21 Mayıs 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
C 6 EK M 2010 ÇARŞAMBA4 BERZA Ş MŞEK LÜKSEMBURG Diyelim ki, hani olmaz ya, dük ve düşessiniz. Yediniz içtiniz, gezdiniz toz dunuz, yaşadınız gördünüz, yaşınız kemale erdi. Emekli de oldunuz. Peki şimdi nereye gidecek siniz? Tabii ki Lüksemburg... Lüksemburg Büyük Dükalığı, Avrupa nın or tasında denize kıyısı olmayan 2 bin 586 km2 lik küçücük bir ülke. Toprakları Fransa, Almanya ve Belçika ile çevrili. Ülkenin yüzde 80 den fazla sı ormanlarla kaplı. Başkenti ve en büyük yerle şim birimi de ülkeyle aynı adı taşıyan Lüksem burg şehri. 19 Nisan 1939 da bağımsızlığını ka zanan Lüksemburg, anayasal monarşi ile yöneti liyor. Dük Henri ve Düşes Maria Teresa da ül kede pek seviliyor. Lüksemburglular yönetim sis temlerinden memnun. 1919 yılında yönetim şek linin değişmesine ilişkin yapılan referandumda hayır çıkmış, o zamandan beri de bu konu bir daha sorgulanmamış. Stratejik konumunun sonucu olarak tarih bo yunca Batı Avrupalı ülkeler arasında al gülüm ver gülüm alınıp verilmiş olan Lüksemburg un şim diki tek isteği bağımsızlığını ve egemenliğini sür dürerek, çok kültürlü bir toplum temelinde ulu sal kimliğini korumak. Kısacası, Lüksemburglu lar Lüksemburglu olmaktan oldukça memnun. Ne Fransa nın, ne Almanya nın ne de başka bir ülkenin parçası olmak istemiyorlar. Bu yüzden Mir w lle bleiwe wat mir sin cümlesi ülke nin sloganı haline gelmiş. Yani Olduğumuz gi bi kalmak istiyoruz . 2. Dünya Savaşı nda Almanya tarafından işgal edilen Lüksemburg da Lüksemburgca direnişin dili haline gelmiş. Lüksemburgcayı kısaca Alman pastasının Fransız kremasıyla süslenmiş hali şeklinde tanımlayabiliriz. Bunun dışında Fransızca ve Almanca resmi diller. Her üç dil de okullarda öğretilmekte. Ülkenin en çok satan gazetesi Luxemburger Wort her üç dilde haber ve kö şe yazılarına yer veriyor. Toplam yarım milyon insanın yaşadığı Lük semburg Dükalığı nda nüfusun yüzde 40 ını göçmenler oluşturuyor. Portekizli göçmenler ço ğunlukta olsa da, ülkede 160 tan fazla milletten insan var. Yerli halkı Kelt kökenli, ancak Fran sız ve Alman ırklarıyla da tarih boyunca karışmış. Lüksemburg, büyük güçlerin arasında kaybo lup gitmiş gibi görünse de, adı haberlerde pek sık geçmese de, aslında Avrupa Birliği nin, NA TO nun ve Birleşmiş Milletler in kurucu üyele rinden. Kömürçelik endüstrisiyle zenginleşen Lüksemburg un, AB nin ilk basamağını oluştu ran Avrupa Kömür Çelik Topluluğu nun kuru cularından olması da tabii ki şaşırtıcı değil. Hat ta Avrupa Birliği nin fikir babalarından Robert Schuman 29 Haziran 1891 4 Eylül 1973 da burada doğmuş. Başkentteki evi tarih meraklıla rı için bugün müze olarak ziyarete açık bulunu yor. Lüksemburg şehrinin Kirchberg bölgesinde de AB kurumları konuşlanmış. Komşu ülkelerden insanlar da AB kurumlarında çalışmaya günübirlik buraya geliyor. Lüksemburg da özellikle 1980 ler den sonra Avrupa bankaları baş göstermeye baş lamış. Ülke şimdi ise bir nevi İsviçre nin AB ye üye versiyonu. Gayri safi yurtiçi hasılaya göre AB nin en zengin, dünyanın da üçüncü en zen gin ülkesi. Lüksemburg dünyadaki tek dükalık ol duğu için, buraya Lüksemburglu olmayan dük ve düşes olarak gelmeniz zor, hatta imk nsız. Ancak buraya turist olarak gelirseniz, kendinizi dük ve düşes olarak hissedeceğiniz kesin. Şehir küçük olduğu için yaya gezmek mümkün. sterseniz kredi kartınızla kamu bisikletlerini de kiralayabiliyorsunuz. Bisiklet istasyonlarında bulunan otomattan kart alıp işlem yapıyorsunuz. lk yarım saat ücretsiz. Sonraki her bir saat 1 Avro. Bisiklet almamıza yardımcı olan görevlinin bize tavsiyesi her yarım saatte bir bi siklet değiştirmek ve böylece işi bedavaya getirmek oldu. Ancak bisikleti geri vermemeniz halinde kredi kartınızdan 150 Avro çekiliyor. Ortaçağın büyülü atmosferinde ya şarken günümüzün lüksüne sahip ol duğunuzu düşünün. İşte, UNES CO nun dünya mirasları listesinde olan Lüksemburg dasınız. Bir yandan kaleler, ormanlar, saraylar, taş köprüler arasındasınız, diğer yanınızdan Porc he arabalar, Herm s çantalı kadınlar geçiyor. Hem de kavga dövüşler tarihe gömülmüş. Özgürlükler de geniş bir şekilde yaşanmakta... Lüksemburg u üç özelliğiyle özetlemek gerekirse; bu rada herkes zengin, her yer yeşil ve her şey sakin. Lüksemburg şehrinin merkezinde ki başlıca meydan, Place d Ar mes , turistik kafe ve restoranlarla çevrili bir yer. Her ayın ikinci cu martesisi burada bitpazarı kuruluyor. Ülkenin başlıca müzesi olan Lük semburg Ulusal Tarih ve Sanat Müzesi de hemen yakınlarda. Daha sonra ilk önce gidilecek yer Lük semburg Şehri Tarih Müzesi ola bilir. Hazır oraya gitmişken de bah çesindeki manzaralı Caf am Mu s e de bir kahve içilir. Şehir merke zinin bir diğer önemli meydanı da Place Guillame II. Dükalık Sara yı da hemen oracıkta, ancak Dük Henri ve Düşes Maria Teresa şehir dı şında yaşıyor. Dük Henri burayı ise ofisi olarak kullanıyor. Tüm diğer ka mu binalarında olduğu gibi sarayın önünde de yoğun güvenlik önlem leri alınmıyor. Avrupa nın en güzel balkonu olarak bilinen Chemin de la Cor niche yukarıdan, Alzette Nehri nin yakalarına yapışmış Grund semtine bakıyor. P trusse Vadisi ndeki Grund, dar sokakları, şirin evleri, keyifli res toran ve barları barındırıyor. St. Esprit caddesindeki asansörle buraya in mek mümkün. P trusse Express isimli küçük tren de vadiyi gezmek için oldukça neşeli bir seçenek. Tarihte büyük güçlerin karşılaşma alanı olan Lüksemburg daki kayalara oyulmuş cephanelikler ve sığınaklar da burada. Merkezdeki Notre Dame Katedra li, gölgeleriyle şehri ele geçiriyor. He men karşısındaki 1. Dünya Sava şı nda hayatını kaybedenler adına di kilmiş altından kadın heykeli G lle Fra ise şimdilik EXPO 2010 fua rındaki Lüksemburg pavyonu için Şanghay da. UNESCOdünyamirası Avrupa statistik Kurumu nun altındaki kocaman süpermarkette dizi dizi ve bölme böl me dünyanın her yöresinden şarap var. Hatta hatırı sayılır bir de şampanya seçkisi... Şa rapların fiyatları 3 ile 8 Avro arasında değişiyor. Kırmızı kravatlı çalışanlar da şarap tav siyesi vermek için halihazırda sizi bekliyor. Lüksemburg üretimi güzel bir beyaz şarap almak için kendilerine şahsen danıştım. L&R Kox markasının Pinot Gris ini önerdiler. Ne içelim? Lüksemburg içecek açısından oldukça umut verici. Benim gibi bira sevmeyen biri bile Mousel ve Bofferding isimli Lüksemburg bira larını lezzetli bulduğuna göre oldukça başarılı olsa gerekler. Ülke, Moselle Vadisi nde yetişen üzümlerden üretilen özellikle beyaz şaraplarıy la da ünlü. İş çıkışı bir bira için uğranacak yer şehir merkezindeki Urban . Grund semtindeki Scott un nehre bakan bahçesinde gençler günün her saati bir araya geliyor. Yine Grund deki Caf des Artistes ise dekorasyo nu için görülmesi gereken bir yer. Lüksemburg dalüküshayat MUZAFFER ERGÖZ [email protected] BU KADAR OLUMLU TEPK ALACAĞIMI B LM YORDUM Turizm konusunda yazdığım yazılar eposta adresimi kilitledi adeta. Spor yazarken bu ka dar okuyucu tepkisi almadığım için önce şa şırdım, sonrada sevindim. Demek ki turizm ca miası daha duyarlı. Okuyucularımın çoğunlu ğu neden Sarıkamış ı yazmadım diye o kadar sitem ettiler ki onları kıramadım. Önce Sarıka mış ile ilgili kimsenin hayır diyemeyeceği tes pitlerimizi yapalım daha sonra meramımızı anlatalım. Sarıkamış muhteşem bir doğaya sahip mi? Evet. Ülkenin hiçbir yerinde kar bu lunmazken Sarıkamış ta mevsim en uzun 155, en kısa 125 gün mü? Evet. Karın kalitesi muh teşem mi? Evet. Gelelim madalyonun öbür yü züne. Yıllardır iki yüzün biraz üzerimdeki yatak sayısı arttı mı? Hayır. ki saat ötedeki Erzu rum da olimpik yarışmalar yapılırken Sarıka mış ta ne var? Erzurum da yatırımcılar her yıl dızdan otel yaptırırken Sarıkamış ta orman tahsisli iki otelin dışında otel var mı? Yok. Bu nun nedenini soran veya araştıran var mı, ben bilmiyorum, elbette bir bilen vardır. KARS VAL S HÜSEY N ATAK VE SARIKA MIŞ BELED YE BAŞKANI CAH T ARBAK Zamanın Turizm Bakanı ve stanbul Ticaret Odası Başkanı Sayın Mehmet Yıldırım bizi uçağa doldurduğu gibi Kars a oradan da Sarı kamış a götürdü. O günkü vali ve belediye baş kanı kayak turizmine ve yatırımcıya öyle sıcak davrandılar, öyle ilgi gösterdiler ki hemen, hemen herkes sözbirliği etmişçesine aman or mandan kimseye yer vermeyin, biz paramızla satandan yer alıp yatırım yapalım dediler ve yer leri de satın aldılar. Ne zaman o vali ve o bele diye başkanı gitti, Sarıkamış ta yatırımın önü tı kandı. Başka bir deyişle yatırım gelmesin diyen bir yönetim varmış gibi yatırımlar bir türlü gel medi. AT LLA KOÇ VE SARIKAMIŞ TA ÖZEL B R ÖRGÜTLENME O zamanki yatırımlar Genel Müdürü Sayın Şe nol Aydemir ve tüm ekibi Sayın Atilla Koç un talimatıyla geldi ve ciddi bir uzman gözüyle du rumu yerinde tespit etti. Sarıkamış ta giden gi dene, göçen göçene. Güzelim evler, Ruslardan kalma taş binalar bomboş duruyordu. Bu ekip çözümü Avusturya Modeli Pansiyonculuk ile Sarıkamışlıların turizmden doğrudan nema lanmaları ve gelir elde etmeleri şeklinde kısa ve sonuç alınacak bir projede birleştiler. Ancak bu nun için yerelde bir örgütlenme ve işlerin ye relden takip edilmesi gerekiyordu. Daha doğ rusu ülkenin öbür turizm merkezlerinde var olan ve Turizm Bakanlığı nı mesken tutan örgütler ile rekabet edecek bir yapılanma gerekiyordu. Ancak zamanın valileri ve belediye başkanla rı böyle bir çalışmaya yanaşmıyordu. Sarıkamışlı işadamları ve ileri gelenleri bu boşluğu dol durmak için bir dernek kurup işleri takip etmek istediler ancak başarılı olamadılar. Böylece Sa rıkamış ta pansiyon olabilecek 150 ye yakın boş ev ve proje yeniden kaderine terk edildi. Batı ya göç ise hız kesmedi. TUR ZM BAKANI SAYIN ERTUĞRUL GÜNAY ÇOK STED AMA Sayın Günay Sarıkamış kalkınsın ve kış tu rizminde yerini alsın diye çok arzu etti ama ne yapacağını ona kimse söylemedi. Çünkü ne ya pacağını bilen herkes birer birer yerlerini bo şalttılar. Bana göre giderken de bu bilgileri bir likte götürdüler. Sarıkamış ın umudu, belki Sayın Bakan h l bu arkadaşların birkaçını bu lup bu projeyi hayata geçirir ve adı tarihe ge çer. Doğuda parlamayan bir yıldız: SARIKAMIŞ Turizm Eki Çorum Boğazkale de turizme yö nelik yatırımlar sürüyor. Yıllardır konaklama so runu bulunduğu için günübirlik turistlerin geldiği Boğazkale ilçesinde, son yıllarda turizm adına gü zel gelişmeler yaşanıyor. Son gelişme ise ilçede bu lunan tarihi bir ko nağın turizme ka zandırılması oldu. Kaplandölarslan ai lesine ait 356 yıllık tarihi konak turiz min hizmetine da hil ediliyor. HasanRasim Kaplandölarslan kardeşlere ait tarihi Dulkadiroğlu Konağı yapiş let modeli ile 15 yıllığına ilçe kaymakamlığına dev redildi. İmza töreninde Vali Nurullah Çakır, ilçe Kaymakamı Murtaza Dayanç ve Belediye Başkanı Ali Rıza Soysat da hazır bulundu. 356 yıllık tarihi konak turizme açıldı CMYB C M Y B C 6 EK M 2010 ÇARŞAMBA4 BERZA Ş MŞEK LÜKSEMBURG Diyelim ki, hani olmaz ya, dük ve düşessiniz. Yediniz içtiniz, gezdiniz toz dunuz, yaşadınız gördünüz, yaşınız kemale erdi. Emekli de oldunuz. Peki şimdi nereye gidecek siniz? Tabii ki Lüksemburg... Lüksemburg Büyük Dükalığı, Avrupa nın or tasında denize kıyısı olmayan 2 bin 586 km2 lik küçücük bir ülke. Toprakları Fransa, Almanya ve Belçika ile çevrili. Ülkenin yüzde 80 den fazla sı ormanlarla kaplı. Başkenti ve en büyük yerle şim birimi de ülkeyle aynı adı taşıyan Lüksem burg şehri. 19 Nisan 1939 da bağımsızlığını ka zanan Lüksemburg, anayasal monarşi ile yöneti liyor. Dük Henri ve Düşes Maria Teresa da ül kede pek seviliyor. Lüksemburglular yönetim sis temlerinden memnun. 1919 yılında yönetim şek linin değişmesine ilişkin yapılan referandumda hayır çıkmış, o zamandan beri de bu konu bir daha sorgulanmamış. Stratejik konumunun sonucu olarak tarih bo yunca Batı Avrupalı ülkeler arasında al gülüm ver gülüm alınıp verilmiş olan Lüksemburg un şim diki tek isteği bağımsızlığını ve egemenliğini sür dürerek, çok kültürlü bir toplum temelinde ulu sal k
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle