17 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA 16 KAL 17 ÇANAK E L L SEÇ ME DOĞRU 2011 6 HAZ RAN 2011 PAZARTES KAZ DAĞLARI NEFER N N PROJELER HAZIR V atandaşlarla konuşurken bir yandan da karış karış kenti gezen milletvekili adaylarını bulma derdindeyim. Dikmen Köyü Hafızın Çayırı’nda Karadenizliler Şenliği yapıldığını, CHP adaylarının orada olduğun öğreniyorum. Bir yandan “Çanakkale’de Karadeniz Şenliği de nesi” diye söylenirken bir yandan da hemen bir taksi ayarlıyorum gitmek için. CHP’nin ilk üç adayı, örgütleri hepsi burada. CHP’liler ilk iki kesin, üçüncüyü çıkarmak için çalışıyoruz görüşünde. Bizi çayıra götüren taksi şoförü Muzaffer Doruk daha da iddialı konuşuyor: “CHP 1961’den beri birinci parti çıkmadı, ama birinci partiyiz şu an...” Birinci sıra adayı dört dönem Çan Belediye Başkanlığı yapan Ali Sarıbaş’tan CHP Kadın il halkı beğeniyle Kolları bahsediyor. Sarıbaş aynı zamanda, Belediyeler Birliği, 18 Mart ve Balıkesir Üniversiteleri, Barolar Birliği’nden birer üye, dernekler, ziraat odaları, muhtarların da içinde olduğu Kaz Dağları Birliği’ni kuran, aday olana kadar da dönem sözcülüğü yapan başkan. Yani Kaz Dağları için bir nefer gibi çalışan bir çevreci o. Sarıbaş’a göre seçim sonucu: “2 CHP veya 31 olabilir, MHP’nin oylarına bağlı.” Roman açılımının fiyasko olduğuna dikkat çekiyor. “Milletvekili sözü vermelerine rağmen yerine getirmediler. Bir kısım Roman vatandaş CHP’den yana oy kullanacaklarını söylüyor” diyor. Milletvekili olduğunda Çanakkale için planları da hazır. Çanakkale’nin bir ulaşım, sanayi, makro kent planının olmadığına dikkat çekiyor. Ortak nokta ise çevre, turizm, üniversite kenti Çanakkale’de çevre, milli parkların, ovaların, Kaz Dağları’nın ko CHP ile AKP milletvekilliklerini paylaşabilmek için mücadele ediyor Çiftçi köylü dertli SEV M ERTEMUR runması. Elbette çiftçilik, hayvancılığın sorunları da gündeminin baş köşesinde... Hemen yanında CHP’nin üçüncü sıra adayı Bülent Öz oturuyor. 2003’ten bu yana ADD Çan İlçe Başkanlığı yapan Öz’ün babası da 1980 öncesi Çan İlçe Başkanlığı yapmış. 2007 yılında da 4. sıra adayı imiş. “2011 seçimi sürpriz olacak. Özellikle daha önce bizi üzen Yenice, Biga gibi yerlerde oy artışı olacak” diyor. Bu sürpriz olur mu onu 12 Haziran akşamı sonuçlar açıklanırken göreceğiz, ama sokaktaki vatandaş Bülent Öz’ü çok beğeniyor. Vatandaşla kurduğu samimi diyalog hemen her yerde konuşuluyor. Bu sırada üçüncü sıra adayı Mustafa Serdar Soydan ile bir grup partili daha ÇANAKKALE Çanakkale’de köylü mutsuz, hayvancılık ve tarımla uğraşan çiftçi, üretici dertli... Hayvancılığın, çiftçiliğin bitirilmesinden yakınıyor. “Niye ithal pirinç, mısır vs. getiriliyor? Bizim ürünümüz elimizde kalıyor. Çiftçinin hiçbir şeyi para etmiyor. Yurtdışından ithal edilene kadar bizden alınsın ya” diye isyan ediyor. Kimisi traktör kapıda yatarken mazot parası olmadığından ekmeğini pişirebilmek için dağdan çalıçırpıyı sırtında getirdiğinden, kimisi 40 ineğini “pazar peksimeti gibi tanesi 1 milyara (yeni hesapla bin TL)” dağıtmaktan, kimisi kredileri ödeyemediği için dükkânını satmaktan yakınıyor. Gülhan ve Gülcan gencecik iki kadın, iki elti, iki çiftçi eşi. Birisi belfıtığından, diğeri artık ağrılarına dayanamadığı varislerinden ameliyat olmuş, çocukları okusun, iyi yerlere gelsin diye gece gündüz çalışıyorlar. Çiftçilikle, havyancılıkla uğraşan kayınpederleri Tevfik Peçen amcayı Çanakkale’de, özellikle de Biga’da tanımayan yok. Uzun yıllar Kaldırımbaşı köyünde muhtarlık yapmış, o da pek çok köylü gibi Ecevitçi... Şimdi ise yolu Kılıçdaroğlu ile kesişiyor bu aydın, çalışkan Tevfik amcanın. Niye mi? Çünkü Kılıçdaroğlu’nun “dürüstlüğüne” inanıyor. Köylüyü, çiftçiyi en iyi onun anlayacağını düşünüyor. Akşam geç saatlerde çeltik ekiminden evine dönüyor. Bakkalda, markette pirincin kilosu 4 TL, ama Tevfik amca tam 1 yıl beklemiş pirincini hiç olmazsa 1.5’a satabilirim diye. Fakat geçen yıl 1 TL 20 kuruş olan çeltiğin kilosu artacağına daha da düşmüş.. Ve elindeki pirinci 1 TL 100 kuruşa çıkarmak zorunda kalmış. Bir anlamda kârı kediye yüklemiş... “Çiftçilik, hayvancılık bitmiş durumda. Tarladan versek daha kârlıydık. Hamal tuttuk taşıttık, dünya masraf yaptık” diyor. O dönüyor ama küçük oğlu hâlâ çeltik tarlasında çalışıyor. Zarar da etseler işleri bu... Çeltik çiftçisi 4 yıldır pirincin kilosunun 1 TL olduğundan yakınırken hayvancılıkla uğraşanlar ise “Yemin zak yardımlarının çuvalı 60 TL, gübrenin çuvalı 65 TL. İnek AKP Mehmet Danış etkili olduğu görülüyor. Çanakkasatıp yem alıyoruz işi(Avukat); smail Kas le’de AKP İl Bimizi sürdürebilmek demir (Avukat), Se nası’na girdiğimde için” diye yakınıyor. Çanakkale’de nereye bahattin Güner (Hu iki Roman kadınla gitseniz üreticinin, çiftkukçu), Yeşim Karadağ (Yönetici) karşılaşıyorum. Dertleri AKP’den çinin, kısacası köylüCHP Ali Sarıbaş (Mi para yardımı alanün ne kadar dertli olmar), Mustafa Serdar bilmek. Çok zorda duğu gerçeğiyle yüz yüze geliyorsunuz. OnSoydan (Mühendis), olduklarını, yardılar kapılarını çalan her Bülent Öz (Ticaret), ma muhtaç olduklarını görevli genç siyasetçiye de bu dertAhmet Küçük (Milletvekili) kıza anlatıyorlar. lerini anlatıyor. 12 HaMHP Füsun Kö O ise tüm yönetiziran günü yapılacak seçime de bu yaşanan roğlu Çorapçıoğlu cilerin Ezine’ye sıkıntılar, dertler bir (Jeoloji Yüksek Mü gelen Ömer Çelik’i karşılamaya nebze de olsa damgahendisi), Enver Koç gittiklerini söylüsını vuracak gibi gö(Tüccar), Mehmet Doğan (Mali Mü yor. Elleri boş bizüküyor. Kırklareli’nde olduğu gibi Çanakkaşavir), brahim Kürşat Tuna (Ulus nadan çıkıyorlar. Aynı gün MHP le’de de özellikle Bullararası lişkiler Uzmanı) liderinin Cumhugaristan’dan göçen muriyet Meydanı’nda hafazakâr Pomakların yoğun olduğu köyler, yine AKP diyor. mitingi var. Meydan aşağı yukarı dolAyrıca Romanlar da. Bunların bir muş, ama coşku yok. Devlet Bahçekısmında AKP’nin “din” ağırlıklı li konuşmasını uzatmıyor, başka bir söylemi, bir kısmında ise tamamen mitinge gitmek üzere alandan ayrılı“duygusal” söylemi, yani kömür, er yor. MHP’nin ithal olduğu söylenen 1. sıra adayı Füsun Koroğlu Çorapçıoğlu, çeşitli kamu görevlerinde bulunmuş. Türkiye’nin ilk kadın Başbakanlık Müsteşarı. Başbakan Müşaviri olarak görev yaparken MHP aday adayı olmak için emekli olmuş Çorapçıoğlu. 2007 seçimlerinde de İzmir 2. bölge 3. sıradan milletvekili adayı olmuş, ancak seçilememiş. Kayseri Pınarbaşı kökenli olan Füsun Hanım, ithal olduğu için eleştiriliyor, ama bu eleştirileri umursamadan “Çanakkale ses versin” diye çalışıyor. Seçilirse de ilin tek kadın milletvekili olacak. MHP 2. sırada ise ticaretle uğraşan Enver Koç bulunuyor... Tüm partilerin kadın kolları, il, ilçe örgütleri fark yaratabilmek için akşam geç saatlere kadar canla başla çalışıyor. CHP Biga ilçe merkezine girdiğimizde de kadınları köylere dağılmak üzereyken yakalıyoruz. Kadın Kolları Başkanı Melek Hanım İlçe Başkanı İsmail Işık’la hangi köylerde çalışma yapacakları konusunda değerlendirme yapıyor. Eski Kadın Kolları Başkanı Nuran Potur da orada. O şimdi bir nefer olarak arkadaşlarıyla birlikte koşturuyor. Her gün köy köy geztiklerini anlatıyor: “Referandumda gittik. Kadın benim oyum belli, kocam ne derse o diyordu. Şimdi gittik. Aynı kadın ‘Kocayı mocayı dinlemeyeceğim. Ben özgürüm. Sandıkta oyumu kim görecek? Şu aile sigortasını anlat bakayım bana’ diye bizi karşıladı. CHP’nin projelerini anlattıkça köylüden, çiftçiden olumlu tepki alıyoruz...” CHP Biga İlçe Başkanı Işık’la bir gün önce de ‘hayra’ giderken karşılaşmıştık. O da ne demek demeyin. AKP iktidarıyla yağmur dualarının mevlide uyarlanmış hali. Her hafta sonu 34 tane oluyormuş. Tüm partileri, adayları burada bulmak mümkün. Işık, “Çanakkale’de iki garanti. MHP barajı geçerse 1+1 olur. Oy oranımızda yüzde 50 artış var. CHP 2 kesin, AKP 1, MHP 1 olur veya 2+2 olur” diyor. Üç dönem ilçe başkanlığı yapan Hakkı Sezen de MHP’nin adayının dışarıdan, tepeden inme olduğuna dikkat çekiyor, “İkinci sıradaki adayı olsa 2+1+1 olurdu. Biz, 3 olsun diye çalışıyoruz” açıklamasını yapıyor. şenliğe katılıyor. Protokol kısmında oturan CHP’liler, Çan kadın örgütü üyeleriyle birlikte piknik alanında dolaşıp, piknikçilerle selamlaşıyorlar. AKP milletvekili Mümtaz Kuşku da şenlikte, yanında il başkanı Muzaffer Kutlu, “15 gün sonra milletvekilliğimiz bitiyor (bugün itibarıyla 6 gün)” diyor. Son dört seçimden beri AKP’nin ilde birinci parti olduğunu söylüyor. Bu seçimde de bir sıkıntı olmayacak ona göre. Kuşku, “Geçen seçim de merkezden belirlenmişti adaylar. 2007 yılına bakınca diğer partilerle aramızda 30 bin fark var. 2009’da oy oranımız yüzde 38’e düştüğünde bile 20 bin fark vardı” diyor. Ş Bu Karadenizlilerden korkulur penlerin arasında mangal yakanlar, piknik yapanlar... 600 bin Karadenizlinin örgütü olan Ege Karadenizliler Dernekleri Federasyonu Başkanı da Çanakkale milletvekili adaylarıyla birlikte protokolde. Kendimi Çanakkale’de değil de Karadeniz’de gibi hissediyorum doğrusu. Sadece Karadenizliler değil Çanlı, Bigalı Çanakkaleliler de orda... Te Almanya’dan gelmiş Fecriye Hanım... O havaalanından girerken oyunu kullanmış bile. Kime mi? “Memleketi sattılar bunlar, parça parça yapmaya çalışıyorlar. Bir an önce memleket bunlardan kurtulmalı. Ben orda bir şey bilmiyom mu sanıyorsunuz. Sıkı sıkı haberleri takip ediyom, okuyorum. Tabii ki CHP’ye...” Aynı masada bir AKP’li belediye başkanının olduğunu öğrenince biraz mahcup oluyor. Çünkü karşısındakini kırmak istemiyor. Ama “Söylediklerim yalan mı, hepsi doğru” diyor... u Karadenizliler fıkraları kadar müthiş adamlardır. Birbirlerine çok tutkun, neşeli insanlar. Çanakkale’de “seçmenin nabzı”nı tutmak için gezerken bir dağın başında yine onlar çıktı karşıma. Çanakkale’de öyle bir yayla keşfetmişler ki sanki kendinizi bir Karadeniz yaylasında hissediyorsunuz. Her yıl Çanakkale Karadenizliler Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği (ÇAKARDER) öncülüğünde Çan’a bağlı Dikmen köyü Hafızın Çayırı’nda 8. Bahar Şenliği’ni yapıp bir araya toplanıyorlar. Çanakkale’de 22 bin Karadenizli varmış ve binlerce Karadenizli 29 Mayıs günü yine toplanmıştı. Ta uzaklardan horon sesleri geliyor. Yeşillikler arasından okları takip ederek şenlik alanına varıyoruz. Alana yaklaştığımızda binlerce insan kâh sahnedeki Karadenizli sanatçının türkülerine katılıyor, kâh horon tepiyor. Koca yayla horon alanına dönüyor bir anda. Horon te ZLEN MLER OKTAY EK NC Tarih ve doğa kenti Çanakkale seçimlere “değişim” beklentileriyle hazırlanıyor. 4 milletvekilliği olan ildeki 2 AKP, 1 CHP, 1 MHP dağılımının bu kez 2 CHP, 1 AKP, 1 MHP olabileceği konuşuluyor... Bunun tek nedeni AKP’nin genel oy kaybı değil; ön seçimle belirlenen CHP’li adayların sevilen kişilerden oluşması. Buna karşın AKP’nin 1. sırada adayı Lapseki ilçesinden Av. Mehmet Daniş ise 3 dönemdir milletvekili olduğundan, halk arasındaki “artık yeter” yorumunun seçimi etkileyebileceği belirtiliyor. Aynı nedenle, yine AKP’nin 2. sıra adayı Biga ilçesinden Av. İsmail Kaşdemir’in de önemli oy potansiyeline rağmen “zorlanabileceği” söyleniyor. CHP’de ilk 2 sırayı paylaşan Ali Sarıbaş ile Mustafa Serdar Soyan, sadece partinin değil “ilin emektarları...” 1. sıradaki Sarıbaş, Kaz Dağı eteklerindeki Çan ilçesinin 4 dönem belediye başkanlığını yapan PART LER DEĞ L ADAYLAR YARIŞIYOR mimar... Aynı zamanda yöredeki altın madenciliğine karşı sürdürülen mücadelede etkin rol alan başkana Çanlıların bu güveninin il genelinde de etkili olacağı bekleniyor. Mustafa Seyhan Soydan da partinin eski il başkanı olarak milletvekilliğini “hak etmiş” sayıldığından, kimi CHP’lilerin “3’üncüyü de alabiliriz” demelerine neden olan destekle seçime hazırlanıyor. Bu özlem gerçekleşirse, 3. sıradaki işadamı Bülent Özlü de Çanlı olduğundan, aynı ilçeden 2 milletvekilinin çıkması tarihsel bir sonuç yaratacak. Buna karşın yine CHP’nin Biga’dan adayı olmaması ise oyların “buruk” verilmesine neden olacak. MHP’nin durumu ise “sorun”lu denebilir... Çünkü 1. sıra adayı Türkiye’nin ilk kadın Başbakanlık Müsteşarı Füsun Koroğlu Çorapçıoğlu olsa bile Çanakkale’ye hem köken hem de ilgi ve yaklaşım olarak yabancı... Bu nedenle MHP oylarını adayın değil partiye bağlılığın belirleyeceği söyleniyor. Hele aynı adayın merkez kontenjanı olarak belirlenmesi ise ilçedeki partililer arasında tartışmalara, hatta protestolara neden olduğundan, MHP’nin 1 milletvekili çıkarması bile başarı sayılabilecek. Bu gerçekleşemediği takdirde sonucun 2 AKP, 2 CHP olacağı en güçlü olasılık kabul ediliyor... diyor ki: “Çanakkale’de siyaset kamusal alana inemedi. Toplum partilerdeki bitmez tükenmez ve kişisel hırslardan kaynaklanan iç çekişmeleri izledikçe siyasete güven de azalıyor.” Erten’in gözlemi aslında ülke genelinde geçerli olsa da özellikle Çanakkale’de kent gündemini oluşturan tarihi ve doğal çevre değerlerinin korunması konusuna siyasilerin uzak kalması yıllardır eleştiri konusu... Örneğin, ilin en önemli ve “yaşamsal” çevre olayının Kaz Dağı’nda verilen altın arama ruhsatları ve termik santral yatırımları olduğunu anımsatan İsmail Erten şunları da ekliyor: “CHP’lilerin bu sorunlara ilgi göstermesi içten ve güçlü olamıyor. MHP’den çıt çıkmıyor. AKP ise adeta karşı koz olarak CHP’li Çanakkale Belediyesi’ni arıtma yapmayarak ka Toplum ve siyaset Anayasa Referandumu’nda Çanakkaleliler yüzde 60 oranında “hayır” demişlerdi. Buna rağmen AKP’nin 2 milletvekilini çıkartma olasılığının nedeni toplumun siyasete mesafe koyması. Yıllardır Çanakkale’deki çevre ve kültür etkinliklerinin gönüllü militanı olarak halkın eğilimini yakından gözleyen mimar İsmail Erten nalizasyonu boğaza akıtmakla suçluyor...” İlin kültür ve turizm açısından en önemli projesi olan “Troia Müzesi” için açılan mimari proje yarışması ise seçimlerden önce sonuçlanacak... AKP’liler seçim propagandasında bunu sahiplenirken diğer partilerin “Çanakkale’de neden hâlâ tamamlanmış duble yol yok” sorusuna ise yanıt veremiyorlar. Gelibolu savaş alanlarında gerçekleşen yatırımların da “ayrıntıları”na değil “yapılmış olması”na bakıldığından, Milli Park’a yapılan kimi uygunsuz müdahalelerin “muhalefet”in seçim söyleminde değerlendirilmesi mümkün olamıyor. İldeki seçim ortamının en belirgin özelliği ise hemen tüm parti ve adayların ağırlığı köylere vermeleri, kent merkezini açıkça ihmal ederek günlerini çoğunlukla nüfusun yarısının yaşadığı köylerde geçirmeleri. Bunun köylülere ne yararı olacağını sorduğum bir Çanakkaleli ise şunları söylüyor: “Köylünün oylarıyla milletvekili seçilecekler yine hep kente gelecekler. Böylece köylüye de siyasetçi nutku dinlemeden, huzurlu bir yaşam nasip olacak...” C MY B C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle