18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHUR YET 27 ŞUBAT 2011 PAZAR 6 HABERLER HSYK Yargıtay ve Danıştay’a üye seçerken, kadın yargıçlara ‘negatif ayrımcılık’ uyguladı AKP yargısında kadına yer yok LHAN TAŞCI ANKARA Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu dört gün içerisinde 5 bin 528 aday arasından 211 kişiyi Yargıtay ve Danıştay’a üye seçerken, kadın yargıçlara “negatif ayrımcılık” uyguladı. Yaklaşık bin kadın adaydan yalnızca altısı listeye girebildi. CHP Genel Sekreteri Bihlun Tamaylıgil, ortaya çıkan sonucu, AKP’nin kendi yargısında kadına bakışı olarak nitelendirdi. Eski Danıştay Başsavcısı, ADD Genel Başkanı Tansel Çölaşan da kadınların atanmamasının “doğal” olduğunu belirtirken, “Ortaya başka bir şey çıksaydı sürpriz olurdu. Kadınlara bakış açıları bu” dedi. HSYK’nin, Yargıtay için 4 bin 984 aday arasından 160, Danıştay için 544 aday arasından 51 üye seçimine ilişkin tartışmalar sürüyor. Kurulun kritik soruşturma ve davalarda yer alan ve tartışmalı kararlara imza atan isimlere ilişkin tercihi kadar, yaklaşık 1000 dolayında oldukları hesaplanan kadın yargıçları yok sayması da rahatsızlık yarattı. HSYK’nin Yargıtay ve Danıştay’a seçtiği 211 yeni üyeden yalnızca altısının kadın olması AKP’nin her fırsatta dile getirdiği “pozitif ayrımcılığın” sözde kaldığını ortaya koydu. Atamayı yapan kurulda ise üç yüksek kadın yargıç yer alıyordu. Türkiye’deki 11 bin hâkim ve savcının yüzde yirmisinin kadınlardan oluştuğu hesaplanıyor. Bu oran Yargıtay ve Danıştay üye seçimine de yansımış olsaydı üyelerden en az 40’ı kadın olabilecekti. landı, HSYK de onayladı. HSYK Başkanvekili açıklama yapıp bu olayları boşuna kınamasın. Herkes neyin ne olduğunu görüyor.” yrımcılığın izdüşümü’ YARSAV Başkanı Emine Ülker Tarhan, seçimin yöntemini eleştirerek, “Önce, sanki kendileri aday olmuş gibi bir algı yaratılarak Yargıtay ve Danıştay üyeliğine seçilme koşullarını taşıyan 5576 yargıç ve savcı ilan edilmiş, sonra bunların içinden 211’i sanki bir toto kuponu doldururcasına ve genellikle 17’ye karşı 5 oy çoğun ‘A luğu ile seçilmiştir” dedi. Kadına yönelik ayrımcılığın adeta bir izdüşümü olarak yalnızca “6 şanslı” kadın yüksek yargıcın seçildiğine işaret eden Tarhan, şu değerlendirmeyi yaptı: “Geçmiş her gün lanetlenip, artık şeffaf, objektif ve demokratik olacağı defalarca söylenmesine karşın, tüm randevuların iptalini gerektiren bir gizlilikle ve bir iki günlük inceleme sonucu tam 211 yüksek yargıç (nasıl) seçilmiştir. Herkese eşit mesafede görünme adına ve sesini sedasını kısacağı zannıyla küçük bir kısmı da YARSAV üyesi yüksek yargıç seçilmiştir. Tüm bu nedenlerle, seçilenlerin bazıları hiç ama hiç hak etmese de, ne yazık ki, genel olarak bir devrin adı ile anılacaklar seçilmiştir. Ve tüm haklı eleştirilere karşı birileri bir yerlere yanıt yetiştirirken, asıl muhataplar, yıllardır özveriyle çalışan ve seçilmeyi hak ettiğini düşünen binlerce yargıç ve Cumhuriyet savcısı aslında “bilmezlikten de değil” ama yanıt beklemektedir.” Tarhan, Yargıtay ve Danıştay’da kadın yargıç sayısının yüzde 40’lara vardığını vurgularken, seçimde yaklaşık yüzde 3’lük temsil sonucuna tepki gösterdi. Medya Yargıçları ve Giyotinleri Bir yıldır Soner Yalçın üzerinde “çalışıyorlar” anlaşılan. Ama Soner Yalçın ve arkadaşlarının “suçluluklarını kanıtlamak” önemli değil burada. Sonuçta bütün bu davaların yüzde 95’i çökecektir. Zaten iktidar ve yandaşlarının da “mahkeme sonucu” ile ilgili bir beklentileri yok. Bu, yıllar sonraki olay! En erken 3, 510 yıl sonrası! Oradan beraat çıkması, umurlarında değil ve olmayacak! Önemli olan bugünşimdi, bu ay, bu dönem, bu yıllar! Daha da açıkçası, ilk hedef bu seçimlere kadarki süre. Seçimlerden sonra duruma yeniden bakacaklar.. nasıl ilerlemeleri gerektiğine karar verecekler. Odatv bir “seçim projesi”dir! Mahkemeler, Silivri veya benzeri salonlarda kurulmuyor.. Oraları tamamen göstermelik yerler.. Esas mahkeme “Türkiye sahnesi”nde kuruluyor! Gösteri yeri, karar yeri, linç yeri bütün Türkiye! Kadınların sokakta takır takır vurulması, veya infaz edilmesi veya linç edilmesi ile... ... en son Ergenekon veya Balyoz kazanına atılanların, suçsuzların (masuniyet karinesi!) ve şimdi de Soner Yalçın’ların mahkeme dışında, medya manşetlerinde, köşelerinde ve neredeyse yüzlerce ekranda kurulan gösteri sahnelerinde ipe çekilmeleri arasında, zerre kadar bir fark yoktur.. Bu dönemin cellatları, ellerine tutuşturulan “kararları” halkın yüzüne karşı okuyorlar! Türkiye tipi “ileri demokrasilerde” “kararlar”, çeşitli medya sayfalarına “asılıyor”! Bunların adı, bazen Star, bazen Zaman, bazen Radikal, bazen Bugün, bazen Sabah, hatta bazen Vatan, Akşam veya benzerleri ve bunların ve iktidarın ekranları olabiliyor... Kararları, bildik (yasal) mahkeme vermiyor.. Kurulan yasadışı “Mahkeme öncesi mahkemeler”in özel savcıları, emniyetteki adamları ve kullandıkları medyatik aletleri kararları veriyor ve toplu olarak uyguluyorlar! Mahkemelerin derdest edilip hukukun defterinin dürüldüğü ve tüm suçsuzların modern bir şekilde idam edildikleri zamanları yaşıyoruz. Yasal mahkemelerin ancak yıllar sonra “konuşma’, yani karar verme hakkı olacaktır! Bugünün esas yargıçları, iktidar ve medya şürekâsının yayın yönetmenleridir! Köşe yazarlarıdır... Mesela bir kızıl saçlı yargıç, Sonerlerin ne kadar suçlu olduklarının kararını, “belgelere” dayanarak, bütün Türkiye’ye okumaktadır! Çeşitli tipte benzeri “nefret küpleri”, köşelerinde ve renkli camlarında, “adaletin pençesi”ndeki suçsuzların idam fermanlarını “okumaktalar”! Sonerler bir şekilde serbest kalacak, ancak tezgâhı kuranlar, öncelikle seçimlere kadarki sürede meyveleri toplayacaklar. Dikkat edin: Ortada suç olabilecek hiçbir şey yoktur! CHP’yi destekleyen bir TV’yi “bize verin” demişler! İktidarın medyasındaki köşelerinden ateş ediyorlar: Bu, gazetecilikle bağdaşır mıymış! (İşe bak!) Hedef öncelikle seçimler ve CHP tabii ki! Önce Kılıçdaroğlu, Soner Yalçın’la görüştüğü için çarmıha gerildi! Sonra da, partinin etkin isimlerinden Muammer İnce 12’den vuruldu! Efendim, bir gazeteci bayanla ilişki aramış! Ucube demokrasinin yarattığı ucube medyacıların hepsi birer savcı, polis ve yargıç! Böyle bir yasadışı makam ele geçirince, herkesin kellelerini uçuruyorlar; giyotinleri çalışıyor, kesilen başları, saçlarından tutup halka gösteriyorlar! Ve haykırıyorlar: İleri demokrasiye doğru ileri, marş marş! Not: Bir internet gazetesinden aradılar! Efendim, Soner Yalçın’ın gazeteciler listesine ne diyormuşum.. Bu konuda bir yazımda düşüncemi belirtmiştim.. Sineğin yağından kendine haber çıkartacak! “Boşver o konuyu, bir b.k değil o ‘belge’.. Bu konuda konuşmak istemiyorum, siz de beni aramamış ve bunu sormamış olun..” dedim Google alert, ertesi gün bir dizi sitede ‘bir b.k değil..” sözlerimin yayımladığını bildirdi! Aslında hiçbir açıklama yapmadığım halde! Bazı siteler de oradan almışlar, bunu Soner Yalçın’a karşı kullanmışlar. İnternet “gazeteciliği”nin yüzde 95’i aslında batak! Çok çok iyiler var tabii, gazetelerle yarışan.. TP L DER Şener’den Meşal bombası ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Türkiye Partisi Genel Başkanı Abdüllatif Şener, 2006 yılında Türkiye’ye çağrılışı büyük tartışma yaratan Hamas’ın askeri kanat lideri Halid Meşal’in ziyaretiyle çarpıcı bir iddia ortaya attı. Şener, dönemin Dışişleri Bakanı Abdullah Gül’ün Bakanlar Kurulu toplantısında kendilerine Meşal’in ziyaretiyle ilgili bilgi verirken “İsrail’in bilgisi dahilinde çağırdık” dediğini açıkladı. Şener, partisinin il başkanları toplantısında önemli açıklamalarda bulundu. Hamas lideri Meşal’in Türkiye ziyaretine de değinen Şener, Meşal’in gelişi öncesi büyük tartışma yaşandığını ve bazı bakanların da bundan rahatsızlık duyduğunu belirterek bunun üzerine Başbakan’ın (Recep Tayyip Erdoğan) dönemin Dışişleri bakanından (Abdullah Gül), kabineye bilgi vermesini istediğini söyledi. Şener, ziyaretle ilgili olarak şunları anlattı: “Bakanlar Kurulu’nda Başbakan Dışişleri Bakanı’na dedi ki: ‘Şu Meşal’in gelişini bir anlat bakalım.’ Ne dinledik o gün biliyor musunuz? Denildi ki: ‘Biz Meşal’in gelişi konusunda İsrail ile görüştük. İsrail bu işten memnun. Çünkü Filistin’de iktidarda Hamas var. Bu şahıs da Hamas’ın güçlü isimlerinden biridir. İsrail bunları terörist ilan ettiği için kendisi temas kuramıyor. Ancak bizim Hamas ile temasta olmamız ve sonra bu temaslara bağlantılı olarak İsrail’in birtakım taleplerinin üzerimizinden o tarafa iletilmesi İsrail’in de menfaatlerine uygun düşmektedir. Bu nedenle İsrail ile mutabakat halinde Meşal’i Türkiye’ye davet ettik.’ Verilen bilgi bu.” adın vali yok CHP Genel Sekreteri ve kadın hakları konusundaki mücaledelesiyle bilinen Bihlun Tamaylıgil, yüksek yargıdaki kadın temsilci sayısını değerlendirirken, Türkiye’deki kadın valilere de bakmak gerektiğini vurguladı. Tamaylıgil, “Türkiye’nin 81 ilinde tek bir kadın vali bile yok. Kaymakamlar açısından ise rakamın son derece düşük olduğunu görüyoruz. Şu bir gerçek, AKP kendi yargısını oluşturacak, siyasetin yargı üzerinde baskı uygulayabileceği anlayışını anayasa değişikliğiyle gerçekleştirdi. Kadın, AKP’nin kendi yargısında yer bulamadı. HSYK’nin seçimini, kadının yargı alanında da yer bulamayacağına ilişkin işareti olarak algılamalıyız” diye konuştu. akıyye bile yapmıyorlar Eski Danıştay Başsavcısı, ADD Genel Başkanı Tansel Çölaşan, HSYK’nin seçimleriyle kadına bakışını ortaya koyduğuna işaret ederken, “Ortaya farklı bir sonuç çıksaydı sürpriz olurdu” dedi. İktidarın “artık takıyye” bile yapmadığını, düşüncelerini açıkça ifade ettiklerini anlatan Çölaşan, şu değerlendirmeyi yaptı: “Yalnızca kadın açısından bakmamalı. HSYK tarafından seçilen kişilerin 2007’den itibaren toplumsal yaşamı, yargı bağımsızlığını etkileyen ne kadar olumsuzluk varsa bu süreçlerde yer alan isimler olduğunu görüyoruz. ‘Demokrasiyi araç olarak kullanırım’ diyorlardı. Şimdi de amaçlarına uygun olarak kullanıyorlar. Şaibeye adı bulaşmış, hukuk adına olumsuzlukları işlemiş kişileri, soruşturma savcılarını, bakanlık bürokratlarını; HSYK değerli üyeleri, nasıl üç gün içinde Yargıtay ve Danıştay’a itinayla seçebildiler? Bu kadar kısa sürede yüzlerce adayın ne sicilleri, ne geçmişleri ne da dosyaları incelenebilir. Bakanlıkta hazır K T Erhan Çayhan anılıyor İstanbul Haber Servisi Gazetemizin eski editörlerinden, CHP Gençlik Kolları Eski Genel Sekreteri ve İMKB Başkan Yardımcısı Erhan Çayhan, ölümünün 1. yılında bugün 16.30’da Zincirlikuyu’daki mezarı başında anılacak. Seçim bayrağı asılamayacak BATMAN (Cumhuriyet) İçişleri Bakanı Atalay değişen seçim kanunu ile birlikte artık seçime katılacak partilerin bayraklarını sadece kendi parti binaları ile seçim ofislerine asabileceğini söyledi. Atalay, “Bizim dileğimiz üslubun sertleşmediği, gerçek düşüncelerin paylaşıldığı bir seçim ortamı olsun” dedi. MERSİN (Cumhuriyet) Mersin Mut’ta adliye binası açılışına katılan Adalet Bakanı Sadullah Ergin, HSYK atamalarını değerlendirdi. Ergin, “HSYK anayasal yetkisini kullanmıştır. Demokratik yöntemle bir seçim yapmıştır” dedi. C MY B C MY B ‘HSYK anayasal yetkisini kullandı’
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle