15 Mayıs 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHUR YET 8 N SAN 2011 CUMA 6 HABERLER DOSYA ANİDEN GÜNDEMDE İlhan Cihaner, polis ve savcıların kendisine fiziki müdahalede bulunduğu o günü Cumhuriyet’e anlattı: ‘Elli kere arama yaptılar’ LHAN TAŞCI ANKARA Eski Erzincan Başsavcısı İlhan Cihaner, gözaltına alındığı günü kendisine yönelik fiziki müdahale fotoğraflarının “sızdırılmasını alçaklık” olarak nitelendirirken “Herhalde imamın ordusu saldırıyor? O gün, müdahale edenlerden birisinin de savcı Mehmet Yazıcı olduğunu bilseydim, kafa atardım. Tek pişmanlığım budur” değerlendirmesini yaptı. “Servis” edilen fotoğrafların kendilerinde bulunmadığını ancak polis ve savcılığın elinde olduğunu vurgulayan Cihaner, “Cezaevinde de 50 kez elle arama yaptılar. Bunları anlatmanın topluma bir yararı yok” dedi. CHP’den milletvekili aday adayı olan, eski Erzincan Cumhuriyet Başsavcısı İlhan Cihaner, 16 Şubat 2010 tarihinde makam odasında polis ve savcının fiziki müdahalede bulunup, ardından da gözaltına alındığı gün yaşananları Cumhuriyet’e anlattı. Cihaner, dün bazı gazetelerde yer alan fotoğrafların; makam odasında oturduğu sırada odaya polis ve savcıların girmesi üzerine ayağa kalktığını, arama ve gözaltı için geldiklerini söylemesi üzerine yeniden makam kol Eski Erzincan Başsavcısı Cihaner’in, gözaltına alınırken direnişini ve polisin müdahalesini gösteren fotoğraflar ortaya çıktı. tuğuna oturacağı sırada yaşanan 1520 saniyelik süreye ait olduğunu bildirdi. Cihaner, o anı, “Yeniden masama oturunca kaldırmaya çalıştılar. Fotoğraflar da yerime oturmaya çalışırkenki görüntüler. Herhalde masama oturup bir şey yapacağımdan çekindiler” sözleriyle özetledi. Polislerin koluna girerek fiziki müdahalede bulunduğu fotoğrafların sızdırılmasını “alçaklık” olarak nitelendiren Cihaner, gözaltına alındığı günkü polis kamerası kayıtlarının da sızdırıldığını anımsattı. Kendisine fiziki müdahalede bu Savcı polis gibi davrandı lunmaya çalışanlardan birisinin de savcı Mehmet Yazıcı olduğunu da ilk kez açıklayan İlhan Cihaner, “O gün, o kişinin savcı olduğunu bilmiyordum. Eğer savcı olduğunu bilseydim, karşı çıkar ve kafa atardım. Bunu orada bilseydim, maliyeti ne olursa olsun ona sert bir karşılık verirdim. Tek pişmanlığım budur. Olay günü yaşananlara ilişkin fotoğraf ve görüntülerin hepsi yayınlanmıyor. Nedense savcının da fiziki müdahalede bulunduğu fotoğraflar neden yayınlanmıyor? Saatlerce süren işlemler var, oturuldu, kalkıldı, yemekler yenildi. Bunca zaman geçmesine rağmen hâlâ o gürüntüler biz de bile yokken belli gazetelere ve gazetecilere neden dağıtılıyor. Hukuksuzluklarını bir kez daha ispat etmiş oldular. Tüm görüntüler polisin, savcılığın elinde. Savcının emri olmadan zaten polis oradaki hareketi yapamaz” değerlendirmesini yaptı. Gözaltı günü yaşananları kamuoyuyla paylaşmama gerekçesini Cihaner, şöyle açıkladı: “Baştan sona hukuksuz olan bir olay. Yapılan bir eşkıyalık var. Ben sokak serserisi değilim ki, kafa, kol gireyim; fiziki müdahale edene fiziki karşılık vereyim. Bu olanları hiç anlatmadım, nesini anla tayım. Cezaevinde kaldığım süre içerisinde de en az 50 kez elle arama yapıldı. Bunu da ilk kez açıklıyorum. Çünkü bunları anlatmanın insanlara, topluma bir yararı yok.” Direnmesini sürdürmesi halinde fiziki kavga çıkmasının muhtemel olduğunu anlatan Cihaner, “Düşününüz ki, çıkarkan başsavcının, savcıların, polislerin kafası kırılmış. Böyle bir görüntü kabul edilebilir mi? Bu görüntüler daha mı uygun olurdu?” diye sordu. CHP’den milletvekili aday adayı olan Cihaner, fotoğrafların yayınlanma zamanının “manidar” olduğunu vurgularken “İmamın ordusu saldırıyor” dedi. Cihaner, adliyede “gizli sorgu odası” oluşturduğu iddialarına ise “En komik ve en aptalca iddialardan biri bu. O adliye benim tapulu malum değil. O sorgu odası hâlâ orada. İfade alma yönetmeliğine göre, savcılık katında bir gizli oda olmaz” karşılığını verdi. Cihaner’in makam odasında yapılan aramaya ve gözaltı işlemlerine nezaret eden Erzincan Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şube Müdürü Murat Günbey, görevinden istifa ederek AKP’den Erzurum milletvekili aday adayı olmuştu. Seçim öncesi 12 Eylül kararı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, anayasanın geçici 15. maddesinin kaldırılması üzerine yapılan suç duyurularıyla ilgili başlatılan soruşturmayı yürütmek üzere savcı Murat Demir’i görevlendirdi. Yaklaşık 7 ay önce başlayan süreçte görevlendirmenin seçimlere iki ay kala yapılması tartışma yarattı. CHP Grup Başkanvekili Akif Hamzaçebi, sürecin gecikmesini eleştirirken eski YARSAV Başkanı Emine Ülker Tarhan, “Bu son bir hamledir ve seçim yatırımıdır” dedi. Savcı Demir ise “döneme ait darbe emri verenler ile tüm sorumluların soruşturma kapsamında olduğunu” ifade etti. “12 Eylül’den hesap sorulacağı” iddiası, 12 Eylül 2010’da yapılan anayasa değişikliği referandumu sürecinin tartışmalı konularından birisiydi. Paketin referandumda kabul edilerek anayasanın geçici 15. maddesinin kaldırılması üzerine savcılıklara yüzlerce suç duyurusu yapıldı. Bunun üzerine özel yetkili Ankara Cumhuriyet Başsavcı Vekilliği 17 Eylül 2010’da başlattığı soruşturmayla ilgili 6 Kasım’da görevsizlik kararı verdi. Kasımdan bu yana başsavcılığın masasında unutulan dosya, seçimlere yaklaşık 2 ay kala anımsandı. Başsavcı İbrahim Ethem Kuriş, yaklaşık 3 bin suç duyurusu üzerine yaptığı inceleme sonucunda Demir’i soruşturmasıyı yürütmek üzere görevlendirdi. 12 Eylül 1980 askeri darbesini gerçekleştiren dönemin Genelkurmay Başkanı Orgeneral Kenan Evren ile kuvvet komutanları emekli Orgamiral Nejat Tümer ve emekli Orgeneral Tahsin Şahinkaya, ağırlaştırılmış müebbetle soruşturulacak. Soruşturmayı yürüten savcı Murat Demir 12 Eylül’e ilişkin çok fazla şikâyet olduğunu belirterek “O döneme ait sorumlu polis, asker, yönetici ve darbe emrini veren kişiler soruşturma kapsamında değerlendirilecektir” dedi. CHP’li Hamzaçebi, anayasa değişikliğinin 12 Eylül 2010’da yürürlüğe girdiğini anımsatarak, “Bir zamanlama, özel bir plana mı dayanıyor bilemiyorum ama aylardır başlayabilecek olan bir süreç daha yeni başlamaktadır” dedi. Tarhan da “Zamanlaması çok ilginç, çünkü 12 Eylül’den sonra herkes beklenti içindeydi. O günden bu yana süre de yeterliydi. Ama bu geciktirildi. Bu tür bir siyasi yöntem bulundu ve düğmeye basıldı” değerlendirmesini yaptı. Ergenekon davalarına konu olan ve gazetemize atılan el bombalarına ilişkin bilirkişi raporu açıklandı: Patlamayanlar imha edildi HAT CE TUNCER ‘Darbe emri veren soruşturmada’ Birinci ve ikinci Ergenekon davaları kapsamındaki el bombaları ve patlayıcı maddelere ilişkin bilirkişi raporu, dosyalarına konuldu. Cumhuriyet gazetesine atılan ve patlamayan iki el bombasına ait fünyelerdeki patlayıcı maddelerin tehlike arz ettiği tespit edilerek imha edildi. Ergenekon davalarına bakan İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi’nin kararı gereği dosya kapsamındaki el bombaları ve patlayıcı maddeler üzerinde bilirkişi olarak tayin edilen Emniyet Genel Müdürlüğü Kriminal Polis Laboratuvarı Daire Başkan Yardımcısı bomba uzmanı Cengiz Özdemir ve Jandarma Genel Komutanlığı Harekât Başkanlığı Kriminal Daire Başkanlığı’nda görevli patlayıcı madde imha uzmanı Yüzbaşı Murat Durdu inceleme ve keşif yaptı. 13 Mart 2011 tarihli ve 364 sayfalık raporda sanık ve avukatlarının dosyadaki patlayıcılar konusundaki itirazları ve mahkemenin sorularına karşı el bombaları konusunda açıklamalara da yer verildi. ‘Tehlike arz ediyorlardı’ Bilirkişilerin Cumhuriyet gazetesine atılan ve patlamayan el bombalarının ateşleyici fünyeleri ile gövde içerisinde bulunan TNT maddesinin patlama riskinin bulunduğunun belirtilmesi üzerine İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi’nin kararıyla 16 Ekim 2010 tarihinde Kayabaşı Toplu Konut arazisinde (Eski Çakıcı Taşocağı mevkii) uçlarına saniyeli fitil takılarak patlatıldı. İkinci dava sanıklarından Oğuz Bulut’a ait olduğu iddia edilen 2 adet el bombası ve fünyeleri de imha edildi. Etkisi azaltılmış Raporda, “Söz konusu el bombalarındaki patlayıcı miktarının standart ağırlıklarında ol duğu gibi 40’ar gram oldukları düşünülürse, mevcut TNT patlayıcı maddelerinden bir kısmı eksiltilerek yerine dumansız barut katıldığı anlaşılmaktadır. TNT dumansız baruta göre daha güçlü bir patlayıcı madde olduğundan bir miktar TNT yerine dumansız barut kullanılması nedeniyle patlama anında bombanın standart etkisinde daha az etki yapabileceği değerlendirilmektedir” denildi. Raporda, Emniyet Genel Müdürlüğü Bomba Bilgi Merkezi irtibat raporlarında Cumhuriyet gazetesine 5 Mayıs 2006 tarihinde pimi çekilmeden atılan el bombası ile 11 Mayıs 2006 tarihinde atılan ve patlayan el bombasının kafile numaraları (TAPA M204A2 KFMKE 91 1277) ile Eskişehir’de Fikret Emek’ten ele geçirilen bir adet el bombasının (TAPA M204A2 KFMKE 91 1277) kafile numaralarının aynı olduğunun tespit edildiğine dikkat çekildi. 10 Mayıs 2006’da Cumhuriyet gazetesine atılan ikinci el bombasının fünye grubu ile (M204 A2 KF MKE 173985) ile Ümraniye’de ele geçirilen iki adet el bombası fünye grubunun (TAPA M204 A2 KFMKE169 585) arasında üretim yılları açısından benzerlik olduğunun tespit edildiği hatırlatıldı. Mahkemenin, “Aynı kafileden oldukları tespit edildiği takdirde MKE’den gelen üretim miktarları da dikkate alınarak, aynı kafile numarasını taşıyan bombalarla işlenen suçların aynı kişiler tarafından işlenip işlenmediği konusunda belirleyici veya tali delil olma özelliğini taşıyıp taşımadığı” sorusuna karşılık görüş bildirildi. Raporda aynı üretim ve kafile numarasına sahip bombalarla işlenen olayların aynı kişiler tarafından işlenme ihtimalinin hem mümkün olduğu hem de olmayabileceğinin altı çizildi. ‘Neden bu kadar bekledi?’ SOYSAL SİLİVRİ’YE GİTTİ Ahmet Şık’ın sergisi açılıyor Ahmet Şık’ın çektiği fotoğraflardan oluşan, “Ben Tanığım” adlı sergi, bugün saat 19.00’da, Şık’ın Ergenekon soruşturması kapsamında tutukluluğunun 38. gününde Karşı Sanat’ta açılıyor. 12 Nisan tarihine dek açık kalacak sergi, Ahmet Şık’ın yıllardır süren gazetecilik ve fotoğrafçılık dönemine ait 30 fotoğrafından oluşuyor. Sergide Ahmet Şık’ın “Başkasının Acısına BakmakMayın” konulu fotoğraf çalışmalarından örnekler de görülebilecek. 9 Nisan Cumartesi günü saat 12.30’da Galatasaray Meydanı’nda bir araya gelecek olan Ahmet Şık’ın fotoğrafçı arkadaşları, daha önce de yaptıkları gibi Galatasaray Postanesi’nden Ahmet Şık’a fotoğraf gönderecekler. ‘Cezaevi koşulları ağır’ İstanbul Haber Servisi CHP İstanbul Milletvekili ve TBMM İnsan Hakları Komisyonu üyesi Çetin Soysal, Silivri Cezaevi’ne giderek gazetemiz yazarı Mustafa Balbay, Odatv İmtiyaz Sahibi gazeteci yazar Soner Yalçın, gazeteci Barış Terkoğlu, gazeteci Barış Pehlivan ve Başkent Üniversitesi Rektörü Prof. Mehmet Haberal’ı ziyaret etti. “Cezaevi koşulları çok ağır, Silivri Cezaevi dışarıdan göründüğü gibi değil” ifadelerini kullanan Soysal, “Özellikle Yalçın’ın kaldığı bölümde su akmıyor. Yeterli doktor yok. Sanıklar sorgulamalarda gazetecilik mesleği faaliyetlerinin dışında hiçbir konuda soruya muhattap olmadıklarını da ifade ettiler” diye konuştu. Fatma Cengiz M T’çileri suçladı İstanbul Haber Servisi İkinci Ergenekon davasında “Asena” takma adlı Fatma Cengiz’in savunması alındı. Fatma Cengiz, eski Özel Harekât Daire Başkanvekili İbrahim Şahin’in terörle mücadelede yeni oluşumun başına getirileceğini kendisine MİT elemanlarının söylediğini iddia etti. Cengiz, “Göreve geri döndüğünü İbrahim Şahin’e söylememi MİT’çiler istedi” dedi. Sanık, Özel harekât polisi Fahri Kepek’in Şahin’e telefonda kendisini “Talat Ertap Paşa” diye biri olarak tanıtmasını da MİT mensuplarının istediğini söyledi. Cengiz, etnikçilik yapmadığını belirterek “Asena kod adım değil, Radyo Türkiye’de program yaparken Asena Öztürk adını kullanıyordum” dedi. Savcılıkta kendisine Muzaffer Tekin’in sorulduğunu belirten Cengiz, “Kendisini vatansever biri olarak tanıdığımı söyledim. Ama Tekin’i Danıştay saldırısıyla ilişkilendirebilmek için savcılık ifademde değişiklik yapmışlardır” dedi. Şahin’in hazırladığı S1 adlı belgede adı olan tutuklu sanık Üsteğmen Taylan Özgür Kırmızı’nın avukatının soruları üzerine Cengiz, “MİT’çiler Şahin’e o mesajları atmam için tehdit ediyorlardı” iddiasında bulundu. ÖZ VE ÜÇ HÂKİM HAKKINDA Avcı HSYK’ye şikâyet etti ANKARA (AA) Tutuklu Emniyet Müdürü Hanefi Avcı, ‘Ergenekon’ soruşturmasını yürüten Cumhuriyet Savcısı Zekeriya Öz ile İstanbul 11. Ağır Ceza Mahkemesi hâkimleri Metin Özçelik, Mehmet Ekinci ve Birol Bilen hakkında, ‘görevlerini kötüye kullandıkları’ iddiasıyla HSYK’ye şikâyette bulundu. Avcı, avukatı Fidel Okan aracılığıyla şikâyet dilekçesini HSYK’ye verdi. Dilekçede, Ergenekon soruşturması kapsamında da tutuklanan Avcı’nın tutukluluğuna yapılan itirazın İstanbul 11. Ağır Ceza Mahkemesi’nce oyçokluğuyla reddedildiği hatırlatıldı. İtirazın reddine şerh koyan Mahkeme Başkanı Şeref Akçay’ın gerekçesinden alıntılar yapılan dilekçede, karşı oyun “Savcı Öz’ün, Avcı’ya yönelik bağımsız, tarafsız, adil ve insan vicdanına uygun soruşturma yapmadığını ortaya çıkardığı” iddia edildi. KÜLTÜR BAKANI’NDAN LG NÇ ÇIKIŞ ATAÇ CEZAEV NDEK 162. ASKER OLDU ‘Zafer biraz hasar ister’ ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay, Ergenekon davasında gelinen nokta için ilginç bir yorumda bulunarak, “Zafer biraz da hasar ister. Kolay değil bu. Yargı çok önemli bir şeyi araştırıyor” dedi. Günay, bir televizyon programında darbe planlarına gönderme yaparak, “20042007 yılları arasında Türkiye’nin kritik eşikten döndüğünü” belirterek şu ifadeleri kullandı: “Kolay değil. Süreç uzun olabilir. Bazı haksızlıklar olabilir. Bunların bir kısmı tahliye olacak, belki beraat edecek. (...) Biraz sabırla süreci takip edelim. Zafer biraz da hasar ister, kolay değil bu.” Kaçmadı, tutuklandı İstanbul Haber Servisi Balyoz Harekât Planı davasında hakkında yakalama ve tutuklama kararı bulunan Tankçı Kurmay Albay Murat Ataç dün teslim oldu. İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından görülen Balyoz Planı davasında hakkında yakalama emri çıkarılan Ataç, dün Merkez Komutanlığı’na teslim oldu. Yurtdışında görevli olmasına karşın kendi rızasıyla teslim olduğunu belirten Ataç, Balyoz Planı’nın eklerinde yer alan görevlendirme listelerine haberi olmadan adının yazılmasıyla ilgili suç duyurusunda bulunduğunu söyledi. Ataç’ın, “Türkiye Cumhuriyeti hükümetine karşı darbeye teşebbüs suçlamasıyla” tutuklanmasına karar verdi. C MY B C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle