16 Mayıs 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHUR YET 8 İstanbul Edirne Kocaeli Çanakkale İzmir Manisa Denizli Zonguldak Sinop Samsun Trabzon Giresun Ankara B B B B B B ? B B B B B Y 17 21 22 18 21 21 ? 17 14 14 11 11 13 Eskişehir Konya Sıvas Antalya Adana Mersin Diyarbakır Şanlıurfa Mardin Siirt Hakkâri Van Kars B PB Y B B B B PB B B K Y K 16 15 7 20 21 21 14 17 11 12 3 6 2 HABERLERİN DEVAMI Oslo B Helsinki Y Stockholm Y Londra PB AmsterdamPB Brüksel PB Paris PB Bonn Y Münih Y Berlin B Budapeşte B Madrid A Viyana A 11 7 8 13 10 12 13 11 8 10 14 24 13 Belgrad Y 14 Sofya Y 18 Roma Y 18 Atina B 22 Zürih B 11 Moskova B 7 Aşkabat PB 27 Taşkent B 28 Baku Y 9 Bişkek A 27 Tiflis Y 13 Kahire A 23 Şam A 19 Ülkemizin kuzey iç ve batı bölgeleri çok bulutlu, sabah saatlerinde Rize, Artvin, Ardahan, Kars, Ağrı, Iğdır, Van, Bitlis, Şırnak, Hakkâri, öğle saatlerinden sonra Kastamonu, Çankırı, Çorum, Amasya, Tokat, Kırıkkale, Yozgat, Sivas, Kırşehir, Ankara’nın doğu çevreleri, akşam saatlerinde Edirne, Kırklareli, Çanakkale, Tekirdağ ve İzmir aralıklı yağışlı diğer yerler parçalı bulutlu geçecek. 13 N SAN 2011 ÇARŞAMBA TARİHTE BUGÜN MÜMTAZ ARIKAN 13 Nisan GÜNCEL CÜNEYT ARCAYÜREK Baştarafı 1. Sayfada Görsel medyanın listeleri ayrıştıran kişilerle sunduğu programlarda sağladığı başarının püf noktasına gelince; A veya B TV istasyonunda listeleri irdelemeye açan sunucular tarafsız görünmeye çalıştılar. Lakin stüdyoya davet ettikleri kişilere yönelttikleri sorularla siyasal eğilimleri doğrultusunda açıklamalar yapmalarını sağladılar! TV’lerde adaylar ve partiler masaya yatırıldı; fakat tek bir sunucu, bir yorumcuya, bir haberciye partilerin aday listelerinde örneğin tanınmış bir Yahudinin ya da Ermeninin veya bir Rum vatandaşımızın adını neden göremediğimizi sormadı... Hoş, yazılı medya da farklı değil. Gazete haber ve yorumları; azınlık cemaatlerine Meclis’te temsil edilme olanağı verilmediğini düşünmeye, sorgulamaya vakit bulamadı. Oysa, 1950’de tek başına iktidara gelen Demokrat Parti milletvekilleri arasında Yahudi cemaati temsilcisi de vardı. Üstelik 60 yıl önce ne din özgürlüğü ne de medeniyetler arası sorunların çözümü söz konusuydu. Başka dinlerden azınlıklara sorunlarını parlamentoya taşımaları olanağı verilmişti. Ya bugün? Başbakan ile muhalefetin Müslümanlık dışında bütün dinlere saygılı olduklarını söylemedikleri gün yok. Ama söylemlerini somut davranışlarla kanıtlamaya girişmediler bile. Ola ki yüzde 99’u Müslüman olan bu ülkede başka dinlerden kişileri aday yaparlarsa oy potansiyellerine olumsuz etki yapacağından çekindiler. Medya, yalnızca başka dinlerden kişilerin aday gösterilmemesi konusu üzerinde durmadı. Ergenekon ve Balyoz davasında tutuklu olanların adaylığı sürekli tartışma konusu. Ama PKK terör örgütünün siyasal kanadı iddiasıyla tutuklu olan KCK sorumlusu 6 kişinin iddia edilen suçları çok mu hafif ki haberde de, yorumda da bu ve benzeri kişilerden tek sözcükle söz edilmiyor. Acayip bir ayırımı gözetiyor medyanın yazarı, çizeri, habercisi: Adeta tutuklu Türk tu kaka. Tutuklu Kürt baş üstüne! Yazılı medya, listeleri bir sütununda övüyorsa, bir başka sütunda yerden yere vuruyor. Kimi tezatlar da göze çarpıyor. CHP’nin merkez sağcılara listelerde yer vermesi eleştiri konusu. Bir başka eleştiri konusu; listelerde seçilecek sırada yer alanların pek çoğunun partiye üç beş ay ya da bir yıl önce üye olduklarını öne sürüyor. Bugün fazla göze batmayan, ama geleceğe dönük varsayımları etkileyen konulardan biri de Gürsel Tekin’giller ile ilgili. Dün Cumhuriyet’te Miyase İlknur; listelerin merkez sağ ağırlıklı olduğunu irdeleyen yazısında; bugün fazla göze batmayan ama geleceğe dönük olasılıklara ışık tutan bir olguya parmak bastı. Miyase, pek çoklarının gözden kaçırdığı veya kaçırmaya çalıştığı bir olguya değindi: Tekin’gillerin (özellikle İstanbul) listelerinin hazırlanmasında hissedilen ağırlığının “Gürsel Tekin’in bugüne kadar gayri resmi olan eşbaşkanlığı resmen ilan edildi” diye yorumlandığını ve… …Üstelik, Tekin’e yakın isimlerin adlarını da vererek listelerde ön sıralara yerleştirildiğini yazdı. Genel başkan listelerin örgütte huzursuzluğa neden olduğu yolundaki söylemleri reddederken “listeleri örgütün de, vatandaşın da olumlu karşıladığını” açıkladı ama… …İzmir’de örgütten kimilerinin alınmadığı ileri sürülerek listelerden hoşnutsuzluğun açığa vurulduğu söyleniyor. Örgütte bugün var olduğu söylenen, aslında gelip geçici kimi eleştirilerin İzmir halkı üzerinde etkileyici rol oynamadığını 12 Haziran’da göreceğiz. Hatta listeye alındıkları için oy kaybına neden olacakları söylenen kimi adaylara örgütün ve seçmenlerin yazılı sözlü gösterdiği ilgi ve esirgemediği desteğin, bu gibilerini şaşırtacak ölçüde büyük olduğunu da günü geldiğinde öğreneceğiz. 12 Haziran’a kadar sel gider kum kalır! CHP’nin milletvekili adayları arasında en yoğun tartışma Sinan Aygün ile Prof.Dr. Mehmet Haberal’ın isimleri gündeme geldiğinde yaşandı. CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, tartışmalı parti meclisi toplantısında bu iki ismin adaylığına MYK’deki 17 kurmayı ile birlikte karar verdi. Parti meclisinin üç buçuk saat geç başlamasına neden olan bu dar kapsamlı toplantıdan sızan bilgilere göre, Aygün’ün adaylığı konusunda yardımcılarından gelen tüm eleştiri ve uyarıları bizzat Kılıçdaroğlu göğüslemiş. Aygün hakkındaki iddialarla ilgili müfettiş raporlarını okuduğunu ve suçsuz olduğu kanaatinde olduğunu vurgulayan Kılıçdaroğlu, Aygün’ün yurtdışı çıkış yasağının kaldırılmış olmasını da lehinde bir gelişme olarak parti yönetimine aktarmış. MYK’de itiraz görmeyen Kılıçdaroğlu, PM’de sert direnişle karşılaşınca Aygün’ün adaylığını oylatmak zorunda kalmış. 80 kişilik PM toplantısında 38 ret oyunu saydıran Kılıçdaroğlu’nun, lehteki oylar ile çekimserleri saydırmaması Aygün’ün adaylık yolunu açmış. Nitekim Kılıçdaroğlu önceki günkü görüşmemizde “Aygün’ün adaylığı konusunda önyargılardan uzak, objektif değerlendirme yaptık” diyerek tercihinin arkasında durdu. Aygün ise adaylığına yönelik parti içinden gelen tepkilere karşılık vermeyeceğini belirterek “Anlaşılıyor ki tüm aday adayları arasında en demokratik seçim benimki olmuş! Eleştirilere saygılıyım ama yanıt vermeyeceğim. Partimle kavgam olmaz. Mücadelem partimle değil AKP ile olacak. İşimize bakıp seçimden başarıyla çıkmak için var gücümüzle çalışacağız” dedi. Aygün ve Haberal’a CHP’de Kimler Kefil Oldu? durumu tartışılan ikinci isim, Ergenekon davasının tutuklu sanıklarından Haberal oldu. Özellikle de eski başbakan merhum Bülent Ecevit’in beş dönem milletvekili seçildiği Zonguldak’ta liste başına konması, Kılıçdaroğlu’nun MYK üyeleri arasında dahi tepki topladı. Zonguldak’ta parti tabanı ve sivil toplumdan gelen haberler de aynı yöndeydi. Prof. Haberal’ın, Ecevit’in tedavisini yürüttüğü döneme ilişkin iddialar nedeniyle, Zonguldak halkının CHP listesine sıcak bakmayabileceği endişesi toplantıda Kılıçdaroğlu’nun yardımcıları tarafından dile getirildi. Bu tartışmada ise kilidi partinin DSP kökenli isimlerinden olan ve Ecevit ailesi ile dostluğu hâlâ süren Genel Başkan Yardımcısı Emrehan Halıcı çözdü. Halıcı dünkü görüşmemizde MYK’de konunun gündeme gelmesi üzerine Ecevit’in sağlık durumu ile Haberal arasındaki ilişki konusunda yönetime bilgi verdiğini doğrulayarak şunları söyledi: “Bülent Bey ile Mehmet Haberal arasında bir sorun olsaydı bu adaylığa en başta ben karşı çıkardım. O dönem Ecevit çiftinin evlerine girip çıkan tek insandım. Kendisinin Haberal’a yönelik olumsuz, suçlayıcı hiçbir sözünü işitmedim. O konuda Bülent Bey ve eşi Rahşan Hanım’ın doktorlara tek sitemi, sağlık durumuyla ilgili çelişkili yönlendirmeleriydi. Yani, akşam gelip ‘İyisiniz, yarın grup toplantısına gidebilirsiniz’ diyorlar ama ertesi sabah tam gidecekken ‘Uygun görmüyoruz, tıbben onayımız yok’ diyorlardı. Programlarına düzenli katılamıyor olması da sağlığıyla ilgili kuşkuları arttırıyordu. Ama hiçbir zaman yanlış tedavi uygulandığı yönünde ne Bülent Bey ne de Rahşan Hanım’dan bir beyan işittim. MYK toplantısında konu gündeme gelince bunları söyleme mecburiyeti duydum.” AKADEM SYENLERDEN YGS YORUMU: Şifreleme olduğu kesin KIVANÇ EL ahşan Ecevit: Mağduriyeti nedeniyle susuyorum Ecevit’in sağlık durumu hakkında en ayrıntılı bilgiye sahip olması gereken kişi, hayat arkadaşı Rahşan Ecevit. O günleri anlatan bir kitap kaleme alıyor. Aynı konuyu ona sorduğumda tepkisi Halıcı’dan ‘farklı’ oldu. Haberal’ın CHP adaylığı ve Zonguldak’ta liste başına konması konusunda yorum yapmak istemediğini belirterek “Tutukluluğu nedeniyle mağduriyet içinde olan biri hakkında konuşmam doğru olmaz. Her şey olsun bitsin, Ecevit’in sağlık durumuyla ilgili bildiklerimi seçimlerden sonra konuşurum” demekle yetindi. Rahşan Ecevit, Kılıçdaroğlu’nun CHP liderliğine ilk anda somut destek veren bir isimdi. Tartışmalı listelere bakışı şöyle: “Kendisine desteğim hâlâ sürüyor. Ben olsam daha farklı bir liste yapabilirdim ama beğenelim ya da beğenmeyelim, kendini solcu hisseden herkesin CHP’ye destek vermesi gerekir.” R Haberal düğümünü Halıcı çözdü CHP Genel Merkezi’ndeki MYK odasında YGS’deki şaibe giderilemezken öğrenci ve eğitimciler tek bir noktada birleşiyor: YGS’deki skandala ilişkin tepkileri artarak süren eğitim dernekleri ve öğrenci örgütleri, ÖSYM Başkanı ile Milli Eğitim Bakanı’nın istifasını istiyor. C HAN ORUÇOĞLU AL AÇAR YGS görevlilerine ücret ödenmedi ANKARA (Cumhuriyet Bürou) Eğitimİş Genel Sekreteri Levent Akça, YGS görev alanlara sınav sonunda ücretlerin halen ödenmediğini, paranın en kısa sürede görevlilerin hesaplarına yatırılması gerektiğini bildirdi. Akça, görevlilerin ücretlerinin banka hesap numarası üzerinden ödeneceğinin bildirildiğini, ancak aradan 15 gün geçmesine karşın ücretlerin henüz yatırılmadığını kaydetti. Yükseköğretime Geçiş Sınavı’nda (YGS) yaşanan şifre skandalına ilişkin tepkiler artarak sürüyor. Eğitim dernekleri ve öğrenci örgütleri, skandalın üzerinden geçen süreye karşın skandalın çözüme kavuşmadığını ve kafalarda soru işaretlerinin devam ettiğini söylediler. ÖSYM Başkanı ve Milli Eğitim Bakanı’nı istifa etmeye çağıran eğitimci ve öğrenciler, “Sınav iptal edilmedir. İkinci sınav olan LYS tek sınav haline getirilebilir. Bu şekilde şaibe giderilebilir” dediler. Yaşanan skandala ilişkin eğitim ve öğrenci örgütlerinin görüşleri şöyle: Türk EğitimSen Genel Başkanı smail Koncuk: Söylenenler doğru değil. Koncuk, YGS yaşanan şaibelerin bu kadar büyümesinin ana nedenini ÖSYM Başkanı’nın “iş bilmez tutumu”na bağlayarak, “ÖSYM Başkanı, dağıtılan soru kitapçıklarında şifreleme metodu olmadığını ilan etti. Söylediklerinin doğru olmadığı artık kesinleşti. Demir’in ÖSYM başında kalması ÖSYM için bir yük teşkil edecektir” dedi. Öğretim Üyeleri Derneği Başkanı Tahsin Yeşildere: Kaos yaşanır. Yeşildere, YGS sınavının güvenilirliğini kaybettiğini belirterek, sınavın iptal edilmesi durumunda “büyük bir kaos” yaşanacağına dikkat çekerek “Bu çocukların haklarını kim karşılayacak. İlk olarak, bu kaosu yaratanlar istifa et YGS sorularının şifrelenerek AKP yandaşı cemaatlere sızdırıldığını söyleyen öğrencilerin tepkisi dinmiyor. meliler. Tarafsız kişiler bu işi yürütmelidir” dedi. EğitimSen Genel Başkanı Zübeyde Kılıç: LYS tek sınav olmalı. YGS’de yaşanan şifre yönteminin birilerine ulaşmış olsa da olmasa da bir sorun yarattığına dikkat çeken Kılıç, “Sınav iptal edilmelidir ama yenilenmeden ikinci sınav olan LYS tek sınav haline getiril medir” diye konuştu. Öğrenci KollektifleriNeval Kösedağ: Ali Demir kendisiyle çelişti. Skandal ile bir milyonu aşkın lise öğrencisinin mağdur edildiğini söyleyen Kösedağı, “Durumu kurtarmaya çalışan ÖSYM Başkanı yaptığı açıklamalarda kamuoyunu tatmin edemedi, aksine kendi kendisiyle defalarca çelişti. YGS iptal edilmelidir. Herkese parasız, sınavsız üniversite hakkı tanınmalıdır”dedi. Liseli Genç UmutHasan Mert Kaynar: Tesadüf yalanlarına inanmıyoruz. Kaynar ise şifrelerle bir gençliğin geleceğinin çalındığını kaydederek, “Şifreli, şaibeli YGS iptal edilmeli, şifreciler kamuoyuna hesap vermelidir” diye konuştu. Öğrenci Gençlik SendikasıErdal Kozan: Soruları satan kuruma neden güvenelim. Kozan da ÖSYM’nin tüm adayların kitapçıklarını internet sitesine koyduğunu belirterek “Fakat öğrencilerin ulaştıkları kitapçık sınavda önlerine konulan kitapçık değildi. Bu da şüpheleri güçlendirdi” dedi. Gençlik Muhalefeti Barış Polat: Cemaat AKP eliyle kadrolaşıyor. Barış Polat, AKP dönemiyle gerici politikaların eğitim sisteminde kendini gösterdiğini ve cemaat kadrolarının AKP eliyle uygun görülen yerlere yerleştirildiğini ileri sürdü. Polat, “ÖSYM ve cemaat ilişkisinin bu denli açık götürüldüğü bu zamanda, geçen yıl KPSS sorularının çalınmasının ardından bu yıl da YGS soruları şifrelenerek, AKP yandaşı cemaatlere sızdırıldı” dedi. TAYAD’dan F tipi protestosu Tutuklu Hükümlü Aileleri Yardımlaşma Derneği (TAYAD), cezaevlerinde devam eden tecridi protesto etti. Mecidiyeköy’deki Cevahir Alışveriş Merkezi önünde bir araya gelen TAYAD üyeleri, “Hapishanelerde 10 yılda 1758 ölüm, tecrit can almaya devam ediyor. Siz neredesiniz?” pankartı açarak oturma eylemi yaptı. 52 K Ş GÖZALTINA ALINDI El Kaide’ye operasyon İSTANBUL/VAN (Cumhuriyet) İstanbul’da terör örgütü El Kaide’ye yönelik 50 ayrı adrese düzenlenen eşzamanlı operasyonda aralarında örgütün Türkiye sorumlusu olduğu ileri sürülen Halis Bayancuk’un da aralarında bulunduğu 42 kişi gözaltına alındı. Van’da düzenlenen operasyonda da örgütün bölge sorumlusunun da aralarında olduğu 10 kişi gözaltına alındı. El Kaide terör örgütünün Türkiye yapılanması içinde olduğu ve eylem hazırlığında oldukları ileri sürülen şüphelilere yönelik İstanbul’un Bağcılar, Esenler ve Kartal ilçelerinde daha önceden belirlenen 50 ayrı adreste eşzamanlı operasyon düzenlendi. Operasyonda örgütsel doküman ve silah ele geçtiği bildirildi. Şüpheliler, sağlık kontrolünden geçirilmek için Adli Tıp Kurumu’na getirildi. Bu sırada şüphelilere “Neden gözaltına alındınız” diye soran gazetecilere birisi “Allah dediğimiz için” diye yanıt verdi. Örgütün Türkiye lideri olduğu ileri sürülen Bayancuk’un 2008’de düzenlenen El Kaide operasyonunda gözaltına alındığı, 2009’un mayıs ayında da tahliye olduğu belirtildi. Erdoğan: Açıklamalar tatminkâr, eylemler provokatif ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, TBMM Başkanı Mehmet Ali Şahin ve Milli Eğitim Bakanı Nimet Çubukçu’nun ardından Başbakan Tayyip Erdoğan da YGS’deki şifre iddialarıyla ilgili ÖSYM yetkililerinin açıklamalarından “tatmin olduğunu” söyledi. Erdoğan, Esenboğa Havalimanı’nda gazetecilerin soruları üzerine şifre iddialarını değerlendirdi: “ÖSYM Başkanı’nın yaptığı açıklamalardan ben tatmin oldum. Zaten Danıştay’ın verdiği karar da ortada. Birilerinin tezgahı bozuluyor. İnanıyorum ki çok daha kaliteyi, niteliği arttırıcı bir yapıyla böyle bir imtihan sistemi gerçekleştirildi. Burada zaman kaybıyla ikinci imtihanı engelleme gayretleri var ve sokaklara kimlerin döküldüğü ortadadır. Bunların provokatif eylemleri YGS imtihanını olumsuz yönde etkilememelidir diye düşünüyorum. Burada samimi olarak kazananlara geleceğe yönelik başarı temennilerimi iletiyorum.” Fotoğraf: SERKAN YILDIZ Sınav iptal edilsin ANKARA Ankara Üniversitesi Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Kadir Doğan, YGS’deki şifre iddialarıyla ilgili hazırladığı raporda soru kitapçıklarında “dairesel mod şifreleme yöntemi”nin kullanıldığını belirleyerek kitapçıklarda bu yöntemle ortalama 31 soruda 17.8 doğru seçeneğin bulunabildiğini ispatladı. Dairesel mod şifreleme (DMS) yönteminin kitapçıklarda kullanıldığının belirtildiği raporda, “Cevap şıklarının basına dağıtılan kopyadaki şıklardan kaydırılarak belirlendiği ve sadece beş farklı sıralamadan biri olduğunu tespit ettim. Yani, şıkların kaydırılarak oluşturulması ÖSYM’nin algoritmasıdır. Aksi halde bu kadar kitapçığın her birinde incelenen otuz civarı soruda bu sonucun elde edilmesine imkân yoktur” denildi. Raporda, şifrelemenin tüm kitapçıklar için geçerli olduğu da vurgulandı. Raporda rasgele seçilmiş çok sayıda kitapçığın analizi de yapıldı. Şifrelemenin araştırıldığı çalışmada, “YGS matematik bölümünden yöntemin uygulanabileceği 31 soru için DMS tahminleri belirlenmiş ve doğru cevaplarla kıyaslanmıştır. Buna göre adaylara dağıtılan bir buçuk milyondan fazla kitapçıktan herhangi birinde DMS yöntemiyle cevaplanacak doğru cevap sayısının beklenen değeri 17.8 ve DMS yönteminin başarı oranı yüzde 57.42 olmaktadır” denildi. Raporda, “Test sonuçları milyonda birin altında bir hata payıyla sınavda şifreleme olmadan bu kadar yüksek oranda doğru cevap elde edilemeyeceğini, yani sınavda bir şifreleme olduğunu ifade etmektedir” tespitinde bulunuldu. C MY B C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle