16 Mayıs 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA 10 EKONOMİ CUMHURİYET 10 ARALIK 2012 PAZARTESİ [email protected] İnternet ve Bilişim Komisyonu siber saldırıları önlemek için harekete geçti ‘Siber ordu kurulsun’ MAHMUT LICALI ANKARA TBMM İnternet ve Bilişim Komisyonu’nun taslak raporunda, siber güvenlik konusunda yasal düzenlemelerin yapılması ve toplum düzenini bozabilecek kritik altyapı sistemlerinin güvenlik anlamında güçlendiril ? TBMM İnternet ve Bilişim Komisyonu siber saldırı yapmak ve korunmak için doğrudan Başbakanlık’a bağlı, Milli Savunma Bakanlığı ve MİT ile koordineli bir şekilde çalışacak Ulusal Siber Güvenlik Koordinasyon Kurulu’nun oluşturulmasını önerdi. sı için gerekli karşı önlemler belirlenmeli. Kamu kurumları ve özel kurumlar tarafından internet aracılığı ile verilen hizmetlerin geniş kapsamlı saldırılardan korunması için Ulusal İnternet Ağı İzleme Sistemi kurulmalı ve tüm paydaşların işbirliği ile saldırılara gerçek zamanda müdahale edilmeli. Siber uzaydan kaynaklanan tehditleri incelemek, tehditlere karşı alınması gereken önlemleri be AKP Rejiminde ‘Koç’ Gibi Büyüme... Hatırlar mısınız; 11 Eylül 2010’da, anayasa referandumu öncesi RTE, atv’de konuşuyordu; “İstanbul sermayesi her nedense para kazanma konusunda bizimle anlaşıyorlar ama siyasi olarak anlaşamıyorlar. Siyaseten sizi destekleyemeyiz diyorlar... İstanbul sermayesi Anadolu sermayesini aralarına istemiyor... İsteseler de istemeseler de Türkiye’de artık sermaye ciddi manada el değiştirmeye başladı...” Bazı yorumlarda, analizlerde, araştırma zahmetine katlanmadan, RTE’nin bu sözlerinin fazla ciddiye alındığını görüyorum. “İstanbulAnadolu sermayesi” türü temelsiz “karşıtlıklar’ üstüne ne teoriler üretiliyor, inanamazsınız... Devamında da müthiş(!) politik tahliller ve önermeler... ??? AKP rejiminin, 10 yıllık icraatı boyunca, kendi organik burjuvazisini oluşturma gayretleri tabii ki oldu. Zaten, AKP’nin, ‘Milli Görüş’ten safına kattıkları arasında MÜSİAD’da örgütlü bir sermaye fraksiyonu vardı. Buna koalisyon ortağı Fethullah cemaatinin TUSKON’da örgütlü sermayedarları da eklendi. Bunların ortak özellikleri “Anadolu”lu olmaları değildi. Hem İstanbul hem Anadolu’da faaliyet gösteren, hem sanayiciihracatçı, hem tüccar, müteahhit şapkalarına sahip bu kesimin asıl özelliği, politik İslami hareketin arkasına sıralanmış olmalarıydı. Bu sermaye fraksiyonu, RTE’nin İstanbul sermayesi diye nitelediği TÜSİAD çatısı altındaki büyük sermaye ile bağsızbağlantısız, izole değil elbette. Çoğuyla taşeronluk, bayilik, temsilcilik ilişkisi var. Finans kapitalden kredi kullanıyor, onların işbölümünden rol alıyor ve oynuyorlar. Elbette ki AKP’nin ve İslami burjuvazisinin daha da büyümek ve geleneksel büyük sermayeden bağımsızlaşmak isteği var ve rejimin sunduğu fırsatları, nimetleri sonuna kadar kullanarak bunu gerçekleştirmeye çalışıyorlar. TOKİ inşaatlarından, belediye, diğer kamu yatırımlarından, muhtelif enerji, sağlık, tedarik rantlarından alabildikleri kadar aslan payını kapıp rejimin asli unsurları olmaya gayret ediyorlar. Ama, ya RTE’nin İstanbul sermayesi diye nitelendirdikleri? Onlar, rejimin uygulamalarından zarar mı gördüler, gerilediler mi? Gerçekten şirketlerini, pazarlarını İslamcılara mı kaptırdılar? Bunu iddia edenlerin, önce dönüp bu geleneksel egemenlerin bilançolarına göz attıktan sonra ahkâm kesmeleri gerekir. ??? Örnek olarak size Koç Grubu’nu analiz edeyim. Bilinir ki, Koç Grubu Türkiye kapitalizminin omurgasıdır. Her alanda ilki gerçekleştirenidir. Halihazırda 81 bin kişiye işverenlik yapmaktadır. Siz bakmayın RTE’nin üflemelerine, AKP döneminde en hızlı büyüyen ve birikim rekoru kıran da yine TÜSİAD’ın kurucusu, İstanbul sermayesinin duayeni Koç Grubu’dur. Sayılar ortada zaten... mesi talep edildi. Raporda, siber ortamlarda gereken durumlarda saldırı yapılması yetkisine sahip Ulusal Siber Güvenlik Koordinasyon Kurulu’nun kurulması önerildi. Rapordaki öneriler şöyle: Siber tehditlerin doğrudan hedefi haline gelen ve zarar görmesi halinde toplum düzenini bozabilecek kritik altyapılar tespit edilmeli, bilgi teknolojilerinin kullanımından kaynaklanan risklerin analizi yapılmalı, risklerin kapatılma lirlemek, siber güvenlik alanında kullanılacak yazılım, donanım ve benzeri bilişim teknolojilerini geliştirmek için ArGe faaliyetleri yapmak ve her türlü faydalı bilgiyi üretmek ve yayınlamak üzere Siber Güvenlik Enstitüsü kurulmalı. Üniversitelerde siber güvenlik ile ilgili dersler konulmalı. Savaş halinde savaş suçlarının işlenebileceğinden hareketle Türkiye’nin kritik altyapı güvenliği sağlanmalı. Bilgi ve iletişim sistemlerine yönelik tehditlerin hızlı tespiti, tehditlerle ilgili bilgi paylaşımı ve yaşanan olayların yıkıcı etkilerini ortadan kaldırmaya ve azaltmaya yönelik hızlı tedavi metotlarının geliştirilmesi ve paylaşılması aktivitelerinin ulusal seviyede etkili bir şekilde ve eşgüdüm içerisinde yapılabilmesi için Ulusal Bilgisayar Olaylarına Müdahale Organizasyonu kurulmalı. Dell Anadolu’ya odaklandı Dell ülke çapındaki yaygınlığını, iş ortağı ağını, ulaşılabilirliğini ve mevcut iş potansiyelini geliştirmek adına Paint Blue Projesi’yle İstanbul ve Ankara’nın dışında Anadolu’da yaygınlığını artırma çalışmalarına hız verdi. Dell markasının bayrağını taşıyacak, müşteri memnuniyetini sağlayacak, fırsat ve kampanyaların ilk elden tüketiciye duyuran firmalar oluşturulması amacıyla hayata geçirilen Paint Blue Projesi’yle Dell, son 2 senede Türkiye çapında bayi sayısını 600’den 4000’e çıkardı. Dell Türkiye Tüketici ve KOBİ’den Sorumlu Ülke Müdürü Önder Börtücen ve Dell Türkiye Kanal Müdürü Özgür İleri düzenledikleri toplantıda Paint Blue Projesi ile ilgili şu bilgileri verdiler: Anadolu’daki bayiler perakende zincirlerine karşı daha güçlü dursunlar diye yola çıktık. Bu yolla müşteriye daha yakın olacağız ve kendimizi daha iyi anlatabiliriz. Anadolu’da 25 bayi ile özel anlaşma yaptık. Bunu gelecek yıl içinde 80’e çıkarmak istiyoruz. Bu proje için yaklaşık 300 bin dolarlık yatırım yaptık. Çocuk tacizine karşı küresel ittifak Avrupa Birliği ve Amerika Birleşik Devletleri’nde yetkililer internet üzerinden yürütülen çocuk cinsel istismarı ve tacizine karşı mücadelede küresel bir ittifak oluşturduklarını açıkladılar. Brüksel’de açıklanan ittifaka, 48 ülke pedofil suç şebekelerine karşı çabalarını birleştirme sözü vererek katıldı. AB Komisyonu tarafından atıfta bulunulan araştırmalara göre şu anda internette en az bir milyon çocuk pornografisi görüntüsü var ve buna her yıl aşağı yukarı 50 bin daha ekleniyor. Oluşturulan küresel ittifaka 27 Avrupa Birliği ülkesi ile ABD dışında Avustralya, Yeni Zelanda, Kamboçya, Tayland, Filipinler, Japonya, Vietnam, Güney Kore, Nijerya, İsviçre, Türkiye ve Ukrayna da katıldı. Çocuk cinsel tacizine karşı mücadelede güçlerini birleştirmeyi taahhüt eden ülkeler, özellikle cinsel taciz mağduru çocukları saptayıp koruma, vakaları araştırma ve suçluları yargı önüne çıkarma, internetin çocuklar açısından tehlikeli yanları konusunda bilinç yükseltme ve internet üzerinden erişilebilen çocuk pornosu miktarını azaltmayı amaçlayacaklar. İndirimler internetten satılacak Bu ay içerisinde aktif hale gelecek İndimarka internet sitesi markaların indirimlerini kullanıcılarına satacak. İndimarka kullanıcısı web sitesi üzerinden satın aldığı ‘markaçek’iyle mağazaya giderek alacağı ürünü fiziksel olarak inceleyebilecek. ‘Markaçeki’ tek bir üründe değil, markanın tüm ürünlerinde geçerli bir indirim olacak. Yapılan araştırmalara göre mağazaların vitrin indirimlerinden, içeri giren müşterilerin yüzde 20’si alışveriş yaparken, markalardan gönderilen özel indirim davetiyelerinin kişiye özel algısı yaratarak alışveriş yapma isteğini daha yukarılara taşıyor. Kaynak:Koç Grubu veritabanı. (*)Tüpraş’ın gruba katılması; (**)Tahmin Koç Grubu’nun AKP rejiminde konsolide satışlarının yüzde 372 artarak 11 milyar dolardan 52 milyar dolara tırmandığını, işletme kârının da aynı sürede yüzde 470 artışla 600 milyon dolardan 3.4 milyar dolara çıktığını görüyoruz. Grup, bu iklimde önemli bir bünye değişikliğine giderek 4 alanda yoğunlaştı. Bu alanlar ve cirodaki payları şöyle; Tüpraşenerji (yüzde 63), otomotiv (yüzde 14), beyaz eşya (yüzde 11), finans (yüzde 8). Koç için Tüpraş’ın özelleştirmeden alınması miladi bir hamledir. Tüpraş’ın ihalesine RTE’nin başburjuvası Çalık, Hindistanlı bir şirketle girmişti ama ihaleye Shell ile giren Koç’u geçemediler. Koç, Karamehmet Grubu’na ait Yapı Kredi’yi ele geçirerek Koçbank ile birleştirdi. AKP rejiminde gerçekleşen dış kaynak girişine bağlı, ithalata ve iç pazara dayalı birikim sürecinden Koç Grubu aslan payını aldı. ??? Koç’un durumu böyle. Diğerleri; Sabancı, Eczacıbaşı, Boyner, Dinçkök, Yaşar, Doğuş, Tekfen, AEH, Borusan gibi geleneksel büyük holdingler için de durum farklı mı? Hayır değil. AKP döneminde hepsi büyüdüler. Dışarıdan akan kaynağı kullanmada, değerlendirmede ne engelle karşılaştılar ki? Bu anlamda rejime minnettarlar ve bunu çeşitli vesilelerle ifade ediyorlar da. RTE’nin, sermayenin el değiştirmesi ile ilgili iddiası, ortaküçük firmalar dünyasında oldu mu? Bakın bunu, araştırmak gerekir. Peki, AKP rejiminin din esaslı toplum inşası, temel insan haklarını, özgürlükleri budaması, Cumhuriyet değerlerini öğütme saldırısı konularında “Büyük İstanbul burjuvazisinin” hassasiyetleri? Bu konuda sınıfta çaktıkları yüzde 100!.. RTE’nin hot zotuna hiçbiri direnemedi, direnmek de istemedi. Araziye uymayı tercih etti. Bizim burjuvazi için konu kâr ve sermaye birikimi olunca zaten, gerisi teferruattır... 12 Eylül rejiminde böyleydiler, AKP rejiminde de böyleler... TTNET’ten ortak kota TTNET geliştirdiği yeni teknolojiyle, mobil ve sabit interneti aynı anda tek kotadan sunuyor. “Ortak Kota” paketi ile TTNET’liler evdeki internetlerini 3G ile dışarıda da kullanma imkânı yakalayacak. TTNET, 24 ay taahhüt veren müşterilerine Ortak Kota NET6 paketini aylık 45 TL’ye, Ortak Kota NETLİMİTSİZ paketini ise aylık 84 TL’ye sunuyor. 125 TL değerindeki ADSL Modem, 15 TL’lik bağlantı ücreti ve 3G hat açılış vergileri ise paketle birlikte sunuluyor. 150200 liralık akıllı telefonlar geliyor Microsoft Türkiye Genel Müdürü Tamer Özmen, günümüzde şirketlerin birçok departmana sahip olduğunu ve bunlar arasında iletişim kurmanın Windows 8 daha kolay hale gelebileceğini söyledi. Özmen, “Bugün akıllı telefonlar 15002000 bin lira civarında fiyatlara sahip. Şirketler çalışanlarına bu cihazları vermekte zorlanıyor. Şubat ayında 150200 liralık telefonlar çıkacak, bunlar 15002000 liralık telefonlarla aynı platformlara sahip olacak”dedi. Özmen, Türkiye’nin teknolojiyle birlikte Brezilya, Rusya, Hindistan ve Çin’i yakalayabilmesinin hayal olmadığını ancak şu anda bu ülkelerin teknoloji yatırımlarının çok gerisinde olduğunu aktardı. Kriz, Monti’yi de yedi H Ekonomi Servisi İtalya Başbakanı Mario Monti’nin yeni bütçe kanunun onaylanmasından sonra görevi bırakacağı açıklandı. Ülkedeki siyasi krizi çözmek için devreye giren Cumhurbaşkanı Napolitano’nun sözcüsü tarafından yapılan açıklamada Başbakan’ın, sunduğu bütçe tasarısı meclisten geçerse istifa etmeye hazır olduğu duyuruldu.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle