16 Mayıs 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHUR YET 16 N SAN 2011 CUMARTES 4 HABERLER CHP, her sandığa bir partili, bir kadın, bir genç görevlendirmek için 500 bin kişiye eğitim veriyor Tutuklu Olmasaydı Davaya Gidebilecekti Ertuğrul Mavioğlu ile Ahmet Şık Ergenekon’u konu alan “Kırk Satır Kırk Katır” adlı kitaptan dolayı yargılanıyorlar. Kadıköy 2. Asliye Ceza Mahkemesi’nde görülen davanın konusu Ergenekon soruşturmasının gizliliğini ihlal etmek. Sanıklar 13 yıl arası hapis cezası tehdidi altındalar. Davanın 14 Nisan tarihli duruşmasında sanıklardan Ertuğrul Mavioğlu hazır bulundu. Ama sanıklardan, daha önce Ergenekon örgütü ile ilgili başka suçlamalar yüzünden tutuklanan Ahmet Şık, kendisini ceza ve tevkif evinden ya da anlı şanlı adıyla Silivri İnfaz Kampusu’ndan getirecek “araç ve şoför bulunamadığı için” duruşmaya katılamadı. Düşünebiliyor musunuz sayın okurlar, Ahmet Şık Ergenekon davası ile igili olarak iki birbirine zıt suçlamadan yargılanıyor, birinden de tutuklanıyor. Tutuklama nedir? Tutuklama, ceza davalarında, özellikle ağır cezalık suçlarda ve CMK 100’de gösterilen, katalog diye adlandırılan suçlarda, sanığın kaçma, delilleri yok etme, diğer sanıklar ve tanıklar üzerinde baskı oluşturma ihtimallerini bertaraf etmek üzere verilen bir tedbir kararıdır. Tutuklama bir ceza infazı değildir. Zaten o karar verildiği zaman sanığın henüz suçlu olup olmadığı belli olmamıştır. Tutuklamanın amacı, davanın aksamadan, salimen yürütülmesi, gecikmeden sonuçlandırılması için gerekli tedbirleri almaktır. Ama hukukun kapısını çalmadığı diyar olan Türkiye’de tutukluluk böyle algılanmaz. Tutuklanan kişiye suçlu gözüyle bakılır ve mümkün olduğu kadar cezasını en ağır şekilde çekmesi gereken bir mahkum olarak algılanır. Nitekim, Ergenekon davasından tutuklu bulunan Mehmet Haberal’ın sağlık nedeniyle tutukluluk süresinin bir bölümünü hastanede tutuklu olarak geçirmiş olması eleştirildi. Neden?Çünkü güya Haberal, tutukluluk koşullarından sıyırmış, hastanede keyif ediyordu. Hatta kimi angutlar şöyle buyurdular: Haberal tutuklu kalmadı, o süreyi hastanede geçirdi. Sanki hastanede geçen tutukluluk tutukluluk değilmiş, sanki tutuklunun hastanede gözlem ya da tedavi altında olması, CMK 100’ün öngördüğü sonuçları sağlamazmış gibi. Alakası yok. Cahil takımının tepkisi, tutukluluğa “çeksin cezasını kerata!” zihniyetiyle bakan bir bilinçaltının yansımasından başka bir şey değildi. Sevgili okurlar, hem devletin tutukluluk kurumuna yaklaşımı sakattır hem de tutukluluğu uygulaması, CMK 100’deki gerekçelere ters sonuçlar vermektedir. Nitekim, “yargıdan kaçmasın” diye tutuklanan Ahmet Şık, önceki gün duruşmaya getirilemedi. Davanın tutuksuz sanığı duruşmaya katıldı, ama devletin kaçmasın diye tutukladığı sanığı katılamadı. Buyurun biraz da buradan yakın! Ahmet Şık büyük olasılıkla tutuklu olarak Silivri’de bulunmasaydı, duruşmaya katılacaktı. Ama tutuklu olduğu için katılamadı ve salt bu yüzden “adaletin tecellisi” gecikti. Evet, adaletin bir an önce tecellisi, duruşmaların çabuk ve salimen yürütülmesi için getirilen tutukluluk tedbiri yüzünden adalet gecikti. Hani tutukluluk duruşmaların salimen cereyanı için getirilmiş bir tedbirdi? Neden gelemedi Ahmet Şık? Devletin tutukevinden getirecek aracı ve şoförü yokmuş. Devlet Ahmet Şık’ı tutuklarken, arabası ve şoförü olup olmadığını düşünmüş mü? Devletin sanığı adaletten kaçırmak için “Arabam, şoförüm yok” mazereti olabilir mi? Ama Ahmet Şık’ı tutuklayanlar belki de şöyle düşünüyorlardır: Dava uzasa da zarar yok, nasıl olsa zaten tutuklulukla infazı başlattık bile!.. Sevgili okurlar, bunların yanıtı yok. Bari burada kesip de aklımıza mukayyet olalım! Sandığa 3’lü koruma CHP, yaklaşık 170 bin sandık için 3’er kişi belirledi. Seçim günü sandıklarda görevli olanların eğitimlerine yönelik bir de kitapçık hazırlayan parti, partililere iletişim yollarını da aktardı. KIVANÇ EL ANKARA CHP, seçim süreci yaklaşırken mitingler başlamadan tüm parti içi eğitim çalışmalarını tamamlamayı hedefliyor. Partililere “tek söylem tek ses” amacıyla internet üzerinden online eğitim veren CHP, seçim günü de 500 bin kişiyle sandıklara sahip çıkacak. Her sandıkta bir partili, bir kadın bir de genç görevlendirilecek. CHP Parti İçi Eğitimden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Sena Kaleli’nin koordinasyonunda yürütülen çalışmalarda son aşamaya gelindi. “Halk Enstitüsü”nü kuran CHP, partililere internet üzerinden “Parti Politikaları”, “Kişisel Gelişim Eğitimleri” ve “Sosyal Demokrasi ve CHP Tarihi” eğitimleri verildi. Partililere her biri yaklaşık 1 saatlik sürede anlatılan aile sigortası, eğitim, tarım ve sivil toplum politikaları hakkında da ayrıntılı bilgiler verildi. CHP’nin “41 söz”ünün de seçmenlere nasıl anlatılacağı partililere aktarıldı. CHP, yaklaşık 170 bin sandık için de 3’er kişi belirledi. Seçim günü sandıklarda, bir kadın, bir genç, bir de partili olmak üzere yaklaşık 500 bin sandık görevlisi belirlendi. Sandık görevlilerinin seçim günü nasıl çalışacakları da ayrıntılı bir kitapçık ile tüm görevlilere bilgi verildi. Partililere seçmenle nasıl iletişim kuracaklarını anlatan 10 sayfalık bir bülten dağıtıldı. Partililerden ziyaret edilen kişilere isimleriyle hitap edilmesi de istenirken, seçmenle konuşulurken yemek yenmemesi, sakız çiğnenmemesi, ziyarette sigara da içilmemesi gerektiği belirtildi. de kolonya ve antiseptik maddeler ile ellerin silinmemesi gerektiği de vurgulandı. Seçmenle iletişim talimatında, bir eve gidildiğinde, ufak bir armağan da verilmesi istenirken, “Çocuklara gofret veya oyuncak, anahtarlık, kahve, götürülmelidir. Parti broşürlerinden mutlaka verilmelidir. Kapı ziline makul süre basılmalıdır. Kapıyı açan kadın ise kadın partili, erkek ise erkek partili iletişime geçmelidir. Projeleri bir kişi anlatmalı her kafadan bir ses çıkmamalıdır. Konuşma başında Genel Başkan’ın selamının iletilmesi” gerektiği de kaydedildi. Ulaşılmadık kimse kalmayacak Genel Başkan Yardımcısı Kaleli, “Eğitimler ile örgütümüz parti politikaları ve ilkelerine son derece hâkim olacak, kişisel gelişimlerini arttırarak, CHP’nin 7’den 77’ye tüm halkımıza ulaşmasını sağlayacağız. Tek bir insanımız dahi önemlidir, onlara tek tek ulaşacak gerekli tüm bilgilerimizi aktaracak ve verilecek sandık eğitimleri ile halkımızın oyuna sandıkta da sahip çıkacağız” dedi. ‘Yanınızda fular bulundurun’ Kadınların olası bir cenazeye katılmaları için yanlarında fular bulundurmaları da istendi. Partililere verilen talimatlarda, kürk ve deri giysi giyilmemesi, evlere girerken ayakkabıların çıkarılması, göz önün Avcılar’da Koordinasyon Merkezi’nin açılışını yapan Kılıçdaroğlu, belediyeye kadar yurttaşlarla yürüdü. CHP liderine halk yoğun ilgi gösterdi. (VEDAT ARIK) ‘Seçime en hazır parti CHP’ İstanbul Haber Servisi CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, 12 Haziran’da gerçekleştirilecek olan milletvekilliği genel seçimlerine hedefleri ve projeleri ile en hazır parti olduklarını, seçimde İstanbul’a büyük önem verdiklerini belirtti. CHP İstanbul İl Seçim Koordinasyon Merkezi dün Kemal Kılıçdaroğlu, CHP Genel Başkan Yardımcısı Gürsel Tekin ve CHP MYK üyesi Umut Oran ve milletvekili adaylarının katılımıyla Beşiktaş Dikilitaş Mahallesi’nde açıldı. Yurttaşların yoğun ilgisi altında seçim merkezine giren Kılıçdaroğlu, CHP’nin kısır çekişmeler yerine ülke sorunlarına kilitlendiğini söyledi. Kılıçdaroğlu, “Biz bu ülkede hiçbir çocuğun yatağa aç girmeyeceği, yoksulluğun tarihe gömüldüğü bir ülke vaat ediyoruz” dedi. AKP’nin “aile yardımı” projesi için “Kaynağı nereden bulacaksınız?” dediğini anımsatan Kılıçdaroğlu, “Baktılar ülkede kaynak var bu sefer biz daha fazlasını veriyoruz demeye başladılar. Buradan yurttaşlarımıza sesleniyorum: Sizin sorunlarınızı bilen ve projesi olan parti biziz. Biz sizi hiçbir zaman kandırmayacağız ve aldatmayacağız. Biz insanları ötekileştiren olmayacağız. Biz cebimizi değil, Türkiye’yi düşünüyoruz. CHP ile Türkiye aydınlığa çıkacak” diye konuştu. CHP’nin sağa kaydığı yönünde eleştiriler olduğunun anımsatılması üzerine Kılıçdaroğlu, “Partinin sağa sola kaydığı yok. CHP köklerini Kuvayı Milliye’den alır” yanıtını verdi. Kılıçdaroğlu, Türkiye genelindeki oy hedeflerinin ise yüzde 40 olduğunu söyledi. Kılıçdaroğlu daha sonra Ordu Dernekler Federasyonu tarafından Feshane Kültür Merkezi’nde düzenlenen “Ordu Günleri” etkinliğine katıldı. Daha sonra Avcılar’daki Seçim Koordinasyonu Merkezi’nin açılışına katılan Kılıçdaroğlu burada da CHP’lilere seslendi. GALATASARAY ÖRNEĞİYLE ANLATTI Baykal’dan CHP listesine destek ANTALYA (Cumhuriyet) – Eski CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, CHP’nin aday listelerini değerlendirirken, “Sadece değerli insanları bir araya getirelim, onlardan takım kuralım dersek Galatasaray’a döneriz” dedi. Partisinin Antalya İl Başkanlığı’nda gazetecilerin sorularını yanıtlayan Baykal, Antalya’da, kentin gerçeklerini bilen, sorunları çözme konusunda birikimli bir listeyle yola çıktıklarını belirtti. Aday olamayanların listelere tepkisinin anımsatılması üzerine Deniz Baykal, şunları söyledi: “Nihayetinde bir takım kuruyorsunuz. Bizim çok değerli insanımız var. Buradaki ince mesele, liste yaparken sadece çok değerli insanları bir araya getirerek sonuç almak mümkün değildir. Her insanın belli niteliklere sahip olması, belli temsiliyetleri taşıması, belli ilişki potansiyelini ortaya koyması lazım. Bütün bunları dikkate alarak bir takım oluşturuyoruz. Biz Antalya’da öyle yaptık. Sadece değerli insanları bir araya getirelim, onlardan takım kuralım dersek Galatasaray’a döneriz. Herkes çok yeteneklidir, herkes çok başarılıdır, üstün kabiliyetlidir ama bir araya getirdiğiniz zaman olmayabilir.” C MY B C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle