Katalog
                    Yayınlar
                
                - Anneler Günü
 - Atatürk Kitapları
 - Babalar Günü
 - Bilgisayar
 - Bilim Teknik
 - Cumhuriyet
 - Cumhuriyet 19 Mayıs
 - Cumhuriyet 23 Nisan
 - Cumhuriyet Akademi
 - Cumhuriyet Akdeniz
 - Cumhuriyet Alışveriş
 - Cumhuriyet Almanya
 - Cumhuriyet Anadolu
 - Cumhuriyet Ankara
 - Cumhuriyet Büyük Taaruz
 - Cumhuriyet Cumartesi
 - Cumhuriyet Çevre
 - Cumhuriyet Ege
 - Cumhuriyet Eğitim
 - Cumhuriyet Emlak
 - Cumhuriyet Enerji
 - Cumhuriyet Festival
 - Cumhuriyet Gezi
 - Cumhuriyet Gurme
 - Cumhuriyet Haftasonu
 - Cumhuriyet İzmir
 - Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
 - Cumhuriyet Marmara
 - Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
 - Cumhuriyet Oto
 - Cumhuriyet Özel Ekler
 - Cumhuriyet Pazar
 - Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
 - Cumhuriyet Sokak
 - Cumhuriyet Spor
 - Cumhuriyet Strateji
 - Cumhuriyet Tarım
 - Cumhuriyet Yılbaşı
 - Çerçeve Eki
 - Çocuk Kitap
 - Dergi Eki
 - Ekonomi Eki
 - Eskişehir
 - Evleniyoruz
 - Güney Dogu
 - Kitap Eki
 - Özel Ekler
 - Özel Okullar
 - Sevgililer Günü
 - Siyaset Eki
 - Sürdürülebilir yaşam
 - Turizm Eki
 - Yerel Yönetimler
 
                        Yıllar
                    
                    - 2025
 - 2024
 - 2023
 - 2022
 - 2021
 - 2020
 - 2019
 - 2018
 - 2017
 - 2016
 - 2015
 - 2014
 - 2013
 - 2012
 - 2011
 - 2010
 - 2009
 - 2008
 - 2007
 - 2006
 - 2005
 - 2004
 - 2003
 - 2002
 - 2001
 - 2000
 - 1999
 - 1998
 - 1997
 - 1996
 - 1995
 - 1994
 - 1993
 - 1992
 - 1991
 - 1990
 - 1989
 - 1988
 - 1987
 - 1986
 - 1985
 - 1984
 - 1983
 - 1982
 - 1981
 - 1980
 - 1979
 - 1978
 - 1977
 - 1976
 - 1975
 - 1974
 - 1973
 - 1972
 - 1971
 - 1970
 - 1969
 - 1968
 - 1967
 - 1966
 - 1965
 - 1964
 - 1963
 - 1962
 - 1961
 - 1960
 - 1959
 - 1958
 - 1957
 - 1956
 - 1955
 - 1954
 - 1953
 - 1952
 - 1951
 - 1950
 - 1949
 - 1948
 - 1947
 - 1946
 - 1945
 - 1944
 - 1943
 - 1942
 - 1941
 - 1940
 - 1939
 - 1938
 - 1937
 - 1936
 - 1935
 - 1934
 - 1933
 - 1932
 - 1931
 - 1930
 
                    Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
                    Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
                    Sayfayı Satın Almak İstiyorum
                
            
                CMYB  C M Y B  18 EK M 2010 PAZARTES CUMHUR YET SAYFA  HABERLER 5  ÇİZMEDEN YUKARI MUSA KART  musakart yahoo.com  CHP’de ‘Kim, Kimdir’?  CHP Genel Başkanı Kemal  Kılıçdaroğlu’nun yeni söylemi  parti içindeki değişim sancılarını  ortaya koydu. “Siyaseten  duygusal nedenlerle”  hasımküskün olanlar “ideolojik  olarak” aynı safta yer alıyor. Bu  ortamda örneğin Genel Başkan  Yardımcısı Hakkı Süha Okay’ı  “Baykalcı” (!) ilan eden  değerlendirmeler bile gazetelerde  yer buluyor. Bu nedenle “Kim  kimdir, kiminledir” diye bir  anımsatma yapalım istedik:   CHP’de kurultaydan sonra  “üçlü” bir tablo ortaya çıktı. Bir  yanda eski Genel Başkan Deniz  Baykal’a yakın olanlar, öte yanda  Genel Sekreter Önder Sav’a  yakınlığı bilinenler. “Baykalcı  Savcı” saflaşması ve bu  saflaşmanın tarafları açık; ancak  “Kılıçdaroğlucu”lar pek ortalıkta  görünmüyor. Üstelik,  Baykalcılarla Savcılar türban,  genel af vb. partinin çizgisiyle ilgili  konularda aynı noktada  buluşuyor. Kılıçdaroğlu yalnız  kalıyor.   Ankara Milletvekili Yılmaz Ateş,  Deniz Baykal’ın en yakınındaki  isim olarak görünüyor. Zekeriya  Akıncı, Onur Öymen, Canan  Arıtman, Nesrin Baytok,  Tacidar Seyhan da bu ekipte yer  alan isimler. Grupta 10 dolayında  milletvekilinin Baykal’a yakın  olduğu biliniyor.   Kılıçdaroğlu’nun tüm yurt  gezilerine katılan “Parti sözcüsü”  Hakkı Süha Okay, “fiziksel” olarak  en yakınındaki isim görünüyor.  Ancak, Okay’ın geçmişte “Sav’ın  sağ kolu”, “prensi” olarak  anıldığını da unutmamak gerek.  Kemal Kılıçdaroğlu ile Önder  Sav’ın yollarının ayrılması  durumunda kimin nerede yer  alacağını bugünden kestirmek  kolay değil. Ancak, MYK’de yer  alan Hakkı Süha Okay, Tekin  Bingöl, Şahin Mengü ile gruptaki  Ahmet Küçük gibi bazı  milletvekillerinin Sav’a “koşulsuz”  bağlılığı biliniyor.   Grupta “BaykalSav” saflaşması  var, MYK içinde de “SavGürsel  Tekin gerginliği”. Tekin’in  yönetimde bir ağırlığı yok, ancak  kamuoyunda ve medyada  özellikle İstanbul’da etkinliği  görmezden gelinemez.   Kılıçdaroğlu’nun “yakın  kadrosu” diye anılacak çok fazla  isim yok. Grup Başkanvekili Akif  Hamzaçebi, Kılıçdaroğlu’na “en  yakın” birkaç kişi arasında  anılıyor. Kılıçdaroğlu’nun PM’ye  aldığı Enver Aysever’e Abant  kampında bizzat Önder Sav  tarafından yöneltilen sert  eleştiriler dikkati çekti. Bilim  Platformu Başkanı Prof. Dr.  Sencer Ayata da,  Kılıçdaroğlu’nun yönetime aldığı  isimlerden. Türban tartışmaları  sürecinde, Ayata da eleştiri  oklarından nasibini aldı.  CHP’nin iç gündemi, ne türban,  ne resepsiyon; Kılıçdaroğlu’nun  Abant kampında söylediği  “üyelerle önseçim” açıklaması.  Seçimler yaklaşırken “Milletvekili  aday listelerini kim belirleyecek?”  ana başlıklı “güç” kavgası  büyüyor.  Vekil Telefonla  Konuşursa...  TBMM’de geçen hafta KPSS ve  ÖSYM’deki savlarla ilgili araştırma  önergesi görüşmeleri sırasında  kürsüye çıkan CHP Sinop  Milletvekili Engin Altay, iktidara  sert eleştiriler yöneltti. Bu arada,  AKP Çorum Milletvekili Ahmet  Aydoğmuş’un “Bir şey değil”  sözleri Altay’ı çileden çıkardı. Bu  gerginlik tutanaklara şöyle  yansıdı:  ENGİN ALTAY  Şu anda Türkiye,  halen görev ifa eden, ÖSYM’ye  güvenmediğini açıkça ilan eden  bir Milli Eğitim Bakanı’yla da karşı  karşıyadır. Bakın, toplumsal  trajediye dönüşen bu sorun  sadece 2010 yılında 14 intihar  vakasına yol açmıştır. (Çorum  Milletvekili  Ahmet Aydoğmuş’un telefonla  konuşması) Ayıp ya! “Bir şey  değil” diyorsun ya! Çok teessüf  ederim. 14 tane intihar vakasına  “Bir şey değil” diyen bir  milletvekilinden de utanıyorum.  Buna seyirci kalan parlamento,  milletin parlamentosu olamaz.  EYÜP AYAR (Kocaeli)   Telefonla konuşuyor.  HALİL MAZICIOĞLU  (Gaziantep)  Sayın vekilim, size  dememiş, telefonla  konuşuyordu.  ENGİN ALTAY (Sinop)  Bilmem  ben, bakacağım şimdi tutanağa.  MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri)   Adam telefonla konuşuyor ya.  ‘Köle Çocuklar’ syanı  CHP’nin, eski Milli Eğitim Bakanı  Hüseyin Çelik hakkında Seviye  Belirleme Sınavı (SBS)  konusunda görevi kötüye  kullandığı ve yetkisini suiistimal  ettiği gerekçesiyle verdiği  soruşturma önergesi görüşmeleri  sırasında eğitim sorunları  masaya yatırıldı. CHP’li Mehmet  Sevigen, sınav çilesini  kürsüye taşıdı:  “Okul, etüt, test, dershane  derken öğrencilerine haftanın bir  günü bile tatil yaptırmadığını  söyleyen matematik profesörü  Ali Nesin, ‘Patronlar  çocuklarımız kadar çalışmamızı  isteseler ülkede isyan çıkardı.  Ankara’ya kadar yürürüz, ama  çocuklarımızı köle gibi  çalıştırmakta bir sorun  görmüyoruz, sesleri bile çıkmıyor  yavrucakların’ diye feryadını dile  getirmiştir. Bir başka köşe yazarı  arkadaşım, ‘Oğlum kobay oldu,  kobay olarak kullandılar.  Milyonlarca çocuğun iki yılını  yediniz! O kendini daha öğrenci  zannediyor’ diye feryat ediyor.  Benim oğlum da SBS  imtihanlarına girdi, belki, ben de  şimdi burada düşünüyorum,  çocuğa ne kadar büyük baskılar  yaptım, ne kadar büyük kavgalar  yaptım, okula gönderdim, kurs  aldırdım. Hüseyin Çelik diyor ki:  SBS Türk eğitim tarihinin en  önemli reformlarından biridir.  Sayın Nimet Çubukçu SBS’yi  kaldırdığı zaman ‘Var olan sistem  öğrencileri dershanelere  yöneltmiştir’ diyor.”  Sevigen ayrıca “SBS’de başarısız  oldu diye intihar eden 14  yaşındaki çocukları” da anlattı.  Çelik de şu yanıtı verdi:  “Lokman Ayva, bizim, normal,  bildiğimiz gözü görmeyen, gönül  gözüyle gören insan, bu son  raporu bana elektronik postayla  gönderdi. Lokman Ayva bunu  gördü de arkadaşlar, siz niçin  bunu görmüyorsunuz? OECD’nin  son raporu ‘Türkiye’nin 2003’ten  2009’a kadar sergilediği başarıyı  tebrik ediyoruz’ diyor. Amaç  benim halefim olan değerli bakan  arkadaşımla benim aramı açmak,  AK Partililerin arasına fitne  sokmaktır.”  Türey Köse, Ayşe Sayın, Erdem Gül  parlamentokulisi@gmail.com  Kızılcahamam kampında bakanların terör sunumu çerçevesinde açılım tartışıldı  Ergin’den Habur özeleştirisi  ERDEM GÜL  KIZILCAHAMAM  AKP’nin Kı  zılcahamam kampında bakanların terör ve  Kürt sorunu sunumları çerçevesinde açı  lım tartışılırken İçişleri Bakanı Beşir Ata  lay, “Referandumda çıkan tablo çö  zümü kolaylaştırıyor” dedi. Adalet Ba  kanı Sadullah Ergin ise “Habur’un alt  yapısı hazırlanmalıydı” diyerek açılım  özeleştirisi yaptı. Milletvekilleri Abdul  lah Öcalan’ın susturulmasını isterken  Başbakan Yardımcısı Cemil Çiçek ise  “PKK ile Tamil gerillaları arasında  bağlantı olduğunu” söyledi.  Kampın ilk gününde bakanlar Atalay,  Çiçek ve Ergin terör ve Kürt sorunu ko  nusunda sunum yaptı ve milletvekilleri  nin sorularını yanıtladı. 3 saat süren su  numda Başbakan Erdoğan Atalay’ın  açıklamalarını dinledi, oturumun diğer bö  lümlerine katılmadı. İçişleri Bakanı Ata  lay, açılım sürecinin devam edeceğini be  lirterek “Önümüzdeki süreçte yeni ya  sal düzenlemeler de gelebilir” dedi.  Adalet Bakanı Sadullah Ergin de ko  nuşmasında, bugüne kadar Terörle Mü  cadele Yasası’nın 18 kez değiştirildiği  ni belirterek “Etkin pişmanlık yasası ge  tirilmiş, ama sorun yine çözüleme  miş. Şimdi kalıcı adımlar atılarak bu  iş çözülmeli. Açılımın başlangıcında  Habur’un altyapısı hazırlanmalıydı. İyi  hazırlık yapılamadı” dedi.  PKKTamil bağlantısı  Başbakan Yardımcısı Çiçek, PKK’nin  İspanya’daki ETA ve Sri Lanka’daki Ta  mil gerillaları ile benzerlik taşıdığını  belirterek “Özellikle Tamil gerillaları ile  geçmişte bağlantı kurmuşlar. Hatta  PKK, Tamil gerillalarını örnek de al  mış” diye konuştu. Çiçek, terörle müca  delede devletin bir arşivinin bulunmayı  şından şikâyet etti. Çiçek, Kamu Düze  ni ve Güvenliği Müsteşarlığı’nın istihbarat  açısından iyi çalıştığını da söyledi. Çiçek,  “Demokrasiden uzaklaşırsak silahlar  devreye giriyor” derken sivil toplum ku  ruluşlarının da işin içine girdirilmesi ge  rektiğini belirtti.  Öcalan’ı susturamayız  Milletvekilleri, Bakan Ergin’e, “Öca  lan cezaevinden basına, kamuoyuna  açıklamalar yapıyor, örgüte talimatlar  veriyor. Buna son verilemez mi, sus  turulamaz mı” sorusunu yöneltti. Ergin  ise “Süren davaları var. Bu yüzden  avukatlarıyla görüşme yasal hakkı. En  gelleyemeyiz. Engellersek hem iç hu  kuk açısından hem de uluslararası  hukuk karşısında zor durumda kalırız.  Hem ayrıca Apo’yu fazla abartmayın.  Örgütün tek hâkimi değil. PKK şu an  da on başlı” diye karşılık verdi.  Bakanların basına yaptıkları açıkla  maların benzeri değerlendirmeler yap  maları, sorulara detaylı yanıt vermeme  leri de milletvekillerinin tepkilerine ne  den oldu. Bakanların konuşmaları sıra  sında birçok milletvekilinin cep tele  fonlarındaki oyunlarla vakit geçirdikle  ri ve twitter’da mesaj yazıp, başka me  sajları takip etmeyi tercih ettiği öğrenil  di. Kampın son gününde referandumun  sonuçları da değerlendirildi ve yüzde  42’lik hayır oyunun nedenleri konusun  da parti yönetimince yapılan saha araş  tırması tartışıldı. Toplantıda, “Sahiller  de ortaya çıkan tedirginlik ve kaygıları  mutlaka gidermeliyiz. Sahil kesimle  rinde de gönülleri kazanmalıyız. Ya  şam tarzlarına müdahale kaygılarını  gidermeliyiz. Bu yüzden hayır oyları  nın öne çıktığı yerlerde öncelikle ka  dınlar çalışmalı, kaygıları dinleyip gi  dermenin yol ve yöntemlerini bulma  lı” değerlendirmesi yapıldı.  AKP’nin Kızılcahamam kampının ilk gününde bakanlar Atalay,  Çiçek ve Ergin, terör ve Kürt sorunu konusunda sunum yaptı ve  milletvekillerinin sorularını yanıtladı. Adalet Bakanı Sadullah Ergin,  “Habur’un altyapısı hazırlanmalıydı” diyerek açılım özeleştirisi yaptı.  ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)   Başbakan Tayyip Erdoğan, Kızılcaha  mam toplantısının kapanış konuşmasın  da BDP’yi ağır bir dille suçladı. Erdo  ğan, “Silahları bırakarak sandığa öy  le gitsinler, bakalım ne kadar oy ala  caklar. Onurlu oy bu oydur. Ama  şimdiki şaibeli oydur” dedi. Erdoğan,  şunları söyledi:  CHP’ye eleştiri: Demokrasiyi dil  lerinden düşürmeyen partilerde kararla  rın nasıl alındığını görüyorsunuz. Ka  rarların Genel Başkan’ın dışında alındı  ğını, nasıl çark edildiği, zikzaklar oldu  ğunu görüyorsunuz. Kendi içinde de  mokrasiyi hâkim kılmak için gayret  göstermeyenler Türkiye’de demokrasi  hâkim kılamazlar.  Yüzde 42’nin kaygıları: “Hayır”  diyen yüzde 42’nin hangi gerekçelerle  “hayır” dediğini anlamaya çaba sarf et  tiğimizi söylemiştik. “Evet” diyenleri  de aynı şekilde anlamaya çalışıyoruz.  Bu araştırma 2011 seçimlerine zemin  olacak. Şimdi hedefleri daha büyük ko  yuyoruz. Hem kaygıları gideceğiz hem  de beklentilerini karşılayacağız.  Sanal korkular: Yapılan araştır  mada haritanın farklı renklere boyandı  ğı, karpuz gibi ortadan ikiye bölündüğü  tezlerinin doğru olmadığını ortaya koy  muştur. Bölgeler arasında “evet” ve  “hayır” gerekçeleri farklı farklı ortaya  çıkıyor. Biz iktidar olarak daha fazla  empati yapmalıyız. Yüzde 42’nin hissi  yatını daha fazla anlamalıyız. Yaşam  tarzlarına müdahale, laiklik tehdit altın  da gibi tezlerin gerçeği yansıtmadığı bu  araştırma ile görülmüştür.  Dağa taşa anlatacağız: Kendi  mizi daha fazla anlatmamız gerekir.  Tüm teşkilatımızla birlikte dağ taş de  meden kendimizi anlatmak durumunda  yız. Gönülleri fethetmeye, kazanmaya,  yüreklere hitap etmeye devam edece  ğiz. Partimize olan muhabbet çığ gibi  büyüyor. Partilerin liderleriyle yönetici  leriyle işimiz yok. Ama oralara gönül  veren kardeşlerimizle işimiz var. MHP,  CHP ve BDP’ye oy veren kardeşlerimi  ze mesajlarımız var. Herkes AKP’li  olacak diye bir şey yok ama herkes  AKP’li olacakmış gibi çalışacağız.  BDP’ye sert sözler: Sürekli barış  diyorlar. Ama bakıyorsunuz üniversite  rektörlerine yönelik tehditlere seyirci  kalıyorlar. Öğretmenler, imamlar tehdit  altında. Hakkâri’deki olayı biliyorsu  nuz, imamı şehit ettiler. Barış özlemi bu  mudur? Ben hangi hakka sahipsem  Kürt kökenli vatandaşlarım da aynı  hakka sahip. Türkiye’nin bütününde bir  ameliyata izin veremeyiz. Ben Türk’ü  ne kadar seviyorsam Kürt kökenli va  tandaşımı da o kadar seviyorum. Biz  samimiyiz ama bazıları değil.  Oylarınız şaibeli: Kürt kökenli va  tandaşlarımın temsilcisi değiller. Dü  rüstlerse, samimilerse silahları bıraksın  lar öyle sandığa gitsinler, bakalım ne  kadar oy alacaklar. Silahla, yakarız, yı  karız demekle oy almak kolay. Bırak  Kürt kökenli vatandaşlarım kendi irade  leriyle oy kullansınlar. Bakalım ne ka  dar oy alacaklar. Onurlu oy bu oydur.  Şu anda aldığınız oyun kıymeti harbi  yesi yok, çünkü bu oy şaibeli oydur.  Kızılcahamam toplantısının  kapanış konuşmasında BDP’yi  suçlayan Erdoğan, “Dürüstlerse,  samimilerse silahları bıraksınlar  öyle sandığa gitsinler, bakalım ne  kadar oy alacaklar” dedi.  ‘BDP’nin oyları şaibeli’  Başbakan Erdoğan, BDP’nin Kürt kökenli yurttaşların temsilcisi olmadığını söyledi  SAADET PARTİSİ’NİN OLAĞANÜSTÜ KONGRESİ DÜN YAPILDI  Erbakan 84 yaşında  yeniden genel başkan  ANKARA (Cumhuriyet  Bürosu)  Numan Kurtulmuş  sonrası yeni liderini arayan  Saadet Partisi’nin (SP) dünkü  olağanüstü kongresinde, par  tinin kurucu Genel Başkanı ve  eski Başbakan Necmettin Er  bakan, 84 yaşında yeniden  genel başkan seçildi.  Erbakan ile birlikte oğlu  Fatih ve kızı Elif Erbakan  Altınöz de parti yönetiminde  yer aldı. Ancak Erbakan’ın  daha önce “Kayıp Trilyon”  davası kapsamında mahkumi  yeti bulunduğu için genel baş  kan olup olamayacağı tartışı  lıyor. SP’nin olağanüstü kon  gresinin yapıldığı Atatürk Spor  Salonu’ndaki Atatürk ve Er  bakan posterleri dikkat çekti.  Salonda ayrıca “Bizden giden  yok, gelenlere selam olsun”  ve “Lidere itaat inancımız  dır” yazılı afişler dikkat çek  ti. Erbakan, emperyalizmin  daha önce AKP’ye “Sen şeri  atçısın” diyerek izin vermez  ken SP’nin yükselişinin ar  dından AKP’ye çalıştığını söy  ledi. Erbakan, “Dünya Siyo  nizmi, önümüzdeki günlerde  yapılacak seçimlere büyük  önem gösterdi. Medyayı,  bankaları, sanayi tesislerinin  kontrollerini ve inancı sö  mürerek AKP’yi iktidara  getirmek için var gücüyle  çalışıyor. Suudi Arabistan  Kralı, Tayyip’e İslam nişanı  takıyor. Keşke Tayyip hiz  met etse de biz de alkışlasak.  AKP ve diğer partiler, hep  si birbirinin benzeridir. ”  Kongrede delegeler tarafın  dan aday gösterilen Erbakan,  687 delegenin 684’ünün oyuy  la genel başkanlığa seçildi.  Erbakan’ın parti yönetimi lis  tesinde Numan Kurtulmuş ta  rafından bir önceki kongrede  liste dışı bırakılan çocukları Fa  tih ile Elif Erbakan Altınöz de  yer aldı. Erbakan’ın damadı  Mehmet Altınöz ise YDK  listesinde yer buldu.  Kürsüye özel bir asansör ile çıkan Erbakan’ın yanındaki  lerin yardımı ile ayakta durduğu gözlendi. (Fotoğraf: AA)  Referandum  Sandıkta  dış  politika  etkili oldu  ANKARA (Cumhu  riyet Bürosu)  AKP ta  rafından yaptırılan ve  Kızılcahamam kampın  da değerlendirilen “12  Eylül halkoylaması,  seçmen davranışları ve  etkileyen faktörler” ko  nulu araştırmaya göre,  halkoylamasında “evet”  oyu vermeyi en güçlü  biçimde belirleyen etke  nin AKP’lilik kimliği,  aynı şekilde “hayır”  oyunu en güçlü şekilde  etkileyen etkenin ise  CHP’lilik olduğu belir  lendi. Araştırmada  “evet” ve “hayır” oyla  rının her ikisinde de hü  kümetin dış politikası en  etkili unsur olarak çıktı.  Araştırmaya göre  AKP’lilerin yüzde  84.7’si “evet”, yüzde  5.3’ü ise “hayır” oyu  verdi. CHP’lilerin ise  yüzde 5.4’ü “evet”, yüz  de 84.7’ü de “hayır” de  di. Halkoylaması nede  niyle CHP ve MHP’nin  seçmenlerinden bir kıs  mı AKP’ye yönelmiş.  “Evet” oyunu etkile  yen ana faktörlerin bazı  ları ise “Hükümetin  uluslararası alandaki  başarıları (yüzde 87.3).  Ergenekon ve cunta  larla mücadeledeki ba  şarı (yüzde 80.8). Te  mel hak ve özgürlükle  rin güvence altına alın  ması (yüzde 77.2). Ana  yasa değişiklik paketi  nin demokrasi, temel  hak ve özgürlükleri ge  liştirmesi (yüzde 72)”  olarak sıralandı.  Araştırmada, “hayır”  oyu verilmesindeki ne  denler bölümünde,  “Türkiye’nin Batı’nın  güdümüne girdiği / dış  politika ekseninin Do  ğu ülkelerine kaydığı,  hükümetin muhalefeti  ve vatanseverleri bas  kıyla sindirdiği ve ana  yasa paketinin ‘AKP si  vil diktatörlüğü’ne ze  min hazırladığı algıla  rı” sayıldı. Ankette,  Hükümetin işsizlik ve  yoksullukla mücadele  de başarısız olduğu al  gısı da ‘hayır’ oyu ve  rilmesinde önemli bir  role sahiptir” ifadeleri  yer aldı.   
            
    
