17 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
CMYB C M Y B SAYFA CUMHUR YET 7 EK M 2010 PERŞEMBE 4 HABERLER DÜNYADA BUGÜN ALİ SİRMEN Din Devletine Son Adım PARİS Önce, Diyanet te görevli bir profesör konuştu. Ardından yasal düzenleme geldi ve Diyanet İşleri nin dini eserleri inceleme yetkisi, eserleri dini açıdan inceler şeklinde değiştirildi... Doğrusu ilk bakışta masum bir şaşırma gibi görünen bu değişiklik, din devleti sansürcülüğü önündeki son engeli de kaldırıyordu. Sonunda, Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Bardakoğlu aldı sazı eline... Sayın Bardakoğlu na göre, Diyanet İşleri Başkanlığı tamamıyla resmi bir kurum olmayıp, din görevlileri devlet memurundan öte, toplumla iç içe yaşayan sivil kişilerdir. Bardakoğlu na sorarsanız, din görevlileri toplumun her kesimini kucaklarlar, sosyal yaşamlarının içinde olurlar, Diyanet İşleri de insanların dini inançları konusunda yol gösteren bir kurumdur. Bardakoğlu na göre, Diyanet Cami Dışı Din Hizmetleri Projesi ile, din hizmetlerinin sadece namaz kılmak ya da oruç tutmak olmadığını, bütün sosyal hayatı kapsadığını vermeye çalışacaktır. Ali Bardakoğlu yine buyuruyor ki, camiler resmi kurumlar değillerdir. Diyanet İşleri Başkanlığı da resmi kurum değildir. Zaten din ile devlet bürokrasisinin ayrı olmasının anlamı bu olmalıdır. Bardakoğlu her şeyi o kadar açık söylemiş ki... Hani ne demişler: Anlayana sivrisinek saz, anlamayana davul zurna az. Dinin bütün sosyal hayatı kapsadığı yönetimlerin, laik toplumlar olmadığını bilmek için k hin ya da lim olmaya gerek yok. Ayrıca böyle bir düzenin anayasaya aykırı olduğunu görmemek de mümkün değil. Üstelik anayasanın bu yapısının değiştirilmesinin önerilmesinin bile mümkün olmadığını da herkes biliyor. Herkes dediysek, zaman zaman kimilerinin sözlerini yanlış anlayıp, içinde hikmet aradıkları, mahkemenin saygıdeğer başkanı Haşim Kılıç hariç tabii ki... Ona göre, bu maddeler zaten çağdışıdır. Kimin ya da neyin çağdışı olduğu ayrı bir tartışma konusudur. Zaten amaç da, yeni tartışmalar başlarken kurumlar ve kavramların içlerini boşaltmaktır. Dini ve din adamlarını toplumun her bölümüne egemen kılmak isteyen Bardakoğlu, Diyanet İşleri Başkanlığı yla onun memurları imamların, resmi kurum ve kişiler olmadığını söyleyerek, kendi kafasınca bir dindevlet ayrımı yapıyor. En ufak bir irdeleme karşısında bile dayanamayacak böylesi bir tanımın kabul görmemesi ve Anayasa Mahkemesi nden dönmesi beklenirdi, eğer Anayasa Mahkemesi ni yeni iktidarın keyfine uygun biçimde yeniden dizayn operasyonu başlamamış olsaydı. Ama o da yapılıyor ve Anayasa Mahkemesi ne yeni dönemde h kim olacak zihniyet de başkanı tarafından açıklanmış bulunuyor. Diyanet in pek becerikli başkanı Ali Bardakoğlu, laik Cumhuriyet in henüz ayakta kalmış son kalıntılarına darbeyi de, Diyanet i ve imamı bütün sosyal hayatı kapsayacak hale getirerek indirmeye çalışıyor. Zamanlama tamamdır. Buna karşı durabilecek güç ve kurumların hepsi hizaya getirilmiştir. Bardakoğlu nun projesi ve Haşim Kılıç ın açıklamalarını bir arada okuyunca, son anayasa referandumunun ardındaki amacın ne olduğu bütün açıklığıyla anlaşılmaktadır. Türkiye de laik Cumhuriyeti ortadan kaldırıp din devletinin önünü açma yolunda iktidar ile yandaşları ve güdümündeki güçler artık son hızla ilerleyeceklerdir. Bütün bunlar, kimi aklıevvellerin iddia ettikleri gibi Beyaz Türkler in yersiz korkuları mıdır acaba? Bu tehlikeyi görenlere Beyaz Türk demek doğruysa eğer, bunların karşıtlarına da Dangalak Türkler demek gerek. Tabii siz eğer, onların kişiliklerinde kurnaz satılmışları görüp, hain sıfatını dangalağa tercih etmiyorsanız. Ben hain sıfatının uluorta kullanılmasını sevmediğimden, dangalak ı tercih ediyorum. Hemen belirtmek isterim ki, demokrasilerde herkesin dangalak olmak ve de karşısındakini dangalak yerine koymak özgürlüğü vardır. Turhan Ilgaz da yok artık Felsefenin hor görüldüğü bir ülkede, felsefeye merak sarmıştı. Yazı ile yazının kolaylıkla birbirlerine karıştırıldığı bir meslekte yazın ustasıydı. Değerli, derinden ve sessiz yaşadı Turhan Ilgaz. Değerinin yeterince kavrandığına emin değilim. Yaşadığı gibi sessizce gitti. Anılarımızda yalnız bir gazeteci değil, yazar ve düşünür olarak da yaşayacak. [email protected] İĞNELİ FIRÇA ZAFER TEMOÇİN [email protected] Adalet Bakanı Ergin, şik yetlerinin ciddiye alınmama nedenini delil sunamaması olarak açıkladı Avcı belge vermedi ANKARA Cumhuriyet Bürosu Adalet Bakanı Sadullah Ergin, Hanefi Avcı nın, müşteki sıfatıyla bakanlıkta ifadesinin alındığını ancak burada kendilerine somut belge ve rilmediğini söyledi. Türban sorununun yeni ve özgürlükçü bir anayasa ile çö zülebileceğini anlatan Sadullah Ergin, bu durumun yeni olmadığını belirte rek kendilerinin ülkedeki özgürlük ve demokrasinin ilerlemesi için ça lıştıklarını kaydetti. Adalet Bakanı Ergin, katıldığı NTV deki programda gündeme ilişkin soruları yanıtladı. Avcı nın müşteki sı fatıyla bakanlıkta ifade verdiğini ilk de fa açıklayan Ergin, Hanefi Avcı be nimle yaptığı görüşmede sadece birkaç telefon numarası vererek yakınları ve kendisinin usulsüz din lendiğini söylemişti. Ancak kitapta iddialar daha genişti dedi. İddialar üzerine soruşturma başlatıldığını, Av cı ya da bilgi verildiğini anlatan Ergin, şunları söyledi: Ancak kendisi ithamlara devam etmişti. Biz de müşteki sıfatıyla Av cı yı davet ettik. 20 Eylül de geldi ğinde kendi kitabındaki iddialar hakkında sorular soruldu. Ama di rekt cevap vermeyerek, duyumla rım var, düşüncelerim bu.. gibi ce vaplar vermiştir. Kendisi birkaç gün içinde yeni bilgiler vereceğini söylemişti ama tutuklandı. Fakat tu tukluyken de soru sorduk ama yi ne net cevap vermedi. Soruşturmayı ilerletmek için somut delil sunula madı. Ben düşünüyorum, bulun tavrında bir şeyler söyledi. 20 Ey lül de müşteki sıfatıyla verdiği ifa dede bir somut belge yok. 1 Ekim de de sorduk ama, Geriye dönük araş tırılsın dedi o kadar. Avcı yı ziyaret eden ve ardından açıklamalarda bulunan CHP millet vekilleriyle de ilgili olarak, CHP mil letvekillerinin açıklamalarını tasvip edemeyiz. Milletvekillerinin bu şe kil taleplerini karşılamaya çalışı yoruz. Ancak bu arkadaşlar yine ka nunlara karşı geldi. Artık kendile rine izin vermemiz çok zor. Ancak bu durum sadece bu arkadaşlarımız için geçerli dedi. Avcı ve kitabındaki iddiaların ol dukça çok olduğunu ve iddiaların gi derek arttığını dile getiren Bakan Er gin, Bu iddiaların hepsini soruş turmayı yapan kişiler değerlendi recektir. Biz de konunun mevzua ta ilişkin ilerlemesini izleyeceğiz. Bu kadar bilgi kirliliğinin olduğu yer de iddialar iddia olarak kalacak. Esas olan soruşturma sonucunda çı kacak karardır diye konuştu. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ün TBMM nin açılışında değindiği tu tukluluk sürelerinin uzunluğu ve ar dından bakanlığın yaptığı elektronik pranga projesine de değinen Adalet Bakanı, şunları söyledi: Şu anda tu tuklu ve hükümlü oranı yüzde 50 50. Modern sistemler geliştirilirse tu tuklu oranı aşağı düşecektir. Elek tronik sistemi hem tutuklu hem de hükümlüler için uygulanabilir. An cak kararı parlamento verecek. Tutukluluk hallerinde en fazla 10 yıl, adli kontrol çerçevesinde, h kim takdiri ile olabilir.. Bu proje için 1.5 yıldır çalışıyoruz. Bu yıl içinde ka nun tasarısını Bakanlar Kurulu na, ardından Meclis e göndermeyi dü şünüyoruz. Dünyada birçok yerde kullanılıyor. Altyapı çalışmalarını tamamlıyoruz. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıç daroğlu nun AB de yetkililere 48 gazetecinin tutuklu olması açıklama sının doğruyu yansıtmadığını savunan Ergin, 48 değil 148 de olabilir. Bu rada önemli olan gazetecilerin yaz dıkları yazılardan, fikirlerini açık lamalarından dolayı içerde olma masıdır. Bendeki bilgilere göre 26 gazeteci hapiste. Fikir ve düşünce suçundan çok az sayıda gazeteci ha piste olabilir. Hırsızlık, silahlı terör örgütüne üyelik, uyuşturucu, gasp tan dolayı hapiste gazeteci var. Bu rada ölçü kaç gazetecinin gazeteci lik faaliyetinden içerde olmasıdır açıklamasını yaptı. HSYK seçimlerine değinen Bakan Ergin, kendilerine yöneltilen hal kı kandırdılar iddialarının doğru olmadığını savunarak, Adalet Ba kanlığı bünyesinde 45 kişinin aday olduğunu, ne var ki 200 adaydan ya rısının YARSAV listelerinden gel diğini öne sürdü. Hanefi Avcı nın kendisi ve yakınlarına yönelik dinlemeler nedeniyle bakanlıkta ifade verdiğini ilk kez doğrulayan Bakan Sadullah Ergin, somut delil sunulamadığı için soruşturmanın ilerleyemediğini savundu. Uzun tutukluluk sürelerine ilişkin eleştirileri de yanıtlayan Ergin, elektronik pranga için altyapı çalışmalarının sürdüğünü söyledi. Zorunlu din dersine karşı oturma eylemi ANKARA ANKA Pir Sultan Abdal Kültür Derneği yöneticileri, zorunlu din derslerinin kaldırılması için 9 Ekim Cumartesi günü Kızılay da bir günlük oturma eylemi yapacak. Pir Sultan Abdal Kültür Derneği Genel Başkan Yardımcısı Kemal Bülbül, yaptığı açıklamada zorunlu din derslerinin insan hakları ihlali ve asimilasyon projesi olduğunu ifade ederek Zorunlu din dersi 12 Eylül askeri darbesinin Türkİslam projesidir. Zorunlu din dersi Aleviliği ve Türkiye deki farklı inançları yok etme projesidir. AKP hükümeti hukuk tanımıyor dedi. Bülbül, zorunlu din derslerinin kaldırılması için 9 Ekim günü saat 12.00 de tüm şube yöneticileriyle Kurtuluş Parkı nda buluşarak Kızılay a yürüyeceklerini ve burada bir günlük oturma eylemi yapacaklarını belirtti. Bülbül, adalet isteyen Pir Sultan Abdal dostlarını eylemlerine güç vermeye çağırdı. 9 EKİMANKARA Meclis te tartışmalı oylama ANKARA Cumhuri yet Bürosu Sayış tay ın belirlediği adaylar arasından Hicabi Dur sun, dün TBMM Genel Kurulu nda yapılan üçün cü tur oylamada 256 oy alarak Anayasa Mahke mesi üyeliğine seçildi. Meclis, Anayasa Mah kemesi için Sayıştay ın önerdiği 3 isimden birini seçmek için dün toplandı. İlk turda üye tamsayısının üçte ikisi 367 , ikinci oy lamada da salt çoğunluk 276 gerekiyor. Üçüncü tura ise önceki turda en çok oy alan iki aday giri yor ve en fazla oyu alan aday üye seçilebiliyor. İlk tur oylamada Hicabi Dur sun 259, Rıdvan Güleç 5, Cavit Özkahraman ise 3 oy alırken, 10 oy boş çık tı ve 20 oy da geçersiz sa yıldı. İkinci tur oylamada Dursun 263 oy alırken, Güleç ve Özkahraman a 1 er oy çıktı, 40 oy ge çersiz sayıldı, 16 oy boş çıktı. İki adayın birer oy alması üçüncü tura girecek en fazla oyu alan ikin ci kişi konusunda belir sizliğe yol açtı. Akşener çıkmadı MHP li TBMM Baş kanvekili Meral Akşe ner, genel kurula ara ve rirken grup başkanvekil leriyle yaptığı toplantıda oylamaya ara verilmesini istedi. Akşener bu görü şünün kabul edilmemesi üzerine kürsüye çıkma dı. Bunun üzerine, AKP li TBMM Başkanvekili Nevzat Pakdil kürsüye çıktı ve ikinci tur oyla mayı tekrarlayacağını bil dirdi. MHP li Vural Meclis böyle keyfilikle yönetilmez diye tepki gösterdi. CHP li Kemal Anadol da Israr eder seniz seçilecek isim şim diden gayri meşru olur. Kanarya sevenler der neğine üye seçmiyoruz, biraz ciddi olalım dedi. Anadol, daha sonra gaze tecilerin sorularını yanıt larken Anayasa Mah kemesi ne gidilip gidil meyeceği konusuna ba kıyoruz. Yeni anayasa ayaklarına dolandı açıklamasını yaptı. Oylamının tekrarlan ması üzerine CHP liler salonu terk ederken, MHP ve BDP liler ise salonda bulunmalarına karşın oy lamaya katılmadı. Oyla mada Hicabi Dursun 190, Rıdvan Güleç 31, Cavit Özkahraman 8 oy aldı. Üçüncü tur oylamada 256 oy alan Dursun, Anayasa Mahkemesi üyeliğine se çilmiş oldu. TBMM, baro başkanlarının gösterece ği üç aday arasından da bir üye seçecek. AYM YE HİCABİDURSUN SEÇİLDİ Yeni oluşum için çabaları hızlandıran eski SP lideri seçimlere katılmak konusundaki tavrını netleştiremedi KurtulmuşTantan lagörüştüERDEM GÜL ANKARA Necmettin Erbakan yanlılarıyla kavgalı bir süreçten sonra SP den ayrılan Numan Kur tulmuş, yeni bir oluşum için ara yışlarını başlattı. Kurtulmuş ekibi ilk teması seçime katılma hakkı bulu nan Yurt Partisi nin Genel Başkanı Sadettin Tantan la kurarken, Kur tulmuş da eski ANAP lılardan Meh met Keçeciler le görüştü. Kurtulmuş, SP den istifasının ar dından çalışmalarını yeni bir siyasi oluşum üzerinde yoğunlaştırdı. Kur tulmuş, çalışmalarını yürütmek üze re Ankara da bir büro da oluşturdu. Kurtulmuş, SP den birlikte ayrıldı ğı ekibiyle seçime katılacak bir par tiye dönüşüp dönüşmemesi gerektiği konusunda henüz kararını vermedi. Kurtulmuş ekibi içinde bir oluşum çalışmasını başlatıp, acele etmeden 2011 deki seçime katılmayıp par tilerin durumunu gözleyerek se çim sonrası partileşme görüşünü seslendirenler de bulunuyor. Kur tulmuş un kuracağı yeni oluşumun seçime girip girmeyeceği konusunu önümüzdeki günlerde ekibiyle ya pacağı değerlendirmelerle netleş tirmesi bekleniyor. Kurtulmuş un AKP listelerinden seçime gir me önerilerine de sıcak bakmadı ğı, bunu da bir süre sonra açıklaya cağı belirtiliyor. Bu tartışmalar sürerken bir yan dan da yeni oluşum için arayışlar başlatıldı. Kurtulmuş a yakın isim ler seçime katılma hakkını elinde bulunduran Yurt Partisi nin Genel Başkanı Sadettin Tantan la bir gö rüşme yaptı. Edinilen bilgilere gö re Tantan görüşmede, Benim partim satılık değil. Siyaset ilkeler üzerinde yapılmalı. İl keler üzerinde anla şırsak birliktelik mümkün olabilir şek linde bir yaklaşım ser giledi. Kurtulmuş da yeni bir oluşumda bir likte olabileceği isimler üzerinde çalışmalarını sürdürüyor. Kurtul muş un, eski ANAP lı bakanlardan Mehmet Keçeciler ile bir görüş me yaptığı da öğrenildi. Yıldız da Gül e protesto Akademik yıl açılışına geldiği YTÜ de öğrencilerin protestolarıyla karşılanan Cumhurbaşkanı Gül, başkanlık sistemi tartışmalarındaki üslubu eleştirdi İstanbul Haber Servisi Cumhurbaşka nı Abdullah Gül, başkanlık sistemine iliş kin yapılan değerlendirmelerde yetkin ol mayan birçok kişinin yorum yaptığını be lirtti. Cumhurbaşkanı Gül ü YTÜ ye geldi ği sırada pankart açarak protesto eden öğ renciler gözaltına alındı. Gül, dün Yıldız Teknik Üniversitesi nin YTÜ , 20102011 akademik yılının açılışı nedeniyle düzenlenen törene katıldı. Gül, tö rende yaptığı konuşmada, başkanlık sistemi ne ilişkin tartışmaların medyada sürdüğüne dikkatçekti.Gül,konununyetkinolmayanki şilercetartışıldığınıönesürdü.Tartışmaprog ramlarında bilim adamlarının söyledikleriy legenelkonuşanlararasındanekadarçokfark olduğunun açıkça görüldüğünü belirten Gül, O bakımdan Türkiye nin temel konula rıyla... Ki bunlar hepimizin gerçekleridir. Bunları sakın konuşmayın , Bunlarla sakın uğraşmayın kesinlikle demiyorum. Ama bunlarla ilgili yorumlarınızı tavsiyelerini zi eleştirilerinizi yaparken, akademiye ya kışır şekilde, bilim adamına yakışır şekil de günlük siyasetin içine ve onun polemik lerine girmeden yapın ve bunların hepsi kabulgörebilsinvedikkatealınabilsinçağ rısını yapmak istiyorum dedi. YTÜ Rektörü Prof. Dr. İsmail Yüksek de üniversitelerin bir ülkenin geleceği için öncü güç olacaksa, ülkedeki bütün bireylerin, ku rum ve kuruluşların sorumluluk alması ve bu yükü paylaşması gerektiğini söyledi. Cumhurbaşkanı Gül, akademik yıl açılışı nın yapıldığı YTÜ ye geldiği sırada pankart açan bir kız bir de erkek öğrenci polis tara fından gözaltına alındı. Bu sırada 1520 ki şilik başka bir grup öğrenci de dövizler ve sloganlarla Gül ü protesto etti. Anayasayı ertelemek samimiyetsizlik ANKARA Cumhuriyet Bürosu BDP Grup Başkanvekili Bengi Yıldız, Başbakan Tayyip Erdoğan ın yeni anayasa talebini, se çim sonrasına ertelemesinin samimiyetsizlik olduğunu belirterek Artık sanal lemdeki öz gürlükçü başbakan olarak gezinti yapamaz sın. Sana sevdalı ve meftune olan köşe ya zarları da seni kurtaramaz sözleriyle tepki gösterdi. Yıldız, Meclis te düzenlediği basın toplantısında toplumda oluşan bu kadar olumlu havaya rağmen Erdoğan ın yeni anayasayı se çimlerden sonraya ertelemesine tepki gösterdi. Yıldız, Şimdi köşe yazarlarını, aydınları, yetmez ama evet diyenleri Erdoğan ın bu oyalama hamlelerine karşı ses çıkarmaya, tavır koymaya çağırıyoruz dedi. BDP Lİ BENGİ YILDIZ: FAKIBABA DA SAADET TERK ETT Yurt Haberleri Servisi Saadet Partisi nin SP olağanüstü kongre öncesi kayyuma devredilmesi ve ar dından Numan Kurtulmuş un ay rılmasıyla başlayan istifalar sürüyor. Şanlıurfa Belediye Başkanı Ahmet Eşref Fakıbaba, Samsun, Sivas, Nevşehir ve Eskişehir de de çok sa yıda belediye başkanı, il ve ilçe baş kanı ile meclis üyesi dün Saadet Partisi nden ayrıldı. Şanlıurfa Şair Nabi Kültür Mer kezi nde bir basın toplantısı dü zenleyen Belediye Başkanı Fakı baba, Akçakale Belediye Başkanı Abdülhakim Ayhan, Birecik Be lediye Başkanı Faruk Pınarbaşı, Hilvan Belediye Başkanı Aslan Ali Bayık ile İl Başkanı Mehmet Kayacan, ilçe başkanları ile arala rında il genel ve belediye meclis üyelerinin bulunduğu grup SP den istifa ettiklerini açıkladı. İl başkanı Mehmet Kayacan, Biz aile olarak, hep beraber yürüdük. Böylesi bir olayla kar şılaşmak istemezdik ancak ol du dedi. Belediye Başkanı Fakı baba da İnanıyorum ki yeni olu şum, ülkemize ve memleketi mizde hayırlara vesile olacak tır diye konuştu. CMYB C M Y B SAYFA CUMHUR YET 7 EK M 2010 PERŞEMBE 4 HABERLER DÜNYADA BUGÜN ALİ SİRMEN Din Devletine Son Adım PARİS Önce, Diyanet te görevli bir profesör konuştu. Ardından yasal düzenleme geldi ve Diyanet İşleri nin dini eserleri inceleme yetkisi, eserleri dini açıdan inceler şeklinde değiştirildi... Doğrusu ilk bakışta masum bir şaşırma gibi görünen bu değişiklik, din devleti sansürcülüğü önündeki son engeli de kaldırıyordu. Sonunda, Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Bardakoğlu aldı sazı eline... Sayın Bardakoğlu na göre, Diyanet İşleri Başkanlığı tamamıyla resmi bir kurum olmayıp, din görevlileri devlet memurundan öte, toplumla iç içe yaşayan sivil kişilerdir. Bardakoğlu na sorarsanız, din görevlileri toplumun her kesimini kucaklarlar, sosyal yaşamlarının içinde olurlar, Diyanet İşleri de insanların dini inançları konusunda yol gösteren bir kurumdur. Bardakoğlu na göre, Diyanet Cami Dışı Din Hizmetleri Projesi ile, din hizmetlerinin sadece namaz kılmak ya da oruç tutmak olmadığını, bütün sosyal hayatı kapsadığını vermeye çalışacaktır. Ali Bardakoğlu yine buyuruyor ki, camiler resmi kurumlar değillerdir. Diyanet İşleri Başkanlığı da resmi kurum değildir. Zaten din ile devlet bürokrasisinin ayrı olmasının anlamı bu olmalıdır. Bardakoğlu her şeyi o kadar açık söylemiş ki... Hani ne demişler: Anlayana sivrisinek saz, anlamayana davul zurna az. Dinin bütün sosyal hayatı kapsadığı yönetimlerin, laik toplumlar olmadığını bilmek için k hin ya da lim olmaya gerek yok. Ayrıca böyle bir düzenin anayasaya aykırı olduğunu görmemek de mümkün değil. Üstelik anayasanın bu yapısının değiştirilmesinin önerilmesinin bile mümkün olmadığını da herkes biliyor. Herkes dediysek, zaman zaman kimilerinin sözlerini yanlış anlayıp, içinde hikmet aradıkları, mahkemenin saygıdeğer başkanı Haşim Kılıç hariç tabii ki... Ona göre, bu maddeler zaten çağdışıdır. Kimin ya da neyin çağdışı olduğu
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle