tarihinde Jetpa mağdurunun avukatı Acun Papakçı, Bakırköy Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesi’ne başvurarak “Jetpa Holding Anonim Şirketi”nin iflasını talep etti. Papakçı mahkemeye yaptığı iflas başvurusuyla ilgili şunları söyledi: “Borçlu Jetpa Holding’in süresinde borcunu ödememesi üzerine İstanbul mahkemeleri aracılığı ile şirketin iflasını talep ettik. Şöyle ki: Kesinleşmiş icra emrine rağmen borcunu ödemeyen davalıborçlu şirketler hakkında İcra İflas Kanunu’nun 156 ve 158. madde hükümleri uyarınca iflas kararı verilmesi gerekir. Kanunun 158. maddesi uyarınca 7 gün içinde borç yatırılmadığı durumda mahkemenin doğrudan iflas kararı vermesi zorunludur. Biz başvurumuzu yaptık, sonucu bekliyoruz...” C MY B C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle