15 Mayıs 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
30 KASIM 2010 SALI CUMHURİYET SAYFA [email protected] DIŞ HABERLER 13 İran’da motosikletli saldırganların düzenlediği saldırılarda bir fizikçi öldürüldü, birinin durumu ağır SAĞNAK NİLGÜN CERRAHOĞLU Nükleer bilimcilere suikast Dış Haberler Servisi İran’ın başkenti Tahran’da dün motosikletli saldırganların düzenlediği bildirilen iki ayrı saldırıda İranlı bir nükleer bilimci öldürüldü, biri nükleer fizikçi 3 kişi de yaralandı. Devlet televizyonu, motosikletli saldırganların işyerlerine giden nükleer bilimcilerin hareket halindeki araçlarına bomba attıklarını duyurdu. Haberde, ilk saldırıda Tahran’daki Şahid Beheşti Üniversitesi Nükleer Mühendislik Fakültesi’nden Mecid Şehriyari’nin öldüğü, eşinin yaralandığı, ikinci saldırıda nükleer fizikçi Feridun Abbasi ve eşinin yaralandığı bildirildi. İran resmi haber ajansı İRNA’nın haberine göre Abbasi’nin durumu ağır. Saldırılardan İsrail’i sorumlu tutan devlet televizyonu, ikisi de üniversitede görevli olan nükleer bilimcilerin, İran’ın nükleer programıyla doğrudan ilgileri olup olmadığı konusunda bilgi vermedi. WikiLeaks Kasırgasının Gözündeki Erdoğan “Buldog!” “Erdoğan’ın buldogu” tanımını kullanmış eski ABD Büyükelçisi James Jeffrey, Bülent Arınç için… Sevimli mi sevimli bir “kedi karikatürüne” bile tahammül gösteremeyen AKP liderliği, şimdi bakalım ne yapacak bu ithafın ardından? Şeyini şey ettiğimin şeyi mi diyecekler? James Jeffrey’ye de, yoksa zamanında Musa Kart’a yapmış oldukları gibi dava mı açacaklar? Göreceğiz. WikiLeaks kasırgası henüz yeni patladı. “Kasırganın gözü”, Ankara… Henüz bu başlangıç. Medyaya önce büyük gürültüyle, geniş kamuoyunun ilgisini çeken “tanım”, “lakap”, “kalıp”, “teşhis”, “tespit”, “anekdotlar” vs. servis ediliyor. Kasırganın hızı arttıkça; büyük olasılıkla daha “derin bilgiler” edineceğiz. Pazardan beri; “New York Times”, “Guardian”, “Le Monde”, “Der Spiegel”, “El Pais”in sitelerinde durmadan, sürekli akan belgelerin hepsini okumanın imkânı yok. Bazılarına çeşitli kaynaklardan şimdilik göz atabildim. Türkiye ve Ortadoğu’yu ilgilendiren yazışmaları okudum… Arapların, ABD yetkililerine İran için “Yılanın başını vakit geçirmeden aman şimdiden ezin!” gaz vermelerine ilişkin belgeler özellikle çok öğretici… Abbasi sayılı uzmanlardan birisi Hükümet yanlısı internet sitesi “mashreghnews.ir” Abbasi’nin nükleer fizik doktorası yaptığını, nükleer izotop ayrıştırma alanında İran’daki birkaç üst düzey uzmandan biri ol na gelen ve Tahran Üniversitesi fizik profesörlerinden Mesud Ali Muhammedi’nin Tahran’da işlerine giden öldürüldüğü saldırıyla benzerliğine dikkat nükleer bilimcilerin çekiliyor. Muhammedi işe gitmek üzereyken, bomba yüklü bir motosiklet arabasıarabalarına, motosikletli nın yakınında infilak etmişti. saldırganlar tarafından 2007’de de nükleer bilimci Ardeşir bomba atıldı. Saldırılarda Hüseyinpur gaz zehirlenmesinden ölbiri ağır 3 kişi de yaralandı. müş, ölümü devlet televizyonu tarafından bir hafta gecikmeyle kamuoyuna duDevlet televizyonu yurulmuştu. Hüseyinpur’un ölümü spesaldırılardan İsrail’i külasyonlara yol açmış, İsrail istihbarat sorumlu tuttu. (Fotoğraf: EPA) servisi MOSSAD tarafından öldürüldüğü öne sürülmüştü. duğunu, ayrıca İran Savunma Bakanlığı’nda laTahran yönetimi daha önce yaptığı açıkzer uzmanı olarak çalıştığını belirtti. lamalarda, söz konusu ölümlerin arkasında Aynı site, Abbasi’nin uzun zamandır Devrim nükleer programını engellemek isteyen BaMuhafızları üyesi olduğunu, aynı zamanda tılı ülkelerin bulunduğunu iddia etmişti. Devrim Muhafızları’na bağlı İmam Hüseyin Batılı ülkeler, Tahran’ın tartışmalı nükleer Üniversitesi’nde de hocalık yaptığını duyurdu. programıyla nükleer silah üretmeyi hedefSon saldırıların geçen ocak ayında meyda lediğini öne sürüyor. GÜNEY KORE ‘Müslüman değil, Arap dayanışması!’ Devlet Başkanı sorumluluğu üstlendi SEUL (AA) Güney Kore Devlet Başkanı Lee Myungbak, halkını geçen haftaki Kuzey Kore saldırısından korumada başarısız olduğu için “derin sorumluluk” duyduğunu söyledi. Lee, saldırıdan sonra yaptığı ilk ulusa sesleniş konuşmasında, “Halkımın canını ve malını korumada başarısız olmanın derin sorumluluğunu hissediyorum” dedi ve “masum insanların ölmesinden duyduğu üzüntüyü” dile getirdi. Lee Myungbak, sivillere karşı askeri saldırının savaş zamanında bile yasaklanmış insanlık dışı bir suç olduğunu anlattı. Kuzey Kore’nin ileride yapacağı saldırganlıkların sonuçlarına katlanacağı uyarısında bulunan Lee, bunların neler olacağı konusunda ayrıntı vermedi. Geçen salı meydana gelen olayda Kuzey Kore topçusunun açtığı ateşte ikisi sivil 4 kişi ölmüştü. Kuzey Kore, topçu ateşinin, Güney’e ait gemilerin yapılan bütün uyarılara karşın kışkırtıcı bir şekilde seyretmeye devam etmesi üzerine açıldığını savunuyor. ısır’da önceki gün yapılan seçimlere hile karıştırıldığını iddia eden muhalefetin protesto gösterileri sürüyor. Dünkü gösteriler sırasında da Müslüman Kardeşler taraftarlarıyla polis arasında çatışma çıktığı belirtiliyor. Müslüman Kardeşler katılımın en fazla yüzde 30 olduğu seçimlerin sonucunu hiçbir şekilde tanımayacaklarını bildirdi. (Fotoğraf: AP) M Birinde örnek(!) Suudi Kralı ABD yetkililerinden birine; İran Dışişleri Bakanı Mutteki ile arasında geçen bir konuşmayı şöyle aktarıyor: Kral, Obama’nın terörle mücadele danışmanı olan John Brennan! yetkiliye: “Mutteki tam burada, şimdi sizin oturduğunuz koltukta oturuyordu!” diyor. Ardından devam ediyor: “Kendisine (İran’ın) Hamas’a neden yardım ettiğini sordum. (İranlı bakan) Bana ‘Müslüman dayanışması!’ yanıtını verdi. Benim cevabım da şu oldu: Hayır! Bu bir Arap meselesidir. Siz İranlıların; Arapların meselelerine karışmaya hakkı yok!” İran’ın nükleer konusu bir yana; WikiLeaks belgelerini okurken; derin ŞiiSünni çatışması ve bölgedeki çok boyutlu TürkİranArap güç mücadelesi hakkında böyle birbirinden ilginç anekdotlar var. “Gözünü sevdiğimin din/Müslüman kardeşliği!” demeden edemiyorsunuz.. Erdoğan’ın Davos çıkışı ardından Arap dostlarımızdan(!); bize de böyle benzer uyarılar hem uluorta yapılmamış mıydı? Neyse, gelelim ABD Büyükelçiliği’nin asıl AKP yönetimi ve Türkiye’nin iç politik dengelerine ilişkin Ankara’dan gönderdiği yazışmalara… Muhalefet mahkemeye gidiyor Dış Haberler Servisi Mısır’da önceki gün yapılan genel seçimlerin ilk turunda, katılım oranının yüzde 25 ile 30 arasında kaldığı bildirilirken muhalefet seçimlere yaygın olarak hile karıştırıldığı gerekçesiyle itiraza hazırlanıyor. Olaylı geçen seçimler sırasında ülkenin çeşitli kentlerinde çıkan çatışmalarda, bazı kaynaklara göre 2, bazılarına göre ise 3 kişi hayatını kaybetti. İktidardaki, Devlet Başkanı Hüsnü Mübarek’in Ulusal Demokrasi Partisi (NDP) ile Müslüman Kardeşler örgütü üyeleri ve polis arasında ülke genelinde çatışmalar yaşandı. Başkent Kahire’de bağımsız aday Seyyid Ebu Amr’ın oğlu Muhammed Ebu Amr, El Ariş kentinde de iktidardaki Ulusal Demokrasi Partisi destekçisi Hüseyin Salama Zeri öldürüldü. Bazı kaynaklar, Münifiye kentinde de bir kişinin öldürüldüğünü duyurdu. Olaylarda onlarca kişinin yaralandığı, 20 kişinin de gözaltına alındığı öğrenildi. Muhalif parti ve örgütler seçimlere katılımın çok düşük kaldığını duyururken ülkedeki en büyük muhalif grup olan Müslüman Kardeşler, seçim sonuçlarını mahkemeye taşıyacağını açıkladı. Seçimlere hile karıştırıldığını, seçmenlerin demokratik bir ortamda oy kullanamadığını savunan Müslüman Kardeşler, seçim sonuçlarını hiçbir şekilde tanımayacaklarını duyurdu. Resmi sonuçların bugün açıklanması beklenirken Müslüman Kardeşler ve Liberal Wafd partisinden hiçbir adayın başarılı olamadığı belirtiliyor. ‘Gizli ajandanın karinelerine inanılıyor!’ “El Pais”; Ankara’dan geçilen binlerce yazışmayı; gazetenin uzun değerlendirmesi içinde aktarılan özet alıntılar çerçevesinde toparlıyor. “El Pais” değerlendirmesi birkaç açıdan çok çarpıcı ipuçları sunuyor. Her şeyden önce, metnin tümü okunduğunda, ABD’nin Erdoğan’a güvenmemekle birlikte; yazışmaların kapsadığı 2010 kışına dek kendisini desteklemeye devam ettiğini anlıyoruz… ABD; Erdoğan’ı halkla özel teması olan, rakipsiz bir oy makinesi şeklinde görüyor. Amma velakin; Erdoğan’ın “gizli ajandası” konusunda kuşkuları var. ABD elçiliği belgelerinde bu kuşkuların ancak “circumstantial evidence!” ikincil deliller düzeyinde iddia edilebildiği ifade ediliyor. [email protected] C MY B C MY B Myungbak. En yakınlarıyla takip ediliyor! Bu tablo karşısında ABD; Erdoğan’ı en yakınlarıyla takibe alıyor. WikiLeaks trafiğinde en çok Ankara’dan belge akmasının ve Ankara’nın bu küresel trafikte 2. sırayı kapmasının nedeni bu. Ankara’daki ABD sefareti “Erdoğan’ın esrarını çözmeye çalışıyor!” Bunun için Başbakan’ı; en yakın çevresiylemercek altına alıyor. Erdoğan üzerine verilen bilgilerin çoğu, Başbakan’ın en yakınlarından çıkıyor. Bu nedenle; yapılan eleştirilerin tonu nüanslı, yumuşak tutulmuş… Başbakan “otoriter” değil; “otoriter tikleri olan reformcu bir lider!” olarak tanımlanıyor mesela. Başbakan’a yakın birileri çünkü AKP liderini “çevresini otokrat kurallarla denetim altına alan pederşahi bir kimlik” şeklinde tarif ediyor… Erdoğan’ın etrafında “sadakat bağları yaratarak”, kontrol kurduğu anlatılıyor. ABD beri yandan ne var ki, “otoriter tiklere” özdetemkinle yaklaştığından; Başbakan’ın “zaafları” ve “yara alabilir noktalarını” da dikkatle izliyor. ACI KAYBIMIZ Merhum Esma ve İzzet Canpulat’ın kızları, merhum Cemil İren’in eşi, merhum Nezir Canpulat’ın kardeşi, Nukhet Canpulat’ın halası, Orhan ve Cem’in büyük halaları, Suzan Kızıl ve Atilla Gökmen’in ablaları, Yücel ve merhum Ahmet Güner, Göksel ve Sönmez Köprülü, Füsun ve merhum Özer Bilgin, Birgül ve İzzet İren’in sevgili anneleri, Bahar, Metin, Çetin, Emre ve Arzu’nun kıymetli anneanneleri, Cem ve Defne’nin biricik nineleri, Cumhuriyet okuru Y. NAZİRE İREN Hanımefendi 29.11.2010 tarihinde vefat etmiştir. Cenazesi 30.11.2010 günü (bugün) Levent Camii’nde kılınacak ikindi namazını müteakip Eyüp Sultan Mezarlığı’nda toprağa verilecektir. Nur içinde yatsın. AİLESİ Not: Çelenk gönderilmemesi, arzu edenlerin TEV ve ÇYDD’ye bağışta bulunmaları rica olunur. Zaafları mercek altında İşte ABD diplomatlarının Erdoğan’a yakıştırdıkları; “kibirli, gurur sahibi” “dizginlenemez ihtiras” etiketleri, bu “zaaflar” kapsamında gündeme getiriliyor. Yakın çevreyi içeren birtakım “yolsuzluk iddiaları”, gene anlaşıldığı üzere “zaaflarla” bağlantılı olarak izleniyor... ABD belgeleri “yolsuzlukla mücadeleyi kendine bayrak edinmiş bir hükümet başkanı yönetiminin temizliği üzerinde kuşkular” beyan ediyor. Belgeler, Erdoğan’ın (o dönemde AKP’li olan) Antalya belediye başkanına kentin tramvay projesi için damadının babası Sadık Albayrak’ı işaret ettiğini belirtiyor. Damat aynı şekilde; 247415 sayılı belgede, Moskova’daki ABD büyükelçiliği tarafından enerjidePutin ve Berlusconi işbirliğinin Türkiye’deki ortağı olarak işaret ediliyor. Türkİran boru hattı projesinde keza; projenin Türk ortağının doğrudan Başbakan’ın tavsiyesi ileBaşbakan’ın imam hatipten sınıf arkadaşı Sıtkı Ayan’ın sahip olduğu SOM petrol olduğu belirtiliyor. Askersivil çekişmesine de geniş bölüm ayrılan “El Pais”in Türkiye WikiLeaks belgeleri özetinde; “ABD Büyükelçiliği siyasi müsteşarının polis yetkililieri tarafından ABD’ye sunulan Ergenekon bilgilerini inandırıcı bulmadığı” ifade ediliyor... “Arınç’a suikast girişimi iddialarının” bu kapsam içinde havada kaldığı açıklanırken; “AKP’nin üç numarası Arınç’ın partinin en dindar, en muhafazakâr hizbini temsil ettiği”, “Erdoğan’a en yakın isim varsayıldığı” belirtiliyor. İkinci isim “Gül” ile Erdoğan arasında öte yandan; AKP’nin denetimi üzerinde geçmişten gelen “bilek güreşinin” sürdüğü vurgulanıyor. “El Pais”in derlemesinden, ABD’nin Türkiye’de olanları bir laboratuvar deneyi edasıyla izlediğini görüyoruz. T.C. LÜLEBURGAZ 2. İCRA MÜDÜRLÜĞÜ’NDEN MENKULÜN AÇIK ARTIRMA İLANI 2009/10567 Bir borçtan dolayı hacizli ve aşağıda cins, miktar ve değerleri yazılı mallar satışa çıkarılmış olup Birinci artırmanın: 22/12/2010 günü saat 00:00 ........... Satış yeri: Durak mah. Değirmencioğlu çiftliğinde Lüleburgaz adresinde birinci satışının yapılacağı ve o gün kıymetin % 60’ına istekli bulunmadığı takdirde İkinci arttırma: 27/12/2010 günü aynı yer ve saatte 2. arttırmanın yapılacağı; şu kadar ki, artırma bedelinin malın tahmin edilen değerinin % 40’ını bulmasının ve satış isteyenin alacağına rüçhanı olan alacakların toplamından fazla olmasının ve bundan başka paraya çevirme ve payların paylaştırma giderlerini geçmesinin şart olduğu; mahcuzun satış bedeli üzerinden % ........... oranının Vergi dairesi müdürlüğünce belirlenen KDV’nin alıcıya ait olacağı ve satış şartnamesinin bir örneğinin isteyene gönderilebileceği, fazla bilgi almak isteyenlerin yukarıda yazılı dosya numarasıyla dairemize başvurmaları ilan olunur. Taşınırın takdir edilen değeri Adedi: 11.3011.40 arasında 40 Adet Cinsi: 80.000.00 Tanesi 2.000.00 TL’den inek TR39 339182TR39 403537TR39 556416TR39 368631 TR39 339301TR39 377677 TR39 336712TR39 479661 TR39 0141BTR39 114985TR39 423314TR39 365933 TR39 351604TR39 375069TR39 115672TR39 391453 TR39 478694TR39 484339TR39 425715TR39 380915 TR39 371857TR39 020564TR39 341935TR39 302730 TR39 154849TR39 422857TR39 113918TR39 362681 TR39 484339TR39 361288TR39 425182TR39 116996 TR39 377659TR39 359876TR39 351405TR39 361290 TR39 353846TR39 115945TR39 316665TR39 405368 Kulak numarali inek. 11.50 12.00 arasında 1 2.000.00 Model JEMA/1400 Seri No: J0607 Süt tankı Basın: 79961
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle