22 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
7 ŞUBAT 2011 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA dishab@cumhuriyet.com.tr DIŞ HABERLER 11 İktidar ve muhalefet masaya oturarak anayasa değişikliklerini yapacak bir komite kurmayı kararlaştırdı BIÇAK SIRTI EROL MANİSALI Mısır’da tarihi anlaşma Dış Haberler Servisi Mısır’da en önemli muhalif güç Müslüman Kardeşler’in de aralarında bulunduğu muhalif gruplar ile iktidar arasında görüşmeler başladı. Böylece 50 yıl sonra ilk kez iktidar, yasaklı olan Müslüman Kardeşler örgütü ile masaya oturmuş oldu. Taraflar, anayasada yapılacak değişikliklerle ilgili bir komite kurulmasını kararlaştırdı. Komite mart ayının ilk haftasına kadar çalışmalarını tamamlayacak. Resmi Mena ajansının haberine göre, tüm siyasi güçlerin davet edildiği ve Cumhurbaşkanı Yardımcısı Ömer Süleyman tarafından yönlendirilen müzakerelere Müslüman Kardeşler, liberal Vefd partisi, sol görüşlü Tagammu temsilcileri ve isyan hareketini başlatan demokrasi yanlısı grupların seçtiği bir komisyon ile bağımsız siyasetçiler ve Necib Seviris gibi işadamları katılıyor. Görüşmelerde laikler ve bağımsız hukukçular da yer alıyor. Hükümet sözcüsü Magdi Radi, önümüzdeki ayın ilk haftasına kadar anayasada yapılması gerekli değişiklikleri hazırlayacak bir komitenin kurulacağını, komitenin yargı erkini ve bazı siyasileri kapsayacağını duyurdu. Magdi, anayasaya dayalı barışçı bir geçiş süreciyle iktidarın devri konusunda anlaşmaya vardıklarını da duyurdu. Diktatörler, Küresel Güçler ve Petrol Kıskacındaki Araplar Dünya televizyonları 24 saat Kahire’nin Özgürlük Meydanı’nı gösteriyorlar. Sanki atom bombası patlamış, neden o kadar önemli? Mısır 240 milyonluk Arap dünyasının amiral gemisi gibi. Tahrir Meydanı sanki dev bir buzdağının su üstündeki ufacık bir parçası. Alttaki dev kitle ürkütüyor dünyayı; “ya tutarsa” sorusunun yanıtını vermek zor. Bu sembolik meydan, yarın patlama “olasılığı” bulunan büyük volkanın çıkardığı ilk dumanlar gibi. Ya patlarsa korkusu dünyayı sarmış. Patlarsa bütün Arap ülkelerine yayılabilir. Büyük Ortadoğu’da “dengeler ve küresel hesaplar” değişebilir. Petrol, küresel sistem ve diktatörler arasında sıkışmış Arap dünyası öngörülen hesapları altüst eder. Çünkü her şey statükonun devamına göre düzenlenmiş. Statüko sarsılırsa, diktatörlüklerin yerine “gerçek demokrasi” yeşermeye başlarsa, “vay bizim halimize” diye düşünenler var. Ellili yıllarda Mısır’ın Nâsır’ı statükoyu bozarak üçüncü bir blok yarattığı için, bütün küresel dengeleri Hindistan ve Yugoslavya ile birlikte sarsmıştı. Sonra ne oldu? Sistem Nâsır’ı yok etti; Hindistan küresel düzene monte edildi; Yugoslavya yedi dilime ayrılarak sisteme afiyetle yedirildi. İşte şimdi; Özgürlük Meydanı’ndaki hareketten statüko ve sistem bunun için korkuyor; ya gerçek demokrasi gelirse? Zayıf bir olasılık da olsa; “ya tutarsa” korkusu var. Bu nedenle, sistemin Türkiye’de olağan kabul ettiği mitingler ve sokak gösterileri dünya medyasında yer almıyorlar. Örneğin TEKEL işçilerinin Ankara direnişine dünya medyası ilgi göstermedi. Mısır’daki gibi, altında bir buzdağı yoktu çünkü. Oysa Mısır’da, yayılması kolay bir virüsü izler gibi 24 saat gözlüyorlar. ısır’da Devlet Başkanı Hüsnü Mübarek’in istifası talebiyle ayaklanan muhalefet ile iktidar dün görüşmelere başladı. Müslüman Kardeşler görüşmelere katılarak 50 yıl sonra ilk kez iktidarla masaya oturdu. araflar anayasa değişikliklerini hazırlayacak bir komite kurulmasını ve komitenin çalışmalarını mart ayının ilk haftasına kadar tamamlamasını kararlaştırdı. Muhalefetin Devlet Başkanı Yardımcısı Ömer Süleyman’ın (yanda) Mübarek’in yetkilerini devralmasını istediği ancak Süleyman’ın bunu reddettiği bildirildi. M T deşler’in bizim teşvik ettiğimiz görüşmelere katılmaya karar verdiğini öğrendik. Görüşmelerin nasıl geliştiğini göreceğiz. Mısır halkı özgür ve adil seçimlerin yolunu açacak düzenli bir geçiş dönemi istiyor” diye konuştu. ABD’li gözlemciler, Amerikan yönetiminin, Müslüman Kardeşler’in yönetimi paylaşması halinde Mısır’da İslamcı hareketlerin yükselişe geçmesinden endişe ettiğini belirtiyorlar. Bankaların önünde kuyruk Protesto gösterilerinin merkezi başkent Kahire’deki Tahrir Meydanı’nda dün yine protestocular vardı ancak kentin diğer kesimlerinde günlük hayatın normale döndüğü gözlendi. Polisin bazı bölgelerde işbaşı yapmasıyla birlikte özel döviz büroları ve petrol istasyonları da hizmet vermeye başladı. Bankaların da yavaş yavaş açılmaya başladığı ve halkın bankaların önünde uzun kuyruklar oluşturduğu görüldü. Gazete dağıtımındaki sıkıntılardan dolayı gelişmeleri televizyonlardan izleyen halka dün ülkede yayımlanan bütün gazeteler de ulaştı. Çok sayıda dükkân ve mağaza ile yol ve köprülerin açıldığı başkentte ordunun varlığını güçlendirdiği, askeri birliklerin Tahrir Meydanı yakınındaki 6 Ekim Köprüsü’nde mevzilendiği de öğrenildi. Tarafların, siyasi mahkumlarla ilgili şikâyetleri dinlemek üzere bir büro oluşturulması, medya ve iletişim kanalları üzerindeki kısıtlamaların kaldırılması ve “Mısır’ın içişlerine yabancı müdahalesinin reddi” konularında da mutabakat sağladıkları bildirildi. Görüşmelere katılan bir muhalif yetkili ise Süleyman’ın, Mübarek’in yetkilerini devralmasını istediklerini ancak Süleyman’ın bunu reddettiğini söyledi. Müslüman Kardeşler’in temsilcisi Abdülmanem Abdülfatuh da Süleyman’ın tutumunun olumlu oluğunu ancak köklü de ğişiklik taleplerini karşılamadığını belirtti. Devlet Başkanı Hüsnü Mübarek’in istifası talebiyle yapılan gösterilerde yer alan bazı muhalif grupların ise görüşmelere katılmadığı öğrenildi. Muhalif lider Muhammed el Baradey’de görüşmelere davet edilmediğini ancak gelişmeleri izlediğini söyledi. ABD Dışişleri Bakanı Hillary Clinton, Mısır’da iktidar ile muhalefetin masaya oturması konusunda “Bekleyip gelişmeleri göreceğiz” dedi. Clinton, “Müslüman Kar Assange hâkim önünde Dış Haberler Servisi WikiLeaks’in kurucusu Julian Assange bugün İsveç’e iadesinin görüşüleceği dava nedeniyle İngiltere’nin başkenti Londra’da tekrar hâkim önüne çıkacak. Assange’ın avukatlarının, müvekkillerinin İsveç’e iadesini önlemek için deliller sunması bekleniyor. İsveç, Assange’ı iki kadına tecavüz etmekle suçluyor ve iadesini talep ediyor. Assange iddiaları redderken avukatları ve destekçileri İsveç’in suçlamalarının siyasi olduğunu ve WikiLeaks’in ABD’nin gizli belgelerini yayımlamasını önlemeyi amaçladığını savunuyor. ‘GELECEĞİ HALKIN İRADESİ BELİRLEYECEK’ İstanbul Haber Servisi Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, ABD Başkanı Barack Obama ile Mısır’daki gelişmeler konusunda ayrıştıkları hiçbir nokta olmadığını ifade ederek “Bizim Mısır’ın içerdeki kararına müdahale gibi bir gayretimiz olamaz” dedi. Erdoğan, İstanbul’da, Hatay’a hareket etmeden önce Sabiha Gökçen Uluslararası Hava Limanı’nda düzenlediği basın toplantısında: “Mısır; kendi geleceğini, Mısır halkının demokratik iradesiyle verecek. Biz sadece bunun takipçisi olabiliriz, oluruz. Temennimiz odur ki, Mısır halkının hak ve özgürlükler noktasındaki demokratik iradesi karşılığını bulsun. Bütün derdimiz budur” diye konuştu. Yunanistan Başbakanı Yorgo Papandreu ile Başbakan Erdoğan arasında bir telefon görüşmesi yapıldığı ve bu konuşmada Mısır’daki gelişmelerin değerlendirildiği bildirildi. Başbakanlık Basın Merkezi’nden yapılan açıklamada, Yunanistan Başbakanı’nın talebi üzerine gerçekleşen görüşmede, her iki Başbakan’ın, konuyla ilgili yaptıkları diğer temaslar hakkında birbirlerine bilgi verdikleri ifade edildi. Bu arada Papandreu’nun dün yapması planlanan Mısır ziyareti ertelendi. Mübarek karşıtlığının anlamı Mısır’daki sokak koalisyonu Mübarek’e karşı bir cephe oluşturmuş. Müslüman Kardeşler’den solcusuna; sağcısından liberaline kadar çok geniş bir kesim oluşmuş; hepsi de Mübarek’e karşı. Diktatör olduğu için mi? ABD ve İsrail ile “çok” yakın ilişki kurup işbirliğine gittiği için mi? Bir polis devleti oluşturup “kendi özel devletini” kurduğu için mi? Açlık, işsizlik ve sefaletin yaygınlaşmasını engelleyemediği için mi? 30 yıldır halkta bıkkınlık yarattığı için mi? Kahire ve İskenderiye’deki mitinglerde bazı şeyler dikkat çekici idi; birincisi Mısır bayrağı Mübarek karşıtlarının baştacı idi. Ne yeşil bayraklar vardı ne de etnik ve dini ayrışım gösteren bir simge. Hıristiyan ve Müslüman Mısır vatandaşları bayrak etrafında toplanmışlardı. İkinci ilginç nokta mitinglerde gençlerin yüksek oranda bulunmalarıydı. Üçüncü nokta ise Mısır aydınının aktif katılımıydı. Mübarek’in bu kadar uzun süre kalmasının arkasında, “sistemin adamı” olması gerçeği vardır. İspanya’nın General Franco’su da sistem adına hareket ettiği için o kadar uzun süre iktidarda kalabildi. Halkın Mübarek’e başkaldırması, bir anlamda sistemle çatışmasıdır. Dikta rejimi.. İşsizlik ve yoksulluk.. sistemin Mısır’a dayattığı bir sonuçtur. Emniyet müdürüne gözaltı Dış Haberler Servisi Tunus’un kuzeybatısındaki Kef kentinde önceki akşam göstericilerle polis arasında meydana gelen çatışmalarda ölü sayısının 4’e yükseldiği bildirildi. Görevini kötüye kullandığı için göstericilerin görevden alınmasını istediği Kef Emniyet Müdürü’nün bir göstericiye tokat atmasının ardından patlak veren olaylarda, öfkeli kalabalık emniyet binasına girmeye çalışmış ve binayı ateşe vermişti. Olayların yatışmasının ardından Emniyet Müdürü Halid Gazuni’nin gözaltına alındığı öğrenildi. ısır’daki protestoların merkezi başkent Kahire’deki Tahrir Meydanı dün de protestocularla doluydu. Müslüman ve Hıristiyan göstericiler el ele Mübarek karşıtı sloganlar attı. Kentin diğer bölgelerinde ise hayat normale dönmeye başladı. Günlerdir kapalı olan bankalar açılınca uzun kuyruklar oluştu. (Fotoğraflar: REUTERS/AP) M Sonuç ne olur? Halkçı, örgütlü, katılımcı bir demokrasi yolunda adımlar atılabilecek mi? Yoksa Mısır açılım paketleri ile sisteme entegre edilip küresel güçlerin denetimi altına gönüllü olarak mı sokulacak? Mısır ve diğer Arap ülkelerindeki gelişmeler Türkiye ve İran’ı da etkileyecektir. Bu arada Ankara ilginç bir açıklama yaptı; Ahmet Davutoğlu 4 Şubat’ta şunu şöyledi: “Mısır’da Müslüman Kardeşler devlete ve kamu düzenine sahip çıkmalı.” Ankara hükümetinin bu tercihi, Mübarek sonrası nasıl bir Mısır arzuladığını da ortaya koymaktadır. www.istanbul.edu.tr/iktisat/emanisali ‘AKP Mısır’da rol oynayabilir’ New York Times, AKP’nin Müslüman Kardeşler içindeki ılımlı unsurları cesaretlendirme konusunda doğrudan rol oynama olasılığına değindi ELÇİN POYRAZLAR Vurulan Arnavut muhalif öldü TİRAN (AA) Arnavutluk’un başkenti Tiran’da muhalefetteki Sosyalist Parti’nin iki hafta önce düzenlediği gösteri sırasında başından vurularak yaralanan ve tedavi için Türkiye’ye gönderilen 36 yaşındaki Aleks Nikaj’ın dün öldüğü açıklandı. 21 Ocak’ta düzenlenen ve polisle muhaliflerin çatıştığı gösteride ölenlerin sayısı böylece 4’e çıktı. Çatışmada yaklaşık 150 kişi de yaralanmıştı. Sosyalist Parti sözcüsü Armela Ymeraj, Nikaj’ın yaralandığı günden beri komada olduğunu, geçen hafta Türkiye’ye gönderildiğini söyledi. WASHINGTON ABD’nin New York Times gazetesinde yer alan bir analizde Mısır’ın Türkiye modelini örnek alabileceği belirtildi. Landon Thomas Jr. imzalı haber analizde, Ortadoğu’nun reformcularının rüyasının İslam, demokrasi ve canlı bir ekonomiyi birleştirmek olduğu ve buna Türkiye’den başka hiçbir ülkenin daha yakın olmadığı ifade edildi. “Sonuç olarak diplomatlar ve analistler henüz tamamlanmamış Türkiye deneyini Mısır için olası bir yol haritası olarak sunmaya başladı” denildi. Türkiye’nin ekonomik büyümesiyle bu ülkeler arasındaki arayı açtığı görüşü iletilen makalede “Bu arada ülkede laikliğin bekçisi olarak görülen bir zamanların güçlü ordusunu etkisizleştiren ılımlı İslamcı Başbakan Tayyip Erdoğan üçüncü kez seçilecek gibi görünüyor” ifadeleri yer aldı. Türkiye’nin Müslüman Kardeşler içindeki ılımlı unsurları cesaretlendirme konusunda doğrudan bir rol oynama olasılığına değinilen yazıda “Erdoğan’ın ‘EN UYGUNU TÜRKİYE MODELİ’ BRÜKSEL (AA) NATO Savunma Koleji’nde hazırlanan bir raporda, hükümete karşı büyük protesto gösterilerinin devam ettiği Mısır için en uygun modelin Türkiye olduğu dile getirildi. NATO komutanlarını ve diplomatlarını yetiştiren İtalya’nın başkenti Roma’daki kolejin Kuzey Afrika ve Ortadoğu’daki halk hareketleriyle ilgili araştırma raporunda, Mısır’da krizden çıkış için “Türkiye modelinin” önerildiği raporda şu görüşlere yer verildi: “Bazıları için rahatsız edici olsa da tüm Arap kamuoyu mevcut Türk rejimini model olarak görüyor. Türkiye’deki rejim şüphe götürmez şekilde cumhuriyet ve demokrasi. Türkiye’de ordunun artık iktidarı ele geçirmeye çalışmıyor ve bazı sınırların aşılmaması için hakemlik yapıyor. Türkiye dünyaya açık. Açıkça ekonomik küreselleşmeden yana ve serbest ticaret prensiplerine saygılı. Sağlam ve güçlü temele dayanan ekonomik büyümesi inanılmaz.” İran’ın Şiileştirme politikasını ve Suudi Vahhabiliğini reddeden birçok Arabın Türkiye’yi “makbul orta yol temsilcisi” olarak gördüğü belirtilen raporda, Mısırlı siyasetçilere “Türk modelinden ilham alarak İslam ve Batı’ya açık, Kıpti Hıristiyanları koruyacak dengeli bir rejim oluşturmaları” tavsiye edildi. İran’da iki polise idam EKBER KARABAĞ kendisini Ortadoğu’da giderek daha baskın ve İsrail karşıtı bir ses olarak sunma kampanyası sonucu Erdoğan’ın partisi Müslüman Kardeşler ile bağ kurdu” ifadeleri yer aldı. Yazıda İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu’nun eski danışmanı Dore Gold’un “AKP ile Müslüman Kardeşler arasında büyük bir ideolojik uyum var” yönündeki sözlerine yer verildi. Geçiş sürecinde kefil olacak Mısır ordusunun yeni siyasi partilerin kurulması, yeni bir anayasanın yazılması ve demokrasi süreci başladığında ise kenara çekilme konusunda Türkiye modelini örnek alabileceği görüşü iletildi. Mısır krizinde ABD Başkanı Barack Obama’nın Erdoğan’ı 6 gün içinde iki kez aradığına dikkat çekilen yazıda bir ABD yetkilisinin “Kuşkusuz Türkiye bir rol oynayabilir” dediği ve aynı yetkilinin Erdoğan’ın Mısır Devlet Başkanı Hüsnü Mübarek’e halkın isteklerini dinleme çağrısının “İslam dünyasında demokrasi savunucularını cesaretlendirdiğini” söylediği vurgulandı. TAHRAN İran’da 2009’da yapılan cumhurbaşkanlığı seçimlerinden sonra tutuklanan bazı protestocuların Kehrizek adlı cezaevinde işkence yapılarak öldürülmesinden sorumlu tutulan iki polis görevlisinin idam edildiği belirtildi. Konuyla ilgili açıklama; oğlu, Kehrizek Cezaevi’nde öldürülen muhafazakâr siyasi aktivist Abdulhüseyin Ruhulamini tarafından yapıldı. En az 3 kişinin işkence sonucu hayatını kaybettiği, polisin kontrolünde olan söz konusu cezaevi, ölüm vakalarından sonra kapatılmıştı. Bu arada Temmuz 2009’da Irak sınırından yasadışı yollarla İran’a giren 3 ABD vatandaşının “casusluk suçlamasıyla” yargılandıkları ilk duruşması yapıldı. Dün basına kapalı olarak gerçekleşen duruşmaya, geçen eylül ayında yarım milyon dolar kefaletle serbest bırakılan Sarah Shroud katılmazken tutuklu diğer sadıklar Shane Bauer ve Josh Fattal hazır bulundu. C MY B C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle