18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
29 TEMMUZ 2011 CUMA CUMHUR YET SAYFA HABERLER 5 yargılanan tosuncuğu. Fotoğrafına baktım ensesi kalın, bir hayli semirmiş tetikçi. 11 yıl sonra dışarıda olacak. Samsun’da yakalandığında polis ağabeyleriyle, jandarmalarla kol kola fotoğraf çektiren tosuncuk belki çıktığı gün şöyle diyecek: “Yattım çıktım, her şey vatan için...” Hrant Dink göz göre göre öldürüldü... Tutuklu vekillik AİHM’ye taşınıyor ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) CHP Grup Başkanvekili Emine Ülker Tarhan, dün parlamentoda düzenlediği basın toplantısında, Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ’ın gazetemizde yer alan anayasa değişikliği ile ilgili açıklamalarına yanıt verdi. Tarhan, “Biz nasıl bir Türkiye Cumhuriyeti görmek istediğimize çalıştık. Bağımsız, laik, demokratik, sosyal, ulusal, üniter bir Türkiye Cumhuriyeti istiyoruz. Bu ilkeleri ayakta tutacak, bunun zeminini oluşturacak mekanizmaların ne olduğunu da gayet iyi biliyoruz” açıklamasını yaptı. Tarhan, “parlamenter, demokratik, çok partili sistem, temsilde adalet, temel hak ve özgürlüklerin geliştirilmesi, çalışma hakkının güvence altına alınması, güçlü sendikalar ve sendikal haklar, ör Kıyımlar, Kayıplar, Tetikçiler... Öyle şeyler geçti ki gözlerimin önünden.. anılarımda kan karası, yıkık yapılar, genç ölüler.. Öyle zaman geçti ki gözlerimin önünden.. Kıyımlar, kayıplar, hain pusular. Bir anda dokunmak istedim yıldızlara parmaklarımla... Sessiz sözcükleri seslendirmek! Ağlamak hıçkıra hıçkıra! Başımı göğe çevirip uzun uzun baktım... Göğün belki de son oyununu izlerken söylencelerin içine dalıp gittim. Yaşamın derin sularında tüm günler bizim! Acılı, sancılı ve hüzünlü... Belki Hrant Dink de söylemiştir bunu.. Öyle uzun uzadıya bir arkadaşlığım, dostluğum da yoktu.. bir iki kez karşılaşmış, el sıkışıp “Nasılsınız” demiştim. O bu topraklarda doğmuş gerçek bir yurtsever, sosyalist gazeteciydi. Demokrasiyi, barışı, düşünce özgürlüğünü savunuyordu yazılarında ve TV’deki tartışma programlarında. Hrant’ı öldüren tetikçi 22 yıl 10 ay hüküm giymiş, bilmem kaç yıl sonra çıkacakmış... Hep böyle olmuyor mu zaten? Gazeteci Nedim Şener, Dink suikastını araştırdı ve yazdı. Kitabının önemli bölümlerini üç gün önce yeniden okudum. Suikasttan önce yaşananlar ve sonrası tüm ayrıntılarıyla anlatılıyordu kitabında. Nedim Şener gibi bir gazeteci dört aydır Silivri’de Doğan Yurdakul, Soner Yalçın, Ahmet Şık ve Barış Pehlivan’la birlikte Ergenekon tutuklusu. Acaba savcı kaç yıl hapis cezasıyla yargılanmasını isteyecek Nedim’in? Merak bu ya, sordum işte! Bu ülkede düşünmek, düşünceni ifade etmek suç, kitap yazmak suç, basılmamış kitabı bulundurmak bile suç. Bir bakarsınız savcı, Nedim için 30 yıl ister... 12 Mart’ları ve 12 Eylül’leri yaşadık... 17 yaşındaki Erdal Eren’in yaşının büyütülerek idam edildiğini gördük. Şimdi neyi görüyoruz? Çocuk Mahkemesi’nde ‘GEÇM ŞTE TRAJ K B R UYGULAMA VAR’ Tarhan, tutuklu vekillerin durumuyla ilgili “Balbay’a ilişkin hazırlık tamamlandı, Haberal’ın çalışması sürüyor. Haberal için tedbir de istenecek. Sağlık durumu ileride sakınca yaratabilir vehamet taşımaktadır. O nedenle tedbir kararı verilmesini de umut ediyorum” dedi. A HM’nin geçmişte trajik bir uygulaması olduğunu anımsatan Tarhan, “ ranlı bir mültecinin tedbir talebi kabul edilmediğinden asılması ve ölmesi gibi bir sonuçla karşılaşılmış” diye konuştu. gütlenme hakkının güçlendirilmesi, basın özgürlüğü, her tür tehlikeli sularda seyretmeye engel olacak, denetleyecek tam bağımsız yargı istediklerini” sözlerine ekledi. “Anayasa çalışmaları henüz başlamadan, bırakın içerik, yöntem konusu da dahil detaylı bir tarifeyle karşılaşıyoruz” diyen Tarhan, Bozdağ’ın demeciyle ilgili olarak şu de ‘Dersimize çalıştık’ ğerlendirmeleri yaptı: “Biz dersimizi iyi çalıştık, ödevimizi yaptık, son dakikaya bırakmadık. Demokrasi, özgürlükler ve yargı bağımsızlığı alanında sınıfta kalmışlardı. Başbakan’a topuk selamı verilmemesinin cezalandırıldığı bir ülkede yaşıyoruz. Protesto edenlerin, Hopa’da sürek avına tabi tutulduğunu izliyoruz. Örgütlenme hakkının, verilen bir kararla YargıSen’in kapa tılmasıyla çok ağır şekilde baltalandığını duyuyoruz. Bağımsız yargının aslında bağımlı yargı haline getirildiğini izliyoruz. Protesto eden gençlere 4 yıla kadar hapis isteyen yargı mekanizmasının, Habur’da 34 teröristin savunmasını 4 saatte aldığını biliyoruz. Tutuklu milletvekillerimizin, tutukluluk hallerinin devamına karar verirken bazı sanıkların yaklaşık 4 yıldır sorgusunun yapılma masına dayanabildiğini de görüyoruz. 4 saatte 34 kişinin sorgusunu yapan bağımsız yargı, 4 yıla yakın savunması alınmadığı için bazı sanıkların tutukluluklarının devamına karar verebiliyor.” Tarhan, CHP’li tutuklu milletvekillerinin durumuyla ilgili “AİHM Sözleşmesi’nin ihlal edildiği, masumiyet karinesi, seçme ve seçilme hakkının ihlal edildiği kanaatindeyiz. AİHM’ye başvuruda bulunuyoruz” dedi. İç hukuk yollarının tükenip tükenmediğine ilişkin soruya da Tarhan, “İç hukuk süreci, tutuklamanın devamına ilişkin kararda zaten tükenmiştir. AİHM, 309’u etkili bir başvuru yolu olarak tanımamaktadır. Çünkü Adalet Bakanı’nın doğrudan inisiyatifine tabi kılınmıştır. İç yargı yolları tüketilmiştir” dedi. BEK R BOZDAĞ Polis muhbiri ve cinayet sanığı Erhan Tuncel, 17 kez Dink cinayeti planları konusunda Trabzon Emniyeti’ne bilgi vermişti. Trabzon polisi Dink’in nerede ve nasıl öldürüleceğini biliyordu. Polis cinayeti önlemek için harekete geçmedi. İşin en ilginci sorumluların yargılanması için de izin çıkmadı bakanlıktan... Yasin Hayal’in eniştesi Dink’in öldürüleceğini altı ay önce Jandarma Komutanlığı’na bildirdi. Jandarma da önlem almadı. Sorumlular “görevi ihmalden” yargılandı. Komutan Ali Öz ve beş asker 46 ay hapis cezası aldı. Ne olacak yani... Susurluk’ta ortaya dökülen “üçlü çete” 90’lı yıllarda yüce devletimizin koruması altındaydı, benim ülkemin başbakanı o tarihte faili meçhullere gözünü kapamış, katillere övgüler düzüyordu: “Devlet için kurşun atan da, yiyen de şereflidir!” Ben hiç şaşırmamıştım! Uğur Mumcu alçakça öldürüldüğünde şeref sözü verenler, “Bu olayı aydınlatacağız” diyenler ne yapmıştı? Büyüklere masallar anlattılar, ağzımızı bir karış açarak dinledik hep... Benim canım ülkemde JİTEM’cileri yargılayan savcı İlhan Cihaner’in, Erzincan İliç’te “çokuluslu altın avcıları”yla ve onların yandaşları, tarikatçı taşeronlarıyla uğraşınca, başına neler geldiğini ne çabuk unuttuk.. İzmir İnciraltı Öğrenci Yurdu katliamını gerçekleştiren faşo jandarma erleri acaba neredeler şimdi anımsayan var mı? Kanla lekelenmiş deniz kraterinde yitik bir kuşağı düşünüyorum... Hayata dönüş operasyonunu, öldürülen tutukluları ve hükümlüleri. Hepsi, ama hepsi bizim çocuklarımızdı... ‘Kuran kurslarında yaş sınırı kalkacak’ EM NE KAPLAN ANKARA Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, 28 Şubat sürecinde getirilen yaz Kuran kurslarına gidebilmek için “ilköğretimin 5. sınıfını bitirmiş olmak” koşulunun kaldırılacağını açıkladı. Bozdağ, Cumhuriyet’in sorularını yanıtladı. Diyanet İşleri Başkanlığı’ndan da sorumlu olan Bozdağ, Diyanet’le ilgili yapmayı planladığı değişiklikleri anlattı. 28 Şubat sürecinde getirilen camilerde merkezi vaaz sisteminin kaldırıldığını kaydeden Bozdağ, yine aynı dönemde getirilen yaz Kuran kurslarına yaş sınırlamasının da kaldırılacağını belirtti. Yaş sınırlamasını “saçma bir uygulama” olarak nitelendiren Bozdağ, “Yazın çocukların istediği eğitimi almalarının önüne engel koymak insan haklarına, hukuk devletine aykırı bir şey. Ülkemizde veliler, çocuklarını istediği yaz okuluna gönderirken çocuğun Kuran öğrenmesini isteyen veliye sen gönderemezsin demek kadar saçma bir şey olamaz. Okumak isteyene sen bu kitabı okuyamazsın demek kadar saçma, insan haklarına aykırı bir şey olamaz. Bizim bu ihlallere son vermemiz gerek. Yeni dönemde bunu kaldıracağız. Zaten artık fiilen uygulanmıyor” diye konuştu. Bozdağ, yaş sınırlamasının tamamen mi kaldırılacağı, yoksa aşağı mı çekileceği yönündeki sorulara ise net yanıt vermedi. Araçlarından inen bazı kişiler göstericilere tekme tokat saldırdı. (Fotoğraf: VEDAT ARIK) Polis değil halk dayağı!.. 1997’de öldürülen Ali Yıldız’ın cenazesinin ailesine teslim edilmesini isteyen gruba çevredeki yurttaşlar müdahale etti İSTANBUL/TUNCELİ (Cumhuriyet) Halk Cephesi üyesi bir grup, 1997 yılında Tunceli’de çıkan bir çatışmada öldürülen terör örgütü üyesi DHKPC mensubu Ali Yıldız’ın cenazesinin ailesine teslim edilmesi istemiyle Şişli Meydanı’nda pankart açarak yolu trafiğe kapattı. Polisin müdahele etmediği olayda, yolun trafiğe kapatılmasına sinirlenen araç sürcüleri arabalarından inerek gösterecilere saldırdı. Kısa süreli yumruklaşmanın ardından göstericiler yolu trafiğe açtı. Tunceli’de de Yıldız’ın kardeşi Hüsnü Yıldız toplu mezarın açılması için başlattığı açlık grevinin 50. gününe girdi. Anne Sakine Yıldız ise “Oğlumun bir mezar taşı olsun başka şey istemiyorum. Başbakan’ın söylemlerine güvendim ama hayal kırıklığına uğradım. Ben bir anayım yüreğim yanıyor” dedi. İstanbul’daki gösteride yapılan açıklamada Yıldız’ın Çemizgezek’te 15 kişi ile birlikte öldürüldüğü belirtilerek,“Ali Yıldız öldürüldükten sonra cenazesi toplu mezara gömüldü. Başbakan toplu mezarların açılacağı yönündeki sözünü tutsun” denildi. Bu sırada bir grup, araçlarından inerek tekme ve yumruklarla göstericilere saldırdı. Bazı araç sürücüleri de arabalarını gösterecilerin üzerine sürdü. Polisin olayları uzaktan izlediği görüldü. CHP’N N TUTUKLU M LLETVEK L Mehmet Haberal hastaneye kaldırıldı Cumhuriyet Başsavİstanbul Haber cılığı’na başvurdukServisi İkinci Ergelarını belirten Helnekon davası kapsavacı, dün sabah Hamında tutuklu yargılaberal’ın Silivri Devnan CHP Zonguldak let Hastanesi’ne kalMilletvekili Prof. Dr. dırıldığını açıkladı. Mehmet Haberal, Cezaevi koşulları ve hastaneye kaldırıldı. hava sıcaklıklarının Haberal’ın avukatı yüksek oluşunun HaDilek Helvacı konuyberal’ın rahatsızlığıla ilgili yaptığı açıklanın artmasına neden mada, müvekkilinin mevcut rahatsızlıklaKalp aritmilerinde artış, olduğunu dile getiren rında 25 Temmuz’dan yüksek tansiyon, göğüste Helvacı, cezaevi doktorunun Haberal’ın bu yana bir artış yadaralma ve kolda uyuşma kardiyolojik yoğun şandığını, Haberal’ın şikâyetleri ile Silivri Devlet bakım ünitesi bulukalp aritmilerinde artış, nan bir hastanede teyüksek tansiyon, göHastanesi’ne kaldırılan davisinin gerektiği ğüste daralma ve kolda uyuşma şikâyetleri bu Mehmet Haberal’ın avukatı yönünde daha öncelunduğunu anlattı. Bu Dilek Helvacı, müvekkilinin den hazırlanan ranun üzerine cezaevi kardiyolojik yoğun bakım porlarının bulunduğunu anımsattı. Hadoktorunun ambulans ünitesi bulunmayan bir beral, müvekkilinin çağırdığını, ancak mühastanede tedavi altına kardiyolojik yoğun vekkilinin ilk etapta hastaneye gönderilmealınmasına tepki gösterdi. bakım ünitesi bulunmayan Silivri Devlet yi kabul etmediğini beHastanesi’nde tedavi lirten Helvacı, akşam altına alınmasını da uygun bulmasaatlerinde rahatsızlığının artması üzerine Haberal’ın semt dıklarını bildirdi. polikliniğinde müşahede altına alınılıçdaroğlu kardeşini dığını söyledi. Geceyi semt polikliniğinde geçiren Haberal’ın, 26 Tem aradı muz sabahı cezaevine döndüğünü, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçancak akşam saatlerinde tekrar ra daroğlu, Silivri Devlet Hastanesi’ne hatsızlanması üzerine bu defa Silivri kaldırılarak tedavi altına alınan ZonDevlet Hastanesi’ne sevk edildiğini guldak Milletvekili Prof. Dr. Mehmet söyleyen Helvacı, müvekkilinin mü Haberal’a geçmiş olsun dileklerini şahede altında tutulmasına ihtiyaç iletti. CHP’den yapılan açıklamada, olmadığı gerekçesiyle geri gönderil Kılıçdaroğlu’nun Mehmet Haberal’ı diğini ifade etti. Atakların artış gös telefonla aradığı ve kardeşi Prof. Dr. termesi üzerine önceki gün Silivri Ali Haberal ile görüştüğü bildirildi. Eminağaoğlu, HSYK’nin kararında yol gösterici olduğunu savundu GÖRÜŞMELER HIZLANDI YargıSen kapatıldı Eminağaoğlu, adliye önünde yapANKARA (Cumhuriyet Bürosu) altına alındığını belirterek “Anaya Ankara 15. İş Mahkemesi, Ankara sanın 90. maddesinde yapılan de tığı açıklamada karara tepki gösterdi. Valiliği’nin başvurusu üzerine Yar ğişiklik uyarınca Kamu Sendikaları Türkiye’de örgütlenemeyen, kendisini gıçlar ve Savcılar Sendikası’nın (Yar Yasası’ndaki kısıtlayıcı hükümlerin ifade edemeyen, hakkını arayamayan gıSen) kapatılmasına karar verdi. hiçbir uygulama kabiliyeti yoktur. bir yargının varlığının amaçlandığıYargıtay Savcılığı’ndan İstanbul’a Bu konu tartışmasızdır. Açılan da nı söyledi. Eminağaoğlu, “Önümütenzili rutbe ile atanan YargıSen Baş va yersizdir. Bu davanın açılması ze, tamamen bir siyasi baskıyı yansıtırcasına bu dava açılarak kanı Ömer Faruk Emiçıkıldı. Bu süreçte Yargınağaoğlu, “HSYK’nin Sen’in yönetim kurulu üyeyapmış olduğu işlemler Ankara Valiliği’nin açtığı davayı leri Ankara dışına atanarak mahkemenin kararının sendikanın etkin bir şekilde yol göstericisi ve etkileyikarara bağlayan Ankara 15. ş çalışması engellendi. cisi olmuştur” dedi. Mahkemesi, Yargıçlar ve Savcılar HSYK’nin yapmış olduğu o Hükümetin yargıda yapSendikası‘nın kapatılmasına karar verdi. işlemler mahkemede butığı değişiklere sert çıkışgünkü kararın yol gösterilarıyla gündeme gelen YarKarara tepki gösteren sendika başkanı Ömer cisi ve etkileyicisi niteliğingıSen, 20 Ocak’ta EminaFaruk Eminağaoğlu, karara karşı önce iç hukuk deki işlemlerdir. Mahkeme ğaoğlu tarafından kurulyollarına başvuracaklarını, sonrasında ise A HM ve bu yolla etki altına da alınmuştu. Ankara Valiliği’nin mıştır” dedi. başvurusu üzerine sendiILO süreçlerini kullanacaklarını açıkladı. Davayı sivil toplum örgütkanın kapatılması için 15 leri ile siyasi partilerden kimMart’ta dava açılmıştı. Davanın dün görülen dördüncü duruş dahi Türk Ceza Yasası’ndaki sen senin takip etmemesine sitem eden masında Yargıç Ali Şahin, Emina dikal haklarımızın etkin kullanıl Eminağaoğlu, verdikleri hukuk müğaoğlu’ndan davaya ilişkin son sözünü masına ilişkin maddeyi ihlal et caledesini sonuna kadar devam ettisordu. Eminağaoğlu, Türkiye’nin ta mektedir. Açılan davanın reddini receklerini, karara karşı önce iç hukuk yollarına başvuracaklarını, sonrasınraf olduğu uluslararası sözleşmeler talep ediyoruz” dedi. uyarınca yargıç ve savcıların sendikal Yargıç Ali Şahin, YargıSen’in ka da ise AİHM ve ILO süreçlerini kulörgütlenme haklarının açıkça koruma patılmasına karar verildiğini açıkladı. lanacaklarını açıkladı. Başkentin YAŞ trafiği ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Yüksek Askeri Şura olağan toplantıları haftabaşında başlıyor. YAŞ toplandılarında Ergenekon ve Balyoz davalarından tutuklu 73 subaydan terfi döneminde olanların durumu da görüşülecek. Balyoz Davası tutuklu sanığı Harp Akademileri Komutanı Orgeneral Bilgin Balanlı’nın yerine YAŞ’a katılım olmazken Ergenekon davasının sanıkları arasında yer alan EDOK Komutanı Orgeneral Saldıray Berk ve internet andıcı soruşturmasında ifade veren Ege Ordusu Komutanı Orgeneral H. Nusret Taşdeler de doğal askeri üye olarak katılacak. Ankara’da devletin zirvesindeki görüşme trafiği de hızlandı. Başbakan Tayyip Erdoğan dün, 3 saat Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ile görüştü. Erdoğan’ın ardından Genelkurmay Başkanı Orgeneral Işık Koşaner Çankaya Köşkü’ne çıktı. Koşaner, yaklaşık 40 dakika da Erdoğan ile görüştü. K C MY B C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle