15 Mayıs 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
9 N SAN 2011 CUMARTES CUMHUR YET SAYFA HABERLER Aday adayları, Türkiye’nin birikmiş sorunlarının çözümü için mücadele edeceklerini söylediler 9 ‘Türkiye için dönüm noktası’ İstanbul Haber Servisi Aday adayları, seçimlerin Türkiye için dönüm noktası olduğunu belirterek, milletvekili seçilmeleri halinde Türkiye’nin birikmiş sorunlarının çözümü için mücadele edeceklerini vurguladılar. Aday adaylarının görüşleri özetle şöyle: Futbol ve Siyaset Futbol yorumcularının hangi takımdan olduğu biliniyor ama onlar bile ara sıra kendi takımlarına fırçayı çekmekten korkmuyorlar. Eskiden futbol yazarlarının hangi takımı tuttuğu bilinmezdi. Şimdi bilindiği için herkes ona göre okuyor, dinliyor. Artık siyaset tartışmaları da futbol programlarına benzedi zaten. Tek farkı daha sıkıcı olması... Takım isimleri belirtilmese de kimin ne taraftan olduğu belli oluyor. Programcılar da zaten buna göre adam seçip çağırıyor. Güya böylece her kesimin görüşü ortaya konulup tartışma yapılıyor biz de bu arada gerçeği öğrenmeye çalışıyoruz. Bir bölümü, bizim takım ne yaparsa doğru yapar, eğer bir yanlış varsa da ya hakemden ya karşı takımın dümenlerinden olmuştur kafasında... Bir bölümü sinirleri alınmış gibi, karşısındakiler ne yaparsa yapsın hiç istifini bozmadan bildiri okur gibi bildiğini anlatıyor. Bir bölümü de yine futbolda olduğu üzere, birdenbire en olmayacak saçmalığı ortaya atıp savunuyor ki ertesi gün kendisinden söz edilsin, ortalık karışsın. Kimi taraftara oynuyor, kimi doğrudan kendi takımının yönetimine, kimi kendi geleceğine... Seçimlerden önce adaylar belli oldukça bazı gazetecilerin de niye parti grup başkanvekili gibi konuştuğunu, kraldan çok kralcı olduğunu daha iyi anlayabiliyoruz. Gazetecilerin yanında bu tartışmalara çeşitli alanlardan isimler de çağırılıyor. Emekli hâkimler, savcılar, askerler, diplomatlar gibi... Ama ilgimi çeken şey, yıllarca devletin çeşitli kademelerinde görev yapan sayısız insan arasında daha farklı isimlerin neden çıkamadığı? Programcılar mı onlara ulaşamıyor yoksa belli mesleklerden insanlar emekli bile olsalar konuşmaya korkuyor mu? Özellikle belli dönemlerden söz edilirken, belli teknik uzmanlık isteyen konular konuşulurken bize çok daha ilginç şeyler anlatacak kimse yok mu merak ediyorum. Ve son olarak pek çok programa konuk olarak çağırılan bu uzman isimlerle ilgili biraz bilgi verilmesi daha iyi olmaz mı? Futbol tartışmalarında en azından kimin hangi takımın eski gol kralı olduğunu, kimin hangi maçlarda hakemlik yaptığını, kimin hangi takımı yönettiğini biliyoruz. Böylece hiç değilse atıyor mu tutuyor mu değerlendirebiliyoruz. Örneğin bu hâkimler, savcılar hangi ünlü davalarla tanınmışlardı, bu subaylar nerelerde görev yapmışlardı, bu profesörler hangi yayınlarıyla katkıda bulunmuşlardı... Bunları bilerek izlesek belki söylenen sözlerin şifresini de daha rahat çözebileceğiz... orunlara çözüm arayan politikalara ihtiyaç var’ Yalova Valisi Doç. Dr. Yusuf Erbay, 11 yıldır sürdürdüğü valilik görevinden istifa ederek CHP Ankara 2. bölge milletvekilliği aday adayı olduğunu söyledi. Doç. Dr. Erbay, siyasete girme amacını “Türk halkının kısıtlı kaynaklarıyla bana sağladığı imkân ve emek sayesinde oluşturabildiğim yönetsel ve akademik birikimi, yine halkın hizmetine sunabilmek” olarak değerlendirdi. Halkın gündemini tartışan, uydurma değil gerçek, canlı ve can yakan sorunlara çözümler arayan politikalara ihtiyacı olduğunu vurgulayan Doç. Dr. Erbay, “Türk demokrasisini marjinal görüşlerin sürekli didiştiği, ortak değerlerimiz üzerinden polemik yapılan sanal bir kavga alanı olmaktan çıkarıp, gerçekçi ve sürdürülebilir eksenlere oturtacak bir yönetim tarzını arzuladığım için, Türkiye’nin birikimlerini, Türkiye’nin yönetimine yansıtmak için siyasete girmeye karar verdim. Bütün bu isteklerin gerçekleşebileceği çatının, Atatürkümüzün bizlere gösterdiği çağdaş uygarlığı yakalama hedefini ilke edinmiş olan, CHP olduğuna inanmaktayım” dedi. ‘S CHP İl Kadın Kolu Yönetim Kurulu üyeliği ve Beyoğlu Kadın Kolu Başkanlığı yapmış olan CHP İstanbul 2. bölge milletvekili aday adayı avukat Yasemin Ulusan, genel seçimlerin Türkiye için yaşamsal bir kavşak olduğu belirterek, toplumda oluşacak aydınlanmacı ve demokratik bilincin bir yol ayrımına ulaşması gerektiği inancında olduğunu söyledi. Ulusan “Ülkemizin, değişen ve dönüşen dünyanın koşusuna yetişen değil, önünde yer alan bir dinamiğe ulaşmasında CHP’nin devrimci ilkelerine, ülkemizde, bölgemizde hatta dünyada kurulacak barış ve adaletli bir yaşam için; insan haklarına dayalı, özgürlükçü bir hukuk anlayışının egemen olması gerek ve zorunluluğuna duyulan ihtiyaç nedeni ile, enerjisini, deney ve birikimini seferber etmek coşkusuyla milletin vekilliğine talip oldum” dedi. Ulusan: ‘Seçimler çok önemli’ ZM T ÖRGÜTÜ ‘SEFA S RMEN’ DED Haber Merkezi Eski CHP Kocaeli Milletvekili Sefa Sirmen, CHP’den Kocaeli milletvekili aday adayı oldu. Sirmen, 2009 yerel seçimlerinde Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkanlığı’na adaylığını koymuş, 2007’de CHP’nin aldığı 140 bin oyu 297 bine taşımıştı. Sirmen’e CHP örgütü tam destek vererek, yeniden Meclis’te görme istediklerini iletti. 1949 yılında Kocaeli’nin İhsaniye köyünde doğan Sirmen, üniversiteyi Açık Öğretim Siyasal Bilimler Fakültesi’nde okudu. 19711977 yılında CHP Gençlik Kolu Başkanlığı, 19771980 yıllarında Gölcük Belediye Meclis Üyeliği yapan Sirmen, 1984 yılında SODEP kurucu üyesi oldu ve ikinci başkanlık görevinde bulundu. 1989’da İzmit Belediye Başkanı seçilen Sirmen, 1993’te İzmit Büyükşehir Belediye Başkanı oldu. Sirmen, 1994 ve 1999 yerel seçimlerinde, iki kez daha İzmit Büyükşehir Belediye Başkanlığı’na seçildi. Sefa Sirmen, 20022007 yılları arasında Kocaeli milletvekili olarak TBMM’de görev yaptı. Sefa Sirmen Yuvacık barajı, sahil ve marina, İzmit Çevre ve Entegre projesi, Şehirlerarası otobüs terminali ve tren garının yenilenmesi gibi sayısız başarılı projeye imza attı. Yıldız: Büyüme iyiyse frene basmak niye?’ İstanbul Haber Merkezi CHP Parti Meclisi Üyesi İrfan Hüseyin Yıldız, büyümede Avrupa ve OECD ülkeleri arasında Türkiye’nin birinci olmasına ve Türk Lirası’nın değerli olmasına karşın hâlâ uluslararası kredi derecelendirme kuruluşlarının iyi not vermediğine dikkat çekerek, “Bir yandan gurur ve onur nutukları atıyoruz, diğer yandan bu gurur verici gelişmeleri frenlemeye çalışıyoruz” dedi. Başbakan, Türkiye’nin 2010’da yüzde 8.9 gibi yüksek bir oranda büyümüş olmasının ‘gurur ve umut verici olduğunu’ söyledi. Gerçekten gurur verici bir tabloyla mı karşı karşıyayız? Yıldız: Sadece büyüme oranı açısından bakarsak, yakalanmış olan yüksek büyüme oranını sevindirici buluyorum. Ancak halk arasında bir deyim var. “Şeytan ayrıntıda gizlidir” diye. Buradaki şeytanı açığa çıkarmak için iki küçük sorum olacak. Birincisi madem yüksek büyümemizle gurur duyuyoruz, neden Merkez Bankası ve hükümet 2011 yılında ekonomiyi soğutmak, diğer bir ifadeyle büyüme hızını düşürmek için bu kadar yoğun çaba sarf ediyor? Acaba hükümet, halka söylediği gibi pek de öyle gurur verici bir iş yapmamış olabilir mi? İkinci sorum, daha önce de Sayın Başbakan ‘değerli Türk Lirası onurumuzdur’ diyordu. İki ay sonra bu söylemini değiştirdi, sıcak para girişlerinin yaratacağı problemlerden söz etmeye başladı. Peki ne oldu? Bir yandan vatandaşa gurur ve onur nutukları atıyoruz. Diğer yandan gurur ve onur verici olarak gördüğümüz gelişmeleri frenlemeye çalışıyoruz. Büyümede Avrupa ve OECD ülkeleri arasında birinciyiz, paramız değerli ama her nedense risk primimiz yüksek ve hâlâ uluslararası kredi derecelendirme kuruluşları bize yatırım yapılabilir ülke notu vermiyor. Kamu dış borcunda ve bütçe açığının GSYH’ye oranında birçok ülkeden iyi durumda olmamıza rağmen, uluslararası piyasalarda 10 yıllık devlet tahvillerimizle ancak Avro cinsinde yüzde 6.5 civarında, Türk LiTürkiye’nin büyümesinde handikap olarak gördüğünüz neler var? Yıldız: En önemlisi büyümemizin yapısında, kaynağında, istihdam yaratma kapasitesinde, yarattığı artı değerde, verimliliğinde, rekabet gücünde ve sonuçlarında ciddi sorunlar bulunuyor. Dolayısıyla da bu tarz büyümenin sürdürülebilir olmadığını söylüyorum. Bunu sadece ben söylemiyorum, yerli ve yabancı bütün ekonomi hocaları ve uzmanları da bunu söylüyor. İşte bu nedenle hükümet ekonomideki hızlı büyümeye fren koymaya çalışıyor. Ancak hükümet bunu yaparken yine sadece palyatif ve günü kurtaracak önlemler alıyor olmasını hayretle karşılıyorum. Oysa sorunlar ötelendikçe çözüm gelmiyor aksine var olan sorunlar büyüyor ve bunlara yenileri ekleniyor. Sıcak paranın varlığını riskli buluyorsunuz. Sıcak paranın Türkiye’ye geliyor olmasının ne mahzuru var? Yıldız: Bakın Türkiye’nin yaklaşık 360 milyar dolar civarında uluslararası yatırım pozisyonu açığı var. Bunun yaklaşık 110 milyar doları kısa vadeli sıcak para. Bu para hisse senedi, tahvil, mevduat gibi enstrümanlara park etmiş durumda. Diğer yabancı sermaye ise başta bankacılık ve sigortacılık sektörü olmak üzere kârlı birçok sektöre girmiş bulunuyor. Merkez Bankası ödemeler dengesine baktığınızda neredeyse her ay nette Türkiye’den dışarıya kâr, faiz veya temettü adı altında 600 milyon dolar civarında bir kaynak transfer oluyor. Bu ciddi bir rakamdır. Üstüne hesapsız kitapsız iç talep artışıyla ithal tüketim malları harcamalarını büyütmeye cari açığı kabartmaya devam edersek, günün sonunda dış borç yükü sorunları, kamu borcu artışı kaçınılmaz olacaktır. İşte o zaman ilk ülkeyi terk edecek olan para bu sıcak paradır. Bu parayı tutmak için bu sefer daha yüksek faizler ödemek zorunda kalırsınız. İşte bu bir kriz sarmalı olur. Borcunu ödemekte zorlanan Yunanistan’a kimi AB ülkeleri adaları satmasını tavsiye ettiler. O gün bize neyi tavsiye edeceklerini düşünmek bile istemiyorum. harekete geçmeli Lüküslü: Gençlik CHP İstanbul 2. bölge aday adaylarından Eşref Tolga Lüküslü, “Türkiye’nin geleceğini karanlıktan kurtarmak için gençlik mutlaka harekete geçmeli, hedefim gençliğin TBMM’deki temsilcilerinden biri olmak” dedi. Lüküslü, “Turizm otelcilik sektöründe faaliyet gösteren genç bir işadamı olarak gençliğin enerjisiyle ülkemize kaynak yaratacak büyük projeleri hayata geçirmek istiyorum. Buralardan sağlanacak gelirlerle gençliğin eğitim, yurt, harçlar gibi temel sorunlarına çözüm bulunacağına inanıyorum” diye konuştu. örgütlü toplum Ateş: Özgür birey, Sosyal Demokrasi Vakfı (SODEV) Başkanvekili, kurucu üyesi ve avukat Tülay Ateş, İstanbul 3. bölge milletvekili aday adayı olduğunu söyledi. Uzun yıllar SHP ve CHP içinde aktif siyaset yapmış Ateş, “Özellikle düşünce, örgütlenme ve basın özgürlüğünu kısıtlayan Ceza Kanunu, Terörle Mücadele Kanunu’ndaki bazı maddeler, Özel Yetkili Mahkemelerin kaldırılması, Ceza Usul ve Ceza İnfaz, Gizli tanık Kanunu’nun değiştirilmesi yönünde çalışmaların olacak” dedi. “Özgür birey, örgütlü toplum, demokratik devlet” sloganıyla yola çıktığını vurgulayan Ateş, demokratik hak ve özgürlükleri genişleten bir anayasa yapılması gerektiğine dikkat çekti. Ateş, “Seçim yasaları değiştirilmelidir. Avrupa Birliği’ne girme çalışmaları ertelenmemelidir. Engelliler ile ilgili düzenlemeler de yapılmalıdır. Ayrıca 60 olan kadın sığınmaevlerinin sayılarının çoğaltılması için yasal düzenleme yapılmalıdır” diye konuştu. İlçelerden Kılıçdaroğlu’na mektup İstanbul Haber Servisi CHP İstanbul 3. bölge ilçe başkanları adayların belirlenmesine sayılı günler kala sürpriz bir çıkışla CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’na aday tercihlerini belirten mektup verdi. 13 ilçe başkanı adına Ankara’ya giden dört ilçe başkanı, listelerde görmek istedikleri beşer ismi CHP Genel Merkezi’ne elden teslim etti. Mektupta, “İlçe başkanlığından ayrılıp, bu örgüte emek vermiş eski ilçe başkanlarımızın aday listelerinde seçilecek yerlerde olmasının seçim başarımızı daha da arttıracağı görüşündeyiz” ifadesi dikkat çekti. Arnavutköy, Avcılar, Bağcılar, Bahçelievler, Bakırköy, Başakşehir, Beylikdüzü, Büyükçekmece, Çatalca, Esenyurt, Güngören, Küçükçekmece, Silivri ilçelerinden oluşan 3. bölge ilçe başkanlarından 10’unun imzaladığı mektupta, her ilçe örgütünden beşer isme yer verildi. Kapalı zarfla elden Kılıçdaroğlu’na iletilen zarfın ardından gözler MYK öncesi Kılıçdaroğlu’na çevrildi. rası cinsinden yüzde 11.25 gibi bir oranla borçlanabiliyoruz. Tahvillerimizdeki alım satım arasındaki risk primi 184 baz puan civarındadır. Sizce nedir ekonomik göstergelerde mukayese de yanıltıcılığa sebep olan, hükümetin bunu bilinçli olarak yaptığını mı düşünüyorsunuz? Yıldız: Elbette hükümet bu perdelemeyi bilinçli olarak yapmaktadır. Her şeyden önce Avrupa Birliği ülkelerinde ve ABD’de ortaya çıkan temel ekonomik sorunlar ile bizim karşı karşıya olduğumuz temel ekonomik sorunlar ve öncelikler farklıdır. Doğal olarak ekonomi, maliye ve para politikalarımızdaki çözüm arayışları da farklı olacaktır. İşimize geldiği yönüyle mukayese yapmak ve bunun üzerinden hamaset siyasetinde bulunmak, samimi siyasetçilerin işi olmamalıdır. ‘CHP’YE SOL DUYU GEREK YOR’ stanbul Üniversitesi Avrupa Birliği (AB) Uygulama ve Araştırma Merkezi Danışma Kurulu üyesi, Kültür Üniversitesi öğretim görevlisi ve AB uzmanı Dr. Can Baydarol CHP stanbul birinci bölgeden milletvekili aday adayı olduğunu açıkladı. “TürkiyeAB ilişkileri”, “Gümrük Birliği”, “Küresel sorunlar gölgesinde TürkiyeAB ilişkileri” gibi konularda çeşitli üniversitelerde dersler veren ve Sosyal Demokrasi Vakfı ile çeşitli sivil toplum örgüt üyeliği de bulunan Baydarol, CHP’nin ideallerini dünya ve Türkiye gerçekliğiyle örtüştürmek üzere siyasete girdiğini söyledi. Baydarol “CHP’ye sağ duyu yerine ‘sol duyu’ gerekiyor” diye konuştu ‘S YASET N EROZYONA UĞRADIĞI B R DÖNEM’ Uzun yıllar Türk Diş Hekimleri Birliği ve stanbul Diş Hekimleri Odası Başkanlığı yapmış olan Celal Korkut Yıldırım da CHP’den stanbul 2. bölge aday adayı olduğunu açıkladı. Yıldırım, Türkiye’de özellikle hayatın her alanında etik değerlerin çok ciddi erozyona uğradığını belirterek “Siyasetin de erozyona uğradığı bir dönemde siyasete girmeyi düşündüm” dedi. Türkiye’de demokratikleşme ile ilgili çok ciddi sorunların yaşanacağı endişelerinin olduğunu vurgulayan Yıldırım, “Türkiye’nin yeni demokratik bir anayasaya ihtiyacı olduğu, bu anayasanın da toplumsal uzlaşma zemini içinde üretilmesi gerektiğini düşündüğüm için siyasete girdim” dedi. ‘GENÇLERE H ZMET ETMEK ST YORUM’ CHP stanbul 3. bölgeden milletvekili aday adayı Yegâne Güley, milletvekili seçilirse kadınlara ve çocuklara eğitim, kültür ve spor alanında hizmet etmek istediğini açıkladı. Bir hukukçu ve sporcu olan Güley, “Milletvekili seçirlirsem Türkiye’nin ilk kadın spor bakanı olmak istiyorum. Spor kültürünün tüm halka yayılmasını hedefliyorum ve çağımızın hastalığı stres ve obezitenin sporla yenilebileceğine inanıyorum. Kadınların elinin değeceği bir alanda şiddetin daha da azalacağını biliyorum. O yüzden ülkeme ve sporu seven genç nesillere hizmet etmek istiyorum” dedi. Güley, Türkiye’de artık çocuk gelin görmek istemediğini söyledi. ‘ÜLKEM VE PART M N DEĞERLER Ç N ADAYIM’ Eski CHP stanbul l Yönetim Kurulu Üyesi Aziz Kurt, stanbul 1. bölgeden milletvekili aday adayı oldu. Ankara ktisadi ve Ticeri limler Akademisi mezunu olan Kurt, Tekel Müfettişi, Gümrük ve Tekel Bakanlığı nceleme ve Denetleme Kurulu Başkan Yardımcılığı, Tekel Grup Başkanlığı, stanbul Büyükşehir Belediyesi Kontrol Daire Başkanlığı görevlerinde bulundu. CHP’de uzun yıllardır aktif siyaset yapan Kurt, daha önce 1987 ve 1991 genel seçimlerinde CHP’den Sinop milletvekili adayı oldu. Kurt, “Ülkemizin bugünkü koşullarında, partimizin ideolojik kaynağını oluşturan 6 ok ilkeleri ile sosyal demokrasinin evrensel ilkeleri arasında, parti programımıza uygun şekilde genel merkezimizin vaat ettiği projeleri yaşama geçirmek için her türlü çabayı göstermek için adayım” dedi. ‘Özgürlükler güvencede değil’ Emekli öğretmen, avukat Uğur Efil, insan temel hak ve özgürlüklerinin güvence altında olmadığını belirterek, AKP iktidarıyla son dönemde yaşananlara sessiz kalamayacağı için CHP İstanbul 1. bölge milletvekili aday adayı olduğunu söyledi. Türkiye’de 6 milyon insanın telefonlarının dinlendiğini, basına yönelik 1200 davanın açıldığını, 3 bin 700 internet sitesinin kapatıldığını kaydeden Efil, “Kadınların ülkenin çağdaşlaşmasındaki konumunun korunması, çalışma hayatında etkinliğini arttırması için projeler üreteceğim. Üniversite gençliğinin gelecek korkusu olmadan eğitimini tamamlaması, emeklilerin kimseye muhtaç olmadan yaşaması, tıkanan yargı sisteminin köklü çözümlerle rahatlatılması, yüz binlerce engelli yurttaşımızın toplum hayatında daha fazla yer alması, milletvekilliği dokunulmazlığının kaldırılması için çalışmalar yapacağım” dedi. C MY B C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle