Katalog

LONDRA/NEW YORK (AN- KA) - Kemal Kılıçdaroğlu’nun bü- yük bir destek ile genel başkanlõğa seçilmesi dünyada yankõ buldu. Ya- bancõ medyada, “Türk Gandi mu- halefete liderlik yapacak”, “Ana- listler, partiye yeni bir soluk vere- bileceğini söylüyorlar”, “Türk so- lu için çok olumlu bir işaret” gibi yorumlar yapõldõ. İngiliz Financial Times gazetesi, “Türkiye’nin ana muhalefet parti- si, gelecek genel seçimde iktidar- daki İslami eğilimli AKP’ye mey- dan okumak üzere yeni lideri ola- rak yolsuzluklara karşı mücadele eden birini seçti” diye yazdõ. Gazete, Ahmet Duran Demir adõnda 67 yaşõndaki emeklinin “Kı- lıçdaroğlu’nun Türkiye’deki yok- sulluğu yeneceğine ve herkes için eşitlik getireceğine güveniyorum. O bizim umudumuz” sözlerini de aktardõ. Financial Times, “Analist- ler, nüfusu çoğu Kürt olan Güney- doğu’dan gelen, yumuşak sözlü, CHP yönetim kadrolarından Kı- lıçdaroğlu’nun Temmuz 2011’de yapılması gereken seçimler öncesi partiye yeni bir soluk verebileceği- ni söylüyorlar” yorumunu yaptõ. Amerikan New York Times gaze- tesi ise “Kılıçdaroğlu’nun parti li- deri seçilmesi ile CHP, ülkenin la- ik solunun temsilcisi olarak imajı- nı yeniden tesis etmeyi umuyor” yorumunu yaptõ. Rahşan Ecevit’in kurultaya katõlmasõna da dikkat çe- ken gazete, “Uzun bir süreden beri bölünmüş olan bir çok sol eğilimli grup, şimdilik sakin kişiliği, ken- disine ‘Gandi Kemal’ lakabını ka- zandıran Sayın Kılıçdaroğlu’nun liderliğinin altında birleşti gibi gö- rünüyor” ifadesini kullandõ. İngiliz BBC de, Kõlõçdaroğlu’nun bazõ AKP’lilere ilişkin yolsuzluk id- dialarõyla gündeme geldiğini belirtti. CMYB C M Y B 24 MAYIS 2010 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER 7 ‘Devrimci Kemal’in işi zor! CHP’nin hafta sonu yapılan kurultayında yarış yoktu, kavga yoktu, ama umut vardı... Sosyal demokratlar uzun zamandan sonra ilk kez iktidar umudu içindeydi. CHP’de uzun süredir unutulan sol söylemler yeniden kulaklara çalınmaya başladı. CHP’de “Devrimci Kemal” dönemi başlarken, “Recep Bey”i zor günler bekliyor gibi görünüyor. Ancak Kılıçdaroğlu’nun işi de kolay değil. “Değişim” heyecanı ve umudunun bu kurultayda parti yönetimine yansıması sınırlı oldu. Çünkü, Kılıçdaroğlu’nun parti yönetimine almak istediği birçok isim CHP’li bile değildi. Listenin hazırlanmasında da Önder Sav etkili oldu. Kılıçdaroğlu’nun önünde iki yarış var. Referandum - eğer yapılırsa- ve yerel seçimler. Kılıçdaroğlu “liderlik” sınavını bu süreçlerde verecek. Her ne kadar “Partinin içiyle uğraşmayacağım” “Ankara’da kalış sürem azalacak” dese de, işi kolay görünmüyor. Kendisine bağlanan umutlar ve kamuoyu desteğinin getirdiği “büyük” beklentilere de yanıt vermesi gerekiyor. Önümüzdeki günlerde kendisini genel başkanlığa taşıyan Önder Sav’la ilişkilerinde gerginlikler yaşanırsa şaşırmamak gerekir...“Değişim” sancısız olmaz... AKP Nasıl Baykalcı Oldu? AKP’liler, anayasa değişiklik görüşmelerindeki hummalı Meclis çalışmasının son anına gelen “Baykal kaseti”yle tam bir suskunluğa gömüldüler. Hatta milletvekillerine “Erdoğan partililerin bu konuda konuşmasını istemiyor. Özellikle kaset olayına girmeyin” mesajı iletildi. Baykal hükümeti suçlayınca Erdoğan çok sert karşılık verdi ve kaset işine de girdi. Kemal Kılıçdaroğlu, adaylığını açıklayıp Baykal’ın geri dönüş yolunu kapatınca AKP’deki söylemler de hızla değişmeye başladı. AKP’ye yakın medya sayfalarında başlayan “operasyon”, “mühendislik”, “medya patronları ve Ergenekon’un içinde olduğu tezgâh” söylemleri ifade edilmeye başlandı. Hatta AKP içinde yönetici ve milletvekili konumundaki isimler, “Baykal’a yapılan haksızlık, yapılan nankörlük ve vefasızlık” gibi cümleler kurmaya başladı. Bir AKP yöneticisi ise Baykal-Kılıçdaroğlu karşılaştırması yaparak, “Baykal karizmatik bir siyasetçiydi. Bu şekilde bizzat kendi göreve getirdiği insanlar tarafından etkisiz hale getirildi” diyebildi. AKP’deki Baykal güzellemelerine, Kılıçdaroğlu’nun ne kadar yeteneksiz, birikimsiz, tecrübesiz, donanımsız olduğu benzeri saptamalar eşlik etti. Erbakan’ın siyaset yasağı ve sonrasında FP’nin de kapatılmasının ardından Tayyip Erdoğan liderliğinde AKP’nin Meclis’te grup oluşturması, teşkilatların, belediyelerin tamamının AKP’ye katılması sürecini unutmuş görünüyorlardı. “Yıllardır liderleri olan Baykal’a böyle bir vefasızlık yapılır mı? Ona bunu yapanlar yeni lidere neler yapmazlar” bile deyiverdiler. Başbakan Erdoğan, Baykal’ın yolunu kesenlere “Brütüs” yakıştırması yapacak kadar işi ileri götürdü. Kılıçdaroğlu rüzgârlarına karşı, AKP’liler “Baykalcı” kesildi... CHP’de aileler de ‘bölündü’ TSK’ye hakaret, vekile eleştiri... TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu, “askeri cezaevleri incelemesi” kapsamında geçen şubat ayında Eskişehir Askeri Cezaevi’ni ziyaret etti. Zafer Üskül başkanlığındaki alt komisyon, bu cezaevinde yatan ve şeriat yanlısı açıklamalarıyla bilinen “vicdani retçi” Enver Aydemir’le de görüştü. Askeri cezaevinde “tek tip” kıyafet zorunlu olmasına karşın istediği gibi giyinen Aydemir, vekillere “psikolojik baskı”dan yakındı. Ancak geçen hafta komisyon üyesi milletvekillerini çok şaşırtan bir gelişme yaşandı. Askeri savcılık, bu ziyaret sonrasında eşine yazdığı mektupta, TSK’ye hakaret ettiği gerekçesiyle Aydemir hakkında soruşturma açtı. Aydemir mektubunda, “TSK, kurulalı beri kendi halkına karşı sürekli katliamlar ve cinayetler işlemiştir” görüşünü savunurken kendisini ziyaret eden komisyon üyesi milletvekilleriyle ilgili de “Bu kadar zavallı, bu kadar kalitesiz olabileceklerini sanmıyordum” ifadelerine yer vermişti. Askeri savcılık, Aydemir’in TSK’ye yönelik ifadelerinde “suç unsuru” olduğu gerekçesiyle, Milli Savunma Bakanı Vecdi Gönül’den “soruşturma izni” isterken milletvekillerine yönelik sözlerini “eleştiri” olarak kabul edip soruşturma gereği duymadı. Milli Savunma Bakanı Gönül, TSK ile ilgili sözleri nedeniyle Aydemir hakkında “soruşturma izni” vermezken askeri savcılık, komisyona gönderilen yazıda da milletvekillerinin isterse, savcılığın “takipsizlik” kararına itiraz edebileceği bilgisini vermekle yetindi. CHP’li TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu üyesi Malik Özdemir, askeri savcılığın, Aydemir’in kendilerine yönelik sözlerini “eleştiri” sınırları içinde görmesine öfkeli. Özdemir, düştükleri durumu “ava giderken avlandık” diye özetleyip devam ediyor: “Keşke savcılık böyle bir soruşturmayı başlatmamış olsaydı. En azından bu hakaretten haberimiz olmayacaktı. Bir tutuklulunun kişisel hezeyanı olarak kalacaktı. Ancak bir meczup ailesine yazdığı mektupta bize hakaret ediyor, askeri savcılık bizi bilgilendirmeden soruşturma açıyor. Enver Aydemir haddini bilmezlik yapıp bize hakaret ediyor, ama askeri savcılık soruşturmada verdiği kararla Aydemir’den daha büyük bir had bilmezlik yapıyor. ‘Eleştiri hakkı’ diyerek sen vekile az bile demişsin anlamına gelen karar veriyor. Tam bir işgüzarlık.” Türey Köse, Ayşe Sayın, Emine Kaplan parlamentokulisi@gmail.com ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - CHP’nin yeni Parti Meclisi (PM) liste- si, eski genel başkan Deniz Baykal’õn ekibi tarafõndan “Made in Önder Sav listesi” diye değerlendirildi. Kemal Kılıçdaroğlu’nun PM listesi bir yandan destek alõrken, “Baykal dönsün” diye mücadele edenler tara- fõndan eleştirildi. Listeyle ilgili yapõlan bazõ değerlendirmeler şöyle: Savcı Sayan (Eski MYK üyesi): “Made in” Önder Sav. Liste Önder Bey’e göre hazõrlanmõş, Kõlõçdaroğlu çok dikkatli olmalõ. Sav, yapacağõnõ yaptõ, Deniz Baykal’õ evine gönderdi, inşallah Kõlõçdaroğlu’nu evine değil iktidara gönderir. İnşallah bu liste Sav’õn direktifleriyle Kõlõçdaroğlu’nun önünü kapatmaz, Kõlõçda- roğlu gibi bir değer yok ol- maz. Kõlõçdaroğlu’nun iyi çalõşmasõ için liste- deki arkadaşlarõn dik- kat etmesi lazõm. Cevdet Selvi (Kocaeli Milletveki- li): Delegelerimiz ne- yi uygun görmüşse o olacak, onlar bilecek. O arkadaşlarõmõz çalõ- şacak, bizim görevimiz de onlara yardõm etmek olacak. Mustafa Özyürek (İs- tanbul Milletvekili): Listede, partide uzun yõllar emeği olan bazõ unsurlarõn yeteri kadar değerlendirilmediğini gör- düm ama şartlar, talepler, dengeler böyle bir listeyi uygun görmüştür. Yer almamam sürpriz değil. CHP’nin med- yadaki yüzüyüm, bu dönemde yeni bir yüz istendiği için liste dõşõ bõrakõldõm, bunu doğal karşõlõyorum. Muhalefetten yorulduk, iktidar olmak istiyoruz. Ben de İstanbul Milletve- kili Özyü- rek olarak elimden ge- leni yapaca- ğõm. CHP’de sa- de bir üye olmak bile şereflidir. Biz he- pimiz bir dünya görüşünü, inancõ savunuyoruz, temel değerlerimizi CHP’de görüyoruz. CHP’nin başarõsõ bizleri mutlu eder. Kõrgõnlõk yok. Eşref Erdem (Ankara Milletveki- li): Daha derli toplu bir liste olabilirdi. Bana göre kimse burada Baykal dönsün demiyordu ama Baykal’õ da kapsayan bir zeminde bütünleşme olsaydõ. Parti içinde demokratikleşmeden bahsedi- yorlarsa, parti içi demokrasinin birinci ayağõ çarşaf listeydi. Burada delegenin iradesine başvurulacak bir anlayõşla nispi temsil ile herkes kendini görebi- lirdi. Liste tabanõn görüşlerini yansõt- mõyor, yansõtmayacak. Liste partiyi ağõr ama ciddi şekilde yaralayacak. Yeni yönetime Önder Sav imza atmõş denirse yanlõş olmaz. Ali Kılıç (Eski MYK üyesi) : Lis- tede ben de yokum. Hiç alõnmadõm. Liderimiz, sağ solu, inananõ inanma- yanõ kucaklayacaksa bu çok önem- li. Bütün Türkiye ona saygõ duyuyor. Bize düşen de onu desteklemek. De- niz Feneri’nin, yolsuzluklarõn, hõr- sõzlõklarõ aydõnlatacaksa, mücadele edecekse illa benim MYK üyesi ol- mam gerekmiyor. Bayrağõ daha da ileriye taşõmak önemli. CHP kenetlenmiş durumda. CHP ikti- dara ta- lip. Ba- na düşen d e s t e k olmaktõr. G ü r - sel Tekin (İstanbul İl B a ş k a n õ ) : CHP’de demokrasi işliyor, insanlar farklõ dü- şüncelerini söylemekle mükellef, bu bir liste savaşõ gibi algõlanmamalõ. Kavga, gürültü söz konusu değil. Listenin ba- şõnda Kõlõçdaroğlu var ve o kendi tak- dir ettiği listeyle çalõşacak. Baykal’sõz bir liste hazõrlanmõş değerlendirmele- rine katõlmõyorum, hiç öyle algõlamõ- yorum. Baykal’sa, ben de Baykal’cõyõm. Gülsün Bilgehan (Yeni PM üye- si): Liste tüm solu kapsõyor. Kurultay CHP’nin solda birliği sağlayacak tek parti olduğunu herkese gösterdi. Liste ar- tõk usanmõş, bõkkõn kişilerden oluşmu- yor. İyi uyumlu bir kadro ol- duğuna inanõyo- rum. Canan Arıt- man (İzmir Millet- vekili): Genel başka- nımız Kemal Kılıçda- roğlu’nun en az yüzde 40 oy alarak iktidar olma hedefini koyduğu liste bütünleştirici bir liste değil. Dışlayıcı anla- yışla yola çıkıldı. Bu, iktidara yürüme hı- zını yavaşlatır. Mehmet Sevigen (İstanbul Mil- letvekili): Bu bir bayrak yarışı, kabul- lenmek lazım. Yeni isimlere şans ta- nınması gerekir. Önyargılı olmadan arkadaşlara şans tanımak lazım. Bi- zim tek hedefimiz vardır, o da tek başına iktidar, bunun için ne gerekiyorsa yapacağız. Ekrem Oktay (27 yaşõn- daki en genç PM üyesi): Liste çok güzel. Tecrübelisi, genci bir arada, eski muhaliflerle donanımlı bir lis- te oluşturulmuş. Bu liste mutabakat listesidir, toplumsal çıkarları dü- şünen bir liste. Hedef iktidar, genel başkanımızın direktifleri doğrul- tusunda çalışacağız, gençlerin CHP’ye katkıları giderek artacak. Kõlõçdaroğlu’nun PM listesi bir yandan destek alõrken Deniz Baykal’õn ekibi tarafõndan eleştirildi ‘Made in Sav’ listesi Kurultay’da Sevigen ile Arıtman kucaklaştı. (Fotoğraf: NECATİ SAVAŞ) ESKİŞEHİR (Cumhuriyet) - DSP Genel Başkanõ Masum Türker, “Kim- se bizi alet ederek CHP’yi büyütme- ye çalışmasın. Herkes kendi gücüyle büyüsün. Bülent Ecevit’in partisi DSP’dir. Rahşan’cılar gitti, Ecevitçi- ler DSP’dedir” dedi. Eskişehir Serbest Muhasebeciler ve Mali Müşavirler Odasõ’nõn Eskişehir Kül- tür Merkezi’ndeki Genel Kurulu’na katõ- lan gazetecilerin sorularõnõ yanõtladõ. CHP’nin yeni Genel Başkanõ Kemal Kı- lıçdaroğlu’na başarõlar dileyen Türker, “Bülent Ecevit’in partisi DSP’dir. Rah- şan Hanım, DSP’den ayrılarak kendi partisini kurdu. Genel başkan bulama- yan Rahşan Hanım, partinin genel baş- kanı oldu. Rahşan Hanım, kendi parti- sindekileri CHP’ye çağırdı. Bizim par- timizde Ecevitçiler DSP’de kaldı, Rah- şancılar ayrıldı. Sayın Bülent Ecevit, Türkiye’nin DSP’ye ihtiyacı olduğunu ve DSP’nin sonsuza kadar yaşaması ge- rektiğini savunurdu” diye konuştu. Bir gazetecinin “Kılıçdaroğlu’nun solu to- parlayacağı değerlendirmelerini nasıl değerlendiriyorsunuz”sorusu üzerine Türker, “Kılıçdaroğlu, önce CHP’yi to- parlasın” yanõtõnõ verdi. Biz onların çöplüğüne bakmıyoruz Daha sonra Eskişehir Büyükşehir Be- lediyesi tarafõndan Porsuk Çayõ üzerin- de oluşturulan âşõklar adasõnõn açõlõşõna katõlan Türker, Kõlõçdaroğlu ve CHP’li- lerin açõklamalarõnõ yakõşõksõz bulduğu- nu ifade etti. Türker, şunlarõ söyledi: “CHP, kendi liderini ararken ve ara- yış içerisindeyken başka partileri eritmeye yönelik yaptığı politikaları hoş değil. DSP, Ecevit’in partisidir. CHP, bizi ilgilendirmiyor. DSP’den kimse kopmaz. Burada bizi alet ede- rek kimse CHP’yi büyütmeye çalış- masın. Herkes kendi gücüyle büyü- sün. Biz onların çöplüğüne bile bak- mıyoruz. Onlar bizim hazinelerimize göz dikiyorsa ne yapalım?” Büyükerşen, CHP’ye geçmeyecek DSP’li Eskişehir Büyükşehir belediye Başkanõ Yılmaz Büyükerşen’in CHP’ye geçeceği yönündeki söylemlere de sert tepki gösteren Türker, “Büyükerşen ile görüştüm. Öyle CHP’ye geçmek falan yok. Yollasınlar belediye başkanlarını burada eğitime tabi tutalım. Yetiştirip onları geri gönderelim” dedi. CHP VE ECEVİT’E TEPKİ ‘Bölünmüş solu birleştirdi’ Türker: Herkes kendi gücüyle büyüsün Kõlõçdaroğlu’nun CHP liderliğine seçilmesi dünya basõnõnda yankõ buldu Kılıçdaroğlu; Önder Sav, Güldal Mumcu ve sanatçı Onur Akın’la birlikte oturdu. (Fotoğraf: NECATİ SAVAŞ) ÇAYLAR, OĞUL KILIÇDAROĞLU’NDAN CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun oğlu Kerem Kılıçdaroğlu, dün evinin önünde bekleyen gazetecilere çay ve ev yapımı çörek servisi yaptı. Gazeteciler oğul Kılıçdaroğlu’na teşekkür ederken, Kerem Kılıçdaroğlu’nun basın karşısındaki rahat tavrı dikkat çekti. (AA) EN GENÇ PM ÜYESİ CHP’nin son kurultay sürecinde aileler de bölündü. İl başkanları toplantısında büyük bir ağırlıkla Kemal Kılıçdaroğlu’nun adaylığı öne çıkarken Baykal’ın dönmesi için mücadele eden MYK üyelerinden Mesut Değer’in kardeşi Diyarbakır İl Başkanı Muzaffer Değer sıkıntılı dakikalar yaşadı. Genel merkezde toplantı sürerken Diyarbakır’ın “Baykal dönsün” diyen iller arasında yer aldığı haberi geldi, ancak daha sonra Diyarbakır’dan da “Kılıçdaroğlu” mesajı geldi. Adana Milletvekili Tacidar Seyhan da Baykal’a sahip çıkan milletvekilleri arasındaydı. Kardeşi, Adana İl Başkanı Serdar Seyhan’ın “Baykal dönsün” dediği haberleri gelirken “son dakikada” Adana’dan da “Kılıçdaroğlu” mesajı geldiği duyuruldu. Baykal’ın istifasını açıkladığı basın toplantısında ağlayan MYK üyelerinden Savcı Sayan’ın akrabası Ağrı İl Başkanı Bedri Sayan ise Antalya, İzmir ve Samsun’la birlikte “Baykal dönsün” diyen 4 il başkanından biri oldu. Önceki kurultayda “Öymenler” de bölünmüş ve her biri ayrı bir adayı desteklemişti. Bu kurultayda Onur Öymen Baykal’ın yanında yer alırken Altan Öymen ve Örsan Kunter Öymen, Kılıçdaroğlu’na sıcak mesajlar verdi. Altan Öymen’e “Öymenler bir gün CHP’de aynı çizgide buluşacak mı” diye sorduk. Şu yanıtı verdi: “Bizim ailede demokrasi vardır. Herkes kendi fikrini söyleyebiliyor. Asıl amaç da, bizim ailedeki demokrasi gibi bir demokrasinin parti içinde olması. Bunu sağlamakta fayda var. Aile fertleri olarak aramız iyi ama bazı konularda değişik düşünebiliyoruz.” TÜSİAD’DAN AÇIKLAMA ‘Demokrasiden bekleneni sağlar’ İstanbul Haber Servisi - TÜSİAD Yönetim Kurulu, CHP Genel Başkanõ Kemal Kılıçdaroğlu’nun kurultayda- ki konuşmasõnõ “çağdaş bir demok- ratikleşme anlayışı açısından umut verici” olarak nitelendirdi. TÜSİAD’dan yapõlan açõklamada “Sayın Kılıçdaroğlu’nun dile getir- diği vaatler, başta katılımcı demok- rasi ve temsil kabiliyeti prensipleri olmak üzere, çoğulcu parlamenter sistemden beklenenlerin sağlanabil- mesi açısından önemlidir” denildi.