16 Mayıs 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
10 ARALIK 2012 PAZARTESİ HABERLER CUMHURİYET SAYFA 5 ‘Halka soralım’ ERDEM GÜL AKP, başkanlık sistemi önerisi nedeniyle yaşanan tıkanıklığa çözüm arıyor Bütçe Arasına ‘Şike’ Alınır Ama ‘Anadili’ Yeni Yılı Beklesin Cezaevlerindeki açlık grevleri 70. güne dayanırken, hükümet, taleplerden biri olan “anadilinde savunma” olanağını verecek yasa tasarısını Meclis’e gönderdi. Tasarı, “cezaevindekilerin eş ve çocuklarıyla periyodik olarak görüştürülmesi, sağlık sorunları yaşayanların tahliye edilmeleri, oğlunun cenazesi için izinli çıktığında evinde kalamayan tutuklu Prof. Fatih Hilmioğlu olayının bir daha yaşanmaması” gibi bir cezaevi paketi olarak öngörülmüştü. Açlık grevleri bitti. AKP, tasarının geçen hafta yasalaştırılmasını planladı ve açıkladı. Ancak aynı günlerde Başbakan Tayyip Erdoğan BDP’lilerin dokunulmazlıklarını gündeme getirdi ve AKP’den sürpriz bir açıklama geldi: “Anadilinde savunma tasarısı yeni yıla kaldı.” Gerekçe: “Bütçe başlıyor, sonrasında da milletvekilleri yeni yıla kadar dinlenir.” Tamam, kimsenin artık yıllardır bir kurumsallaşma haline gelmiş olan bütçe görüşmeleri yapılırken TBMM Genel Kurulu’nda başka yasaların görüşülmeyeceği uygulamasına bir itirazı yok. Ama ya tam bir yıl önce aynı günlerde olanlara ne demeli. Yorumsuz aktaralım. “Futbolda şike” olarak bilinen operasyonlar ve davaların ardından Meclis cezaları azaltıp bazı tahliyeleri sağlayacak bir yasa çıkarmıştı. Ancak Cumhurbaşkanı Abdullah Gül bu yasayı 2 Aralık tarihinde veto etti. 8 Aralık tarihinde 2012 yılı bütçe tasarısının ilk oturumu başladı. Geleneksel olarak liderler sahne aldı. Ertesi gün artık başka hiçbir yasa alınmaksızın 12 gün boyunca sürecek bütçe maratonu başlayacaktı “Çünkü bütçe görüşmeleri sırasında başka yasa alınmazdı.” Ancak ertesi gün Gül’ün veto ettiği “Şike Yasası” aynen iade edilmek üzere Genel Kurul’a alındı. Bir tam gün süren görüşmeler sonucu “Şike Yasası” ikinci kez aynen kabul edilerek Köşk’e iade edildi. Daha sonraki günlerde kaldığı yerden bütçe maratonu sürdü. Sonuç: Meclis, anadilinde yasa tasarısı paketinden yararlanacak olanların durumunu şikeden yararlanacaklar kadar acil ve yaşamsal görmüyor. Hepsi bu. ANKARA AKP, TBMM Uzlaşma Komisyonu’nca yürütülen yeni anayasa çalışmasında, muhalefetin “geri çeksin” dediği başkanlık sistemi önerisi nedeniyle yaşanan tıkanıklığa çözüm arıyor. AKP’de başkanlık önerisini geri çekme yerine uzlaşılmayan maddelerin tamamının uzlaşılanlarla birlikte referanduma götürülmesi formülü gündemde. Başkanlık sistemi önerisine karşı muhalefetini “geri çekin” resti ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın da yıl sonuna kadar çalışmaların bitirilmesine yönelik talimatını yinelemesi, AKP yönetimini hazırlık süreciyle ilgili hızlı çözüm arayışlarına itti. AKP’de muhalefetin isteği doğrultusunda başkanlık sistemi önerisini geri çekme yerine farklı formüller üzerinde duruluyor. ? Muhalefetin “geri çeksin” dediği başkanlık sistemi önerisi nedeniyle yaşanan tıkanıklığa çözüm arayan AKP’de uzlaşılmayan maddelerin tamamının uzlaşılanlarla birlikte referanduma götürülmesi formülleri gündeme geldi. AKP’de yapılan değerlendirmelerde, bugüne kadar anayasa çalışmasında yalnızca başkanlık sistemiyle ilgili değil, çok daha önemli maddelerde uzlaşma sağlanamadığını, ancak uzlaşma olmayan maddelerin paranteze alınıp devam edilebildiğine vurgu yapıldı. AKP’de, başkanlık sistemi konusunda da aynı yöntemin izlenebileceği, son noktaya gelindiğinde konunun uzlaşılmayan maddelerle ilgili ne yapılacağına ilişkin ortak bir yöntem bulanabileceği görüşleri ifade edildi. Bu çerçevede “uzlaşma olmayan tüm maddelerin ayrı ayrı referanduma götürülmesi” seçeneği de AKP’nin gündemine geldi. AKP’nin bu for mülü benimsemesi durumunda başkanlık sistemi de Meclis’teki süreç bittikten sonra uzlaşılmayan tüm maddeler gibi paket olarak alt alta yazılarak referanduma götürülüp halka sorulacak. Ancak AKP başkanlık sistemi konusunda henüz bu konudaki kararını vermedi. kaynaklanıyor. Erdoğan, anayasa hazırlık süreci başlarken partilerin uzlaşmasının yeterli olacağını söylemişti. AKP’nin “Uzlaşılmayan tüm maddelerle birlikte başkanlık sistemi de referanduma gitsin” kararı alıp almayacağını Başbakan Erdoğan’ın bu konuda sergileyeceği tavır belirleyecek. AKP, başkanlık sisteminin referanduma götürülmesi konusundaki kararsızlığı, uzlaşılan ve uzlaşılmayan bütün olarak yeni anayasanın tamamının Meclis’ten geçirildikten sonra referandumla halka sorulması konusunda da karar almamasından Erdoğan Başbakan referanduma soğuktu AKP’nin hukukçu kurmayları da bir yandan “Hiçbir konuyu, yeni anayasa hedefini engelleyecek şekilde getirmeyiz. Kimse masadan kaçmak için bahane aramasın” derken, diğer yandan “başkanlık sistemi de uzlaşılmayan konular gibi paranteze alınıp devam edilebilir” tavrıyla başkanlık sisteminden vazgeçmeden bir formül bulunması arayışlarını sürdürüyor. masadan kalkmak ‘Kimse için bahane aramasın’ YURTKUR protestosu Öğrenciler beraat etti ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Yükseköğrenim Kredi ve Yurtlar Kurumu (YURTKUR) Genel Müdürlüğü önünde “Ne cemaat yurdu ne de tarikat evi, YURTKUR uyuma yurt kur” sloganıyla eylem yaparken, polis tarafından gözaltına alınan ve haklarında 14 yıla kadar hapis cezası istenen 43 öğrenci beraat etti. Kurtuluş Partisi Genç liği üyesi bir grup, 9 Eylül 2009’da YURTKUR Genel Müdürlüğü önünde eylem yaptı. Öğrenciler binaya girmek isterken önce özel güvenliğin, ardından ise polisin müdahalesi ile karşalıştı. Gözaltına alınan 43 kişi hakkında “Yasaya aykırı toplantı düzenlemek, görevli memura direnmek ve kamu malına zarar vermek” suçlarından 14 yıla kadar hapis cezası istendi. Davanın karar duruşması Ankara 18. Asliye Ceza Mahkemesi’nde yapıldı. Davanın yargıcı, önceki duruşmada alınan karar gereği dosya kapsamındaki görüntülerin bilirkişi tarafından incelendiğini, sanıklardan bazılarının kapının camını kırdığına ilişkin görüntünün tespit edilemediğini belirtti. YURTKUR’un avukatı İrem Öz ise şikâyetlerinin devam ettiğini ifade ederek, sanıkların cezalandırılmasını istedi. Söz alan eylemci öğrencilerin avukatı Doğan Erkan, söz konusu eylemin başlangıcından beri yasal çerçevede sürdürüldüğünü, özel güvenliğin bazı sanıkların pankart açmasını engellemek amacıyla müdahale etmesi üzerine arbede yaşandığını kaydetti. Davayı sonlandıran yargıç, tüm sanıkların beraatına karar verdi. Vekilin de ‘fun’ları olur CHP İzmir Milletvekili Erdal Aksünger, şu sıralar Meclis’in “en aranan” vekillerinden. Öyle ki Meclis kulisinde kısa sürede bir “fun”(hayran) kitlesi bile oluşmuş durumda. Bunun birinci nedeni, AB ülkelerinde “kişisel verilerin gizliliğini ihlal ettiği” gerekçesiyle kovulan Phorm adlı şirketin TTNet üzerinden Türkiye’de faaliyet göstermesiyle ilgili yaptığı açıklamalar. Aksünger, bu firma aracılığıyla internete giren TTNet kullanıcılarının nasıl “fişlendiğini” kamuoyuna açıkladı. Bilişim uzmanı olan Aksünger, kullanılan sistem sayesinde internet kullanıcılarını, zevkleri, ilişkileri, hatta seks yaşamına kadar her konudaki bütün kişisel verilerinin ele geçirilip, kötü amaçlı kullanılabileceğini savunuyor. Ancak Aksünger, bazı milletvekili arkadaşlarına “izlemeyi engelleyen sistem” bile kurunca, tabii birçok milletvekilinden de talep gelmiş. Ancak Aksünger’in “aranırlığının” ikinci nedeni ise fizik, uzay bilimleri konusundaki bilgisinden kaynaklanıyor. Örneğin CERN’deki “Tanrı parçacığı” deneyleri, kara delikler, maddenin yapısı konusundaki sohbetleri nedeniyle, muhalefet kulisinde sadece CHP değil, diğer partiden milletvekillerine de küçük çaplı “konferans” verirken görmeniz mümkün. CHP Burdur Milletvekili Ramazan Kerim Özkan da Aksünger’in anlattıklarından etkilenenlerden. Çünkü Aksünger’i bir kez dinledikten sonra, daha önce hiç de ilgi alanına girmeyen kara deliklere fena halde merak sarmış. Hatta Aksünger’i dinledikten sonra sabaha kadar televizyonda “kara delik” belgeseli izlemiş. Tabii bu durum milletvekilleri arasında da “espri” konusu olmuş durumda. Özkan yine bu sohbetlerden birinde Aksünger’e, “Şimdi ileride ışınlanarak bir yere gidebilecek miyiz?” diye sorunca, gruptaki milletvekillerinden birisi espriyi patlatmış: “Işınlanmasına ışınlanacaksın da, bilim şimdi seni tek parça olarak nasıl getireceğimizi araştırıyor!” Sporcu böyle olmalı Spor Toto, gençlere rol modeli olarak gösterdiği motosikletçi Sofuoğlu’nun sporcu kişiliğinden çok dindarlığını öne çıkardı FIRAT KOZOK ANKARA Spor Toto, Dünya Supersport Şampiyonası’nda şampiyon olan motosikletçi Kenan Sofuoğlu’nu “dindar genç, rol modeli” olarak tanımladı. Kuruma göre, Sofuoğlu bu sıfatı aptes alıp yarışa çıkmakla ve birincilik kürsüsünde şampanya patlatmak yerine pite girip namaz kılarak kazandı. Spor Toto’nun resmi internet sitesinde yer alan “Dindar Genç, Rol Model, KNN 54” başlıklı yazıda, İtalya’daki İmola Yarış Pisti’ndeki bir serbest antrenmanla başlayan yarış süreci anlatıldı. Yazıda şöyle devam edildi“3. sırada yerde 54 yazıyor ama Kenan yok… Kenan, yarışın başlamasına 56 dakika kaldığını biliyor. Takımın, ailesinin, ağabeylerinin endişeli bakışları arasında aptes alıp tulumunu giyiyor. Koltuk değneklerine sarılıp motorun başına geliyor. Dudakları kıpırdıyor. Bir an olsun unutmadığı, ne aklından ne yüreğinden çıkarmadığı Rabbini zikrediyor.” Tüm kırmızı ışıkların sönmesiyle pistten tüm İtalya’yı saran bir uğultu yükseldiği belirtilen yazının devamında şu ifadeler kullanılıyor: “Yarışmak elbette önemli, kazanmak elbette güzel ama daha güzeli, daha değerlisi yediği ekmeğin, üzerindeki emeğin, kendisine duyulan güvenin hakkını vermeye çalışmak. İşte Kenan böyle bir inanç fotoğrafının en net karesi. Kenan böyle bir azmin kulakları okşayan bestesi ve Kenan, Başbakanımızın işaret ettiği, özlediği, örnek gösterdiği gençliğin, olması gereken rol modeli. Birincilik kürsüsünde şampanya patlatmak yerine AyYıldızlı bayrağına sarılan, dünyanın dört bir yanındaki yarış pistlerinde örnek gösterilen, ‘Türk yarışçı’ diye anılan, yarış bitip pite girdiğinde seccadesini serip alnını secdeye koyan KNN, başta Başbakanımızın ve onu tanıyan herkesin gönlündeki teveccühü sonuna kadar hak ediyor.” ‘Müdahale olunca olay çıktı’ Ayşe Sayın, Erdem Gül, Mahmut Lıcalı [email protected] AYDIN’a hakaret davası ‘Darbeci’ sözüne ceza ALİCAN ULUDAĞ ANKARA Eski İstanbul Baro Başkanı Muammer Aydın’ı başkanlığı döneminde “Darbeci yanaşması”, “Cüppeni çıkar delikanlı ol”, “Sizin gibi pislikler...” sözleriyle hedef alan yurttaşa “yanıt” yargıdan geldi. Mahkeme, faksı çeken vatandaşı 15 ay hapis cezasına çarptırdı. Ceza ertelendi. Samsun’da eczacılık yapan Murat Akınsoylu, 15 Mart 2010 tarihinde İstanbul Barosu’na bir faks çekti. Baroyu ve o dönemki başkan Aydın’ı hedef alan Akınsoylu, şunları kaydetti: “Baro Başkanı belli ki darbeci ve darbe ateşi senin gözlerini kör etmiş. Millete kurulan tuzakları ne görüyor ne de duymak istiyorsun. Senin gibi pislikler bu ülkenin demokrasisine kan kusturmayı kendine meslek edinmiş. Senin gibi ortaçağ zihniyetindeki darbe yaşanmalarına milletçe tavsiyemiz cüppeni çıkar delikanlı ol. CHP ve Ergenekon zihniyetinden bir partiden aday ol. Biz de o zaman sana milletçe sandıkta Balyoz nasıl olur gösteririz. Milletçe sizin gibi pislikleri gördükçe midemiz hepten bulanıyor.” Akınsoylu hakkında “hakaret” ve “tehdit” iddiasıyla dava açıldı. Mahkeme, avukatların kamu görevi yaptığına dikkat çekerek sanığa “hakaret”ten 10 ay, “tehdit”ten ise 5 ay hapis cezası verdi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle