16 Mayıs 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
21 N SAN 2011 PERŞEMBE CUMHUR YET SAYFA HABERLER 5 Yapılması gereken seçimlerin ertelenmesidir... Biriki maddelik anayasa değişikliğiyle demokratik seçimin önü açılır. Biliyoruz ki AKP buna yanaşmayacaktır. Seçim ileri bir tarihe ertelenmeyecektir. Çünkü YSK, AKP’ye altın tepsi içinde altı milletvekili sundu.... Yeme de yanında yat!.. Burada benim CHP’ye bir önerim var demokrasi adına... CHP yukarıda saydığım kentlerde (İstanbul ve Mersin dışında) gerçek bir tavır almalıdır. Nedir bu tavır? Türkiye siyasal bir bunalıma girerse Türküyle Kürt’üyle; Lazıyla Çerkeziyle, Sünnisiyle Alevisiyle çok şey yitiririz. Güneydoğu’da olaylar başladı... Bu olaylar büyük kentlere taşınmamalı. Demokrasilerde çareler tükenmez, bir çözüm bulunur... Benim anlatmak istediğim bu!.. ‘Sicil kaydı 80 yıl tutulmaz’ LHAN TAŞCI Anayasa Mahkemesi’nden bağımsızların önünü kesen YSK’ye yol haritası YSK’nin Kararı ve Seçim Yüksek Seçim Kurulu’nun BDP adaylarına ilişkin kararı yasal mı, değil mi tartışmalarını gün boyu televizyonlardan izledim... Bu tartışmaları isterseniz bir kenara bırakalım. Kararın elbet çok önemli siyasal sonuçları olacaktır. Görmezden gelinemez bu sonuçlar!.. Türkiye’nin geleceğini düşünen, barıştan, demokrasiden, hukuktan, adalette eşitlik ilkesinden, Türklerin ve Kürtlerin barış içinde bir arada yaşamalarından söz eden herkesin üzerine düşen bir görev var. YSK kararının can acıtıcı vahim sonuçlarını gidermek için çözüm üretmek... Böylesi bir çözüm üretmek için tüm siyasi güçlerin de aynı kararlılıkta olması gerekir. Eğer çözüm üretilmezse 12 Haziran’da yapılacak genel seçimler demokratik olmayacaktır. Çünkü YSK bu kararıyla en az altı milletvekilini BDP’nin elinden almış, AKP’ye “buyrun sizin olsun” demiştir. BDP’nin Diyarbakır’dan iki, İstanbul, Siirt, Mersin ve Hakkâri’de birer milletvekilinin adaylıkları açıkça engellenmiştir. İstanbul ve Mersin dışında CHP ve MHP’nin oy oranı 2007 sonuçlarına göre çok düşüktür. Böyle olunca AKP listelerinde yer alan adaylar Meclis’e girecektir. Bu haksızlıktır... Eğer evrensel demokrasiyi savunuyorsanız Güneydoğu’da yaşayan yurttaşlarımızın yanında yer almak zorundasınız... Böyle bir durum AKP’lileri, ırkçıları sevindirebilir. Oturup düşünün bir kez daha... Bu mudur hak ve eşitlik? Bu mudur temsilde adalet? Bu mudur oyların eşitliği ve demokratik seçim? Cihaner’e coşkulu karşılama SEDAT KURT DENİZLİ CHP’nin, Yüksek Seçim Kurulu kararı sonrası 2. sıra kontenjan adayı olarak milletvekili aday listesinde yer verdiği eski Erzincan Cumhuriyet Başsavcısı İlhan Cihaner, dün Denizli’de onlarca araçlık konvoyla karşılandı. İl başkanlığı binası önündeki kalabalık partili gruba seslenen Cihaner, kentteki seçim yarışının centilmence yürütülmesinden yana olduğunu vurgulayarak “Bu nedenle seviyesizce saldırılara, benim üzerimden kopartılan kavgalara prim vermeyin. Bunlar zenginleştikçe Denizli daha çok yoksullaştı. Şimdi de gençlerin emeklerine göz diktiler. Bunlar hırsızlar, halk düşmanları” diye konuştu. ANKARA Anayasa Mahkemesi, memnu hakların iadesiyle ilgili karar alamadıkları gerekçesiyle bağımsız milletvekili adaylıklarını iptal eden Yüksek Seçim Kurulu’na, memnu hak ve arşiv kayıtları için yol haritası olabilecek nitelikte bir karara imza attı. Kararda, “Mahkemelerce verilen mahkumiyet kararlarının arşiv kaydına alınmasının gerekçesini oluşturan durumlar, bazı istisnalar dışında, kişi hakkında ömür boyu hak yoksunluğu getirmemektedir” denildi. Ankara 9. İdare Mahkemesi ve Şanlıurfa 3. Asliye Ceza Mahkemesi geçen günlerde baktıkları davalarda, YSK kararıyla birlikte gündeme gelen Adli Sicil Yasası’nın kimi hükümlerinin anayasaya aykırılığı iddiasıyla Anayasa Mahkemesi’ne başvurdular. Başvuruda, “Arşiv bilgileri ilgilinin ölümü üzerine ve herhalde kaydın girildiği tarihten itibaren 80 yılın geçmesiyle tamamen silinir” hükmünün anayasaya aykırı olduğu iddia edildi. Anayasa Mahkemesi, başvuruyu haklı bularak “Arşiv bilgileri, ilgilinin ölümü üzerine ve herhalde kaydın girildiği tarihten itibaren 80 yılın geçmesiyle tamamen silinir” hükmünü iptal etti. Kararda, mahkemelerce verilen mahkumiyet kararlarının arşiv kaydına alınmasının gerekçesini oluşturan durumlar, bazı istisnalar dışında, kişi hakkında ömür boyu hak yoksunluğunu getirmediği, hak yoksunluğunun belli bir süreyle sınırlandırıldığı vurgulandı. Mahkemenin kararında şu değerlendirme yapıldı: “Bir kişinin işlediği suçun liliklerin, itiraz konusu kuralda öngörüldüğü üzere arşiv kayıtlarının kişinin ölümüne kadar ya da seksen yıl süreyle muhafaza edilmesi noktasında geçerli olmadığı açıktır.” “Mahkemelerce verilen mahkumiyet kararlarının arşiv kaydına alınmasının gerekçesini oluşturan durumlar, bazı istisnalar dışında, kişi hakkında ömür boyu hak yoksunluğu getirmemektedir” denilen gerekçeli kararda, bağımsız mil Anayasa Mahkemesi, bağımsız milletvekili adaylarının memnu haklarıyla ilgili tartışmaya yeni bir boyut getirecek karara imza attı. Kararda mahkemelerin verdiği cezaların bazı istisnalar dışında kişi hakkında ömür boyu hak yoksunluğu getirmediği belirtildi. ya da aldığı cezanın milletvekili seçilmesini engelleyen anayasanın 76. maddesinin ikinci fıkrasında belirtilenden olup olmadığının saptanabilmesi ve mahkumiyete bağlı hak yoksunluğu öngören bazı özel yasalardaki hükümler nedeniyle mahkemelerce verilen mahkumiyet kararlarının kayıt altına alınmasında yasal ve anayasal birtakım gereklilikler bulunmaktadır. Ancak söz konusu gerekletvekili adaylarının memnu hakları tartışmasına da ışık tutacak şu irdeleme öne çıktı: “...Türk Ceza Kanunu dışındaki kanunların belli bir suçtan dolayı veya belli bir cezaya mahkumiyete bağladığı hak yoksunlukları ise Adli Sicil Kanunu’nun 13/A maddesi gereğince ilk mahkumiyet kararının infaz edilmesinden itibaren belli sürenin geçmesiyle birlikte yasaklanmış hakların geri verilmesi yoluyla sona erdiril mektedir. Bir başka ifadeyle, arşiv kaydına alınmanın gerekçesini oluşturan kurumlar ilk mahkumiyet kararından belli bir süre geçtikten sonra kişi hakkında aleyhe bir sonuç doğurmadığı halde, söz konusu kayıtların kişinin ölümüne kadar veya kaydın girildiği tarihten itibaren seksen yıl süreyle arşivde muhafaza edilmesi gibi bir sonuç ortaya çıkmaktadır. Bu durumda, tüm suçlara ilişkin arşiv kayıtlarının bu kadar uzun süre muhafaza edilmesi, suç ve cezaların nitelikleri veya ağırlıkları dikkate alınmadan tüm suçlar için geçerli tek bir sürenin belirlenmesi, bu sürenin arşiv kaydına alınmayı gerekli kılan amaçla orantılı ve makul olmaması nedeniyle kural, adil ve hakkaniyete uygun bir düzenleme niteliğinde değildir. Diğer taraftan, kişinin belli bir tarihte aldığı herhangi bir mahkumiyet kararına ilişkin kaydın kişinin ölümüne kadar ya da seksen yıl süreyle muhafaza edilmesi, anayasanın 5. ve 17. maddelerinde belirtilen kişinin maddi ve manevi varlığının geliştirilmesi ilkesi ve cezaların ıslah edici olma amacı ile bağdaşmamaktadır.” Benim CHP’ye önerim şu: “Güneydoğu’da adını saydığım kentlerde adaylarının istifa etmesi, BDP’nin belirleyip destekleyeceği adayları listesine koyması.” Bunu demokrasi ve hukuk adına yapmalı CHP... Barış ve kardeşlik adına... CHP’nin böyle bir davranış göstermesi kendi yararına olacaktır. Çünkü tüm Anadolu tarihin, kültürün, barışın boy verdiği topraklardır... Biz, siz ayrımcılığına karşıyım ve bu öneriyi CHP’ye yapıyorum... Türkiye’nin yeni bir çatışma ortamına girmesini istemiyorum... Güneydoğu’da 12 Haziran’da ortaya çıkacak siyasi sonuçlara karşı demokratik bir adım atmalıdır CHP... Zor değildir... Ege’de, Akdeniz’de, Karadeniz’de, Trakya’da ve Marmara’da bu yüzden oy yitirmez, arttırır CHP... Kimi hukukçulara da bir sözüm var... Evrensel demokrasiden mi yana sınız, yoksa 12 Eylül anayasası ve Seçim Yasası’ndan mı? Hani sizler demokrattınız? C MY B C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle