25 Kasım 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
6 MAYIS 2011 CUMA CUMHUR YET SAYFA ekonomi@cumhuriyet.com.tr EKONOMİ 13 Artan benzin fiyatları nedeniyle tur operatörleri Doğu ve Güneydoğu’ya yaptıkları birçok kültür turunu iptal etti Kültüre benzin darbesi Son zamlarla bir litre benzinin fiyatı 4 TL 40 kuruşa çıkarken otobüs kaldırmanın uçak kaldırmaktan daha pahalı hale geldiğine dikkat çeken tur operatörleri artan maliyetlerin altından kalkamadıklarını vurguladı. ŞEHR BAN KIRAÇ Neden zmir? İzmir’de seçim arifesinde, AKP adaylarını bile tedirgin eden CHP’li belediyelere dönük operasyonlar, ister istemez, “Neden İzmir?” sorusunu sorduruyor ama, cevap o kadar zor değil: İzmir, AKP’nin bükemediği ve hazmedemediği bir bilek… İzmir, 12 Haziran’da 26 milletvekili seçecek. Öteden beri, muhafazakârlığa mesafeli duran İzmir’de son 35 yılın politik analizi, İzmir’in merkez solun en önemli ve istikrarlı kalesi olduğunu gösteriyor. 1973 ve 1977 seçimlerinde, CHP, İzmir’de sırasıyla yüzde 44 ve yüzde 53’e yakın oylar aldı. İzmir seçmeni, 1983 seçimlerinde bile Halkçı Parti’ye yüzde 37.5 oy vererek ANAP’ın önüne geçirdi ve Ankara ile İstanbul’un yapamadığını yaptı. 1987’de, CHP ve DSP’nin oy toplamı yüzde 45’e yaklaşmakla birlikte ANAP ile DYP’nin oy toplamını geçemedi. Aynı şey, 1991 ve 1995’te de oldu ama, 1999’da durum değişti ve Ecevit DSP’sine yüzde 40’ın üstünde oy çıktı. Aynı seçimde CHP oyları ise yüzde 10 barajının altında kaldı. TÜDEF: YÜKSEK F YATIN TEK NEDEN HÜKÜMET Tüketici Dernekleri Federasyonu (TÜDEF) Genel Başkan Yardımcısı Ali Çetin, “Benzin yine zamlandı ve zamlanacak” dedi. Akaryakıt zamları konusunda hükümet kanadında gelen açıklamaların akaryakıt fiyat artışlarıyla ilgili hükümetin ilgisinin olmadığı ancak indirim yapılmasının da düşünülmedi biçiminde olduğunu ifade eden Çetin, Türkiye’de dünyanın en pahalı akaryakıtının satıldığının bir gerçek, hükümetin bu pahalılıkta hiçbir etkisinin olmadığının ise kocaman bir yalan olduğunu kaydetti. Akaryakıt fiyatlarının bu denli yüksek olmasının yegâne nedeninin hükümetin dolaylı vergiler yolu ile halkı, tüketiciyi soyma politikası olduğunu belirten Çetin, bugün 4 lira 30 kuruşa satılan bir litre benzinin rafineri çıkış fiyatının 1 lira 25 kuruş olduğunu bildirdi. Bunun 1 lira 89 kuruşunun ÖTV, 66 kuruşunun KDV’den oluştuğunu belirten Çetin, bayi ve dağıtıcı kârının 50 kuruş, nakliye bedelinin 10 kuruş olduğunu aktardı. Hükümetin hukuka ve adaletli bir vergi sistemine inancı olmadığını, bu nedenle çözümün tüketicilerin ellerinde olduğunu belirten Çetin, özellikle seçim sürecinde tüketicilerin ellerinde çok büyük ve değerli bir güç bulunduğuna dikkat çekti. Artan akaryakıt fiyatları nedeniyle kültür turları sekteye uğruyor. Tur şirketleri artan maliyetlerini düşürmek için uzak mesafe kültür turlarının büyük kısmını programlarından çıkarma yoluna gidiyor. Eskiden 21 gün olan kültür turu programları da birçok bölge için 7 güne düşürüldü. Otobüs kaldırmanın uçak kaldırmaktan daha pahalı hale geldiğine dikkat çeken tur operatörleri, devletin kültür turlarını teşvik etmesi gerektiğini belirtti. Kâr edemiyoruz En son hafta başında benzinin litresine 9 kuruş zam yapılmıştı. Zam sonrasında 95 oktan benzinin litresi 4 TL 29 kuruşa, 97 oktan benzinin litresi de 4 TL 40 kuruşa kadar çıktı. Benzinde, bu zamla birlikte 5 TL için de geri sayım başlarken kültür turlarında mali yetlerin yüzde 60’ını oluşturan akaryakıt fiyatları tur operatörlerini kara kara düşündürüyor. Dünya ikinci büyük tur operatörü ve Türkiye’ye yıllık 2 milyona yakın turist getiren Thomas Cook’un Türkiye temsilcisi Diana Turizmin Kültür Turları Müdür Yardımcısı Süleyman Akçalı, artan akaryakıt fiyatları nedeniyle kâr edemez duruma geldiklerini bu nedenle kültür turu sayısını düşürdüklerini söyledi. Antalya’dan Nevşehir’e 20 ki şilik bir kafile ile 1800 kilometrelik yol kat ettiklerini anlatan Akçalı maliyetle ilgili şu bilgileri verdi: “Bir kişi için konaklamalı 125 Avro’ya tur satıyorum. Bunun 25 Avro’sunu otele, 20 Avro’sunu ören yerine giriş için, 50 Avro’sunu mazot, 50 Avro’sunu da rehbere ödüyorum. Böyle bir pakette kâr edemiyorum. Turiste bizde akaryakıt fiyatları arttı desem de o senin problemin diyor. Bu nedenle özellikle Doğu ve Güneydoğu Anado lu’ya yaptığımız birçok turu iptal etmek zorunda kaldık.” Türkiye Otelciler Federasyonu (TÜROFED) Başkanı Ahmet Barut da benzinin turizm sektörü için çok önemli bir maliyet olduğunu belirterek “Turiste geçen ay 10 Avro’ya sattığınız bir ürünü bugün 12 Avro’ya sattığınız zaman turist bundan rahatsızlık duyuyor. Zaten bir tura talep de az ise maliyetler de çok yüksek olduğunu için o tur mutlaka iptal ediliyor” dedi. Z RAAT BANKASI’NIN GÖZÜ Ç N’DE Reuters Ziraat Bankası Genel Müdürü Can Akın Çağlar, bölgesel genişleme faaliyetleri kapsamında Çin’de fizibilite çalışmasını yaptırdıklarını, orada ortak banka kurmak ya da şube açmak şeklinde bir yapıda yer alabileceklerini söyledi. Çağlar, Suriye’deki ve genel olarak bölgedeki siyasi çalkantının etkisiyle bu ülkedeki ortak banka kurma çalışmalarını ise bir müddet askıya aldıklarını kaydetti. Çağlar, bankacılıkta kıyasıya rekabet olduğunu sözlerine ekledi. NABUCCO’DA MAL YET 15 M LYAR AVRO’YA ÇIKTI Reuters Hazar ve Ortadoğu kaynaklarını Avrupa’ya ulaştırmak için yapımı planlanan TürkiyeAvusturya (Nabucco) doğalgaz boru hattının daha önce 7.9 milyar Avro olarak hesaplanan yatırım tutarı, maliyet artışları ve yeni keşif bedelleri nedeniyle 1215 milyar Avro düzeyine çıktı. Konuya yakın kaynakları, Nabucco’nun yatırım maliyetinin gözden geçirilmesi için yapılan çalışmada, yüzde 100’e yakın tutarda bir artışın ortaya çıktığını ve bazı ortakların bu tutarın karşılanmasına sıcak bakmayacağını net bir şekilde dile getirdiğini ifade ettiler. şi olan da iş arıyor olmayan da Ekonomi Servisi Türkiye’de iş bulmak için sadece işsizler yarışmıyor. “Ne iş olsa yaparım, iş seçmem” mantığı ile hareket eden birçok işsiz, istihdam edilen ancak ek iş yapan ya da işinden memnun olmayanlarla da rekabet ediyor. Türkiye’de sayıları 3 milyon 44 bin kişiye ulaşan işsizler ordusunun yanı sıra bir de 606 bin 447 kişilik işi olup da ek bir iş yapan iki iş sahibi kişiler var. Ayrıca, 628 bin 908 kişi de mevcut işine ek olarak yeni bir iş daha arıyor. ANKA’nın Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) Hanehalkı İşgücü Araştırması’ndan ‘Ne derlediği bilgilere göre Türkiye’de ocak iş olsa yaparım’ itibarıyla sayıları 3 durumundaki işsizler milyon 44 bine yalnız kendileri gibi ulaşan işsizlerin olanlarla değil, istihdam yanı sıra bir de ek bir işi olan ya edilen ancak ek iş yapan da mevcut işini ya da işinden memnun değiştirmek olmayanlarla da rekabet veya mevcut işine ek olarak ediyor. Türkiye’de 3 yeni bir iş daha milyon 44 bin işsizin yanı arayan 1 milyon sıra, 606 bin 447 kişi iki 235 bin 355 kişinin olduğu iş birden yapanlar ile anlaşıldı. 628 bin 908 mevcut İzmir, 2001 krizinden büyük darbe yedi. İflaslar, işsizlikler seçmeni derinden yaraladı ve 2002 seçimlerinde, 1999’da yüzde 40 oy alan DSP’ye yüzde 2’nin altına oy çıktı. Aynı yıl, CHP ise İzmir seçmeninden yüzde 29 oy alırken merkez sağ, İzmir’de çöktü ve DYP ile ANAP, baraj altında kaldı. Uzanların Genç Parti’si ise İzmir’de yüzde 17.5 oy alarak ilgi çekti ama 2007’de bu oy oranı yüzde 7.5’e geriledi. 2002 seçiminde İzmir’den yüzde 17 oy alan AKP, 2007’de oylarını yüzde 30’un üzerine çıkardı. Ama 2009 yerel seçimlerinde oy oranını arttıramadı, hatta 1 puan geriledi. CHP ise 2009’da patlama yaparak, 1977’deki gibi, yüzde 50’nin üstünde oy oranına ulaştı. Tarihsel olarak kapitalizmin en erken geliştiği, tarımın pazara en erken açıldığı ve işçileşmenin en erken yaşandığı İzmir, bugün de çalışma çağındaki nüfusun emek ağırlıklı olduğu bir metropol(*). Türkiye milli gelirinin yüzde 6.5’ini üreten ve kişi başına geliri 12 bin dolara yaklaşan İzmir, AKP’nin neoliberal icraatından pek nasiplenemedi. Hem tarımda, hem sanayi ve ticarette üretici yanı öne çıkan İzmir, İstanbul rantı odaklı büyümeyi hep eleştirdi. Kamu gelirlerine verdiği katkının çok altında kamu yatırımı, harcaması alan İzmir, hep üvey evlat muamelesi gördüğünden şikâyetçi oldu. 15 yaş üstü 3 milyon nüfusunun yüzde 30’u ücretli, yüzde 10’a yakını işsiz olan İzmir’de emekliler de yüzde 12 gibi önemli bir paya sahip. Bu anlamda, İzmir profilinde emek, yüzde 52’lik ağırlığa sahip. Çalışan sınıf bilincinin Türkiye ortalamasının çok üstünde olduğu İzmir, “yaşam tarzı”na da çok duyarlı ve neoliberaltutucu AKP’nin dayatmalarına en cesur tepkileri gösteren bir metropol olarak biliniyor. Neden İzmir? İşte bundan. Hem yüksek sınıf bilinci, hem laik, yaşam tarzına müdahaleyi sineye çekmeyen bir duruşun toplamıyla, şişik egolu AKP’yi çileden çıkarıyor. AKP’nin yapacağı bir şey yok. Tehditlere, komplolara rağmen CHP, bu seçimlerde de İzmir’den yüzde 50’nin üstünde oy alacak gibi görünüyor. * Detaylarla ilgilenenler, editörlüğünü Deniz Yıldırım ile Evren Haspolat’ın yaptığı, “Değişen İzmir’i Anlamak, Phoneix Yayınları, 2010”a bakabilir. Washington’da 7. Sabancı Konferansı ELÇ N POYRAZLAR üzde 12.4’ünün adı yok Ocak 2011 döneminde Türkiye’de istihdam edilenlere bakıldığında, istihdam edilenlerin yüzde 72.2’sinin erkek nüfus olduğu, yüzde 58.9’unun lise altı eğitimli olduğu, yüzde 61.9’unun ücretli, maaşlı veya yevmiyeli, yüzde 25.6’sının kendi hesabına veya işveren, yüzde 12.4’ünün de ücretsiz aile işçisi olduğu belirlendi. Bunun yanı sıra söz konusu dönemde istihdam edilenlerin yüzde 57.9’u 10 kişiden az çalışanı olan işyerlerinde çalışırken yüzde 2.7’sinin ek bir işi olduğu ve yüzde 2.8’inin de mevcut işini değiştirmek için veya mevcut işine ek olarak bir iş aradığı belirlendi. Ayrıca ücretli olarak çalışanların yüzde 90.2’si sürekli bir işte çalışıyor. Güler Sabancı işine ek bir iş daha arıyor. Y WASHINGTON Sabancı Üniversitesi ve ABD’deki düşünce kuruluşu Brookings Enstitüsü’nün işbirliği ile düzenlenen “Sakıp Sabancı Konferansı”nın yedincisi Washington’da yapıldı. Konferasın bu yılki konuğu NATO Eski Genel Sekreteri ve AB Eski Ortak Dış Politika ve Güvenlik Yüksek Temsilcisi Dr. Javier Solana 12 Haziran seçimlerinden sonraki süreçte yeni anayasanın görüş birliği içinde yapılmasının önemine işaret etti. Konferansa katılan Brookings Enstitüsü Başkan Yardımcısı ve Sabancı Üniversitesi Uluslararası Danışma Kurulu Üyesi Kemal Derviş de Türkiye’yi artan bütçe açığı ve kısa vadeli para girişine bağımlı olması konularında uyardı ve sıkı bir mali politika gerektiğini söyledi. Konferansın açılış konuşmasını yapan Güler Sabancı ise “düşünce özgürlüğü, demokrasi gibi değerlerin küresel olarak sınandığı bir dönemde Türkiye’nin laik demokrasisi, hızla büyüyen ekonomisi ve güçlü sivil toplumuyla, komşularına iyi örnek olmayı sürdürdüğünü” dile getirdi. C MY B C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle