27 Mayıs 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
6 KASIM 2012 SALI CUMHURİYET SAYFA HABERLER Arınç, anadilinde savunma hakkı için çalışma başlatıldığını açıkladı 5 Neden? Tenis turnuvasında iki bakanın izleyicilerce yuhalanması. ??? Zindanlar tıka basa dolu... Gazeteciler içeride, basın özgürlüğü rafa kaldırıldı, meslektaşlarımız işlerinden oldu. Cezaevlerinde açlık grevi 56. gününü doldururken PKK ve KCK’li tutuklular, hükümlüler adına yapılan açıklamayla 5 Kasım’dan itibaren “süresiz dönüşümsüz” 10 bin tutuklu, hükümlünün daha açlık grevlerine katılacağı duyuruldu. Ben genç bedenlerin ölüme yatmasına karşıyım. Tutuklu ve hükümlülerin ideolojileri, suçları ne olursa olsun onlar devletin koruması altındadır. Bu süreci kötüye götürmemek gerektiğine inanıyorum... Suriye’de yaşananlara karşı bakış açım da böyle. İsrail’in Gazze’de çocukları, kadınları, gençleri alçakça öldürmesine, onları aç, susuz, ilaçsız bırakmasına karşı olduğum gibi. Türkiye’ye bakış açım da böyle... Polisin 29 Ekim’de ellerinde Türk bayraklarıyla Cumhuriyet Bayramımızı kutlayan insanlara yaşlıgenç ayırt etmeden biber gazıyla, basınçlı suyla müdahale etmesine karşı durduğum gibi. Halka biber gazı, basınçlı su... Üniversiteli gençlere, BDP milletvekillerine, çevrecilere aynı muamele... Eylem bittikten sonra iki polis arasındaki şu konuşma: “Gazamız mübarek olsun!” ??? Gazeteciler; dün öğle saatlerinde İstanbul’da, Tünel’den Taksim’e dek Gazetecilere Özgürlük Platformu (GÖP) öncülüğünde “Gazetecilik için ayağa kalk” sloganıyla yürüdü. Sesimizi duyan oldu mu? Hiç sanmıyorum... İşte bu yüzden kaygılarım artıyor. Bir yanda örtülü, kanlı bir savaş 30 yıldır süren... Öte yanda Türkİslam sentezi üzerinden yapılan siyaset... Şehit haberleri, genç ölümler! Sahi, bu ülkeyi yönetenler başkanlık ya da yarı başkanlık sistemi mi yoksa sultanlık, padişahlık mı istiyorlar, diye kendi kendime soruyorum... ‘Bizi üzmeyin’ ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Hükümet, açlık grevlerinin gerekçelerinden biri olan anadilinde savunma hakkı konusunda çalışma başlattı. Ceza Muhakemeleri Yasası’nda “tercüman bulundurulacak halleri” düzenleyen 202. maddesine “kişinin kendisini daha iyi ifade edebileceğini beyan ettiği başka bir dilde savunma yapabileceği ve bu beyana mahkemelerin uymak zorunda olduğu” yönünde hüküm eklenecek. Bakanlar Kurulu’nun ardından açıklamalarda bulunan Hükümet Sözcüsü Bülent Arınç, Başbakan’ın Ceza Muhakemeleri Yasası’nın 202. maddesinde değişiklik yapılması konusunda Adalet Bakanı’na talimat verdiğini açıkladı. Arınç, yasanın “tercüman bulundurulacak haller” başlıklı 202. maddesinde “Sanık veya mağdur, meramını anlatabilecek ölçüde Türkçe bilmiyorsa; mahkeme tarafından atanan tercüman aracılığıyla duruşmadaki iddia ve savunmaya ilişkin esaslı noktalar tercüme edilir” ifadesinin yer aldığını anımsatırken, bu fıkraya, “Kişinin kendisini daha iyi ifade edebileceğini beyan ettiği başka bir dilde savunma yapabileceği ve bu beyana mahkemelerin uymak zorunda olduğu” yönünde hüküm ekleneceğini söyledi. Açlık grevinin sona erdirilmesi için şart koşulan “Öcalan’a uygulanan tecridin son bulması, Kürt kimliği ve Kürtçe anadilinde eğitim ve savunma hakkı, siyasi, yargısal ve psikolojik saldırılara son verilmesi” ifadelerinin dayanağının olmadığını ifade eden Arınç, Öcalan’ın kendisiyle aynı konumdaki 5 hükümlü ile görüşebildiğini söyledi. Arınç, Öcalan’ın avukatlarıyla kendi isteğiyle ya da avukatların başka davalar nedeniyle tutuklu olmaları nedeniyle görüşemediğini anlattı. Hükümete düşen görevin bütün talepleri dinlemek, anlamak yasalar çevresinde yerine getirebilmek olduğunu söyleyen Arınç, “Bunun için açlık grevi yapmaya gerek yok. Taleplerinizi duyduk, farkındayız. Demokratik olarak inceleriz. Anayasanın önüne getiririz. Annelerinizi, ablalarınızı, bizi üzmeyin. Doğabilecek olumsuz sonuçlardan siz sorumlu olursunuz. Buna da gönlümüz razı değil” diye konuştu. Başkanlık mı Yoksa Sultanlık mı?.. İnsanlarımızın ölümleri onları hiç ilgilendirmiyor, vicdanlarını sızlatmıyor... AKP’nin iktidarda onuncu yılı. Kızılcahamam’da Tayyip Erdoğan, Abdullah Öcalan için “İdamların geri getirilmesi” yönünde kamuoyunda baskıların arttığını söylüyor. Sanki Habur’da, Kuzey Irak’tan gelenleri “el bebek gül bebek” gibi karşılayıp çadır mahkemelerini kurduranlar onlar değil.. Ya Oslo toplantısı... Bakın gelinen noktaya... Bir süre önce “İmralı’ya da gider görüşürüz” açıklamasını Başbakan Erdoğan yapmadı mı?... Suriye olayına balıklama dalan, kardeşi Esad’ı yerden yere vurup ipleri koparan, Ortadoğu’nun liderliğine soyunan, İsrail’e kafa tutup “van münit” çeken sanki başkası. ??? İşler AKP’nin istediği gibi gitmedi. Türkiye, dönüşü olmayan bir yola girdi... ABD’ye güvenip kolları sıvadı, Putin’le ipler koptu. Ne diyor ABD ve AB ülkeleri: “Rusya’yı ikna etmeden, askeri bir müdahale olmaz...” ABD ve AB ülkeleri Irak, Mısır, Libya’da yaşananlardan dersini aldı. Gördüler ki demokrasi askeri müdahalelerle, Saddam’ı, Kaddafi’yi öldürmekle kazanılmıyor. Mısır’da Müslüman Kardeşler’in iktidara gelişi, Ortadoğu ve Kuzey Afrika’da El Kaide’nin, Taliban’ın kollarının varlığı, ABD ve İngiltere başta olmak üzere tüm emperyalist güçleri düşündürmeye başladı. Türkiye bugün çıkmaz sokağa yönelmiş. On yılını dolduran AKP iktidarı, kendisine “biat” etmeyen kesimi sindiriyor, medya patronlarını yönlendiriyor. Bununla bile yetinmeyen AKP, Tenis Federasyonu Başkanı’nı görevden alıp PTT Genel Müdürü’nü seçimle o koltuğa oturtuyor. ‘Taleplerinizin farkındayız’ ‘Kendi isteğiyle görüşmüyor’ Cihaner’in katılacağı panel engellendi ‘Sağcılar rahatsız olur’ yasağı SİNAN TARTANOĞLU 64 kişi ölüm sınırında MAHMUT ORAL / BEKİR ŞAHİN ? Açlık grevindeki mahkumların durumu giderek ağırlaşırken bazı cezaevlerinde ambulans bekletiliyor ANKARA Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih Coğrafya Fakültesi (DTCF) Dekanlığı, Bilim ve Sanat Topluluğu tarafından “Suriye nereye gidiyor?” başlığı ile düzenlenen, CHP Denizli Milletvekili İlhan Cihaner ve Sol gazetesi yazarı Mesut Odman’ın konuşmacı olduğu paneli yasakladı.Dekanlığın, panelin düzenlenmesine “İçeriğin uygun olmadığı, Cihaner’in siyasi kimliğiyle üniversite çatısı altında konuşmasının uygun olmayacağı, sağ görüşlü öğrencilerin panelden rahatsız olabileceği ve gerginlik yaşanabileceği” gerekçesiyle izin vermediği öğrenildi. Bilim ve Sanat Topluluğu yöneticileri ise fakülte yönetimine “Başbakan Erdoğan’ın ünivesitenin açılışını yapmasının siyasi kimlik açısından sorun yaratıp yaratmadığını, üniversitede ülkücü öğrenciler tarafından Hocalı katliamına ilişkin panellerin, evrim karşıtı sergilerin açılmasına neden izin verildiğini” sordu ancak yanıt alamadı. umhuriyet’te yazıyor’ Cihaner ise yasak kararının gerekçelerinden birinin “Cihaner Cumhuriyet’te yazıyor” şeklinde ifade edildiğini öğrencilerden öğrendiğini söyledi. Cihaner, “Üniversitede konuşmacı olmak için Zaman’da yazmak mı gerekir ya da Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu’nun dış politika dehası olduğunu söyelemek mi gerekir. 18 yaşında seçilme hakkı verilen gençler bunları tartışmayacaksa neyi tartışacak? Özgürlük, demokrasi diyenlerin dekandan hesap sorması gerekir” tepkisini gösterdi. ‘C DİYARBAKIR/ GAZİANTEP PKK lideri Abdullah Öcalan’ın avukatlarıyla görüştürülmesi, anadilinde eğitim ve savunma talebiyle 12 Eylül’de başlatılan açlık grevleri 55. gününü doldurdu. 64 eylemci ölüm sınırına, 80 eylemci ise kritik eşiğe yaklaştı. Gaziantep’te eylemcilere B1 vitamini verilmediği ve psikolojik baskı yapıldığı belirtildi. Siirt ve Ardahan’daki eylemlere polis biber gazı ve tazyikli suyla müdahale edince olaylar çıktı. Türkiye’deki 65 cezaevinde yaklaşık 700 tutuklu ve hükümlünün sürdürdüğü açlık grevinde ilk grupta yer alan 64 kişi ölüm sınırında bulunurken ikinci gruptaki 80 kişinin de kritik eşikte olduğu, birçoğunun bedeninde kalıcı hasarların oluşmaya başladığı bildirildi. Bazı cezaevlerinde ise ambulanslar bekletilmeye başlandı. Şırnak Barosu’na bağlı 13 avukat Midyat M Tipi Cezavi’ndeki açlık greviyle ilgili hazırladığı raporda tüm eylemcilerin “baş dönmesi, baş ağrısı, bulantı, kusma, dikkatsizlik, kanama, halsizlik, göz kararması, ayakta duramama, konuşmada güçlük çekme” şikâyetlerinin olduğu belirtildi. İnsan Hakları Derneği (İHD) Gaziantep Şube Başkanı Avukat İnan Öztürk, “Gerekli şeker, su, tuz ihtiyaçlarını alıyorlar. B12 vitamini doktor tarafından veriliyor. Ancak beyin fonksiyonlarını diri kalmasını sağlayan B1 vitaminleri bizim dışarıdan temin etmemizle beraber verilmeye başlandı. Yani b1 vitamini 35. günden itibaren veriliyor. Tutuklulara, ‘Bilinciniz kaybolduğunda ne olacağını biliyor musunuz?’ diyerek baskı uyguluyorlar. Bizlere de bilinç kaybolduğunda zorla müdahale yapacaklarını söylüyorlar. Bir çözüm olacak şimdi olmalı. AÇLIK GREVLERİ 55. GÜNÜNE GİRDİ Barış için el ele verilmeli Cezaevlerinde devam eden açlık grevlerinin 55. gününde Cezaevleri İzleme Koordinasyonu’nun çağrısı ile Taksim’de bir araya gelen yüzlerce kişi, açlık grevlerine dikkat çekmek için Galatasaray Meydanı’na yürüdü. Burada grup adına konuşan KESK İstanbul Şubeler Platformu Dönem Sözcüsü Mustafa Turgut, açlık grevinde olan tutukluların sayısının 10 bin olduğunu belirterek, “Yeni ölümlerin olmaması için Türk işçisi, emekçisi, Türk, Kürt, Laz tüm kadınlar ve gençler barış için el ele vermelidir” dedi. Çağdaş Avukatlar Grubu, Katılımcı Avukatlar ve Özgürlükçü Hukuk Platformu’ndan avukatlar da dün akşam İstanbul Barosu önünden Galatasaray Meydanı’na yürüdü. Avukat Ercan Kanar, gelinen noktanın vahim olduğunu belirterek, “Başta hâlâ sessizliğini koruyan İstanbul Barosu olmak üzere tüm hukuk kurumlarını da çözüm için çaba göstermeye çağırıyoruz” dedi. Cezaevleri İzleme Koordinasyonu üyeleri de Çağlayan’daki Adalet Sarayı önünde bir araya gelerek açlık grevlerine destek eylemlerine yönelik polis baskısını protesto etti. Burada yapılan açıklamanın ardından İçişleri Bakanı ve İstanbul Valisi hakkında suç duyurusunda bulunuldu. (Fotoğraf: KAYHAN AYHAN) CHP lideri Kılıçdaroğlu, Ataşehir’de Bülent Ecevit Parkı’nı açtı. 1 hafta sonra bilinçler kaybolmaya başladıktan sonra tutsakların bütün yaşamı etkileyecek kalıcı hastalıklar, meydana gelecek” diye konuştu. TMMOB Diyarbakır İl Koordinasyon Kurulu Sekreteri Necati Pirinççioğlu, “İktidarı, ölümler gerçekleşmeden taraflar ile diyalog zemini oluşturmaya ve çözüm ortamı yaratmaya davet ediyoruz” dedi. BDP’nin Siirt ve Ardahan’da açlık grevlerine dikkat çekmek için düzenlediği eylemlere polis gaz bombası ve tazyikli suyla müdahale etti. Olaylar ara sokaklara yayılırken esnaf kepenk kapattı. Olaylarda gözaltına alınanlar ve yaralananlar olduğu bildirildi. Ülkesini seven CHP çatısı altına gelsin ALİ AÇAR Açlık grevlerini değerlendiren Kılıçdaroğlu, Erdoğan’ı ‘üslubunu yumuşatmaya’ çağırdı ‘Hükümet sorumlu olur’ Ekonomi Servisi CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, “Cezaevlerindeki bir yurttaş yaşamını yitirse, bunun sorumlusu hükümettir” dedi. İstanbul’da Ekonomi Gazetecileri Derneği üyeleriyle bir araya gelen Kılıçdaroğlu, siyasi gündeme ilişkin soruları yanıtladı. Kılıçdaroğlu, cezaevlerindeki açlık grevlerine ilişkin soru üzerine şunları söyledi: “Demokrasilerde hiç kimsenin bedenini ölüme yatırmasını istemeyiz. Bu talepleri değerlendirecek olan ana muhalefet partisi olarak biz değiliz. Çünkü biz icra makamın ‘AKP iktidarı toplumun değerlerini sömürüyor’ 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı’nda Ulus Meydanı’na kutlama etkinliği yasaklandığı için gittiğini belirten Kılıçdaroğlu, “10 Kasım’da da yasak getirilirse, yine gideceğim” dedi. Kılıçdaroğlu, “AKP iktidarı deyince aklınıza ilk gelen nedir?” sorusuna şu yanıtı verdi: “Aklıma ilk gelen yolsuzluklar. Hesap vermeyen bir yönetim. Toplumun değer verdiği bütün değerleri kendi siyasal iktidarı için acımasızca sömüren bir iktidar görüyorum” yanıtını verdi. konulduğu andan itibaren onun can güvenliğinden hükümet sorumludur. Hükümet, sorumluluğunun farkında olmalı.” Türkiye’nin anadilinde eğitime hazır olmadığını söyleyen CHP lideri, Başbakan Tayyip Erdoğan’ın idamla ilgili açıklamalarına ilişkin şunları söyledi: “Başbakan öyle bir noktaya geldi ki elinde iple dolaşıyor, ‘Kimi idam edelim’ diyor. Sayın Başbakan’ın parlamentoda yeteri kadar desteği var. MHP de destek verir. Gereğini yapsın o halde.” ‘Elinde iple dolaşıyor’ da değiliz. Değerlendirecek olan hükümettir, AKP’dir. Ama ben, Sayın Başbakan’a, açlık grevleri dolayısıyla, olayı gerginleştiren bir söylem geliştirmeyiniz, daha yumuşak bir üslup kullanınız diye çağrıda bulundum. Artı, kişileri zorla açık grevine teşvik etmek, ‘Siz de açlık grevi yapın’ demek de doğru bir davranış değildir. Eğer cezaevinde herhangi bir yurttaş yaşamını yitirirse, bunun sorumlusu hükümettir. İster tutuklu, ister hükümlü olsun, bir kişi cezaevine İstanbul Ataşehir’de Bülent Ecevit Parkı ve bir dizi tesisin açılışına katılan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, “Daha önce CHP’ye hiç oy vermemiş Demokrat Partili, MHP’li, Anavatan Partili kısacası ülkesini seven herkesi CHP çatışı altında toplanmaya çağırıyorum. Benim ahdım var o da hiç kimsenin yatağa aç girmediği, demokrasinin ve özgürlüklerin olduğu bir Türkiye. Bunun için bir bedel ödenecekse ben ve CHP’liler bu bedeli ödemeye hazırız” dedi. Kılıçdaroğlu, dün Ataşehir Belediyesi tarafından yaptırılan Bülent Ecevit Parkı, Cumhuriyet Meydanı Tören Alanı ve Parkı, Ataşehir Belediyesi Spor Tesisleri ve Ataşehir Belediyesi Kız Öğrenci Konukevi’nin açılışına katıldı. Kılıçradoğlu, Bülent Ecevit’in Türk siyasi tarihinin çok önemli kilometre taşlarından biri olduğunu belirterek, “Onu pek çok vasfının yanı sıra ortanın solu hareketinin öncülerinden biri olarak halk kahramanı olarak tanıyoruz. O yasaklara karşı direnen bir liderdi. Ecevit ‘ne ezen ne ezilen insanca hakça bir düzen dediği’ için Karaoğlan oldu. Sosyal demokratlar tarihe iz bırakır, bunlar da hırsızlıklarıyla iz bıraktı” dedi. “Ne olacak bu memleketin hali” diye soran herkesi CHP çatısı altında toplanmaya çağıran Kemal Kılıçdaroğlu, “Bu ülkeyi içine düştüğü bataklıktan siyaset kurumu kurtaracaktır. Ülkesini düşünen ve huzursuz olan herkesi CHP çatısı altına bekliyorum” diye konuştu. Ataşehir Belediye Başkanı Battal İlgezdi ise CHP’li belediyelerin sosyal belediyecilik yaptığını anlattı. İlgezdi şunları kaydetti: “Biz göreve başladığımızda oturacak sandalyemiz yoktu. Kimsesizler ve çocuklar aç yatmayacak dedik günlük 2 bin kişiye yemek yardımı yapıyoruz. Biz sosyal belediyecilikte öğrendiklerimizi yapıyoruz”
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle