22 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
5 EKİM 2012 CUMA CUMHURİYET SAYFA HABERLER 7 Suriye’yi kınayan Batılı liderler gerilimin düşürülmesinin önemine dikkat çekti Dünyadan itidal çağrısı AKÇAKALE DIŞ BASINDA Erdoğan’ın Şam’a Yönelik Kararı Başbakan bir zamanlar, “Kardeşim” diye sarıldığı, ortak Bakanlar Kurulu toplantıları yapacak kadar tek yürek olduğu Esad’ı devirmek için başkaldıran Suriyeli silahlı muhaliflere yönelik desteğini TBMM kararıyla perçinledi. Dilediği anda, Mehmetçiği Suriyeli asilere destek olmak için bu ülkeye gönderebilecek! Bunun için elinde, kendi belirleyeceği tarihte, Türk Silahlı Kuvvetleri’nin Suriye’ye yönelik sınır ötesi harekâta izin veren bir parlamento kararı var. Güney koşumuza turistik gezi düzenleyenler, Şam Turizm Bürosu’ndan bir Suriye haritası aldıkları zaman, Atatürk’ün “40 Asırlık Türk Yurdu” olarak tanımladığı Hatay’ın bu devletin sınırları içinde gösterildiğinin tanığıdırlar. Erdoğan’ın Fenerbahçe Futbol Takımı’nı bu dostluğu daha da güçlendirmek uğruna Şam’a götürdüğü zaman da o harita devletin resmi tanıtma bürolarında vardı. Ama iki ülkenin dostluğunu başlatan Başbakanımız için bu görüntüler, görmezden geliniyordu. Yine Suriye’deki iktidar, şiddete dayanan, muhalefeti susturan bir Baas yönetimiydi. Bu olgu da ErdoğanEsad ilişkilerinin sıcaklığına etki yapmamıştı. Ne zaman ki ABD’de başkanlık seçimlerinin kampanyasına start verildi, o zaman başkanlarının, Washington’un ‘Kartal Gücünü’ seçmenlere göstermesi için Ortadoğu’da savaş tamtamları çalınmasının, ancak sıcak çatışmaya Yankileri sokmadan ateşteki kestaneleri Mehmetçiğe aldırmasının işaretlerini vermek için Bayan Clinton İstanbul’a geldi. Düğmeye basma kararı alındı. Meclis’in dün Silahlı Kuvvetlerimizin sınır ötesi bir harekât için aldığı kararın kamuoyunda endişeyle izlenmesi doğaldır. Dün CHP Grup Başkanvekili Muharrem İnce’nin de söylediği gibi bir sıcak çatışma anında şehit düşecekler çoğunlukla fakir aile çocukları olacaktır. Para ödeyerek bedelli askerlik yapma ya da zorunlu askerlikten muaf tutulma kararı alanlar “yan gelip yatacaklar”dır! Silahlı Kuvvetlerimize ilk kez 1974 Temmuzu’nda Kıbrıs’ta yaşayan soydaşlarımıza yönelik ve adanın tümünü Yunanistan’a bağlamayı amaçlayan girişimi durdurmak için parlamentodan benzer bir yetki verilmişti. Ama o karara Meclis’te temsil edilen tüm partiler, hem konuşmaları hem de oylarıyla destek vermişken dünkü tarihi kararın altında iktidar milletvekilleriyle sıkışık anlarında Erdoğan’ı yalnız bırakmayan “stepne parti” MHP grubu üyelerinin oyları vardır. Hükümetin talep ettiği gizli oturuma geçilmeden konuşan MHP Grup Başkanvekili Oktay Vural’ı dinleyenler, MHP’nin de istenilen yetkiye karşı oy vereceğini sanmakta haklıdırlar. Ancak o sözlerin ardından MHP’li parlameterlerin de AKP’lilerle birlikte oy kullanmalarının açıklamasını Bahçeli, “sıkışık anda hükümetin elinin güçlü olmasını istemek” gibi bir hayli zorlama kokan bir gerekçeye dayandırıyor. Akçakale’de beş yurttaşımızın ölümü ve 20’ye yakınının da yaralanmasına yol açan top mermisini, Şam anında “kaza” olarak açıklamış ve yitirdiğimiz evlatlarımız için “şehit” deyimini de kullanmıştır. Bu açıklamanın samimi olup olmadığı tartışılabilir. Ancak, kendi iç muhalefetiyle silahlı çarpışmalar sürerken Suriye diktatörünün, Ankara’nın büyük gücünü karşısına almaktan çekindiği ortadadır. Erdoğan, eski dostunun bu diplomatik yaklaşımını görmezden gelen bir tavrı ne kadar sürdürmek ister? İki ülke arasında kriz başlamadan, Esad’ın kendisine muhalefet edenlere karşı acımasız bir şekilde silahlı kuvvetlerini yönetmeye başladığı anda, Şam ile her türlü diplomatik ilişkilerimizi kesmenin doğru olmadığını düşünenler; büyükelçimizi çekerek ve Şam’da, hiç değilse başkâtip düzeyinde, bir temsilcimizi bırakarak diyalog kapısını açık tutmamız gerektiğini savunmakta haklıdırlar. Öylelikle Şam hükümetine nota vermek, görüş aktarmak; açıkçası nasihatle doğru yola getirmek gibi Ortadoğu’nun en güçlü ülkesi olarak inisiyatif almamız kuşkusuz çok daha akılcı olurdu. Aniden hiddetlenen; hiddetlendiği anda da gözü hiçbir şeyi görmeyen Başbakan’ın Suriye’ye yönelik krizin idaresini bizzat üstlendiği bildiriliyor. Buzdağlarının bulunduğu bir okyanusta sefer yapan transatlantiğin kaptanının “ben şimdi onlara gösteririm” diye makinelere son süratle çalışma emri vermesini çağrıştıran bir son dakika haberidir bu. Ne diyelim. Tanrı hepimizi korusun. Suriye çatışmayı ihraç ediyor Dış Haberler Servisi Akçakale’ye atılan top mermileri ve Türkiye’nin karşılık vermesi, dünya medyasında büyük yankı buldu. Pek çok gazete ve yayın kuruluşunun internet sitesinde manşetten verilen haberlerde olayın Suriye isyanının patlak vermesinden bu yana “en ciddi tırmanış” olduğu görüşü ön plana çıkarken “Suriye çatışmayı Türkiye’ye ihraç ediyor” yorumları dikkat çekti. ABD gazetesi New York Times, “Türkiye karşılık verdi” başlıklı haberinde, Türkiye’nin misillemede bulunmasını “kanlı bir iç savaşın, bölgesel ihtilafı tırmandırma riskini artıran bir hareket” olarak yorumladı. Gazete, Akçakale olayı ve Halep’te yoğunlaşan şiddetin, Batı’nın askeri müdahalede bulunması yönündeki baskıları artırabileceğini de kaydetti. Washington Post gazetesi, Türkiye’nin NATO ve BM Güvenlik Konseyi’ne başvurduğunu belirtirken “Ancak Türkler, Suriye ile bir savaş isteğini pek dile getirmedi ve Suriye hükümetinin ise uluslararası bir askeri müdahaleyi kışkırtmada pek çıkarı yoktur” görüşünü öne sürdü. Wall Street Journal gazetesi, Suriye’deki kaosun başlamasından bu yana ilk defa bir ülkenin Suriye’yi vurduğunu kaydettiği haberinde Türkiye’nin Kıbrıs harekâtından bu yana “ilk kez bir yabancı ülkenin silahlı kuvvetlerine ateş ettiği” yönündeki değerlendirmelerine de dikkat çekti. Olayı “son dakika” anonsuyla duyuran CNN, sınırdan yapılan saldırıların geniş bölgesel bir çatışmayı ateşleyebilecek Suriye’deki iç savaşın taşması korkularını artırdığı yorumunu yaptı. İngiliz gazete Telegraph, Türk ordusunun Suriye’ye karşı “topçu saldırısı başlattığını” belirterek bunu “18 aylık ihtilafta bir dış gücün (resmen) kabul edilen ilk doğrudan müdahalesi” olarak niteledi. Financial Times, Erdoğan’ın Esad’ı en sert eleştirenlerden biri olsa da Şam ile ikili bir çatışmaya girmeye çok isteksiz olduğunu net bir biçimde gösterdiğine dikkat çekti. Guardian gazetesi, NATO ve Pentagon’un kınama açıklamalarını yaptıklarını, NATO daimi temsilciliklerinin de pek olağan olmayan acil bir toplantı gerçekleştirdiğine dikkat çekerek “Ancak Washington’da veya NATO müttefikleri arasında çatışmanın içine sürüklenme arzusu pek yok” yorumunu yaptı. Independent, “Suriye’deki iç savaş, dün gece ülke sınırlarının ötesine yayılma tehdidini ortaya koyuyordu” dedi. BBC’nin internet sitesinde yer alan yorumda Ankara’nın da Şam’ın da uzun süreli bir çatışmaya istekli olmadığı ifade edildi ve Türk halkının müdahaleden yana olmadığını gösteren kamuoyu yoklamaları anımsatıldı. Katar televizyonu El Cezire Türkiye’nin ilk defa aktif olarak müdahil olduğunu vurguladı. Fransız Le Figaro “Suriye çatışmayı yine Türkiye’ye ihraç ediliyor” derken Yunanistan gazetesi Kathimerini, gelişmeleri “Suriye Türkiye’nin hedefine girdi”, Ta Nea gazetesi “Türk askeri savaş konumunda” başlığını kullandı. Dış Haberler Servisi Akçakale’de 5 kişinin ölümüne neden olan top ateşinden dolayı dünya liderleri Suriye’yi kınarken, taraflara itidal çağrısı da yapıldı. Almanya Başbakanı Angela Merkel ve AB Dış Politika Yüksek Temsilcisi Catherine Ashton Suriye’yi kınarken Ankara’nın misillemesinin ardından her iki tarafı da itidale çağırdı. “Öncelikle Suriye saldırılarını en kuvvetli şekilde kınadıklarını” söyleyen Merkel, “Ancak aynı zamanda bütün tarafları itidale çağırıyoruz” dedi. Almanya Dışişleri Bakanı Guido Westerwelle de duruma “dengeli yaklaşılması” gerektiğinin altını çizdi. Fransa Dışişleri Bakanı Laurent Fabius, Akçakale’ye düşen top mermilerinin, “uluslararası barış ve güvenlik için ciddi bir tehdit oluşturduğunu” söyledi. Fabius, yazılı açıklamasında, “Uluslararası hukuka yönelik bu ihlal, aynı zamanda uluslararası barış ve güvenlik için ciddi bir tehlike oluşturuyor. Uluslararası camia Suriye yönetiminin ülke içinde ve sınırları dışında sürdürdüğü bu şiddet kabul edemez. Buna derhal son verilmesi gerekir” ifadesini kullandı. Fransa’nın Türkiye’nin yanında olduğunu vurgulayan Fabius, uluslararası camianın ve BM Güvenlik Konseyi’nin Suriye yönetimini bu saldırıdan dolayı acilen büyük bir kararlılıkla kınaması gerektiğini bildirdi. İngiltere Dışişleri Bakanı William Hague, Suriye’nin, iç çatışmalarını bölgedeki diğer ülkelere sıçratmaması gerektiğini söyledi. Hague, “Önemli olan şey, Suriye hükümetinin böyle bir olayın tekrar etmemesini sağlamasıdır. Böylece Türkiye veya diğer ülkelerle sınırda gerilimin artmasının önüne geçilebilir” dedi. Hague ayrıca, gelişmelerin Suriye’deki du SURİYE BAŞSAĞLIĞI DİLEDİ, SORUŞTURMA BAŞLATTI Dış Haberler Servisi Suriye Enformasyon Bakanı Ümran ezZabi, Akçakale’ye düşen top mermisi nedeniyle hayatını kaybedenlerin yakınları ve Türk halkına başsağlığı diledi ve olayla ilgili soruşturma başlatıldığını söyledi. Suriye Devlet Televizyonu’nda yayımlanan haberine göre Zabi, “Olayda yaşamını yitirenlerin yakınlarına, dost ve kardeş Türk halkına başsağlığı diliyorum” ifadesini kullandı. Suriye ile Türkiye sınırının uzun olduğunu ve sınırdan silah kaçakçılığının yanı sıra silahlı grupların girdiğini ileri süren Zabi, “Suriye’nin iyi niyetli olduğunu ve komşu ülkelerin egemenliğine saygı gösterdiğini” dile getirdi. Zabi, “silahlı grupların Suriye’nin istikrarının yanı sıra bölgenin de istikrarına zarar verdiğine” işaret etti. ‘BM kınamalı’ ‘Suriye trajik kaza olduğunu açıklamalı’ rumun daha devam etmesinin uluslararası barış ve güvenliğe tehlike oluşturduğunu kanıtladığını belirtti. Hague, Türkiye’nin tepkisinin haklı olduğunu ama gerilimin daha fazla tırmandırılmaması gerektiğini söyledi. Pakistan’da bulunan Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, “Büyükelçimiz aracılığıyla Suriyeli yetkililerle temasa geçtik. Yetkililer Türkiye sınırındaki olayın trajik bir kaza olduğunu kabul ederek bunun tekrarlanmayacağı konusunda garanti verdiler” dedi. Lavrov, Şam’ı olayın trajik bir kaza olduğunu resmen açıklamaya çağırarak bunun önemli olduğunu vurguladı. Akçakale’de hayatını kaybeden vatandaşlar için Türk halkına başsağlığı da dileyen Lavrov, tarafların sınır meselelerini görüşmek üzere doğrudan bir kanal oluşturması gerektiğini sözlerine ekledi. ‘Gerilim tırmanmasın’ ‘Saldırıyı kınıyoruz’ Türkiye’nin yanında olduklarını söyleyen Kanada Dışişleri Bakanı John Baird, “Her ülkenin meşru müdafaa hakkına saygı duyuyoruz ancak bir kez daha tarafları sükunete çağırıyoruz” dedi. İspanya Dışişleri Bakanı Miguel Angel Garcia Margallo, “İspanya, Türk topraklarına karşı Suriye saldırısını kınıyor ve bizim gibi NATO üyesi olan Türkiye ile dayanışma içinde olduğunu gösteriyor” dedi. Margallo, katıldığı bir konferansın çıkışında basın mensuplarının yönelttiği sorular üzerine, “Suriye’de yaşanan olaylara karşı, uluslararası toplumu bir kez daha harekete geçmeye çağırdığını” söyledi. Bulgaristan da Şam rejimini kınadı. Ankara’nın beklentilerine karşın BM ve NATO’nun Akçakale’ye tepkisi sınırlı kaldı Söz var, eylem yok ‘En kara ülke Türkiye’ İran’ın önde gelen din adamlarından Ayetullah Mekarim Şirazi ise Türkiye’nin Suriye politikasını sert eleştirdi. Şirazi, “Suriye krizinde müdahale eden ülkelerin arasında Türkiye’nin dosyasının hepsinden daha kara olduğunu” ileri sürdü. Türk yetkililere seslenen Şirazi, “Sizler gaspçı İsrail ile el ele verip masum insanları katletmek için Suriye’ye terörist gönderiyorsunuz ve bu yüzden tarihte rezil rüsva olacaksınız” dedi. Erdoğan, Rahimi’yi Başbakanlık Merkez Bina’da kabul etti. (AA) ‘Bizim derdimiz savaş çıkarmak değil’ ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Başbakan Tayyip Erdoğan, Akçakale olayının ardından hükümete sınır ötesi operasyon yetkisi veren tezkereye “hayır” oyu veren muhalefetin “tarihe hesap veremeyeceğini” savunarak “Biz de tabii ki meydanlarda halkımıza bu tezkereye karşı direnenleri çok açık net herkese anlatacağız” dedi. Erdoğan, Türkiye’nin savaş gibi bir derdi olmadığını, tezkerenin “caydırıcılık” amacı taşıdığını savundu. Erdoğan, İran Cumhurbaşkanı 1. Yardımcısı Muhammed Rıza Rahimi’yi Başbakanlık Merkez Bina’da kabul etti. Görüşmelerin ardından Erdoğan, Akçakale’ye düşen top mermisi ile ilgili ilk kez konuştu. Erdoğan, Suriye’nin Türkiye’nin verdiği notayı dikkate almadığını anlattı. Akçakale’ye düşen top mermisine “misliyle karşılık verildiğini” söyleyen Erdoğan, şöyle devam etti: “Sadece barış, güvenlik istiyoruz. Derdimiz bu. Bizim asla savaş çıkarmak gibi bir derdimiz olamaz” dedi. Türkiye’nin vatandaşlarını ve sınırlarını korumaya muktedir bir devlet olduğuna işaret eden Erdoğan, “Kimse bu konudaki kararlılığımızı da test etmeye kalkmasın” dedi. Rahimi ise Suriye’yi ve Esad rejimini doğrudan hedef almasa da Türkiye’ye destek mesajı verdi. Rahimi,“Sevgili dost kardeş ülkemizin yanında bu şiddet olaylarını kınıyoruz” diye konuştu. Rahimi, bir gazetecinin İran’ın bugüne kadar Esad rejiminin yanında görüntü sergilediğini söylemesi üzerine de “Bu sizin görüşünüz. Bütün konularda Türkiye’nin yanındayız” dedi. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Suriye’den atılan top mermisi ya da havan topunun Akçakale’ye düşmesi sonucu i5 kişinin yaşamını yitirmesine NATO ve BM’nin tepkisi sözde kaldı. NATO, kınama ve uyarı mesajı ile yetinirken BM Genel Sekreteri Ban Kimun’un Suriye hükümetini komşularının toprak bütünlüğüne saygı göstermesi konusunda uyarmakla yetinmesi dikkat çekti. Rusya’nın ise , BM Güvenlik Konseyi’nde saldırıyı kınayan bir kararın kabul edilmesini veto ettiği ortaya çıktı. Moskova’nın önerdiği sulandırılmış metinde “uluslararası hukukun ihlali” ifadesi yer almazken “itidal” çağrısı yapılıyor. Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu’nun Ban KiMun ve ABD’li mevkidaşıyla görüşmeleri sonrasında konunun Güvenlik Konseyi’ne taşınması beklentisi boşa çıktı. masından endişelendiği” bildirildi. Ban’ın sözcüsünce yapılan açıklamaya göre, Ban, “bölgesel çatışma riskinin büyüdüğünü” belirtti. Ban’ın Türkiye ve Suriye’ye “azami itidal” çağrısı yaptığı kaydedildi .ABD’nin BM Daimi Temsilcisi Susan Rice da, “Bombalı saldırının Güvenlik Konseyi’nde kınanması için pazarlıklar sürüyor” dedi. ABD Dışişleri Bakanlığı ve Beyaz Saray’dan kınama gelirken Pentagon’dan “Sıcak çatışma beklemiyoruz” açıklamasının gelmesi dikkat çekti. ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü, Türkiye’nin Suriye’ye karşılık vermesini “Uygun, orantılı ve bu tür olayların tekrarlanmaması için caydırıcı etkiyi güçlendirmeye yönelik” diye niteledi. NATO kınadı BM’de Rusya engeli Reuters’in elde ettiği belgelere göre, Rusya’nın BM Güvenlik Konseyi’nde önerdiği açıklamada, “Güvenlik Konseyi üyeleri taraflara itidalli davranma ve sınır bölgesinde tansiyonun daha da yükselmesine neden olacak askeri çatışmalardan kaçınma çağrısı yapmaktadır” denildi. Orijinal metinde, saldırı “en güçlü ifadelerle” kınanırken Türk topraklarının ihlaline son verilmesi talep ediliyordu. Rusya’nın teklifinde ise “Bu tür uluslararası hukuk ihlalleri uluslararası barış ve güvenliğe karşı ciddi bir tehdit oluşturmaktır” ifadeleri yer almıyor. ‘Çatışma riski büyüyor’ Ban Kimun’un Suriye ile ilgili tezkerenin çıkmasının ardından ise sınırdaki “tansiyonun art Türkiye’nin çağrısı üzerine Brüksel’de büyükelçiler düzeyinde toplanan NATO Konseyi de oybirliği ile Suriye’yi kınadı. NATO’nun “Son bombardıman, ciddi bir endişe durumu teşkil etmekte ve kınanmaktadır. İttifak, Türkiye’nin yanında yer almakta, saldırganlığa derhal son verilmesini talep etmekte ve Suriye’yi, uluslararası hukuku alenen ihlale son vermeye davet etmektedir” şeklindeki bildirinin Türkiye tarafından hazırlandığı bilgisi kulislere yansıdı. Ancak Türkiye’nin bildiriye Akçakale’ye NATO misyonu gönderilmesi ya da komiteye planlama yapma talimatı gibi maddeler koymamış olması soru işareti yarattı. Başkentteki trafik dün de sürdü. Davutoğlu, kurmayları ve MİT Müsteşarı Hakan Fidan ile bir araya gelirken Başbakan Erdoğan da akşam Ban Kimun ile telefonla görüştü. Fotoğraf: AFP Halep katliamını İslamcı örgüt üstlendi Dış Haberler Servisi Suriye’de ordunun Halep’in çeşitli semtlerini ağır bombardımana tuttuğu, isyancıların ise Şam’a yakın bölgelerde elit Cumhuriyet Muhafızları’na bağlı 21 askeri öldürdüğü öne sürüldü. Halep’te önceki gün 48 kişinin öldüğü katliamı İslamcı El Nusra Cephesi üstlenmişti. Suriye Dışişleri Bakanlığı, BM Güvenlik Konseyi’nden saldırıları kınamasını istedi. El Kaide ile bağlantılı olduğu düşünülen El Nusra’nın lideri Ebu İbrahim daha önce ABD gazetesi Washington Post’a yaptığı açıklamada, “İşin aslı, biraz destek aldık ama nereden geliyor bilmiyorum” demiş ancak, mali yardımın para olarak Türkiye üzerinden kendilerine ulaştırıldığını söylemişti. C MY B C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle