Katalog

14 KASIM 2011 PAZARTESİ???? CUMHURİYET SAYFA SPOR 17 LACİVERTBEYAZLILAR SOLUK KESEN MAÇ SONUNDA GÜÇLÜ RAKİBİNİ DEVİRDİ G.Saray’ı Efes durdurdu G.SARAY M.PARK: 61 ANADOLU EFES: 69 SALON: Abdi İpekçi HAKEMLER: Engin Kennerman (5), Fatih Arslanoğlu (5), Yener Yılmaz (5) G.SARAY MEDICAL PARK: Ender (5)6, Lakovic (6)10, Caner (3), Songaila (4)2, Furkan (6)10, Tutku (5)2, Andric (3), Gordon (5)3, Cevher (4), Shipp (5)3, Zaza (7)12 ANADOLU EFES: Kerem (8)13, Vujacic (6)8, Sinan (6)9, Ersan (7)10, Barac (8)14, Cenk (6)3, Batista (5)4, Savanovic (6)3, Ermal (6)5 1.PERİYOT: 1923, İLK YARI: 3237, 3.PERİYOT: 5056 FATİH ERDOĞDU Fotoğraflar: FATİH ERDOĞDU 2 SORU 2 CEVAP MURAT YOSMAOĞLU Kapasite Farkı Beko Basketbol Ligi’nin 5. haftasında Anadolu Efes, deplasmanda G.Saray Medical Park’ı 6961 yendi. THY Euroleague’de Maccabi Electra’ya evinde kaybettikten sonra dış sahadaki başarısını sürdüren Lacivert Beyazlılar, Sarı Kırmızılılara son periyotta sadece bir basket şansı verdi. Karşılaşmanın genel atmosferi nasıldı? Murat Yosmaoğlu: Seyircili takımların tipik bir örneğiydi Galatasaray. Taraftarıyla çok büyüdü. Sarı Kırmızılı yandaşlar kaybetmelerine karşın takımlarını alkışladı. Tribünler hakemleri baskı altına aldı ancak hakemler kusursuz denebilecek iyi bir maç yönetti. Oyuncular da sahada birbirlerine karşı çok iyi niyetliydi. Euroleague’de mücadele eden Anadolu Efes ve Galatasaray’ı bu karşılaşmada nasıl buldunuz? M.Y: Keyifliye yakın oynanan bir maçtı. Anadolu Efes, G.Saray’dan daha yeni kurulmuş bir ekip olmasına karşın kapasitesiyle ön plana çıktı. Anadolu Efes’te geçen yıldan yalnızca koç Ufuk Sarıca, Sinan, Cenk ve Kerem Tunçeri var. Ancak Efes kapasite farkını sahaya yansıttı ve maçı kazanmayı bildi. Fark yaratan oyuncular Kerem Tunçeri ve Barac’tı. G.Saray ise kaybederken kötü değildi. Ancak Sarı Kırmızılılar Efes’in genel sertliğine yetişemediği için kaybetti. Euroleague’de mücadele eden 3 takımımız arasında İstanbul’da oynanacak FinalFour’a en yakın olan Anadolu Efes. Bu üç takım haricinde Beşiktaş’ı da NBA oyuncularıyla Euroleague takımları seviyesinde görüyorum. Telekom’un da katkısıyla çekişmeli bir Türkiye Ligi bizi bekliyor. Maçlar oynandıkça takımların form düzeyleri yükselecektir. Zevkli bir lig ve Euroleague izleyeceğiz. Ekipler birbirlerini zorlayacaklar. pota altı CAN İŞBAKAN Terapist İPEKÇİ DOLDU TAŞTI T HY Euroleague’de Union Olimpija’yı deplasmanda yenerek Avrupa’da başarı sonuçlar alan G.Saray Medical Park’ı taraftarı yalnız bırakmadı. Abdi İpekçi’de oynanan derbi mücadelesinde Sarı Kırmızılı taraftarlar tribünleri doldurdu. Son çeyrekte tansiyon artarken sahaya atılan maddeler nedeniyle anons yapıldı. Derbide iki takımın da formasını giymiş ve antrenör olarak çalışmış isimler dikkat çekti. G.Saray Medical Park’ta koç Oktay Mahmuti’nin yanı sıra Ender Arslan, Shumpert ile yardımcı antrenör Emir Alkaş; Anadolu Efes’te ise antrenör Ekrem Memnun ve oyuncular Ermal Kurtoğlu, Cenk Akyol eski takımlarına karşı mücadele ettiler. TELEKOM’DAN FARKLI TARİFE F.BAHÇE ÜLKER: 64 TÜRK TELEKOM: 83 SALON: Sinan Erdem HAKEMLER: Recep Ankaralı (6), Serkan Emlek (6), Uğur Özen (6) FENERBAHÇE ÜLKER: Jerrells (4)6 , Ömer Onan (4)6, Preldzic (6)6, Vidmar (4)6, Gist (6)10, Engin Atsür (5)3 , Hakan Demirel (4)5, Oğuz Savaş (6)12, Bogdanovic (6)10, Kaya Peker (3) TÜRK TELEKOM: Washington (8)16, Muratcan Güler (6)1, Jasaitis (7)4 , Kambala (8)20, Mehmet Okur (8)18 , Nedim (6)3, Ali Karadeniz (8)15, Bekir Yarangüme (7)6, Ceyhun (4) 1. PERİYOT: 1422, İLK YARI: 3141, 3. PERİYOT: 5064 DİSKALİFİYE: Mehmet Okur (31.19) (T.Telekom) 5 FAUL: Gist (39.13) (F.Bahçe Ülker) ? Beko Basketbol Ligi’nde F.Bahçe Ülker’e soğuk duş... Boyalı alanda etkili olamayan, savunmada tel tel dökülen, hücum ribauntlarında etkisiz kalan SarıLacivertliler, Türk Telekom’a sahasında 19 sayı farkla 8364 yenildi. Diğer sonuçlar: A.PetkimAntalya B.:8976, (B): BeşiktaşCeyhan B.:7779 BOTAŞKayseri Kaski: 6978, Optimum TED Klj.İstanbul Üniv.: 8592, F.BahçeH.Antakya: 9463. Sezonun en zor dönemlerinden birinden geçen Anadolu Efes, iç sahada beklenenleri veremiyor belki ama dışarıda başarısına başarı katıyor. THY Euroleague’de Partizan ve Emporio Armani Milano’yu deplasmanda mağlup eden Efes’in son kurbanı da sezonun flaş takımı G.Saray Medical Park oldu. Bu zaferin en önemli yanı da Efes’in Maccabi mağlubiyetinden ders çıkarmış olmasıydı. Belki kâğıt üstünde içdış dengesinin bozuk olduğu göze çarpıyor. Ama bunu Abdi İpekçi gibi cehenneme dönmüş bir arenada tolere edebiliriz. Genel olarak sahaya baktığımızda Efes’in Andric varken Barac’la içeriden oynadığını, faul sorunu yaşayan Sinan’ın her fırsatta içeriyi deldiğini veya şuta daha hazır olduğunu ve Kerem Tunçeri’nin ikili oyunlarda potaya agresif gittiğini söyleyebiliriz. Kerem Tunçeri demişken bir durup, nefes almak gerekecek kuşkusuz. Kerem maçı kontrol etti, tempoyu ayarladı, takım arkadaşlarını mücadelenin içine soktu ve Ilievski’nin yetersiz kaldığı her an sorumluluğu omuzlarına aldı. Bir terapist gibiydi Kerem Tunçeri. Vujacic yine şut sokamazken ona pozisyon hazırladı, Sinan’ı Ermal’i maça soktu ve penetre gerektiği anda oyuna müdahale etti. Tunçeri takımını taşırken Efes için bir önemli noktanın da altını çizmek gerekir. Efes hücumda durduğu anda sırtını savunmaya dayayabiliyor. Bunu farkın 14’e çıktığı anda G.Saray’a sadece tek basket şansı vermesinden anlayabiliriz. G.Saray Medical Park ise Mahmuti’nin dediği gibi istediklerini sahaya yansıtamadı, kontrolü rakibine kaptırdı. Topa baskıyı geç hatırladılar ve farkı 2’ye kadar indirdiler. Ama onlara dur diyen isim yazımıza da damgasını vuran kişiydi: Kerem Tunçeri. Maçın yıldızı, terapisti, her şeyiydi. Aldığı sorumluluğun hakkını sonuna dek veriyor. GÖRÜŞ KAŞİF TÖRE Hırvatistan yenilgisinin futbolcuları olumsuz etkilemesinden çekiniyor GUTİ: FAYDAM OLMAZ Spor Servisi Beşiktaş’la ipleri kopma noktasındaki Guti’nin izin alarak gittiği ülkesi İspanya’dan dönüşünde yine rötar çıktı. İspanyol oyuncunun yöneticilere “Mutsuz ve huzursuzum. Bu saatten sonra ve bu şartlarda ne kendime ne de çok sevdiğim Beşiktaş’a faydam olur” dediği öğrenildi. Can Alıcı Nokta Işıklar içinde yatsın Şükrü Gülesin. Çalıştığı gazetede dönemin Futbol Federasyonu Başkanı Orhan Şeref Apak’ı salvo ateşine tutmuştu. Bu nedenle başkan çaresiz, ulusal takımın başına Şükrü Gülesin’i getirerek eleştiriden kurtulmuştu. Şükrü Gülesin ilk çıktığı İsviçre maçı öncesi ulusal takım oyuncularına “Çocuklar Şükrü Ağabeyinizi düşünerek oynayın. Yoksa pazartesi sabahı siz kulübünüze, ben de Yeni Cami’nin önünde mısır satmaya giderim” demişti. Bu gerçek anının üzerinden 40 yıldan fazla geçti. Şimdi Guus Hiddink’i uğurlama törenlerine hazırlanıyoruz. Playoff’a kaldığımızda ekranda canlı olarak tüm Batılı edasıyla “Takımda tutku eksikliği var. Duygular, büyük takımlara karşı heyecanlanıp doğru düzgün oynayamamaksa, alanımızı terk etmekse, pas yerine 3040 metreden şut atmaksa, dripling yerine pas vermekse bu benim oyun tarzım değil. Tutku önemli ama duygudur, ancak yaratıcılığımızı engelliyorsa bu kötü. Benden böyle bir oyun istiyorsanız o zaman doğru kişi değilim. Yanlış kişi doğru yerde de diyebiliriz...” diyor. Kim kimi kandırıyor? Bu futbolu kim yönetiyor? Bir muhasebeci, özel hastaneler zinciri patronu, futboldan anlar mı? Ya o yönetim kurulu içinde Cüneyt Tanman dışında futbolla ilgili kim var? Türkiye’deki altyapı yıllar önce Trabzonspor, kendi yöresinin çocuklarıyla, daha sonra Beşiktaş; Süleyman Seba ve Gordon Milne tarafından hayata geçirildi. Daha başka anımsamıyorum. Hiddink haklıdır! Yıllar önceki F.Bahçe deneyimini Mahmut Özgener yaşı gereği hatırlayamaz. Ama mevsim ortasında çekip gittiğini bütün F.Bahçeliler çok iyi hatırlar. Sorular çok ama gerçek tek; ülkemde futbol siyasetin emriyle kötünün de kötüsü yönetiliyor. Önce; bu yabancı işinin bir sınırı olacak. Sonra altyapı, gerekirse yasal zorlamayla devreye girecek ve en önemlisi özellikle lise düzeyindeki okullarda futbol oynayan gençlerin yolunun açılması sağlanacaktır. Kulüplerin paralarından, harcamalarından, antrenörlerin başarısından, futbolcuların eğitiminden; kısacası A’sından Z’sine dek futbol denetlenmelidir. Guus Hiddink’in veda töreni ‘zurnanın zırt dediği...’ yer olmadığı gibi yeni gelecek olan yerli ya da yabancı için de olmayacaktır. Futbolun içinde olduklarını düşünen kim varsa bu gerçekleri görmek zorundadır. Nuri Şahin, Mesut Özil, Hamit Altıntop neden Real Madrid’de de, Türkiye’de altyapıdan yetişenler önce Anadolu’ya sonra da yığınca para harcanıp futbolunun orta yaşında yetiştiği kulübe geri dönüyor? Böyle bir çarpıklık olabiliyorsa demek ki zurna zırt diyor. Kocaman’ın ulusal endişesi Spor Servisi Fenerbahçe Teknik Direktörü Aykut Kocaman’ın ulusal takımda bulunan oyuncularının mental durumlarıyla ilgili endişeli olduğu öğrenildi. Hırvatistan maçını Türk Telekom Arena Stadı’nda seyreden Kocaman’ın, seyircinin tepki gösterdiği Volkan Demirel ve Emre Belözoğlu’nun ulusal takım dönüşü moral motivasyonlarını yükseltmek adına özel görüşmeler yapmayı planladığı bildirildi. Aykut Kocaman’ın Hırvatistan maçı sonrası oyuncularını telefonla aradığı ve kendilerine olan güvenini dile getirerek futbolcularının özgüvenlerini korumaları gerektiğini ilettiği belirlendi. Sarı Lacivertli takımda tüm futbolcuların da maç sonrası Volkan’ı teselli ettiği ve başarılı file bekçisinin yanında olduklarını kendisine ilettikleri ortaya çıktı. F.Bahçe’de futbolcular dünü izinli geçirirken sakat oyuncuların tedavilerine devam edildi. Adelesindeki yırtığa karşın uygulanan tedavi programına çok olumlu yanıt veren Ziegler koşulara başlarken, bu futbolcunun bir sonraki hafta takıma katılabileceği belirtildi. Diğer sakat oyunculardan Baroni’nin önümüzdeki günlerde takımla çalışmalara başlayabileceği, ağrılarının artması nedeniyle 2 gündür antrenmanlara katılamayan Semih ve Serdar Kesimal’ın da yarından itibaren çalışmalarda yer alabileceği bildirildi. Bir süre önce, önemli gazetelerimizden biri, anket yapmış ve Süper Lig tarihinin gelmiş geçmiş en büyük futbolcusunun kim olduğunu sormuş. Sonuç, Fenerbahçe taraftarlarını mutlu edecek şeklide Alex olarak çıkmış. Bu tür sormacaları, öteden beri onaylamak gelmez içimden... Çünkü, katılanların birçoğunun yaşı dahi sorulan süreçten daha küçüktür; başlangıç dönemlerini bilmezler. Öte yandan Türkiye’deki futbol oynanma döneminin bir parçasını alarak parlatmak, hakkaniyetli yaklaşım olamaz. Kaldı ki bu ‘En’ saptaması, ilahi bir terazi ile değil, beşeri bir kanaatle yapılmaktadır ki mantık ve objektif görüş yerine duyguların egemen olması ihtimali, son derecede fazladır. Yirmi bir sene önce, ilk kez GOLFÜN KALBİ BELEK’TE ATIYOR ALİCAN SEZER GALATASARAY’DA TRANSFER HAREKÂTI Spor Servisi Ara transfer dönemi için transfer çalışmalarına şimdiden başlayan Galatasaray’da sürpriz isimler gündemde. Transferde santrfor ve orta sahaya takviye yapmak isteyen Sarı Kırmızılı yönetim, diğer yandan da potansiyeli yüksek gurbetçi oyuncuları listesine aldı. Sezon başında da ismi gündeme gelen ancak yüksek bonservisi nedeniyle transferi askıya alınan Gais’te (İsveç) forma giyen Mervan Çelik’le Sarı Kırmızılı yönetimin yeniden görüştüğü belirtildi. İsveç basınında yer alan haberlerde Mervan Çelik’le G.Saray’ın dışında Atalanta, Fulham ve Everton’ın da ilgilendiği belirtilirken en ciddi teklifi İstanbul temsilcisinin yaptığı ifade edildi. Orta sahanın iki kanadında da görev alabilen ve İsveç Ümit Ulusal Takımı’nda da forma giyen Mervan Çelik için G.Saray’ın ara transfer döneminde Gais’ın kapısını bir kez daha çalacağı kulislerde konuşuluyor. yazar” veya “En büyük şair” söylemi ile konuşan öğrenciye sıfır verir, “En büyük olduğunu hangi terazide tarttınız” derdi. Eski yıllarda bir büyük gazetemizin yaptığı ankette Cemil Turan birinci gelmişti. Cemil ödülünü almaya gitmedi. “Lefter Ağabey ile Metin Oktay isimleri benden sonra gelemez” dedi. Tabii aslında bu hareketiyle ödüle layık olduğunu gösterdi. Kısacası bu ‘En’ meselesi afaki bir kavramdır. Lakin bir dolu büyük futbolcu vardır. Onların önde gelenlerinden biri de Alex de Souza’dır. Fenerbahçe futbol takımının son 8 senelik sürecindeki başarılarında çok büyük katkısı vardır. Her haliyle övünülecek bir sporcudur. İyi ki Alex, Fenerbahçe’de oynamıştır. Ondan kıvanç duymayan bir Fenerbahçeli bulunabileceğini sanmıyorum. JUDODA ALTIN MADALYA APİA Dünya Judo Dünya Kupası’nda erkekler 73 kiloda Sezer Huysuz altın, bayanlar +78 kiloda B.Zehra Kaya, gümüş madalya kazandı. BELEK Golf dünyasında Türkiye’nin parlayan yüzü olan Antalya, önemli bir organizasyona daha imza atmayı başardı. Uluslararası Golf Fuarı Türkiye’ye kazandırıldı. Antalya’nın Serik ilçesine bağlı Belek beldesinde bugün başlayacak ve 3 gün sürecek olan fuar, Türkiye’de ilk kez gerçekleştiriliyor. Cornelia Diamond Golf Resort Otel’in ana sponsorluğunda düzenlenen fuarın basın toplantısında konuşan Cornelia Golf Kulübü Genel Müdürü Ali Şahin, “Türkiye ekonomisine yılda 125 milyon dolarlık ciddi bir katkıda bulunuyoruz” dedi. KISA...KISA...KISA... ? DÜNYA Büyükler Halter Şampiyonası’nda erkekler +105 kiloda İranlı Behdad Salimikordasiabi; koparmada 214 kiloyla, bayanlar +75 kiloda Rus Tatiana Kashirina; koparmada 147 kiloyla, Çinli Lulu Zhou ise toplamda 328 kiloyla dünya rekoru kırdı. ? FORMULA 1’de sezonun 18. yarışı Abu Dabi GP’sini, McLaren’in İngiliz pilotu Lewis Hamilton kazandı. ? BORÇLARI nedeniyle kapanma noktasına gelen ve yönetime eski futbolcuların talip olmasıyla kurtulan Kocaelispor, lise öğrencilerinden kurulu kadrosuyla Tokatspor’u 43 yenerek galibiyetle tanıştı. ? SPOR TOTO 3. Lig’deki ÇarşambaBeylerbeyi maçında futbolcular birbirine girerken taraftarlar sahaya indi. ?BANK Asya 1. Lig: KasımpaşaG.Antep B.Ş.Bld.: 21, KartalÇ.Rize: 12, Konyasporİstanbul Güngören: 21, GöztepeSakarya: 11. ? PARİS Masters Tenis Turnuvası’nda İsviçreli Roger Federer, finalde Fransız JoWilfried Tsonga’yı 20 yenerek şampiyon oldu. ? 6’LI GANYAN: İzmir (10510472: 1.408.80 TL). ? GÜNÜN PROGRAMI FUTBOL Uluslararası Trophy A2 Kupası (Mardan/16.00) TürkiyeNorveç, Bank Asya 1.Lig (Buca/20.00) BucaGiresun. ? TV’DE SPOR TRT 3/20.00 BucaGiresunspor. En Büyük Fenerbahçe Spor Kulübü’nün yönetim kurulu üyesi olduğum dönemde, camiadaki çok yaşlı üyelerle sohbetlerim olmuştu. O sırada seksenli ve doksanlı yaşlardaki bu zevat, yaklaşık olarak, Türk futbolunun başlangıç yıllarından anılar taşıyan insanlardı. Yüzde doksanının kanaati, gelmiş geçmiş en büyük futbolcunun Lefter Küçükandonyadis olduğu şeklindeydi. Lefter Küçükandonyadis, Süper Lig’in ilk yıllarında oynamış bir futbolcudur. Bu bakımdan, gelmiş geçmiş en büyük oyuncunun, bu geçmişin bir bölümünde isminin yer almaması, kabule şayan olmaz. Ayrıca, futbol geçmişimizin bir dönemini ön plana almak magazinsel ve popüler bir yaklaşım olur. Yani, 3 büyük kulübümüzün sembolleri sayılan Zeki Rıza’lar, Büyük Fikret’ler, Baba Hakkı’lar, Aslan Nihat’lar, Halit Deringör’ler yaşamadılar mı? Atatürk Lisesi’ndeki edebiyat öğretmenimiz Fevziye Abdullah Tansel, “En büyük 2 5 9 3/10 12/6 11/7 1 5 6 2 9 11 7 10 3 7 6 3 4 1 6 C MY B C MY B ALTILI GANYAN Ş.URFA