Katalog

SAYFA CUMHUR YET 11 N SAN 2011 PAZARTES 4 HABERLER Siyasi partiler listelerini hazırlama mesaisini tamamladı. Türkiye, 12 Haziran’daki seçime hazır Seçim takvimi başlıyor ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Siyasi partiler, aday listelerini tamamlamak için dün gece yarısına kadar çalışmalarını sürdürdü. Partiler listelerini bugün 17.00’ye kadar Yüksek Seçim Kurulu’na (YSK) verecek. Aday listelerini belirlemek için son 1 haftadır geceli gündüzlü çalışan AKP Genel Merkezi, yoğun mesailerini dün de sürdürdü. Hafta başında yapılan grup toplantısının ardından hemen hemen tüm programlarını iptal eden Başbakan Tayyip Erdoğan, dün de parti genel merkezinde kurmaylarıyla bir dizi değerlendirme toplantısı yaptı. Toplantıya AKP Genel Başkan Yardımcıları Abdülkadir Aksu, Ekrem Erdem, Haluk İpek, Genel Sekreter İdris Naim Şahin, Grup başkanvekilleri Bekir Bozdağ, Ayşenur Bahçekapılı, Nurettin Canikli, Seçim Koordinasyon Başkanı Mustafa Ataş, Kadın Kolları Başkanı Fatma Şahin ve Gençlik Kolları Başkanı Fatih Şahin katıldı. Komis Aday listelerini belirlemek için günlerdir yoğun bir tempoda çalışan siyasi partiler, seçime katılacakları seçim çevrelerine ait aday listelerini bugün 17.00’ye kadar Yüksek Seçim Kurulu’na verecek. Listeler başkanlığa belgesi karşılığında CD ve kâğıt ortamında verilecek. Bağımsız milletvekili adayları da bugün akşama kadar il seçim kurullarına başvurabilecek. 18 Nisan’dan itibaren de seçim takvimi başlamış olacak. yon çalışmaları sürerken pek çok aday adayı genel merkeze gelerek durumları ile ilgili bilgi almaya çalıştı. kurullarca verilen kararlara yapılan itirazların YSK tarafından karara bağlanmasının son günü. Milletvekili geçici adaylığından istifa edenlerin YSK’ye bildirilmesinin son günü. Ayrıca, seçmen bilgi kâğıtlarının dökümüne ve dağıtımına başlanacak. 26 Nisan Salı: Birleşik oy pusulasında yer alacak bağımsız aday sıralaması için il seçim kurullarında aynı anda, 11.00’de kura çekilecek, kuraya katılmayan bağımsız aday yerine il seçim kurulunca kura çekilecek. 28 Nisan Perşembe: YSK tarafından milletvekili kesin aday listeleri seçim çevreleri itibarıyla ilan edilmek üzere il seçim kurullarına, Resmi Gazete, radyo ve televizyonda yayımlanmak üzere gönderilecek. 29 Nisan Cuma: Siyasi partilerin seçim çevreleri itibarıyla milletvekili kesin aday listeleri ile bağımsız adaylar radyo, televizyon, Resmi Gazete ve illerde ilan edilecek. 2 Mayıs Pazartesi: Yüksek Seçim Kurulu’nca tüm seçim çevreleri ile gümrük kapılarında kullanılacak birleşik oy pusulalarının basımına, basım tamamlandıkça bir plan dahilinde dağıtımına başlanacak. 10 Mayıs Salı: Gümrük kapılarında oy verme işlemine başlanacak. 31 Mayıs Salı: Radyo ve televizyonda yayın için başvuran siyasi partilerin yapacakları propaganda konuşmalarının yayın ve zaman sıralarının belirlenmesi için YSK tarafından Seçim takvimi YSK, siyasi partilerin verdikleri aday listelerini aynı gün incelemeye başlayacak. Seçim takvimine göre, bundan sonraki süreç şöyle işleyecek: 18 Nisan Pazartesi: YSK milletvekili geçici aday listelerinin incelenmesi işlemlerini tamamlayarak ilgili il seçim kurulu başkanlıkları ile radyo, televizyon ve Resmi Gazete’de yayımlanmak üzere ilgili mercilere gönderecek. 24 Nisan Pazar: Milletvekili geçici aday listelerine karşı il seçim kurullarına yapılan itirazlar üzerine bu ad çekilecek. 2 Haziran Perşembe: Seçim propagandası ve yasakları başlayacak. 5 Haziran Pazar: Propaganda konuşmaları başlayacak. 6 Haziran Pazartesi: Görevlilerle ilgili eğitim çalışmaları tamamlanacak, seçim araç ve gereçlerini ihtiva eden torbaların hazırlanması bitirilecek. Seçmen bilgi kâğıtlarının dağıtımı tamamlanacak. 9 Haziran Perşembe: Tutuklu ve taksirli suçlardan hükümlü askı listeleri kesinleştirilecek. 10 Haziran Cuma: Kesinleştirilen tutuklu ve taksirli suçlardan hükümlü seçmen listelerinin çoğaltılma işlemi tamamlanacak. 11 Haziran Cumartesi: Seçim propagandası saat 18.00’de sonlandırılacak. 12 Haziran Pazar: Oy verme günü. Seçim yasakları saat 24.00’e kadar sürecek. Şifre Tamam da Kullanıcısı Kim?.. Şifre var mıydı, yok muydu? Küçükten büyüğe sıralanınca şifre çalışıyor muydu? İki atlamalı sistem uygulanırsa yanıtlar bulunuyor muydu? Algoritma mıydı, şifre mi, parola mı? “Elma dersem çık, armut dersem çıkma” mıydı? Açıklamalar. Basın toplantıları. Acemilik itirafları. İşgüzarlık iddiaları. Sonuç? Kazananların başarısı gölgelendi. Kazanamayanların geçerli bir mazereti oldu. Bir ülkede güven kalmayınca olacağı budur. Yapılan her iş “kuşkulu” yaftasının arkasına itilir. Böyle bir iş olabilir mi? Güven duygusu, “Hayır, böyle bir iş olamaz” dedirtir. Eğer “olabilir” deniyorsa, o toplumun işi bitmiştir. Toplum bu olaya ne mi dedi? “Olabilir” dedi ve olduğuna inandı. Şifre her yerde. Şifre her tarafımızı sarmış. Medyanın şifresi var: Yandaş. İşe girmenin şifresi var: Bizden. Kazananın şifresi var: Bizimki. Yükselenin şifresi var: İçimizden. Toplatılan kitabın şifresi var: Yazdı. Suçlanan yazının şifresi var: Okundu. İzlenen kişinin şifresi var: Kuşkulu. Gözlenen kişinin şifresi var: Konuştu. Atılanın şifresi var: Kullanım süresi doldu. Satılanın şifresi var: Piyasası yükseldi. Susanın şifresi var: Dosyası önüne kondu. Pısanın şifresi var: İkna edildi. Ülke şifrelendi. Şifreyi kullanan kim? Şifrenin anahtarı kimde? Anahtar nerede? Suya düştü. Su nerde? İnek içti. İnek nerde? Dağa kaçtı. Dağ nerde? Yandı bitti, kül oldu. Bu şifrenin kullanıcısı belli. Dünyanın egemeni: Amerika. Basitçe Amerika deyip geçmemek gerekiyor. Her şeyi inceliyor. İşine geleni öne alıp kullanıyor. Kullanım süresi dolunca: Yallah. Yerine yenisi gelsin. Dünyayı yönetmek kolay değil. Dün İngiltere, bugün Amerika. Sovyetler Birliği önünden çekilince böyle oldu. Sen sen olmayınca, sen, başkasının şifresi olunca, elbette kullanırlar. Çare mi sevgili dostum? 1923’te Atatürk olmuştu. 2023’te de Atatürk olacak. Sen de göreceksin. Ben de göreceğim. Hiç kuşkun olmasın. Parola ATATÜRK. İşareti TÜRKİYE... BASKINLAR ARTTI Sarıgül, aday listelerini genel başkanların belirlemesine tepki gösterdi Muhalif belediyelere kıskaç AL CAN ULUDAĞ ‘Demokrasi ayıbı işlemişlerdir’ Sarıgül, “Parti içinde demokrasiyi kuramayanlar ülkede demokrasiyi asla savunamazlar” dedi. İstanbul Haber Servisi Şişli Belediye Başkanı Mustafa Sarıgül, milletvekili aday listelerinin parti genel başkanları tarafından belirlenmesine tepki göstererek “Siyasi partiler aday belirleme yönteminde ağızlarından düşürmedikleri demokrasi dersinden yine sınıfta kalmışlardır. 12 Haziran seçimleri öncesi siyasi partiler halka bağlı demokrasi yerine lidere bağlı demokrasiyi devam ettirmişlerdir” dedi. Sarıgül, dün Şişli Belediyesi’nde düzenlediği basın toplantısında, milletvekili aday listelerinin parti genel başkanları tarafından belirlenmesine tepki göstererek “Aday listelerine kimi yazmış olurlarsa olsunlar, bu adayların nitelikleri ne olursa olsun, parti içi demokrasi tecelli etmemiştir” dedi. Sarıgül, halkın atanmışları onaylayan noter olmadığını söyledi. Basın toplantısını Türkiye’nin geleceği için yaptığını belirten Sarıgül, “Bildiğiniz gibi tüm siyasi partiler önümüzdeki dönem TBMM’yi oluşturacak. Parti liderleri tüm milletvekili adaylarını belirliyor. Temel sorun aday isimleriyle ilgili değil. Ne yazık ki tüm siyasi partiler aday belirleme yönteminde ağızlarından düşürme ANKARA Siyasi iktidarın son zamanlardaki “ileri demokrasi” söylemlerinden muhalefetin yönettiği belediyeler de nasibini aldı. Kayseri ve Elazığ belediyeleriyle ilgili ortaya atılan yolsuzluk iddiaları konusunda ciddi bir işlem yapılmazken CHP ve MHP’li belediyelere baskın üzerine baskın düzenleniyor. Bazı belediye başkanları da görevinden alınıyor. Ankara Anakent Belediye Başkanı Melih Gökçek’in soruşturulması yönünde karar vermeyen İçişleri Bakanlığı, İzmir Anakent Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu ve Narlıdere Belediye Başkanı Abdül Batur hakkında ise rahatlıkla soruşturma izni verebiliyor. Seçimler yaklaşırken muhalif belediyelere yönelik operasyonlardaki artış dikkat çekiyor. En son, geçen hafta CHP’li Avcılar Belediyesi’ne yönelik bir operasyon düzenlendi ve 20 kişi gözaltına alındı. Gözaltına alınanlar arasında bazı Kadıköy ve Şişli Belediyesi çalışanları da yer aldı. 17 Mart’ta Kırklareli Belediyesi’ne yapılan operasyonda ise polisler belediyenin destek hizmetleri bölümünde bazı dosyaları inceledi. 17 Şubat’ta Sarıyer Belediyesi, polis tarafından arandı. Aramanın nedenini ise “rüşvet ve yolsuzluk” iddiaları oluşturdu. Çok sayıda bilgisayar kopyalanırken bazı evraka el konuldu. 24 Aralık 2010 tarihinde ise İstanbul’daki iki CHP’li belediyeye baskın düzenlendi. Çöp hizmeti ihaleleriyle ilgili Silivri Belediyesi’nde, Türkan Saylan Kültür Merkezi’nde sahne alan senfoni orkestrasıyla ilgili ihale nedeniyle ise Maltepe Belediyesi’nde arama yapıldı. El konular evrakı İçişleri Bakanlığı müfettişleri de incelemeye aldı. Öte yandan 2008 yılında Edirne Belediyesi’ne, 2009’da ise İzmir Konak Belediyesi’ne yönelik operasyonlar yapılmıştı. Operasyonlardan MHP’li belediyeler de nasibini aldı. 25 Mart 2011’de Konya Ereğli Belediyesi’ndeki “ihalelerde usulsüzlük” iddialarıyla ilgili Belediye Başkanı Hüseyin Obrukçu’nun da arasında bulunduğu 20 kişi gözaltına alındı. 3 Aralık 2010’da Mersin’in Gülnar Belediyesi’ne yolsuzluk yapıldığı gerekçesiyle baskın düzenledi. Belediye Başkanı Ahmet Günel’in de aralarında bulunduğu 8 kişi gözaltına alındı. Muhalif belediyelere yönelik baskınların dışında İçişleri Bakanlığı’ndan da bazı “operasyonlar” geldi. Bu kapsamda 11 Mart 2011’de Bursa’nın Gemlik Belediye Başkanı Mehmet Fatih Güler ile iki yardımcısı, 4 Şubat’ta Muğla’nın Güllük Belediye Başkanı Aytunç Kayrakçı, 2008’de ise Muğla’nın Yalıkavak Belediye Başkanı Mustafa Saruhan İçişleri Bakanlığı tarafından görevlerinden alındı. CHP’li bu başkanların alınma gerekçesi ise haklarında yürütülen soruşturmanın “selameti” oldu. Yine 28 Mart 2010’da dönemin İçişleri Bakanı Beşir Atalay, Adana Anakent Belediye Başkanı Aytaç Durak’ı açığa almıştı. Sarıgül düzenlediği basın toplantısında parti içi demokrasinin tecelli etmediğini söyledi. dikleri demokrasi dersinden yine sınıfta kalmışlardır. 12 Haziran seçimleri öncesi siyasi partiler halka bağlı demokrasi yerine lidere bağlı demokrasiyi devam ettirmişlerdir. En önemli ilke lidere bağlı değil, halka bağlı demokrasidir. Milletin vekillerini sadece ve sadece millet belirlemelidir. Halkımız kimi seçtiğini açıkça bilmelidir” diye konuştu. Parti içinde demokrasi olmazsa Türkiye’de de olamayacağını belirten Sarıgül, parti içinde demokrasiyi kuramayanların ülkede de demokrasiyi asla kuramayacaklarını vurguladı. Sarıgül, parti içi demokrasi konusunda önem li bir fırsatın daha kullanılmayarak “siyasi partilerin demokrasi ayıbını yeniden işlediklerini” söyledi. Siyasi Partiler ve Seçim Kanunu’nun gelecek dönemde hızla değiştirilmesi gerektiğini belirten Sarıgül, şöyle konuştu: “Siyasi Partiler Kanunu’nda partilere üyelik seçim kurulları tarafından yapılmalı. Üyelik hukuku teminat altında olmalı. Genel başkan ancak ihtiyaç gördüğünde 550 milletvekilinden sadece yüzde 5 için, yani en fazla 28 kişi için kontenjan kullanmalıdır. Diğer bütün adaylar partiye kayıtla tüm üyelerin katılımıyla yapılacak önseçimde belirlenmelidir. Seçim kanununda ise dar bölge tercihli oy derhal getirilmelidir. Seçim barajı ya makul bir seviyeye indirilmeli veya tamamen kaldırılmalıdır. Tüm bu önerilerimizi şimdiden ve ivedilikle tüm siyasi partiler 12 Haziran için hazırlayacakları seçim bildirgelerinde beyan ve taahhüt etmelidirler. Liderlere, genel başkanlara bağlı demokrasi olmaz. Bu öneriler benim değil, halkın önerileridir. Milletin vekillerini sadece ve sadece millet belirlemelidir. Milletimiz, halkımız atanmışlarını onaylayan noter değildir.” TKP ADAYLARINI BELİRLEDİ ‘ mamın değil halkın temsilcileri’ İstanbul Haber Servisi Türkiye Komünist Partisi (TKP) 12 Haziran’da yapılacak milletvekili seçimleri için 85 seçim bölgesindeki 550 milletvekili adayını belirledi. TKP adaylarının yüzde 41’i kadın, yüzde 32’si ise işçilerden oluştu. 1986 doğumlu genç adaylar da TKP listelerinde yer buldu. TKP’den yapılan açıklamada, Türkiye’nin ve emekçilerin her alanda kuşatıldığı, dayatma ve baskı ortamının her geçen gün daha da arttığı vurgulandı. Bu nedenle seçimlere “Boyun Eğme” sloganıyla girileceği belirtilen TKP açıklamasında “Milletvekilliği pazarlıklarının ayyuka çıktığı, milletvekilliğinin bir rant kapısı haline dönüştüğü, kampanyaların düzenlendiği, parti genel başkanlarının iki dudağı arasındaki milletvekilliği yarışları ve bununla at başı giden ‘yaranma’ görüntüleri, burjuva siyasetinin gerçek yüzünü göstermektedir. TKP, bu siyaset tarzına karşı da mücadele yürütmektedir. TKP, bütün seçim çevrelerinde kendi adı ve adaylarıyla seçimlere katılmaktadır. TKP adaylarının 227’si kadın adaylardan oluşmaktadır. Herhangi bir kota uygulamasına sahip olmayan TKP aday listesindeki bu sayı, yüzde 41 gibi bir orana tekabül etmektedir. 550 adayımızın 172’si işçi, 77’si emekli, 50’si mimarmühendis, 36’sı avukat, 30’u ev kadını ve 29’u emekli öğretmendir. TKP adaylarının yüzde 48’i yükseköğrenim mezunudur. Partimiz, aday listesini 11 Nisan Pazartesi günü YSK’ye teslim edecektir. Ülkemizi gericilere, Amerikancılara, tarikatlara ve patronlara teslim etmeyeceğimizi bir kez daha ilan ediyoruz” denildi. SPDPTP’nin görüşmeleri bugün saat 17.00’ye kadar sürecek MHP’li başkanlar gözaltında ttifak son saatlere kaldı DP Genel Başkanı Zeybek, ittifak çağrısını yineledi. SP Genel Başkanı Kamalak da “Görüşmeler devam ediyor. Gerçekleşeceğini ümit ediyoruz” dedi. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) SPDPTP arasındaki seçim ittifakı görüşmeleri çatı krizi nedeniyle son güne kadar gerçekleşmezken DP Genel Başkanı Namık Kemal Zeybek, ittifak çağrısını yineledi. SP Genel Başkanı Mustafa Kamalak da “Görüşmeler devam ediyor. Gerçekleşeceğini ümit ediyoruz” diyerek milletvekili aday listelerin YSK’ye verileceği bugün saat 17.00’ye kadar görüşmelerin süreceğinin işaretini verdi. Zeybek, DP Genel Merkezi’ndeki Genel İdare Kurulu Toplantısı (GİK) öncesinde yaptığı açıklamada, Türkiye’nin, bölünmeye doğru sürüklendiğini iddia ederek “Türkiye üzerinde oynanan oyun bilinçsizce Sayın Recep Tayyip Erdoğan tarafından sahneye konuluyor. Başkalarının yazdığı yazıları camdan okuyan Başbakan’ın, başkalarının yazdığı oyunun oyuncusu olması doğaldır. Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın önü kesilmelidir” dedi. “Türkiye’nin sıkıntıdan kurtulması için” DP olarak ittifaka olumlu baktıklarını ifade eden Zeybek, MHP’ye bu yönde yaptıkları teklifin karşılık bulmadığını söyledi. Zeybek, Meclis dışındaki partilerle yapılacak ittifakın ise DP çatısı altında olması halinde başarıya ulaşacağını düşündüklerini, ittifak çağrısını ise “milli mutabakat” için yaptıklarını vurguladı. 9. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel’in, “Siyasette 24 saat bile çok uzun zamandır” sözünü anımsatan Zeybek, ittifak konusunun hâlâ çözüme kavuşturulabileceğini düşündüklerini sözlerine ekledi. duğunu söyledi. Kamalak, milletin SP’ye yetki vermesi halinde Güneydoğu sorununun çözümü ve anayasa değişikliğinin yanı sıra işçi ve memura yüzde 50 zam, asgari ücretten vergi almama, herkese ücretsiz sağlık hakkı, zorunlu eğitimin yeniden yapılandırılması, engellilerin ve basın mensuplarının sorunlarının çözüme kavuşturulması vaatlerinde bulundu. ‘Güçlü denetim için’ Kamalak, gazetecilerin DP ve TP ile seçim ittifakı görüşmelerine ilişkin sorusu üzerine şunları söyledi: “Bir ordu başka bir güce bel bağlarsa zafere ulaşamaz. Bu nedenle biz teşkilat olarak seçime hazırız. İstiyoruz ki, Meclis’te güçlü bir ittifak oluşturalım. Mevcut muhalefet denetim görevini tam yapmıyor. Güçlü denetim için ittifakta fayda vardır. Bu insanlar arasında gerilimi düşürecektir. Gerçekleşeceğini ümit ediyoruz ama biz seçime tek başımıza hazırız.” Şimdiye değin yapılan görüşmelerde DP’nin Bağımsız Türkiye Partisi ve Genç Parti ile DP çatısı altında seçime girmesi konusunda görüş birliğine varılmıştı. ‘Yetki istiyoruz’ SP Genel Başkanı Kamalak da GİK öncesinde yaptığı açıklamada, Türkiye’nin terör nedeniyle verdiği şehit sayısının Kurtuluş Savaşı’ndaki şehit sayısını geçtiğini belirtti. Kamalak, “Güneydoğu’daki olaylar görmezden geliniyor. Ülkenin birlik ve bütünlüğü görmezden gelinerek sağlanamaz” dedi. Kamalak, ayrıca Türkiye’nin komşularının ‘çökertildiğini’ iddia ederek asıl hedefin Türkiye ol C MY B C MY B