22 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CMYB C M Y B 15 MART 2010 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA DİZİ 9 SÜRECEK SİBEL BAHÇETEPE Psikiyatrlar, işsiz olan ya da işini kay- beden bireyin depresyona girebileceği uyarõsõnda bulunarak “İşsiz insanda ar- kadaş çevresinin kaybı, aile içi çatış- malar, umutsuzluk, çaresizlik, alkol ve sigara kullanımının artması, ne- gatif düşüncelerin artması gibi çok sa- yıda olumsuz davranışlar da ortaya çıkmaktadır” dediler. Bireyin umu- dunu yitirmemesi gerektiğini vurgula- yan uzmanlar, kişinin çalõşõyormuş gi- bi günlük programõnõ sürdürmesi, yeme- içme düzenini özellikle bozmamasõ ge- rektiğinin önemine dikkat çektiler. Psikiyatr Muzaffer Uyar, işsizlik oranlarõnõn kriz ile birlikte oldukça yükseldiğini anõmsatarak “Birçok ki- şi kendisi ve yakınları için derin iş kaybı endişesi yaşamaktadır” dedi. Psikiyatrlarõn işsiz ve işini kaybetmiş insanlarõn sevilen birinin ölümü ve boşanmadan sonra üçüncü sõrada gelen psikiyatrik problem etkeni olarak kabul edildiğini vurgulayan Uyar, “İşsizliğin en çok neden olduğu psikiyatrik hastalık depresyondur” diye konuş- tu. İşsizliğin ve iş kaybõnõn bireyde umutsuzluk, çaresizlik, yetersizlik, utanç, özsaygõ kaybõ gibi derin negatif duygu ve düşüncelere yol açacağõna dikkat çeken Uyar, “Bu duyguların so- nucu içe çekilme, arkadaş çevresinin kaybı, aile içi çatışmalar, alkol ve si- gara kullanımında artma, iş bulma umudunun yitirilmesi sonucu iş ara- ma davranışının terk edilmesi gibi davranışsal sonuçlar ortaya çık- maktadır. Yapılan araştırmalara gö- re bir yıldan uzun süre iş bulama- yanların yüzde 85’i tekrar iş bula- bileceği inancını yitirmekte, bu gru- bun yüzde 25’i de depresyona gir- mektedir. Özellikle ekonomik krizin sürdüğü süreçlerde işsizlerde yeniden iş bulma umudu oranı yüzde 25’lere gerilemektedir” açõklamasõnõ yaptõ. Devletin ve sosyal kurumlarõn iş- sizlere yönelik rehabilitasyon ve ak- tivitasyon alanlarõ, psikolojik destek üniteleri kurmasõ gerektiğinin öne- mine değinen Uyar, ekonomik kriz dönemlerinde intiharlarõn arttõğõ an- cak bu olgularõn çok faktörlü olma- sõ nedeniyle yalnõzca işsizliğe bağ- lanmasõnõn yanlõş olduğunu kaydet- ti. Uyar, işsizlerin ailelerinin ve ya- kõnlarõnõn da psikolojik olarak olum- suz etkilenebildiğini ifade etti. Patronluktan amele pazarõna Umut ocağı A mele pazarõnõn yanõnda bulunan ve iş bekleyenlerin umut kapõsõ haline gelen İnşaat Çay Ocağõ’nõn işletmecisi İsmail Aksoy, durumun vahimliğini borç defteriyle gözler önüne seriyor. Çay borçlarõnõn yer aldõğõ defterleri gösteren Aksoy şunlarõ söyledi: “15 yıldır çay ocağı işletiyorum. Bugüne kadar böyle zorlandığımı hatırlamıyorum. Bakkallarda borç defterleri olması normal ama çay ocağında da olması normal bir şey değil. 3 adet borç defteri bulunuyor. 30 kuruş olan çayı bile veresiye içiyorlar. Ama yapacak bir şey yok, hepimiz aynı durumdayız, zar zor geçiniyoruz. Birbirimize destek oluyoruz. İşsizler de buraya gelmezse çay ocağı zaten kapanır. Ben de kapatmamak için veresiyeye devam ediyorum.” 30 yaşõndaki Yakup Alparslan da, Türkiye’de yaşanan gelişmelerin vatandaşlarõ olumsuz etkilediğini söyledi. “Ne iş olsa yaparım” diyen Alparslan, “Yaklaşık 1 yıldır iş arıyorum, gündelik işlerle ekmek paramı kazanmaya çalışıyorum. Kahveye giriyorum, dertleniyorum ama içerde sigara içemiyorum. Yine dışarı çıkıyor, iş arıyorum. Artık eve giderken yüzüm kızarıyor, ne yapacağımı bilmez bir haldeyim. Biz bu genç yaşta iş bulamazken, diğer insanlar ne yapsın ne ile geçinsin” diye konuştu. BARIŞ YAMAN KONYA - AKP iktidarõ yöne- ticileri 2010 yõlõ ile birlikte “is- tikrarın yeniden yakalandığını” söylese de esnaf, işletme sahiple- ri ve özellikle de iş arayanlar zor günler yaşamaya devam ediyor. Küresel krizin baş gösterdiği 2008 yõlõnda Kolcu İnşaat ve Ta- şeron Şirketi’nin sahibi olan 35 ya- şõndaki Üzeyir Kolcu, şimdi ise iş- çi pazarõnda iş arar oldu. 18 yõldõr inşaat ile taşeronluk işleri yaptõğõ- nõ ve şirketinde 80’in üzerinde iş- çinin çalõştõğõnõ belirten Kolcu, “2008 yılında alacaklarımı top- layamadığım ve borçlarımı öde- mekte zorlandığım için iflas et- tim. İşletmemde 80 işçi çalışı- yordu ve 15 tane minibüs ile kamyonetim bulunuyordu” ifa- delerini kullandõ. İşçilerinin parasõnõ ödeyemedi- ğini ve krizin de etkisiyle borç ba- tağõna saplandõğõ ifade eden Kol- cu, tüm araçlarõnõ sattõğõnõ ancak bunun da yarar getirmediğini söy- ledi. 3 çocuğu olduğunu anlatan Kolcu, “İkisi okula gidiyor. Bir zamanlar işlerim gayet düzenli giderken, iflas çukuruna düştüm, o günlerde yanımda bulunan iyi gün dostlarımmış. Şimdi tek başıma kaldım ve amele paza- rında ırgatlık bekliyorum” diye konuştu. Şirket araçlarõnõn bulun- duğu kapalõ alan dõşõnda 100 met- rekarelik büro ve belirli merkez- lerde irtibat noktalarõnõn bulundu- ğunu vurgulayan Kolcu şöyle de- vam etti: “Şirketim altyapı dü- zenlemeleri, inşaat işleri ve çev- re düzenlemeleri üzerine çalışı- yordu. 18 senedir bu meslekle uğraşıyorum. 2008 krizinden sonra şirketim iflas etti, şimdi sı- fıra düştüm. Artık iş arıyorum dediğimde kimse bana inanmı- yor. Çünkü durumum gerçekten çok iyiydi ve işçilerime bile 3 bin TL para ödediğim zamanları hatırlarım. Emeğin karşılığını veren bir işverendim, fakat şim- di içinde bulunduğum durum deyim yerindeyse içler acısı. Şe- ker Fabrikası’nın karşısında yer alan amele pazarına her sabah 07.00’de geliyorum, fakat gün- lerdir iş yok. Evime ekmek al- mak için mücadele ediyorum ama haftalardır para kazana- madım, ne yapacağımı ben de bilmiyorum.” Boynum bükük Özel bir şirkette işçi olarak ça- lõşan ve 2 yõl önce işten çõkarõlan Harun Demir de 2005 yõlõnda du- rumunun çok iyi olduğunu ancak daha sonra her geçen gün zorluk- larla karşõ karşõya kaldõğõnõ anlat- tõ. Hükümetin krizin bittiğini ve te- ğet geçtiğini söylediğini fakat ken- disinin iyiye giden bir şey olma- dõğõnõ yaşayarak anladõğõnõ belir- ten Demir, “1, 2 ve 3 yaşlarında üç çocuğum var. 2005 yılına ka- dar iyi kazanıyordum, fakat 2005’ten sonra ayda 300 TL bi- le kazanamaz oldum. Evimi zar zor geçindiriyorum. Her gün iş aramak için çıkıyorum fakat boynu bükük bir halde eve geli- yorum. Allah’tan çocuklarımın yaşları küçük henüz durumu- muzun fakrında değiller. Yine de umudumu korumaya çalışıyo- rum” dedi. PSİKİYATRDAN ÖNERİLER DENİZ TATARER TEMUR Küresel ekonomik krizin etkilerinin yoğun olarak hissedildiği 2009 yõlõnda ülke genelinde 13 bin 459 şirket tasfiye edilirken 10 bin 429 şirketin de kapõsõ- na kilit vuruldu. Ülke genelinde kurulan şirket sayõsõnda ise yüzde 9.9’luk düşüş yaşandõ. Türkiye Odalar ve Borsalar Birli- ği’nin (TOBB) Aralõk 2008 ile Ocak- Aralõk 2009 döneminde açõlan, tasfiye edilen ve kapanan şirket sayõlarõna iliş- kin çalõşmasõna göre, Aralõk 2009’da 4 bin 58 şirket kurulurken, 1679 şirket tas- fiye oldu, 1538 şirket de kapandõ. Tas- fiye edilen ve kapanan şirket sayõsõnda bir önceki yõlõn aynõ ayõna göre yüzde 28 civarõnda artõş tespit edildi. Aynõ dö- nemde 103 kooperatif kurulurken, 171 kooperatif tasfiye oldu, 229 kooperati- fin ise kapõsõna kilit vuruldu. Gerçek ki- şilere ait 2 bin 130 işletme ise iş haya- tõna son verdi. 2008’de kurulan 48 bin 3 şirket sayõ- sõnda yüzde 9.9’luk düşüş yaşanarak, ra- kam 2009’da 43 bin 250 seviyesine in- di. 2009’da tasfiye olan şirket sayõsõ da bir önceki yõla göre 1801 adet artarak, 13 bin 459’lere ulaştõ. 2008’de 9 bin 925 olan kapanan şirket sayõsõ da 2009’da 10 bin 429’a kadar çõktõ. 2009’da kurulan kooperatif sayõsõ ise yüzde 11.92 ora- nõnda düştü. 2008’de 1309 kooperatifin kurulduğu Türkiye’de geçen yõl 1153 kooperatif faaliyete geçti. Bu dönemde tasfiye edilen kooperatif sayõsõ 2 bin 561’den 2 bin 444’e düştü, kapanan koo- peratif sayõsõ ise 1815’ten 1842’ye çõk- tõ. 2009’da yeni kurulan gerçek kişile- re ait ticari işletme sayõsõ, bir önceki yõ- la göre yüzde 6.72 oranõnda azalarak sa- yõlarõ 44 bin 387’ye indi. Bu dönemde kapanan ticari işletme sayõsõ da 32 bin 289 civarõna düştü. Kapõsõna kilit vuran vurana 2009’da 10 bin 429 işletme iş hayatına son verdi 3 büyük kentte açılan, kapanan ve tasfiye edilen şirket sayıları İl adı Kuruluş Tasfiye Kapanma İstanbul 15800 6790 5391 Ankara 4741 1438 1073 İzmir 2711 999 805 En büyük psikolojik problemlerden biri İşsizlik= Depresyon Bir dilim ekmek umudu 13 yõldõr Konya’nõn Şeker Murat Mahallesi’nde yaşayan Zengin ai- lesinin kaderi ise soy isimleri gibi değil. Özel bir şirkette zar zor iş bu- lan ancak kriz bahane edilerek ücretsiz izne çõkarõlan 39 yaşõndaki Mu- sa Zengin’in eşi ve çocuklarõ her gün bir umutla babalarõnõn iş bul- masõnõ bekliyor. Kocasõnõn, sabahõn erken saatlerinde iş bulabilmek için evden ayrõldõğõnõ anlatan anne Zengin, eşinin ücretsiz izne çõka- rõlmadan önce sigortasõ olduğu için kaymakamlõktan kömür alama- maktan dert yandõ. Zengin, “Geçim sõkõntõsõ yaşõyoruz ama bizi gören, yardõm elini uzatan yok. 9 ve 14 yaşõnda iki çocuğum var. İkisi de oku- la gidiyor. Elektrik ve su parasõnõ yatõramadõk elektriğimiz kesildi. Ço- cuklarõm mum õşõğõnda hem õsõnõp hem ders çalõşõyorlar. Komşularõ- mõzla dayanõşma içindeyiz, onlarda da yok ama zor günümüzde kapõsõnõ çalacağõmõz birilerinin olmasõ bizi rahatlatan tek şey” dedi. İsmail Aksoy Gencim ve işsizim Krizin kurbanlarõndan biri de krizle birlikte işten çõkartõlan 2 çocuk babasõ Emrullah Taş. Tarõm sektöründe faaliyet gösteren özel bir şirkette çalõşõrken 6 ay önce işsiz kalan 28 yaşõndaki Taş, “Devlet fabrika kursa işsizlik kalmaz” dedi. Krizin yanõ sõra hükümetin yaptõğõ zamlarla da mağdur olduklarõnõ vurgulayan Taş “Ara sıra bulduğum gündelik işlerle hayatımı geçindirmeye çalışıyorum. Her ay 330 TL kira ödemem gerekiyor, bunu bile ödemekte zorlanıyorum. Evliyim, iki çocuğum var. Çok zor durumdayım” ifadelerini kullandõ. Ataması yapılmayan öğretmenler tepkilerini sık sık dile getiriyor. ? İyimserlik korunmaya çalı- şılmalı, yeni bir çalışma alanı üzerinde yoğunlaşılmalıdır. ? İşsizlik durumunun geçici ol- duğu unutulmamalı, umutsuzlu- ğun en kötü şey olduğu düşünül- melidir. ? Kötümserliğin ve umutsuz- luğun yeni iş bulma çabalarını baltalayabileceği unutulmamalı- dır. ? İş arayışı konusunda planlı programlı takipçi olunmalı ve çevre desteği aranmalıdır. ? Yeme ve uyku düzeninin bo- zulmamasına özen gösterilmelidir. ? Çalışıyormuş gibi erken kal- kılmalı, evden çıkılmalı, bir akti- vite yaratılmaya çalışılmalıdır. ? İçe çekilme ve sosyal çevre- den uzaklaşma davranışına yö- nelinilmemeli, tam tersine sev- diklerinden morel desteği alın- malıdır. ? İş kayıplarının her ne kadar kötü olsa da yine de yetenekleri- miz, becerilerimiz ve tanımadı- ğımız kişisel güçlerimizin ortaya çıkmasına neden olabileceği dü- şünülmelidir. İstanbul Haber Servisi - İş veinsan kaynaklarõ sitesi “yeni- biris.com”, düzenlediği anketle, çalõşanlarõn hayallerini süsleyen mes- lekleri araştõrdõ. 21 bin 384 kişinin katõldõğõ ankette “Geçim sõkõntõsõ olmasa hangi işi yapardõnõz” sorusuna katõlõmcõlarõn yüzde 25’i “sporcu”, yüzde 22.1’i “tiyatrocu” yanõtõnõ verdi. “Şu anda yaptõğõm işi yapardõm” diyenler yüzde 12.1 oranõyla üçüncü sõrada yer aldõ. Ka- tõlõmcõlarõn yüzde 11.4’ü “dansçõ”, yüzde 10.9’u “yazar” yüzde 9.6 “mü- zisyen”, yüzde 5.3 “şarkõcõ” ve yüzde 3.6 “şairlik” dedi. Hayaller gerçek olsa...
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle