19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
21 ARALIK 2010 SALI CUMHURİYET SAYFA [email protected] EKONOMİ 13 İŞÇİNİN EVRENİNDEN ŞÜKRAN SONER Türkiye akaryakıttan alkollü içkiye, sigaraya kadar birçok sektördeki vergi yükünde dünyada ilk sırada yer alıyor Vergi herkesin derdi ürkiye’de sigaraya ödenen paranın yüzde 63’ü Özel Tüketim Vergisi, yüzde 15.3’ü de KDV olarak Hazine’ye gidiyor. Bu şekilde perakende satış fiyatının yüzde 78.3’ünü vergiler oluşturuyor. MURAT GÜLDEREN Açtıkça Kapamak... Biraz CHP kurultayı, biraz da sağduyu, korku, kaygı ile kurcalamamayı, haber olarak ağırlığınca büyütmemeyi seçtiğimiz, toplumumuzun, insana yansımaları ile birlikte geldiğimiz noktalarının aynası.. öylesine önemli özel olaylar yaşadık ki... Dün kimi haber sitelerinde “Ya tersi olsaydı?” sorusu ile karşılaştığımda kaygılarım büyüdü... Bir sitede ağabeyi tarafından eşi ile birlikte infaz edilen genç kızın cinayeti üzerinden, “Ya öldüren ErmeniSüryani yerine Müslüman Türk, öldürülen farklı din ve ırktan olsaydı?” tartışması açılmıştı. Bir diğerinde 32 yıl önce Maraş’ta katledilen 111 kişinin anılması için düzenlenen anma etkinliğine, Türkçülük adına düzenlenmek istenen saldırıya değiniliyor; “Ya öldürülenler Sünni, öldürenler Alevi ve 32 yıl sonra düzenlenen anma etkinliğinin sahipleri Sünni, anma etkinliğine saldırmak isteyenler Alevi olasalardı?” sorusu üzerinden varsayılması bile çok ürkütücü tartışmalar yapılıyordu... Maraş’ta 111 Alevi yurtaşımızın katledilişinin korku içinde gerçekleştirilen anma etkinliği haberlerinden bilinçlere kazınan fotoğraf kareleri daha da korkutucu. 111 kişinin öldürülüşünün 32. yılında ilk kez olayların merkezinde düzenlenen anma etkinliğine katılanlar “Buradan çıkış yok” sloganlarıyla kuşatıldılar. Bozkurt işaretleri ile slogan atanlar kalabalık olmasalar da çok öfkeliydiler, polisin sıkı güvenlik önlemi, göz yaşartıcı bomba kullanması ile ancak durdurulabildiler. Anma toplantısı acele ile tamamlandı, başka kentlerden gelen Aleviler hızla kentten uzaklaştırıldılar. Beynimize kazılı kalan görüntü; yüzlerindeki korkulu bakışlar, kin kusan öfkeli sloganlara hedef oluşları, saldırganların bozkurt işaretlerine balkonlardan gelen desteklerdi... Maraş katliamı davasının 1 numaralı sanığı Ökkeş Şendiller’in kocaman tabelalı irtibat bürosunun balkonundan olayı izlemesi işin tuzu biberi. Bilindiği üzere AKP’nin ünlü Alevi açılımı kurultayına çağrılı isimlerden olması, bu davetin kınanması yetmemiş gibi... Diyarbakır Demokratik Toplum Kongresi’ne Kürt sorununun çözüm reçetesi olarak sunulan hazırlık komisyonu projesi, BDP’nin “iki dil” çıkışı, tartışmalarına ek yeni tartışmaları gündeme getirdi. KürtAlevi açılımlarının sahibi ancak bu açılımların içini doldurmak, iktidar olarak barış içinde birlikte yaşamanın kabul edilebilir ilkelerini belirleme sorumluluğunu üstüne almak yerine, tartışmaya bırakmak, “duruma göre vaziyet almak” stratejisini seçmiş iktidarın açtığı yaralar ortada... Erdoğan hükümetlerinin iktidar sürecinde, açılımların getirdiğine ilişkin tüm araştırmalar.. “türban, imam hatipler simge, laikliksiyasal İslam, cumhuriyet rejiminde eksen kayması, Kürt, Alevi, Roman açılımları..” üzerinden yakınlaşmaların değil, cepheleşme, uzaklaşma, ayrımcılıkların beslendiğini ortaya koyuyor... Haftanın yüzümüze çarpan son sosyal araştırması AKP iktidarı süreci içinde, yan yana yaşayan Türkler ve Kürtler arasında daha önce var olmayan ayrımcılığın, uçurumların yaratılmış olması üzerine idi. Elbette tek neden iyi niyetli de olsa iktidarın Kürt açılımında güvenilir olamaması, siyaseten seçtiği kaypaklık değil. Dünyadaki ayrımcı gelişmeler, Ortadoğu gelişmeleri, projelerinin katkısı büyük. Ancak iktidarın oy hesapları, her şeyin üzerinde sorumluluğu, daha doğrusu sorumsuzluğu tuz biber... Bir Kürtİslam, bir Türkİslam sentezinde çıkışlar kafaları daha da karıştırıyor, zaten var olan kavram kargaşasına, ayrımcılıklara katkı üzerine katkı yapıyor... 1998’li yıllardan 2010’lara; “Türk’le evlenirim” diyen Kürtlerin, “Kürtle evlenirim” diyen Türklerin, 2570 puanlık olumsuz, reddeden bir değişime uğramaları çarpıcı olmanın çok ötesinde, tehdit boyutunda ayrımcı gelişmelerin belgesi... Bir başka değerlendirme ile, medyada karşıt görüşleri en uç noktalarda, ayrımcı çizgilerde tartıştırmak, sıradan vatandaşın algılamasını birlikte yaşamdan yana geliştirmek yerine, ayrımcı çizgide, cepheleşmede ayırmış, korkutmuş, savunma güdülerini kamçılamış. Sosyal bilimin matematiğine göre de en çok korkanlar, geleceklerinden kaygı duyanlar, kendilerini savunma adına en saldırgan refleksleri verdiklerinden, her gün savunma adına yeni saldırganlıkların çıkışları ile yüz yüze geliyoruz. Kişisel kanım bir noktadan sonra kimler daha haklı, kimler daha suçlu, ayrımcılığın kotasına katkıda bulunuyorlar, çok da fark etmiyor. Sonuçta kaş yapalım derken göz çıkıyor. Türkiye’nin demokratik açılımlarından yana hızla yol aldığı, geliştiği palavra. Dahası, trajik olanı aslında demokrasinin beşiği sayılan ülkelerde de ABDİngiltere başta, ötekileştirme, ayrımcılık, insan hakları, demokrasi ilkelerinin çiğnenmesi yolunda olumsuz gelişmelerin yaşanması, bu ülkelerin karelerinde 1819. sıralara düşmüş olmaları... Türkiye’nin AKP iktidarlarındaki demokrasi, insan hakları karnesi ise medyatik pazarlamanın tam tersine, rejimi demokrasi sayılan ülkeler listesinde en gerilere düşmüş konumda... T üketici Federasyonu yöneticileri akaryakıtta vergi alma konusunu bugün Maliye Bakanlığı ile görüşecek. Türkiye’deki 1 litre akaryakıttan 1.89 lira ÖTV, 0.57 lira da KDV tahsil ediliyor. T urizmciler: “Nasıl ki akaryakıt fiyatlarının astronomik bir noktaya geldiği kabul ediliyorsa ve düşürülmesinin yolları aranıyorsa alkollü içeceklerdeki ÖTV oranları da tekrar gözden geçirilmeli.” T ANKARA Türkiye’de vergi yükü her geçen gün artıyor. Türkiye birçok alandaki ÖTV ve KDV oranının yüksekliği bakımından dünyada ilk sırada yer alıyor. Akaryakıt, sigara, alkolü içeceklerin fiyatının neredeyse yüzde 70’ini vergiler oluşturuyor. Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü’nün (OECD) Gelir İstatistikleri Raporu’na göre de Türkiye geçen yıl vergi yükünde 28 ülke arasında 25’inci oldu. Türkiye Otelciler Federasyonu (TÜROFED) Başkanı Ahmet Barut kısa bir süre önce alkollü içkilerde yapılan vergi artışlarının uluslararası rekabet avantajını sekteye uğrattığını belirterek “Nasıl akaryakıt fiyatlarının astronomik bir noktaya geldiği genel kabul görmüş ve düşürülmesinin yolları aranıyorsa alkollü içeceklerdeki ÖTV oranları da tekrar gözden geçirilmeli. Belli kalemlere zam yapılıp bütçe açığı kapatılamaz” dedi. TÜROFED 3. Olağan Genel Kurulu Başbakan Erdoğan’ın katılımıyla yapıldı. Genel kurulda yeniden TÜROFED başkanlığa seçilen Barut son üç yılda sektörün kârlılık ve verimlilikte ciddi sıkıntıya girdiğini kaydetti. Barut, “ÖTV zamları, aşırı değerli TL rekabet üstünlüğümüzü tehlikeye sokuyor. Otelenflasyon sepeti endeksine göre ocakağustos dönemindeki fiyat artışı Türkiye’deki enflasyon ortalamasının yüzde 50 üzerine çıktı. İşletmelerimiz anlaşmalarını döviz bazlı yapıyor. 2009 başında 152 TL olan dolar bu yılın ekiminde 1.40’a gerileyerek yüzde 8, Avro da 2.12’den 1.96’ya düşerek yüzde 8.8 değer kaybetti. Dövizdeki gelişmeler bizi herkesten daha çok ilgilendiriyor. Aşırı TL’den turizmciler mustarip” diye konuştu. Erdoğan otelcileri fırçaladı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye’nin 81 ilinin tamamının birer turizm destinasyonu olduğunu belirterek “Biz devlet olarak buralarda altyapıyı, havaalanlarıyla, yollarıyla yapmak zorundayız, yapıyoruz. Ancak bakıyorum ki ne Muş’ta ne Bitlis’te doğru dürüst bir otel yok. Yol ve havaalanı var, bir tane otel yok. Peki niçin böyle bir atılımın içine girmiyoruz? Türkiye kalkındırılacaksa hep beraber atalım adımları” dedi. Erdoğan, “Bizim, Türkiye’deki turizm destinasyonu acaba 5 il mi? Sadece İstanbul, Antalya, Kapadokya mı? Acaba bunların dışında güçlü destinasyonlarımız yok mu?” diye sordu. Erdoğan Ahmet Barut Sigaranın dumanı vergiye gidiyor Ekonomi Servisi Türkiye, yüzde 78.3’lük vergiyle 28 Avrupa ülkesi arasında sigara satış fiyatı içindeki vergi yükü bakımından 14’üncü sırada yer alıyor. Maliye Bakanlığı’nın verilerine göre, Türkiye’de sigaraya ödenen paranın yüzde 63’ü Özel Tüketim Vergisi, yüzde 15.3’ü de Katma Değer Vergisi olarak Hazine’ye gidiyor. Vergi yükünün satış fiyatına oranı bakımından ilk sırada yüzde 88.7’lik oran ile Bulgaristan yer alıyor. Bu ülkede sigaradan perakende satış fiyatının yüzde 49’u oranında maktu ÖTV, yüzde 23’ü oranında nispi ÖTV alınıyor. Böylece toplam ÖTV yükü, yüzde 72’ye ulaşıyor. Bulgaristan’da sigaradan, satış fiyatının yüzde 16.7’si oranında KDV de tahsil ediliyor. İspanya’da da Türkiye’de olduğu gibi perakende satış fiyatının yüzde 78.3’ünü vergiler oluştururken, Letonya, İngiltere, Belçika, Malta, Slovenya, İtalya, Danimarka, Almanya, Avusturya, Hollanda, Kıbrıs Rum Kesimi, İsveç ve Hollanda, sigaradaki vergi yükünde Türkiye’nin ardında sıralanıyor. lamada, Türkiye’nin akaryakıttan en yüksek oranda vergi alan ülke olduğunu, ülkemizde 1 litre akaryakıttan 1.89 lira ÖTV, 0.57 lira da KDV tahsil edildiğini hatırlattı. Ülkenin neredeyse tek gelir kaynağının dolaylı vergiler olduğu bir ortamda, hâlâ şirket ve tacirlere, kara paracılara, altın, mücevher kaçakçılarına ve naylon faturacılara gelmiş geçmiş en kapsamlı kamu borcu ve vergi affı çıkarıldığını ileri süren Çetin, bunun çelişkili, ancak bilinçli bir politik tercih olduğunu savundu. Yıllardır savundukları şeyi bir kez daha Maliye’ye anlatmaya çalışacaklarını belirten Çetin, sabit ÖTV üzerinden ayrıca KDV alınmasının önemli bir çarpıklığı gidedeceğini, benzinde litre başına 34 kuruş ucuzluk sağlayacağını dile getirdi. Tüketici Maliye’ye gidiyor Tüketici Dernekleri Federasyonu (TÜDEF), akaryakıtta vergiden vergi alma konusunu yarın Maliye Bakanlığı ile görüşecek. TÜDEF Genel Başkan Yardımcısı Ali Çetin, yaptığı açık Koç TÜSİAD’daki görevini bırakıyor Ekonomi Servisi Koç Holding Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Koç, Türk Sanayicileri ve İşadamları Derneği (TÜSİAD) Yüksek İstişare Konseyi (YİK) Başkanlığı görevini, yapılacak genel kurulda bırakacağını açıkladı. Koç, Koç Holding’in “Meslek Lisesi Memleket Meselesi” projesi kapsamında Eğitim Reformu Girişimi (ERG) ile işbirliğine ilişkin imza töreninde yaptığı açıklamada, “Genel kurul herhalde ocak ayının 2. haftasında olacak. Zaten 6 sene geçti. Kan değişiminin daha yararlı olacağına inanıyorum. O yüzden bırakacağım” dedi. Koç Holding, 2006’da başlattığı “Meslek Lisesi Memleket Meselesi” projesi kapsamında Türkiye’de mesleki eğitimin kalitesini arttırmak amacıyla, ERG anlaşma imzaladı. Projeyle şu ana kadar 8 bin öğrenciye ulaşıldı. Vatandaşa hizmette Emniyet’e ödül “eTR Ödülleri” kapsamında Kamudan Kamuya eHizmetler Kategorisi’nde Çevre ve Orman Bakanlığı, Orman Genel Müdürlüğü, Kamudan İş Dünyasına eHizmetler Kategorisi’nde Çevre ve Orman Bakanlığı, Çevre Yönetimi Genel Müdürlüğü İzin ve Denetim Dairesi Başkanlığı ödül aldı. Kamudan Vatandaşa eHizmetler Kategorisi’nde ise Emniyet Genel Müdürlüğü ödüle layık görüldü. ‘Bilişimde daha hızlı koşmalıyız’ Ekonomi Servisi Türk Sanayicileri ve İşadamları Derneği (TÜSİAD) Yönetim Kurulu Başkanı Ümit Boyner ve Türkiye Bilişim Vakfı (TBV) Yönetim Kurulu Başkanı Faruk Eczacıbaşı, Türkiye’de, edevlet konusunda önemli adımlar atıldığını ancak uluslararası alanda performansın hâlâ istenilen düzeyde olmadığını vurguladı. Boyner ve Eczacıbaşı, bilgi toplumu hedeflerinin üst düzeyde de sahiplenilmesinin önemine işaret etti. TÜSİAD ve TBV tarafından bu yıl 8’incisi gerçekleştirilen ve Turkcell Ana Sponsorluğu’nda düzenlenen “e Türkiye (TR) Ödülleri” TBMM’de düzenlenen törenle sahiplerine verildi. Törende konuşan TÜİSAD Başkanı Boyner, dünya ortalamasının üzerinde olsa da Türkiye’nin performansının geride kaldığını ifade etti. Boyner, bilgi toplumu hedeflerinin üst düzeyde sahiplenilmesi ve koordinasyonunun, edönüşüm projelerinin kurumlar arasında eşgüdüm gözetilecek şekilde planlanmasının, verimliliği etkileyen unsurlar olduğunu belirtti. TBV Başkanı Eczacıbaşı da bu konuda gösterilen çabaların eşgüdümlü, daha hızlı, daha odaklı olması halinde daha başarılı olunacağını söyledi. pamukm superonline.com [email protected] MALİYECİ GÖZÜYLE / MUSTAFA PAMUKOĞLU Bugün, kurultayda Kılıçdaroğlu’nun verdiği 41 sözden ekonomik olanların analizini yapmak istiyoruz. Öğrenci harçları kaldırılacak Yükseköğretim kurumlarında cari hizmet maliyetlerine öğrenci katkısı olarak alınan katkı paylarından (harçlar) CHP vazgeçecek. 94 devlet 45 vakıf üniversitesi olmak üzere toplam 139 üniversitede yaklaşık 2.5 milyon öğrenci okuyor. Katkı payını ortalama 300 TL alırsak yılda yaklaşık 750 milyon TL bir gelir bütçede yer almayacak. Aile sigortası getirilecek Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO) ile imzalanan ve 1974’te yürürlüğe giren “Sosyal Güvenliğin Asgari Normlarına İlişkin Sözleşme” 9 riskin sigortalanmasını öngörüyor. Bunlardan yedisi uygulanıyordu ve işsizlik sigortası 2000’den itibaren uygulanmaya başlandı. Aile sigortası da risklerden biri. Aile sigortası devlet tarafından iş verilmeyen ya da herhangi bir işe yerleştirilmeyen aile reislerine geçimlerini sağlamak ve KISA... KISA... Kılıçdaroğlu’nun Ekonomik Vaatlerinin Maliyeti çocuklarının tahsili için gerekli geçim parası ve kirada oturuyorsa kira parası verilmesi demektir. Verilecek tutarlar kanunla belirlenecektir. Sadaka devletinden sosyal devlete geçişi sağlayacak olan bu aile sigortasının maliyeti 5 milyon yoksula asgari ücret verildiği varsayımı ile yaklaşık 4 milyar TL çıkmaktadır. Kamuda taşeron işçilik kaldırılacak Kamu kurum ve kuruluşlarının temizlik, güvenlik, yemek ve taşıma gibi hizmetlerini veren taşeron firmalarında çalışanların, asıl işveren olan kamu kurumlarının işçi kadrolarına geçirilmesi olarak belirteceğimiz bu değişikliğin kamu bütçesine bir maliyeti olacaktır. Taşeron firmalarda istihdam şeklinin, hem çalışanların mali ve sosyal hakları açısından istismara yol açtığı hem de kamu kurum ve kuruluşları için beklenen verimliliği sağlamadığı noktasından hareketle bu tedbir sosyal devlet olma gereğidir. Ancak ciddi bir bütçe yüküne sebep olacaktır. İntibak Yasası çıkarılacak Emeklilere bugüne kadar zamlar belli bir oran üzerinden yapılmaktadır. Bu oransal artış çok alan ile az alan arasındaki makası açmaktadır. Bu makasın açılmaması için zamların seyyanen (eşit olarak) verilmesini sağlamak amacıyla bir İntibak Yasası çıkarılması gerekiyor. Hükümet ve STK’ler bu konuyu tartışıyor. Bu yasa ile işçi emeklileriyle dul ve yetimlerinin açlık sınırı altında “sefil bir hayat” yaşamalarının önüne geçilmiş olacak. Ancak intibak büyük tutarda bir bütçe yükünü de beraberinde getirecek. Emeklilere milli gelir artışından pay verilecek Bu büyüme oranının belli bir yüzdesinden emeklilere pay verilmesi demektir ki, aile sigortası ve İntibak Yasası’na ilave olarak bunun nasıl gerçekleştirileceği net olmayan bir vaat olarak ortaya çıkmaktadır. Tarımda mazot üzerindeki ÖTV kaldırılacak Bütçe gelirleri içinde 2008 yılında 23.9 milyar TL, 2009 yılında 25.5 milyar TL, 2010/11 aylık dönemde 39.1 milyar TL olan akaryakıttan alınan ÖTV toplam vergi gelirleri içinde 2008’de yüzde 18.5, 2009 yılında yüzde 19, 2010 yılında ise yüzde 19.7 oranı ile yer alıyor. Yani akaryakıt üzerindeki ÖTV önemli bir gelir kaynağı. CHP adaletsiz olan bu dolaylı verginin bir bölümünden vazgeçecek. Enerjide dışa bağımlılık olmayacak Petrol ve doğalgazda yüzde 90, kömürde yüzde 20 dışa bağlı olan ekonomimizin enerji arzındaki daralma, finansman zorlukları ve enerji lobilerinin gücü nedeniyle dışa bağımlılığının kısa vadede kalkması mümkün görünmüyor. CHP’nin bu konudaki vaadi belki, “belli bir sürede enerjide dışa bağımlılığın azaltılması hususunda etkin çaba harcanacaktır” şekline dönüştürmesinde yarar var. Çevre talanına dur denilecek Kıyıların özel şahıslar ve kamu eliyle yağmalanarak denizlerin ekosisteminin bozulması, turizm teşvik tedbirleri ile ormanların talan edilmesi, kötü şehirleşme ile kentlerin talanı, 2B ile ormanların yok edilmesi konusunda verilecek her söz, yapılacak her çaba desteklenmelidir. Ancak talan bir günde olmadı. Rant ekonomisinin yıllardır yarattığı bir sonuç. Talana son vermek için önce rant ekonomisine son vermek gerekir ki bu kolay bir iş olmayacak. Verilen sözler güzel ancak büyük bir ekonomik maliyeti olacak. Vaatlerin havada kalmaması için CHP’nin bu maliyetin kaynak seçeneklerini de açıklamasında yarar var. Ateş, Dexia yönetiminde DenizBank Finansal Hizmetler Grubu Başkanı Hakan Ateş, Denizbank’ın bünyesinde yer aldığı Dexia Grubu’nun Yönetim Komitesi Üyeliğine atandı. Açıklamaya göre, Ateş, icra kurulu üyeliği kapsamında, grubun stratejilerini şekillendirmede aktif rol oynayacak ve özellikle perakende bankacılık ile inovasyon alanlarında sorumluluk alacak. Akbank’tan iklim imzası Akbank, Meksika’nın Cancun kentinde düzenlenen Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Zirvesi öncesinde hazırlanan ve iklim değişikliğine karşı küresel işbirliği ile acil önlem için çağrı yapan Cancun Bildirisi’ne imza atan tek Türk bankası olduğunu açıkladı. Türkiye İşçi Sendikaları Konfederasyonu’na (Türkİş) üye Türkiye Enerji, Su ve Gaz İşçileri Sendikası’nın (Tesİş) Genel Başkanlığı’na Mustafa Kumlu yeniden seçildi. Genel Kurul, 1819 Aralık tarihlerinde toplanmıştı. C MY B C MY B Kumlu yeniden Tesİş başkanı
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle