22 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHUR YET 20 TEMMUZ 2011 ÇARŞAMBA 4 HABERLER KCK ‘demokratik özerklik’in yaşama geçirilmesini isterken blok ve BDP’li vekiller Van’da kampa alınacak BDP’den ‘özerklik’ eğitimi AYŞE SAYIN ANKARA Demokratik Toplum Kongresi’nin (DTK) “demokratik özerklik ilanı”nın ardından, BDP’li ve blok milletvekilleri Van’da 5 günlük kampa girecek. Yarın başlayacak kampta, milletvekillerine demokratik özerkliğin nasıl yaşama geçirileceği anlatılacak. Ayrıca, özerklik ilanını “zamansız” bulan blok milletvekilleri de ikna edilmeye çalışılacak. Terör örgütünün şehir yapılanması olan KCK yürütme konseyi de yayımladığı bildiride demokratik özerkliğin “acilen” yaşama geçirilmesini istedi. BDP grubu ve partiye katılmayan blok milletvekilleri 2125 Temmuz tarihlerinde Van’da bir araya gelerek, hem demokratik özerklik hem de bundan sonraki sürece ilişkin “yol haritası”nı belirleyecek. DTK’nin özerklik ilanının zamanlamasına Diyarbakır Milletvekili Altan Tan, Şe DTK’nin ‘demokratik özerklik ilanı’nın ardından, BDP’li ve blok milletvekilleri Van’da 5 günlük kampa girecek. Yarın başlayacak kampta, milletvekillerine demokratik özerkliğin nasıl yaşama geçirileceği anlatılacak. Ayrıca özerklik ilanını ‘zamansız’ bulan vekiller de ‘ikna’ edilmeye çalışılacak. KCK ise bildiri yayımlayarak, kararın ‘acilen’ yaşama geçirilmesini istedi. rafettin Elçi, Mersin Milletvekili Ertuğrul Kürkçü’nün yanı sıra Diyarbakır Bağımsız Milletvekili Leyla Zana da karşı çıktı. Zana’nın DTK’nin demokratik özerklik ilan ettiği toplantısını terk ederek tavrını koyduğu belirtiliyor. Van’daki toplantıda, bir süredir çalışmaları yürütülen “blok partisi”yle ilgili süreç ve TBMM’yi “boykot” kararıyla ilgili strateji de masaya yatırılacak. Basına kapalı olarak gerçekleştirilecek kampta milletvekillerinin “kaynaşması ve ortak söylem oluşturulması” da amaçlanıyor. Öte yandan BDP’nin kongre sürecinin de netleştirilmesi bekleniyor. Edinilen bilgiye göre BDP olağanüstü kongresini 21 Ağustos’ta yapmayı planlıyor. len hayata geçirmektir” denildi. Bildirgede, Abdullah Öcalan’ın sunduğu 3 protokole dikkat çekilerek, “devletin protokolleri reddetmemekle birlikte ciddi bir adım atmadığı” savunuldu. CK’den özerklik bildirgesi KCK yürütme konseyi ise dün bir bildirge yayımlayarak “demokratik özerkliğin” acilen yaşama geçirilmesini istedi. Örgüte yakın Fırat Haber Ajansı’nda yer alan bildiride, “Kürt halkı için özgür ve demokratik yaşam statüsünü kazanma zamanı gelmiştir. Bunun için tek çıkış yolu, şimdiye kadar denenmeyen Türkiye’yi demokratikleştirecek ve Kürt sorununu çözecek Demokratik Ulus Çözümü’nü Demokratik Özerklik siyasi modeliyle aci K Çatı blok oluyor BDP’nin Van kampında da ele alınacak olan “blok partisi” çalışmalarına hız verilerek, Meclis’in açılacağı ekim ayına kadar tamamlanması planlanıyor. Daha önce “çatı partisi” olarak daha geniş kesimleri kapsaması planlanan ve Öcalan’ın önerdiği projenin kapsamı daraltılarak, sadece son seçimlerde BDP ile işbirliği yapan veya destek veren siya si partileri kapsayacak “blok partisi” yapılanmasına gidilmesi kararlaştırıldı. Blok partisi çalışmalarıyla ilgili komisyonda yer alan Bağımsız İstanbul Milletvekili Levent Tüzel, “blok partisi” formülü üzerinde çok yönlü tartışmaların yürütüldüğünü söyledi. Cumhuriyet’in sorularını yanıtlayan Tüzel, henüz isimlendirilmemekle birlikte “blok partisi” içinde genel seçimde “Emek Demokrasi ve Özgürlük” bloku içinde yer alan partilerin yer alacağını ifade etti. Blok partisinin daha geniş kesimleri temsil olanağı sağlayacağını ifade eden Tüzel, BDP, EMEP, KADEP’in bu blok çatısı altında buluşacağını ifade etti. İsteyenlerin kendi partilerinde kalabileceğini ya da isteyen partilerin kendini feshedip yeni oluşuma katılabileceğini belirten Tüzel, “Ancak blok adayı olarak seçilen 36 milletvekili blok partisi içinde yer alacak” dedi. ngiltere’de Medya Skandalı Dünyanın en büyük medya imparatorluğu News Corporation’ın polisle, politikacılarla, halkla başı belada. Avustralyalı işadamı Rupert Murdoch’un kurduğu News Corp, Atlantik’in iki yakasında, 200’den fazla gazete ve dergisiyle, uydu televizyon kanallarıyla, daha birkaç ay öncesine kadar politikacıların, sanatçıların, ünlülerin yüreklerine korku salıyordu. News Corp’un, haberleriyle, kampanyalarıyla genel seçimlerin sonuçlarını belirleyebildiğine, insanların meslek yaşamlarına, aşklarına, evliliklerine son verebildiğine inanılıyordu. News Corp, bugünlerde, İngiltere’de Parlamento Komisyonu tarafından soruşturuluyor; Murdoch, imparatorluğunun amiral gemisi, 168 yıllık News of The World (NTW) gazetesi kapandı, imparatorluğun CEO’su Rebekah Brooks tutuklandı. İmparatorluğunu, 1980’lerde, Margaret Thatcher ile başlayan “serbest piyasa” “Restorasyon”unu destekleyerek inşa eden News Corp bugün yıkılmak üzere. Bir türlü sonu gelmeyen finansal kriz “Restorasyon”un ekonomik temellerini çökertirken, patlak veren bir ahlaki kriz, “Restorasyon”un en önemli ideolojik aygıtlarından birini kökünden sarsıyor. Siyasetçilerin, ünlülerin hatta kraliyet ailesinin özel yaşamlarının, cinsel, finansal kaçamaklarının, tüketim alışkanlıklarının ayrıntılarına ilişkin iç gıdıklayıcı dedikoduları sayfalarında işçi sınıfına satan NTW hakkında, bu bilgilere yasadışı yollardan ulaştığı iddiasıyla, ilk kez 20032007 döneminde bir soruşturma açılmış, ancak News Corp bu soruşturmayı, hiç yara almadan, suçu “denetim dışı” iki muhabirin üzerine yıkarak atlatmıştı. Soruşturmayı yürüten polis şefi de News Corp’un gazetelerinden The Times’ta köşe yazarı olmuştu. Bu kez skandal The Guardian gazetesinin, NTW muhabirlerinin, kaçırılarak öldürülen 14 yaşında bir kızın telefon hesabına girdiğine ilişkin bir iddiayı ortaya atmasıyla patlak verdi: NTW muhabiri kızın telefon hesabına girmekle kalmamış, yeni mesajlara yer açabilmek için mesaj kutusundaki kimi mesajları da silmiş. Halbuki, polis bir ipucu bulabilmek için kızın telefon hesabını özellikle açık tutuyormuş. Bazı mesajlar silinince kızın ailesi, kızlarının hayatta olduğunu düşünerek umuda kapılmış. Daha sonra kızın cesedi bulundu, NTW muhabirinin mesajları sildiği sırada çoktan öldürülmüş olduğu ortaya çıktı. NTW’nin okuyucuları, işçi sınıfı düne kadar “öteki”lerin hayatlarını, skandallarını okurken, bu kez, tam da muktedirler tarafından “düzüldüklerini” düşünmeye başladıkları bir iklimde, kendilerinden birinin yaşamının, acılarının bu biçimde istismar edilmesine büyük tepki gösterdiler. Bu tepkiyi gören büyük şirketler reklamlarını NTW’den çekmeye başladılar. Bunun üzerine Murdoch ani bir kararla, 200 çalışanını kapının ününe koyarak NTW’yi kapattı. Ancak tepkiler durmadı. Öfke dalgasının büyümeye devam ederek News Corp’u yıkımın eşiğine getirmesinin arkasında üç etkenin olduğu söylenebilir. İş çevrelerinin yanı sıra siyasetçiler de bu tepkiyi dikkate almak zorunda olduklarını hissettiler. Siyasetçiler, bu tepkiden yararlanarak News Corp’tan kurtulabileceklerini düşündüler. Hükümet, News Corp’a hesap sorarken, halkın gözünde, kemer sıkma politikalarından dolayı zedelenen meşruiyetini onarmak için bir fırsat yakaladı. News Corp, “Restorasyon”a aitti. Bir taraftan işçi sınıfını, sendikaları hedef alan, savaşları kışkırtan yayınlarla, diğer taraftan, yeni şekillenmekte olan “hazlara dayalı tüketim tarzını”, “ünlüler ve cinsel, mali dedikodular kültürünü” üreterek işlevini yerine getirdi. “Restorasyon”la birlikte “devletten sorumlu sınıfların” özellikleri de değişiyordu; sermayenin uzun dönemli çıkarları adına davranan, “refah devletinin” müdahaleci bürokratının yerini, “piyasa devletinin” sermayenin günlük kaprislerine tümüyle teslim olmuş, servet yapmaktan başka amacı olmayan, bu arada iktidarsızlaşarak medya (News Corp) “manyağına” dönüşmüş siyasetçiler, danışmanlar ordusu alıyordu. Bu iklimde News Corp adeta, “Büyük Öteki”nin gözü, kulağı, sesi oldu. Mali kriz toplumsal yapının bu “durumunu” değiştirdi. “Kurtarma Paketleri”, yeniden canlanan düzenleme, müdahale eğilimleri, “devletten sorumlu sınıfları” yeniden güçlendirmeye başladı. Bu sırada kredi krizi, “hazlara dayalı tüketim tarzının” finansal temelini çökertiyordu. “Dedikodu”nun da, piyasanın parçaladığı toplumsal dokuda, “atomize” olan bireysel deneyimlere, ünlüler kültürü bağlamında ortak, birleştirici bir söylem oluşturma kapasitesi zayıflıyordu. Nihayet banka skandalları, kemer sıkma paketleri, yoksulların varsıllara öfkesini yeniden alevlendiriyordu; dahası bir devrimci dalga yükselmeye başlıyordu. İngiltere özelinde “devletten sorumlu sınıflar”, bu dalgayı karşılamak için olanaklar ararken, News of The World skandalına dört elle sarıldılar. Bu refleksin, “Bunlar 9/11 kurbanlarının telefonlarını da dinlemişler” suçlamasıyla ABD’de de ortaya çıkmaya başladığı görülüyor. Kısacası bir dönem kapanırken, onun temel direklerinden biri çöküyor... CHP’L SEZG N TANRIKULU: İĞNELİ FIRÇA ZAFER TEMOÇİN ERDOĞAN’DAN Ç ŞLER YORUMU: Çözüm Avrupa Konseyi kararlarında CHP stanbul Milletvekili Sezgin Tanrıkulu, DTK’nin ilan ettiği özerklik ile ilgili olarak, Avrupa Konseyi Yerel Yönetim Şartı’nın yerine getirilmesiyle sorunun çözülebileceğini bildirdi. MAHMUT ORAL Silvan için sivil soruşturma normal ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Diyarbakır’ın Silvan ilçesinde 13 askerin şehit edilmesinin ardından İçişleri Bakanlığı’nın soruşturma başlatmasının doğal olduğunu söyledi. Başbakan Erdoğan, KKTC’ye yapacağı resmi ziyaret öncesinde Esenboğa Havaalanı’nda açıklamalarda bulundu ve gazetecilerin sorularını yanıtladı. Terör örgütü tarafından Silvan’da 13 askerin şehit edilmesinin ardından İçişleri Bakanlığı’na da soruşturma talimatı verilmesiyle ilgili soruyu yanıtlarken Başbakan Erdoğan, şunları söyledi: “Bu olay sıradan bir olay değil. Dolayısıyla güvenliğimizle alakalı 13 yavrumuzun şehit olduğu böyle bir olayın Genelkurmay tarafından incelenmesi, tetkiki yapılacağı gibi, bir de sivil gözle, sivil iradenin bu şekilde inceleme yapması, araştırması en doğal, en tabii yöntemdir. Toplumdaki, halkımız arasındaki soru işaretlerine de cevap oluşturabilecek bir araştırmayı çift yönlü yapmamızın uygun olacağına inanarak böyle bir kararı aldık ve onun için böyle bir talimatı vermiş bulunuyoruz.” Erdoğan teröristlere iyi niyet göstermeyeceklerini de yineledi. ‘Sınıf refleksi’ DİYARBAKIR Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkan Yardımcısı ve İstanbul Milletvekili Sezgin Tanrıkulu, seçimlerin ardından Diyarbakır’da ilk resmi temaslarını gerçekleştirdi. Tanrıkulu, DTK’nin ilan ettiği özerklik ile ilgili olarak, Avrupa Konseyi Yerel Yönetim Şartı’nın yerine getirilmesiyle sorunun çözülebileceğini bildirdi. CHP’nin en tartışmalı isimlerinden Genel Başkan Yardımcısı ve İstanbul Milletvekili Sezgin Tanrıkulu, milletvekili seçilmesinin ardından memleketi Diyarbakır’a ilk resmi ziyaretini gerçekleştirdi. Tanrıkulu ilk olarak sabah saatlerinde Diyarbakır Valisi Mustafa Toprak’a nezaket ziyaretinde bulundu. Tanrıkulu ardından Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Baydemir’le bir araya geldi. Basına kapalı gerçekleşen her iki ziyaretin ardından gazetecilerin sorularını yanıtlayan Tanrıkulu, sorunların çözümü için ortak hareket edilebileceğini kaydederek, sorular üzerine seçim öncesinde Kürt sorunu ve bölgenin temel sorunları na çözüm önerilerini açıkladıklarını hatırlattı. DTK ve ardından da PKK’nin “demokratik özerklik” ilan etmelerine ilişkin bir soruyu yanıtlayan Tanrıkulu “Çözüm önerilerimizden birisi de Avrupa Konseyi Yerel Yönetim Şartı’nın tümüyle yerine getirilmesidir. Bütün Türkiye bakımından sorunlara çözüm olabileceği yönündeki çalışmamızdı. CHP olarak çözüm önerimiz budur. Sadece Diyarbakır değil bütün Türkiye için yerel yönetimlerin vesayetten uzak bir biçimde yönetilmesi gerektiğine inanıyoruz” dedi. “Diyarbakır’ın sorunları ve operasyonların durması için talepte bulundunuz, partinizden açıklamanıza tepki geldi mi” sorusuna Tanrıkulu, Akşam gazetesinde CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun açıklamaları olduğunu, onun haricinde bir açıklama yapmayacağını kaydetti. “Partililerle aranızda herhangi bir tartışma yaşadınız mı?” sorusu üzerine de Tanrıkulu, “Herhangi bir tartışma yaşanmadı” karşılığını verdi. namikzafer@yahoo.com ‘Tartışma yok’ Binlerce asker takipte Silvan kırsalında 13 askerin şehit edilmesinin ardından başlatılan operasyon havadan ve karadan hızla sürüyor MAHMUT ORAL GENELKURMAY AÇIKLADI Bir dönem kapanırken DİYARBAKIR Bölgede PKK’ye karşı operasyonlar sürerken, terör örgütü Tunceli’de bir süre önce alıkoyduğu 2 işçiyi serbest bıraktı. Diyarbakır’ın Silvan ilçesinde 13 askerin şehit edilmesinin ardından bölgede başlatılan takip operasyonları binlerce asker ve korucunun katılımıyla devam ediyor. Askerler ve korucular teröristlerin geçiş noktalarında pusu kurarken, havadan helikopterlerle, karadan da termal kameralarla alan kontrolü yapılıyor. Askerleri şehit eden terörist grubun yakın zamanda bulunabileceği belirtiliyor. Van’ın Çatak ilçesi ile Şırnak’ın Beytüşşebap ilçeleri arasındaki, bölgenin en çetin arazi koşullarını barındıran kesimlerinden bombardıman haberleri alınıyor. Söz konusu alanda bulunan Kato Dağı’nın, yöredeki askeri birliklerce top atışına tutulduğu belirtiliyor. Çatak’ta ise PKK’lilerin askeri bir karakola taciz ateşinde bulunduğu ifade ediliyor. Hakkâri’nin Yüksekova ilçesinde ise devam eden operasyonlar, sürekli askeri personelle takviye ediliyor. Yörede PKK’lilerin geçiş noktası üzerinde bulunduğu belirtilen ve teröristlerin yiyecek temin edebilecekleri ihtimali bulunan bazı köylerin de askerler tarafından uzaktan çembere alındığı kaydediliyor. Bu arada PKK’li bir grup teröristin 14 Temmuz günü Ovacık yolu üzerindeki Güneyka ya köyü yakınlarında yol kesme eylemi sırasında kaçırdığı, ilçe merkezinde yapımı süren tabur komutanlığı inşaatında çalıştığı belirtilen 2 işçi, önceki gece Yaylagünü köyü yakınlarındaki ıssız bir noktada serbest bırakıldı. Mustafa Arıkan ile Murat Keskin adlarındaki işçiler, jandarmada olayla ilgili ifade verdikten sonra serbest bırakıldı. Öte yandan Siirt’te 15 Temmuz gecesi polis aracına saldırı düzenleyerek bir polisin ölümüne neden olan ve olayın ardından yapılan operasyonda çıkan çatışmada öldürülen PKK’li terörist Mahfuz Aykaç dün toprağa verildi. Polis kitlesel törene izin vermeyerek cenazenin defnedileceği mezarlığın etrafında geniş güvenlik önlemleri aldı. Sözleşmeli er alınmaya başlandı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Genelkurmay Başkanlığı sözleşmeli er alımlarına başlandığını açıkladı. Genelkurmay Başkanlığı’ndan yapılan açıklamada, Kara Kuvvetleri Komutanlığı’nın resmi internet sitesinde bu yıl içerisinde 5 bin 103 sözleşmeli er alınacağı belirtildiği, 12 Temmuz 2011 tarihinde başlayan başvuruların 12 Ağustos 2011 tarihinde sona ereceği ifade edilerek başvuracak adayların en az ilköğretim okulu mezunu, 26 yaşından gün almamış, askerliğini yapmış olması gerektiği ve terhis tarihinden itibaren 3 yıl içinde müracaat etmesi şartının arandığı belirtildi. Halen askerde olanların da müracaatta bulunabileceğinin kaydedildiği açıklamada, ön şartları uyan adayların sağlık muayenesi, spor testi ve mülakattan sonra 10 hafta eğitimden geçirileceği bildirildi. Açıklamada sözleşmeli erlerin, hudut birliklerinde görevlendirilecekleri, kışlalarda iskân edilecekleri, hizmet süreleri sonunda ikramiye alabilecekleri ifade edildi. JANDARMA ‘Özel’ haberleri yalanlandı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Jandarma Genel Komutanı Orgeneral Necdet Özel’in, Doğu ve Güneydoğu bölgelerine yönelik yapılacak general atamaları için özel bir çalışma başlattığı yönündeki haberler yalanlandı. Jandarma Genel Komutanlığı’ndan yapılan açıklamada, “Bölgeye yapılacak general atamalarına ait hazırlık lar, Genelkurmay Başkanlığı tarafından planlanmakta ve Yüksek Askeri Şura’nın onayını müteakip gerçekleştirilmektedir. Diyarbakır’daki terörist saldırısı sonrası, Genelkurmay Başkanlığı tarafından, bölgeye bir idari tahkikat heyeti gönderilmiştir. Ayrıntılı rapor, söz konusu heyet tarafından hazırlanacaktır” denildi. C MY B C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle