Katalog

5 KASIM 2011 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA [email protected] EKONOMİ 11 Türkiye’nin bankası ülke sınırları içine hapsedilemez ? Orta vadeli hedeflerini bölgesel güç olmak vizyonu üzerine kuran İş Bankası, Almanya merkezli iştiraki İşbank GmbH’nin 16. şubesini Sofya’da açtı. OLCAY BÜYÜKTAŞ AKÇA Her Şeyi O Biliyor... 12 Mart, yönetime yandaş gazete içi darbe ile, patronumuz konumundaki başyazarımız Nadir Nadi dahil, başta İlhan Selçuk, tutuklu yazarlarımız, çok sayıda Cumhuriyet çalışanının işini kaybetmesi ile sonuçlanmıştı... İnşaat Mühendisleri Odası İstanbul Şubesi “Teknik Güç” adı ile bir dergi çıkarmaya başlamış, dayanışma içerikli bir iş sahibi olmuştum.. O tarihte genel sekreterlik yapan mühendis Ersin Arıoğlu, oda adına bir büyük araştırmanın peşinde koşturuyordu.. Sabah karanlığında bir ekiple inşaatların başına gidiyorlar, o gün inşaatta kullanılan yaş betonlardan örnekler alıyorlardı... Durum vahimdi... Donmuş beton örneklerinin laboratuvar sonuçları, en sıradan bir depremde, hatta depremsiz bile İstanbul’da yerle bir olacak yapılaşmada betonarmenin dayanıksızlığını, binaların yıkıma mahkum olacakları gerçeğini çok çarpıcı biçimde ortaya koyuyordu. Bir yılın ardından gazeteye dönüşümüzden sonra Cumhuriyet sayfalarına da taşıdığımız bu büyük araştırmanın sonuçları sayesinde, meslek örgütlerinin verdikleri uzun soluklu büyük savaşım sonucunda günümüz için en olumlu, ışıklı adım olan dışardan dayanıklı, standart beton üretilmesi, inşaatlara servis edilmesi yasal düzeni getirildi... CHP milletvekili Ersin Arıoğlu’nun, iş ortağı Köksal Anadol ile birlikte yaptığı, depreme yönelik, sonradan Cumhuriyet sayfalarına da taşıdığımız bir diğer önemli çalışma, BM’nin bir projesi üzerineydi. Anadolu’nun değişik merkezlerinde yaşanmış değişik orta şiddetteki depremler sonrası köy evleri yıkımları üzerinden yapılmış, yine çok geniş kapsamlı bir araştırma hakkındaydı. Sayısız köy evi yıkımlarından ortaya çıkan bilimsel mühendislik sonuçlarına göre, geleneksel ahşapkâgir binalarımız dimdik ayakta kalıyor, kerpiç evler ağır insan, hayvan canı, mal kaybına yol açmış olarak tuzla buz oluyorlardı. İşte BM’nin finanse ettiği proje de bu gerçeğe dayalı çözüm ürtemek amacına yönelikti.. Gelişmekte olan benzer ülkeler için de yapıldığı üzere, yoksul köylünün kendi olanakları, çevresindeki malzemelerle en ucuza, kendisinin yapabileceği binalar projelerini bulmayı, önermeyi amaçlıyordu. ??? Özetle DPT, ilgili kamu kurumlarımız öncülüğünde, köylerimizde yaşayanlara yardımcı olmak üzere, basit, anlaşılır çizimler ve malzemelerle yapılabilecek binaların örneklerini içeriyordu. Eminim söz konusu çalışmalar hâlâ kimi kamu kurumlarının tozlu raflarında duruyordur. Van depremi gerçeğinde canlı televizyon yayınlarından da gördüğümüz üzere, aradan 30 küsur yıl geçtikten sonra, köy yapılarının tamamına yakını kerpiç olduğundan yine yerle bir olmuşlardı. İnsan, hayvan, çok sayıda canlı kaybımız, yaralı sayısı üzerine, ağır mal kaybı, sağ kalan herkesin açıkta kaldığı bir sonuçla yüz yüzeyiz.. Unutmadan; uzman ikilinin, günümüz iktidar yöneticilerinin de omuzlarını kabartacak bir çalışmalarını daha anımsatmalıyım... Bugünün mühendislik tekniği, hesaplamaları ile Osmanlı’nın büyük mimarı Sinan’ın eserlerinin sayısız depremi ayakta atlatmış olmalarının sırrının, dünyanın bilinen ilk büyük deprem mühendisliği harikalarından oluşları ile ilişkili bilimsel sonuçlarını ortaya çıkarmışlar, uluslararası kongrelere kabul ettirmişlerdi.. Benim bu tanıklıklarımın çok ötesinde Türkiye’de bilimsel boyutta sayısız işlevi olan sayısız çalışmanın olduğunu, sorunu bunlara sırtımızı dönmekle yaşadığımızı biliyoruz... Uzatmadan, CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu böylesi alanında değerli bir uzman milletvekillerinin olmasından yararlanmış, CHP adına Erdoğan hükümetlerine iktidarlarının başında, dayanışma işbirliği içerikli sundukları bilimsel, depreme karşı önlemler raporunun olduğundan sözü açıyor.. Başbakan Erdoğan her zamanki gibi öfkeli, polemikçi; hemen yanıtı yapıştırıyor: “Sen ne anlarsın? Biz en iyisini biliriz. Aklına kalmadık” anlamına gelen, hakaret içeren sözler sarf ediyor.. ??? Bilime sırtını dönmüş, inananlara masallar... ile afyonlanmaya alışmış toplumsal örgütlenmede, 1999 Sakarya depremi, siyasal cinayet boyutlu suçları üzerinden bile bir sorgulama, kuşku öne çıkamıyor... Ecevit koalisyon hükümeti, partilerinin bu büyük deprem vurgununun arkasından gelen ekonomik vurguna acı reçete üretmenin bedeli olarak tarihe gömüldükleri bile görmezlikten geliniyor. Biraz Irak Savaşı’na onay verme, biraz da krizin bedelini ödeyen siyasi iktidarın krizden çıkmış mirasının üzerine oturarak gelen uzun soluklu AKP iktidarının neleri yapıp yapmadığını sorgulama, toplumsal akıl süzgecinden geçirilemiyor.. Merkez, ilçe çoğunluk AKP’li belediyeler elinde, mutlak iktidar gücüyle, dişin kavuğuna sığacak anlamlı alınmış bir önlem, yapılmış bir iş nerede? Depremden ağır hasarlı hayalet binaları bile, ölümüne tehdit olarak yıkma zahmetine katlanmamışlar. Deprem vergileri otoban yollar için, bütçe açıklarının her bir kaleminde kullanılmış bitirilmiş.. Erdoğan hükümetleri Meclis açıldıktan sonra bile, kendi milletvekillerini de adam yerine koymaya gerek duymayarak, son dakikasına kadar KHK yetkilerini kullanıyor.. Her şeyi en iyi o biliyor... İşbank GmbH’nin Sofya’daki şubesini Adnan Bali ve Ersin Özince birlikte açtı. ATATÜRK’TEN 100 YIL SONRA BULGARİSTAN’A GELDİ Türkiye İş Bankası Yönetim Kurulu Başkanı Ersin Özince, açılış resepsiyonunda yaptığı konuşmada, Bulgaristan’da bankacılık yatırımlarının sanayi yatırımlarıyla boy ölçüşecek bilanço büyüklüklerine ulaşmasını istediklerini söyledi. 1990’lı yılların sonunda dönemin Başbakanı ve Bulgaristan’ın kralı Simeon Saxe Coburg Gotha’nın İş Bankası Grubu’nu bizzat Türkiye’ye gelerek ülkesine yatırım yapmak için davet ettiğini kaydeden Özince, “Bizim için bunun değeri çok büyük” dedi. Atatürk’ten 100 yıl sonra Atatürk’ün Bankası’nın Bulgaristan’a geldiğini belirten Özince, Trakya Cam’ın 400 milyon dolar yatırım büyüklüğüne ve 1.000’den fazla istihdama sahip olduğunu ve Bulgaristan’da ürettiği mamulün yüzde 90’dan fazlasını ihraç ettiğini ve önümüzdeki 5 yılda 450 milyon dolar ilave yatırım planladığını belirterek “Yeter ki devlet önümüzü açsın. Gönlümüzden geçen buradaki yatırımımızı büyütmek” dedi. Bulgaristan’da gerek kurumsal, gerek ticari, gerekse bireysel bankacılık alanında bütün ürün ve hizmetleri vermeyi hedeflediklerini açıklayan Bali, “1500 civarında Türk şirketinin burada faal olduğu tahmin ediliyor. Sektör olarak inşaattan ulaştırmaya, enerjiye, sanayi üretimine kadar yaygın, otelcilik, turizm dahil faaliyetler söz konusu” diye konuştu. SOFYA Türkiye İş Bankası Grubu Bulgaristan’da üçüncü yatırımına imza attı. Grup 1997’de Sodi Soley ve 2004’te Trakya Cam’ın ardından İşbank GmbH üzerinden Bulgaristan’a cam ve sodadan sonra bankacılıkla girdi. Böylece Almanya merkezli ve Türkiye İş Bankası’nın yüzde 100 iştiraki olan İşbank GmBH 16. şubesini Bulgaristan’ın başkenti Sofya’da açtı. Avrupa’da genişlemeyi sürdürdüklerini belirten İş Bankası Genel Müdürü Adnan Bali, “Orta vadeli hedef olarak ifade edersek; biz kendimizi ‘Türkiye’nin Bankası’ olarak tarifliyoruz. Ama bugün Türkiye’nin bankası Türkiye’nin iş zenginliği içerisinde bakıldığında ülke sınırları içine hapsedilemez. Dolayısıyla bu Türkiye’nin Bankası kavramı ile de çelişmez. Bölgesel güç, bölgesel banka olma hedefiyle bu stratejiyi izliyoruz. Bunun uluslararası ölçekte önemli bir miktar hacime ulaşması için de bir ön strateji, bir ara strateji olduğunu düşünüyoruz. Bankamızın vizyonu budur” dedi. Batum ve Kosova da gündemde Şube veya temsilcilikler açarken değişik pazarlardaki gösterge ve kriterleri bir model içerisinde değerlendirdiklerini belirten Bali, “Bu önceliklendirmede ülke averajlarının yanı sıra farklı bölgelerin ekonomik faaliyetlerini detaylandırıyoruz. İçinde bulunduğumuz dönemin kendine özel koşulları, bazı zorlukları olsa bile biz bu inisiyatifleri çok uzun vadede ele alıyoruz. Ancak fiilen pozisyon almamızı imkânsız hale getiren gelişmeler, Suriye’de temsilcilik açmada son noktaya gelmiştik ki bizi bundan bir süreliğine alıkoydu. Gelişmeleri sürekli takip ediyoruz. Örneğin Kosova ve Batum da gündemimizde” dedi. Rusya’da hisselerinin tamamını satın aldıkları Bank Sofia’ya ilişkin planlarını da anlatan Bali, “14 şubesi var. İşbank olarak faaliyetlerine devam edecek” diye konuştu. Koç yatırımlarla büyümesini sürdürüyor ? CEO Turgay Durak: Yaşanılan bu zor döneme karşın uzun vadeli hedeflerimizden taviz vermeksizin odaklandığımız tüm sektörlerde yatırımlara devam ediyoruz. Ekonomi Servisi Koç Holding, 2011 yılının ilk dokuz ayında toplam satış gelirlerini yüzde 43 arttırarak 54.930 milyon TL’ye; faaliyet kârını yüzde 35 arttırarak 4.372 milyon TL’ye, azınlık payı sonrası net kârını ise yüzde 16 arttırarak 1.653 milyon TL’ye yükseltti. Koç Holding CEO’su Turgay Durak, “Küresel ekonomi zor bir dönemden geçiyor. Aldığımız tedbirler, yatırımlarımız ve güçlü bilançomuzla bu dönemden güçlenerek çıkmayı hedefliyoruz” dedi. Koç Holding’in 2011 yılı ilk dokuz ay sonuçlarını değerlendiren Koç Holding CEO’su Turgay Durak, 2011 yılının son çeyreği itibarıyla; küresel ekonominin çok zorlu bir dönemden geçtiğini vurguladı. “Bu dönemde risklerimizi iyi yönetmeli; uzun vadeli ve kârlı büyüme stratejilerine odaklanmalı; sektörlerimizi ve rekabeti global ölçekte analiz ederek bu konjonktürün getireceği fırsatları da en iyi şekilde takip etmeliyiz” diyen Durak, yaşanılan bu zor döneme karşın uzun vadeli hedeflerinden taviz vermeksizin odaklandıkları tüm sektörlerde yatırımlarına devam ettiklerini vurguladı. Sabancı kârı yüzde 183 arttırdı Ekonomi Servisi Sabancı Holding’in, 30 Eylül 2011 itibarıyla dokuz aylık konsolide satışları 2010’un aynı dönemine göre yüzde 18 artarak 16 milyar 440 milyon TL’ye ulaştı. Sabancı Holding konsolide finans dışı şirketlerinin satışları ise aynı dönemde yüzde 34 oranında arttı. Yılın ilk dokuz ayında Sabancı Holding 3.5 milyar TL konsolide faaliyet kârı yarattı. Sabancı Holding net kârı 1 milyar 538 milyon TL olarak gerçekleşti. Finans dışı şirketlerin net kârı geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 183 artış gösterdi. Sabancı Holding Üst Yöneticisi (CEO) Zafer Kurtul, “2011’in ilk dokuz ayında Sabancı ekonomiden daha hızlı büyüdü. Müşteri odaklı çalışmalarımız ve sağladığımız verimlilik artışlarıyla finans dışı şirketlerimizin konsolide faaliyet kârı geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 268, net kârı ise yüzde 183 arttı. Finans dışı şirketlerimizin kârlılığımızdaki payının artması bizim için çok memnuniyet verici” dedi. Dünyada piyasalardaki belirsizliğin devam ettiğini, Türkiye’nin ise politik ve ekonomik olarak istikrarlı olduğunu anlatan Kurtul, “Sabancı Holding, güçlü mali yapısı ve risk yönetimi ile küresel çalkantılı ortamda kararlı yatırımcı olmaya devam edecek” diye konuştu. Turgay Durak Zafer Kurtul T.C. ÇORLU İZALEÎ ŞÜYU SATIŞ MEMURLUĞU GAYRİMENKUL SATIŞ İLANI Dosya no: 2011/33 Satış Satılmasına karar verilen taşınmazın cinsi, kıymedi, adedi, evsafı: TAPU KAYDI: Tekirdağ ili Çorlu ilçesi Reşadiye Mahallesi 405 Ada 10 Parselde kayıtlı 355,20 m2 yüzölçümlü arsa üzerinde zemin kat 1 nolu bağımsız bölümde 9072/90720 arsa paylı Mesken. İMAR DURUMU: Bitişik Nizam 5 kat konut alanında ve imar yolundadır. ÖZELLİKLERİ: Taşınmazın her türlü altyapısı ve ulaşımı vardır. Ana bina yaklaşık 5 yıllık olup dış cephesi BTB kaplıdır. Meskenin 108 m2 kullanım alanı vardır. Giriş kapısı çelik kapı, iç kapılar ahşaptır. Salon, 3 oda, banyo, WC, mutfaktan oluşmaktadır. Zeminler hol, mutfak, balkon, banyoWC’de seramik olup, salon ve odalarda laminant parkedir. Pencere doğramaları PVC olup, ısı camlıdır. Duvarlar ince sıva üzeri boya olup, kartonpiyer uygulanmıştır. Mutfak duvarları fayans olup, laminant mutfak dolapları mevcut olup, tezgâh mermerittir. Mesken hali hazırda elektrikli ısıtıcı ile ısıtılmaktadır, kullanım halinde bakımlıdır. TAKDİR OLUNAN DEĞERİ: 80.000,00 TL. SATIŞ GÜN VE SAATİ: 19/12/2011 günü 10.00 10.10 saatleri arası SATIŞ ŞARTLARI: 1 Gayrimenkullerin birinci açık arttırması yukarıda yazılı gün ve saatler arasında Çorlu Adliyesi Savcılık Binası Ceza Mahkemeleri Yazı İşleri Müdürlüğü (İzalei Şüyu Satış Memurluğu) odasında açık arttırma suretiyle yapılacaktır. Bu arttırmada tahmin edilen değerin %60’ını ve rüçhanlı alacaklılar varsa alacakları toplamını ve satış ve paylaştırma giderlerini geçmek şartı ile ihale olunur. Böyle bir bedelle alıcı çıkmazsa en çok arttıranın taahhüdü saklı kalmak şartıyla 29/12/2011 günü aynı yer ve saatler arasında ikinci arttırmaya çıkarılacaktır. Bu arttırmada da rüçhanlı alacaklıların alacakları toplamını, satış ve paylaştırma giderlerini geçmesi ve arttırma bedelinin malın tahmin edilen kıymetinin %40’ını bulması lazımdır. Böyle bir bedelle alıcı çıkmazsa satış talebi düşecektir. 2 Arttırmaya iştirak edeceklerin, tahmin edilen kıymetin %20’si nispetinde pey akçesi veya bu miktar kadar milli bir bankanın teminat mektubunu vermeleri lazımdır. Satış peşin para iledir. Alıcı istediğinde 10 günü geçmemek üzere mehil verilebilir. Damga vergisi, tapu alım harcı ile tapu masrafları, taşınmaz teslim masrafları ve KDV alıcıya aittir. Birikmiş vergiler, tellaliye bedeli, tapu satım harcı satış bedelinden ödenir. 3 İpotek sahibi alacaklılarla diğer ilgililerin (*) bu taşınmaz üzerindeki haklarını hususiyle faiz ve masrafa dair olan iddialarını dayanağı belgeler ile onbeş gün içinde dairemize bildirmeleri lazımdır. Aksi takdirde hakları tapu sicili ile sabit olmadıkça paylaştırmadan hariç bırakılacaktır. 4 Satış bedeli hemen veya verilen mühlet içinde ödenmezse İcra İflas Kanunu’nun 133’üncü maddesi gereğince ihale feshedilir. İki ihale arasındaki farktan ve %10 faizden alıcı ve kefilleri mesul tutulacak ve hiçbir hükme hacet kalmadan kendilerinden tahsil edilecektir. 5 Şartname, ilan tarihinden itibaren herkesin görebilmesi için dairede açık olup gideri verildiği takdirde isteyen alıcıya bir örneği gönderilebilir. 6 Satışa iştirak edenlerin şartnameyi görmüş ve kabul etmiş sayılacakları, başkaca bilgi almak isteyenlerin yukarıda yazılı dosya numarasıyla Müdürlüğümüze, başvurmaları ilan olunur. İşbu ilan tebligat yapılamayan ilgililere İİK.’nin 127. maddesi gereğince tebliğ yerine kaim olmak üzere ilan olunur. (İİKm. 126) (*) İlgililer tabirine irtifak hakkı sahipleri de dahildir. (Basın: 68688) Şehit Binbaşı Serdar KANDEMİR Şehit Üsteğmen Engin KAYADİBİ 66 yıl önce aynı tarih, aynı gün ve saatte çelik kanatlarıyla cennete uçan babamıza selamlarımızı, özlemlerimizi iletin. TÜYÇEVTÜRKİYE ÜSTÜN YETENEKLİ ÇOCUKLARI EĞİTİM VAKFI 2011 YILI KASIM AYI OLAĞAN MÜTEVELLİ HEYETİ TOPLANTI İLANI Vakfımızın 2011 yılı Kasım ayı olağan mütevelliler heyet toplantısı “Beşiktaş Öğretmen Evi Türk Ali Mahallesi Uzunca Ova Caddesi N0.111(Dünya Barış Parkı İçi)– Beşiktaş//İSTANBUL” adresinde aşağıda belirlenen gündem doğrultusunda 23.11.2011 tarihinde saat 19.00’da, çoğunluk sağlanamadığı takdirde ikinci toplantı; aynı yerde aynı gün bir saat sonra nisap aranmaksızın yapılacaktır. Yapılacak olağan mütevelliler heyet toplantısına iştirak etmenizi önemle rica ederiz. Vakıf Mütevelliler Heyet üyesi olağan mütevelliler heyet toplantısında kendisini temsil etmek üzere herhangi bir mütevelliler heyet üyesini vekil tayin edebilir. Not: Bir üye vekâletten birden fazla oy kullanamaz. TÜYÇEV Yönetim Kurulu GÜNDEM 1Açılış 2Saygı Duruşu 3Divanın Teşekkülü ve imza yetkisi verilmesi 4Mütevelliler heyeti toplantılara mazeret belirtmeden Sürekli katılmayan ve İstifa eden Mütevelliler Heyet üyelerin Üyeliklerinin düşürülmesinin görüşülmesi ve oylanması 5Mütevelli Heyet üyeliğine yeni Mütevelli Heyet üyesi alınması hususunun görüşülmesi ve oylanması 62012 yılı tahmini bütçenin görüşülmesi ve oylanması 72012 yılı çalışma raporunun görüşülmesi ve oylanması 8Vakıf Başkanı ve Yönetim Kurulunun seçimi 9 Denetim kurulunun seçimi 10Vakıf Senedinde değişikliğin görüşülmesi ve oylanması, 11Dilek ve temenniler 11Kapanış FERİT OĞUZ BAYIR’A SAYGI İsmail Hakkı TONGUÇ’un çalışma arkadaşı, Vakfımızın Onursal Başkanı, Kurtuluş Savaşı Gazisi, İstiklâl Madalyası Sahibi, Büyük Eğitimci Ferit Oğuz BAYIR’ı saygıyla anıyoruz. KÖY ENSTİTÜLERİ VE ÇAĞDAŞ EĞİTİM VAKFI www.koyenstitulerivakfi.org.tr Kurbanlıkları boyamak gelir kaybı Ekonomi Servisi Türkiye Deri Vakfı Başkanı Volkan Çandar, kurbanlık hayvanlara sürülen boyanın kurban derilerinden elde edilen 68 milyon liralık gelirin yüzde 30’unun çöpe atılmasına neden olduğunu belirterek, “Kurban boyası 20 milyon lirayı çöpe attırıyor” dedi. Çandar, kurbanlık hayvanlara sürülen boyaların derinin kalitesini düşürdüğünü, hatta kullanılamaz hale getirdiğini ifade etti. Çandar “Her yıl Kurban Bayramı’nda 2 milyon 600 bin hayvan kesiliyor” bilgisini verdi. C MY B C MY B