Katalog

SAYFA CUMHURİYET 8 İstanbul Edirne Kocaeli Çanakkale İzmir Manisa Denizli Zonguldak Sinop Samsun Trabzon Giresun Ankara Y B Y B B B B Y Y Y Y Y Y 14 14 13 14 17 15 16 12 12 11 14 11 10 Eskişehir Konya Sıvas Antalya Adana Mersin Diyarbakır Şanlıurfa Mardin Siirt Hakkâri Van Kars Y Y Y B Y Y Y Y Y Y B B B 10 10 9 20 20 20 17 17 14 16 10 8 8 HABERLERİN DEVAMI Oslo Y Helsinki PB Stockholm PB Londra Y AmsterdamB Brüksel Y Paris Y Bonn PB Münih PB Berlin B Budapeşte A Madrid Y Viyana B 10 11 10 18 19 18 16 16 16 16 16 19 16 Belgrad B 15 Sofya B 15 Roma PB 19 Atina B 17 Zürih B 17 Moskova PB 6 Aşkabat B 11 Taşkent B 16 Baku Y 11 Bişkek B 12 Tiflis B 9 Kahire Y 27 Şam PB 21 Ülkemizin geneli parçalı ve çok bulutlu, Marmara’nın doğusu, Doğu Akdeniz, İç Anadolu, Batı ve Orta Karadeniz, Doğu Anadolu’nun batısı, Güneydoğu Anadolu ile Alanya, Trabzon, Giresun, Gümüşhane, Bayburt, Erzurum ve Muş çevreleri yağışlı geçecek. Yağışlar; genellikle yağmur ve sağanak, Batı ve Doğu Karadeniz’in kesimlerinin yüksekleri ile Erzincan, Tunceli ve Erzurum’un yüksekleri karla karışık yağmur ve kar şeklinde olacak. 3 KASIM 2011 PERŞEMBE TARİHTE BUGÜN MÜMTAZ ARIKAN 3 Kasım GÜNCEL CÜNEYT ARCAYÜREK ? Baştarafı 1. Sayfada kotarsın diye görevlendirdiği Meclis Başkanı Cemil Çiçek! Milletin seçtiği dokuz milletvekili, milletin meclisinde görevlerine başlayamıyor. Mahkemeler tahliye etmiyor. CHP, malum ant içme bunalımına son vermek için AKP ile masaya oturdu. Bir metinde uzlaştılar. CHP dışında hiçbir çevre AKP’nin bu metinle tahliyeleri yasal yoldan çözümlemeyi kabul ettiğine inanmadı. CHP de “mutabakat metnini” unuttu, sözünü bile etmiyor. Başkan Çiçek’in Bütçe Komisyonu’ndaki sorunla ilgili açıklamaları, sanki tutuklu milletvekillerinin de başkanı değilmiş gibi bir üslup taşıyor. Bir milletvekili tutuklu ise bir an evvel özgürlüğüne kavuşmasını istermiş; “ama cezaevi anahtarı Meclis Başkanı’nın elinde değilmiş, Meclis Başkanı olarak hükümete talimat veremezmiş!”. Meclis Başkanı’nın elinde başka olanaklar yok mu? Anayasa hazırlık komisyonu tahliyeleri sağlayacak yasal olanakları araştırmakla görevli değil, pekâlâ. Meclis Başkanı, CHP, MHP ve BDP’nin katılacağı bir komisyon kurulmasına önayak olamaz mı? Bu komisyon tahliyeleri sağlayacak yasal olanakları aradığı rivayet olunan, aylardır sürdürdüğü araştırmaları neden sonuçlandıramadığını Adalet Bakanı’na soramaz mı? Hayır! Yargılamaların bir an önce sonuçlanmasını temenni eden girişimde bulunmuş. Vicdanı rahat Başkan’ın! Partiler mi? Örneğin tahliyeler gerçekleşmese ilelebet ant içmeyeceğini ilan eden CHP; Adalet Bakanlığı araştırmasının sonuçlanmasını bekliyor! ??? İkinci örnek: İnci gibi gaflarıyla ünlenen İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin! Ciddi konuları sulandıran açıklamalarıyla güldürü alanında Nasrettin Hoca’yı aratmayan açıklamalar yapıyor. 13 şehit ocakları yaktı diyorlar. “Yangın ya ateşle ya bombayla.. netice itibarıyla yanmıştır, yakılmıştır” diye yorumluyor. Ankara’da sokakta bomba patladı, Bakan sepetteki armudu sayar gibi, “...‘3 adet vatandaşımız’ can kaybına maruz kaldı” diyor. Van depreminde çadıra giriyor. Soğukta titreyen, tuvalet sorunu çözümlenmeyen insanları, “Koskocaman sarayda oturuyorsunuz” diye teselli ediyor. Son incisi katır üzerine. PKK’nin bomba yükleyip karakola gönderdiği katır patlayınca, Bakan Şahin; “O katırın hesabını nasıl verecekler. Katırın hakkını korumak bize ait. Katırın suçu ne?” diye bir açıklama yapıyor. ??? Üçüncü örnek; yemesi içmesi, gezileri devletten, kısacası bedava yaşayan Çankaya’daki AKP’li! Maaşı bu yıl brüt 33 bin 500, net 22 milyar lira! Elini cebine atmadan yıllık tasarrufu 402 bin lira. Ne ki, yıllardır Köşk’te tamir ve tadilatın neden bir türlü sonuçlanmadığını Bütçe Komisyonu’na bir zahmet açıklamadı. Nedenini bilen muhalefet de sormadı. Lise eğitimini Çankaya’daki ile evlenmek için yarıda kesen eşi Hayrünnisa Hanım, Köşk’e çıkar çıkmaz.. aaa bir de ne görsün, Allah’ın ihsanı, mimar, mühendis özelliklerine sahip! Kolları sıvadı. Köşk’ü onarmaya girişti ve.. sonra inci gibi bir açıklama Hayrünnisa’dan! Medyadaki şu kendini bilmezler var ya; “yıkılmak üzere olan Köşk’ü restorasyona kalktığında.. neler yazmış, söylemişler, neler?”...Bayan Hayrünnisa da “Köşk yıkılmak üzere, içi de gidiyormuş ama yemin etmiş, dokunmuyor!”... Ekmek elden, su gölden. Karıkoca rahat! Neden olmasınlar ki? Köşk’e dokunan yok! Bu sözler sanki bugün yazılmış gibi!.. “DP döneminde grev hakkı yoktur. Basın, düşünce ve örgütlenme özgürlükleri de yoktur. Yargı bağımsızlığı gibi, üniversite özerkliği de yok edilmiştir. Devlet radyosu ise hükümet elinde bir ‘iktidar borazanı’dır. DP din duygularını ve dince kutsal kavramları siyasi amaçlarla sömürmüş ve halkı ‘Vatan Cephesi’ adı altında iki düşman kampa bölmüş, elinde tuttuğu iktidar çoğunluğu ile ‘tahkikat komisyonu’ kurup muhalefeti yok etmeye çalışmıştır.” Uğur Mumcu’nun 27 Mayıs 1991’de “Cumhuriyet”te çıkan yazısından bir parça... ??? Cumhuriyetimizin 88. yılında, on yıldır iktidarda bulunan AKP ile geçmişteki Demokrat Parti arasındaki benzerlik hiç de şaşırtıcı değil!.. Sanki Tayyip Bey ve takımı Menderes Bayar rejiminin yaptıklarını örnek almışlar!.. Ama bir de sonu var bu Uğur Mumcu Uyarıyor! Atatürk Cumhuriyetine karşı çıkışların. Onu unutmuşlar... Uğur Mumcu’nun yazısını okuyalım: “Şu sözler Cumhurbaşkanı Celal Bayar’ın: ‘İcap ederse İsmet Paşa’yı da sehpaya götürmekte tereddüt etmem...’ Şunlar da Başbakan Adnan Menderes’in: ‘TBMM kararı ile CHP’yi kapatmak lazımdır. Bunların hakkından ancak Meclis gelir. Meclis de muhalefet değil DP grubudur.’...” ??? Durup dururken yazmıyorum bu yazıyı... Uğur’un yazısını boş yere almıyorum. Bir kez daha uyarmak istiyorum. Daha önce yanlış yollarda yürüyüp çıkmazlara girmiş bir iktidarın başına gelenleri anımsatıyorum: 27 Mayıs devrimi bütün bunları ortadan kaldırmış, işçiye grev hakkını, yargıya bağımsızlığı, üniversiteye özerkliği, basına özgürlüğü yeniden kazandırmış... Uğur Mumcu yazısını şöyle bitirmiş: “Demokrat Parti’nin yalnızca adı demokrattı. Aslında özüyle ve sözüyle DP, bir ‘zincirli hürriyet’ döneminin adıydı. 27 Mayıs işte bu zincirleri söküp attı.” ??? Sevgili Mumcu’nun son yazılarından biridir bu. Susturulmak, yazması, konuşması önlenmek istendi. Sonunda bir bombayla yok edildi... Ama ölmedi, yazdıklarıyla yaşıyor. Geçmişten ders almayı bilmeyenlere, Cumhuriyetin kutlanması yasaklanan 88. bayramında, bir anımsatma daha... Cillop... Köylülere, yıkılan köylerinin yerine “Cillop gibi köy yapacaklarını” söyledi Çevre ve Şehircilik Bakanı... Köylüler sevindi: Muhtar “Allah razı olsun cillopunuzdan... Hiç cillop gibi köyde oturmamıştık... Cillop bir hükümetimiz var... Cillop Başbakanımız da başımızdan eksik olmasın... Biz de zaten oylarımızı cillop size veririz... Ama bu deprem iyi bir cillop olmadı... Bunun üzerine cillop siz geldiniz... Hoş geldiniz, cillop geldiniz” dedi... ? İstanbul’un köyleri mesela: Kadıköy’deki Göztepe Parkı’nı cillop yapıp yerine cami dikmek istediler, mahkemeyle park zor kurtuldu ellerinden... Onlar da Ataköy yeşil alanlarını cillop yaptılar... İstanbul’un köylerinde yaşanacak hal kaldı mı bakın: Ataköy, Arnavutköy, Bakırköy, Bahçeköy, Çekmeköy, Ortaköy, Demirciköy, Erenköy, Karaköy, Karanfilköy, Kurtköy, Küçükköy, Merdivenköy, Polonezköy, Poyrazköy, Sefaköy, Tokatköy, Yeniköy, Yeşilköy, Zekeriyaköy, Çengelköy, Şenlikköy, Basınköy, Boğazköy... Diyelim ki Mecidiyeköy: Ortasında bir stat vardı; Ali Sami Yen... Deprem korkusu sardıkça “sallandığımızda nereye kaçacağız” gibi bir soru gelir insanın aklına... Uzmanlar, nefes alamaz hale gelmiş Mecidiyeköy’de Ali Sami Yen Stadı’nı tek açık alan olarak buldular ve önerdiler... İşte burada cillopu görüyoruz: Gözünü stat arazisine dikmişti, rant çünkü... Elinden o araziyi almak için “bir tek kuruş para almadan” bir stat yaptılar Galatasaray’a... Ali Sami Yen’i cillop önce TOKİ’ye verdiler... TOKİ de cillop verdi yandaşa... İhale açıldı... Şimdi Van’ın köylülerine “Cillop gibi köy” yapacağını söyleyen, o zamanın TOKİ başkanı olan kişi “1 milyar dolar bekliyoruz” dedikten otuz gün sonra 416 milyona sattı... Köyün adı zaten; mecidiye... Şimdi orada cillop aynalı plazalar yükselecek size... ? Yüzde 70 gibi oylarla cillop düzeninin sürmesini sağlayan Van’ın köylüleri ise “Cillopumuz güzel olacak mı?” diye sordular... Bunlar da yanıt verdiler: “Çok güzel olacak, cillop gibi...” Yıldız: Kurumlar vergisi toplanamıyor, akaryakıttaki pahalılık vergilerden Bakan da şikâyetçi! UTKU ÇAKIRÖZER Ruhsatsız binaya elektrik yok: Bizden kaçak, ruhsatsız binası için elektrik bağlanmasını isteyen tanıdıklarımız bile çıkıyor. Ruhsatı olmayan yere elektirik bağlamam. İzinsiz bağlananlara da yaptırım hakkımız var. Yıkım kararı olan binanın elektriğini keseriz. Ama bunlarla ilgili kararlılıkları test edeceğimiz zaman deprem zamanları olmamalı. Madenlere terör tehdidi: Bir kısım iç ve dış lobiler Doğu ve Güneydoğu bölgelerinin kalkınmasını istemiyor. Terör bizi çok yerden vuruyor. Terör bitmiş olsa madencilik en fazla o bölgelerde gelişecek, istihdam yaratılacak ama terör oldukça çıkaramıyoruz bu madenleri. LEFKOŞA Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, KCK operayonları kapsamında Prof. Dr. Büşra Ersanlı ve yayıncı Ragıp Zarakolu’nun tutuklanmaları konusunda, “Suç varsa, üniter yapıya kast varsa, bunu işleyen ister profesör olsun ister ilkokul mezunu yasalar önünde hiç farkı yoktur” dedi. Yıldız, benzin fiyatlarının pahalı olmasında ise alınan vergilerin yüksekliğinin rol oynadığını itiraf etti. TPAO’nun Akdeniz’de petrol aramasına imkân sağlayan anlaşmanın imza töreni için KKTC’ye giden Yıldız, gazetecilerin sorularına şu yanıtları verdi: Çıkardığımızın yüzde 45’i Kıbrıs’a: Bir yerde petrol, doğalgaz çık Profesör olması suçu makul yapmaz: Eğer suç işlenmişse, bu suçu bir aka ması halinde yüzde 55’i TPAO’nun olurken yüzde 45’ini Kıbrıs’a vermeyi taahhüt ediyoruz. Kıbrıs’a ayrılan payın tamamı Adanın tümü içindir. Güney Kıbrıs, Noble Enerji ile yaptığı anlaşmada Kıbrıs lehine maddeler konmuş mudur bilemiyoruz. Bu anlaşmayla TPAO Akdeniz’in en büyük aktörü haline gelmiştir. demisyenin işlemiş olması o suçu makul hale getirmez. Herhangi bir suçun makuliyeti o kişinin eğitim seviyesinden bağımsız olarak ilerler. Bir suç varsa devletin üniter devlet yapısına kastı mahsusla girişim varsa ve bu KCK ile şekilleniyorsa bunun taraftarı profesör veya ilkokul mezunu olabilir. Pahalılık vergiden: Elektrik ve doğalgaz zamlarının yıllık enflasyona etkisi sadece ‘yarım’ puandır. Son 29 ayda yüzde 39 maliyet artışı olduğu için yapmak zorunda kaldık. Avrupa’daki artışlar, Türkiye’den yüksektir. Türkiye’de benzinin pahalı olmasının sebebi doğrudan ve dolaylı alınan vergilerdir. 100 birimlik fiyat üzerinde 68 birim vergi var. Türkiye’de toplanan vergilerin GSMH’ye oranı Avrupa’dan düşük. Bizdeki çarpıklık, kurumlar vergisinin istenen oranda toplanamaması yüzünden dolaylı vergilerde yaşanan artıştır. Kılıçdaroğlu’na yanıt: CHP liderinin mektubunu biliyorum. İddia ettiği gibi üstü örtülen bir şey yok. Başbakan’ın kasaya sakladığı bir şey de yok. Mektubun tamamı Ocak 2011’de Atilla Kart, Kayseri’ye geldiğinde savcılığa verdiği 200 küsür sayfalık yazıda vardı. Rüşvet defteri dedikleri de savcılarda. Şu ana kadar Kayseri Belediyesi aleyhinde hiç karar çıkmadı. CHP Kayseri Milletvekili Şevki Kulkuloğlu şu anda 13 tane mahkeme kararıyla icralık olmuş bir vatandaştır. Karşılıksız çekten hüküm yemiştir. Çok rahat değildir. En sağlam yer Akkuyu: Türkiye’nin en dayanıklı yapısı Akkuyu’daki nükleer santral olacak. Fay hattı üstünde değil. Öyle olsa 21 milyar dolarlık yatırım yapacak yatırımcı ve hükümet bu riski alır mı? PKK’ye büyük tepki Mihriban da kurtarılamadı BİTLİS (Cumhuriyet) Bitlis’in Güroymak ilçesinde 18 Ekim’de düzenlenen ve 5 polis ile 5 yurttaşın yaşamını yitirdiği saldırıda ağır yaralanan 17 yaşındaki Mihriban Eraslan, tedavi gördüğü hastanede yaşamını yitirdi. Vali Nurettin Yılmaz, Bitlis Devlet Hastanesi’nde ilk müdahalesi yapıldıktan sonra, Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi’ne sevk edilen Mihriban Eraslan’ın, burada yaşamını yitirdiğini söyledi. Patlamada yaşamını yitiren sivil sayısı 6’ya yükseldi. 4 teröristin cesedi bulundu HAKKARİ (Cumhuriyet) Hakkâri’nin Çukurca ilçesinin Kazan Vadisi’ndeki operasyonlarda öldürülen PKK’lilerden 24’ünün ceseti Malatya Adli Tıp Kurumu’na gönderilirken bölgede öldürüldüğü ileri sürülen 7 PKK’liden biri kadın 4’ünün cesedi bulundu. Aralarında BDP’li milletvekillerinin de bulunduğu grup tarafından bulunan cesetlerin, yanmış halde olduğu iddia edildi. BİNGÖL (Cumhuriyet) Bingöl’deki canlı bomba saldırısında yaşamını yitiren Hatice Belgin’in eşi Kadri Belgin, saldırıyı lanetleyerek BDP’ye sert tepki gösterdi. Belgin, “Kadınları, çocukları öldürerek hangi hakkı alacaksınız? Böyle hak aranır mı? Bu bir vahşet. BDP’liler, il binasına astıkları siyah bezi indirsinler. Kına yaksınlar. Onların çocukları Antalya’da tatil yapıyor, barlarda eğleniyor. Lüks kolejlerde okuyor. Bizim gibi garibanların çocukları ölüyor. Onlar hep rant peşindeler” dedi. PKK’nin özür dilemesine de tepki gösteren Belgin, “Kimi kandırıyorlar?” dedi. Öte yandan canlı bomba saldırısında çocuklarına siper olan Hatice Belgin’in saldırıyı önlemek için teröristle boğuştuğu ortaya çıktı. Fotoğraf: CİHAN ORUÇOĞLU ‘Böyle hak aranır mı?’ GELİRİ ŞEHİT AİLELERİNE Öğrencilerden diploma yakma eylemi Yüksek Öğretim Kurulu’nun (YÖK) 30. kuruluş yıldönümü kitlesel gösterilerle protesto edildi. İstanbul Üniversitesi’nin Beyazıt’ta bulunan ana yerleşkesi önünde toplanan EğitimSen 6 No’lu Üniversiteler Şubesi üyeleri adına açıklama yapan İsmet Akça, iktidarın YÖK üzerinde yapacağı reform üniversitelerin şirket gibi çalışacak yapılar haline getirileceğini ifade etti. Akça, “Bu anlayış üniversiteyi kârzarar hesabına hapsediyor, tüm birimlerini bir kapitalist işletmeye dönüştürüyor. Öğrencilere de müşteri muamelesi yapıyor. Bunun ne akademik özgürlükle ne de yönetsel özerklikle bir bağlantısı var” diye konuştu. EğitimSen’in ardından YÖK’ü protesto eden Devrimci Anarşist Faaliyet üyeleri ise YÖK ile birlikte üniversitelerin sermayenin istediği, bilimden uzak bireyler yetiştirdiğini belirterek temsili olarak diplomalarını yaktı. Bedelli tartışması yeniden alevlendi Haber Merkezi Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın “Bu konuda bir çalışma var” açıklamasıyla bedelli askerlik tartışması yeniden alevlendi. Genelkurmay Başkanlığı’nın “fakirzengin ayrımına neden olur” diyerek ısrarla karşı çıktığı bedelli askerliğin ücretinin en az 10 bin Avro olabileceği belirtiliyor. Erdoğan Almanya’ya hareketinden önce bir soru üzerine “Yeni bir çalışma değil, eski bir çalışma ama süreç itibarıyla ‘şu gün olacak’ diye bir şey yok. Bizim de tabii gönlümüzde yer alan bir an önce neticelendirip tüm çerçevesini, içeriğini açıklamak suretiyle bu adımı atmaktır” açıklamasını yapmıştı. Milli Savunma Bakanlığı’nın yaptırdığı çalışmayla bedelli askerlik ücretinin en az 10 bin Avro olabileceği kaydediliyor. Yaş sınırının 30 olması halinde ilk etapta yararlanabileceklerin sayısının 100 bin olduğu, yaş sınırının düşürülmesi halinde sayının 200 bine kadar çıkabileceği tahminleri yapılıyor. Bedelli uygulamasından elde edilecek yaklaşık 1.8 milyar lira gelirin şehit aileleri yararına ve deprem için kullanılabileceği ifade ediliyor. Genelkurmay Başkanı Necdet Özel ise daha önceki Genelkurmay Başkanları gibi uygulamaya sıcak bakmıyor. Fransa’da PKK davası PKK kampları bombalanıyor Ahmet Kaya DİYARBAKIR (Cumhuriyet Bürosu) Diyarbakır’da, 14 Temmuz’da 13 askerin şehit edildiği alanı da kapsayan Silvan ilçesi Bayrambaşı beldesi kırsalında büyük bir operasyon başlatıldı. Hakkâri’nin Şemdinli ilçesi Derecik beldesi Koçyiğit bölgesinde konuşlu bulunan askeri birliklerden de, Irak’ın kuzeyindeki PKK’nin Basyan ve Balkaya kamplarına doğru yoğun top atışları yapıldı. Kültür Merkezi kapatıldı Dış Haberler Servisi Fransa’nın başkenti Paris’te defalarca polis baskınına uğrayan Ahmet Kaya Kültür Merkezi mahkeme kararıyla kapatıldı. Paris Mahkemesi, Fransa’da yargılanan 18 PKK üyesi ve kültür merkeziyle ilgili kararını dün açıkladı. Mahkeme, kültür merkezinin kapatılmasını kararlaştırdı. Şükrü Tozludere’nin beraatını karara bağlayan mahkeme, diğer sanıklar hakkında 1 ila 5 yıl tecilli hapis cezaları verdi. Mahkeme, gıyabında yargılanan Ali Rıza Altun için 5 yıl tecilli hapis cezası verirken bu kişinin 10 yıl boyunca Fransız topraklarına girişini yasakladı. Karar, salonda bulunan PKK yandaşları tarafından alkışlandı. Savcılık makamının ise karara itiraz etmesi bekleniyor. Bu arada Fransız polisi, Paris’te 24 bölücü terör örgütü yandaşını da gözaltına aldı. Paris’te Türk derneklerinin terörü kınamak için yaptıkları gösteri öncesi PKK yandaşlarının düzenlediği saldırıda yaralanan Türk vatandaşlarının sağlık durumunun ise iyi olduğu bildirildi. Türkiye’nin Paris Büyükelçiliği de “Vatandaşlarımızın tepkilerini demokratik kurallara uygun olarak ortaya koymalarını rica ediyoruz” açıklamasını yaptı. C MY B C MY B