Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CMYB
C M Y B
14 AĞUSTOS 2010 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA
HABERLER 5
Denize uzanan o ahşap
iskelenin üzerinden baktım uzun
uzun...
Bir ufuk çizgisinde kuşların
uçuşunu seyredip yaşamın varlığını
yansıtan yüz çizgilerini,
inandırıcı gözleri düşündüm.
Belki de çocukça şeylerdi
bunlar...
Anlatılması biraz güç...
Üzerimde bir öğle uyuşukluğu
vardı... Siyasetin kirli yüzü,
yalanlar, dolanlar, ikiyüzlülükler...
Sizin artık çok iyi bildiğiniz kareli
defterimin sayfalarından yeniden
okudum duygularımı aktarabilmek
için.
Bilmem becerebilecek miyim?
Değişen bir hayatın içinden, var
olan tüm güzellikleri yakalamak
ister ya insan... Yaşamı çoğaltmak,
onurlu kalabilmek...
Kırların sessizliğinde dolaşırken
bir yamaca oturup yok olan
doğayı, sömürüyü, soygunu, talanı,
yağmayı yazmak.
“Çokuluslu altın avcıları”nın o
güzelim dağlarımızı, ovalarımızı
delik deşik ettiklerini uzun uzun
anlatmak...
Güneydoğu’da yakılan
ormanları, köyleri, o büyük göçü
düşünürken şu soruyu sormak:
“Tüm bunlar doğru, peki bu
PKK için ne diyorsunuz?”
Bir şey söyledikleri yok!
Yüreklice ortaya çıkıp eli kanlı
PKK’nin Türkiye’yi kan gölüne
çevirdiğini açık yüreklilikle ortaya
koyacak bir babayiğit BDP’li
milletvekili yok!
Nadine Gordimer’in “Yaşamaya
Bak” (Can Yayınları) romanını
okumalarını salık veririm, Güney
Afrika’da yaşanan ırk
ayrımcılığının nelere tanıklık ettiğini
öğrenmek isteyen ırkçı Türklere ve
Kürtlere...
Nadine, ırk ayrımcılığının en sert
muhaliflerindendir...
Güney Afrika’da yaşanan
ayrımcılıktan yola çıkarak sıradan
insanların etik ikilemlerini,
pişmanlıklarını insanın yüreğini
acıtan bir anlatımla irdeliyor
romanında.
İnsanlar umutlarıyla yaşarlar...
Umutları çoğaltmak, aydınlık
günleri beklemek bu coğrafyada
yaşayan herkes için geçerlidir.
Ulus devlet çatısı altında
demokrasimizi geliştirmek,
hukukun bağımsızlığını korumak
salt siyasilerin değil, toplumun
tüm bireylerinin, sendikaların,
demokratik kitle örgütlerinin de
görevidir.
Eski Diyarbakır Barosu Başkanı
Sezgin Tanrıkulu’nun 5 Ağustos
2010’da Radikal’de yazdığı yazı
şöyle başlıyordu:
“Bu savaş en kalleşçe
yöntemleriyle yakınlarımızı ve hem
de en yakınımızdakileri almaya
devam ediyor...
Lanet olsun...
Bu savaş üstelik paramparça
alıyor bizi bizden...
Lanet olsun bu savaşa...
Bu savaş parçalarımızı
toplayamayacak bir biçimde
ayırıyor bizi bizden.
Bu savaşa lanet olsun...
Bu savaşta kullanılan alçakça
tuzaklara lanet olsun...
Lanet olsun!
Bunu her kim kullanmışsa...
Hangi amaç için kullanmışsa...
Lanet olsun!”
Tanrıkulu kurulan tuzaklardan
söz ediyor; yaşamın içinden,
umuttan, acıdan, hüzünden...
Ben denize uzanan o ahşap
iskelede gökyüzüne bakarken
düşsel bir yolculuğu yaşıyor
gibiyim...
Yaşamın kesin yüz çizgilerinde
bu ölümlere alkış tutanları, kin ve
nefret tohumları ekenleri,
kışkırtıcıları, ellerinde mezurayla
dolaşan kafatasçıları lanetliyorum.
Tanrıkulu bu yazıyı Batman
Barosu Başkanı Sedat Özevin ile
Sadi ve Salih Özdemir kardeşlerin
PKK’nin döşediği bombalı tuzakla
öldürülmelerinden sonra yazdı....
“Bu mudur hak ve adalet
duyarlılığınız?
Bu mudur vefa ve sadakat
iradeniz?
Bu mudur özgürlük ve demokrasi
özleminiz?
Bu mudur barış ve dostluk
hedefiniz?”
Bakın burası en can alıcı nokta
Tanrıkulu’nun yazısında:
“Belki bu mayın, o yangının
ihbarı üzerine muhtemelen gidecek
olan askerlere denk gelecekti,
Peki, ne fark edecekti?
Bu sonuç ortaya çıkınca, yani
dostlarımız, arkadaşlarımız değil de
askerler ölseydi, biz susmalı
mıydık?
Hayır!
Bunların hiçbirini
yapmamalıydık.”
Bu kirli savaşa, bu ölümlere
karşı ses çıkarmanın zamanıdır...
Kışkırtmalara dikkat etmeli,
ırkçılık üzerinden siyaset
yapanlara karşı tavır almalı,
PKK’nin silahlarını bırakması için
sendikalar, demokratik kitle
örgütleri mitingler yapmalıdır.
Ölenler bizim çocuklarımız,
başkalarının değil!
Yitirdiğimiz arkadaşlarımız geri
gelmiyor hiçbir zaman.
Tanrıkulu’nun altını çizdiği gibi
bu savaşın ve yöntemlerin
Kürtlerin hak ve özgürlükleri
açısından hiçbir yararı yoktur.
Bu kirli savaş, bu acımasızlık,
mayınlı tuzaklar, kanlı baskınlar
emperyal güçlerin işine yarar...
Şiddet sarmalıyla demokrasiyi,
temel hak ve özgürlükleri elde
edemezsiniz...
Kafatasçılıkla yani ırkçılıkla bir
yere varılmaz.
Günün aydınlığı denizin üzerine
vururken düşünüyorum uzun
uzun... Yaşamın mavi derinliğinde,
aydınlık günlerin özlemini
çekiyorum...
Bir ufuk çizgisine çevirdim
gözlerimi...
Ve tüm gücümle bağırdım:
“Ey utancın ölümü, ey
acımanın ölümü!”
Sesimi kimseler duymadı!..
POLİTİKA GÜNLÜĞÜ
HİKMET ÇETİNKAYA
Sesimi Kimseler Duymadı...
hikmet.cetinkaya@cumhuriyet.com.tr Faks numaramız: 0212 343 72 69
Kurulda ‘Evet’ yerine ‘Tercih’ mührünün kullanõlmasõnõn değerlendirilebileceği belirtildi
YSK’den ‘Tercih’e ışık
YSK’de yapõlan toplantõdan mühürlerin
ibarelerinin değiştirilebileceği beklentisi
çõkarken CHP ve DSP de “evet” yerine
“tercih” kullanõlmasõ gerektiğini belirtti.
ALİCAN ULUDAĞ
ANKARA - Yüksek
Seçim Kurulu’ndan
(YSK) referandumda
“Evet” ibareli mühürle-
rin kullanõlmasõ konu-
sunda geri adõm sinyali
geldi. CHP ve DSP de
“tercih” yazõlõ mühür-
lerin kullanõlmasõnõ is-
terken DSP, mühürler
konusunda YSK’ye de
başvuruda bulundu.
YSK, dün siyasi parti
temsilcileriyle bir bilgi-
lendirme toplantõsõ ger-
çekleştirildi. Toplantõya,
“türbanlı” olarak giren
Saadet Partisi’nin (SP)
temsilcisi, YSK Başkanõ
Ali Em’in uyarõsõ ile kar-
şõlaştõ. Em’in, YSK’nin
bir kamu alanõ olduğunu
ve bu şekilde devam edi-
lemeyeceğini belirtmesi
üzerine, SP temsilcisi top-
lantõyõ terk etti. Toplantõ-
da, seçmen kütükleri ve
seçim sonuçlarõnõn bilgi-
sayar ortamõnda birleşti-
rilmesi konusunda sunum
yapõldõ. “Seçmen kütük-
leri mükerrerlik taşıyor
mu? Sisteme dışarıdan
girilebiliyor mu?” gibi
sorulara yanõt veren YSK
uzmanlarõ hiçbir sorun ol-
madõğõnõ ifade etti.
Parti temsilcileri, Evet
mührünün kullanõlmama-
sõnõ istedi. YSK yetkilile-
ri Tercih mühürlerinin ye-
terli olduğunu söyledi.
Yüzde 85 civarõnda Tercih
mührünün kullanõldõğõnõ,
kalan yüzde 15’in ise
“Evetli” mühür olduğunu
belirten bir kurul üyesi,
Evetli mührün bir hafta gi-
bi bir süre içinde değişti-
rilebileceğini söylediği
öğrenildi. Aynõ üyenin,
anlaşmalõ olduklarõ mat-
baaya söyledikleri takdir-
de bir haftada ilçe seçim
kurallarõna Tercih yazõlõ
mühürleri teslim edebile-
ceklerini söylemesi üzeri-
ne, parti temsilcileri bunu
bir söz olarak kabul ettik-
lerini kaydetti. Toplantõda,
Tercih mühürlerinin kul-
lanõlmasõ konusunda
YSK’nin karar alabilece-
ği beklentisinin oluştuğu
bildirildi. CHP MYK
Üyesi Turgut Dibek, “12
Eylül’de kullanılacak
Evet ve Tercih ibareli
mühür tartışıldı. Sanı-
yorum Tercih mührü
kullanılacak. Tercih mü-
hürü ile oy kullanılması
yönünde sanıyorum
YSK bir karar alacak.
Türkiye’de 150 bin ci-
varında oy kullanılacak.
Bir seçmene üç tane Ter-
cih mührü düşüyor” di-
ye konuştu.
CHP ve DSP
‘Tercih’ diyor
CHP Grup Başkanve-
kili Kemal Anadol,
YSK’yi, halkoylamasõnda
hem “Evet” hem de
“Tercih” mührü kulla-
nõlmasõna ilişkin kararõnõ
gözden geçirmeye çağõrdõ.
Anadol, başkan Em’in
açõklamasõnõ “hayret ve
üzüntüyle” izlediğini ifa-
de etti. Anadol, “ ‘Evet’
genel veya yerel seçim-
lerde kullanılacak mü-
hürdür. Referandumda
ise yasada belirtildiği gi-
bi kullanılacak mühür
‘Tercih’tir” diye konuştu.
DSP Genel Başkan Yar-
dõmcõsõ Hasan Macit de
YSK’ye başvurusunda
mühürlerde “Halkoyla-
masında ‘Evet’ mührü-
yerine ‘Tercih’ mührü-
nün kullanılması için ge-
rekli çalışmanın yapıl-
masını arz ederiz” dedi.
BASIN YAYIN SEKRETERİ GÖLPUNAR:
KESK ‘hayır’
demeliydi
KESK yönetiminin referandum
sürecindeki tavõrsõzlõğõnõ eleştiren MYK
üyesi Hüseyin Gölpunar, bu tutumun
konfederasyonun tarihsel birikimi ve
toplumsal görevleri ile çeliştiğini belirtti.
MUSTAFA ÇAKIR
ANKARA - KESK
Merkez Yönetim Kurulu
(MYK) üyesi ve Basõn
Yayõn Sekreteri Hüseyin
Gölpunar, KESK’in ana-
yasa referandumunda ha-
yõr demesi gerektiğini be-
lirterek “KESK
MYK’nin referandum
sürecine ilişkin tutumu
gerek üzerinde yüksel-
diğimiz tarihsel birikim
ve gerçekler, gerekse de
toplumsal görevlerimiz-
le çelişmektedir” dedi.
Gölpunar, sendika.org
adlõ internet sitesine
“KESK anayasa refe-
randumunda ‘hayõr’ de-
meli” başlõklõ makale
yazdõ. 12 Eylül’de ger-
çekleştirilecek olan refe-
randumun içinde bulu-
nulan siyasal süreç ve
emek hareketi açõsõndan
önemli gelişmeleri orta-
ya çõkaracağõnõn görül-
düğüne dikkat çeken
Gölpunar, AKP’nin da-
yatmalarõnõ içeren ve ser-
mayenin ihtiyaçlarõ üze-
rinden halkõn önüne ko-
nulan anayasa değişik-
likleri üzerindeki yalan
perdesini kaldõrmak için
aktif bir ‘Hayır’ kam-
panyasõ örgütlemek ge-
rektiğini savundu.
Gölpunar, bunun grev-
li ve toplusözleşmeli sen-
dikal haklar mücadelesi-
nin örgütü olan KESK
açõsõndan da “tarihsel bir
görev” olduğunu vurgu-
layarak şunlarõ kaydetti:
“Bu nedenlerle benim
de içinde bulunduğum
KESK MYK’nin refe-
randum sürecine ilişkin
tutumunun gerek üze-
rinde yükseldiğimiz ta-
rihsel birikim ve ger-
çekler, gerekse de top-
lumsal görevlerimizle
çelişmekte olduğunu be-
lirtiyor, KESK MYK
üyesi olarak bu tarihsel
politik öneme sahip sü-
reçteki tutumumdan do-
layı özeleştiri veriyorum.
Üyesi olmaktan ve en
üst yönetim mekaniz-
malarında bulunmak-
tan onur duyduğum
KESK’in MYK üyesi
sıfatıyla bugüne kadar
olduğu gibi referandum
sürecinde de neolibe-
ral gericilik politikala-
rına karşı mücadelede
ve AKP’nin yalanları
karşısında emekçilerin
ve yoksul halkların eşit-
lik ve özgürlük taleple-
rini örgütlemek için ak-
tif bir ‘Hayõr’ çalışma-
sında görevlerimi ye-
rine getireceğim.”
METROPOLL’E GÖRE REFERANDUMDA EVET ÖNDE
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Metropoll
Araştõrma Şirketi’nin son yaptõğõ araştõrma
sonuçlarõna göre, referanduma “evet”
diyenlerin oranõ yüzde 49.6 iken, “hayır”
diyenlerin oranõ yüzde 33.6 çõktõ. Araştõrmada,
Kemal Kılıçdaroğlu’nun genel başkan
seçilmesinin ardõndan yükselişe geçen CHP’nin
oylarõnõn yeniden yüzde 24’e gerilediği,
AKP’nin oyunun ise yüzde 43’e yükseldiği
belirtildi. Metropol Araştõrma Şirketi’nin
referandum, YAŞ ve bir genel seçim olsa hangi
partilere oy verileceği yönündeki araştõrmasõna
göre, referandumda “evet” oyu vereceklerin
oyu yüzde 49.6, “hayır” diyeceklerin oranõ
yüzde 33.6, kararsõzlarõn oranõ ise yüzde 15
dolayõnda gözüküyor. YAŞ toplantõlarõnda
Başbakan Tayyip Erdoğan’õn takõndõğõ tutumu
destekleyenlerin oranõ yüzde 48.3,
desteklemeyenlerin oranõ ise yüzde 32.8
çõkarken; CHP Genel Başkanõ Kemal
Kılıçdaroğlu’nun “Hükümet askerin
teamüllerine karışmasın” açõklamalarõna
katõlõmcõlarõn yüzde 36.4’ü destek verirken
yüzde 51.5’i ise desteklemedi.
AKP, 9. kuruluş yõlõ mitingini Kayseri yerine Sakarya’da yapacak
Örgüt krizi il değiştirtti
ERDEM GÜL
ANKARA - AKP’nin tüm seçim-
lerde en yüksek oy oranõna ulaştõğõ
Kayseri’de, yolsuzluk tartõşmalarõ ne-
deniyle il yönetiminin istifa ettirilme-
si sonrasõ yaşanan teşkilat krizi, Baş-
bakan Tayyip Erdoğan’a miting prog-
ramõnõ değiştirmek zorunda bõraktõ.
“En yüksek oy gelen il” ve “Cum-
hurbaşkanı Abdullah Gül’ün mem-
leketi” nitelikleriyle, AKP’de “1 nu-
maralı kale” olarak görülen Kayseri,
referandum süresinde partiye kriz ya-
ratõyor. Erdoğan, başlangõçta ilk mitingi
Kayseri’de yaparak referandumun star-
tõnõ bu ilden vermeyi planlamõştõ. An-
cak kõsa bir süre önce yolsuzluk tar-
tõşmalarõ nedeniyle il yönetiminin is-
tifa ettirilmesinin teşkilat sõkõntõsõna yol
açmasõ üzerine Erdoğan, ilk mitingi
Bingöl’de yaptõ.
Daha sonra Kayseri’ye yeni bir il baş-
kanõ atanarak yeni yönetim oluşturmasõ
talimatõ verildi. Erdoğan bu kez de par-
tinin 9. kuruluş yõldönümünün denk
geldiği 14 Ağustos tarihinde Kayseri’de
miting yapma kararõ aldõ ve bunu tak-
vimine de koydu. Erdoğan, 14 Ağus-
tos 2001 yõlõnda kurulan partisinin 9.
kuruluş yõldönümünü Kayseri’de ya-
pacağõ bir “gövde gösterisi” mitingiyle
kutlamayõ planladõ. Ancak Tayyip Er-
doğan’õn bu planõ da işlemedi. Yeni
atanan yönetimin de Kayseri’de yaşa-
nan teşkilat dağõnõklõğõna çözüm bu-
lamamasõ ve krizin devam etmesi üze-
rine Erdoğan, partinin kuruluş yõldö-
nümü mitinginin yerini değiştirmek zo-
runda kaldõ. Erdoğan, kuruluş yõldö-
nümü mitingini partinin en çok oy al-
dõğõ iller sõralamasõnda ilk 5’e giren Sa-
karya’da yapma kararõ aldõ.
Böylece Erdoğan’õn programõndaki
bugünkü Kayseri mitingiyle 21 Ağus-
tos’taki Sakarya mitingi yer değiştirdi.
Başbakan Erdoğan bugün kuruluş yõl-
dönümü mitingini Sakarya’da yapacak.
İl başkanı istifa ettirilmişti
Kayseri’deki teşkilat krizi partinin
kuruluş döneminden itibaren il baş-
kanlõğõnõ yapan Mahmut Cabat’õn
madencilik işine girerek çok sayõda ara-
ma ruhsatõ almasõnõn yolsuzluk iddia-
larõna yol açmasõ nedeniyle baş gös-
termişti.
Parti yönetiminin talimatõ üzerine il
başkanõ Cabat ve il yönetimi istifa et-
mişti. Bu istifalarõn ardõndan yeni yö-
netim de atanmasõna karşõn AKP, en id-
dialõ olduğu Kayseri’de referandum
kampanyasõnõ teşkilat kriziyle yürütmek
zorunda kaldõ.
GÖREVİ KÖTÜYE KULLANMA VE USULSÜZLÜK
CHP’den AKP’li
başkanlara suç duyurusu
İstanbul Haber Servisi - CHP San-
caktepe Belediye Meclis üyeleri Hakkı
Sağlam ve Mahir Şahin, görevlerini kö-
tüye kullandõklarõ iddiasõyla Sancaktepe
Belediye Başkanõ İsmail Erdem, eski Sa-
rõgazi Belediye Başkanõ Kemal Ayyıldız,
eski Samandõra Belediye Başkanõ Yusuf
Büyük ve eski Yenidoğan
Belediye Başkanõ Zabit
Karaman hakkõnda suç du-
yurusunda bulundu.
Sancaktepe Belediyesi’nin
birinci dönemi için Denetim
Komisyonu’na seçilen Sağ-
lam ve Şahin, ibraz edilen
belgeler üzerinde yaptõklarõ
denetimlerde suç oluşturan
eylemleri bir rapor halinde
Belediye Meclisi’ne 5 Mart
2010’da sundu. Raporda suç
teşkil eden ve kamu zararõ
doğuran saptamalara rağ-
men Başkan Erdem’in ge-
reğini yapmamasõ üzerine
Sağlam ve Şahin, üçü eski biri görevde
olan dört belediye başkanõ hakkõnda da-
va açõlmasõ için savcõlõğa başvurdu.
Suç duyurusunda; Erdem hakkõnda
özetle şu suçlamalarda bulunuluyor:
? Meclis’ten yetki almadan Bem-Bir-
Sen ile imzalanan “Sosyal Denge Söz-
leşmesi”ne göre verilen yardõmlarõn ge-
lir ve damga vergisi kapsamõ dõşõnda tu-
tularak kamu zararõna neden olmak.
Sözleşmenin gereklerini yerine getir-
meyerek görevi kötüye kullanmak.
? Kanunda kamu alacağõ ancak mü-
kellef memurlar tarafõndan yapõlacağõ
hükmü yer almasõna karşõn
işçi kadrosunda yer alan
Cumhur İrfanoğlu’na
tahsilat yaptõrõlarak görevi
kötüye kullanmak.
? Emek Mahallesi’nde
bulunan Yaşar Kemal par-
kõ içindeki şelale tesisleri-
nin tek bir firmanõn katõl-
dõğõ ihale ile rekabetin or-
tadan kaldõrõlmasõ.
? Belediyenin en büyük
hizmet alõmõ ihalesinde
yaklaşõk maliyet fazla ve
hatalõ hesaplanmõş bunun
sonucunda kamu zararõna
neden olunmuştur.
? 22.05.2009’da yapõlan Yapõ Denetim
Danõşmanlõk ihalesi belediyede bu işi ya-
pacak 27 mühendis bulunmasõna karşõn
Hüseyin Gencer’e verilmiştir. İhale ta-
rihinden raporun hazõrlandõğõ süre zar-
fõnda danõşmanlõk hizmeti verilen proje-
lerle ilgili bir rapora rastlanmamõştõr.
Kayseri’de AKP’nin
kuruluşundan bu yana il
başkanlõğõ yapan
Cabat’õn yolsuzluk
iddialarõna adõnõn
karõşmasõ ciddi bir kriz
yarattõ. Gövde gösterisi
şeklinde Kayseri’de
yapõlmasõ planlanan 9.
kuruluş yõldönümü
mitingi söz konusu
“teşkilat kirizi”
nedeniyle iptal edildi.
CHP’li üyeler,
Sancaktepe Beledi-
ye Başkanõ ile eski
Samandõra, Yeni-
doğan ve Sarõgazi
ilk kademe beledi-
ye başkanlarõ hak-
kõnda usulsüzlük
ve görevi kötüye
kullanmaktan dava
açõlmasõnõ istedi.