17 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHUR YET 26 EYLÜL 2011 PAZARTES 4 HABERLER Mersin Milletvekili İsa Gök, milletvekilliğinin düşürülme noktasına dek yemin etmeyeceğini söyledi ‘Direnişi sürdüreceğim’ ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) CHP Mersin Milletvekili İsa Gök, TBMM’nin açılacağı 1 Ekim günü yemin etmeyeceğini vurgularken “milletvekilliğinin düşürülmesi noktasına kadar direnişini sürdüreceğini” söyledi. İzmir milletvekili Mustafa Balbay ve Zonguldak Milletvekili Mehmet Haberal’ın 30 Eylül günü yapılacak duruşmada tahliye isteyeceğine dikkat çeken Gök, “Tek amacım arkadaşlarımın tahliye kararını almak ve onlarla beraber Ankara’ya gelip yemin etmek” dedi. TBMM’nin açılış tarihi yaklaşırken BDP milletvekileri ile CHP Mersin Milletvekili İsa Gök’ün “yemin etmeme” tartışmaları öne çıkmaya başladı. İktidardan “Azil süreci başlar” uyarıları gelirken TBMM’nin açılmasıyla birlikte içtüğüzün 138. maddesinin de işletileceği kaydedildi. 1 Ekim günü açılışta yoklama yapılması beklenmiyor. Bu durumda; BDP’li Balbay ve Haberal’ın 30 Eylül günü yapılacak duruşmada tahliye isteyeceğine dikkat çeken Gök, “Tek amacım arkadaşlarımın tahliye kararını almak ve onlarla beraber Ankara’ya gelip yemin etmek” dedi. ler ve CHP’li İsa Gök daha sonraki 5 birleşim günü de yemin etmezlerse, 13 Ekim günü milletvekilliklerinin düşürülmesi süreci başlatılabilecek. İsa Gök, “Benim amacım partimin aldığı iki ayrı tarihli kararlara bağlılık. Kararımın amaçlarından en önemlisi tutuklu milletvekillerimizin durumunun kamouyunda bilinmesini sağlamak ve arkadaşlarıma destek olmak” dedi. Gök, bir soru üzerine, “Genel Başkan benim karar verme sürecimin nasıl işlediğini, karar verdikten sonra dirayet noktamın ne kadar kuvvetli olduğunu biliyor. Kendi aramızda görüştük. Partimin aldığı karar, milletvekillerimiz yönünden Türkiye’de yaşatılan hukuksuzluğun kaldırılmasını, hukuka aykırılığın giderilmesini istemekti. Ben de bu kararların devamı olarak, bunun savunuluğunu yapıyorum. Balbay ve Haberal hakkındaki tutsaklık kararlarının hiçbir hukuki dayanağının olmadığı, siyasi zihniyetin adeta bu insanların içeriden cenazesinin çıkmasını istediği, tüm yayın organlarında geliştirilen aleyhte kampanyanın Silivri’de tertibe kurban edilen insanların asla dışarı çıkmaması yönünde olduğu gözönüne alınırsa, ben 1 Ekim’de de iki milletvekili arkadaşımın durumunun kamuoyu gündemine gelmesi için yemin etmeyeceğim. Yemin etmeme direnişini, direnebileceğim yere kadar sürdüreceğim. Ancak milletvekiliğimin düşürülüp AKP ve kimi tarikat çev relerinin de sevinmesine izin vermeyeceğim. Milletvekilliğimin düşürülmesi noktasına kadar direnişimi sürdüreceğim. Ondan sonra da bu hukuksuzluk giderilmezse Meclis kürsüsünü aktif şekilde kullanacağım.” ‘Heyyy NSANLAR…’ Başlık Mustafa Balbay’ın. Günlerdir içimde dönüp dolaşıyor bu sesleniş. ‘Heyyy İNSANLAR’. İnsanlara seslenen bir insan sesi. Uyarı mı? Serzeniş mi? Bir tehlike habercisi mi? Haykırış mı? Hepsi mi? Sözlerin çok ötesine geçen bir ses bu. Mustafa Balbay bu başlık altında Meclis çalışmalarının engellendiğini anlatıyordu. Ama ses çok daha ötelere gidiyordu. Bu sesi çok düşündüm, hâlâ düşünüyorum. İnsanlar… Kim onlar? Neredeler? Ne yapıyorlar? Nelerle uğraşıyorlar? Heyyy İNSANLAR! Kalabalık bir pazardayım. İnsanlar sergilerdeki domateslere bakıyorlar. Meyveleri elliyorlar. Tezgâhtaki giysileri seçiyorlar. Birdenbire gökten yüksek bir ses iniverse: ‘Heyyy İNSANLAR’ diye bağırsa. Herkes taşlaşmış gibi dursa. ‘Ne oluyor, kim sesleniyor’ diye bakınsa. Sonra da ‘Ben ne yapıyorum’ diye düşünse. ‘Bu dünyada çok sıkıntıda insanlar var’ dese. ‘Ben onlar için ne yapıyorum’ diye kendine sorsa. Dünya değişmez mi? Sabah kahvaltısı yapan insanlar. Sıcak çayları, peynir, zeytin, ekmek... Çoluk çocuk sofradalar. Birden bir ses doldursa odayı: Heyyy İNSANLAR. Şaşırsa masadakiler. ‘Kim çağırıyor bizi’ diye düşünseler. ‘Bir çağrı bu, ama neyin çağrısı’ deseler. Dünya değişmez mi? Heyyy İNSANLAR. Bu ses dağlara taşlara ulaşıyor. Bu ses denizlere, derelere yayılıyor. Yargıçlara ulaşıyor mu? Savcılara? Mübaşirlere? Zabıt kâtiplerine? Hukuk fakültelerine? Hukuk profesörlerine? Barolara? Doktorlara ulaşıyor mu? İnsanları iyileştirmeye yemin edenlere. Hemşirelere. Hastalara. Dertleriyle uğraşanlara. Öğretmenlere ulaşıyor mu? İnsan yetiştirenlere. Memurlara. İşçilere ulaşıyor mu? İş bulamayanlara? Parasını alamayanlara? Bu ses ulaşıyor mu? Heyyy İNSANLAR! Size ulaşmıyor mu bu ses? Eylül’de birlikte yemin etmek istiyorum’ Gök, “azil” uyarılarıyla ilgili da “BDP’nin yemin edeceğini düşünüyorum. Cumartesi günü bir yoklama olacağına ihtimal vermiyorum. Protokol açılışı olur. Ondan sonraki salı günü yoklamalı açılış yaparlarsa restleşmeye girilir” dedi. Gök, “tüm sevenlerini” Balbay ve Haberal’ın 30 Eylül günü yapılacak duruşmasına çağırırken “Bu hafta talep almadılar, gelecek hafta talepler alınacak. Tek amacım 30 Eylül’de iki arkadaşımın tahliye kararını almak ve onlarla beraber İstanbul’dan Ankara’ya dönüp beraber yemin etmek” dedi. ‘30 CHP’li sa Gök PKK’L TESL M OLDU MHP Genel Başkanı Bahçeli, PKK ile AKP arasındaki görüşmeye tepki gösterdi Hain plan bu kez tutmadı Yurt Haberleri Servisi Bingöl’de, önceki gün karayolundaki menfeze 4 tüp içine yerleştirilmiş ve infilak ettirilmeye hazır 100 kilo patlayıcının, jandarma karakoluna yapılacak saldırının ardından kullanılmak istendiği tespit edildi. Güvenlik güçlerine teslim olan bir PKK’li, saldırının ardından yaralı askerleri hastanede ziyaret edecek vali ve emniyet müdürüne de suikast düzenleneceğini öne sürdü. Güvenlik güçlerine teslim olan PKK’li itirafçının ifadesi, terör örgütü PKK’nin Bingöl’de, vali ve emniyet müdürü ile jandarma karakoluna yapacağı saldırıyı engelledi. 21 Eylül’de PKK’den kaçan itirafçı, örgütün Bingöl’de büyük bir eylem hazırlığı içinde olduğunu anlattı. PKK’linin ifadesi doğrultusunda güvenlik güçleri, ilk operasyonu BingölElazığ karayolu üzerinde gerçekleştirdi. Kurudere mevkiinde menfez altına bırakılan 4 büyük boy mutfak tüpü içine TNT, C4 ve amonyomnitrat karışımı ile hazırlanan, tahrip gücü çok yüksek olan el yapımı uzaktan kumandalı 4 bomba ele geçirildi. Şehir merkezine 7 kilometre uzaklıkta bulunan Bilaloğu köyü yakınlarındaki jandarma karakolu çevresindeki tepelik alanlarda yapılan arazi aramasında 3 ayrı noktaya yerleştirilen tahrip gücü yüksek, basma düzenekli ve uzaktan kumandalı 3 bomba daha bulundu. ‘Pazarlığın bedeli ağır’ SEDAT KURT DENİZLİ MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, PKK ile AKP arasındaki görüşmelerin maliyetinin çok ağır olduğunu belirterek “Terörle arkalanmış ve güçlendirilmiş pazarlık süreçleri bomba, kurşun, mayın olarak somutlaşmaktadır” dedi. MHP Genel Başkanı, terör örgütü PKK ile MİT arasında geçtiği iddia edilen görüşmelerle ilgili olarak da, “Bu derin muhabbete devam etsinler” diye konuştu. Bahçeli, Pamukkale Richmond Otel’deki MHP il başkanları toplantısının ardından gerçekleştirdiği basın toplantısında, “Ülkemiz ağır bir iç kanama geçirirken Erdoğan küresel düzlemde sorumsuzca ve pervasızca hareket etmektedir. Başbakan her gün ülkemizde şehitler verilirken kendisini başka coğrafyaların güvenliğine memur etmiş ve adamıştır. Kabaran kibiri Erdoğan’ı kendinden geçirmiş, dış yönlendirme ve verilen destek sayesinde adeta ‘dünyayı kurtaran adam’ rolüne soyun muştur” dedi. Ankara Kumrular Caddesi’ndeki saldırıyı anımsatan Bahçeli, “İşin tehlikeli tarafı bombalı saldırının PKK üzerinde kalmaması için malum mihrakların elbirliği etmişçesine izahlarda bulunmaları ve tevil çabalarına girmeleri olmuştur. Oluşturulmaya çalışılan iyi PKK, kötü PKK tasnifi bir kez daha belirginlik kazanmıştır. Tüple bombayı ayırt edemeyenlerin kamuoyunu yanıltmaya, yönlendirmeye ve PKK’yi aklamak için yoğun gayret sarf etmeye cüret ettikleri manidar bir şekilde görülmüştür. Görüldüğü kadarıyla PKK ile AKP arasındaki görüşmelerin, maliyeti çok ağır olmaktadır. Bastırdıkça taleplerinin karşılandığını gören bölücü hevesler, özellikle yeni anayasa hazırlık sürecinde ellerindeki kanlı enstrümanlarla sonuç almaya odaklanmışlardır” diye konuştu. Öte yandan toplantı sonrası Pamukkale’yi gezmek isteyen Bahçeli, bölgeye araçla girişine izin verilmemesi üzerine Ankara’ya döndü. ÇİZMEDEN YUKARI MUSA KART Erdoğan, Obama’ya “Seçim mitinginizi ben yapayım” dedi. musakart yahoo.com Aysel Tuğluk, Öcalan ile müzakerelerin başlatılması gerektiğini söyledi ‘Yeni bir başlangıç yapılmalı‘ ANKARA (ANKA) Van Bağımsız Milletvekili ve Demokratik Toplum Kongresi Eşbaşkanı Aysel Tuğluk, yeni bir başlangıç yapılması gerektiğini belirterek bunun yolunun da Öcalan ile müzakarelerin yeniden başlatılmasından geçtiğini yineledi. Protokoler çerçevesinde yeni bir müzakere süreci başlatılırsa Kandil’in de buna fırsat tanıyacağına inandığını söyleyen Tuğluk, “Ama bütün dinamikleri hedef alan bir şey içine girmek Demokratik Toplum Kongresi Eşbaşkanı Aysel Tuğluk, “Öcalan’la yeniden görüşme başlatılmalı. Bir normalleşme ve çözüm aranıyorsa bunun yolu böyle olur” dedi. müzakere zeminin altına dinamit koymaktır” dedi. Tuğluk, “Ses kayıtlarının açıklanması sonrası ‘görüşülmez’ tavrının olmadığını gördük. Kim, nasıl yayınladı bilemiyoruz ama bir yönüyle de hayırlı oldu. Toplum bu görüşmelerin yapıldığını biliyor. Protokollerin içeriğinin de kamuoyuna açıklanması gerek. Bunun üzerinden Öcalan’la yeniden görüşme başlatılmalı. Bir normalleşme ve çözüm aranıyorsa bunun yolu böyle olur” dedi. Aysel Tuğluk “Bir haftada 400 çalışanı tutuklanan bir parti var. Hangi parti buna karşı tutum alma ihtiyacı duymaz. Bu son gelişmeler çerçe Planı anlattı Verdiği bilgilerin doğru çıkması üzerine yeniden sorguya alınan PKK’li jandarma karakoluna saldırı planını anlattı. PKK’linin ifadelerine göre, teröristler dün veya bugün BingölElazığ karayolu üzerindeki Bilaloğlu köyündeki jandarma karakoluna 4 ayrı noktada saldırı gerçekleştirecekti. Saldırının ardından karakola karadan ve helikopterle gelecek takviye birlikleri de hedef almayı planlayan PKK’li teröristler, helikopterin olası indirme alanları ile karayolundaki menfeze tahrip gücü yüksek patlayıcılar yerleştirdi. PKK’li itirafçının ifadelerine göre, saldırı olduğu sırada sivil giyimli iki PKK’li de Bingöl şehir merkezine sızacaktı. PKK’liler, çatışmada yaralanacak askerleri hastanede ziyaret edeceğini düşündükleri vali, emniyet müdürü ile üst düzey askeri yetkililere de suikast düzenlemeyi planladı. vesinde milletvekili arkadaşlarımız ve bütün bileşenlerimizle değerlendirme yapmak zorundayız. Çünkü siyaset yapma imkânı bırakılmıyor. AKP’nin bu kadar çalışanını tutuklayın bakalım nasıl siyaset yapacak. Bir cezalandırma durumu söz konusu, bu da tepkileri arttırıyor, öfke biriktiriyor. Bu operasyonlara karşı BDP’nin de, Kürt siyasetinin de tavrı olmalı” diye konuştu. Söyleyin, ey insanlar! Bu ses size ulaşmıyor mu? Kulaklarınız nelerle dolmuş? Yalanları duymuyor musunuz? Televizyonlarınızın sesini kesin. Şarkıları durdurun. Kulaklarınızı kapatın. Vicdanınızın sesini duyacaksınız. Vicdan. Yüreğinizin sesi. Haksızlıkla acı çekenlerin sesi. Sesini duyuramayanların sesi. Onları duyacaksınız. Yüreğinizde duyacaksınız. İçinizde duyacaksınız. O zaman insan olacaksınız. O zaman daha insan olacaksınız. Ancak o zaman duyacaksınız, Heyyy İNSANLAR diyen sesi. Ancak o zaman… KCK SORUŞTURMASI KAPLAN’DAN YAZICI’YA TEPK BÖLGE BAROLARI KAYGILI Belediye Başkan yardımcısı tutuklandı ŞIRNAK (Cumhuriyet) Şırnak, Silopi ve İdil belediye başkanlarından sonra, Şırnak Belediye Başkan Yardımcısı Faruk Ürgen de çıkarıldığı Diyarbakır 7. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından tutuklandı. Geçen hafta içerisinde birçok BDP’linin ve BDP’li belediye başkanının tutuklanmasının ardından Şırnak Belediye Başkan Yardımcısı Faruk Ürgen de önceki gün tutuklandı. Ürgen, KCK davası kapsamında Şırnak’tan Cizre’ye giderken önceki gün gözaltına alındı. Diyarbakır Adliyesi’ne gönderilen Ürgen, savcılık ifadesinden sonra sevk edildiği Diyarbakır 7. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından tutuklandı. Ürgen’in tutuklanmasıyla birlikte son bir haftada Şırnak’ta gözaltına alınan 66 kişiden 52’si tutuklandı. ‘Sana mı soracağız’ Yurt Haberleri Servisi Gümrük ve Ticaret Bakanı Hayati Yazıcı’nın “Milletvekilleri olarak ya vekâleti yerine getirirsin ya da istifa eder çekilirsin” dediği BDP’den yanıt, Hasip Kaplan’dan geldi. Kaplan Yazıcı’ya “Ben de buradan Bakan’a sesleniyorum. Sana ne lan!” diye cevap verdi. BDP Grup Başkanvekili ve Şırnak Milletvekili Hasip Kaplan ile Bingöl Milletvekili İdris Baluken, İdil’in ardından Cizre ve Silopi ilçelerine gitti. Cizre’de BDP binası önünde toplananlara seslenen Hasip Kaplan, Bakanı Hayati Yazıcı’nın, açıklamasına tepki gösterdi. Bakan Yazıcı için ağır sözler sarf eden Kaplan, “Ben de buradan Bakan’a sesleniyorum. Sana ne lan! Sen kim oluyorsun? Sana mı soracağız Meclis’e girip girmeyeceğimizi” dedi. ‘Şiddet açıklanamaz’ TUNCELİ (Cumhuriyet) Doğu ve Güneydoğu’daki 15 ilin barosundan yapılan açıklamada,“Hiçbir şiddet kabul edilemez, bunun siyasi ve insani açıklaması olamaz” denildi. Ağrı, Batman, Bingöl, Bitlis, Diyarbakır, Elazığ, Hakkaâri, Kars, Mardin, Malatya, Muş, Siirt, Şanlıurfa, Şırnak ve Tunceli Barosu dün ortak bir açıklama yaptı. Ortak açıklamada, devlet görevlileri ile terör örgütü temsilcilerinin görüştüklerine dair ses kayıtlarının basında yer almasının, toplum nezdinde olumsuz tepki ile karşılanmadığına vurgu yapıldı. Ölümlerin durması için müzakere dilinin hâkim olmasının gerektiğinin altı çizildiği açıklamada, BDP’nin de içinde yer aldığı blok milletvekillerinin sürece katkı sunmak için Meclis çalışmalarına katılması ve bunun koşullarının da yaratılması, sivil alanın genişletilmesi için haksız tutuklamalara son verilmesi istendi. C MY B C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle