17 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHUR YET 22 EYLÜL 2011 PERŞEMBE 2 OLAYLAR VE GÖRÜŞLER Yasama Yılı Başlarken Bir Hatırlatma Parti özüne dönmelidir. Parti yöneticileri, her yenilgi arkasından, bir sonraki seçimde iktidar vaat etmek yerine cumhuriyet ülküsünü canlı tutmaya çalışmalıdırlar. Cumhuriyetin yolu meşakkatlidir, aklı ve ufku kendi iktidar koltuğuyla sınırlı olanlardan çok daha uzun soluklu olmayı gerektirir. İşte Gazetemiz ‘Cumhuriyet’... “Cumhuriyet niye yüz bin, yüz elli bin satmıyor?” Şu günlerde böyle sorularla karşılaşıyorum. Sözcü gazetesi kısa zamanda iki yüz bin tiraja ulaştı. İlhan Selçuk’lu günlerde Cumhuriyet de yüz bini aşmıştı. Evet, zaman zaman yüzleri, yüz binleri bulmuştuk. Ama bitip tükenmeyen iç çekişmeler, ailesel zıtlıklar bu gazeteyi birkaç kez yıprattı. Elli yıldır sevgiyle izleyenler bilir bütün bunları. Aileden biri çıkar, gazeteyi sağa çekmeye kalkışır. Nadir Bey çıkar gider. İlhan tutuklanır. Bir kopma, bir uzaklaşma, bir değişme belirtisi!.. Cumhuriyet okuru, hemen gazetesini bırakır. Tiraj birden yarıya iner. Falanca beyin, filanca hanımla işbirliği kurulur, gazete yirmi beş bine düşer. Derken Sevgili İlhan yetişir, gazeteyi bir kez daha eski anlamına kavuşturur, okurlar da geri döner... Kaç kez yaşadık! Ben de iki üç kez zorunlulukla “Evet Hayır”dan ayrıldım. Yazılarımı bir süre Milliyet’te, daha önceki yıllarda da, Ankara’nın Barış’ında sürdürdüm. Şimdi Cumhuriyet, aileden de, gazeteyi bambaşka bir kimliğe kavuşturmak niyetindeki kişilerden de uzakta, tam bağımsız, çalışanların, okurların gazetesi... Kolay değil bunca ‘darbe’lerden sıyrılıp düzeyini niteliğini korumak!.. Daha doğrusu Atatürk Cumhuriyeti’nin temel ilkeleri doğrultusunda yayınını sürdürmek... Evren Paşa’nın iktidar yıllarında en değerli yazarları hapislere atılmış; ardı ardına en çok sevilen yazarlarının kanlı cinayetlerle ortadan kaldırılmasını yaşamış; hapisliklere, öldürmelere karşı çizgisinde direnmiş ve direnmeyi sürdüren bir gazetedir “Cumhuriyet”. Bugün okurumuz azmış. Türk basını bir yandan suskunluk, bir yandan övgücülük peşinde... Cumhuriyet ise dün de, bugün de tam bir bağımsızlık içinde okuruyla baş başa... Gerçekleri yazmak, duyurmak, ülkenin sorunlarını belirtmekten kaçmamak... Ülke bir suskunluk, bir korku dalgası içinde, ama “Cumhuriyet” her zamanki yolunda yürüyor, yürüyecek de... Bir okuldur, bir üniversitedir. Bilinç aydınlığını geniş yığınlara yaymak isteyen bir akademidir. Yunus Nadi, Nadir Nadi, İlhan Selçuk, Uğur Mumcu, Ahmet Taner Kışlalı, Muamer Aksoy, Bahriye Üçok, Cavit Orhan Tütengil’ler gibi öncüleri ile, yazarları, çalışanları, okurları ile bütünleşmiş, Atatürk devriminin koruyucusu, sürdürücüsüdür işte elinizde tuttuğunuz Cumhuriyet... Prof. Dr. Mehmet NEŞŞAR 22. Dönem CHP Milletvekili ürkiye’de çok partili rejime ge halefetin örgütsel disiplinini kaybedip, çilmesinden bu yana aynı anla ilke ve ideallerden ödün vererek iktidara yış iktidardadır. Adnan Mende benzemeye çalışmasına yol açmıştır. res, Süleyman Demirel, Turgut Özal Oysa ki Türk seçmeni aslı dururken takve Tayyip Erdoğan aynı projenin ar lidine oy vermemektedir. Seçim öncedışık, ortak mimarlarıdır. Halkımız 65 si iktidara öykünen muhalefet seçim bityıldır bu kişileri kabullenmiş ve des tikten sonra özüne dönmüştür. Seçim teklemiştir. Bu gerçekleri görmeden ül akşamı çaresizlik içerisinde, seçim yekemizdeki iktidar alternatifsizliğiyle, nilgisinin nasıl büyük bir başarı oldumuhalefet boşluğu üzerine yorum yap ğunu anlatmaya çalışmak, halefin kısa mak anlamsızdır. Türk toplumu henüz sürede selefine benzemekte olduğunu padişahlıktan, yani tek adamdan um açıkça ortaya koymaktadır. mak ve onu sorumlu tutmaktan; deıkış yolu mokrasiye, yani yönetim ve sorumluÇıkış siyasetin katılımcı ve demokluğu paylaşmaya geçememiştir. Siyasetimiz bu nedenle liderlerin isimleriyle ratik bir anlayışa yükseltilmesidir. İkanılan tek adam partileriyle yönetil tidar partisinin gerçek alternatifi budur. mektedir. 12 Eylül darbesinden sonra Bunun ilk adımı, başarı ve başarısızlık örgütlü siyasi partiler kapatılıp, yerle kararının kişiler tarafından değil parti rine şirket gibi yönetilen partilerin ku örgütlerince verilmesiyle atılabilir. rulmasıyla tek adam anlayışı iyice pe Dünya büyük sermayenin biçimlenkişmiştir. Bilinçli ve planlı yapılan bu dirdiği tek kutuplu siyasetle yönetilirprojeyle, merkez sağ ile Milli Görüş ha ken seçim kazanmak kolay olmayareketlerinin tasfiyesiyle oluşturulan caktır. Parti üst yönetimleri, bu duruzemine, yeni iktidar partisi oturtul mu partililer ve parti örgütlerinin de muştur. Kemalist ve ulusalcı siyasi hakkıyla değerlendirebileceğine gühareketlerse ayakta kalmak için diren venmelidir. Seçim sonuçları, tarihi semektedir. Altı yüzyıllık bir imparator çim öncesi ilan edilecek bir kurultayluk ve iki bin yıllık Bizans’ın karşısı da değerlendirilmeli, genel başkan dena dikilen Cumhuriyet ideali, bozkır legelerin güvenini tazeledikten sonra da köklenmek çabasındadır. Ancak, pa yoluna devam etmelidir. İkinci adım dişahlık yerine demokrasiyi koymak sa taklitçilikten vazgeçmektir. En büyük vıyla yola çıkanların da, bir türlü tek özelliği emperyalizme başkaldırmayı adam siyasetinden katılımcılığa geçe başarmak olan bir hareketin temsilcimemiş olmaları, özellikle de, parti po liğine soyunanlar, en kısa sürede kenlitikalarının kolayca yön değiştirmesi di ilkelerine geri dönmelidirler. Kürene imkân vermesi bakımından düşün sel sermaye ve yerli işbirlikçilerinin propagandalarına kapılmak büyük talihdürücüdür. sizliktir. CHP özelinde Altı oku yaduhalefetin zaafı sımak ve ondan uzaklaşmak çare değil Altmış beş yıldır iktidarı elinde tutan aksine yokoluşun başlangıcıdır. hareket, imparatorluğun çöküş döne CHP’nin altı temel ilkesinden özellikminden beri varlığını sürdüren çok le üçünün doğru değerlendirilmesi, örgütlü bir hiyerarşik yapıya dayan Mustafa Kemal’in bugüne uzanan maktadır. Tek adama bağlı bu yapının ufkunun daha iyi anlaşılmasını sağladogmatik otoritesi, örgütsel disiplin ve yacaktır. Bu ilkeler devletçilik, milliülkü birliğini kuvvetlendirmiş, beklenti yetçilik ve laikliktir. Devletçiliğin save hedeflerden geri adım atılmaması dece bir ekonomik model olarak algını sağlamıştır. Muhalefetin zaafı bu lanması günümüz koşullarıyla bağradadır. Çok uzun süren başarısızlığın daşmaz. Bugün için devlet, özgürlükyarattığı özgüven kaybı ve panik, mu leri güven altında tutup güvenlik, ada T Ç let ve fırsat eşitliğini ve kimsenin eğitimsiz, sağlıksız, korumasız, güvencesiz kalmamasını sağlayan temel erktir. Laiklik cumhuriyetin en temel unsurudur. Din adına yönetilen devletler tarih boyunca din adına kan dökmüşlerdir. Birçok dinin ve mezhebin iç içe olduğu bir coğrafyada dinler üstü bir yönetim olmadan barış sağlama olanağı yoktur. Din kişileri ya da zümreleri değil, insanlığı kurtarmak için gönderilmiştir. Dinin iktidara gelmesi kadar dinin siyasetçiler tarafından iktidara gelme aracı yapılması da tehlikelidir. Din ve inançların yadsınması söz konusu olamaz. Tam tersine din ve inançların saygınlığı korunmalıdır. Laiklik, din ve inançları siyasilerin kirli ellerinden uzak tutmak ve amacından saptırmamak için gereklidir. Herkes inançlarına göre yaşamalıdır. Buna siyasetçiler de dahildir. Kendine yakıştırmadığını oy toplamak için savunmaya kalkmak yanlıştır ve inandırıcı da olamaz. Bir Terslik Var Sanki... 2002; şehit sayısı 7... 2003 Mayıs; ABD Başkanı Bush ile görüşen Erdoğan “PKK terörü konusunda bir dayanışma noktasında bir nevi işbirliği” dedi... Şehit sayısı 31... 2004 Ocak; Beyaz Saray’da Bush ile görüşen Erdoğan “stratejik ortak olarak PKK terörüne karşı daha fazla işbirliği noktasına gelindi” dedi... Şehit sayısı 75... 2005 Haziran; Oval Ofis’te Başkan Bush ile görüşen Erdoğan “tabii ki PKK terörüne karşı işbirliğinin daha ileri bir noktaya götürülmesi bakımından hayırlı bir görüşme oldu” dedi... Şehit sayısı 105... 2006 Ekim; Erdoğan, Bush ile görüşmesinden sonra yaptığı açıklamada “terörün önlenmesi noktasında aynı düşünceyi paylaşıyoruz” dedi... Şehit sayısı 111... 2007 Kasım; Erdoğan stratejik ortak olarak PKK terörüne karşı işbirliği için Bush’a “hakikaten teşekkür ederiz” dedi... Şehit sayısı 134... 2009 Aralık; Beyaz Saray’da Başkan Obama ile görüşen Erdoğan “stratejik ortaklığımız kapsamında, bilhassa terörle mücadelenin devamı hususu...” dedi... Şehit sayısı 135... 2010 Nisan; Obama ile görüşen Erdoğan “PKK terörüne karşı bir işbirliğinin daha da genişletilerek sürmesinin teyidi oldu” dedi... Şehit sayısı 139... 2011 Eylül, önceki gün; Obama ile görüşen Erdoğan “Biliyorsunuz öncelik terör... Müşterek mücadele model ortaklık noktasında ele alındı” dedi... Aynı saatlerde; Başbakan’ın odasına yüz elli metreye kadar yaklaşan PKK’nin patlattığı bombada 3 kişi can verdi... Bitlis’te polis okulu basıldı, bir öğrenci polis şehit oldu... Siirt’te roketle havaya uçurulan arabada dört kadın öldü... Sanki bir terslik var gibi... Üç beş sefer daha... Bu işi çözerse Tayyip Erdoğan çözecek... Cumhuriyet ülküsü M Parti özüne dönmelidir. Parti yöneticileri, her yenilgi arkasından, bir sonraki seçimde iktidar vaat etmek yerine cumhuriyet ülküsünü canlı tutmaya çalışmalıdırlar. Cumhuriyetin yolu meşakkatlidir, aklı ve ufku kendi iktidar koltuğuyla sınırlı olanlardan çok daha uzun soluklu olmayı gerektirir. Cumhuriyet mayası tutmuştur, ancak iki bin yıllık ezberin bozulması bir iki günde olacak iş değildir. Evrim geriye işlemez. Ölüyü diriltme hülyası içerisinde olanlar er ya da geç Cumhuriyet’le uzlaşmak zorunda kalacaklardır. Egemen, güçlü dünya devletleri, Mustafa Kemal’in yüzyıl önceki vizyonunun, sadece kendi coğrafyası için değil, bütün dünyada barış ve istikrarın korunması bakımından önemini mutlaka kavrayacaklardır. CHP Mustafa Kemal’in sivil, siyasi mirasıdır. Parti güncel, diri ve genç kalmalıdır. Lakin parti, kotalarla getirilenlerle tazelenemez; kotaları delip geçecek kadar ülküsüne, ülkesine gönül vermiş gençler, kadınlar, erkekler, yaşlılar ve aydınlarla tazelenir. Parti eninde sonunda kendisine gelecek, yeniden can bulacaktır. Bunları yapacak birileri de er ya da geç ortaya çıkar. Atatürk Gençliğe Hitabesi’ni işte tam bu düşünceyle yazmış olmalıdır. C MY B C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle