Katalog

17 KASIM 2012 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER Odatv davası tutuklu sanığı Yalçın, TÜBİTAK’ın kafa karıştırdığını söyledi 5 Büyük patron öyle istedi... Suudi Arabistan ve Katar, demokrat ve özgürlükçü. Unutuldu o kankalık, kardeşlik günleri Esad’la. Fenerbahçe’nin Suriye’ye gidişi, kankaların Bodrum ‘Dava çökmüştür’ HİLAL KÖSE Ağır Ol Molla Desinler Bir çocuk göğe bakıyor... Bir kadın yokluğun çemberinde... Bunca rezilliğin içinde, yürekler pas tutmuş. Aldıran yok, gören yok! Bir genç vurulmuş sokak ortasında... Gözlerini kapatıp geçiyor insanlar. Utanmak, sıkılmak yok... Toplumun, ezilen halkların sevgiye gereksinimi var... Giderek yalnızlaşıyor onlar. Savaşın içinde ateş topuna dönüşüyor. Kimse çıkmıyor ortaya sabahın şafağında. Kaçışlar, kayboluşlar... Karamsarlık!.. Kıyımların, yangınların, ölümlerin ortasında açan bir çiçek... Patlayan bombalar, kurulan pusular, top mermileri, füzeler. Zaman böyle akıp giderken İsrail, Gazze’de Hamas komutanını vuruyor, Mısır ayağa kalkıyor, bizim “van münit”çinin sesi soluğu çıkmıyor. Bende bir merak... Sakın sormayın... Şu Katar zirvesi canım! Suudilerle kankalık, “liberal demokrat” oyun, ABD’nin tezgâhı, NATO’nun Kürecik’e kalkanı, İncirlik Hava Üssü. Güney Akdeniz’de düşürülen savaş uçağımız... İki genç pilotumuzun şehit düşmesi... ??? Kardeşim Esad, dediği günler geride kaldı, kankamız El Kaide oldu. Suriye sınırımız yolgeçen hanı... Ajanlar, köktendinciler, kamplarda silahlı eğitimler... Ceylanpınar’ın yoksul halkı, bir somun ekmeği iç savaştan kaçan akrabalarıyla paylaşıyor. Varsıl sığınmacılar villalarda... Dolarlarını getirmişler yanlarında. Mutlular! Dünya hali bu, ne yapacaksın?.. Esad’ın diktatörlüğü yeni akıllarına geldi. İyi, hoş da daha önce bilmiyorlar mıydı bunu?.. Odatv davasının dünkü 14. duruşmasından da tahliye çıkmadı. Davada 2 yıldır tutuklu yargılanan gazeteci Soner Yalçın, “2 yıl sonra geldiğimiz yer, bu dava çökmüştür. Hiçbir bir inandırıcılığı yoktur. Dünya bu davayı konuşuyor. Ülkemizi bu hale düşürmeyin. Gerçek derin devletin yaptığı bu pislikle Türkiye’yi bu hale düşürmeye hiçbirimizin hakkı yok” dedi. Davayı, CHP milletvekili İlhan Cihaner, Uğur Dündar, Meriç Velidedoğlu, Ayşe Arman, Orhan Bursalı, Şükran Soner, Bedri Baykam, Ayşenur Arslan, Uluslarası PEN Yazarlar Birliği ve çok sayıda gazeteci izledi. Davanın dünkü oturumuna, tu ? Hanefi Avcı, dosyalarının hukuken değerinin olmadığını belirterek “Bu tertibi yapan failler ciddi bir gayret gösterilirse bulunabilirler. Ben buradan suç duyurusunda bulunuyorum” diye konuştu. tuklu sanıklar Yalçın, Prof. Yalçın Küçük ve eski emniyet müdürü Hanefi Avcı ile tutuksuz yargılanan gazeteciler Ahmet Şık, Nedim Şener, Doğan Yurdakul, Barış Terkoğlu, Barış Pehlivan ve Müyesser Yıldız katıldı. Avcı, TÜBİTAK’ın, iddianamedeki dosyaların hiçbirinin Odatv, Pehlivan ve Yıldız’ın bilgisayarında oluşturulmadığını ve düzeltilmediğini söylediğine dikkat çekti. Avcı, “Bilgisayarlarda zararlı yazılım çalıştırıldığını tespit etmiş. Burada çok ciddi bir planın saldırısı var. Bütün bu saldırılara karşın o bilgisayarlarda ne yapıldı? TÜBİTAK bu soruya yanıt vermiyor. Sonuçta bu dosyaların hukuken bir değeri yok. Bu tertibi yapan failler ciddi bir gayret gösterilirse bulunabilirler. Ben buradan suç duyurusunda bulunuyorum” dedi. ‘Bilirkişi hâkim oldu’ Gazeteci Yalçın ise artık bilirkişilerin, kriminal uzmanların hâkimlik, savcılık yaptıklarını söyleyerek “26 yıllık meslek hayatımda ne yaptığımın hiçbir önemi yok. Burada kendimi anlatmaktan utanıyorum” dedi. Dikkatli bir okur Aydın, siyasetçi ve sanatçılardan Odatv sanıklarına destek ‘Siyasi bir intikam’ İstanbul Haber Servisi Odatv davası öncesi adliye önünde bir araya gelen siyasetçi, yazar, aydın ve sanatçılar, davanın “iktidarın muhalefetten ve kendisi gibi düşünmeyenlerden intikam alma davasına” dönüştüğünü söyledi. CHP milletvekilleri İlhan Cihaner, Melda Onur, Veli Ağbaba, CHP İstanbul İl Başkanı Oğuz Kaan Salıcı, gazeteciler Ümit Zileli, Uğur Dündar, Şirin Payzın, Ayşe Arman, Mustafa Mutlu ve sanatçılar Orhan Alkaya ve Leman Sam’ın da aralarında bulunduğu kalabalık, dava öncesi Çağlayan’daki İstanbul Adliyesi önünde bir araya geldi. Gazetecilere Özgürlük Platformu Başkanı Ahmet Abakay, “İktidar tarafından bir senaryo yazılmış, oyuncuları da ne yazık ki yargıdır. Ciddiyeti ve inandırıcılığı kalmamıştır” dedi. Eşber Yağmurdereli ise insanla için, TÜBİTAK raporunun gerçeği ortaya koyduğunu aynı zamanda da kafa karıştırdığını vurgulayarak “Evimdeki 3 bilgisayar dahil toplam 59 bilgisayar incelendi. Bu virüslü dosyaların bir tekinin bilgisayarlarımızda yazıldığına dair bir kanıt var mı? Niye herkes bize düşman. Hiç lehimize bir şey yok mu?” diye sordu. TÜBİTAK’ı affetmeyeceğini söyleyen Yalçın, “ODTÜ, Boğaziçi, Yıldız Teknik üniversiteleri, TÜBİTAK’ın kötü kaba varsayımlarına karşın delillerin zararlı yazılımlardan oluştuğunu belirtmiştir” dedi. Yalçın, 2009’dan bu yana hayatının didik didik edildiğini dile getirdi. Prof. Küçük ise “Kendimi tutuklu olarak görmüyorum. Ben tutsağım” dedi. PKK’yi, Odatv’yi, Ergenekon’u yönetmekle suçlandığını belirten Küçük, şunları söyledi: “Benim Kürtleri savunmak için PKK’ye ihtiyacım yok. Şemdin Sakık diyor ki, Öcalan ölünce örgütün başına ben geçecekmişim. Cezaevinde öyle bir havam oldu ki. Başa geçsem barışı da yaparım, böyle devam etmem.” yaşındaki hacker bile yapabilir’ Duruşmada dinlenen adli bilişim uzmanı, yeminli bilirkişi Teyfik Koray Peksayar, zararlı yazılımın kullanıcı adı, bilgileri veya dosyaları değiştirebildiğini, bilgisayarı kontrol altına alabildiğini belirterek “Hiçbir iz bırakmadan da dosya üstveri bilgilerinde değişiklik yapılabilir. Bunu 12 yaşındaki hackerlar bile yapabilir” dedi. Sanıkların tahliye taleplerini görüşen mahkeme heyeti talepleri reddetti. Heyet, suçun vasıf ve mahiyeti, dijital veri ve diğer delilerin içeriği, tespit tutanakları birlikte değerlendirildiğinde, kuvvetli suç şüphesini gösteren olguların bulunduğunu belirtti. Heyet, TÜBİTAK ek raporuna göre de kuvvetli suç şüphesinin devam ettiğini kaydetti. Dava 27 Aralık’a ertelendi. ‘12 Fotoğraf: SERKAN YILDIZ rın düşüncelerinden dolayı yargılanıp cezaevine gönderildiğini, siyasetin yargıya olan müdahalesinin bir istisna değil, kural olduğunu söyledi. Yağmurdereli, “Türkiye’nin dünyada en çok gazeteciyi yargılayan ülke” yönündeki kötü ününden rahatsız olduklarını vurguladı. Grup, açıklamanın ardından bundan sonraki tüm duruşmalara getirilecek olan tahtadan yapılmış sembolik ağaca, tutuklu gazetecilere yazdıkları mektupları astı. tatili. Haydi bre, çek şimdi bir “van münit” daha, Mavi Marmara ve Hamas için... Tam sırası! Gazze bombalanırken Hamas komutanı öldürülmüşken, kara saldırısı hazırlığı yapılırken... Kara saldırısını İsrail göze alamaz ama olsun! Göster kendini yiğidim! El Kaide, Suriye’de Özgür Suriye Ordusu’na dönüşmüşken. ??? Kuzeyden İsrail Gazze’ye, güneyden Türkiye Suriye’ye... Tam sırasıdır, haydi durma vur... Yapamazsın, yaptırmazlar! Sadece Malatya Kürecik’e, İran’a karşı füze kalkanı kurdururlar sana. NATO aracılığıyla... O kadar! Bak büyük patron uyarıyor seni: “Ağır ol molla desinler!” Artık “van münit” çekmek yok... Suriye’nin üzerine gitmek yok... Baksana Hamas’ın elinde İran yapımı füzeler var artık. 20 yıl aradan sonra İsrail’i vuruyor. Amerikan halkı savaştan yana değil... Önce Irak, Afganistan, Mısır, Tunus, Libya... Uyan artık uyan, Müslüman Kardeşler var! Şöyle bir bak çevrene, neler göreceksin, iyice aç gözlerini... Yapayalnız kaldın bölgede... Bağdat hükümeti kafa tutuyor sana... Sadece elinden tutan Barzani... Ama nereye kadar! Orası şimdilik belli değil... Onun isteği “Büyük Kürdistan”. Bu gerçeği bilmeyen var mı? ??? Ilık bir gün sabahında Gazze’deki çocukları düşünüyorum. Ölümleri, acıları, hüzünleri... Benim ülkemin insanı kendi acılarını yüreğine gömüyor. Sevgi değil sevgisizlik sarıyor dört bir yanımızı... Kimsesiz ve yalnız.... MKP/HKO’lu 25 kişi yakalandı ? TUNCELİ (AA) Tunceli Valiliği, Ovacık ilçesinde iki gündür süren operasyonlarda, 24 Maoist Komünist Partisi/Halk Kurtuluş Ordusu (MKP/HKO) mensubunun yakalandığını bildirdi. Valilik bu kişilere yardım ettiği değerlendirilen 1 kişinin de gözaltına alındığı billdirildi. DAVADAN İZLENİMLER Adalet Mülkün Temelidir; Sanan Aptallar ORHAN BURSALI Dün halkın haber alma hakkına, basın özgürlüğüne vurulmak istenen en büyük darbelerden biri Odatv davasını izlerken, Hanefi Avcı ve Soner Yalçın’ın parlak savunmalarını dinlerken kalemiyle oynayan ve gözü önündeki ekranda olan savcının huzursuz olduğunu fark ettim. Ya ben duruşmada bir hayal âlemine daldım yahut da savcının kendisi. Savunmaların bitiminden sonra savcı bey hemen söz alıyor, tutuklulara ve mahkeme heyetine dönerek şöyle sesleniyordu: “TÜBİTAK’tan gelen rapor ve sanıkların aylardır yaptıkları savunmalara ek olarak bugünkü savunmalarından sonra kesin kanaat getirdim ki, bu dava haksızlıklar ve düzenbazlıklar üzerine kurulmuştur. Biz kandırıldık, tamamen bir film senaryosu gibi kurgulanan ancak gerçeklerle hiçbir ilgisi olmayan böyle bir davaya alet edildik. Devlet içinde birtakım karanlık güçler, sanıkların haklı olarak çete dedikleri bir örgüt bizleri yanılttı. Elimize verdikleri deliller uyduruktu, düzmeceydi, ne yazık ki bunu çok geç anladık. “Bu çete üyeleri, ta Pensilvanya Amerikası’ndan, Emniyet içindeki yardakçılarını da kullanarak sanıkların bilgisayarlarına dışarıdan bazı dosyalar yükledi. Şimdi çok net anlaşılıyor ki bizim suç delili olarak gördüğümüz bu dosyaları, yargılanan sanıkların hiçbiri yazmadı. Devlet içindeki bir suç çetesi bunları imal etti ve sanıklar yazmış gibi bize kabul ettirdi. “Bir hukukçu olarak bu düzmece davaya daha fazla alet olamayız. İddialarımızı geri çekiyoruz, iddianameyi iptal ediyoruz, sanık ve ailelerin hepsinden özür dileriz. Onlara işkence çektirdik. Bu dava ne yasalarımıza göre, ne hukuk etiğine göre ne de hukuk adamı vicdanlarımıza ve adalet duygularımıza göre artık sürdürülebilir. Bu dava hepimiz için yüz karasıdır. Utanç vericidir. Ülkemiz adaleti, vicdanı ve yargısı için kabul edilemezdir. Bütün Türkiye halkından özür diliyoruz. Ben bu yükü artık kaldıramam. Böyle bir tuzağa düştüğüm için cüppemi de çıkartıyorum, mesleğimden istifa ediyorum ve davadan çekiliyorum. Sayın mahkeme heyetine, sanıklara ve vekillerine ve izleyicilere arz ederim.” Ne yalan söyleyeyim uzun süre böyle bir konuşma oldu gibi yaşadım. Kendimi arada sırada çimdiklememe rağmen, bu düşünceler içinde yarı hayal dünyasındaydım. Duruşmadan çıktıktan sonra dava ne olur sorusunu soranlardan bir kısmına, onlar artık serbest, bugün bırakılıyorlar; bir kısmına da hayır buradan tahliye çıkmaz, dedim. Savcının “tutukluluk hallerinin devamı”nı isteğini okuyunca, ulan aşk olsun beni yanılttı bu adam, dedim. Mahkemenin de savcının isteği doğrultusunda karar verdiğini okuyunca ekrandan, yuh olsun bana, dedim. Artık hayal âleminde dolaşmamayı ne zaman öğreneceksin... Orada savcı diye bir özgür hukukçu mu vardı, karşıda oturanlar gerçekten bir mahkeme heyeti miydi. Yargıç nerede, hukuk nerede, yasalar nerede, iddianame nerede, savunma mı yapıldı orada, deliller çürütüldü de bunu fark edecek yasa adamı mı vardı? Hiçbirinin gözleri kör, kulakları tıkalı değildi, hepsinin algılamaları yüksekti, bilinçleri tamamen açıktı, kasıtlı olarak hazırlanan ve sahneye konan çok yönlü cinayetin ayırdındaydı hepsi. Herkes dün katledilen bir adaleti, öldürülen vicdanı, uçurumdan atılan yasaları, karınlarından yüz yüze hançerlenen sanıkları seyretti. Aynı hançer izleyicilerin de sırtına saplanmıştı ve hepsi acı içinde kıvranarak büyük mide bulantıları içinde kaçışıyordu. Duruşma salonuna son bir kez göz atanlar, karşılarındaki duvarda Adalet Mülkün Temeli Değildir, Lütfen Bir Yanılgı Olmasın yazısını okuyorlardı. Arınç’a yönelik gensoru yenilendi ? ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) MHP, TRT ve Anadolu Ajansı’nın yayınlarında tarafsızlığı sağlayamadığı için Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç hakkındaki gensorusunu yeniledi. Gerekçe olarak ise TRT’nin yayın saatlerinde müzakere edilemeyeceği öne sürüldü. YÖK Başkanı’na yumurta ? İstanbul Haber Servisi YÖK Başkanı Gökhan Çetinsaya, Boğaziçi Üniversitesi’nde Üniversite Öğretim Üyeleri Derneği’nin düzenlediği YÖK Taslağı toplantısına katıldı. Söz alan Öğrenci Kolektifleri’nden bir öğrencinin, “Evet biz tweet attık, sıra yumurtada” dediği sırada Çetinsaya’ya yumurta fırlatıldı. Öğrenciler özel güvenlik görevlilerince yaka paça çıkarıldı. Dışarıdaki 20 kişilik grup da rektörlüğe girmek istedi. OPEL .,ı$ +$=,5/,. .21752/h GÜVENL÷ı÷N÷ZDEN ÖDÜN VERMEY÷N. BEDAVA 2SHO <HWNLOL 6HUYLVOHUL¶QGH KÔÿD +D]ÔUOÔN KontURO .DPSDQ\D\D NDWÔODQ \HWNLOL VHUYLVOHUGH \Dş YH PRGHO VÔQÔUÔ ROPDGDQ WP 2SHO¶OHU LoLQ D\ VRQXQD NDGDU JHoHUOLGLU $\UÔQWÔODU LoLQ \HWNLOL VHUYLVLQL]H GDQÔşÔQÔ] Şişli’de olaylı gece ? İstanbul Haber Servisi Şişli’de yüzleri maskeli bir grup, dün akşam Okmeydanı Darülaceze Caddesi üzerinde içinde yolcu olan iki otobüsü durdurarak molotofkokteyli attı. Sürücüler, yolcuları indirirken her iki otobüste maddi hasar meydana geldi. Ardından grup, içerisinde müşteri bulunan bir marketin camına molotofkokteyli attı. www.opel.com.tr Opel Yetkili Servis Ekcan Kocaeli İzmit 262 311 70 20 Ekin Adapazarı 264 291 12 00 Erdemir Beylikdüzü 212 422 08 04 Erpaş Maltepe 216 587 88 00 Gedizler Çekmeköy 216 217 14 14 Gerçek Dolmabahçe 212 315 91 00 İnan Çorlu 282 673 30 74 İnan Lüleburgaz 288 412 92 04 Kale Edirne 284 226 00 77 Kale Keşan 284 714 22 22 Kervan Düzce 380 548 88 01 Mar Eyüp 212 417 29 29 Neskar Bursa Osmangazi 224 280 71 71 Neskar Bursa Nilüfer 224 413 24 13 Odak Bayrampaşa 212 467 13 13 Odak Topkapı 212 449 13 13 Tümar Zonguldak 372 318 08 08 )UHQ DPRUWLV|U ODVWLN GHEUL\DM PDUÿ PRWRUX ÿDUM GLQDPRVX NOLPD NRPSUHV|U HJ]R] WXUER ÿDUM QLWHVL YRODQ WULJHU |Q YH DUND G]HQ SDUoDODUÔQÔQ J|UVHO NRQWUROOHULQL LoHULU Arkas Çengelköy 216 308 56 30 Arkas Altunizade 216 554 12 00 Ataköy Basın Ekspres Yolu 212 599 11 11 ATM Pendik 216 354 73 55 Avrupa Otomotiv Beylikdüzü 212 852 41 00 Balkan Zeytinburnu 212 665 26 60 Çetaş Büyükçekmece 212 863 54 54 Çiftkurtlar Maslak 212 346 35 55 Ekcan Gebze 262 645 00 15