16 Mayıs 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
[email protected] 8 EK M 2010 CUMA CUMHUR YET SAYFA EKONOMİ 13 CMYB C M Y B PARAMETAPARA MUSTAFA SÖNMEZ Kur Savaşları: Lenin in Yazdığı Gibi... Büyük krizler, dünya pazarlarını paylaşmış büyük sermayeler onları temsil eden devletler arasında bir yeniden paylaşım kavgasıdır aynı zamanda. Başlarda ticari savaş biçiminde başlayan itişkakışın sonradan iki dünya savaşı felaketi ile sonuçlandığını unutmayalım! Derin bir çöküşün ardından uzun bir durgunluğa dönüşen büyük kriz, yeni dengelere gebe. Kriz öncesinin İmparator u ABD, yaşamakta olduğu talep eksikliğini, büyük işsizliği aşmanın arayışında. Diğer egemen blok AB de büyük bütçe açıkları verme pahasına, devlet müdahaleleri ile yatıştırılan krizin enkazını, yeniden büyüme ivmesi yakalayarak aşma çabasında. Finans krizi yaşayan bu iki blokun şu an hedefi, krizde küçülme bir yana, büyüme yaşayan irice gelişmekte olan ülkelerin pazarlarına dalmak, oralara mal ve sermaye ihracı gerçekleştirerek kuyudan çıkmak. Otuz dolayında çevre ülkeye, bu arada Türkiye ye sonuna kadar abanıyorlar. Ama direnenler var. Hangileri? Çin, Hindistan gibi iki dev pazar, başta geliyor. Yanı sıra Asya da G.Kore, Endonezya, Tayvan ve Güney Amerika da Brezilya Bu 6 yükselen ülkeye, IMF aracılığıyla da yapılan bir telkin var. Pazarlarınızı ABD ye, AB nin merkez ülkelerine açın, açın ki size ihracat yaparak çarklarını döndürebilsinler. Sizlerin kriz öncesinden döviz fazlanız var. İthalat yapabilirsiniz, böylece ihracat ihtiyacı olan ABD ve merkez AB yi kuyudan yukarı çekebilirsiniz Peki, ne lazım bunun için? Özellikle Çin ve diğerlerinin pazarlarını açmaları, bunun için de yerel paralarını aşırı değerlendirip ithalatı cazip, ihracatı itici kılacak hale getirmeleri Peki, bunu ne sağlar? Sıcak para girişine sınırsız izin Biliniyor ki sıcak para, borsaya, devlet k ğıtlarına hızla girer ve girdiği ülkede döviz arzını arttırır, böylece kurları aşağı bastırır. Ucuzlamış kur ile ithalat cazip hale gelir, ihracat cazip olmaktan çıkar. Çin e, Hindistan a, Brezilya ya ve diğer 3 Asya ülkesine özellikle telkin edilen, sıcak paraya dirsek göstermemeleri Ne var ki özellikle Çin ve Hindistan, başından beri sıcak para girişlerine pek yüz vermediler. İhtiyaçları olan esas dövizi, ihracata dönük üretimle kazandılar, hem öyle kazandılar ki birçok yükselen ülke hele ki Türkiye dev cari açıklar verirken, onlar büyük döviz fazlaları ile krizi karşıladılar. Özellikle Çin, sistemin eşkıyası ABD nin dev cari açıklarını karşılayan ana finansör oldu. ABD ve merkez AB nin beklentisine, bütün tehditlere rağmen, Çin yüz vermiyor, sıcak parayı tersliyor. Teknoloji getirmeyen, istihdam yaratmayan doğrudan yabancı sermayeyi bile istemiyor, yerli sermayesini kolluyor. Hindistan ve Asya ülkeleri de öyle. Hele Brezilya, sıcak paraya koyduğu yüzde 2 lik vergi caydırıcısını, geçen gün 2 puan daha arttırdı. Bu 6 yükselen ülke, sıcak paraya yüz vermeyince, sıcak para, dirsek görmediği ülkelere ve tabii ki, Türkiye ye daha çok yöneliyor. Hiçbir şey özde, Lenin in, Emperyalizm de yazdığından farklı değil. ABD, merkez AB emperyalizmi, yine bağımlıçevre ülkelere mal ve sermaye ihraç etme derdindeler. Pazar arayan sıcak paranın boyutlarını hatırlatalım bu arada: Sıcak para akımlarını yakından izleyen Uluslararası Finans Enstitüsü IIF , 30 yükselen ekonomi ye dönük özel yabancı sermaye girişlerinin 2009 da 581 milyar dolara kadar düştüğünü ve 2007 ye göre yüzde 40 dolayında daraldığını belirlemişti. IIF, 5 Ekim tarihli bülteninde ise 2010 da, sıcak para akımının yeniden hızlandığını ve yıl sonunda 825 milyar dolara kadar çıkacağını, 2011 beklentisinin de 834 milyar dolar olduğunu açıkladı. Kendini sıcak paraya karşı koruyanlar, sıcak paranın yerli paraları aşırı değerlendirerek piç ettiğini , ihracat yerine ithalatı cazip kılıp üretim eşiklerini aşındırdığını, birçok yerli firmanın yıkıcı ithalat karşısında piyasaya havlu attığını ve işsizliği büyüttüğünü bildikleri için direniyorlar. Bir de direnemeyip sıcak paranın tahripk r etkisine aldırış etmeyen, günü kurtarmak için sıcak paraya ardına kadar kapılarını açanlar, teslim olanlar var ki başı Türkiye çekiyor. Türkiye nin, özellikle tekstilkonfeksiyon, gıda, camseramik, kısmen otomotiv gibi net ihracatçı sektörleri, TİM aracılığıyla, sıcak paranın tahripk r etkisinden, dolar kurunu yıllardır 1.50 TL nin altına iten yıpratıcı etkisinden yakınıyorlar. Buna karşılık çıkarı ithalattan yana olan sektörler, dışarıdan 250 milyar doların üstünde dışarıdan kredi kullanan özel firmalar, bedeli ne olursa olsun, sıcak para girişine engel konulmamasını istiyorlar. AKP iktidarı da temelde ikincilerden yana. Ama, TİM cileri ve sözcüleri Bakan Çağlayan ı arada bir yatıştırmak gerek. Merkez Bankası nın son günlerde döviz alımını arttırmayı işaret eden önlemleri, ağza çalınan bir parmak baldan, sızlananların ağzına tıkılan emzikten öte bir şey mi, yaşayarak görürüz. Açık olan şu ki Türkiye, emperyalizmin sıcak para koçbaşı ile teslim almak istediği ama direnişle karşılaştığı ülkeler arasında değil. Sinik, sünepe, teslimiyetçiler arasında ve bunun bedelini tüm topluma ödetiyor, ödetecek... [email protected] http: mustafasnmz.blogspot.com CHERRY SAKARYA DA FABRİKA KURUYOR Mermerler Otomotiv Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı ve Genel Müdürü Murat Mermer, Çin merkezli otomotiv üreticisi Cherry nin Türkiye de üretimini Sakarya Karasu da kuracakları fabrikayla yapacaklarını belirterek yıl ba şından önce projeye başlayacaklarını bildirdi. Mermer, yak laşık 500 milyon dolarlık bir yatırım öngördüklerini, söz konusu yatırımın 120 milyon dolarını da bina ve sos yal tesislerin oluşturacağını kaydetti. Bu yatırım la, beş yılın sonunda 3 bin kişiye istihdam sağla nacağını belirten Mermer, bu rakamın 890 ını be yaz yakalıların oluşturacağını söyledi. TORUNLAR IN FİYAT ARALIĞI 5.507.50 TL Torunlar GYO nun halka arz sürecinde fiyat aralığı belirlendi. Talep toplama süre cinde Torunlar GYO nun hisse fiyatı 5.50 TL ile 7.50 TL aralığında olacak. His selerinin yüzde 25.16 lık bölümü halka açılacak. Torunlar GYO nun halka arzın da hisselerin yüzde 10 u yurtiçi bireysel yatırımcılara, yüzde 10 u yurtiçi kurum sal yatırımcılara, yüzde 80 i de yurtdışı kurumsal yatırımcılara ayrıldı. Torunlar GYO nun yurtiçinde halka arzına İş Yatırım liderliğinde 30 aracı kurumdan olu şan konsorsiyum, yurtdışında ise JP Morgan aracılık ediyor. Torunlar GYO Yö netim Kurulu Başkanı Aziz Torun, Torunlar GYO nun halka arz süreci sonun da şu anda borsada işlem gören gayrimenkul yatırım ortaklıkları arasında port föy değeri açısından en büyük GYO lardan biri olması bekleniyor dedi. TT CEO SU EN GÜÇLÜLER ARASINDA Türk Telekom Grubu Üst Yöneticisi Hakam Kanafani, sek törünün en güçlü 100 yöneticisi arasına girdi. Kanafani, dünya çapında telekom sektöründe görev yapan üst düzey yöneticilere seslenen en önemli yayınlardan olan Global Telecoms Business ın bu yıl üçüncü kez hazırladığı GTB Power100 2010 listesinde yer aldı. GTB nin Kanafa ni nin de bulunduğu listesinde yer alan diğer önemli isimler arasında Google Üst Yöneticisi Eric Schmidt, Apple Üst Yöneticisi Steve Jobs, Ericsson Üst Yö neticisi Hans Vestberg gibi isimler yer alıyor. Gelişmiş ve gelişmekte olan ülkeler arasındaki sermaye girişlerine denetim konusundaki zıt görüşler bugün gündeme gelecek Kurdagerilimtırmandı Ekonomi Servisi Küresel politika ya pıcılar arasında kur tartışmaları sürerken Batılı liderler, Çin ve diğer gelişmekte olan ekonomileri, para birimlerinin değerini dü şürmek için yapacakları eşzamanlı giri şimlerin ekonomik toparlanmayı rayından çıkarabileceği konusunda uyardılar. ABD Hazine Bakanı Timothy Geith ner büyük ticaret fazlası veren ülkelerin paralarının değerlenmesine izin vermeleri gerektiğini, yoksa sonuçları çok ağır ola bilecek bir dizi rekabetçi devalüasyona yol açabileceklerini söyledi. Uluslararası Para Fonu nun IMF haf ta sonunda yapılacak yarıyıllık toplantı sından kısa bir süre önce yaptığı konuş mada Geithner, Kurlarını olması ge rekenden daha düşük tutan büyük ekonomiler, paralarının değerlenmesine engel olurlarsa, bu diğer ülkeleri de ay nı şeyi yapmaya teşvik eder dedi. Pek çok ülke lideri, en düşük kur ya rışı nın gümrük vergilerini ve küresel eko nomik büyümeye zarar verecek benzer tedbirleri getireceğinden korkuyor. Ne var ki Batılı ülkelerin parası yuanı yapay olarak düşük değerde tutmakla suçladığı Çin in başbakanı Wen Jiabao, Avrupa Birliği ne hitaben hafta başı yap tığı konuşmada bu tür baskılardan vaz geçilmesini istedi. Hızlı bir kur değişiminin ülkesinde ağır sonuçları doğuracak toplumsal kar gaşaya neden olacağını ifade eden Wen, Pek çok ihracatçı şirketimiz kapan mak, kentlere göçen işçiler köylerine dönmek zorunda kalır... Eğer Çin de toplumsal ve ekonomik çalkantı yaşa nırsa bu dünya için felaket olur dedi. ABD Merkez Bankası nın Fed para ar zını yeniden arttıracağı beklentisi, kısa va deli ABD hazine k ğıtlarının getirisini da ha da düşürürken ABD Doları üzerinde ki baskıyla Avro, yen ve diğer gelişmek te olan ülke paralarını yükseltmesi, hü kümetleri önlem almaya itiyor. Japonya Maliye Bakanı Yardımcısı Fumihiko Igarashi de ticarette diğer ülkelerde daha rekabetçi olmak için yenin değerini düşürmeyeceklerini ve para bi rimine müdahalenin aşırı hareketlenme leri engellemeyi amaçladığını söyledi. Iga rashi, Ulusal çıkarlar için devalüasyon yarışıyla uğraşma eğiliminde değiliz. Aşırı oynaklık durumunda yumuşak operasyonlar yapabiliriz dedi. IMF görevini yapamadı IMF toplantısında ve Cuma günü ya pılacak G20 maliye bakanları toplantısında küresel kur sistemi ve dünyadaki ekono mik büyümenin dengesine nasıl oturtu lacağı sorunun ele alınması bekleniyor. Kanada Maliye Bakanı Jim Flaherty, toplantıda kurlara müdahale ve esnek olmayan kur konularını tartışacaklarını söyledi. Mitsubishi UFJ Securities den Brendan Brown, ABD nin en büyük or tağı olduğu IMF nin, daha fazla parasal gevşemeye ya da doların zayıflamasına en gel olmayacağını savundu. Brown, Bu kurum temel görevi olan kur savaşını önlemeyi başaramadı dedi. Amerikan Doları nın ön ceki gün 1.4110 TL ile iki yı lın en düşük düzeyine in mesinin ardından düşüşün ne kadar süreceği merak ko nusu oldu. Uzmanlar, ge lişmekte olan ülkelere çok yüksek miktarlarda giriş ol duğunu, yönü tamamen kü resel gelişmelerin belirle diğini dile getirdi. Banka cılar gelişmekte olan ülke ekonomi para birimlerine olan girişlerin etkisiyle kur ve faizde yönün aşağı ol maya devam edebileceğini, küresel gelişmelerin iç pi yasada da aynen yansıya cağı görüşünde. Dolar dün, bankalararası piyasada dolar TL devam eden girişlerle 1.4110 TL ile son 2 yılın en düşüğünde, gösterge faiz tarihi en düşük seviyelerinin de görüldüğü Ekim 2009 dan beri en dü şük seviyesinde güne baş ladı. Merkez Bankası, saat 15.30 itibarıyla gösterge niteliğindeki doların efektif satışını 1.4201 lira, Av ro nun efektif satış kurunu da 1.9851 lira olarak be lirledi. İstanbul serbest pi yasada, kapanış saatlerin de doların satış fiyatı 1.4270 liraya, Avro nun satış fi yatı 1.9880 liraya yükseldi. Beklenti yükseldi Merkez Bankası, ekim ayı birinci dönem beklenti an keti sonuçlarını açıkladı. Buna göre, eylül ayının ikinci anketinde yüzde 7.46 olan yıl sonu enflasyon bek lentisi, ekim ayının ilk an ketinde yüzde 7.56 ya çıktı. IMF, yaşanan gerilimden Çin i sorumlu tutarken Çin başbakanı, artık yuanın değeri konusundaki baskılardan vazgeçilmesi gerektiğini, istenenin yapılması durumunda yalnız Çin in değil, tüm dünyanın etkileneceğini net bir şekilde açıkladı. IMF, kur savaşını önleyemediği için eleştiriliyor. Ekonomi Servisi Dünya Bankası Başkanı Robert Zo ellick, gelişmekte olan ülkelerin varlık fiyatlarının şişmesine ve para birimlerinin hızla değerlen mesine neden olan para girişlerini sınırla mak için önlem alması gerektiğini savu nurken IMF, sürekli müdahalenin istenir bir durum olmadığını açıkladı. Zoellick, Japonya nın Nikkei gazetesine yaptığı açıklamada gelişmekte olan ülkelerin, kısa vadeli sermaye girişlerini kontrol al tına alacak önlemleri değerlendirmeleri gerektiğini söyledi. Fakat üst düzey bir IMF yetkilisi, hızlı büyüyen ekonomilere para girişlerinin doğal ve arzu edilir bir durum olduğunu belirterek fon akışlarının kısıtlanmaması gerekti ğini ifade etti. IMF Yardımcı Baş kanı Naoyuki Shinohara, Reuters ile yaptığı söyleşide Piyasada arada bir dalgalanmalar görüldüğünde müdahale seçe neği söz konusu olabilir... Ancak bir ülkenin para biri minin değerini belirli bir seviyede tut mak için sürekli müdahalede bu lunması kesinlikle istenilir bir du rum değil dedi. IMF deki görevi öncesinde Japonya da yenin değe rinden sorumlu olan Shinohara, ABD ve Avrupa da para politikası nın gevşek kalacağının belli olduğu bir dönemde Japonya yönetiminin yeni zayıflatma çabalarını da akıntıya karşı kürek çek me olarak niteledi. Altın fiyatları 1364 dolarla yeni bir rekor daha kırdı. Uluslararası piyasalarda spot altının ons fiyatı 1.364.60 dolara kadar yükselerek bugün de rekor kırdı. Goldaş İş Geliştirme Yöneticisi Çağdaş Küçükemiroğlu altının seyrine ilişkin şunları Daha önce Amerika da ev fiyatlarındaki yapay artışlar ve onun daha öncesinde internet hisselerinde yaşanan balon burada da mevcut. Ancak sisteme yeni para girişi olduğu sürece ve sürü psikolojisi faktörleriyle hareket edilmeye devam ettikçe artışları devam edecek dedi. Küçükemiroğlu, yatırımcıların çok spekülatif bir piyasada işlem yaptıklarını kabul ederek pozisyon belirlemeleri gerektiğini dile getirdi. Öte yandan, Vietnam Merkez Bankası, iç piyasada altın fiyatlarının makul olmayan düzeye yükselmesi halinde altın ithalatına izin vermeyi düşünebileceğini açıklayarak altın fiyatlarının yeni rekor kırmasına destek oldu. Türkiye, bu yıl 729 milyar dolarlık milli gelirle kriz öncesinin çok az altında kalacak Çin ikinci devolacak Ekonomi Servisi Küresel ekono minin önündeki engellere ilişkin uya rıların arkası kesilmiyor. Ekonomist Nouriel Roubini, çift dipli resesyon olasılığını yüzde 40 olarak gördüğünü, ancak global ekonominin bir dip, de vam eden resesyonu hissetmesi için ABD nin çift dip yapmasının gerek mediğini söyledi. IMF Başkanı Stra ussKahn da kamu borçları ve istih damın küresel ekonomi için tehlike oluşturmaya devam ettiğini dile getirdi. Yunanistan da yeni bir kredi krizi yaşanması gibi dış şoklar, bel ki de İspanya, Portekiz veya İrlan da daki problemler çift dip için ge rekli şoku tetikleyebilir diye konu şan Roubini, Yeni bir Lehman hi k yesine ihtiyaç yok, büyük bir za rara ihtiyaç yok. Küçük yaralar buna yol açabilir dedi. Öte yandan IMF Başkanı Domini que StraussKahn, kamu borçları ve istihdam yaratmayan büyümenin kü resel ekonominin önünde tehlike arz et tiğini söyledi. StraussKahn Fransa da yayımlanan Le Monde gazetesine yaptığı açıkla mada, küresel ekonominin önündeki en büyük risklerin, istihdam sağlama yan büyüme ile artan kamu borçları ol duğuna dikkati çekerek IMF ve Ulus lararası Çalışma Örgütü nün ILO verilerine göre gelecek 10 yılda yak laşık 450 milyon gencin istihdam pi yasasına katılacağının, yaklaşık 30 milyon kişinin de işini kaybedebile ceğinin altını çizdi. ABD bu yıl dünyanın en büyük ekonomileri arasında ilk sıradaki yerini koruyacak. Çin ilk kez Japonya yı geride bırakarak ikinci büyük ekonomi olacak. Kanserojen 156 bin giysi imha edildi Ekonomi Servisi Devlet Bakanı Zafer Çağlayan, tekstil ve hazır giyim eşyalarında ki kanserojen maddeleri tespit eden Riske Da yalı Denetim Sistemi nin RDDS tanıtımını yaptı. Çağlayan, RDDS çerçevesinde bugüne kadar kanserojen azo boyar madde içeren 155 bin 911 adet hazır giyim eşyası, 14 bin 503 çift ayakkabı ve eldiven, 2 bin 311 kilogram tekstil boyası, 29 bin 2 metre kumaş, 859 met rekare halı ve 631 set iç giyim eşyasının ber taraf edildiğini açıkladı. Tekstil ve hazır giyim sektörünün Türkiye ekonomisi için hayati önem taşıyan lokomo tif sektörlerden birisi olduğunu vurgulayan Çağlayan, Dış Ticaret Müsteşarlığı nın DTM RDDS yi Ocak 2010 tarihinden itibaren uy gulamaya koyduğunu söyledi. Çağlayan ko nuşmasında, rekabet avantajı elde etmek için kimi zaman kurallara uyulmamakta, toplum sağlığı ve tüketici hakları pahasına haksız ka zanç elde edilmekte olduğunu ifade ederek tekstil, hazır giyim, deri ve halı ithalatının Tür kiye yararına düzenlenmesi için her türlü ara cı etkin şekilde kullandıklarını belirtti. Ekonomi Servisi Uluslararası Para Fonu IMF 2010 Dünya Ekonomik Görünümü Ra poru verilerinden yapılan derlemeye göre, bu yıl ABD 14.6 trilyon dolarla ilk sırada yeri ni aldı. Çin, uzun süredir ikinci sırada bulu nan Japonya yı geride bırakarak, 5.7 trilyon dolarlık Gayri Safi Yurtiçi Hasıla GSYH ile ikinci sıraya yerleşti. Japonya da 5.4 trilyon dolarlık milli gelir le 3. sıraya geriledi, Japonya nın da 2015 yı lına kadar bu yerde kalması bekleniyor. En bü yük ekonomiler sıralamasında Almanya 3.3 trilyon dolarlık milli gelirle dördüncü sırada bulunacak. Almanya yı sırasıyla 2.6 trilyon dolarla Fransa, 2.2 trilyon dolarla İngiltere, 2 trilyon dolarla İtalya ve Brezilya takip etti. Türkiye sıra atlayacak Türkiye, bu yıl 729.1 milyar dolar ile 17. sırada yer aldı. Türkiye bu rakamla, kriz ön cesi 2008 yılındaki 730.3 milyar dolarlık mil li geliri neredeyse yakalamış oldu. Türkiye nin gelecek yıl da 789.6 milyar do lar milli gelire ulaşması bekleniyor. Böylece ilk kez Hollanda yı geride bırakarak 16. sıraya yükselecek. 2012 de de yerini Endonezya ya bırakarak tekrar 17. sıraya gerileyecek ve bu yerini 2015 e kadar koruyacak. Sıralamada gelecek yıldan itibaren 2015 e kadar önemli bir değişiklik gözlenmiyor. Hindistan, Brezilya ve Güney Kore nin yük selişi de dikkati çekiyor. IMF VE DÜNYA BANKASI AYRI DÜŞTÜ A L T I N R E K O R T A N I M I Y O R DOLARIN SEYR MERAK ED L YOR Naoyuki Shinohara Robert Zoellick Çift dipli resesyon uyarısı [email protected] 8 EK M 2010 CUMA CUMHUR YET SAYFA EKONOMİ 13 CMYB C M Y B PARAMETAPARA MUSTAFA SÖNMEZ Kur Savaşları: Lenin in Yazdığı Gibi... Büyük krizler, dünya pazarlarını paylaşmış büyük sermayeler onları temsil eden devletler arasında bir yeniden paylaşım kavgasıdır aynı zamanda. Başlarda ticari savaş biçiminde başlayan itişkakışın sonradan iki dünya savaşı felaketi ile sonuçlandığını unutmayalım! Derin bir çöküşün ardından uzun bir durgunluğa dönüşen büyük kriz, yeni dengelere gebe. Kriz öncesinin İmparator u ABD, yaşamakta olduğu talep eksikliğini, büyük işsizliği aşmanın arayışında. Diğer egemen blok AB de büyük bütçe açıkları verme pahasına, devlet müdahaleleri ile yatıştırılan krizin enkazını, yeniden büyüme ivmesi yakalayarak aşma çabasında. Finans krizi yaşayan bu iki blokun şu an hedefi, krizde küçülme bir yana, büyüme yaşayan irice gelişmekte olan ülkelerin pazarlarına dalmak, oralara mal ve sermaye ihracı gerçekleştirerek kuyudan çıkmak. Otuz dolayında çevre ülkeye, bu arada Türkiye ye sonuna kadar abanıyorlar. Ama direnenler var. Hangileri? Çin, Hindistan gibi iki dev pazar, başta geliyor. Yanı sıra Asya da G.Kore, Endonezya, Tayvan ve Güney Amerika da Brezilya Bu 6 yükselen ülkeye, IMF aracılığıyla da yapılan bir telkin var. Pazarlarınızı ABD ye, AB nin merkez ülkelerine açın, açın ki size ihracat yaparak çarklarını döndürebilsinler. Sizlerin kriz öncesinden döviz fazlanız var. İthalat yapabilirsiniz, böylece ihracat ihtiyacı olan ABD ve merkez AB yi kuyudan yukarı çekebilirsiniz Peki, ne lazım bunun için? Özellikle Çin ve diğerlerinin pazarlarını açmaları, bunun için de yerel paralarını aşırı değerlendirip ithalatı cazip, ihracatı itici kılacak hale getirmeleri Peki, bunu ne sağlar? Sıcak para girişine sınırsız izin Biliniyor k
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle