Katalog

14 ŞUBAT 2012 SALI CUMHURİYET SAYFA HABERLER 5 “....Kuvvetin genetiğindeki bozukluk, hemen hemen bütün kuvvet temsilcilerine başka insanların tepelerine binme, onları ezme, sindirme ve seslerini kesme hislerini pompalar. Dolayısıyla ezip sindirme, sadece belli bir kesimin işi değildir. Bazen siyasi iktidarı güçlenenler de artık kimseyi kale almamaya başlar ve dediğim dedik düşüncesiyle hareket eder. Dahası, idarecilerin etrafı danışmanlar, özel kalemler, yakın çevrelerce kuşatılır ve halkın sesinin asıl merciye ulaşmasının önü kesilir. Böylece dün herkesin elini öpen kimseler, biraz güçlenince gayrı kimseyi dinlemez olur, bildikleri gibi davranır ve her iyi işin kendilerine mal edilmesini isterler.” Burada hedef kimdi? Hükümet, asker, MİT... Bu çatışma basit bir FethullahçıNakşi çatışması, pastadan “pay kapma” savaşımı değil! Yaşanan son gelişmeleri tartışırken dün sabah yurt genelinde KCK operasyonları yeniden başladı. İstanbul Özel Yetkili Cumhuriyet Başsavcı Vekili Fikret Seçen önemli bir açıklama yaptı. Seçen, kimi devlet görevlilerinin kendilerine yürütme organı tarafından verilen görevlerin dışına çıkarak hareket ettiklerine ilişkin görüş bildirdi. Neydi o görüş? Örgütün (KCK) eylemlerini gerçekleştirmesine yardım ettikleri kuşkusu doğuracak kanıtlar edinilmesi... Soruşturmanın bu nedenle başlatıldığı... ??? Gülen Cemaatiyle AKP arasında öyle derin bir çatlak olduğuna inananlardan değilim. Son gelişmeleri cemaatin üstüne yüklemek ise kolaycılık olur. Burada sorumlu olan cemaat değil, hükümettir!.. Gülen hareketi Mavi Marmara gemisinin İsrail karasularına girmesine karşı koymakta haklı!.. Gelelim Gülenİskenderpaşa cemaati arasındaki kavgaya!.. Bu, kavga falan değil!.. Fethullah Gülen, Cüppeli Ahmet Hoca adlı “şovmeni” ciddiye alır mı?.. Almaz!.. Gülen hareketinin ne olduğunu, bugünlere nasıl geldiğini, geçirdiği evreleri bilmeyenler bunu önemseyip uzman olduklarını kanıtlıyorlar(!). Erdoğan’a koşulsuz destek verenler, Hakan Fidan’ın harcanmaması için “İsrail”i gösterirken, “cemaatle” ters düşüyorlar. Bazı arkadaşlar da olayları irdelerken cemaatiktidar mücadelesinde öyle kurusıkı atıyorlar ki, şaşırıyorum. Hayatları boyunca Gülen hareketini izlememişler, hatta destek vermişler... Şimdilerde maşallahları var hepsinin. Her biri şimdilerde uzman kesilmiş. Atış serbest! Adına kavga ya da mücadele, ne derseniz deyin, savaş; yandaş, candaş, dindaş medya üzerinden sürüyor. Bunun adı salt “paylaşım savaşı” değil, ideolojik bir siyasi kapışmadır. Eksenin bir ucunda İsrail, öbür ucunda ABD vardır da ondan! Orta yerinde de İran... Şırnak’ta çatışma: 2 asker şehit ? Uludere ilçesinde düzenlenen operasyonda 3 asker yaralandı. Operasyonda 10 PKK’li ölü olarak ele geçirildi. DİYARBAKIR (Cumhuriyet) Şırnak’ın Uludere ilçesinin Irak sınır kesiminde bir grup PKK’linin eylem hazırlığında olduğu istihbaratı alan güvenlik güçleri, teröristlerin bulunduğu alanı tespit etti. Helikopterlerle bölgeye indirilen özel eğitimli birlikler, teröristlerle çatışmaya girdi. 10 PKK’linin öldürüldüğü çatışmada 2 asker şehit oldu, yaralanan 3 asker hastanede tedavi altına alındı. MardinDiyarbakır karayolunda, içerisinde 125 kilo patlayıcı bulunan bir araç ele geçti. Araçta bulunan teröristler, kendilerini takip eden başka bir araçla kaçmaya başladı. Çınar ilçesine bağlı Aktepe köyüne giren araçtakilerden biri güvenlik güçleriyle girdikleri çatışmada yaralı olarak yakalandı. Diğeri ise sığındığı bir evdeki 4 köylüyü rehin aldı. Özel harekât timlerinin düzenlediği operasyoda terörist öldürüldü, rehin köylüler sağ olarak kurtarıldı. Mersin’de bir eve operasyon yapan polis, kola kutularıyla hazırlanmış içi çivi ve bilye ile güçlendirilmiş el yapımı 27 bomba ele geçirdi. İstanbul’da ise Fatih ve Sultangazi ilçelerinde terör örgütüne yönelik operasyonlarda 4 kişi gözaltına alındı. Zanlıların Abdullah Öcalan’ın yakalanmasının yıldönümü olan 15 Şubat’ta eylem yapmaya hazırlandığı bildirildi. Kavga Tek Boyutlu Değil... Uludere olayı, sanırım bardağı taşıran son damla oldu... Hedefte MİT Müsteşarı Hakan Fidan vardı elbet... Aslında salt Oslo’da değil, Brüksel ve Erbil’de de Başbakan Erdoğan’ın buyruğuyla KCK temsilcileriyle yapılan görüşmelerin ses kayıtları internete düşerken kızışmıştı “cemaathükümet” çatışması. Elbet daha öncesi var... Mavi Marmara olayı... Fethullah Gülen uzun bir süredir Türkiyeİsrail ilişkilerinin düzeltilmesini, Türkiye’nin AB ülkeleriyle daha yakın diyalog kurmasını, Almanya, Fransa, İngiltere gibi ülkelerle didişmemesini istiyordu. İsrail, Hakan Fidan’ı İran’a yakın olarak görüyor, hükümetin hem İran hem de Hamas’la olan ilişkilerinden tedirgin oluyordu. Gülen hareketiyle hükümet arasındaki çekişme ise Cemil Çiçek’in TBMM Başkanı olmasının ardından kızışmıştı zaten, bunları unuttuk. Gülen’in, 2010 yılında yapılan halkoylamasını desteklerken, AKP iktidarına gönderme yaptığını biliyoruz. Fethullah Gülen’in AKP iktidarını ve askerleri eleştirdiği yazısı (herkül.com 2010) “güç zorbalığı”na ilişkindi. İpler o zaman gerilmişti aslında. Neyse ki komutanlar içeriye alınmaya başlandı, kavga bir süreliğine durdu. Bunlar olurken, cemaatin Güneydoğu’daki eğitim çalışmaları hem Hizbullah hem de PKK ve KCK’liler tarafından engelleniyordu. ??? Oldum olası Erbakan Hoca’nın “Milli Görüş” hareketine karşı olan Gülen’in, 1982 Anayasası’nın oylanması döneminde darbeci faşist General Kenan Evren’in gönderdiği albaylarla görüşme yaptığını da anımsatmakta yarar var. Neydi o görüşme: “1982 Anayasası’nı destekleyin, biz de size dokunmayalım...” 28 Şubat’ta ise okullarının tüm anahtarlarını Orgeneral Çevik Bir ve Tümgeneral Erol Özkasnak’a teslim ettiklerini de bu arada anımsatalım. 1980’li yıllardaki Gülen’le 2012 yılındaki Gülen arasında dağlar kadar fark var... 1998 yılından beri ABD’de yaşıyor... Artık çevresinde “köylüler” olarak adlandırılan 60 yaşı devirmiş bir iki kişi kaldı... Yakınında olanlar iyi eğitim görmüş, en az iki dil bilen bilim insanları... Alman, Fransız, İngiliz, Amerikalı siyasetçiler. ??? ABD’ye gitmeden önce Özal’dan Demirel’e; Ecevit’ten Çiller’e dek pek çok liderle ilişki kuran Gülen’in Erbakan’a açık tavır aldığının altını çizdikten sonra, bir yazısının şu bölümüne göz atalım: Bazı Sendikalara düzenlenen operasyonda 149 kişi gözaltına alındı 30 ilde operasyon Haber Merkezi KCK soruşturması kapsamında MİT yöneticilerinin ifadeye çağrılmasıyla AKP hükümeti ile Özel Yetkili İstanbul Cumhuriyet Savcılığı arasında “kriz” çıkmasına yönelik tartışmalar sürerken, özel yetkili mahkemeler talimatıyla dün aralarında sendikaların kadın yöneticileri ile fotoğraf sanatçısı Mehmet Özer’in de bulunduğu 149 kişi gözaltına alındı. 30 ilde gerçekleştirilen operasyonların ayrı özel savcılıklar tarafından yürütülmesine karşın “eşzamanlı” olarak yapılması dikkat çekti. Özel Yetkili Ankara Savcılığı’nın 2009’dan bu yana yürüttüğü “KCK’nin kamu çalışanları kadın örgütlenmesi” soruşturmasında KESK ve buna bağlı SES, Tüm BelSen ve EğitimSen sendikalarına baskın yapıldı. Aramaların ardından 18 kişi gözaltına alındı. Gözaltına alınan bazı isimler şöyle: KESK MYK üyesi ve Kadın Sekreteri Canan Çalağan, SES’in eski Genel Başkanı ve hâlâ Kadın Sekreterliği görevini sürdüren Bedriye Yorgun, Tüm BelSen Kadın Sekreteri Güler Elveren, EğitimSen Ankara Şube Kadın Sekreteri Güldane Erdoğan, SES Ankara Şube Kadın Sekreteri Nurşat Yeşil, SES üyeleri Belkıs Yurtsever, Özden Özmen Gök, Hülya Saruhanoğlu, eski KESK Kadın Sekreteri Songül Morsümbül, EğitimSen üyeleri Şefika Şimşek, Evrim Özdemir, Hatice Kahraman, Leman Hız ve BES üyesi Leman Kiraz. Ankara’da ayrıca KCK operasyonu yürüten Özel Yetkili İstanbul BDP’li Irmak’tan ölüm orucu MAHMUT ORAL KESK’TEN PROTESTO KESK üyeleri, operasyonları İstanbul ve Ankara’da düzenlediği eylemlerle protesto etti. Yapılan açıklamalarda, sendikal mücadelemiz üzerinde şaibe yaratarak KESK ve bağlı sendikalarını yıpratma amacı taşıyan bu operasyonlar, amacına ulaşamayacaktır” denildi. (Fotoğraf: KAYHAN AYHAN) Savcılığı’nın talimatı üzerine arasında fotoğraf sanatçısı Mehmet Özer’in de bulunduğu 3 kişi gözaltına alındı. Özer’in Ankara’daki evini sabah 05.00 sularında basan polis çok sayıda fotoğraf ile bunların bulunduğu 200 CD’ye el koydu. Özer’in gazeteci kızı Çınar Livane Özer’in bilgisayarı dahi götürüldü. Polis, aramalar sırasında fotoğraf konusunun işlendiği bir kitap taslağını inceledi. Özer’in “Bu haftaya basılacak kitabımın taslağıdır” demesi üzerine polisin, “Taslak kitap almıyoruz, sonra başımız belaya giriyor” dediği kaydedildi. KCK soruşturmasını yürüten Özel Yetkili İstanbul Cumhuriyet Savcısı Bilal Bayraktar’ın talimatıyla İstanbul’da 42 gözaltı İstanbul’un çeşitli ilçeleri ile 30 ilde eşzamanlı operasyon düzenlendi. İstanbul’daki operasyonda geçen hafta Zeytinburnu, Küçükçekmece, Beyoğlu ve Maltepe’de bombalı saldırı ve araçların kundaklanma olayına karıştıkları ileri sürülen kişilerin de aralarında buulnduğu 42 kişi gözaltına alındı. Diyarbakır’daki operasyonda Dicle Haber Ajansı (DİHA) muhabiri İsmet Mikailoğulları, Sanayi Mahallesi’ndeki evinde yapılan aramanın ardından gözaltına alındı. Van Belediye Başkan Yardımcısı Gülbahar Orhan, Gürpınar Tarım İlçe Müdürü Necip Altunli, Mersin’de eski KESK Kadın Sekreteri Songül Morsümbül’de bulunuyor. Adana’da ise önceki gün gözaltına alınan 41 kişiden 15’i tututuklandı. DİYARBAKIR KCK davası nedeniyle Diyarbakır D Tipi Cezaevi’nde tutuklu bulunan BDP Şırnak Milletvekili Selma Irmak, 6 kadın mahkumla birlikte ölüm orucu başlatacağını açıkladı. Selma Irmak, cezaevinde bulunan Fadile Bayram, Hacire Özdemir, Leyla Deniz, Ayşe Irmak, Pınar Işık, Dirayet Taşdemir adlı tutuklu kadınlarla birlikte 15 Şubat’tan itibaren ölüm orucu olarak da bilinen süresiz dönüşümsüz açlık grevi başlatacağını açıkladı. Irmak adına yapılan yazılı açıklamada, açlık grevinin terör örgütü PKK’nin lideri Abdullah Öcalan’ın Türkiye’ye getirilişinin yıldönümü ve Öcalan üzerindeki tecridin protesto edilmesi için başlatılacağı kaydedildi. Açıklamada, AKP hükümetinin, iddialı söylemlerine rağmen bir arpa boyu yol gitmediği vurgulandı. OPERASYONLAR KINANDI ‘Saldırının hedefi emek güçleridir’ Haber MerkeziKCK soruşturması kapsamında gerçekleştirilen operasyonlar protesto edildi. Ankara’da Yüksel Caddesi’nde düzenlenen basın açıklamasında konuşan KESK Genel Başkanı Lami Özgen, operasyonda toplam 15 kadın yönetici ve üyelerinin gözaltına alındığını bellirtti. Açıklamaya, BDP İstanbul Milletvekili Sırrı Süreyya Önder , TMMOB Başkanı Mehmet Soğancı, TTB Merkez Konsey Başkanı Eriş Bilaloğlu, DİSK Bölge Temsilcisi Kani Beko, EMEP Genel Başkanı Selma Gürkan da katılarak destek verdi. ÖDP Genel Başkanı Alper Taş, “Rejimi yeniden şekillendiren AKP ve cemaat koalisyonu arasında karşılıklı hamlelerle bir iç çatışma süreci yaşandığını” belirtti. DİSK tarafından yapılan açıklamada KESK’in, iktidarın yeni baskı ve engellemeleriyle karşı karşıya olduğu belirtilerek “Siyasi iktidarın bu saldırısının sadece KESK’e yönelik olmadığı, bütün emek ve demokrasi güçlerinin, AKP muhaliflerinin benzer yöntem ve baskılarla sindirilmeye çalışıldığı bilinmektedir. KESK’e yapılan saldırı ve engellemeleri şiddetle kınıyoruz” denildi. ‘Serap’ın nasıl yakıldığı anlaşıldı’ Yurt Haberleri Servisi KCK operasyonlarında bazı MİT görevlilerinin de yakalanmasına değinen BDP Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, “AKP kendi terör örgütünü kurmuştur. Son olaylarda İstanbul’da 17 yaşındaki Serap nasıl yakılmıştır? Van’da bankalara molotof nasıl atılmıştır, bunlar daha iyi anlaşılıyor. Bu olaylar yapılıp üzerimize yıkılmaya çalışılıyor” dedi. Van’da BDP çadırını ziyaret eden Demirtaş halkı sokak eylemlerine çağırarak “Kimse talimat beklemesin, bu faşizme karşı dirensin” dedi. Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ ise Demirtaş’ın açıklamalarına tepki gösterdi. Bozdağ, MİT ile ilgili açıklamalarının Demirtaş tarafından çarpıtıldığını, bunun “siyasi ahlaktan yoksun değerlendirmeler” olduğunu savundu. C MY B C MY B