18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
13 ARALIK 2011 SALI CUMHURİYET SAYFA [email protected] DIŞ HABERLER 13 CHP Hatay Milletvekili Ediboğlu, Suriye sınırı içerisine koridor açılmasının işgal sayılabileceğini söyledi Tampon bölge savaş çıkartır yaklaşımdan vazgeçmeye çağıran Ediboğlu, sorunun barışçıl yönİSKENDERUN CHP Hatay temlerle çözülmesi gerektiğini beMilletvekili ve TBMM Dış İlişkiler lirtti. Ediboğlu, “Türkiye’nin bu Komisyonu üyesi Mehmet Ali Edi noktada yapması gereken Suriboğlu, BM Güvenlik Konseyi kararı ye’nin seçim kararına yönelik, seolmadan, Suriye’nin sınırları içeri çimlerin özgür, güvenli ve desinde oluşturulacak bir “tampon mokratik bir ortamda geçmesine bölge”nin, 3. Dünya Savaşı’na yol katkı sunmak, bu alanda gözaçabilecek bir bölge savaşını baş lemcilik, deneticilik yapmaktır. latabileceğini öne sürdü. Her iki tarafın da silah bırakıp, Ediboğlu, BM Güvenlik Konse ateşkes ilan etmesini sağlamaya yi kararı olmadan, bazı ülkelerin al çalışmaktır” diye konuştu. dıkları ‘tampon bölge’ kararını Türkiye’nin, Suriye konusunda uygulaması halinde, uluslararası savaşa yönelik çabasını ‘işgüzarlık’ hukuka göre bunun ‘işgal’ sayıla olarak niteleyen Ediboğlu, Cumbileceğini söyledi. “BM Güvenlik huriyet’e yaptığı açıklamasında Konseyi kararları da oybirliği şunları söyledi: “Muhaliflerin ile alınabilir. Rusya ve Çin Suriye devleti ile savabu yaklaşımı kabul etşacak kadar askeri, mimiyor. Karar çıkmadılisi de kalmadı. Artık ? ürkiye’nin ğı sürece de tampon başka ülkelerden sabölge oluşturulaAKP hükümeti vaşacak kişiler gemaz” diyen Edipoğaracılığıyla “savaş tiriyorlar. Liblu şu ifadeleri kulya’dan ‘tedavi adı çığırtkanlığı” yaptığını landı: “Dolayısıyla altında’ İzmir’e belirten Ediboğlu, ABD, İngiltere, gelen El Kaide Fransa gibi ülkeleLibya’dan “tedavi adı üyesi 600 Libyalı, rin, Türkiye’yi de altında İzmir’e gelen El geçen hafta Haiçine alıp, Suritay üzerinden SuKaide üyesi 600 ye’de ‘tampon bölriye’ye savaşmaya Libyalının, geçen hafta ge’ ilan etmesi ulusgitti.” lararası hukukça Hatay üzerinden Suriye’de muhamümkün değildir. Suriye’ye savaşmaya liflerin yönetime haKomşu ülkede tamzır olmadığını ABD gittiğini” söyledi. pon alan isteyen devve Fransa’nın gördületler gitsin BM Güğünü ve geri adım atarak venlik Konseyi’ni ikna etdaha önce çektikleri elçilesin. Aksi, bir ülkenin işgali rini yeniden gönderdilerini söyolur ve savaş gerekçesini oluşturur.” Böyle bir durumun dünya sa leyen Ediboğlu şöyle devam etti: vaşına uzanan bölgesel bir savaşı ge “El altından da barış görüşmeletirebileceği uyarısı yapan Ediboğlu rine başladılar. Türkiye’nin de “Üç beş ülke daha bu savaşa ka bunu görmesi lazım. İktidarın rışır. Çünkü, Lübnan Hizbul savaş heveslisi olması halinde, lah’ı, İran, Irak’taki El Sadr gru bunun altında Türkiye kalır. Subu, ‘Müdahale olursa yanıt veririz’ riye’ye müdahale halinde sonuçaçıklaması yaptı. Türkiye’yi de lar daha kötü olur. Bölgesel savaş hedef alacaklarını söylediler. Kim başlar. İsrail elindeki atom bombalarını bile kullanabilir. O nese bu riski alamaz” dedi. Türkiye’nin de AKP hükümeti denle herkes aklını başına toplaaracılığıyla ‘savaş çığırtkanlığı malı ve barış için ne gerekiyorsa, yaptığını’ söyleyen ve iktidarı bu o yapılmalı.” AKIN BODUR Suriye’de kanlı çatışmalar ve Beşşar Esad yönetimi karşıtı gösteriler sürüyor. Önceki gün ordudan firar ederek muhalefete katılanlarla ordu birlikleri arasında en sert çatışmaların yaşandığı bildirildi. (REUTERS/AFP) İngiltere’siz Avrupa Nereye? İngiltere’nin 27’lerden “kopuşuna” en esprili tepki Independent gazetesinden geldi: “Biz bundan böyle artık (Karayipler’deki vergi cenneti!) Cayman Adaları gibi oluruz” diye yazdı Independent: “Ancak tek bir farkla: Onların iklimi bizimkinden çok daha iyi!” 9 Aralık’taki kritik Brüksel zirvesini herkes kendi meşrebine göre yorumluyor. Kimileri; “AB’nin inşası zaten öteden beri hep krizlerle gerçekleşmiştir. Proje en başından itibaren, koskoca bir savaş, II. Dünya Savaşı ile boy vermiş; ardından her dönemeçte, krizlerle yol almıştır. Şimdi de Avro krizine yanıt olsun diye yapılan son zirve; mali birliğe geçişin yanı sıra, bir konfederasyondan federatif birliğe yönelişin yolunu açtı. Avro ve AB, zirvedeki son kararlarla böylelikle bu krizden daha güçlenmiş olarak çıkacak” diyor. Kimileri de “üç vitesli” ve “alakart Avupa’nın” doğuşundan dem vuruyor… T Muhaliflerin protesto ve genel grev eyleminin sürdüğü Suriye’de dün halk yerel seçimler için sandık başındaydı ‘Üç vitesli AB’ tablosu “Alakart” Avrupa’ya vurgu yapanlar; “9 Aralık 2011 tarihi, Avrupa’yı üçe ayrıştıran bir dönüm noktası olarak hatırlanacak” diyorlar: “ ‘Avro ülkeleri’, ‘Avro dışı ülkeler’ ve bu iki gruptan da ayrışarak, Independent’ın “Cayman modeli” etiketini yapıştırdığı ‘İngiltere’ olmak üzere üç yapılı bir oluşum ortaya çıktı. Bu, ortak Avrupa fikrinin sonudur!” “9 Aralık”a “Avro’yu kurtaran zirve” gözüyle bakıp alkış tutanlarla “Avrupa’yı bölen ve ayrıştıran kilometre taşı” gözüyle bakanlar arasında birbiriyle hiç örtüşmeyen farklar var. Piyasaların zirveye gösterdiği karmaşık, inişli çıkışlı tepkiler de zaten bu tereddütlü değerlendirmelerin sonucu. Tabloya “olumlu” yaklaşanlar, AB’ye katıldığı 1972’den bu yana sürekli olarak hep “bir ayağı içerde, bir ayağı dışarda” görünüm arz eden ve çoğu kez Brüksel’den çok Atlantik ötesi “stratejik partner” Washington’a bağlılık, dayanışma sergileyen İngiltere’nin bundan böyle kendi yoluna gitmesini, “olumlu/hayırlı bir gelişme” olarak nitelendiriyor. Olaya böyle yaklaşanlar “Üzerimizden yük kalktı” hesabı yapıyorlar: “Ayak bağı olan İngiltere’den kurtulduk. İngiltere olmadan bizler 26 ülkeyle çok daha hızlı ve kolay yol alırız!” “İyi oldu, baş başa kaldık” diyerek şimdi güle oynaya bayram eden “26’ların”, sıra martta bütçe birliğini sağlamak amacıyla yapılacak yeni anlaşmaya geldiğinde ne büyük mızıkçılıklara kadir olduklarını hep birlikte göreceğiz. 9 Aralık zirvesinin bir numaralı hedefi sonuçta yalnızca bu: Bütçe birliği için yeni bir anlaşmaya şekil vermek! Bütçeye disiplin getirecek olan bu yeni anlaşma, bütçe disiplini dışındaki boyutlarda açık veren ülkelere otomatik yaptırımlar getirecek. Varın siz o zaman mazeretlerin, ayak diremeler ve de kapalı kapılar ardında döndürülen dolapların âlâsını görün. O zamana dek bakalım “26’lar arasındaki bu anca beraber kanca beraber” havası korunabilecek mi? İşte ilk bilinmeyenler bunlar… İkinci büyük bilinmeyen de İngiltere’nin bundan böyle ne yapacağı. Nasıl bir tavır/yol izleyeceği... Bizzat kendi iradesiyle zirve kararları dışında kalmayı seçen İngiltere, önümüzdeki aylarda bakalım eli kolu bağlı durup oturacak mı? Grev gölgesinde seçim Dış Haberler Servisi Yönetim karşıtı gösterilerin sürdüğü Suriye’de dün yerel seçimler yapıldı. Muhalefetin boykot çağrısı yaptığı seçimler sırasında önceki gün başlayan genel grev eylemi de devam etti. Yerel seçimleri reformların bir parçası olarak gören Şam, geniş katılım sağlayabilmek için bir ay öncesinden basın yoluyla çağrılar yapmaya başlamıştı. Suriye’de yerel seçimlere adaylar, siyasi partilerin çatısı altında değil, bağımsız olarak katılıyor. Oy verme işlemi sürerken, güvenlik güçlerinin dün düzenlediği operasyonlarda 7 kişinin hayatını kaybettiği bildirildi. Suriye İnsan Hakları Gözlem Örgütü, olayların Humus ve İdlib’te çıktığını duyurdu. Önceki gün başlayan genel grevin de dün devam ettiğini duyuran muhalif kaynaklar, özellikle, yönetime bağlı birliklerin saldırısını bekleyen Humus’ta genel greve katılımın yüksek olduğunu bildirdiler. Muhalifler, Humus’un ana caddelerindeki dükkânların kapalı olduğunu, bazı okulların eğitime ara verdiğini duyur. ABD, İngiltere ve Fransa ise Suriye yönetimini Humus’a yapılacak muhtemel bir operasyon konusunda uyardı. Şam yönetimine karşı tutum alan Fransa ayrıca, Lübnan’da geçen cuma günü 5 Fransız barış gücü askerinin yaralanmasına yol açan bombalı saldırıdan Suriye’yi sorumlu tuttu. Suriye Dışişleri Bakanlığı ise iddiayı yalanladı. Suriye’nin Ürdün’deki büyükelçiliğinde de önceki gün gerginlik yaşandı. Büyükelçilik yetkilileri, 15 kişilik Suriyeli bir grubun sabah erken saatlerde elçilik binasına girdiklerini duyurdular. Suriye’nin güneyindeki Büşra el Harir bölgesinde ise önceki gün ordudan firar ederek muhaliflere katılan güçlerle, hükümete bağlı güçler arasında bugüne kadar görülen en şiddetli çatışmaların yaşandığı ve 18 kişinin öldüğü bildirildi. Muhaliflerin çok sayıda zırhlı aracı imha ettiği de gelen haberler arasında. SURİYE’DE TÜRK TIR’INA ATEŞ AÇILDI TEV – SINGA SİNGAPUR’DA İLK DEFA KARŞILIKSIZ DOKTORA BURSLARI VERECEKTİR 2012–2013 www.tev.org.tr TEVSINGA Bursları; SİNGAPUR’da, A*STAR (The Agency for Science, Technology and Research), NTU (Nanyang Technological University) ve NUS’ta (National University of Singapore) Temel Bilimler, Mühendislik ve Biyomedikal Bilimleri alanlarında doktora çalışmaları için karşılıksız verilecektir. Singapur, araştırma ve geliştirmeye yaptığı yatırım ile dünyanın en gelişmiş araştırma laboratuvarlarına sahiptir. Web sayfaları; www.astar.edu.sg www.ntu.edu.sg www.nus.edu.sg www.singa.astar.edu.sg BURS VERİLECEK ALANLAR: 1. Biyomedikal Bilim Dalları Biyokimya/Kimya/FarmakolojiEczacılık İmmünoloji/Mikrobiyoloji/Moleküler Viroloji/Hücre/Gelişimsel Biyoloji Biyoinformatik/Sistem Biyolojisi Biyoteknik Sinirbilim Veteriner Bilim Biyoistatistik/Epidemiyoloji 2. Fiziksel Bilimler ve Mühendislik Dalları Elektrik Mühendisliği/Bilgisayar Bilimleri Kimya Mühendisliği/Kimya Makine Mühendisliği Fizik Mühendisliği/Uygulamalı Fizik Malzeme Bilimi Matematik Burs en fazla 4 yıllık doktora öğrenimi için verilecektir. Doktora çalışmaları A*Star Araştırma Enstitülerinde, NUS veya NTU’da yapılacaktır. Detaylar ekte verilmiştir. ADAYLARDA ARANAN NİTELİKLER: a) T.C. vatandaşı olmak ve 30 yaşından büyük olmamak. b) Türkiye sınırları içinde eğitim veren üniversitelerde, yukarıda belirtilen dallarda öğrenim görmek. (Son sınıfta öğrenim görenler, mezun olanlar, master öğrenimine başlamış veya tamamlamış olanlar aday olabilirler.) c) Öğrenim süresince alınan genel not ortalaması olarak 4’lük sistemde değerlendirilen kurumlarda en az 3 ve 100’lük sistemdeki kurumlarda en az 75’lik ortalamaya sahip olmak. d) Doktora çalışmalarını yürütebilecek düzeyde İngilizce bilgisine sahip olmak. (TOEFL’dan en az 80 ya da IELTS’den en az 6) MÜRACAAT: Yukarıdaki önkoşulları taşıyanlar, başvuru formlarını ve tamamlayıcı bilgileri www.tev.org.tr’deki ilanımızın ekindeki dosyadan veya TEV’den alabilirler. Adaylar, dosyalarını eksiksiz hazırlayarak en geç 13 Ocak 2012 tarihine kadar TEV’e ulaştırmak zorundadır. BAŞVURU VE DOSYA TESLİM ADRESİ: Türk Eğitim Vakfı, Eğitim Müdürlüğü, Büyükdere Cad. No:111 Kat:8 34349/Gayrettepe/İSTANBUL Tel: 0212318 68 03 Fax: 0212–272 62 17 Email: [email protected] İSKENDERUN (Cumhuriyet) Suriye’nin İdlib kenti yakınlarında bir Türk TIR’ına pompalı tüfekle ateş açıldı. TIR şöförü saldırıdan yara almadan kurtulmayı başardı. Türkiye’ye Hatay’ın Reyhanlı ilçesindeki Cilvegözü Gümrük Kapısı’ndan giriş yapan TIR sürücüsü Salih Yıldırım (26), Suudi Arabistan’dan ülkeye dönerken, Suriye’de Türkiye sınırına yakın bir yerde sivil giyimli kişilerin silahlı saldırısına uğradığını söyledi. Kullandığı 31 ADN 49 plakalı TIR’a 12 yerden kurşun isabet ettiğini anlatan Yıldırım, silahlı ve sivil giyimli kişilerin durmasını istediğini, önce aracı yavaşlattığını, yol açılınca da hızlanıp gitmesi üzerine arkasından ateş açıldığını anlattı. TIR’a isabet eden kurşunların Reyhanlı’da incelendiği; araca isabet eden kurşunlar arasında Kalaşnikof otomatik tüfek ve pompalı tüfek mermilerinin bulunduğu belirlendi. Türk TIR’ları Suriye’de daha önce de sivil ve üniformalı kişilerin silahlı saldırısına uğramıştı. ngiltere’nin ‘denge siyaseti’ ne olur? Türk gazetelerinde de dönem dönem makaleleri yayımlanan ünlü İngiliz tarihçi Timothy Garton Ash; İngiltere’nin 70’li yıllarda AB’ye giriş sürecini, “salt masada olmak” saikiyle açıklıyor: İngilizler “uluslar üstü bir Avrupa projesine” inandıkları için değil, damardan “Londra’nın çıkarlarını korumak” amacıyla AB’ye giriyorlar… “Ulusal çıkarlar açısından”, AB dışında kalmanın içerde olmaktan beter bir alternatif olduğunu düşündükleri için, sadece “ehvenişer” kontenjanından birliğe katılıyor ve Ash’in belirttiği üzere bu ortaklıkta safi “Eski Kıta’nın mevcut güç dengelerini sürdürmeye/korumaya bakıyorlar”... “İngiltere’nin topluluğa katıldığı 40 yıldır bu böyle olmuştur” diyor özetle tarihçi Ash: “Thatcher dahil gelip geçen tüm İngiliz hükümetleri, Avrupa kıtası içindeki dengeleri kollamaya bakmışlardır…” İngiltere’nin 40 yıldır izlediği “reel politik dengeleri sürdürmek siyaseti”, 9 Aralık’ta birdenbire değişebilir mi? İngiltere bir günden diğerine yallah, Avrupa’nın güç dengeleri denkleminden çıkar/çıkabilir mi? Ya da kırk yıllık kâni olur mu yani hesabına “Avro grubu dışındaki ülkelere” kanca atıp onları yanına çekmeye mi çalışır? Bu sorulara kesin yanıtlar verebilmek için henüz zaman çok erken. 9 Aralık zirvesi, “Avro” üzerindeki baskıların aciliyetini hafifletmek açısından, Brüksel’e nefes aldıran, zaman tanıyan bir sürecin başlangıcı oldu. Sürecin AB için gerçekte ne anlama geldiğini layıkıyla önümüzdeki bahar aylarında göreceğiz. İ PETROL İHRACATINI ARTTIRMA PLANI İran, yaptırımı Türkiye ve Çin’le delecek EKBER KARABAĞ TAHRAN Tahran’ın, İran’a karşı Avrupa Birliği (AB) ülkeleri tarafından yapılması muhtemel petrol ihracatı yaptırımına karşı Türkiye ve Çin ile daha fazla petrol satışı için yeni anlaşmalar üzerinde çalıştığı belirtildi. İran’ın yarı resmi haber ajansı Mehr, bu ayın başında AB dışişleri bakanlarınca gündeme gelen ancak, başta Yunanistan’ın itirazıyla üzerinde uzlaşı sağlanmayan ve daha sonra tekrar gündeme alınması kararlaştırılan İran’ın petrol sektörüne olası ambargoya karşı Tahran’ın çıkış yolu aradığını duyurdu. Ajans, muhtemel ambargoyu devre dışı bırakmak ve AB ülkelerine yaptığı ihracat açığını kapatmak için Tahran’ın öncelikli olarak Türkiye ve Çin ile görüşmeler yürüttüğünü yazdı. Haberde, İran’ın şu anda günlük ortalama 150 bin varil ham petrolü Türkiye’ye sattığı ve 2012’de bu rakamın 200 bin varile çıkarılmasının amaçlandığı kaydedildi. İran’ın, muhtemel yaptırımda Avrupa ülkeleri yerine düşündüğü bir diğer ülke ise günlük ortalama 600 bin varil ham petrol sattığı Çin. İran, Avrupa’ya satamayacağı ham petrolünün bir bölümünü Çin’e satmayı amaçlıyor. İran’da bir şüpheli patlama daha ? Dış Haberler Servisi İran’ın Yezd şehrinde bulunan bir çelik fabrikasında yaşanan patlamada, aralarında yabancı ülke vatandaşları da bulunan 7 kişi yaşamını yitirdi, 12 kişi yaralandı. IRNA’nın haberine göre, özel bir şirkete ait olan fabrikadaki patlamanın kaynağının, burada toplanan hurda metallerin arasına karışan atık mühimmat olduğu belirtildi. İran’ın endüstriyel tesislerinde zaman zaman bu tarz patlamalar yaşanıyor. Çoğu zaman olayların sebebinin eski donanım, bakımsızlık ya da uygunsuz teknoloji kullanımı olduğu belirtiliyor. Bu yetersizliğin, Batı’nın İran’a uyguladığı ekonomik yaptırımlardan kaynaklandığı ileri sürülüyor. C MY B C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle