18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHUR YET 29 TEMMUZ 2011 CUMA 10 Buna karşılık Temsilciler Meclisi’nde çoğunluğa sahip Cumhuriyetçilerin başı John Boehner, “Tamam, önce borç tavanı yükseltilsin, sonra kamu harcamalarında kesintiye gidilsin, ancak ek vergi getirilmesin” diyor. Boehner, 10 yılda 915 milyar dolarlık kısıntı ve 900 milyarlık tavan artışını öneriyor. Ek vergiye, işsizlik yaratacağı gerekçesiyle karşı çıkıyor. Salı günü yapılması beklenen oylama bugüne ertelendi. 433 sandalyede 240 Cumhuriyetçi, 193 Demokrat Temsilci oturuyor. Önerinin ret ya da kabulü için 217 oy yeterli. Obama, TV’de halka seslenerek “Hangi partiden olursa olsun, emeklilerin sağlık hizmetlerine daha fazla para ödemesini isteyen özel uçak sahiplerinin ya da petrol şirketlerinin vergi istisnalarını, hiç kimse kabul edemez” dedi. Reid’in önerisinin desteklenmesini istedi. Cumhuriyetçi Boehner’in yağan tepkiler nedeniyle telefonları kilitlendi, Internet sitesi çöktü. Bugünkü (dünkü) oylamada bir sonuç alınamazsa Hazine Bakanlığı 2 Ağustos’ta federal borçları ödemeyecek ve faizler yükselecek, dolar düşecek, önce ABD, sonra küresel ekonomi “bunalım tabanında” zincirleme etkilenebilecek. ABD’de emlak, araba, öğrenci kredileri pahalılaşacak, borsada çökme yaşanacak ve ülkenin kredi notu AAA’dan düşecek. Daha şimdiden yatırımcıların Çin, Meksika, Kanada bonolarına yöneldikleri bildiriliyor. Yunanistan bunalımında eylüle kadar bulunan soluklanma sürecinde CCC’lik () ölçeği iki basamak daha geriye inerken Avrupa Birliği’nde, başta Portekiz olmak üzere bazı ülkeleri de bunalıma çekilmesi Avro’nun değer yitirmesine yol açabileceğinden söz ediliyor. Bu oluşumlar ise altının değerini pompalamayı sürdürüyor. DIŞ HABERLER [email protected] Londra’nın Libya oyunu Önce, Kaddafi iktidarı bırakırsa Libya’da kalabileceğini söyleyen İngiltere Dışişleri Bakanı, fikir değiştirerek ‘En iyi çözüm ayrılması’ dedi. Geçiş Konseyi’ni de tanıyan Londra, yeni temsilci atanmasını istedi Dış Haberler Servisi İngiltere, Libyalı muhaliflerin oluşturduğu Libya Ulusal Geçiş Konseyi’ni tanıdı. Libya Ulusal Geçiş Konseyi Başkanı Mustafa Abdül Celil, Muammer Kaddafi’nin iktidardan ayrılması halinde Libya’da kalabileceği yolundaki önerinin artık geçerli olmadığını bildirdi. İngiltere Dışişleri Bakanı William Hague, kararı, “Başbakan ve ben, İngiltere’nin Libya Ulusal Geçiş Konseyi’ni bu ülkedeki tek resmi yetkili olarak kabul etmesine ve tanımasına karar verdik” sözleriyle duyurdu. Bu kararın, Geçiş Konseyi’nin ülke genelindeki meşruluğunun ve başarısının bir kanıtı olduğunu kaydeden Hague, Libya’nın Londra Büyükelçiliği Maslahatgüzarı’nın Dışişleri Bakanlığı’na çağrılarak Libyalı tüm diplomatların İngiltere’den ayrılmalarının istendiğini de söyledi. Hague, Ulusal Geçiş Konseyi’ne Libya’nın Londra’daki büyükelçiliğine yeni bir diplomatik delege atama çağrısında bulunduklarını da kaydetti. Libya, kararı “sorumsuzluk” olarak değerlendirdi. Hague, iktidarı bırakması halinde Kaddafi’nin Libya’da kalabileceği yönündeki ifadelerinin hatırlatılması üzerine, öncekinden farklı olarak Kaddafi için en iyi çözümün ülkeden ayrılma olduğunu ifade etti. Bakan, “Buna, Libya halkı karar verecektir” demeyi de unutmadı. le tanımlayan Hague, uluslararası toplumun şimdiye kadar Libya’da binlerce insanın yaşamını kurtardığını kaydetti. Hague, ömür boyu hapis cezasına çarptırılan ancak kanser hastası olduğu gerekçesiyle 2009 yılında İskoçya tarafından serbest bırakılan Lockerbie saldırısının sorumlusu Abdülbasit el Megrahi konusunda hata yapıldığını söyledi. Bakanın, “Serbest bırakılması hataydı” dediği El Megrahi, Libya televizyonda Kaddafi’ye destek gösterisinde yer alırken görüntülenmişti. ya da “çözümsüzlük” haberlerini TV ya da Internet’ten öğrenmiş olacaksınız! Dün dünyanın gözü, kulağı bu yazı bittikten sonra başlayacak olan ABD Kongresi’nde idi. Eğer Kongre’de ABD’nin “borç tavanının yükseltilmesi” kararında sonuç alınmazsa, ABD 2 Ağustos itibarıyla faturalarını ödemeyecek. Bu sonuç ise Türkiye dahil, tüm dünyayı sarsan bir ekonomik bunalımın kapısını da aralayacak. Olay nedir? ABD Federal Bütçesi’nde “borçlanma tavanının yükseltilmesine” ilişkin bir anlaşmazlıktan kaynaklanıyor. ABD’de federal borçlanma tavanının Kongre kararı ile arttırılması, eski deyimiyle “ahvali adiyeden”, olağan bir olaydı. Örneğin 1940’ta 43 milyar dolar olan tavan bugün 14.3 trilyon dolara ulaştı. 1960’tan bu yana ise Cumhuriyetçiler 49, Demokratlar ise 29 kez olmak üzere borç tavanını arttırmışlardı. Şimdiye değin bu konuda bir sorun yaşanmamıştı. Ocak ayından bu yana Hazine Bakanı Timothy Geithner, Kongre’den federal borçlanma tavanının yükseltilmesini istiyor, aksi halde 2 Ağustos’ta borçların ödenemeyeceğini bildiriyor. Senato’da çoğunluktaki Demokratların başı Harry Reid, 2.4 trilyon dolarlık borç artışının karşılığında; aralarında savunmada 1.2, Irak ile Afganistan’da 1 trilyon tasarruf dahil; gelecek 10 yılda 2.7 trilyonluk kısıntı önerdi. Reid’in planında, zenginlere ek vergi de öngörülüyor. Şu anda ABD bütçesindeki açık 1.5 trilyon dolar. ABD Tavanında Delik! Sizler bu satırları daha“çözüm” okumadan önce Vaşington’dan gelecek ‘Megrahi hataydı’ Libya’da İngiltere’nin yaptıklarını “gerekli, yasal ve doğru” kelimeleriy HR STOFYAS’IN ÇIKIŞ ARAYIŞI Patlama kabineyi çökertti Dış Haberler Servisi Kıbrıs Rum kesiminde bir deniz üssünde 11 Temmuz’da meydana gelen patlamayla baş gösteren siyasi krizin ardından hükümet istifa etti. Hükümet sözcüsü Stefanos Stefanu, istifası istenen Rum yönetimi lideri Dimitris Hristofyas’ın dünkü kabine toplantısında bakanlardan istifalarını talep ettiği, hükümetin istifasını sunduğunu söyledi. Patlamanın ardından ilk olarak savunma ve dışişleri bakanları istifa etmişti. Ana muhalefet Demokratik Seferberlik Partisi (DİSİ) lideri Nikos Anastasiadis ise hem Hristofyas’ı ve hem hükümetteki ortağı Demokratik Parti (DİKO) Başkanı Marios Karoyan’ı patlamanın ortak sorumluları ilan ederek istifaya çağırdı. Anastasiadis, “küçük bir atom bombası” olarak nitelediği patlayıcıların başka bir yere taşınması veya imhası konusunda askeri yetkililerin uyarılarına kulak tıkayan Hristofyas ve hükümetinin, İran ve Suriye rejimlerini memnun etmek için bu teklifleri geri çevirdiğini savundu. Rum yönetimi Şubat 2009’da Monchegorsk isimli Rum bandıralı Rus gemisini İran’dan Suriye’ye cephane götürdüğü sırada alıkoyarak, patlayıcı ve mühimmatı RMMO deniz üssüne boşaltmıştı. Üsteki mühimmat 11 Temmuz’da patlamış, olayda Hristofyas (sağda) dün 13 kişi ölmüş, D KO Başkanı Karoyan’la 60’tan fazla kişi yaralanmıştı. görüştü. (REUTERS) SOMAL ’YE RAMAZAN YARDIMI İSTANBUL (AA) İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) Genel Sekreteri Ekmeleddin İhsanoğlu, Somali’deki kıtlıkla mücadeleyle bir tek devletin veya bir tek kurumun gücünün yetmeyeceğini belirterek “Bu afeti acilen durdurmak, yayılmasını önlemek ve mümkün oldukça çok hayatı kurtarmak için el ele vererek işbirliği içinde hareket etmek daha faydalı olacaktır” dedi. İhsanoğlu, teşkilatın Somali’ye yardım koalisyonunun dün İstanbul’daki toplantısının açılışında yaptığı konuşmada, Doğu Afrika’da ve özellikle Somali’de yüzde 30’u çocuk olmak üzere 3 milyondan fazla insanın içinde bulunduğu ciddi açlık felaketinin, büyük miktarlarda yardımın yapılmasını gerektirdiğini söyledi. Teşkilatın, açlıktan en fazla etkilenen Bay, Bogol, Şebel gibi bölgeler dahil olmak üzere ülke içinde en aktif şekilde çalışarak ihtiyaç sahiplerine yardım ulaştırdığını anlatan İhsanoğlu, Dünya Gıda Örgütü ile yapılan anlaşma çerçevesinde şimdi de Afgoy Koridoru adı verilen bölgede 40 bin kişiye yiyecek dağıtılacağını bildirdi. Türk Kızılayı Genel Başkanı Tekin Küçükali de toplantıda yaptığı konuşmada, Kızılay ve Diyanet İşleri Başkanlığı’nın ramazan ayında Somali ve Afrika’ya yönelik bir kampanya başlatacağını bildirdi. (Fotoğraf: AP) Mogadişu’da çatışmalar Dış Haberler Servisi Somali’nin başkenti Mogadişu’da dün hükümet birlikleri ile Afrika Birliği askerlerinin, İslamcı Şebab örgütü militanlarına saldırmasıyla çatışmalar çıktı. Afrika Birliği askerlerinin tanklarla Şebab örgütünün denetimindeki bölgeye girdiği, ardından tarafların ağır makineli tüfek ve top ateşi açtığı çatışmalarda birkaç sivilin yaralandığı öğrenildi. Şebab örgütü, Batı’nın desteklediği hükümeti devirerek Afrika Birliği askerlerini ülkeden çıkarmayı hedefliyor. Çatışmalar, Birleşmiş Milletler’e bağlı Dünya Gıda Programı’nın Mogadişu’da kıtlıktan etkilenen nüfus için havayoluyla acil gıda yardımı ulaştırmasından bir gün sonra başladı. Mogadişu’da açlık sınırında yaşayan binlerce çocuk bulunuyor. Somali ve Doğu Afrika’da son 60 yılın en büyük kuraklığı nedeniyle 12 milyon kişi açlık sınırında yaşıyor. Türk Ekonomisinde Kurt! Recep Tayyip Erdoğan, “Biz yere çok sağlam basıyoruz. Batı’da, Avrupa’da kriz olabilir ama biz bunların hepsine hazırlıklıyız. Daha önce ‘teğet geçecek” dedim. Bu defa pek teğet geçeceğe de benzemiyor. Daha güçlüyüz. Hiç endişeniz olmasın” sözleri ile yorumladı. Oysa AKP’de kendisinin Genel Başkan Yardımcısı olan Bülent Gedikli “Kötü haberi veriyorum. Dünya ekonomisinde kara bulutlar görülmeye başladı. Önleminizi alın. Fazla harcamayınız” demişti. Hükümette kendisinin Ekonomiden Sorumlu Başbakan Yardımcısı Ali Babacan da “Kriz geliyor. Önleminizi alın Paranızı tutun, harcamayınız” diye konuşmuştu. Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan ile Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Nihat Ergün “Vatandaşa harcamayın yönünde bir telkinimiz yok, normal gelire göre harcama yapın” sözleri ile Başbakan’ın partide ve hükümetteki iki yardımcısının sözlerini düzeltmeye çalıştılar. Orman yangınlarının bir nedeni de sabahın erken saatlerinde bir çiy damlasının güneş ışınlarına büyüteç görevi yüklemesinden sonra kuru otları tutuşturmasından kaynaklanmasıdır. 2001’de Çankaya’da atılan bir anayasanın 2001 ekonomi bunalımını yarattığı söylenmişti. Oysa gerçek nedeni başka bir yerde aramak gerekir. Türkçede güzel bir deyiş vardır: “Ağacın kurdu içindedir...” Eğer bir ağacın içinde kurt varsa, o ağaç yıkılır! Bakalım Türk ekonomisindeki ağacın kurdu hakkında ekonomi yetkililerimiz ne diyorlar? Merkez Bankası Başkanı Erdem Başçı, “Dövizle borçlanmayın” dedi. İstanbul Borsası’ndaki şirketlerin 34.3 milyar dolarlık açığı, iki şirketin 3 milyarın üzerinde, 1 milyarın üzerinde açığı olan 9 şirket var. Dünyadaki ekonomikBaşbakan çalkantılar karşısında Türkiye’nin durumunu Türkiye Odalar Birliği Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, “cari açığın kurdaki hareketi kaçınılmaz duruma getirdiğini, özel sektörün 150 milyar dolarlık borcundan önümüzdeki bir yıl içinde ödemesi gereken miktarın 58 milyar dolar olduğunu” söyledi. Türkiye Bankalar Birliği Başkanı Hüseyin Aydın “Bankalar kredi verirken daha seçici olacak” uyarısını yaptı. İstanbul Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı Tanıl Küçük “Kopan bir rüzgâr karşısında, Türkiye olarak, eskiye göre daha güçlü ve dayanıklıyız. Ama bir taraftan da yüksek cari açık başta olmak üzere, çözümünü ertelediğimiz yapısal sorunlardan kaynaklanan tedirginlik yaşıyoruz” dedi. Türkiye’de 70 milyon kredi kartı var. 72 milyon nüfuslu Türkiye kredi kartında İngiltere, Finlandiya, İspanya, Portekiz, Lüksemburg’un önünde geliyor. 2010 yılı sonunda toplam kredi kartı borcu 45 milyar liraydı. Rus doğal gazı 1 Ekim’den geçerli olmak üzere 350 dolardan 500 dolara çıkacak. BOTAŞ, 36 aydır doğalgaza zam yapmadı. Bu artış elektriği de zamlandıracak. Maliyetler artacak. Dış ticaret açığı bu yılın ilk dört ayında 34 milyar dolar oldu. Elbette doların, Avro’nun yükselmesi; bizde dış alımı daraltır, dış satımı arttırır. Bu bir anlamda ilan edilmemiş bir devalüasyondur. Ancak bugün ABD’den gelecek sonuç olumsuz olursa dolara ne olur? AB, Avro’nun geleceğini güvence altına alamazsa ne olur? Bu ülkelerde genel istemde düşme olunca malımızı kime satarız? Galiba en doğrusunu Koç Holding Onursal Başkanı Rahmi Koç şöyle söylemiş: “Büyüme hızında artıştan çok, büyümenin uzun dönemde nasıl sürdürülebilir hale getirilebileceğinin tartışılması gerekir. Bu nedenle ekonomiyi yönetenlerin, istikrarlı büyüme adımlarını daha güçlü ve kararlı atmaları önemlidir.” KADIKÖY 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ’NDEN DAVALI BEYHAN ÇAKMAK İLANEN TEBLİGAT Esas No: 2010402 Davacı Ön Yapı İnşaat ve Ticaret A.Ş. vekili tarafından, davalı Beyhan Çakmak vs. aleyhine mahkememize açılan tapu iptal ve tescil davasının yapılan duruşmasında verilen ara kararı gereğince; Davalı BEYHAN ÇAKMAK tüm aramalara rağmen bulunamadığından, dava dilekçesi ve duruşma gününün ilanen tebliğine karar verilmiştir. Davalı BEYHAN ÇAKMAK’IN işbu davanın duruşmasının yapılacağı 29.12.2011 günü saat 12.00’de Mahkememizde hazır bulunması veya kendisini bir vekille temsil ettirmesi, delil ve belgelerini ibraz etmediği takdirde HUMK’nm 213 ve 377. maddeleri gereğince davaya yokluğunuzda devam edilerek karar verileceği, 7201 sayılı Tebligat Kanunun 28.ve 29. maddeleri gereğince davetiye yerine kaim olmak üzere ilanen tebliğ olunur. İşbu ilan yayınlandığı tarihten itibaren 15 gün sonra tebliğ edilmiş sayılır. 21.07.2011 Basın: 48923 C MY B C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle