Katalog

CMYB C M Y B SAYFA 8 OCAK 2010 CUMACUMHURİYET 8 HABERLERİN DEVAMI Oslo B -16 Helsinki K -9 Stockholm B -11 Londra K -1 AmsterdamB -3 Brüksel B -3 Paris B -2 Bonn K -2 Münih B -4 Berlin K -3 Budapeşte K 5 Madrid Y 7 Viyana K -1 Belgrad Y 12 Sofya B 15 Roma B 14 Atina PB 19 Zürih K -2 Moskova K -2 Aşkabat PB 7 Taşkent PB 8 Bakû B 10 Bişkek K 1 Tiflis B 8 Kahire B 21 Şam PB 22 İstanbul PB 16 Edirne B 18 Kocaeli S 20 Çanakkale PB 18 İzmir PB 19 Manisa PB 20 Denizli PB 19 Zonguldak PB 20 Sinop PB 17 Samsun PB 18 Trabzon PB 18 Giresun PB 18 Ankara S 13 Eskişehir S 14 Konya S 15 Sıvas S 10 Antalya PB 20 Adana PB 19 Mersin PB 19 Diyarbakır S 15 Şanlıurfa PB 17 Mardin PB 14 Siirt S 13 Hakkâri S 7 Van S 8 Kars S 0 Yurdun batı kesim- leri parçalı bulutlu, Marmara’nın batısı ile Kıyı Ege sağanak, di- ğer yerler bulutlu ge- çecek. Sabah ve gece saatlerinde yurdun iç ve doğu kesimlerinde buzlanma ve don ola- yı ile birlikte sis görü- lecek. Kuzey Ege’de öğle saatlerine kadar fırtına, Güney Ege ile Batı Karadeniz ve Mar- mara’nın kuzeyinde sert rüzgâr bekleniyor. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Almanya Dõşişleri Bakanõ Guido Westerwelle’nin göreve başlamasõn- dan sonra yaptõğõ ilk Ankara ziyare- tinden, Türkiye ile Almanya arasõnda “stratejik diyolag mekanizması” oluşturulmasõ kararõ çõktõ. Konuk bakan ile yapõlan resmi gö- rüşmelerin ardõndan düzenlenen ortak basõn toplantõsõnda konuşan Dõşişleri Bakanõ Ahmet Davutoğlu, Wester- welle ile Kõbrõs meselesinin Türkiye- AB ilişkilerinde engel teşkil etmeme- si ve iki bakanlõk arasõndaki stratejik diyalog mekanizmasõnõn bir an önce hayata geçirilmesi konularõnda muta- bõk kaldõklarõnõ açõkladõ. Davutoğlu, stratejik diyalog mekanizmasõnõn bir an önce hayata geçirileceğini, ikili, bölgesel ve AB gibi her alandaki ko- nularda Türkiye ile Almanya arasõnda düzenli işleyen kapsamlõ bir meka- nizma kurulacağõnõ bildirdi. Kültürel ilişkiler konusunda önemli bir hususa ivme katmaya karar verdiklerini dile getiren Davutoğlu, bunun Türk-Al- man Üniversitesi’nin bir an önce ha- yata geçirilmesi olduğunu söyledi. AB üyeliği desteği Westerwelle de sorular üzerine de federal hükümetin koalisyon sözleş- mesinde Türkiye’nin Kopenhag kri- terlerini kesin olarak yerine getirmesi durumunda AB üyesi olabileceğine ilişkin bir ifade yer aldõğõnõ anõmsattõ. Konuk bakan, “Çok açık şunu söy- lüyorum. AB ve Türkiye ne karar- laştırdıysa o geçerlidir. Bu husus, yeni federal hükümet için de geçer- lidir. Ben bunun arkasındayım. Bir hukukçu olarak ahde vefa ilkesiyle ilgili hiçbir tereddüt yoktur. Adil bir müzakere ve güvenilir müzake- re partneri Türkiye’nin hakkıdır. Verilen sözler tutulur” dedi. ‘Devreye girebiliriz’BAHADIR SELİM DİLEK ANKARA - “Demokrasi, Gü- venlik ve İstikrar: Dünyada ve Türk Dış Politikasında 2010’a Bakış” temasõyla Ankara’da topla- nan Türkiye’nin yurtdõşõnda görev- li 200’e yakõn büyükelçisinin katõl- dõğõ ikinci büyükelçiler konferan- sõnda yapõlan ufuk turunda, Türki- ye’nin Yemen’deki çatõşmalarõn sona erdirilmesi için devreye gire- bileceği yaklaşõmõ ortaya çõktõ. Konferansõn üçüncü gününde; AB, Afrika, Güney Asya, Ortadoğu ve Irak oturumlarõ yapõldõ. “Rum- lar tüm çabalarına karşın Türki- ye’nin yürütmekte olduğu müza- kereler sekteye uğramadı”, “2010’da Rumlar yine engelle- meye çalışacak ama bunlar çalış- maları etkilememeli”, “Türkiye, Avrupa’dan gelecek olumsuz sin- yalleri göz ardı ederek uyum sü- recine devam etmeli”, “İniş çıkı- şa karşın Türkiye AB yolunda sü- rekli ilerliyor” görüşlerinin ortaya konduğu AB oturumunda, siyasi engele takõlmõş olan fasõllar açõla- cakmõş gibi çalõşma yapõlmasõ ve re- form sürecine hõzla devam edilme- si değerlendirildi. Afrika oturumunda Türk İşbirli- ği ve Kalkõnda İdaresi Başkanlõ- ğõ’nõn (TİKA) Afrika için kilit rol- de olduğu değerlendirmesi yapõldõ. Güney Asya oturumunda ise Tür- kiye’nin 2010 yõlõnda üstlendiği Afganistan Kongresi ve Türkiye’nin koordinatörlük rolü ile NATO için- deki çabalar ele alõndõ. Ayrõca TİKA Başkanõ Musa Kulaklıkaya ora- daki faaliyetleri anlattõ. Oturumda, “Hindistan ile ilişkileri ileri gö- türelim” fikri genel kabul gördü. Davutoğlu’na bilgi verildi Ortadoğu oturumunda Arap-İsrail sorununa adil kalõcõ çözüm bulun- masõ, Ortadoğu barõşõ için bunun ön- celikli olduğu, bu bağlamda Türki- ye’nin atacağõ adõmlar ele alõnõrken Yemen’deki gelişmeler de değer- lendirildi. Bu ülkedeki barõşõn, böl- gesel barõş açõsõndan önemli oldu- ğu ve Türkiye’nin neler yapabileceği tartõşõldõ ve Türkiye’nin Yemen’deki sorunun çözümü için devreye gire- bileceği görüşü değerlendirildi. Bu bağlamda Türkiye’nin Sana Bü- yükelçisi, Dõşişleri Bakanõ Ahmet Davutoğlu’na özel bilgi verdi. Irak oturumunda ise bu ülkenin toprak bütünlüğünün ve siyasi bir- liğinin öneminin altõ çizildi. Irak’õn komşularõyla barõşõk bir coğrafyada yaşamasõnõn temininin önemi vur- gulandõ. Öte yandan konferansõn dün sabahki oturumuna Enerji Bakanõ Taner Yıldız da katõlõrken Türki- ye’nin artan enerji ihtiyacõ, kaynak ve enerji çeşitliliği konuşuldu. Elçilere ‘çok çalışın’ talimatı ANKARA (Cumhuriyet Büro- su) - Başbakan Recep Tayyip Er- doğan, büyükelçilerden Kürt açõlõ- mõnõ yurtdõşõnda iyi anlatmalarõnõ isteyerek “Etnik aidiyet üzerin- den siyaset yapan partiler, bu sü- reci engellemek ya da istismar et- mek için yoğun gayret içindeler. Projenin içeriği son derece net ve belirgin” dedi. Erdoğan, Kõbrõs, Ermeni sorunu ve AB konusunda da büyükelçilerden daha fazla ça- lõşmalarõnõ istedi. Başbakan Erdoğan, ikinci büyük- elçiler konferansõnda yaptõğõ ko- nuşmada, Türkiye’nin Irak, İran, Gürcistan, Suriye, Lübnan ve Suudi Arabistan’la ilişkilerini geliştirme- sinden rahatsõz olanlarõn bulundu- ğunu belirterek, Türkiye’nin dünya siyasetinin artõk nesnesi değil bir öznesi haline geldiğini söyledi. Er- doğan, “Bizim Gazze’de meydana gelen olaylarla ilgili tavrımız bir eksen kaymasının, bir politika değişikliğinin değil, insani olanın, samimi olanın, vicdani olanın te- zahür etmesidir. Kimse bunun arkasında başka nedenler, başka saikler aramasın, arıyorlarsa bo- şuna ararlar” dedi. Gazze’ye yardım yapılmadı Gazze’de yaşananlara değinen Erdoğan, 1500 kişinin katledildiği- ni, 5 bin kişinin yaralandõğõnõ, fos- for bombalarõ kullanõldõğõnõ belirtti. Şarm el Şeyh’teki toplantõnõn üze- rinden bir yõl geçmesine karşõn Gazze’nin yeniden imarõ için vaat edilen yardõmlarõn yapõlmadõğõnõ anlatan Erdoğan, Gazze’ye yardõm ulaştõrõlmasõna izin verilmediğini, bir açõk hava hapishanesinde insan- larõn yaşadõğõnõ vurguladõ. ‘2010 yılı önemli gelişmelere zemin olacak’ AB konusunda sadece Avrupa ülkelerindeki büyükelçilerin değil Türkiye’nin tüm büyükelçilerinin daha fazla gayret göstermesini beklediğini kaydeden Erdoğan, te- rörle mücadele ve demokratik açõ- lõm konusunda da büyükelçilerin daha aktif çaba göstermesini bek- lediğini söyledi. Kõbrõs konusunda 2010 yõlõnõn önemli gelişmelere zemin olacağõna inandõğõnõ belir- ten Erdoğan, büyükelçilerin bu noktadaki çabalarõnõ artõracaklarõ- nõ bildiğini de söyledi. Balbay’a destek nöbeti sürüyor Gazetemiz okurları ve sivil toplum kuruluşla- rının temsilci ve üyeleri, gazetemizin Ankara temsilcisi ve yazarı Mustafa Balbay ile aydın- ların serbest bırakılmasını istediler. Her per- şembe günü gazetemizin Şişli’deki merkez bi- nasının bahçesinde gerçekleştirdikleri “Bal- bay’ın yanı başındayız” nöbetinde dün bir araya gelen katılımcılar “Demokrasi için öz- gür yargı”, “Sayın Başbakan yargıdan elini çek”, “Yargısı özgür olmayan ülke batar”, “Başbakan söylediğini duymalı”, “Siyasi yar- gı yıkımdır”, “Özgür yargı hepimiz için” dö- vizleri taşıdılar. “Balbay çıkacak yine yaza- cak”, “Susma sustukça sıra sana gelecek”, “Aydınların yanındayız” sloganları atan katı- lımcılar, tutuklu aydınların tümü serbest bı- rakılıncaya dek eylemlerini sürdüreceklerini vurguladılar. (Fotoğraf: SERKAN YILDIZ) GÜNCEL CÜNEYT ARCAYÜREK Baştarafı 1. Sayfada Ocak 2010 - Fikret Bila) Birinci sayfada, “Kozmik odada neler oldu” büyük başlığıyla yayımlanan yazı-haber; gazetenin 16. sayfasında ayrıntılarla okura sunuldu. Kozmik odaya, hâkim Kadir Kayan’ın girme istemi Genelkurmay’da Orgeneral İlker Başbuğ’a verilen bir brifingde hukuksal açıdan değerlendirilmiş ve… ...Fikret Bila gibi sağlam kaynaklardan bilgi edinmeden yazmayan bir gazetecinin açıkladığına göre: Genelkurmay Başkanı Başbuğ… kozmik odaya girme isteğine engel olurlarsa… “bir şeyleri gizledikleri izlenimi doğacağı” yargısına varmış ve… “açın kapıları” diye emir vermiş ve hâkim Kayan o gündür bugündür kozmik odada kozmik bilgi ve belgeleri inceliyor. Bu haber Türkiye’nin bu iktidar elinde ne hallere düştüğünü kanıtlıyor ve üzerinde özenle durulması gereken durumu sergiliyor. Kozmik odaya girilmesi emrini veren kişi; herhangi bir kurumun, örneğin Karayolları Müsteşarlığı’nın başında bulunan şu veya bu kişi değil. Türkiye Cumhuriyeti’nde varlığıyla güven duyulan tek bir kurumun, Genelkurmay Başkanlığı görevini yapıyor. RTE ne söylerse söylesin gerçek ortada: AKP hükümeti sayesinde siyaset… devlet kargaşa içinde… iddia edildiği gibi kurumlar arası çatışma yok; tersine hükümetin bilgi ve himayesinde kurumlara (yandaş medyaya göz atınca; TSK’ye) sürekli saldırılıyor. TSK’ye halkın güvenini sarsmak, elden gelse bu güveni yok etmek amacındaki yayınların, siyasal davranışların ardı arkası kesilmiyor. Şimdi: Durup düşünelim: Genelkurmay Başkanı Başbuğ, kozmik odaya girilmesi emrini neden verdi? Yasal zorlama mıdır gerekçe?.. Herhangi bir oda gibi önemi olmadığı için mi kozmik odaya girme emrini verdi? Hayır! Hiçbiri değil! Medyada askere her fırsatta yalan veya yanlış olduğuna bakmadan kara çalınıyor. Bu koşulları dikkate alan Genelkurmay Başkanı kozmik odayı açıyor. Zira, odayı açmazsa, bir kaynaktan desteklenen saldırılar bu kez askeri “işte, yine bir şeyler gizliyor” diye karalayan bir kampanyaya dönüşeceğinden veya başlatılacağından kaygılanıyor. AKP iktidarında devletin düştüğü acınası duruma bakın, bakın da gülmeyin ağlanacak halimize! Bir başka “durum” var orta yerde. Hükümet (veya yargı) içeriğini açıklamaz, muhalefet de nedense sormaz. Günün birinde Bülent Arınç’a suikast yapılacağı ihbarı üzerine polis, fırsat bu fırsat deyip askerin üstüne gitti. Subaylar, erler içeri alındı, mahkeme salıverdi. Peki, ama hâkim Kayan, kozmik odada kozmik belgeler arasında ne arıyor? Gazete haberleri “Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç’a yönelik suikast iddiaları ile başlayan ve kozmik odaların aranmasına kadar uzanan süreçte” diye başladığına göre: Hâkim Kayan’ın kozmik odada suikast ihbarı ile bağlantılı bilgi aradığı gibi mantıksal bir sonuç ortaya çıkıyor. Kozmik oda kavramı ile suikast olayını nasıl bağdaştıracağız? Kozmik odadaki bilgi ve belgelerin neyin nesi olduğunu tahmin etmek için falcı veya Bülent Arınç gibi devlet büyüğü olmaya da gerek yok! İç ve dış saldırılara karşı veya bir savaş durumunda alınması olası önlemleri içeren plan ve senaryoları içermesi olası. Hâkim Kayan suikastla ilgili bilgi veya belge arıyorsa; bunların devletin kozmik sırları arasında yeri olabilir mi? Herhalde kozmik odadaki belgeler arasında Bay Arınç’ın bir gün gelecek Manisa’da avukatlık cüppesini bırakıp ya Allah deyip başkentte siyasete gireceği… kader bu ya, başbakan yardımcısı olacağı varsayılarak suikast planları yok herhalde? Kozmik odada neyin arandığı ilgili çevrelerce açıklanmadığı ve sorulmadığına göre, şu kanı gündemdeki yerini muhafaza edecek: Kozmik odadaki belgelerle suikast olayı arasında bağlantı kurmak; kel alaka! TARİHTE BUGÜN MÜMTAZ ARIKAN 8 Ocak Dokunulmazlık dosyaları ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - BDP Iğdõr Milletvekili Pervin Buldan (2), BDP Şõrnak Milletvekili Sevahir Bayõndõr (2) ve BDP Di- yarbakõr Milletvekili Gültan Kõşanak’õn yasa- ma dokunulmazlõklarõnõn kaldõrõlmasõna iliş- kin 5 Başbakanlõk tezkeresi, TBMM Anayasa ve Adalet Karma Komisyonu’na sevk edildi. Meclis’e gelen dosya sayõsõ 536’ya ulaştõ. TBMM Anayasa ve Adalet Karma Komisyo- nu’nda, milletvekillikleri düşürülen Ahmet Türk hakkõnda 23, Aysel Tuğluk hakkõnda da 22 dokunulmazlõk dosyasõ bulunuyor. Türk ve Tuğluk’un adõnõn geçtiği dosyalar üzerin- de çalõşmalar sürüyor. Bu işlemin tamamlan- masõnõn ardõndan Türk ve Tuğluk’a ait dos- yalar, Başbakanlõk’a iade edilecek. Büyükelçiler, Yemen’de barõşõn korunmasõnõn bölge için önemine dikkat çekti BAŞBAKAN ERDOĞAN ‘Stratejik diyalog’ kuruluyor ALMANYA İLE İLİŞKİLER İstanbul Haber Servisi - Afganis- tan’da 7 CIA görevlisi ile bir Ürdün’lü ajanõn öldüğü intihar saldõrõsõnõ dü- zünleyen Ürdün doğumlu Halil el Ba- lavi’nin eşi Defne Bayrak, “Eşimle gurur duyuyorum. İnşallah şehitse Allah şahadetini kabul etsin” dedi. Bayrak’õn, ifadesine başvurulmak üze- re Terörle Mücadele Şubesi’ne davet edildiği öğrenildi. Gazetecilere açõklama yapan Bay- rak, eşinin böyle bir eylem yapmasõn- dan çok CIA ile bir ilişkisi olduğu id- dialarõna şaşõrdõğõnõ söyledi. Olayõ, kendisine eşinin bir arkadaşõnõn tele- fon açarak söylediğini ifade eden Bay- rak, “Arayan kişi sabırlı olmamı tavsiye etti. Eşimin vasiyetini ve mektubunu göndereceğini söyledi” dedi. “Eşinizin böyle bir eylemde bulanabileceğini tahmin edebilir miydiniz” sorusuna Bayrak, “Bilmi- yordum. Hatta ilk haberini aldığım- da çok şaşırdım. Ama yapmış, çün- kü inanan bir insandı. Eşimle gurur duyuyorum. Böyle bir savaşta çok büyük bir operasyon gerçekleştirdi. İnşallah şehitse Allah şahadetini ka- bul etsin” diye konuştu. Balavi’nin Ürdün istihbaratõ, CIA ve El Kaide’ye çalõştõğõ iddialarõnõn hatõrlatõlmasõ üze- rine Bayrak, cihadõ benimseyen eşinin El Kaide’ye katõlmasõnõ garipsemedi- ğini söyledi. Eşinin ajan olduğuna ih- timal vermediğini savunan Bayrak, “Çünkü eşim ajan olmayacak kadar Amerikan düşmanıydı. Amerika’yı ve Ürdün’ü kullanmış olabilir” dedi. Eşimle gurur duyuyorum ÜRDÜNLÜ BOMBACININ EŞİ: ÖĞRENCİLERDEN BAĞIŞ’A PROTESTO Soykırım ödevi istendi ABD’de öğrenim gören Türk lise öğrencisinden sözde Ermeni soykõrõmõ iddialarõnõ destekleyen bir ödev hazõrlamasõ istendi NEWYORK (AA) - Fransa’da geçtiğimiz kasõm ayõnda bir Türk öğrenciye 1915 olaylarõ ile ilgili “soykırım” ödevi verilmesinin ar- dõndan, ABD’nin New York kentinde bir lisede öğrenim gören Türk öğrenciden de Ermeni id- dialarõnõ destekleyen ödev hazõr- lanmasõ istendi. New York’un Manhattan sem- tinde bulunan bir lisede okuyan Türk öğrenciden, “Dünya Tarihi” dersinde, 1915 olaylarõna ilişkin Er- meni iddialarõnõ destekleyen bir ev ödevi hazõrlamasõ istendi. Öğren- cinin ailesi okul yönetimine itiraz mektubu yazdõ. Mektupta, ev öde- vinin yanlõ olduğu, ödevde ve ilgili okul kitabõnda konuyla ilgili veri- len kaynakçalarõn tarafsõz olmadõ- ğõ belirtilerek, tarafsõz görüş açõsõ sunan kaynakçalarõn neden yer al- madõğõ sorusu yöneltildi. Öte yandan Türk öğrenci, 1915 olaylarõyla ilgili Ermeni iddiala- rõnõn doğru olmadõğõnõ nedenle- riyle anlatan ödevini öğretmeni- ne verirken aile New York Baş- konsolosluğu’na da başvurarak durumla ilgili yetkilileri bilgi- lendirdi. Başkonsolosluk yetkili- leri derhal okul yönetimiyle te- masa geçti. Yetkililer, ABD’de benzer durumlarla karşõlaşan ve- lilerin Türk başkonsolosluklarõna başvurmalarõnõ istedi. Bahçeşehir Üniversitesi’nde konferans ve- ren Devlet Bakanı ve Başmüzakereci Ege- men Bağış, üniversite öğrencileri tarafın- dan protesto edildi. Öğrenci Kolektifleri üyeleri, Bağış’ın salona girmesiyle birlikte alkışlı protestoya başladı. Protestolar ara- sında kürsüye çıkan Bağış öğrencilere hi- taben “AB standartlarında 2 dakika pro- testo süreniz var” diye konuştu. Bunun üzerine protestocu öğreciler, bakan aley- hine slogan atmaya başladı. Bakan Bağış daha sonra protestocu öğrencilerin salonu terk etmelerini istedi. Grup salonu terk etmeyince bazıları, polis ve okulun güven- lik görevlileri tarafından dışarı çıkarıldı. Bu sırada öğrencilerle polisler arasında arbede çıktı. (Fotoğraf: AA)