19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
11 ARALIK 2011 PAZAR CUMHURİYET SAYFA [email protected] EKONOMİ 13 Koç, krizin Türkiye’yi etkileyeceğini, devrin ‘krizin teğet geçtiği devir’ olmadığını belirterek hükümeti uyardı: Önlem önceden alınmalı Koç Holding Şeref Başkanı Rahmi Koç. Ekonomi Servisi Dünyada değişen şartlara ayak uydurulmazsa başarılı olunamayacağını belirten Koç Holding Şeref Başkanı Rahmi Koç, Türkiye’nin, iş âleminin ve kişilerin bu değişime ayak uydurmak zorunda olduklarını söyledi. Koç, “Avrupa topluluğu ne karar alacaktır. Bu Türkiye’ye, istesek de istemesek de tesir edecektir” dedi. Türkiye’nin ticaretinin yüzde 60’ının, Koç Topluluğu’nun da yüzde 55’inin Avrupa Birliği ülkeleriyle olduğuna işaret eden Koç, “Onların getirdiği yavaşlatma, sıkıntı hepimizi etkileyecektir. Çok dikkatli olmamız lazım. Hükümetimizin de gerekli tedbirleri, kararları ha ? Demokrasiyi sağlığa benzeten Koç Holding Şeref Başkanı Rahmi Koç’a göre, “Sağlık demokrasi gibidir. Elden gitmeyince kıymeti bilinmez.” Koç, Erdoğan’a geçmiş olsun mektubu yazdığınıda söyledi. diselerin arkasından değil önüne geçerek alması lazım. Bu devir bizi teğet geçti devri değildir” diye konuştu. Önceki krizde Başbakan Erdoğan’ın haklı çıktığını ve krizin Türkiye’ye teğet geçtiğini belirten Koç, o zaman Türkiye’deki bankaların Amerika’daki gibi “kimin eli kimin cebinde, ne olduğu belli olmayan” bankalar olmadığını ve özvarlıklarını yapılandırdığını ifade etti. Koç’a göre, “ama bugünkü dönem o günkü dönem değil.” Turizmle ilgili bir soru üzerine Koç, Türk turizminde bir numaralı sorunun kalifiye, görgülü, disiplinli, terbiyeli personel eksikliği olduğunu söyledi. İmaja dikkat İkinci sorunun hak edilen gelirin elde edilememesi olduğunu savunan Koç şöyle konuştu: “Turizmde layık olduğumuz geliri elde edemiyoruz. Her şey dahil turizmi öldürdü. Ondan bir an evvel çıkın. 12 sene sıkıntı çekersiniz belki ama ondan sonra rahat edersiniz.” Türkiye’nin üçüncü sorununun da imajla ilgili olduğunu dile getiren Koç, “Başbakanımız, Cumhurbaşkanımız, Dışişleri Bakanımız sürekli seyahat halinde, Türkiye’nin ismini tanıtıyorlar. Fakat demokrasinin, hukukun daha çok yerine oturması lazım. Turistlere muamelelerimiz bazen çok feci, acıklı, utandırıcı” diye konuştu. Koç, “Her sene insanın üzerine bir yük daha getiriyor. Sağlık demokrasi gibidir. Elden gitmeyince kıymeti bilinmez. Sayın Başbakan’a öyle bir mektup yazdım ve ‘aman dikkat et’ dedim, sağlık çok önemlidir” dedi. Dinin Siyasallaşması İslam, iç politikada oy devşirmek amacıyla kullanıldığı gibi, emperyal güçler tarafından da dış politikada yönlendirme, güdüleme aracı olarak kullanılmaktadır. ABD’nin GOP ya da BOP planının gerçekleşmesinde din etkili bir silah oluyor. Kuzey Afrika’dan Avrasya’ya kadar geniş bir yöreye yeni bir siyasal, ekonomik düzen verilmeye çalışılırken Türkiye’de AKP olarak test edilen ılımlı İslam modeli şimdi bölgeye yaygınlaştırılıyor. Din, emperyal güçler açısından başarı sınavı vermiş Türkiye modelinin en azından propagandasında etkili rol oynuyor. Türkiye, ılımlı İslam modelinin testinde, denemesinde laboratuvar görevi yapmıştır. Gelişmekte olan ülkeler, yalnız ilaç, teknolojik silahların etkinliği yönünden değil, siyasal modellerin denenmesi açısından da laboratuvar görevi yapıyorlar. Ilımlı İslam modelinde bir de anayasaya, modeli meşrulaştıracak bir hukuki dayanağa da gereksinim var. Türkiye bu bağlamda da denek. Ilımlı İslam modelinin prototip anayasası, geniş katılımla (!) hazırlanıyor. Arap Baharı’ndan etkilenen ülkeler için de örnek anayasa oluşturma denemesi yapılacak. Çabaları, yorumları, bu açıdan da değerlendirmek gerekir. ??? İslamın siyasallaştırılmasında, cemaattarikat ve İslami örgütlerden yararlanılıyor. Birçok Arap ülkesinde Müslüman Kardeşler, GOP veya BOP’un gerçekleşmesinde, Arap Baharı’nda etkili rol oynuyor. Bizde F. Gülen cemaatinin etkisi, çabası da dikkatlerden kaçmamalıdır. ABD tarafından cemaate böyle bir görev, işlev verildiğinin en önemli kanıtı, Atlantik ötesinden talimat gelmesidir. Bir örgüte belli görev verildiğinde görevin yerine getirilebilmesi için gerekli desteğin de sağlanması zorunludur. Maddi destek yapısına, yayın organları, sesyayar olarak kullanılan kişiler, kamuda örgütlenme gibi destekler de şarttır. Bu projenin ülkemizde uygulanmasını gözlemliyor, kişilerin karakterine bakıldığında pek de şaşırmıyorum. Gülen cemaati, modelin uluslararasılaşmasında da etkin rol oynuyor. Bu bağlamda bir anımı aktarayım. 2008 Kurban Bayramı’nda Fas’ın Fes kentindeydik. Bayram sabahı giysilerinde siyah rengin egemen olduğu bir grup genç, bayramımızı kutlamak için kaldığımız otele geldi. Tur liderimiz, gelenlerin Gülen cemaatinden oldukları, örgütlenmeye destek için geldikleri yönünde bilgi verdi. Örgütlenme girişimlerini gördükten sonra Fas’ta Adalet ve Kalkınma Partisi’nin seçimde birinci parti olarak çıkması beni şaşırtmadı. Aksine gözlemlerimizi, tanılarımızı güçlendirdi. ??? BOP veya GOP projesinin amaçları, yürütücüleri ve araçları belli. Proje hakkında halkı uyarmaya çalışan, İslamın siyasal amaçlarla kullanılmasına karşı çıkan, Türkiye’nin bir laboratuvar olarak kullanılmasını gelecek açısından tehlikeli görenler, bir şekilde tasfiye edilmeye, dışlanmaya hatta cezalandırılmaya çalışılıyor. Amaç, modele yaygınlık ve süreklilik kazandırma, ABD’nin bölgede egemenlik kurmasına, genişletilmiş Ortadoğu coğrafyasının ABD’nin arka bahçesi haline getirilmesine katkıda bulunmak. Bölge ve Türkiye’nin geleceği açısından tehlikeli görünen girişimlere karşı çıkmak, İslamı çıkarcıların, siyasal amaçlarla kullananların istismarından kurtarmak gerekiyor. Halkımızın gerçekleri öğrenmesi, medya denetimi ve baskısıyla sınırlanmakta hatta engellenmektedir. Medyada amaca uygun yorumcu, yönetici, sesyayar bir şekilde sağlanmaktadır. İstenen siyasal yapı Ortadoğu’da başat bir güç ABD; biri imtiyazlı diğeri adi yerel iki küçük ortak, İsrail ve Türkiye; Ilımlı İslam siyasal modeline uygun sözde bağımsız Arap ülkeleri... Böyle bir oluşum bazılarına akılcı gelebilir, kendi ve ülke çıkarlarına da uygun görülebilir. Buna karşı çıkan, projeyi benimseyen vatandaşlarımızın gereken tepkiyi göstermesi gerekir. Yeni anayasa hazırlıkları, yaklaşan Cumhurbaşkanlığı seçimi böyle bir tepki açısından uygun fırsatlardır. Beklentimiz, umudumuz vatandaşın ülkesine, inançlarına sahip çıkması, din istismarını, bu bağlamda emperyalizmin güdümünü görmesidir. S&P’den sigortacılara not uyarısı Ekonomi Servisi Kredi derecelendirme kuruluşu Standard & Poor’s (S&P), Avrupa’nın önde gelen bazı sigorta şirketlerine kredi notu indirimi uyarısı yaptı. S&P, aralarında Allianz, Aviva, Axa, Generali ve Mapfre gibi şirketlerin bulunduğu 15 sigorta şirketinin uzun vadeli kredi notlarını olası indirim için negatif izlemeye aldığını açıkladı. Açıklamada, “Avro Bölgesi’ne üye ülkelerin kredi notlarını izleme sonucuna bağlı, bu sigorta şirketlerinin uzun vadeli kredi notları bir ya da iki kademe düşürülebilir ve bazı şirketler için kısa vadeli notlar bir kademe indirilebilir” denildi. Diğer şirketlerin Caisse Centrale de Reassurance, CNP Group, Irish Public Bodies Mutual Insurances, MillenniumbcpAgeas Group, Nacional de Reaseguros, Pozavarovalnica Sava, RSA Insurance Ireland, Societa Cattolica di Assicurazione, Triglav Group ve Unipol Group olduğu kaydedildi. Küçük: Geldiğimiz nokta artık sürdürülebilir değil. Üretim ve ihracat yapısı değiştirilmeli Böyle geldi ama böyle gidemez ? Küçük, Türkiye açısından, öncelikle rekabet gücünü arttıracak önlemlerin devreye girmesinin her zamankinden önemli hale geldiğini vurguladı. ÖZLEM YÜZAK SANAYİ KONGRESİ BAŞLIYOR Ana teması “Sürdürülebilir Rekabet Gücü: Dalgaları Yöneterek Geleceği Tasarlamak” olarak belirlenmiş olan İSO 10. Sanayi Kongresi ve İnovasyon Sergisi, 1415 Aralık’ta İstanbul Kongre Merkezi’nde gerçekleştiriliyor. Bu yıl ilk günkü konuk konuşmacının Profesör Paul Romer olacağını söyleyen Küçük, “Dünyanın önde gelen ekonomistlerinden biri Profesör Romer, büyüme teorisi ve inovasyon konusunda uzmanlığı ile tanınmakta. İkinci günkü konuk konuşmacımız ise, Tufts Üniversitesi Fletcher Hukuk ve Diplomasi Okulu Öğretim Üyesi Profesör Amar Bhide. Profesör Bhide de, refah seviyesinin arttırılmasında inovasyon ve girişimciliğin rolü konusunda, dünyanın önde gelen otoritelerinden biri olarak kabul edilmekte” dedi. “Biz hep ısrarla üretim ve ihracat yapısı mutlaka değiştirilmeli dedik. Gelinen noktanın artık sürdürülebilir olmayacağı açık” diye konuşan İstanbul Sanayi Odası (İSO) Başkanı Tanıl Küçük, 2012 ve sonrasının zor yıllar olacağını ve ona göre önlemler alınması gerektiğini söyledi. Tanıl Küçük ile, pazartesi başlayacak 10. Sanayi Kongresi öncesinde küçük bir sohbet yaptık. İSO’nun 10.’sunu düzenleyeceği Sanayi Kongresi’nin bu yılki temasını “Dalgaları yöneterek geleceği tasarlamak” olacak. Sanayici dalgaları nasıl yönetecek? Önümüzdeki dönem kolay değil. Ve Türkiye’nin de bu üretim ve ihracat yapısı ile yola kolay devam edemeyeceği aşikâr. Aslında bunları önümüzdeki rakamlar da söylüyor. İhracat ile övünüyoruz, ama 2010’da ihracatımız 114 milyar dolar. İthalatımız 185 milyar dolar. Bunun için de içinde 131.4 milyar dolar ara malı ve enerji ithalatı. Demek ki yaptığımız ihracat ara malı ve enerji ithalatını bile karşılamamış. Bizim rekabet gücümüzü arttıracak, bir anlamda üretimimizi devam ettirecek tedbirlerin devreye girmesi her zamankinden önemli hale geldi. Bunu ekonomi yönetimine anlatmaya çalışıyoruz. Ancak görüntüye baktığımızda sanki yine siyasetin ekonominin önüne geçtiğini görüyoruz. Peki somut önerileriniz nedir? Makro ve mikro ekonomik reformların devreye girmesi çok önemli. Bunu çok uzun zamandır söylüyoruz. Türk sanayicisi hâlâ OECD ülkeleri içinde is tihdam prim yükünü en fazla üzerine taşıyan kesim. Keza elektrik enerjisine ödediği bedel hâlâ çok yüksek. Biz yatırım malı ve ara malında bu fonun kaldırılmasını talep ediyoruz. Bir de uzun vadede yapılması gerekenler var. Kalkınma ve rekabette öne geçebilmek için, iç pazarınız dahil küresel pazarlarda yarışacak kalite ve fiyat aralığında, mümkün olan en az girdi, en yüksek katma değer dengesinde imal etmeyi hedeflemek gerekiyor. Yüksek katma değerin yolu da ArGe, teknoloji ve inovasyonu merkeze almaktan geçiyor. ‘Wall Street’i işgal et’ eylemleri yayılıyor. Bir sanayici olarak nasıl de ğerlendiriyorsunuz bu gelişmeleri? Eşitsiz ve adaletsiz küreselleşmeden çok uzun zamandan beri bahsediliyor. Gelişmeler de bunu ispat etti. Dünyanın buna kafa yorması lazım. Ben bunu çok önemsiyorum. Devlet kaynakları ile bankaların kurtarılması çok tepki çekti; bir anlamda sistem iflas etti diyebiliriz. Sistemin törpülenmesi ve uzlaşan toplumun geniş kesimlerinin onayını alan bir hale gelmesi gerekiyor. Serbest piyasa ekonomisinin çok önemli bir getirisi var ama her şeyi serbest piyasaya bırakmak gösterdi ki beklenilen sonuç alınamıyor. Devletin her şeyi düzenlemesi de iyi sonuç vermedi. Daha ara çözümlere kafa yormak gerekiyor. Akbank Kayseri Ticari Şubesi yeni binasında Ekonomi Servisi Akbank’ın Kayseri Ticari Şubesi, Kayseri Organize Sanayi Bölgesi’ndeki yeni hizmet binasına taşınarak firmalara daha yakınlaştı. Açılışta konuşan Akbank Genel Müdürü Ziya Akkurt, Kayseri’de toplam 12 şubeyle hizmet verdiklerini belirterek, “Kayseri Ticari Şubemiz Türkiye’deki 22 uzmanlık şubesinden biri. Doğrudan genel müdürlüğümüze bağlı. Bu etkin yapı bankacılık işlemlerine hız kazandırarak hizmet kalitemizin ve müşteri memnuniyetinin daha da artmasını sağlıyor” dedi. Kurulda ‘kıdem tazminatına dokunmak grev nedenidir’ kararı alındı MUSTAFA ÇAKIR Yerli diziye Balkan dopingi ANKARA (AA) Dizi film ihracatı bu yıl 60 milyon doları aştı. Muhteşem Yüzyıl’dan Adını Feriha Koydum’a, Öyle Bir Geçen Zaman ki’den Aşkı Memnu’ya, Ihlamurlar Altında’dan Gümüş’e kadar Türk televizyonlarında da izlenme rekorları kıran 100’ün üzerinde Türk dizi filmi, 20’nin üzerinde ülkede izlendi ve 2011’de bu alanda ihracat rekoru kırıldı. Sektördeki ihracatın 80’ini yapan Calinos Holding Yönetim Kurulu Başkanı Fırat Gülgen, Ortadoğu’da ve Kuzey Afrika gibi ülkelerde rekorlar kıran Türk dizilerinin, bu yıl bölgedeki “Arap Baharı”ndan olumsuz etkilendiğini, fakat buna karşın Balkanlar’dan iyi teklifler geldiğini söyledi. İhraç edilen dizilerin en popüler erkek oyuncuları Kıvanç Tatlıtuğ, Kenan İmirzalıoğlu, kadın oyuncular da Tuğba Büyüküstün ve Songül Öden. Diziler bölüm başına 500 dolar ile 15 bin dolar arasında değişen Öden fiyatlardan satılıyor. ANKARA Hükümet kıdem tazminatı konusunda yeni bir düzenleme yapmaya hazırlanırken, Türkİş’in 21. Olağan Genel Kurulu’nda delegelerin oybirliğiyle “kıdem tazminatına dokunmak genel grev nedenidir” kararı alındı. Türkİş’in 21. Olağan Genel Kurulu bugün yapılacak seçimlerle sona erecek. Seçimlerde mevcut genel başkan Mustafa Kumlu ile Sendikal Güç Birliği Platformu’nun adayı Petrolİş Sendikası Genel Başkanı Mustafa Öztaşkın yarışacak. Mustafa Kumlu’nun listesinde yer alan yönetim kurulu adayları şöyle: Genel Sekreter: Türk Metal Sendikası Genel Başkanı Pevrul Kavlak, Genel Mali Öztaşkın’ın (ortada) ayrı bir listeyle yarıştığı kurul, bugünkü seçimle sona erecek. Sekreter: Demiryolİş Sendikası Genel Başkanı Ergün Atalay, Genel Teşkilatlandırma Sekreteri: Teksif Genel Başkanı Nazmi Irgat, Genel Eğitim Sekreteri: Türkiye Yolİş Sendikası Genel Başkanı Ramazan Ağar. Kumlu’nun listesindeki tek sürpriz isim Nazmi Irgat oldu. Sendikal Güç Birliği Platformu’nun adayıÖztaşkın’ın yönetim kurulu aday listesi de şöyle oluştu: Genel Sekreter: Havaİş Sendikası Genel Başkanı Atilay Ayçin, Genel Mali Sekreter: TGS Genel Başkanı Ercan İpekçi, Genel Teşkilatlandırma Sekreteri: Deriİş Sendikası Genel Başkanı Musa Servi, Genel Eğitim Sekreteri: Kristalİş Genel Başkanı Bilal Çetintaş. Türkİş Genel Kurulu’nda buna karşı önemli bir karar alındı. Sendikal Güç Birliği Platformu’nun “Kıdem tazminatına dokunmak genel grev nedenidir” önergesi delegelerin oybirliği ile kabul edildi. Beş milyon ekmek israf ediliyor SAKARYA (AA) Türkiye Fırıncılar Federasyonu Başkanı Halil İbrahim Balcı, Türkiye’de günde 5 milyon adet ekmeğin israf edildiğini söyledi. Ekmek israfının daha düşük boyutlara çekilmesi gerektiğini anlatan Balcı, “Ülkemizde günlük üretilen 82 milyon ekmeğin 77 milyon adedi tüketiliyor. Her gün 5 milyon adet ekmek israf ediliyor. Bugün Somali’deki insanlar açlıktan ölürken, afet bölgelerinde ekmekle ilgili sıkıntı yaşanırken, vatandaşlarımızın ekmek tüketiminde daha duyarlı olmaları gerekiyor” dedi. Gazetecilere destek Genel kuruldan, cezaevlerindeki 60’tan fazla gazeteci, yazar bilim insanı ile Gazetecilere Özgürlük Platformu’nun ulusal ve uluslararası düzeyde sürdürdüğü basın özgürlüğü kampanyasına da destek kararı çıktı. TURKCELL’DEN SAĞLIK VE EĞİTİME FARKLI ÇÖZÜM Turkcell Genel Müdür Yardımcısı Koray Öztürkler, 20092011 arasında toplam 5.9 milyar, bu yıl da 1.5 milyar liralık altyapı yatırımı gerçekleştirdiklerini belirterek Türkiye’nin 2023 hedefleri arasında yer alan 500 milyar dolar ihracat hedefine katkı sağlamak için iletişim altyapısını kurmaya devam edeceklerini söyledi. 2012 ve daha sonraki yıllarda bankacılık, sağlık ve eğitim sektörlerine daha farklı çözümler sunacaklarını dile getiren Öztürkler, 4G’nin iki yıl içinde gündemlerine geleceğini ifade etti. heilyonerle Türkiye’de m er eklenirken milyonerlerin ilm 5 on 44 ily m ar 50 mily bin 755 itiları mevduat uk 11 tt 20 tu m da ki E ın ar sapl sisteminde lık cı ka ev an m B ı. ’yi aşan yon TL artt 301 milyon TL plarında tuar ily m 5 67 a barıyl er hesa 47’sinin milyon rıyla duatın yüzde ndi. 2011’in ilk 10 ayı itiba ki tule lir da ın be hesaplar tulduğu am mevduat TL pl to on n ily ri le m 2 er milyon 27 milyar 28 re gö yısı na sa i nu er mud tar 2010 so nemde milyon yerleşiklerdö lık ay 10 yurtdışı artarken arttı. Yurtiçi ve mudi hesabında er 8 bin 225 kişi on ily m bin 11 yor. den oluşan 43 on TL bulunu ily m 8 61 ar ily m 7 31 am topl YARISI N I T A U D V E M ERLERİN MİLYON n bir yılda 9 r kulübüne so FREKANS ÜCRETİ 18.20 LİRA Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu (BTK), mobil ve sabit servis sağlayıcıların 2012 frekans kullanım hakkı ücretlerini belirledi. Sektörde faaliyet gösteren işletmeciler, yıllık kullanım ücreti olarak, 100 adet numara için BTK’ye 18.20 lira ödeyecek. İşletmeler, coğrafi olmayan yani 444, 800 gibi numaralar için 121.36 lira, mobil şebeke kodu için 2 bin 427.25 lira, ülkelerin kodları için 9 bin 709 lira, internet servis sağlayıcılar için 7 bin 281.75 lira verecek. TÜRK TELEKOM’A ALTI ÖDÜL Türk Telekom’un sosyal sorumluluk projelerinden 30 bini aşkın öğrenciye eğitim tesisi kazandıran Türk Telekom Okulları Projesi, ABD merkezli Galaxy Ödülleri 2011’de büyük ödülü kazandı. 22 ülkeden 600’ün üzerinde projenin katıldığı Galaxy Ödülleri’nde Türk Telekom, büyük ödül dahil olmak üzere altı ödülün birden sahibi oldu. Türk Telekom Okulları Projesi ile Altın Ödül’ün de sahibi olan şirket, İnternet Evleri Projesi ile Gümüş Ödül, Türk Telekom Okulları Reklam Filmleri ile Onur Ödülü, Türkiye’ye Değer Lansmanı ile de bir Gümüş Ödül ve Bronz Ödül aldı. Şirket ayrıca Van’da 100 megabitten az internet kullanan abonelerden 1 Kasım 201130 Haziran 2012 tarihleri arasında ücret alınmayacağını açıkladı. Tatlıtuğ C MY B C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle