24 Kasım 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 8 KASIM 2011 SALI kultur@cumhuriyet.com.tr 14 KÜLTÜR Leonardo da Vinci’nin Milano Sarayı dönemi resimleri Londra’daki Ulusal Galeri’de sergileniyor Ressam Leonardo sarayda YASEMİN KANDEMİROĞLU tubetten dolayı şimdi resmin sadece yüzde yirmilik bir bölümü görülebiliyor. LONDRA “Leonardo da Vinci: Ama Leonardo’nun resmi bitirmesinin Ressam Milano Sarayı’nda” başlıklı ardından öğrencisi Giampietrino, ussergi yarın National Gallery’de (Ulusal tasının onayını alarak kopyasını yapmıştı. Galeri) sanatseverlere açılıyor. 5 Şubat Aslına sadık bu kopyada masadaki ye2012 tarihine kadar sürecek serginin bumekler ya da yüz ifadeleri gibi zamana günkü öngösterimi ise İngiltere’deki yenik düşmüş ayrıntıları görmek mümpek çok sinemanın yanı sıra Türkiye saakün. tiyle 21.00’den başlayarak Sky Arts 1 kaSergideki resimlerin ortak noktası, nalından canlı olarak izlenebilecek. Leonardo’nun insan bedenini tüm doBugüne kadar düzenlenen ğallığıyla mükemmele en sergilerde Leonardo’nun dayakın biçimde yansıtma çaha çok bilim insanı ve mucit basını göstermesi. Örneğin, ? Daha önce Leonardo da Vinci’nin bir öğrencisine ait yönlerinin öne çıkarılmasına “Erminli Kadın” resminde karşılık Rönesans hümaniz olduğu sanılan ‘Salvator Mundi’ portresinin kısa bir süre önce Cecilia Gallerani’nin vüLeonardo tarafından yapıldığı ortaya çıkmıştı. 1958’deki bir cudu 3/4 açıyla sağa dönminin simgelerinden biri olan sanatçı bu kez az sayıdaki remüşken, yüzü tam olarak soaçık arttırmada yalnızca 45 sterline alıcı bulabilen tabloya simleriyle özellikle de 1480la dönük. Bu vücut açısı o bugün 125 milyon sterlin değer biçiliyor. 90 arasında Dük Lodovico zamana kadar hiç denenSforza’nın Milano’daki samemiş ve Leonardo’nun rayında bulunduğu dönemde yaptığı gölge ve ışık ayrıntıları ve İsa’nın sol birçok yeniliğinden biri olarak sanat portrelerle sunuluyor. elinde tuttuğu kristal kürenin mükem tarihindeki yerini almış. Ayrıca Cecilia Paris, Roma, St. Petersburg, Krakov ve melliği ortaya çıkmıştı. Pek çok kapsamlı Gallerani’nin yüzü, parmakları ve kıOxford’tan gelen tablolar, Londra’da inceleme sonucunda resmin Leonar yafetindeki ayrıntılar ve renkler de LeoUlusal Galeri’nin çatısı altında birleşi do’ya ait olduğu uzmanlarca kabul edil nardo’nun dehasını kanıtlayan öğeler olayor. “Son Akşam Yemeği” (kopyası), mişti. “Salvator Mundi” bu sergi kap rak kabul ediliyor. “Kayalıkların Meryemi”, “Erminli samında ilk kez sergileniyor. “Kayalıkların Meryemi” ise serginin Kadın” ve “Salvator Mundi” (Dün1958’deki bir açık arttırmada yalnız esin kaynağı. Aynı temadaki iki tabloyanın Kurtarıcısı) sergide yer alacak 93 ca 45 sterline alıcı bulabilen tabloya bu dan biri Louvre’da, öbürü Londra Uluyapıttan yalnızca birkaçı. gün 125 milyon sterlin değer biçiliyor. sal Galeri’de. İki resim bu sergide bir araKısa bir süre önce Leonardo’ya ait ol“Son Akşam Yemeği” ise Mila ya getiriliyor. duğu kabul edilen “Salvator Mundi” no’daki Santa Maria delle Grazie KiliSergi süresince Ulusal Galeri’de serginin merakla beklenen resimlerinden sesi’nin yemek odasının duvarı için atölye çalışmaları ve seminerler gerbiri. 1500’lerde Leonardo’nun öğrenci 1495’te sipariş edilmişti. Duvardaki ru çekleştirilecek. si Giovanni Boltraffio tarafından yapıldığı sanılan bu yapıt, 1649’da İngiltere’de Kral I. Charles’ın sanat koleksiyonunda yer alıyordu, ama daha sonra kaybolmuştu. Ne var ki resmin Leonardo’ya ait olabileceği olasılığı New York’ta kapsamlı bir yenileme projesinin başlatılmasına neden olmuştu. Resim temizlendikçe, Leonardo’nun “imzası” olarak kabul edilen saç bukleleri, resimdeki tüm Giotto freskinde gizli şeytan ? Kültür Servisi İtalya’nın Assisi beldesindeki Aziz Francis bazikilasında yer alan Giotto freskinde gizlenmiş bir şeytan tasviri keşfedildi. Giotto’nun 13. yüzyılda Aziz Francis’in hayatını ve ölümünü resmettiği 20 numaralı freske gizlenmiş tasvir, İtalyan sanat tarihçisi Chiara Frugone tarafından bulundu. Bulutların arasına yerleştirilen tasvirde şeytan, silik bir gülümseme, boynuzlar ve çengel bir burunla resmedilmiş. Bazilikanın restorasyon şefi Sergio Fusetti, tasvirin ön planda olmadığını, Giotto’nun bu tasviri biraz eğlenmek için resmetmiş olabileceğini açıkladı. Baksı’nın dokumaları Berlin’de ? Kültür Servisi Baksı Müzesi atölyelerinde Bayburtlu kadınlar tarafından dokunan ehramlar ve yöresel kilim dokumaları 913 Kasım 2011 tarihleri arasında Almanya’da gerçekleşecek Importshop Berlin Fuarı’nda sergilenecek. Böylece ilk kez Bayburtlu genç kadınlar el emeklerini uluslararası bir pazarda değerlendirme fırsatı bulacaklar. Messe Berlin tarafından her yıl düzenlenen fuar, küçük ölçekli el sanatları ve hediyelik eşya üreticilerini potansiyel alıcılarla buluşturuyor. Kısa süre öncesine kadar Salvator Mundi’nin Da Vinci’nin öğrencisi Boltraffio tarafından yapıldığı sanılıyordu. Weiwei’ye halk desteği ? Kültür Servisi Çin hükümetinin muhalif sanatçı Ai Weiwei’ye kestiği 2.5 milyon dolarlık (yaklaşık 4 milyon 425 bin TL) vergi faturasının ödenebilmesi için binlerce kişi para yardımında bulundu. Dün itibarıyla yardımların 5 milyon yuan, yani yaklaşık 800 bin dolara (yaklaşık 1 milyon 400 bin TL) ulaştığı açıklandı. Gönüllülerin, banka ve posta havaleleriyle para yardımında bulunduğu, hatta bazılarının Ai Weiwei’nin evine para attığı kaydedildi. Ai Weiwei, vergi borcu için toplanan parayı daha sonra geri ödeyeceğini söyledi. Ai Weiwei’nin stüdyosunda çalışan gönüllü Liu Yanping Twitter’dan yaptığı duyuruda, şu ana dek 20 bin kişinin bağışta bulunduğunu belirtti. Ancak Global Times gazetesindeki bir yazıya göre, bazı uzmanlar, bunun bir yasadışı para toplama örneği olabileceğine dikkat çekiyor. MİMAR HAN TÜMERTEKİN Süleymaniye için Ümit Kıvanç imzalı ‘vicdan ve serbest piyasaya dair film’ kapitalizm karşıtı Harvard’da gösteriler dünya çapında devam ederken daha da anlam kazanıyor Kültür Servisi Han Tümertekin, 2006 yılından bu yana Harvard Üniversitesi ile ortak yürütülen Süleymaniye Külliyesi ve çevresini konu alan stüdyo çalışmalarının son jürisi için Harvard Üniversitesi’nde. Harvard Graduate School Of Design ve Bilgi Üniversitesi Mimarlık Yüksek Lisans Programı’ndan öğrencilerin katıldığı stüdyo 4 ay sürecek. Daha önce Sirkeci, Yenikapı ve Atatürk Köprüsü stüdyoları yapan Hashim Sarkis ve Han Tümertekin, şehrin değişen altyapısı ile tarihi dokunun sağlıklı bir ilişki kurmasının yollarını araştırıyorlar. Dünyanın 10 büyük şehrini çeşitli açılardan inceleyip, çözüm önerileri geliştirilen “Dünya Şehirleri” projesi çerçevesindeki çalışmalardan Süleymaniye Stüdyosu ise Le Corbusier’nin “Şark Seyahati”nin 100. yılında yapılıyor. Şehir silueti hakkında İstanbul’dan ve Süleymaniye Külliyesi’nden çok şey öğrendiğini söyleyen modern mimarlığın en önemli karakterlerinden Le Corbusier üzerine, ekim ayında Bilgi Üniversitesi’nde bir sempozyum düzenlenmiş, her iki üniversite öğrencileri Süleymaniye’de sürdürülen yenileme uygulaması hakkında bilgi almıştı. Vicdana çöken ‘16 Ton’ ? Maden işçilerini anlatan 16 Ton’u eski bir şarkı diye biliriz. Şimdi Türkiye’nin ilk webbelgeseli sıfatını taşıyan son filminin de ismi. Madenciler özelinde serbest piyasayı masaya yatıran film, internette. AYŞEGÜL ÖZBEK Hitler’in tabloları müzayedede ? STOCKHOLM (AA) Adolf Hitler’in, 1910 yılında Avusturya’nın başkenti Viyana’da olduğu yıllarda suluboya olarak yaptığı yedi tablonun açık arttırma ile satışa sunulacağı açıklandı. İsveç gazetesi Aftonbladet’in dün verdiği habere göre, daha önce Malmö’de oturan Thomas Möller adlı bir İsveçlinin elinde bulunan, ancak vergi borçları nedeniyle icra dairesinin eline geçen yedi adet Hitler tablosundan toplam 700 bin İsveç Kronu (yaklaşık 187 bin 500 TL) kazandırması bekleniyor. Stockholm Musevi Cemaati lideri Haham David Lazar ise yaptığı açıklamada, acının ve mutsuzluğun sembolü olan bir kişi tarafından yapılan tabloların satılarak bunlardan para kazanmanın talihsizlik olduğunu söyledi. Hayatın ‘İzi Kalsın’ ? Kültür Servisi Şair, yazar Sennur Sezer ile fotoğrafçı Ali Öz’ün ortak çalışması “İzi Kalsın”, Evrensel Basın Yayın’dan çıktı. İki sanatçının imzasını taşıyan kitapta, Sennur Sezer’in çoğunlukla toplumsal olaylara dair şiirlerine, Ali Öz’ün fotoğrafları eşlik ediyor. Önsözde ise kitabın amacı şöyle açıklanıyor: “Sanatın bir işi de tanıklıktır. Ancak tanıklık kolay değildir. Yansız olamazsınız. Eğer eleştirmiyorsanız tanık olamazsınız. Mutluluğun da tanığı olacaksınız, üzüntünün de. Kısacası yaşadıklarınızı gelecek kuşaklara aktaracaksınız, sevinçler çoğalsın, acı dursun diye.” “Onaltı ton yüklersin, ne geçer eline? Bir gün daha yaşlanırsın, biraz daha borca batarsın, işte bu. Benim ölmeye imkânım yetmez, ruhum şirket mağazasında rehin.” Babası da bir maden işçisi olan Kentucky’li country müzisyeni Merle Travis’in 1947’de maden işçilerini anlattığı “16 Ton” (Sixteen Tons) isimli bu şarkısı, Ümit Kıvanç’ın Türkiye için bir ilk olan yeni belgeselinin de ismi. Türkiye’nin ilk webbelgeseli “16 Ton”, kapitalizm karşıtı gösteriler dünya çapında devam ederken daha da anlam kazanıyor. Kıvanç’ın 1980’lerde maden kazalarının yaşandığı dönemlerde bölgeye gidip çektiği fotoğraflar, bir sergi açacak kadar büyük sanat değeri taşımıyordu belki ama bir araya geldiklerinde bir şey anlatıyordu. Kıvanç bu fotoğrafları da kullanarak bir belgesel yapmaya karar veriyor ve masanın başına oturuyor. Esas olarak hayatımızın yanlışlığı üzerine bir film olmasını istiyor Kıvanç: “Madenciler benim için hep özel bir takıntı konusu olmuştur. Madencilik, bu dünyanın çirkinliğini, ikiyüzlülüğünü ve as ‘Oğul’ Almanya’da Filmde resim ve desenlerin yanı sıra Kıvanç’ın maden ocaklarında çektiği fotoğraflar da yer alıyor. lında böyle bir dünyanın olmaması gerektiğini en çıplak biçimde gösteren konudur.” Filmin “Vicdan ve serbest piyasaya dair bir film” alt başlığından konusunu kestirmek kolay. 9 bölümden oluşan filmi, madencilerin sefaleti üzerinden yapılan serbest piyasa eleştirisini biraz da alaycı bir dille izliyoruz. Johnny Cash’ten Eric Burdon’a, Nighthawks’a kadar pek çok müzisyenin farklı yorumlarla seslendirdiği “16 Ton” şarkısı da ara ara çalınıyor kulağımıza. “Bu işe başlarken 16 ton ismi yoktu ortada. Onu ben bir aşamada, konuyla ilgili şarkı sözleri, şiirler ararken keşfettim” diyor Kıvanç. 84 dakikalık filmde sadece Kı vanç’ın fotoğrafları yer almıyor. Yaklaşık bir buçuk yıl süren bir internet araştırması süreci var. İki boyutluluğa zarar vermeden hareketlendirilmiş fotoğraf, resim ve desenler yer alıyor filmde. “Merak denen şeytana da uyarak giriştim bu işe” diyor ve “hammaliye” dediği o uzun yola dalıyor tek başına. Malzemeler ve bilgiler biriktikçe de bir aşama sonrasına geliyor iş. “Bir metin yazdım. Biriken ve belgeselde kullanamadığım pek çok bilgiyi metinleri destekleyecek görsellerle birlikte ‘riyatabirleri uluslararası uyandırma servisi’ isimli bir web sitesi tasarlayarak oraya koydum. Film ve web sitesi ayrı ayrı iki ürün oldu.” Site şu sözlerle açılıyor: “Riya Tabirleri sitesi, yeryüzünde adalet diye bir derdi olanlar için kuruldu. Olmayanın başına da bu derdi sarmak için.” Yakın zamanda bir takipçi Kıvanç’a 1940’larda Soma Linyit Ocağı bandosunun bir fotoğrafını yollamış. Bandonun şefi de Doğan Canku’nun babası. Kıvanç bu gibi desteklerle sitenin genişleyebileceğini söylüyor. Büyük bir umman olan internetteki malzemelerden tasarladığı filmde kullandığı görseller ve videoların telifleriyle ilgili de cevap basit: “Kullandığım bütün görselleri internetten aldım ve tekrar internete koymuş oldum. ” www.vimeo.com, www. riyatabirleri.net ? ANKARA (AA) Dağdaki oğlundan haber alamayan bir baba ile oğlu sevdiği kızın peşinden Tunceli’ye giden bir başka babanın kesişen yaşamöykülerini anlatan “Oğul” filmi, 10 Kasım’da Almanya’da gösterime girecek. Yurtdışındaki festivallerde de gösterilen yapımın Almanya’nın ardından diğer Avrupa ülkelerinde de seyirciyle buluşması planlanıyor. SERGİ 27 KASIM’A KADAR SANTRALİSTANBUL’DA Le Corbusier’nin izinde Kültür Servisi Modern mimarlığın öncülerinden Le Corbusier’nin işlerinin toplu olarak izleyiciye sunulduğu santralistanbul’daki “Görsel Kayıt: Le Corbusier Yapıtdökümüne Bir Bakış” sergisi, 27 Kasım’a kadar uzatıldı. Ünlü mimarın yapılarının Cemal Emden’in özgün bakış açısından izlenebileceği sergi, İstanbulluları 100 yıl sonra Le Corbusier ile tekrar buluşturuyor. İstanbul Bilgi Üniversitesi Mimarlık Fakültesi ve Le Corbusier Vakfı tarafından düzenlenen sergide mimarlık fotoğrafçısı Emden’in, İsviçre, Fransa, Almanya ve Hindistan’a seyahat ederek Le Corbusier’nin bu ülkelerde bulunan yapılarından ürettiği güncel fotoğraflar yer alıyor. Fotoğraflar, Le Corbusier’nin 1905 yılında İsviçre’de tasarladığı ilk yapısından 1965’de projelendirdiği ve inşası 2006’da tamamlanan son kilisesine kadar uzanan işlerini içeriyor. Kasksız Larry Crowne’a ceza ? Kültür Servisi Başrollerini Tom Hanks ve Julia Roberts’ın paylaştığı “Larry Crowne” filmine İspanya’dan ceza geldi. İspanyol haber sitesi ThinkSpain’in haberine göre, Hanks ve Roberts’i kasksız olarak scooter’a binerken gösteren fotoğrafın kullanıldığı afiş, İspanya’nın katı trafik kurallarına uymadığı gerekçesiyle 25 bin sterlinden fazla (yaklaşık 71 bin 275 TL) cezaya çarptırıldı. Filmin yapım şirketi ise başlangıçta şaka sandıkları cezaya çok şaşırdıklarını, filmde hiçbir oyuncunun kasksız scooter kullanmadığını açıkladı. Geçen yıl pop şarkıcısı Shakira da bir video klibinde kask kullanmadığı gerecesiyle ceza almıştı. C MY B C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle