Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CMYB
C M Y B
19 NİSAN 2010 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA
DIŞ HABERLER 11dishab@cumhuriyet.com.tr
BIÇAK SIRTI
EROL MANİSALI
Ankara’nın Ortadoğu
Politikasında Dün ve Bugün
- 1970’li ve 80’li yıllarda Türkiye-Ortadoğu
ilişkileri büyük gelişme göstermişti. O
dönemdeki konjonktürel ve küresel nedenleri
şöyle sıralanabilir:
1) 1960’lı yılların ikinci yarısında ivme
kazanan sanayileşme hamlesi ve “Kıbrıs
yüzünden, Ankara’nın Johnson mektubu ile yüz
yüze kalması” Ankara’da, yeni iktisadi ve siyasi
“denge arayışlarına” yol açtı. Başbakan İsmet
İnönü, “Yeni bir dünya kurulur, Türkiye de onun
içinde yerini alır” demek noktasına gelebildi. Bu
da küresel olduğu kadar yeni bölgesel ve
Türkiye’ye özgü ulusal politikalardan
kaynaklanıyordu. Aynı zamanda, 1961
Anayasası’nın da doğal bir sonucuydu.
2) 1974 Kıbrıs Barış Harekâtı sonrası 1975’te
Türkiye’ye uygulanmaya başlanan “silah
ambargosu”, yalnız jetlerin lastiklerinin
Libya’dan tedarik edilmesine yol açmadı; İslam
Konferansı’na Türkiye’nin ev sahipliği
yapmasının yanında Ortadoğu’da yeni
arayışlara da neden oldu. O dönemde Ecevit’in
danışmanı Prof. Besim Üstünel bile,
“Ortadoğu’nun (Arapların) parası ve Batı’nın
teknolojisi arasındaki katalizör, Türkiye olabilir”
görüşünü savunmak zorunda kalıyordu. (*)
Ecevit, “bölge merkezli dış politika tezini”
vurgulamaya başladı. Türkiye’deki İslam
Konferansı’nın mimarı ise Demirel’in Dışişleri
Bakanı Çağlayangil idi. Bu yeni politikayı
Devlet Planlama Teşkilatı tam olarak, İstanbul
sermaye çevreleri de kısmen destekledi.
3) Turgut Özal 24 Ocak 1980 kararları
sonrasındaki ilk iktisadi açılımlarını Ortadoğu
ülkelerine yaptı. Kendisi 1983’te tek başına
iktidara geldikten sonra ise Ortadoğu,
Türkiye’nin toplam ihracatı içinde “yüzde 40-
45” paya ulaştı. Türk inşaat ve ihracat şirketleri
Arap ülkelerine doluştular.
Yine Turgut Özal, iş çevrelerini, Japonya’ya
yönelten ilk adımı attı. Şarık Tara gibi önemli
bir işadamı, Türk-Japon İş Konseyi’nin başına
geldi. Yalnız Ortadoğu’da değil, Asya’da da
yeni hamleler yapılıyordu.
1970-1980 döneminde Türkiye-Ortadoğu
ilişkilerinin gelişmesinin gerisinde, Türk-
Amerikan ilişkilerinde meydana gelen sorunlar
etkili oldu. Diğer bir deyişle Ortadoğu (ve Asya)
ABD’ye rağmen, bir denge unsuru olarak
algılanmaya başlandı. İdeolojik olarak değilse
bile “faydacılık ve akılcılık” açısından, fiilen
ortaya çıkan zorunlu sonuçlarla karşı
karşıyaydık.
Bugünkünün dünden farkı ne?
Bugün de Türkiye-Ortadoğu ilişkileri hızla
gelişmektedir. Ancak yaşadığımız yeni durum
dünkünden farklı. Dün, Amerika’ya rağmen
meydana gelen gelişmeler, bugün ABD ile
birlikte, onun taleplerini karşılayacak şekilde
gelişmektedir. Şöyle ki:
- Sünni Arap dünyası ile çok yakın ilişkiler
kurulmaktadır.
- ABD’nin Ortadoğu projeleri ile birlikte
yürütülmektedir.
- Ankara’nın yeni Ortadoğu açılımları, ABD ve
AB tarafından hararetle desteklenmektedir.
- Türk firmalarının Ortadoğu’ya gidişlerinden
çok Arap şirketlerinin Türkiye’deki faaliyetleri
artmaktadır. Ayrıca Arap sermayesi Türkiye’ye
“geniş kapsamlı girişler” yapmaya başlamış
bulunuyor.
Dolayısıyla dünkü ve bugünkü Ortadoğu
açılımları arasında büyük farklar görülüyor.
Dün, “Batı’ya alternatif açılımlar varken” bugün
onun isteği doğrultusunda ve Batı ile
tamamlaşma halinde bir açılım söz konusudur.
Ancak bugünkü yeni Ortadoğu açılımı, “Batı
ile uyumlu görünmesine karşın”, önemli
çelişkileri de beraberinde getirmeye başlamış
bulunuyor;
- İsrail ile su yüzüne çıkan sürtüşmeler Batı’yı
rahatsız edebilecek noktaya geliyor.
İsrail çevreleri ise, “Batı’ya yakın sanılan
Ankara’nın yeni Ortadoğu açılımının”, Batı’yı (ve
İsrail’i) karşısına almaya başlamasının
sıkıntılarını dile getiriyorlar. Tel Aviv işi, “Ankara
bizi Araplara sattı” noktasına kadar ulaştırıyor.
Ama “şimdilik, bugün dünkünden çok farklı
görülen Ortadoğu açılımının” yarın,
1970’lerdeki noktaya geleceğini savunan
çevreler, Batı’da oluşmaya başladı.
İsrail’in ABD içindeki önemli varlığı ve etkisi,
Ankara-Tel Aviv-Washington üçgeninde bu
çelişkileri zorunlu olarak yaratmaktadır.
Erdoğan hükümeti, ABD ile yakınlığını ve
işbirliğini sürdürebilmek için “İsrail ile barışık
olmak zorunda”.
Ancak bu zorunluluk, Erdoğan hükümetinin
Ortadoğu (ve Arap) politikası ile çelişiyor.
Ayrıca, AKP ile kendi öz tabanı arasında da
büyük sorunlar doğuruyor.
Son bir buçuk yıl içinde bu çelişkiler iyice su
yüzüne çıkmaya başladı. İşin içine “İran
meselesini” de katarsak, Ortadoğu
politikasında sorunların, Ankara açısından daha
da büyüyeceğini söylemek yanlış olmayacaktır.
Erdoğan’ın son Amerika ziyaretinde bu
sıkıntıların sinyalleri alınmaya başladı.
(*) Prof. Üstünel’in gazetelerde yer alan
açıklamaları, “Gümrük Birliği’nden Avrupa
Birliği’ne, Hayatım Avrupa” içinde, sayfa 236,
Cumhuriyet Kitapları, 2009.
www.istanbul.edu.tr/iktisat/emanisali
Silivri’de “Duruşmaları
İzleme Eylemi”
? Hukuk çiğnenerek
? Özgürlükleri ellerinden alõnan ve yargõlanan tüm
insanlarõmõzõn
? Silivri’deki duruşmalarõna TANIK olmamõzõ
isteyen
M. Balbay ve T.Özkan’õn
çağrõsõna uyalõm,
“Duruşmaları İzleme Eylemi”ni
sürdürelim.
• Resmi tatil günleri dõşõnda her Cuma günü olacaktõr.
• Saat: 08.15’de c’in bahçesinde olalõm.
• Başvuru : 0535.636 59 11-0506.787 40 67-0532.713 22 43
GÖNEN İCRA MÜDÜRLÜĞÜ’NDEN TAŞINMAZIN AÇIK ARTTIRMA İLANI
DOSYA NO: 2009/722 TAL.
Satõlmasõna karar verilen taşõnmazõn cinsi, kõymeti, evsafõ;
1- Balõkesir ili Gönen ilçesi Kurtuluş Mahallesi 100.Yõl Sokak mevkiinde kain 625 Ada, 1 parselde kayõtlõ 152 M2’1ik Arsa 2 Katlõ bina bulunmakta Zemin katõnda yaklaşõk 140 M2’1ik Fõrõn olarak kullanõlan dükkân 1. ka-
tõnda ise Kaba İnşaat halinde 3 oda, 1 salon, mutfak, banyo ve tuvaleti bulunan mesken inşaatõ vardõr. Zemin kattaki dükkânõn zemini seramik duvarlarõ kireç badanalõ olup içinde taş fõrõnõ mevcuttur. Satõş bölümü, ekmek ha-
zõrlama bölümü işçi odasõ ile duş ve tuvaleti mevcuttur. Dõş çerçeveleri aliminyum doğramadõr. 1. kattaki mesken ise kaba inşaat olup tuğla duvarlarõ örülmüş olan taşõnmazõn tamamõ borçlu adõna kayõtlõ olup tamamõnõn mu-
hammen bedeli 110.000,00 TL’dir. 1. ve 2. gün satõş saatleri 11.50 - 12.00’ye kadardõr.
SATIŞ ŞARTLARI:
1- Satõş 01.06.2010 günü saat: Yukarõda belirtilen saatleri arasõnda Gönen İcra Müdürlüğü Bahçesi Girişin Önünde açõk artõrma suretiyle yapõlacaktõr. Bu artõrmada tahmin edilen kõymetin %60’õnõ ve rüçhanlõ alacaklõlar var-
sa alacaklarõ mecmuunu ve satõş masraflarõnõ geçmek şartõ ile ihale olunur. Böyle bir bedelle alõcõ çõkmazsa en çok arttõranõn taahhüdü baki kalmak şartõyla 11.06.2010 günü aynõ yerde ve saatte ikinci arttõrmaya çõkarõlacak-
tõr. Bu arttõrmada da bu miktar elde edilememişse taşõnmaz en çok arttõranõn taahhüdü saklõ kalmak üzere arttõrma ilanõnda gösterilen müddet sonunda en çok arttõrana ihale edilecektir. Şu kadar ki, artõrma bedelinin malõn tah-
min edilen kõymetinin %40’õnõ bulmasõ ve satõş isteyenin alacağõna rüçhanõ olan alacaklarõn toplamõndan fazla olmasõ ve bundan başka, paraya çevirme ve paylaştõrma masraflarõnõ geçmesi lazõmdõr. Böyle fazla bedelle alõcõ
çõkmazsa satõş talebi düşecektir.
2- Artõrmaya iştirak edeceklerin, tahmin edilen kõymetin %20’si nisbetinde pey akçasõ veya bu miktar kadar milli bir bankanõn kesin teminat mektubunu vermeleri lazõmdõr. Satõş peşin para iledir. Alõcõ istediğinde satõş bede-
li ile KDV’yi ödemek üzere 10 günü geçmemek üzere mehil verilebilir. İhale damga pulu, tapu alõm harcõ, tahliye ve teslim masraflarõ, KDV alõcõya aittir. Birikmiş vergiler,Tellaliye ile Tapu satõm harcõ resmi satõş bedelin-
den ödenir. (KDV ORANI %18)
3- İpotek sahibi alacaklõlarla diğer ilgililerin(*) bu taşõnmaz üzerindeki haklarõnõ hususiyle faiz ve masrafa dair olan iddialarõnõ dayanağõ olan belgeler ile on beş gün içinde müdürlüğümüze bildirmeleri lazõmdõr. Aksi takdir-
de haklarõ tapu sicili ile sabit olmadõkça paylaştõrmadan hariç bõrakõlacaklardõr.
4- İhaleye katõlõp daha sonra ihale bedelini ve KDV’sini yatõrmamak suretiyle ihalenin feshine sebep olan tüm alõcõlar ve kefilleri teklif ettikleri bedel ile son ihale bedeli arasõndaki farktan ve diğer zararlardan ve ayrõca te-
merrüt faizinden müteselsilen mesul olacaklardõr. İhale farkõ ve temerrüt faizi ayrõca hükme hacet kalmaksõzõn dairemizce tahsil olunacaktõr. Bu fark öncelikle varsa teminat bedelinden alõnacaktõr.
4/a- İhale bedeli ile KDV’nin yatõrõlmamasõ üzerine; İİK’nin 133. maddesi gereğince ihale kararõ kaldõrõlarak, kendisinden evvel en yüksek pey ileri süren, sürdüğü pey İİK’nin 129/1. maddesine uygun bulunmasõ halinde, sür-
düğü pey üzerine kendisine muhtõra ile teklif edilecek, razõ olunsa ona ihale edilecektir. Aksi takdirde taşõnmaz yeniden ihaleye çõkartõlacak, satõş ilanõ ilgililere tebliğ edilmeksizin yapõlacak ilanla yetinilerek yeniden ihaleye
çõkartõlacak, bu artõrmada teklifin İİK. 129/2. maddesine uymasõ şartõyla taşõnmaz en çok arttõrana ihale olunacaktõr.
5- Şartname, ilan tarihinden itibaren herkesin görebilmesi için dairede açõk olup, masrafõ verildiği takdirde isteyen alõcõya bir örneği gönderilebilir.
6- Satõş ilanõ ilgililerin adresine tebliğe gönderilmiş olup; İİK. 127. mad. gereğince iş bu satõş ilan; tapuda adresi bulunmayan ve tebligat yapõlamayan ilgililere ilanen tebligat yerine kaim olacağõ ilan olunur.
7- Satõşa iştirak edenlerin şartnameyi görmüş ve münderacatõnõ kabul etmiş sayõlacaklarõ, başkaca bilgi almak isteyenlerin 2009/722 TAL. sayõlõ dosya numarasõ ile müdürlüğümüze başvurmalarõ ilanen tebliğ olunur.
(*) İlgililer tabirine irtifak hakkõ sahipleri de dahildir.
Basõn: 24997
Gates: ABD’nin
İran planı yok
Dış Haberler
Servisi - ABD
Savunma Bakanõ
Robert Gates’in,
Beyaz Saray’a
gönderdiği bir gizli
raporda, ülkesinin
İran’õn nükleer
programõyla baş
edecek uzun vadeli
akõllõca bir planõ
bulunmadõğõ
konusunda uyarõda
bulunduğu iddia
edildi. ABD’nin
önde gelen
gazetelerinden New
York Times’õn adõnõ
açõklamadõğõ
hükümet
yetkililerine
dayandõrarak verdiği
haberde, Gates’in
ocak ayõnda Beyaz
Saray’a gönderdiği
üç sayfalõk raporun
Pentagon, Beyaz
Saray ve istihbarat
kurumlarõnõn İran’la
ilgili yeni seçenekler
üretmeleri
konusundaki
çabalarõnõ
hõzlandõrdõğõ ileri
sürüldü. Habere göre
raporda,
yaptõrõmlarõn İran’õ
nükleer
çalõşmalarõndan
vazgeçirememesi
halinde özel askeri
operasyonlara
başvurulmasõ da
tavsiye edildi.
Taliban
‘samimi’
Dış Haberler
Servisi -
Afganistan’daki
Taliban lideri Molla
Muhammed Ömer,
barõş müzakereleri
için Batõ ile masaya
oturabileceğinin
işaretini verdi.
Örgütün önde gelen
iki ismi, İngiliz
Sunday Times
gazetesine verdikleri
röportajda, örgüt
kararlarõnõn alõndõğõ
en üst düzey idari
meclisten gelen bir
mesajõ iletti. Buna
göre, örgütün lideri
Molla Ömer, artõk
Afganistan’õ
yönetmeyi
hedeflemiyor ve
Batõ ile “samimi ve
dürüst”
müzakerelere hazõr.
Eroğlu ilk turda bitirdiREŞAT AKAR
LEFKOŞE - Kuzey Kõb-
rõs’ta dün gerçekleştirilen
Cumhurbaşkanlõğõ seçiminin
sonuçlarõ, Yüksek Seçim Ku-
rulu tarafõndan geçici olarak
açõklandõ ve Başbakan, UBP
Genel Başkanõ Dr. Derviş
Eroğlu’nun yüzde 50 olan
barajõ aşarak Cumhurbaşka-
nõ seçildiği bildirildi. Eroğlu,
yüzde 50.4 oranõnda oy ala-
rak KKTC’nin üçüncü cum-
hurbaşkanõ seçildi. Bağõmsõz
olarak yarõşan ve iki sol, bir
de sağ parti tarafõndan des-
teklenen Cumhurbaşkanõ
Mehmet Ali Talat oylarõn
yüzde 42.8’ini alarak barajõn
altõnda kaldõ. Diğer 5 adayõn
oy oranlarõ ise şöyle oldu:
Tahsin Ertuğruloğlu yüzde
3.8, Zeki Beşiktepeli 1.6,
Mustafa Kemal Tümkan
0.8, Arif Salih Kırdağ 0.4,
Ayhan Kaymak 0.13.
164 bin seçmenin yüzde
75’inin sandõğa gitmesi ve
oy kullanma süresince her-
hangi bir sorunun yaşanma-
masõ, demokrasi açõsõndan
sevindirici oldu.
Seçim sonuçlarõnõn belli
olmasõ sonrasõnda Ulusal Bir-
lik Partisi’nin, Lefkoşe Ata-
türk Meydanõ’ndaki genel
merkezi önünde toplanan bin-
lerce Kõbrõslõ Türk zafer kut-
lamasõ yaptõ. Havai fişek gös-
terileriyle devam eden kutla-
malar sõrasõnda halka sesle-
nen Eroğlu, kutlamalarõn
abartõlõ olmamasõnõ istedi.
Kendisine destek veren va-
tandaşlara teşekkür eden
Eroğlu, “Seçim sürecinde
verdiğim sözlerin tümünü
yerine getirmek için canla
başla çalışacağım” dedi.
Gazimağusa’nõn Maraş
bölgesinde bulunan Polat-
paşa İlkokulu’ndaki 37 nu-
maralõ sandõğa oy kullanmak
için eşi Meral Eroğlu ile
birlikte gelen Derviş Eroğlu,
oy kullanmadan önce okul
bahçesindeki vatandaşlarla
sohbet etti.
Eroğlu, daha sonra basõn
mensuplarõna yaptõğõ açõkla-
mada,
Kõbrõs Rum Yönetimi lideri
Dimitris Hristofyas ile mü-
zakere masasõnda oturacakla-
rõnõ ve konularõ tartõşacaklarõnõ
ifade etti.
Rauf Denktaş, oyunu, eşi
Aydın Denktaş ile Lefko-
şe’de Şehit Tuncer İlkoku-
lu’nda 116 numaralõ sandõkta
kullandõ. Denktaş, “Bugün
halk konuşuyor, oylar ko-
nuşuyor” dedi.
Polonya liderini Krakow’da binlerce kişi uğurladı
Polonya Devlet Başkanı Lech Kaczyns-
ki ve eşi Marie, binlerce kişinin katıl-
dığı devlet töreniyle Krakow’da topra-
ğa verildi. Rusya’da 10 Nisan’da mey-
dana gelen uçak kazasında devlet baş-
kanı ve eşi dahil 96 kişi ölmüştü. İzlan-
da’daki yanardağ faaliyetinin neden ol-
duğu kül bulutları yüzünden, araların-
da Cumhurbaşkanı Abdullah Gül,
ABD Başkanı Barack Obama, Fransa
Cumhurbaşkanı Nicolas Sarkozy ve
Almanya Başbakanı Angela Merkel’in
de bulunduğu birçok lider törene katı-
lamadı. Ancak Rusya Devlet Başkanı
Dmitriy Medvedev, olumsuz hava trafi-
ğine rağmen, cenaze için Polonya’day-
dı. Kaczysnki çiftinin cenazeleri dün
önce Varşova’da Kaczysnki’nin yaşa-
mında önemli yeri olan tarihi mekânlar
arasından geçirilerek uçağa götürüldü.
Devlet Başkanlığı Sözcüsü Jacek Sasin,
bu rotanın, Kaczysnki’nin doğduğu
kente veda etmesinin bir sembolü ola-
rak belirlendiğini söyledi. Kaczysnki ve
eşinin cenazeleri daha sonra, kül bulut-
larının altından uçan bir askeri uçakla
Krakow kentine nakledildi.
Papa, kurbanlarla bir araya geldi
Dış Haberler Servisi - Papa 16. Benedikt,
Malta’da dün cinsel taciz kurbanlarõyla bir araya
gelerek olaylardan “utanç ve üzüntü” duyduğunu
dile getirdi. Vatikan’dan yapõlan açõklamada, 16.
Benedikt’in, Malta ziyaretinin son gününde cinsel
tacize uğrayan sekiz kişiyle Vatikan
Büyükelçiliği’nde bir araya geldiğini ve
“iddialarõn soruşturulmasõ, taciz olaylarõnõn
sorumlularõnõn adalet önüne çõkarõlmasõ ve
gelecekte genç insanlarõn bu tür olaylardan
korunmasõ için gerekli tedbirlerin alõnmasõ” için
elinden geleni yapma sözü verdiği öğrenildi.
Kuzey Kõbrõs’taki seçimin galibi olan Başbakan Derviş Eroğlu ‘Masadan kaçmam’ dedi
Derviş Eroğlu, eşi Meral Eroğlu ve kızı Haslet Eroğlu oylarını Gazi-
mağusa’da kullandı. Eroğlu çifti, daha sonra kahve içti. (REUTERS)
UTKU ÇAKIRÖZER
ANKARA - KKTC’de
Cumhurbaşkanlõğõ seçimini ilk
turda kazanan Başbakan Der-
viş Eroğlu, “Halkımızın hak-
larını savunarak masada ka-
lacağız. Rumların her isteği-
ne evet demeyeceğiz” dedi.
KKTC’de gerçekleştirilen
Cumhurbaşkanlõğõ seçiminde
sonuçlarõn ilan edilmesinden
dakikalar sonra ilk demecini
Cumhuriyet’e veren Başba-
kan Derviş Eroğlu, Türkiye ile
işbirliği içinde müzakere ma-
sasõnda kalacağõnõ açõkladõ.
Eroğlu, “Rum lider Dimitris
Hristofyas hoşuna gitmese de
bizi kabullenmek zorunda
kalacak. Kabullenecek. Hal-
kımızın haklarını savunarak
masada kalacağız. Rumların
her isteğine evet demeyece-
ğiz” dedi.
‘Sesimizi duyurmaya
devam edeceğiz’
Anavatan Türkiye’nin deste-
ğini beklediklerini vurgulayan
Eroğlu, şu mesajlarõ verdi:
“Geçmişte olduğu gibi şimdi
de anavatan Türkiye’nin ar-
kamızda olmasını bekliyoruz.
İşbirliği içinde müzakere ma-
sasında yer almaya kararlı-
yız. Müzakere masasından
kalkmaya, kaçmaya niyeti-
miz yok. Haklı davamızda se-
simizi duyurmaya devam
edeceğiz. Rum lider Hristof-
yas henüz beni aramadı. Bu
sonuç pek hoşuna gitmemiş
olabilir ama o da bunu ka-
bullenecek. Masada kalaca-
ğım ama Kıbrıs Türk halkı-
nın haklarını savunarak ka-
lacağım. Rumların her istedi-
ğine evet demeyeceğiz.”
Eroğlu’nu sonuçlarõn açõk-
lanmasõnõn hemen ardõndan ilk
arayanlar Cumhurbaşkanõ Ab-
dullah Gül ve 9. Cumhurbaş-
kanõ Süleyman Demirel oldu.
İlk aramasõnda Eroğlu’na ula-
şamayan Gül, bir kez daha ara-
dõğõnda görüştüğü KKTC’nin
yeni cumhurbaşkanõnõ kutladõ.
Demirel’in de Gül’den hemen
sonra aradõğõ öğrenildi.
Haklarımızı savunarak
masada kalacağız