Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CMYB
C M Y B
SAYFA CUMHURİYET 4 OCAK 2010 PAZARTESİ
4 HABERLER
2000’Lİ YILLARDA
ERDAL ATABEK
Yaşam Öğretiyor...
Yaşam öğretiyor.
Öğrenmek bir yetenek. Geliştirilebilir ve
engellenebilir bir yetenek.
Yaşamdan öğrenmek de böyle bir olgu.
26 Aralık Cumartesi günü Kırklareli’nde idik.
Çizgiüstü Dershanesi, Kırklareli Belediyesi ve
Cumhuriyet Kitap Kulübü’nün ortak etkinliğinde
üç yazar konuşmacı yer alıyordu.
Adnan Binyazar, Öner Yağcı ve ben, bu
etkinliğin konuk konuşmacıları olarak Sali
öğretmenin öncülük ettiği bu programa
katılıyorduk.
Kırklareli’nin aydınlık insanları salonu
doldurmuştu. Komşu illerden gelenler de
olmuştu. Edirne’den gelen Aslı öğretmen ile
tanıştık.
Ben Kırklareli’ne daha önce de gitmiştim.
Sali öğretmeni, eşi Türkan öğretmeni
tanımıştım. Edirne,Tekirdağ, Çorlu, Silivri,
Lüleburgaz, Babaeski gibi iller ve ilçelerde de
çalışmalarım olmuştu.
Trakya kültürü kendine özgü farklar taşır.
Trakya’nın üretken, girişken ve çalışkan halk
kültürü endüstrileşmenin getirdiği göçlerle
değişen yapısına karşın özelliklerini koruyor.
Toplantıda sevgili Öner Yağcı, eğitimin Köy
Enstitüleriyle geldiği aşamadan nasıl geri
çevrilip imam hatip okulları anlayışına
getirildiğini her zamanki coşkusuyla açıkladı.
Bu gerileyişin nedenlerini anlattı, çözümler
önerdi.
Adnan Binyazar usta yaşamının
kavşaklarında nasıl bir irade ile kendi yolunu
açtığını anlatarak, evrensel kültürün
satırbaşlarından örnekler verdi. Martin
Luther’in yaptıklarını, Erasmus kültürünün
aydınlanmanın temel taşlarını nasıl döşediğini
açıkladı. Uzun yıllarını eğitime ve kültüre veren
bu bilge yazarın anlattıklarını dikkatle dinledik.
Ben de, bir amacı gerçekleştirmenin nasıl bir
yol haritasından geçtiğini anlatmak istedim.
Doğru hedef seçmek, plan ve program
yapmak, çaba ve irade göstermek, disiplinle
çalışmak ve özeleştiri yapmanın önemini
açıkladım. Günümüzde özellikle gençlerin
küresel kültürle iç içe girişlerinde dikkatlerinin
nasıl dağıldığını belirttim. Umarım
düşündüklerimi anlatabilmişimdir.
Hepsinden önemlisi, orada bulunan herkesin;
bizlerin, öğretmenlerin, doktorların, hukuk
insanlarının, çeşitli meslek ve görevde bulunan
insanların,annelerin,babaların hep birlikte
oluşturduğumuz aydınlık idi.
Aydınlanmanın ışığı.
O salonda, sonra da imza yaptığımız yerde
bu ışık parlıyordu.
Hepimiz insanlığın binlerce yıldır oluşturduğu
aydınlığın ışığını paylaşıyorduk.
En büyük umudumuz işte bu aydınlıktı.
En büyük umudumuz, karanlıkları
aydınlatacak olan bu ışıktı.
2009 yılının katıldığım son etkinliği idi.
Beş gün sonra 2010 yılı geliyordu.
Yeni yılı aydınlatacak olan da bu ışıktı.
İçimden bir ses, 2010 yılında ülkemizin
değişeceğini söylüyor.
Alacakaranlığın belirsizliği kalkacak,
aydınlığın ışığı her şeyi gösterecek.
Bu toplum silkinecek, neler olduğunu daha
iyi anlayacak.
Bu ışıkla döndük İstanbul’a.
Yılbaşında mı?
Yılbaşında evdeydik.
Bütün gönül dostlarımızla beraberdik.
Sokrat’larla, Beethoven’lerle, Friedrich
Nietsche’lerle, şairlerle.
Bu dostlarımızla beraberdik yılbaşında.
Daha nice dostlarla hep birlikte olacağız.
Ülkemizin daha güzel günlerinde gene
birlikte olacağız.
Kin, kan ve şiddeti gene birlikte kaldıracağız
ülkemizden.
İnsanın ve emeğin zaferini hep birlikte
şölenle kutlayacağız.
İnsanın paraya, emeğin sömürüye esaretine
hep birlikte son vereceğiz.
Fethi Naci’yi analım: “İnsan Tükenmez”.
Aydınlanmanın ışığı bütün insanlığı
aydınlatsın.
Yaşamın bize öğrettiği budur...
[email protected]‘400 bin
kişi yatağa
aç giriyor’
BURSA (Cumhuriyet) - CHP
Genel Başkan Yardõmcõsõ Onur
Öymen, AKP hükümetinin, büt-
çe açõğõnõ kapatmak için olağan-
üstü zam yaptõğõnõ belirterek
“400 bine yakın vatandaşımız
yatağa aç giriyor, yiyecek ek-
meği yok” dedi. Öymen,
AKP’nin terörle mücadele değil
müzakere ettiğini söyledi.
Bursa’nõn Gürsu ilçesinde CHP
ilçe kongresine katõlan Öymen,
gündeme ilişkin sorularõ yanõtla-
dõ. Hükümetin “Türkiye, dünya-
nın 17. büyük ekonomisidir”
yönündeki sözlerinin gerçeği
yansõtmadõğõnõ söyleyen Öymen,
“Peki, kişi başı gelirde dünya-
da kaçıncıyız? 50’nciyiz. Refah
sıralamasında 69’uncuyuz.
Böyle bir sıralamayla övünme-
miz mümkün mü? Senede 1 ton
kömürle vatandaşın karnını
doyuramazsınız” diye konuştu.
Öymen, demokratik açõlõm süre-
ciyle ilgili AKP’nin görüşme
önerisini neden reddettiklerinin
sorulmasõ üzerine “Tam tersine
görüşmeyi biz istedik. Gelecek-
te vatandaşa sunulmak üzere
kayda alınmasını istedik” dedi.
‘TSK bu
ülke için
önemli’
MHP Grup Başkanvekili
Şandõr, “Türk Silahlõ
Kuvvetleri’ni yõpratacak,
onu kurum olarak
suçlayacak, zaaf içinde
gösterecek hiçbir girişime
izin vermeyiz” dedi.
ABİDİN YAĞMUR
MERSİN - MHP Grup
Başkanvekili Mehmet Şan-
dır, Genelkurmay Başkanlõğõ
Seferberlik Tetkik Kuru-
lu’nda yapõlan aramalarla il-
gili olarak “Türk Silahlı
Kuvvetleri’ni (TSK) yıpra-
tacak, onu kurum olarak
suçlayacak, zaaf içinde gös-
terecek hiçbir girişime izin
vermeyiz” dedi. Şandõr, Ge-
nelkurmay Başkanõ Orgeneral
İlker Başbuğ’un “TSK’ye
karşı asimetrik psikolojik
harp uygulandığı” açõklama-
larõnõn dikkate alõnmasõ ge-
rektiğini söyledi.
Mersin’in düşman işgalinden
kurtuluşunun 88. yõldönümü
kutlamalarõna katõlan Şandõr,
gazetecilerin Seferberlik Tet-
kik Kurulu’nda yapõlan arama-
yõ sormasõ üzerine yaşananlara
herhangi bir anlam yüklenil-
memesi gerektiğini söyledi.
‘Paniğe girilmemeli’
Şandõr, “Eğer ortada bir
yanlış ya da eksik varsa bu
da yine hukuk kuralları çer-
çevesinde ele alınmalı, ilgili
kurumlar da gerekeni en kı-
sa sürede yapmalıdır. Bir pa-
nik ya da telaş içine girilme-
meli. TSK’yi yıpratacak,
onu zaaf içinde gösterecek
hiçbir davranışa izin verme-
yiz. Böyle bir niyeti de kabul
edemeyiz” diye konuştu. Şan-
dõr, aramalarõn başlamasõnõn
ardõndan AKP’nin bu durumu
tartõşma malzemesi yaptõğõnõ
ve durumdan kendine kazanç
sağlamaya çalõştõğõnõ savundu.
MHP’Lİ ŞANDIR
Afganistan’da rahatsızlanan polis memuru Resul Tümtürk, bir askeri ambulans uçak ile Tür-
kiye’ye getirildi. Polis memuru Tümtürk’ü, Etimesgut Askeri Havaalanı’nda, kız kardeşi kar-
şıladı. Böbrek yetmezliği bulunduğu öğrenilen Tümtürk, Gülhane Askeri Tıp Akademisi’nde te-
davi altına alındı. Genelkurmay Başkanlığı’nca önceki gün yapılan açıklamada, Afganistan’da
görevli bir polis memurunun rahatsızlanması üzerine, askeri ambulans uçağının sağlık perso-
neli ile Afganistan’a hareket ettiği ve ilgili memurun Ankara’ya getirileceği bildirilmişti. (AA)
Afganistan’da rahatsõzlanan polis yurtta
‘Korku yaratan Başbakan sorumlu’
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)
- Kapatõlan DTP’nin milletvekilliği dü-
şürülen genel başkanõ Ahmet Türk,
Ankara Or-An’daki yeni evine, kom-
şularõ nedeniyle taşõnamadõğõ yönün-
deki haberleri “ahlaki bulmadığını”
söyledi. Olaya tepki gösteren BDP
Muş Milletvekili Sırrı Sakık, “İkti-
dardan muhalefete sokakları tetik-
leyenler sorumlu” dedi. TBMM İn-
san Haklarõ Komisyonu’nun CHP’li
üyelerinden Ahmet Ersin ise “Gidi-
şatın sakıncalı olduğunun işareti İz-
mir’de verilmişti. Bu işareti alma-
yan Başbakan’ın yarattığı bölünme
korkusunun yansıması bunlar. Bu
gelişmelerin tek sorumlusu Başba-
kan’dır” görüşünü dile getirdi.
Ahmet Türk, son dönemde Başba-
kan Yardõmcõsõ Bülent Arınç’a suikast
savlarõ üzerine gündeme gelen Çu-
kurambar semtinde oturuyor. PKK’nin
Tokat saldõrõsõ sonrasõnda komşularõ
Türk bayraklarõ asarak olayõ protesto
ederken; Türk’ün Mardinli işadamõ
Bahattin Demircan’dan kiraladõğõ
Oran’daki bir eve taşõnmaya hazõr-
landõğõ, ancak çevreden gelen baskõ-
lar üzerine Demircan’õn Türk’e evini
kiralamaktan vazgeçtiği haberleri ba-
sõna yansõdõ. Demircan, “Aramızda
akit yok” derken HABERTÜRK ga-
zetesinin haberine göre Demircan’õn
kõzõ olduğunu bildiren bir bayan da,
“Dairelerimiz küçük.. beğenmediler,
vazgeçtiler” dedi.
‘En lüks daireyi alabilirim’
Haberlere tepki gösteren Türk, “Ev
sahibi Mardinli bir Kürt, Türk de-
ğil. 2005’te, üç dört yere bakmıştım.
Kim olduğumu öğrenince son anda
vazgeçtiler. İster istemez insan bi-
raz üzülüyor” dedi. Türk, AKP Trab-
zon Milletvekili Kemalettin Gök-
taş’õn, “Or-An’daki dairemi Türk’e
tahsis ederim” yönündeki teklifine
ise “Teşekkür ediyorum. Karade-
nizli arkadaşımın jesti, önemli bir
mesajdır. Fakat ihtiyacım yok” di-
ye konuştu. Mardin’de, arazileri ve ta-
rihi bir köşkünün bulunduğunu be-
lirten Türk, “İstersem, bunların bir
bölümünü satar, en lüks daireyi alı-
rım” şeklinde konuştu.
BDP Muş Milletvekili Sakõk, olay-
la ilgili olarak “Bu, sadece Ahmet
Bey’le ilgili değil. Çok uzun süredir
bu var. Ahmet Bey’inki bardağı ta-
şıran son damla oldu. 1995’li yıl-
lardan bu yana böyle bir ayrımcı-
lık vardı. Onlarca kez ev tuttuk, son-
ra bir sürü evlerin kontratları iptal
edildi” dedi. Sakõk, bazõ AKP’lilerin
de üzüntülerini ifade ettiği anõmsatõl-
dõğõnda ise “Ülkeyi bu hale getiren-
ler üzülmezler. Sürekli ötekileşti-
renler, iktidardan tutun, muhalefete
kadar, sokakların tetiklenmesine
katkısı olanlar bu hale gelinmesin-
den sorumludur” diye konuştu.
‘Tehlikeli gidişin habercisi’
CHP’li Ersin de, “olayın son derece
rahatsız edici ve tehlikeli bir gidişin
habercisi olduğunu” söyledi. Ersin,
sözlerini şöyle sürdürdü:
“AKP’nin, Başbakan’ın paldır
küldür gündeme getirdiği Kürt açı-
lımı giderek ülkede bir bölünme
korkusu yarattı. Türk’ün karşı kar-
şıya kaldığı olay bir duygusal pat-
lamadır, bölünme korkusunun yan-
sımasıdır. Tehlikeli bir gidiş.. Umu-
yorum genelleşmez. Kürt açılımı
gündemde yokken, Kürt vatandaş-
larımızla Türk vatandaşlarımız
arasında böyle bir sorun yoktu;
PKK dışında Kürt vatandaşlara
karşı hiçbir yerde bir karşıtlık,
düşmanlık yoktu. Kürt açılımı ve
onun getirdiği bölünme korkusu
duyguların kırılmasına neden oldu.
Ciddi bir problemle karşı karşıya ol-
duğumuz anlaşılıyor. Başbakan hâ-
lâ açılımdan söz ediyor, bölünme
korkusu yaratacak davranışlarda
bulunuyorlar. Gelişmelerin tek so-
rumlusu var o da Başbakan’dır.”
İZMİR (Cumhuriyet Ege
Bürosu) - İzmir İl Genel
Meclisi’nin, cemevlerinin
resmi ibadethane sayõlmasõ
yönünde aldõklarõ temenni
kararõnõ TBMM’ye ve siyasi
partilere gönderdiğini anõm-
satan Meclis Başkanõ Serdar
Değirmenci, “Toplumumu-
zun önemli bir kesimini Al-
evi nüfusu oluşturmakta-
dır. Bu konuda kalıcı dü-
zenlemelerin yapılması ge-
rekiyor” dedi.
İzmir Valisi M. Cahit Kı-
raç, il genel meclisinin aldõğõ
temenni kararõnõ geri çevire-
rek, meclisin Danõştay tara-
fõndan feshedileceği uyarõsõnõ
yapmõş, ancak kararõn ikinci
kez önüne gelmesi üzerine
onaylamak zorunda kalmõştõ.
Karar, onayõn ardõndan
TBMM’ye, ilgili bakanlõğa,
TBMM’de grubu bulunan si-
yasi partilere, Diyanet İşleri
Başkanlõğõ’na ve 80 ilin il ge-
nel meclisi başkanlõklarõna
gönderilmişti.
‘Acil düzenleme
yapılmalı’
TBMM Başkanõ Mehmet
Ali Şahin’in, bu kararõ işle-
me koymasõ durumunda, ce-
mevlerinin resmi ibadethane
sayõlmasõ yönünde önemli bir
adõm atõlacağõnõ vurgulayan
İzmir İl Genel Meclisi Başka-
nõ Serdar Değirmenci, “Ce-
mevlerinin resmi ibadetha-
ne sayılması, elektrik ve su
giderleri konusunda cami,
sinagog ve havraların ya-
rarlandığı ayrıcalıklardan
yararlanması konusunda
bir temenni kararı aldık.
Toplumumuzun önemli bir
kesimini Alevi nüfusu oluş-
turmaktadır. Anayasamızın
10 ve 24. maddeleri ışığında
Alevi kesimin de ibadetleri-
ni yapabilmeleri için ce-
mevlerinin ibadethane sta-
tüsüne alınması yönünde
gerekli yasal düzenlemele-
rin TBMM’ce bir an önce
yapılmasını temenni ediyo-
ruz” diye konuştu.
Cemevlerininibadethanesayõlmasõiçintemennikararõalõnmõştõ
İzmir’in gözü TBMM’de
CHP’Lİ ONUR ÖYMEN
CHP milletvekili Ersin, darbe ve suikast hazõrlõklarõna ilişkin araştõrma önergesi verecek
‘Bizimbaşkaordumuzyok’ANKARA (ANKA) - CHP İz-
mir Milletvekili Ahmet Ersin,
TSK içindeki cuntalarõn darbe,
suikast hazõrlõğõ yaptõğõ iddialarõ-
na ilişkin önümüzdeki hafta bir
Meclis araştõrma önergesi verece-
ğini açõkladõ. Ersin, “Bu tartış-
mayı bitirmek lazım, artık
TSK’yi darbe, suikast yapabile-
cek bir kurum olarak değerlen-
dirmeye ve bu şekilde Silahlı
Kuvvetlerin karizmasını çizme-
ye çalışıyorlar, halk nezdinde
güven erozyonuna uğratmaya
çalışıyorlar. Buna bir son ver-
mek lazım. Çünkü başka ordu-
muz yok bizim” diye konuştu.
CHP’li Ersin, uzun süreden be-
ri TSK’nin içinde darbe yapmaya,
suikast hazõrlamaya eğilimli birta-
kõm cuntalar olduğu yönünde id-
dialarõn ileri sürüldüğünü ve bu id-
dialarõn artõk ciddi biçimde herke-
si rahatsõz etmeye başladõğõnõ ifa-
de ederek “Bu iddialar da daha
çok hükümetten, AKP’den kay-
naklanıyor. Sanki Silahlı Kuv-
vetler AKP’ye karşı bir darbe
yapmak için hazırda bekliyor-
muş gibi bir hava yayarak bir
mağduriyet yaratmak istiyorlar
bu şekilde, bundan da yarar-
lanmak istiyorlar” dedi. Ersin, bu
sürecin bitirilmesi gerektiğine dik-
kat çekerek bu konuda önümüzdeki
hafta bir Meclis araştõrma önerge-
si vereceğini açõkladõ. Ersin, Mec-
lis’in TSK hakkõndaki iddialara
el koymasõ gerektiğini vurguladõ.
Ersin, şöyle konuştu:
“Yani Silahlı Kuvvetlerde cun-
ta var mı, yok mu? Varsa bu cun-
talar kimlerden oluşuyor, nedir
bunların içeriği, bunların Meclis
tarafından araştırılması ve orta-
ya çıkartılması lazım. Çünkü
darbe yapmaya eğilimli bazı cun-
talar varsa Silahlı Kuvvetler için-
de, bu cuntaların hedeflerinden
birisi de TBMM olması lazım.
Dolayısıyla bunu hazırlıyorum,
önümüzdeki hafta içinde gruba
sunacağım. Bu tartışmayı bitir-
mek lazım, artık TSK’yi darbe,
suikast yapabilecek bir kurum
olarak değerlendirmeye ve bu
şekilde Silahlı Kuvvetlerin ka-
rizmasını çizmeye çalışıyorlar,
halk nezdinde güven erozyonuna
uğratmaya çalışıyorlar. Buna bir
son vermek lazım. Çünkü başka
ordumuz yok bizim. Nitekim bu
çabalarla ‘Ordu lağvedilsin, yeri-
ne yeni bir Nizam-õ Cedit ordusu
kurulsun’ diyen üşütükler de çık-
tı ortaya. Bunlar üşütük, bunla-
rı sağduyulu, ülkesini seven, de-
mokrasi âşığı olarak kabul etmek
mümkün değil, düpedüz üşütük
bunlar.” TSK’ye karşõ yürütülen
kampanyayõ ortadan kaldõracak
olan kurumun TBMM olduğunu be-
lirten Ersin, “TBMM eğer bu ko-
nuları araştırmak üzere bir araş-
tırma komisyonu kurarsa sorun
çözülür diye düşünüyorum. Si-
lahlı Kuvvetleri içine düştüğü
asimetrik psikolojik savaş tehdi-
dinden de çıkarmak lazım, ken-
di işini yapsın Silahlı Kuvvetler.
Ama kimse de Silahlı Kuvvetle-
re lüzumsuz yere darbeci, sui-
kastçı gibi iftiralarda bulunma-
sın, bu ortamı yaratmak lazım di-
ye düşünüyorum” diye konuştu.
CHP Milletvekili Ersin, “TSK’yi darbe, suikast
yapabilecek bir kurum olarak değerlendirmeye ve bu
şekilde Silahlõ Kuvvetlerin karizmasõnõ çizmeye çalõşõyorlar,
güven erozyonuna uğratmaya çalõşõyorlar” dedi.
Taşınmak istediği ev ile
bir süredir gündemde
olan Türk, konuyla ilgili
haberleri ahlaki
bulmadığını söyledi. (AA)
Türk, yeni evine komşularõ nedeniyle taşõnamadõğõ haberlerine tepki gösterdi.
CHP’li Ahmet Ersin de AKP’nin toplumda korku ortamõ yarattõğõnõ söyledi
Erdem’i vuran
silah bulunamadı
DİYARBAKIR’DAKİ OLAYLAR
DİYARBAKIR(Cumhuriyet) - Diyarbakõr’da
çõkan olaylar sõrasõnda yaşamõnõ yitiren Aydın
Erdem’in (23) vücudundan çõkan kurşunun, han-
gi silahtan çõktõğõnõn tespit edilemediği belirtildi.
Diyarbakõr’da, kapatõlan DTP tarafõndan 6
Aralõk’ta düzenlenmek istenen yasadõşõ yürüyüş
sõrasõnda çõkan olaylarda yaşamõnõ yitiren üniver-
site öğrencisi Erdem’in öldürülmesiyle başlatõlan
soruşturma kapsamõnda olayõn olduğu bölgede,
ekiplerin topladõğõ boş kovanlar ve deforme ol-
muş 1 mermi çekirdeği incelendi.
Boş kovanlar polislerin
silahlarından çıkmış
Olay yerinde 7 boş kovan ve 1 deforme olmuş
mermi çekirdeği, olayõn olduğu bölge yakõnõnda-
ki Polisevi Şube Müdürlüğü’nün erkekler tuvale-
tinde ise 6 boş kovan bulundu. Boş kovanlar ve
mermi çekirdeği aynõ gün bölgede görev yapan
61 polisin silahlarõyla karşõlaştõrõldõ ve rapor ha-
zõrlandõ. Rapora göre, boş kovanlar 4 polis me-
muruna ait silahlardan çõkarken, mermi çekirde-
ğinin hangi silahtan atõldõğõ tespit edilemedi. Ra-
porda, “Deforme mermi çekirdeğinin şüpheli
silah ya da silahlarla birlikte tekrar gönderil-
mesi halinde şüpheli silahın tespiti yönünde
inceleme yapılması mümkündür” denildi.