19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 7 ARALIK 2011 ÇARŞAMBA 6 HABERLER Peker: Bakanlık arsamı 20 milyon dolara aldı İstanbul Haber Servisi Birinci Ergenekon davasında Cumhuriyet gazetesine molotofkokteyli atılması dosyasında azmettirmekten tutuklu sanık Boğaç Kaan Murathan’ın çapraz sorgusuna devam edildi. Murathan “İbrahim Şahin ile Sedat Peker’in tanışmış olabileceklerini düşünüyorum” derken “Doğu Perinçek ile Sedat Peker’in görüştüklerini ne duydum ne de gördüm” diye konuştu. Sedat Peker de Kartal Adliyesi’nin bulunduğu arsayı Adalet Bakanlığı’nın kendisinden aldığını, 1.5 milyon dolarlık araziye 20 milyon dolar ödendiğini iddia etti. İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından Silivri Cezaevi yerleşkesi içindeki duruşma salonunda görülen davanın 202. duruşması yapıldı. Murathan’ın çapraz sorgusunda üye hâkim Sedat Sami Haşıloğlu’nun, “Sedat Peker’in milyar dolar servetinden bahsediliyor. Sizin bu konuda bilginiz var mı” sorusunu “Peker’in 34 milyar doları olup da bunu gizlediğini düşünmüyorum” yanıtını verdi. Bu sırada söz alan tutuklu sanık Bedirhan Şinal, “Poliste Sedat Peker’in 3 milyar doları Sivasspor gibi kulüplere adamlarını yerleştirerek para aklamak istediğine ilişkin belge gördüm” şeklinde iddiada bulundu. Sedat Peker ise varlıklı bir ailenin çocuğu olduğunu belirterek şu açıklamaları yaptı: “Cezaevindeyken eşimin dostumun parasıyla geçindim. Kartal’da bir arsam vardı. 1.5 milyon dolar değerindeydi. Şu anda oraya Kartal Adliyesi kuruldu. Adalet Bakanlığı benim arsamı 20 milyon dolara satın aldı.” İlhan Selçuk ile aralarında husumet olduğu iddialarına ilişkin Peker “İlhan Selçuk rahmetli olmadan önce benimle ilgisinin olmadığını açıkladı. Allah’tan İlhan Selçuk ölmeden açıkladı. Bunları söylemeden ölseydi ne olurdu bilmiyorum. Benimde kendisiyle bir ilgim yoktur” diye konuştu. İP Genel Başkanı Doğu Perinçek de Sedat Peker’le hiç görüşmediğini belirterek “ Kuramadıkları yalan irtibat bu kürsüye geliyor” dedi. Duruşmada yüksek sesle küfreden Alparslan Arslan Jandarmalar tarafından salondan dışarı çıkartılırken bayıldı. Ergenekon davasının görüldüğü salonun bitişiğindeki prefabrik kafeterya binasındaki tuvaletler taştı. İzleyici, personel ve gazetecilerin yemek yediği kafeterya ve bina içindeki basın odası boşaltıldı. Sazan, Köpekbalığı, Balina Artık herkes biliyor herhalde. Bu küresel kriz öncekilerden farklıdır. Siz bakmayın havada balinaların, köpekbalıklarının, sazanların uçuştuğuna, bu kez ortalık fena karışmıştır. Telaşın ve galiba çaresizliğin nedeni budur. Tablo şöyledir: Krizin ilk alevi ABD’den yükseldi. İçinde “ölüm” gizli bir kelimeyle anılır. “Mortgage krizi” deyip küçümsediler önce. Hiç kuşku yok, sorun, ipotekli evler meselesinden daha büyüktü ve gelen basit bir ritim bozukluğu değil, enfarktüstü. Sonra ve pek doğaldır ki, bundan 20 yıl önce “Artık sosyalizm tarihin çöplüğüne atılmıştır, kapitalizmin ebedi zaferinin zamanı gelmiştir” diyenler, bu kez korkulu bir rüyaya uyandılar. Çünkü kriz daldan dala sıçrayarak Avrupa’nın kimi korunaksız ülkelerini yoklayıverdi. Anlı şanlı Euro bölgesinin karizması bir günde çizildi. Yunanistan iflas etti, İtalya sıraya girdi, kaderin İspanya’yı, Portekiz’i ve ötekileri ıskalamadığını da biliyoruz. Peki burnu büyük, euro bölgesine girmemekle akıllılık ettiği düşünülen ve Thatcher’dan bu yana çılgın ekonominin teorik ve pratik bekçisi İngiltere’de durum daha mı iyidir? Londra sokaklarına bakın, anlayacaksınız. ??? Kapitalist dünyanın pek liberal ekonomistleri şaşkınlık içinde denklemi çözmeye çabalıyor, “Bu nasıl bir denklemdir yarabbim” diye hırslanıyorlar. Euro dolar paritesinde dolar yerlerde sürünüyor. Euro bölgesi çatlamak üzere. Merkel Sarkozy ikilisi kimlerin kovulacağını, gemiyi yüzdürebilmek için hangi safraların denize salınacağını, kimlerin yan odaya alınacağını tartışıyorlar. İki gün sonra, ayın 9’unda dananın kuyruğu ile ilgili bir yeni sorunu olacak ihtiyar Avrupa’nın. Gerçekte bulduklarını söyledikleri formül, yani euro bölgesini ikiye, üçe ayırma formülü yeni değildir. Vakti zamanında Yeşiller’den parlamentoya çıta gibi girip kısa sürede şişmanlayan Joschka Fischer “Çare yok, üç bölgeli Avrupa olacak” demişti. Uzak görüşlüymüş, oraya geldiler. Orada kalamayacaklardır. ??? Hızlı hamsiler, kan kokusuna dolanan köpekbalıkları, balinalar ve hiç kuşkusuz tatlı su balığı sazanlar fırtınayı yüzgeçlerinde hissediyorlar. Peki “teğet teorisi” hangi dünyada yaşadıklarının farkında olmayanların boş bir böbürlenmesi değilse başka nedir? Ve bütün bu karmakarışık tablonun gerçekte pek basit olan denklemi, krize ne çare bulurlarsa bulsunlar, altta kalanın milyonlar olacağını gösteriyor. New York’un ‘occupy’leri, Londra’nın grevcileri, Yunanistan’ın isyancıları, küresel krizin kurbanları çareyi katillerinden beklerlerse, bulunacak çarenin kendileri için olmadığını da göreceklerdir. ??? Bizim ülkemizdeki durum ise biraz sazan durumlarıdır. Hızlı balık mağrurları da sanırım buna güveniyorlar. “Her şeyin güllük gülistanlık olduğu propagandasını her nasılsa tutturduk” diyenler zaten biliyorlar da ey sevgili ahali, biz biliyor muyuz? “Neyi?” diye soracak olanlara cevabımdır: Sazanın denizde yaşayamayacağını, köpekbalığını teğet geçemeyeceğini, balinanın her şeyi yutarak hayatta kalabileceğini... Gelir dağılımı bozukluğunda Türkiye’nin Meksika’dan sonra ikinci sıraya yerleştiğini... Bildiniz mi? Diyelim bildiniz, çareyi de bildiniz mi? Kafeteryayı su bastı BALYOZ DAVASI ‘Erdoğan dinlensin’ talebi HATİCE TUNCER Aydınlık’ın sahibine Ergenekon gözaltısı İstanbul Haber Servisi Ay lisler, CMK’ye göre el koydınlık gazetesinin sahibi Meh dukları dijitallerin bir kopyamet Sabuncu ve İşçi Partisi sını da bize vermek zorunda(İP) Çorlu İlçe Başkanı Ertuğ lar” diye konuştu. Arama sırarul Orta’nın da aralarında bu sında Sabuncu’nun evinin önüne lunduğu 4 kişi dün “Ergenekon gelen İşçi Partisi (İP) İstanbul İl örgütü” faaliyet yürüttükleri ve Başkanı Bilge Kuruca, operasörgüte üye oldukları gerekçesiyle yona tepki göstererek “Bütün bu gözaltına alındı. Sabuncu’nun saldırılar bizi durduramayaAtaşehir’deki evinde el konulan cak” dedi. Sabuncu’nun emnibilgisayar ve dijital malzemele yete götürülürken dışarıda bekrin, teknik eksiklikler gerekçe leyen İP’li bir grup çeşitli sloganlar attı. Sabungösterilerek kopyaları cu’nun gözaltına alınalınmadı. ? Aydınlık masını engellemek isİstanbul Emniyet Müdürlüğü’ne bağlı gazetesi sahibi teyen grupla, çevik ekipler, dün sabah er Sabuncu, sabah kuvvet polisleri arasında kısa süreli bir arken saatlerde Mehmet saatlerinde bede yaşandı. Arbede Sabuncu’nun İçerenpolisin evinde sırasında rahatsızlanan köy Eski Üsküdar Yolu Caddesi’ndeki evine yaptığı aramanın İP Bayrampaşa İlçe Başkanı İslam İleri geldiler. Sabuncu’nun ardından evindeki aramada hazır gözaltına alındı. hastaneye götürüldü. bulunan avukat Aslıorlu’da da han Kocabal, sabah saat 08.30’da başlayan aramanın operasyon Tekirdağ’ın Çorlu ilçesindeki 12.30’da bittiğini belirterek “Mehmet Bey’in iki tane küçük İP İlçe Başkanlığı binasıyla, avuçocuğu var. Polisler çocuklara katlık yapan emekli Yarbay hâait çok sayıda çizgi film ve kim, İP Çorlu İlçe Yönetim Kuoyun CD’sine de el koydular. rulu üyesi Bahadır Berk’in huMehmet Bey’in dizüstü bilgi kuk bürosunda da İstanbul ve Tesayarı götürüldü. Hiçbir dijital kirdağ Terörle Mücadele Şubeverinin imajları alınmadı. Bu si ekiplerince arama yapıldı. nedenle tutanağa şerh düştük. Aramalar tamamlandıktan sonra Aramanın hukuka aykırı ol Bahadır Berk, İlçe Başkanı Erduğunu söyledik. El koydukları tuğrul Orta, Merkez Karar Kumalzemelere ait torbaları daha rulu üyesi emekli Binbaşı Zafer sonra bizim huzurumuzda aça Şen gözaltına alınarak İstancaklarını söylediler ancak po bul’a getirildi. Balyoz Harekât Planı davasında “darbe teşebbüsünde bulunulduğu” iddia edilen 20022003 tarihinde Türk Silahlı Kuvvetleri’nde komuta kademesinde bulunan komutanların yanı sıra Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile dönemin Milli Savunma Bakanı Vecdi Gönül’ün de tanık olarak dinlenmesi istendi. Sanık avukatlarından Ahmet Koç, hukuk devletinde tarafsız bir mahkemenin neler yapması gerektiğini sıralarken “Örneğin dönemin Kara Kuvvetleri Komutanı Aytaç Yalman’ın darbeyi önlediği iddia edildiğine göre ifadesi alınmadan ve deliller de tam olarak toplanmadan davanın açıldığını tespit ederek iddianameyi iade ederdi” dedi. İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından Silivri Cezaevi yerleşkesi bitişiğindeki duruşma salonunda görülen davanın 57. duruşmasında avukatlar ve sanıkların talepleri alındı. Sanık avukatlarının “Dosyadaki delillerin sahte, ses kayıtlarının üretilmiş ve yasadışı elde edilmiş” olduklarına ilişkin sözleri üzerine Başkan Ömer Diken, “Sanıklar kendi haklarında suç unsuru olarak gösterilen delillerle ilgili olarak ‘Evet bana ait’ ya da ‘Bana ait değil’ diye açıklama yapabilirler” dedi. Balyoz davasının 1 numaralı sanığı emekli Orgeneral Çetin Doğan, darbe planlarına ilişkin Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın kandırıldığını savunarak “Sahte belge üreten çetenin ortaya çıkarılması için sayın Başbakan’ın ifadesine başvurulması gerekmektedir” dedi. Çetin Doğan, devlet sırrı niteliğindeki 1. Ordu Planları’nın ortaya dökülerek vatana ihanet suçunun işlendiğini savundu. Deniz Kuvvetleri Komutanlığı’ndaki toplam 48 muharip amiralden 25’inin parmaklıklar ardında olduğunu belirten Doğan, “Hukuk cinayetlerini, kişisel mağduriyetleri, emeklileri bir tarafa bırakalım, Türk Silahlı Kuvvetleri’ne bu davanın yol açtığı hasarı yaratanlar, vatana ihanet suçunu işlemiş olmuyorlar mı” dedi. Avukat Kemal Yener Saraçoğlu darbe planı gibi eylemlerden devlet adamı ve komutan gibi konumlarda bulunanların haberdar olabileceklerini ifade ederek taleplerini şöyle ifade etti: “Planların hazırlandığı iddia edilen 20022003 yıllarında Genelkurmay Başkanı olarak görev yapan emekli Orgeneral Hilmi Özkök, Milli Savunma Bakanı Vecdi Gönül, eski Kara Kuvvetleri Komutanı emekli Orgeneral Aytaç Yalman, eski Deniz Kuvvetleri Komutanı emekli Oramiral Bülent Alpkaya, Hava Kuvvetleri Komutanı emekli Orgeneral Cumhur Asparuk’un dinlenmesini talep ediyoruz.” Avukat Mahir Işıkay ise müvekkilleri hakkında İsmailağa cemaati, Fatih, Eyüp ve Beyazıt Camisi için keşif yaptıkları iddia edilen kişilerle ilgili olarak görevlendirme yaptıkları iddialarına dayanak belgelerde “Camiler ve çevresinde olmayan kamera sistemleri, üretilmemiş emniyetli cep telefonu, olmayan cadde ve sokak isimleri, olmayan tramvay , otobüs hat ve durakları”na yer verildiğini ortaya koyduklarının altını çizdi. Duruşma 5 Ocak tarihine ertelendi. Mahkeme heyeti, tanık dinletme ve bilirkişi inceletme taleplerinin, yeni açılan 3. Balyoz dosyasıyla birleştirilmesi konusunda karar verildikten sonra değerlendirilmesine hükmetti. Ç ‘Başbakan kandırıldı’ Sabuncu, gözaltına alınırken, İP’li bir grup Sabuncu’ya destek verdi. (AA) 13 KİŞİ GÖZALTINDA Devrimci Karargâh operasyonu İstanbul Haber Servisi Devrimci Karargâh örgütüne yönelik olarak İstanbul ve Antalya’da eşzamanlı gerçekleştirilen operasyonda 13 kişi gözaltına alındı. İstanbul Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü ekiplerince kentin çeşitli semtlerinde belirlenen adreslere eşzamanlı operasyon düzenlendi. Özel harekât polislerinin de destek verdiği operasyonlarda gözaltına alınanların “Örgüt üyesi oldukları, yardım ve yataklık ettikleri” öne sürülüyor. Gözaltına alınan söz konusu kişilerin üzerlerinde ve bulundukları adreslerde çok sayıda örgütsel doküman ile dijital malzemeler ele geçirildiği belirtildi. Gözaltına alınan 12 kişi sağlık kontrollerinin ardından sorgulanmak üzere emniyete götürüldü. Antalya’da 1 gözaltı Operasyon kapsamında örgütün gençlik yapılanmasına yönelik olarak da Antalya’da bir kişi gözaltına alındı. Bir lisede güvenlik görevlisi olarak çalışan 26 yaşındaki T. T. havayoluyla İstanbul’a gönderildi. AVUKAT NOYAN ÖZKAN: Ankara Hopa davasında AKP’nin adaleti yargılanacak İstanbul Haber Servisi Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın genel seçimler öncesinde Artvin’e yaptığı ziyaret sırasında çıkan olayları yurt genelinde protesto ederken gözaltına alınan 28 kişi hakkında “terör örgütüne üye olmak” suçuyla açılan davanın ilk duruşması cuma günü Ankara Adliyesi’nde görülecek. Halkevleri, “Özgür ve eşit yurttaşlar olarak yaşadığımız demokratik bir ülke istiyorsak bu dava hepimizin. 9 Aralık’ta Ankara Adliyesi önünde AKP’nin adaletini yargılayacağız” çağrısı yaptı. 31 Mayıs’ta emekli öğretmen Metin Lokumcu’nun ölümünün ardından yurt genelinde çıkan olaylarda gözaltına alınan 28 kişi hakkında 17 yıldan 52 yıla kadar hapis cezası istemiyle açılan davanın ilk duruşması cuma günü Ankara Adliyesi’nde görülecek. Yurdun dört bir yanından duruşmaya katılmak için otobüsler kaldıracak Halkevleri tarafından yapılan açıklamada, “79 yıllık bir halk örgütü olan Halkevleri’nin ‘ülke gündemiyle ilgili etkinliklerde bulunmak’ gibi bir gerekçeyle ‘terör örgütü uzantısı’ olarak nitelendirilip hedefe konulduğu” belirtildi. Halkevleri açıklamasında, “AKP iktidarının hakkını arayana, hakları için mücadele edene, iktidar politikalarına muhalefet edene tahammülü yoktur. AKP ‘ileri demokrasisi’ demokratik toplumsal muhalefeti, halk muhalefetini tamamen yok etme hedefi üzerine kuruludur. AKP, kendisinden olmayan herkese saldırarak neoliberal gerici politikalarına karşı duranları halk düşmanı politikalarını onaylamaya ve kendine biat etmeye zorlamaktadır” denildi. AnMetin Lokumcu kara ve Hopa’da gözaltına alınan gençlerin aileleri de cuma günü görülecek olan duruşmaya tüm ilerici, aydın ve yurtsever kesimlerin katılması yönünde çağrı yaptı. CMK 250 için düzenleme yeter OZAN YAYMAN Şener’in gizliliği ihlal davasına devam edildi İstanbul Haber Servisi Odatv soruşturması kapsamında Silivri Cezaevi’nde tutuklu bulunan gazeteci Nedim Şener’in, 29 Aralık 2009 tarihinde Milliyet ve Radikal gazetelerinde yer alan “Yolİş Sendikası’nda Organize Yolsuzluk” adlı haberi nedeniyle “gizliliği ihlal ve yargıyı etkileme” iddiasıyla yargılanmasına devam edildi. Mahkeme eksikliklerin giderilmesi için duruşmayı ertelerken, TGC Yönetim Kurulu Üyesi Ahmet Özdemir, “Tutuklu arkadaşlarımız için adalet istiyoruz” dedi. İZMİR Özel yetkili mahkemelere zemin olan CMK 250. maddenin kaldırılması için anayasa değişikliğine gereksinim duyulmaksızın, yasal bir düzenlemenin yeterli olacağı belirtildi. İzmir Barosu avukatlarından Noyan Özkan, özel yetkili mahkemelerin kaldırılması için uzun yıllardan bu yana baroların, akademik çevrelerin ve farklı kesimlerin görüş belirttiğini ancak bu seslerin dikkate alınmadığını söyledi. Özkan, özel yetkili mahkemeler kapsamında görev yapan yargıç ve savcıların, uzun tutukluluk kararı aksine görüş bildiren AİHM kararlarını dikkate almadıklarını da vurgulayarak, “Bu durum AİHS ile AİHM kararlarına aykırıdır” dedi. Anayasaya göre iç hukuktaki kararlar ile uluslararası sözleşme hükümlerinin çelişmesi halinde, uluslararası sözleşmelerin dikkate alınacağının hükme bağlandığını bildiren Özkan, HSYK’ye konuyla ilgili bir dilekçeyle başvurarak, “anayasanın bu hükmünü hiçe sayan hâkim ve savcılar HSYK tarafından görevden uzaklaştırılmalıdır” dedi. Özkan, özel yetkili mahkemelerin kaldırılması için yasal değişikliklerin yeterli olacağını da savundu. Vicdani retçi Savda gözaltına alındı İstanbul Haber Servisi Uluslararası Af Örgütü’nün davetlisi olarak Londra’ya gitmek üzere havaalanına giden Halil Savda, gözaltına alındı. Avukat Davut Erkan, İsrailli bir vicdani retçiyle dayanışmak için düzenlenen basın toplantısında yaptığı konuşma nedeniyle Savda hakkında “halkı askerlikten soğuttuğu” iddiasıyla 318. maddeden dava açıldığını ve cezasının da Yargıtay tarafından onandığını, bu nedenle gözaltına alındığını düşündüklerini söyledi. C MY B C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle