Katalog

SAYFA CUMHURİYET 14 ARALIK 2012 CUMA 4 HABERLER TBMM Başkanı, Meclis’e cemevi tartışmalarına ilişkin kararın kişisel tavrı olmadığını söyledi Hâlâ Darbe Olur mu? Dün sabahın erken saatlerinde, Ergenekon davasını izlemek için Silivri’ye doğru giderken kafamda, olayın nasıl geliştiği, insanların tutukluluk yoluyla nasıl infaz edildikleri, bu tutukluluk ile infazın Kuddusi Okkır için nasıl ölüm cezasına dönüştüğü düşünceleri dönüp duruyordu; bir de Murat Belge’nin, Mine Şenocaklı ile Vatan gazetesinde 1011 Aralık günleri yaptığı söyleşinin ikinci bölümü... Bakın Murat Belge söyleşinin bir yerinde neler söylüyor: “Geçenlerde Deniz Harp Okulu’ndaki törende ‘onları unutmadık’ diye tutuklu komutanların fotoğrafları taşınmış, bir şeyler olmuş. Bu iş bitti falan denebilecek bir durum yok. Umarım böyle bir şey olmaz.” Murat Belge, bu sözlerinin ardından ekliyor: Bunu kimseyi korkutmak için söylemiyorum. Kendim korktuğum için söylüyorum. Ardından da kendisini öne çıkaran müthiş bir de kehanette bulunuyor: Çünkü darbe olursa, sağ kalmayacak olanların başında ben gelirim sanıyorum. Dikkat buyurunuz! Bu sözler, tam Ergenekon davasında bir dönüm noktasına gelinmiş, hukukun kuralları falan bir yana bırakılıp savunma hakları da kısıtlanarak, yangından mal kaçırır gibi blok halinde mahkumiyet kararlarının beklendiği bir sırada savcının esas hakkındaki mütalaasının iki gün öncesinde söyleniyor. ??? Unutmayalım! Ergenekon davasındaki hukuksuzluklar da tıpkı Balyoz davasında olduğu gibi, “askeri vesayete son veriyoruz”, “darbeyi önlüyoruz” diyerek mazur gösterilmeye çalışıldı kimi çevrelerde, başlangıçta başarı kazanıldı da... Bu yolla “askeri vesayet bitti, yerine sivil vesayet geldi, hukuk çiğnenerek askeri darbe önleniyor” denerek yeni bir sivil darbe yapıldı. Sonuçta, hukukun üstünlüğü ve demokrasi açısından, askeri darbe olmuş olsaydı, ne olacaktıysa, yine aynı şey oldu, hukukun kuralları ayaklar altına alındı. Artık hukuku çiğnemek için, askeri darbeye gerek kalmamıştı, zira sivil darbe ile aynı hedefe varılmıştı. Kenan Evren’in askeri mahkemeler ile varmak istediği, kimi zaman da varamadığı hedefe özel yetkili sivil mahkemelerle mükemmelen varıldı. 12 Eylül Anayasası’nın mutlak şekilde kurmayı tam olarak başaramadığı, siyasal iktidara bağımlı yargı, 12 Eylül 2010 anayasa referandumu ile sağlandı. Burada da askeri vesayeti yıkıyoruz, demokrasiye geçiyoruz gerekçeleriyle “yetmez ama evet!” çağrıları yapanların katkıları fevkalade büyük oldu. Murat Belge bu çığırtkan takımından biriydi. Kendi dediği gibi birincisi miydi bilmem ama biriydi. Belki de “onlardan biriydi hepsi bu!” demek daha doğru ??? İnsanların binlerle Silivri kapılarında, adalet isteklerini haykırmaya hazırlandıkları bir ortamda, Murat Belge aynı korkuyu diriltmeye çalışıyordu. Bu ortamda, yapılacak en kurnazca çağrı şuydu: Ayağınızı denk alın, sonra yine darbe olur ha!... Belge de onu yapıyordu. Oysa darbe falan olacağı yok! Çünkü darbe (bu kez sivil darbe) çoktan olmuştur bile! Askeri darbe ise bundan böyle olmaz. Çünkü askeri darbeye ihtiyaç kalmamıştır. Zaten 12 Eylül askeri darbesinin yöntemleri ile amaçlarına yürünmektedir. 12 Eylül 1980’den otuz yıl sonra, gerçekleşen 12 Eylül 2010 anayasa referandumu bu sürekliliğin kanıtıdır. 21. yüzyıl, askeri darbeler dönemi değildir artık. Bu durumda, Türkiye’de at koşturan yabancı egemenler, sivil darbeyle kendi çıkarlarını koruyan bir düzene askeri darbe ile son verilmesine neden yeşil ışık yaksınlar ki? Türkiye’de hâlâ askeri darbe korkusunu yaşayanlar kışkırtıcı değillerse aptaldırlar. Onun için Murat Belge’ye seslenmek isteriz: Darbe diyerek kimseyi korkutma Murat Belge! Toplum artık yutmuyor! Baksana dün yiyenler bile artık yemiyor! Çiçek: Manşet olurum AYŞE SAYIN ANKARA TBMM Başkanı Cemil Çiçek, CHP Tunceli Milletvekili Hüseyin Aygün ’ün “Meclis’e cemevi açılması” talebiyle ilgili “mevzuat ve yargı kararlarını” doğrultusunda reddettiklerini belirterek “Ben kişisel görüşümü söylesem manşet olur. Ama bu konuda görüş belirtmesi, çözüm belirtmesi gerekenler arazi oluyor” dedi. TBMM Başkanı Çiçek, Cumhuriyet’in sorularını yanıtladı. CHP Tunceli Milletvekili Ay ? TBMM’de cemevine olumsuz yanıt verirken mevzuat ve yargı kararlarına bakarak hareket ettiklerini söyleyen TBMM Başkanı Cemil Çiçek, ‘’Herkes tribüne oynuyor. Ben bu konularda kişisel kanaatimi söylesem manşet olur. Ama bu konuda görüş belirtmek durumunda olanlar hemen arazi oluyor” dedi. gün’ün mahkemeye açtığı dava kapsamında TBMM Başkanlığı olarak gönderdikleri “Aleviliğin, İslamın ortak ibadet yerleri olan cami ve mescitler dışında ayrı bir ibadet yerinin olmayacağı” yönündeki yazısı üzerine gelen eleştirileri yanıtlayan Çiçek, kendisinin bu konuda “kişisel” karar vermesinin söz konusu olamayacağını ifade etti. olduğunu belirten şu görüşleri dile getirdi: “Bu konuda yargı kararları var ve bunlar yeni değil. Ama ben Faruk Çelik başkanlığında (Alevi çalıştayı) yapılan toplantının tutanaklarını da okudum. Teorik olarak sorsanız, ben de Tribüne oynuyorlar TBMM Başkanı olarak önce mevzuata ve uygulamalara, yargı kararlarına bakma zorunluluğu MHP’Lİ RUHSAR DEMİREL: Arınç’ın bilinçaltı dışa vurdu ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) MHP Genel Başkan Yardımcısı Ruhsar Demirel, Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç’ın, CHP Ankara Milletvekili Aylin Nazlıaka’ya yönelik tavrına sert tepki göstererek “Bilinçaltının dışa yansıması” dedi. MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin basınla gerçekleştirdiği kahvaltıya katılan Demirel, Başbakan Yardımcısı Arınç ile Aylin Nazlıaka arasında yaşanan tartışma konusunda şunları söyledi: “Bu sözlerin yanlışlıkla olabileceğini sanmıyorum. Bence bilinçaltının dışa yansıması. Biz Meclis’te hiç böyle ‘kadın’ ya da ‘erkek’ diye düşünmeyiz. Aynı işi yapmaya çalışan bir bütünün parçalarıyız. Sadece insan olarak görürüz. Demek ki onlar cinsiyetiyle bakıyormuş.” Arınç’ın, Nazlıaka için kullandığı “Evli ve iki çocuk annesi kadın” sözlerini de eleştiren Demirel şunları söyledi: “Kadının anneliğiyle ne alakası var. Demek ki hepimizin kaç çoluğu çocuğu var bu da takip ediliyor. Bunlar hiç konuşulmamalı. Kimin çoluğu çocuğu var kimin yok. Her kadın evlat sahibi olmak istemeyebilir ya da olmaz. İnsanın ahlaki bakışını, etik değerlerini evlat sahibi olmak etkilemez. İnsanlık ayrı bir şeydir.” Kendisini asıl şaşırtan konunun AKP’nin kadın vekillerinden Arınç’a tepki gelmemesi olduğunu belirten Demirel, “Her zaman olduğu gibi yine siyasi davranmışlar” dedi. görüş söylerim. Ben mevzuat, yargı kararları doğrultusunda görüş oluştururum. Bizim aldığımız kararı tenkit eden olabilir. Ama bakın bu konuda herkes arkadan dolanıyor. ‘İnsan hakları açısından bakılmalıydı’ deniyor. Ama ‘Ben Meclis Başkanı olsam, şunu yapardım, bak filanca yerde uygulama var, niye yapmadın? diyen görmedim. Herkes tribüne oynuyor. Bakın senelerdir kaç Meclis başkanı geldi geçti, ilk kez muharrem iftarı yapıldı Meclis’te ama ‘Ben bunu yaptım’ demedim. Ben bu konularda kişisel kanaatimi söylesem manşet olur. Ama bu konuda görüş belirtmek durumunda olanlar hemen arazi oluyor. Bir kişi, bir siyasi bu sorunu çözsün istiyor.” Cemil Çiçek muharrem iftarı uygulamasının başlatılmasından herkesin memnun olduğunu belirterek “Önümüzdeki sene ömrümüz vefa ederse muharrem iftarını kendim veririm” dedi. Tarafsızlık zor Yaşı büyütülerek idam edilmesinin üzerinden 32 yıl geçti PKK’lilerle kucaklaşma görüntüleri kamuoyuna yansıyan 10 BDP milletvekilinin dokunulmazlık fezlekelerinin Meclis’e gönderilmesinin ardından başlayan “dokunulmazlık” tartışmaları konusunda ise Çiçek, kendisinin “tarafsız” konumuna vurgu yaptı. “Bu memlekette en zor şey tarafsız olmakmış” görüşünü dile getiren Çiçek, dokunulmazlık konusunda yetkinin Anayasa Adalet Karma Komisyonu’nda olduğunu belirtti. Çiçek, AKP’nin “başkanlık sistemi” ısrarı nedeniyle tıkanan yeni anayasa yapım çalışmaları konusunda da siyasi partilere tutumlarını netleştirip “bir karar vermeleri” çağrısı yaptı. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) 12 Eylül askeri darbesinin simge isimlerinden biri olan, yaşı büyütülerek idam edilen Erdal Eren, idamının 32. yıldönümünde gömütü başında anıldı. Emek Gençliği’nin çağrısı ile Karşıyaka Mezarlığı’nda gençlerle birlikte, Devrimci 78’liler Federasyonu, 78’liler Birlik ve Ankara 68’liler Derneği üyeleri, CHP İzmir Milletvekili Mustafa Moroğlu ve Manisa Milletvekili Sakine Öz, Erdal Eren’in ağabeyi Erkan Eren, Emek Partisi Genel Başkanı Selma Gürkan’ın da aralarında bulunduğu çok sayıda örgüt temsilcisi anmaya katıldı. Anmada, üzerinde Erdal Eren’in fotoğrafının bulunduğu “Emperyalistler ve işbirlikçiler için Erdal Eren anıldı ölmeyeceğiz, öldürmeyeceğiz” yazılı pankart açıldı. Mezarlığa kadar yapılan yürüyüş sırasında da sık sık, “Deniz’lerden Erdal’a gençlik emeğin saflarında”, “Gençlik gelecek, gelecek sosyalizm”, “Darbeciler halka hesap verecek”, “Yusuf, Hüseyin, Deniz sürüyor, sürecek mücadelemiz” sloganları atıldı. Emek Gençliği adına konuşan Evrim Sancı, 32 yıldır Erdal’ı unutmadıklarını göstermek için burada olduklarını dile getirdi. Sancı, “12 Eylül’ün paşaları bugün sözde yargılanıyorlar. Ama fikirleri, onların bıraktığı tohumları bugün yine devletin başında olanlardır” dedi. Daha sonra Erdal’ın cezaevinden annesine gönderdiği mektup okundu. BAHÇELİ‘DEN ANAYASA DAYATMASINA TEPKİ: AKP kaçmak için bahane aramasın götürebilecek yanANKARA (Cumlışlıkların bir aracı huriyet Bürosu) ? Devlet Bahçeli, olarak kullanılmaMHP Genel Başkanı Erdoğan’ın yeni malı. Kürsü masuDevlet Bahçeli, Ergenekon davasında anayasa çalışmaları için miyeti kalmak kaysavcıların mütalaasıkomisyona yıl sonuna dıyla gerekli çalışyargı aracılını vermesini “Adalet kadar süre vermesine malar ğıyla yapılıp arayışı söz konusu tepki göstererek TBMM’ye geldiolan bir mahkemede “İktidar kaçmak için ğinde dokunulmazadaletsizliğe yönelen lıklar kaldırılmalıbir yanlışlık olmabahane aramasın. dır. Dokunulmazlık malı” diye değerlenMasadan kalktığını zırhı içinde Türkidirdi. Bahçeli, Başbasöylesin” dedi. ye’yi ihanet içine atkan Tayyip Erdomak doğru değil. ğan’ın Anayasa UzDokunulmazlıklarlaşma Komisyonu’nun çalışmaları için yıl sonuna kadar da CHP işi yokuşa sürüyor. İşi süre vermesini “İktidar kaçmak saptırıp 800 dosyanın bulunduğu için bahane aramasın. Masadan yerde dokunulmazlığı kaldıralım önerisi asıl amacı saklamak olur. kalktığını söylesin” dedi. Başkanlık sistemi tarMHP Genel Başkanı Bahçeli, basın yayın organlarının Ankara tışmaları: Başbakan ne yapmak temsilcileri ve muhabirlerle kah istediğini kendi de bilmiyor, anvaltılı sohbet toplantısında dün bir latamıyor. Türkiye’yi gündem dearaya geldi. Bahçeli’nin Türkiye ğiştiren tartışmalarla karşı karşıgündemine ilişkin değerlendir ya kalıyoruz. Bizim görüşümüz geçmişten bu yana uygulanan meleri şöyle: MHP’deki kaset skanda parlamenter sistemin devamınlı: Deniz Bölükbaşı (kaset parti dan yarar görüyoruz. MHP referandum oyuiçinden organize edildi) sözlerini hangi gerekçeyle açıkladı bilmi nuna gelmez: MHP (AKP’nin yorum. MHP içinde MHP’nin MHP’nin desteğini alarak anavarlığına kasteden ve itibarsız yasayı referanduma götürme kolaştırmaya yönelik bir projenin nusunda) bu oyunların haline geayağının olacağını düşünmek da tirilemez. Ya komisyon doğru düzgün çalışır ya da bunun harihi istemiyorum. Dokunulmazlıklar: Doku cindeki bir değişik oyuna MHP nulmazlıklar Türkiye’yi felakete katkı sağlamaz. OTOPARK TARTIŞMASI TBMM’den Uslu’ya yalanlama geldi ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) TBMM İdari Teşkilatı, İdare Amiri Salim Uslu’nun Meclis’teki kapalı otoparkın vekillerin bilgisi olmadan sekreter ve danışmanların “Milletvekili Araç Giriş Kartı” alarak kendi araçları için kullandığı yönündeki resmi yazısını yalanladı. TBMM İdari Teşkilatı tarafından yapılan açıklamada, habere konu olan sekreter ve danışmanlarının vekillerin milletvekillerinin bilgisi dışında, vekillerin antetli kâğıdını ve imzasını kullanarak kendileri ve tanıdıkları adına giriş yaka kartı, araçları için de ‘milletvekili araç giriş’ kartı alması gibi bir durumun söz konusu olmadığı iddia edildi.