Katalog

SAYFA CUMHUR YET 16 KASIM 2010 SALI 4 HABERLER Kılıçdaroğlu, Sosyalist Enternasyonal toplantısında AKP’nin sosyal politikalarındaki keyfiliğe dikkat çekti DÜNYADA BUGÜN ALİ SİRMEN Her Önüne Konanı Yersen Sen, Böyle Olur Kardeşim Çok sevdiğim bu fıkrayı fazlaca kullandım. Kusuruma bakmayın! Adamın biri iki bavulla gümrüğe gelmiş, gümrükçü sormuş: Ne var bunların içinde? Kuş yemi, demiş bizimki pişkin pişkin. Gümrükçü şüpheyle bakmış ve Aç bakalım! demiş Bir açmış ki, iki bavul da ağzına kadar kol saati dolu. Hani kuş yemiydi diye sormuş gümrükçü. Bizimki hiç istifini bozmamış: Vallahi ben önlerine koyuyorum. Kendileri bilirler, yerlerse. Sivil 12 Eylül referandumu sırasında, kamuoyunun önüne çok koydular bu yemleri. Koyanlara kızmıyorum, haklarıdır, onlar da dilediklerince “yerlerse” diyebilirler. Kamuoyunun da bunu afiyetle yediğini oylama sonuçları gösterdi. Fırat Üniversitesi’nde yapılan bir araştırma, eğer boykot çağrısı olmasaydı, Diyarbakır halkının çoğunluğunun AKP’nin 12 Eylül tasarısına “evet” diyeceğini gösteriyordu. Bu olumlu oy eğiliminin nedenleri arasında yüzde 70’le bu değişiklik sayesinde 12 Eylül darbesiyle hesaplaşma fırsatının doğması geliyordu. Bu büyük yanılgı yalnızca kültür ve eğitim düzeyi düşük o bölgeyle sınırlı kalmadı. Ülke yüzeyinin kıyılar dışında kalan hatırı sayılır bir bölümünde aynı görüş hâkimdi. Oysa, söz konusu değişiklikle öyle bir imkânın doğmayacağı, Meclis’te CHP’liler tarafından dile getirilmiş, 12 Eylül darbecilerinin yargılanma yolunun açılması için ne gibi ilaveler yapılması gerektiği anlatılmış, ama bu öneriler AKP’liler tarafından geri çevrilmişti. Kampanya sırasında da, bu gerçek çok anlatılmış, ama önüne koyanın ne olduğuna bakmadan yutmayı tercih eden, demokrasi âşığı halkımız, bunları yemiştir. Şimdi ise, halkımızın bu kandırmacaya gerçekten inanmış, yani zekâ düzeyi ile, samimiyeti ters orantılı olan (birincisi ne kadar düşükse, ikincisi ise o derece yüksek) bölümü Ankara Başsavcılığı’nın görevsizlik kararı üzerine soruyor: Hani 12 Eylülcülerden hesap soracaktık. Meğer “yok öyle şey” diyenler haklıymış, bizi kandırmışlar. Ama kandıranların hiçbir şeye aldırdıkları, yok. Onlara sorarsanız, kabahat yargıdadır. Hesap sorulamamasının nedeni hukukun kuralları değil, yargının keyfi davranışıdır. Sevgili seçmen kardeşlerime şunu söylemek isterim: Bu görüşü ileri sürenler, tıpkı oylamadan önce size “darbecilerden hesap soracaksınız” derken nasıl her önünüze konanı sorgulamadan yemenize güveniyorlarsa, şimdi de aynı şeye bel bağlıyorlar. Seçmen kardeşlerim, her önlerine konanı yerlerse böyle daha neler olur... Nitekim Başbakan geçen ocak ayında, Abdi İpekçi Hrant Dink, Uğur Mumcu ve diğer faili meçhuller üstüne gidilmesi gerektiğini söylüyordu. Aynı Başbakan 3 Eylül 2010’da AKP Diyarbakır mitinginde şunları söylüyordu: Faili meçhullerin acısını çok iyi biliriz, Ape Musa’nın acısını unutmayız. Bunun üzerine CHP’liler üç kez parlamentoya faili meçhullerin araştırılması için komisyon kurulması amacıyla, önerge verdiler. Bunların her üçü de, AKP’lilerin oylarıyla reddedildi. AKP Sakarya Milletvekili Ayhan Sefer Üstün, araştırma komisyonu kurulması önergesi kendi oylarıyla reddedilirken, şöyle diyordu: Biz bu öneriyi önemsiyoruz, tatilden sonra umarım böyle bir komisyon kurulur, faili meçhul kalmaz, bütün gruplar da buna destek verir. Oysa tatilden sonra da, CHP’nin önergesi, 20.10.2010’da AKP oylarıyla bir kez daha reddediliyordu. Sonunda iki hafta önce, CHP Mersin Milletvekili Ali Rıza Öztürk, Başbakan’ın cevaplaması dileğiyle bir önerge verdi. Öztürk, Başbakan’ın faili meçhullerin üstüne gitmekten neden bu kadar korktuğunu soruyordu. Ali Rıza Öztürk’ün girişimini haklı bulmakla birlikte, izin verirse yanlış adrese gönderilmiş olarak nitelendiriyorum. Çünkü bunlar, halkın önüne her konanı sorgusuz sualsiz yalayıp yutmasından oluyor. Dolayısıyla önerge de ona yönelik olmalı. ‘Mutsuz çoğunluk genişledi’ TÜREY KÖSE PARİS CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ilk kez katıldığı Sosyalist Enternasyonal Konsey Toplantısı’nda Irak Devlet Başkanı Celal Talabani ile görüştü. Kılıçdaroğlu’nu Irak’a davet eden Talabani, ülkesinde kendisiyle ilgili yayımlanan bazı karikatürlerden yakındı. Kılıçdaroğlu ise “Beni de çiziyorlar dava açmıyorum, ama Başbakan’ın tavrı farklı” karşılığını verdi. Kılıçdaroğlu konsey toplantısında yaptığı konuşmada da “Türkiye’de sosyal harcamaların yetersiz ve keyfi” olduğunu vurgularken “Toplumun gereksinmelerine göre değil, iktidarın siyasi gereksinmelerine göre ayarlanmaktadır. Mutsuz çoğunluğun safları genişlemiştir. Partim sadaka tarzı yardımlardan sosyal hak kavramına geçişi sağlamaya taliptir” dedi. CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu dün ilk kez Sosyalist Enternasyonal toplantısına katıldı. Toplantıya genel başkan yardımcıları Oğuz Oyan ve Umut Oran ile PM üyesi Gülsün Bilgehan, CHP Brüksel temsilcisi Kader Sevinç ve genel başkan danışmanı Ali Kılıç da katıldı. Toplantıya BDP Eşbaşkanı Selahattin Demirtaş ile İstanbul Milletvekili Sebahat Tuncel de katıldı. Fransa’daki hükümet değişimi nedeniyle bazı randevuları iptal edilen Kılıçdaroğlu, toplantı salonunda yanına gelen yazar Nedim Gürsel’le bir süre sohbet etti. Gürsel’in “Allah’ın Kızları” adlı kitabı hakkında dava açılmıştı. Gürsel, “Allah’ın Kızları”, “Derin Anadolu” ve “Elveda Barbara” kitaplarını Kılıçdaroğlu’na armağan etti. Kılıçdaroğlu toplantı sırasında verilen arada yanına gelen BDP’li Demirtaş’la tokalaştı. Kılıçdaroğlu, ayrıca İtalyan sosyal demokrat lider Pierro Fasino ile görüştü. Fasino, Kılıçdaroğlu’nu Roma’ya davet etti. CHP’DEN GÜNEYDOĞU ATAĞI ‘Buradaki sorunu yok sayamayız’ Kemal Kılıçdaroğlu Paris’te Irak Devlet Başkanı, KYB Başkanı Celal Talabani ile de görüştü. Kılıçdaroğlu görüşmeden sonra yaptığı açıklamada “Irak’la ekonomik ilişkilerin güçlendirilmesi gereği üzerinde durduklarını” bildirdi. Kılıçdaroğlu, “Irak’ın bütünlüğüne büyük önem veriyoruz” derken Talabani CHPKYB ilişkilerinin güçlendirilmesi gereği üzerinde durdu ve Kılıçdaroğlu’nu “çok önemli kutsal mekânları bizzat gezdirmek üzere” Irak’a davet etti. (AA) “Irak’a ne zaman gideceksiniz” sorusu üzerine de “Şimdi bir tarih veremem. 12 Haziran’da seçimler var. Arkadaşlar bakacaklar” demekle yetindi. olarak adlandırılan bu model sadece kriz sonrasında değil tüm 2000’li yıllarda geçerli olmuştur. Sıcak para, başta Türkiye olmak üzere, yurtiçi üretimin önündeki en büyük engel konumuna gelmiştir. Bu kısırdöngüden çıkılması ve işsizliğin yönetilebilir bir düzeye çekilmesi gerekmektedir. Ve bunun sadece Türkiye’nin ve benzer ekonomik yapıdaki ülkelerin sorunu olmadığını, tüm gelişmiş ülkeler ve Sosyalist Enternasyonal’in de ortak sorumluluk alanı içinde olduğunu düşünüyoruz. Çünkü işsizlik, sosyal güvencesiz istihdam ve yoksullaşma süreci sadece ekonomileri değil, demokrasileri de tehdit etmektedir.” Kılıçdaroğlu, Türkiye’nin 2007 krizine kırılgan bir yapıda yakalandığını ve krizden en çok etkilenen ülkelerin ilk sıralarında yer aldığını vurgulayarak harcamaların toplumun ihtiyaçlarına göre yapılmadığını, keyfi olduğunu söyledi. Kılıçdaroğlu, partisinin, sadaka tarzı yardımlardan sosyal hak kavramını sağlamaya çalıştığını anlattı. Kılıçdaroğlu, işsizlikle mücadele için sol yönetimlerin işbaşına gelmesi; zaten işbaşında olanların ise ellerinin güçlenmesini gereği üzerinde durdu. Talabani’den özel davet Kılıçdaroğlu’nun hafta sonu Diyarbakır’a geleceğini belirten CHP’li Çetin Soysal, “Burada yaşanan olumsuzlukları ortadan kaldıracak politik ve siyasi çalışma içerisindeyiz” dedi. Soysal, KCK davasında mahkemenin Kürtçeye karşı takındığı tavra da tepki gösterdi. DİYARBAKIR (Cumhuriyet Bürosu) CHP İstanbul Milletvekili Çetin Soysal, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun önümüzdeki cumartesi günü Diyarbakır’ı ziyaret edeceğini anımsatarak “Burada yaşanan olumsuzlukları ortadan kaldıracak politik ve siyasi çalışma içerisindeyiz. Genel Başkanımız Sayın Kılıçdaroğlu da mesajlar veriyor. Vermeye de devam edecek” dedi. Soysal, KCK davası sanıklarına Kürtçe savunma hakkı tanınmasını, ancak bunun siyasi malzeme yapılmamasını istedi. Geçen günlerde Diyarbakır’da temaslarda bulunan CHP İstanbul Milletvekili Çetin Soysal, “Burada bir sorun var. Ve bu sorunu biz yok sayamayız. Bu sorunu çözmeye dönük bir çalışma grubumuz var. Önümüzdeki günlerde bu konuyla ilgili raporumuzu açıklayacağız. Güneydoğu bizim coğrafyamızın önemli bir parçası. Buradaki insanlar bizim yurttaşlarımız. Yani etnik kökeni ne olursa olsun bir ayrım içerisinde olmamamız gerekiyor. Burada yaşanan olumsuzlukları ortadan kaldıracak politik ve siyasi çalışma içerisindeyiz. Genel Başkanımız Sayın Kılıçdaroğlu da mesajlar veriyor. Vermeye de devam edecek” diye konuştu. Terör örgütü PKK’nin kent yapılanması KCK TM davasında yaşanan Kürtçe krizini de değerlendiren Soysal, sanıklara Kürtçe savunma yapma izni verilmemesini eleştirdi. Soysal, “Bir kere Kürtçe bilinmeyen bir dil değil. Kürtçe bilinen bir dildir. Ayrıca bizim de bir zenginliğimizdir. Savunma hakkı her yurttaşımızın hakkıdır. Bir yurttaşımız savunmasını kendisini nasıl ifade edebiliyorsa o şekilde de yapma hakkını kullanabilmelidir. Türk mahkemelerinde bir Fransız yargılanıyor olsaydı, ona ‘Türkçe yargılamak zorundayız’ deme şansına sahip değildik” dedi. ruz” derken Talabani CHPKYB ilişkilerinin güçlendirilmesi gereği üzerinde durdu ve Kılıçdaroğlu’nu “çok önemli kutsal mekânları bizzat gezdirmek üzere” Irak’a davet etti. Görüşmede, Talabani’nin ülkesinde yayımlanan kendisiyle ilgili bazı karikatürlerden yakındığı öğrenildi. Kılıçdaroğlu bu konudaki sorulara, “Kendisini hem ABD, hem İran dostu gösteren karikatürler olduğunu söyledi. Ben de benim AKP şikâyeti Kılıçdaroğlu, “Küresel Ekonomi ve Türkiye” başlıklı konuşmasına “Size partimin başkanı olarak ilk kez hitap etmekten onur duymaktayım” diye başladı. Küresel krizin so Kılıçdaroğlu, “Küresel Ekonomi ve Türkiye” başlıklı konuşmasında işsizliğin, sosyal güvencesiz istihdam ve yoksullaşma sürecinin sadece ekonomileri değil, demokrasileri de tehdit ettiğine vurgu yaptı. le ilgili de rahatsız edici karikatürler yayımlandığını, ancak dava açmadığımı söyledim. Ancak Sayın Başbakan’ın tavrının farklı olduğunu anlattım” dedi. Kılıçdaroğlu, Irak’taki PKK varlığı ile ilgili bir soru üzerine de “Biz terörün Türkiye’yi rahatsız ettiğini, terörün olmadığı bir ortamda ilişkilerin çok daha iyi olacağını ifade ettik. O da, inşallah, karşılığını verdi” açıklamasını yaptı. Kılıçdaroğlu, nuçlarını özetleyen Kılıçdaroğlu, şunları söyledi: “Sıcak para akımlarının çevre ekonomilerinin paralarını aşırı değerlenmeye zorlamasının en olumsuz sonuçları, bu ülkelerin ithalata daha açık hale gelmeleri, sanayiden başlamak üzere üretken sektörlerinin aşınması ve işsizlik artışı olmaktadır. Üstelik Türkiye gibi yüksek dış ticaret ve cari açıklar veren ülkelerde ‘istihdam yaratmayan büyüme’ ‘İlişkiler güçlendirilmeli’ Kılıçdaroğlu daha sonra Irak Devlet Başkanı, KYB Başkanı Celal Talabani ile görüştü. Kılıçdaroğlu görüşmeden sonra yaptığı açıklamada “Irak’la ekonomik ilişkilerin güçlendirilmesi gereği” üzerinde durduklarını bildirdi. Kılıçdaroğlu, “Irak’ın bütünlüğüne büyük önem veriyo TRT HABER’DEN MUMCU SUİKASTI YORUMU ‘Failler yanlış yerde aranmış olabilir’ Gazetemiz yazarı Uğur Mumcu’nun katledilmesinin konu edildiği programda Mumcu’nun ağabeyi Ceyhan Mumcu, suikastın İran boyutunu anlattı. TRT Haber’deki programda “Mumcu’nun peşinden giden sevenleri o gün olduğu gibi bugün de seslerini çıkarırsa belki çözüm daha yakın olur” yorumu yapıldı. ALİ ÖZTÜRK ANKARA TRT Haber’de yayımlanan Büyük Takip programında, “Mumcu suiskastının failleri bulunamasa da düşman, yani istenen düşman çoktan hedefe konmuştu, Mumcu ve onun peşinden giden sevenleri o gün failleri yanlış yerde aramış olabilir” denildi. TRT Haber’de dün yayımlanan programın konusu 1993’te bombalı saldırı sonucu yaşamını yitiren gazetemiz yazarı Uğur Mumcu cinayetiydi. Programda Mumcu’nun ağabeyi Ceyhan Mumcu, Uğur Mumcu Cinayetini Araştırma Komisyonu Başkanı Ersönmez Yarbay ve gazeteci Celal Başlangıç’ın görüşlerine yer verildi. Uğur Mumcu’nun, Ergenekon sanıklarından Ümit Oğuzkan’ın iddianamede yer alan ifadesine göre; Irak Kürdistan Demokratik Partisi lideri Celal Talabani’ye götürülen silahlarla ilgili araştırmalar sebebiyle öldürüldüğü ifade edilen programda, katledilen diğer aydınlara da yer verildi. “Fail olarak bazıları İran ve İslami örgütleri gösterirken bazıları da İslami örgütlerin şimdiye kadar cinayet işlemediğini söylüyor” şeklindeki ifadelere yer verilen programda, cinayetin ardından kamuoyunun dikkatlerinin İran’a ve İslami örgütlere kaydığı kaydedildi. [email protected] ‘İkinci amaç ilişkileri bozmak’ Mumcu’nun ağabeyi Ceyhan Mumcu, suikastın İran boyutunu şu sözlerle anlattı: “Suikastı yapanlar ondan kurtuluyorlar. İkinci bir amaç da İranTürkiye ilişkilerini bozmak. O tarihte doğalgaz anlaşması yapılacaktı, yapılamadı. Çok uzun seneler ertelendi. İlişkiler kopma noktasına geldi. Daha o gün saat 16.00’da açıklama gelmeye başladı. Aynı gün İslami hareket operasyonuna başlıyorlar gibi söylemler çıktı. Biz öğrenene kadar, ‘devletin yetkilileri böyle diyorsa doğru’ diye düşündük.” Program, “Mumcu’nun peşine düştüğü belgelerin varlığı ve alıp alamadığı belirsiz. Ancak Türkiye o günlerde olup bitenlerle ilgili bugün çok raha fazla bilgiye sahip. Mumcu ve onun peşinden giden sevenleri o gün failleri yanlış yerde aramış olabilir. O gün olduğu gibi bugün de seslerini çıkarırlarsa belki çözüm daha yakın olur” ifadeleriyle bitti. SEÇİM HAREKETLİLİĞİ BAŞLADI CHP’de önseçim için kampanya Yurt Haberleri Servisi CHP Eskişehir İl Başkanlığı, önümüzdeki haziran ayında yapılacak genel seçimde milletvekillerinin “önseçim”le belirlenmesi için imza kampanyası başlattı. CHP Eskişehir Taban Hareketi adına konuşan CHP üyesi Salim Erginyer, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’na tam destek verdiklerini ve önseçim istediklerini belirtti. Erginyer, “Tabanın sorunu olan bu konuda milletvekili adaylarının belirlenmesi önseçimle olmalıdır diyoruz” dedi. Önseçim için bir yol haritası çizilmesi gerektiğini vurgulayan Erginyer, “Şimdiden altyapı hazırlanmalı. CHP’nin iktidar olabilmesi için örgütlerin ön seçim yapması şart olmalıdır” diye konuştu. Taban Hareketi’nin topladığı imzalar CHP Genel Merkezi’ne gönderilecek. C MY B C MY B