Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2025
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CMYB
C M Y B
SAYFA CUMHURİYET 25 OCAK 2010 PAZARTESİ
6 HABERLER
BİLİM ve SİYASET
ORHAN BURSALI
Demokrasi Şehitleri
Türkiye’nin yakın tarihi büyük karanlıklarla
damgalıdır. Cinayetler, suikastlar, katliamlar, etnik
ve kültürel grupları birbirine kırdırmalar, kent
savaşları, ırk uydurmalarına dayanan ayrımlar,
“ideoloji” yaftası asılmış cinayetler, hele hele
İslam dinini kullanarak din savaşları ve
sahtekârlıkları, karanlık çağımızın belirgin
özellikleridir. Şüphesiz ki askeri darbeler!
Bu karanlık tarihte, askeri de, polisi de,
emniyeti ve istihbaratçıları da, üstüne üstlük
“sivil” toplumu da önemli roller üstlendi!
Tarihin ardında ise önemli ölçüde, bilinen dış
ülkelerin ülkemizdeki ve bölgemizdeki çıkarlarını
koruma planları yatar.
Üretebilmesi ve büyümesi dış sermaye
yardımına-transferine; hammadde, makine ve
teçhizata bağımlı bir ekonomik yapıyı ayakta
tutabilmek için, iktidara gelen seçilmişlerin genel
karakteri, işbirlikçilik olmuştur. Dış güçlerin
çıkarlarıyla bir örtüşme, iktidarda kalabilmelerinin
yoludur. Bugün de Türkiye’yi kurtarmaya
soyunmuş başka bir mümtaz politikacı Sarıgül
de, ABD kapılarında destek arayışı içindedir!
TÜSİAD da geçmişte bu yapının ayrılmaz bir
parçasıydı... Asker de!
Türkiye’nin bu yapısal özelliği, iyi ve kaliteli bir
demokrasi, hukuk ve yasa devleti üretemezdi...
Ekonomik dengeleriniz baştan sakatsa, sürekli
koltuk değneğine mecbursa, nüfusu giderek artan
bir ülkede iktidar olabilmek için işbirlikçi karakter,
sanki zorunluluk gibidir!
Tabii, bu koltuk değneğine tekmeyi vuracak,
öncelikle ulusal yararı gözetecek; yurttaşının,
kurumlarının, şirketlerinin, devletinin yetenek ve
yaratıcılıklarını “arabanın önüne” koşturacak,
“nasıl öne çıkabilirim, öndekine yetişir ve geçerim”
vizyonuna sahip bir politik yapı, erdem, ahlak,
yönetim anlayışı ve politik insan olmadığı
sürece... işbirlikçi karakter zorunluluktur!
Bazı üstün zekâ sahipleri, ülkemizde örneğin
“Türkleri kötüleme özgürlüğü” olmadığı için
demokrasiye geçemediğimizi, hukuk devleti
olamadığımızı, kalkınamadığımızı yazıp çizerler...
Pöh ki pöh!!!
Uğur Mumcu, Muammer Aksoy, Bahriye
Üçok, Ahmet Taner Kışlalı, Onat Kutlar, Çetin
Emeç, Metin Göktepe, Turan Dursun, Cavit
Orhan Tütengil, Ümit Yaşar Doğanay, Necip
Hablemitoğlu, Bedrettin Cömert, Doğan Öz,
Abdi İpekçi, Hrant Dink… Ve daha onlarcası…
Birbirinden değerli, güzel ve aydınlık
gazetecilerimiz, aydınlarımız, bilim insanlarımız...
Düşünürlerimiz...
Ve.. daha eskiye doğru gidersek, asılan,
vurulan, öldürülen yüzlerce gencimiz, öğrencimiz,
emekçimiz... Hele hele kadınlarımız, evet
kadınlarımız... Hepsini saymalıyız.
1 Mayıs 1977 Taksim katliamında ölen 34
insanımızı… Sıvas katliamında yakılarak öldürülen
36 aydınımızı anmayacak mıyız?.. Maraş
katliamını ve onlarca böylesini?..
Ve şüphesiz ki Türk-Kürt çatışmasında
kaybettiğimiz 40 bin insanımızı da, Türkiye’ye
karanlıklar çağı yaşatan bu siyasal-ekonomik-
kültürel “oligarşik” yapının kurbanları olarak
görmek zorundayız...
Bütün bu güzel insanlarımızın hepsi, daha çok
demokrasi, daha çok hukuk, sosyal adalet ve
insanca yaşam, daha laik bir Türkiye’ye
yüreklerini koymuşlardı. Demokratik bir ülke için
mücadele etmenin bedelini hayatlarıyla ödediler…
İşbirlikçi askeri ve sivili, “Sosyal uyanış
ekonomik gelişmenin önüne geçmiştir...”
diyerek demokrasi ve özgürlük isteyenlerin
kafalarını uçurma yolunu seçmiştir!
Ülkemizde demokrasinin önünde her zaman
engeller var. Çünkü ülkemizde gerçek özgürlük ve
demokrasi istemeyen güçler hep varlar...
Ekonomik ve kültürel yapı, bir sarmal halinde,
ne yazık ki, bu kötüleri daha çok üretiyor ve
iktidara getiriyor!
Bu güçlerin kişisel ve kurumsal kimlikleri
dönem dönem değişiyor...
1950’den bu yana, birkaç yıllık kesintilerle de
olsa, sivil ve seçilmiş parti ve liderlerince
yönetiliyoruz... Sosyal demokratların yönetimini
ise 60 yıl içinde toplam 3 yıla sığdıramazsınız!
Başbakan, bu konuda boş boş konuşmasın!
Dolayısıyla, siyasetin sicili demokrasi
bakımından hep eksikse, yer yer darbeci ve
diktatörce ise, bu katliamcı yüzkaralığı hiçbir
zaman yok edilememişse... Nedeni, sağcı/İslamcı
partiler ve liderleri, yönetimleridir!
27 Mayıs’ın hemen ertesinde bile Cemal
Gürsel, devlet memurlarının parasını ödemek için
Amerika’ya başvuruyordu: Acele 50 milyon dolar
gönderin!
Bu sağcı yönetimlerin toplam bilançosuna
bakmak ister misiniz: 60 yılda, 19 kez IMF’ye
teslim ettiler ekonomiyi; yani 19 kez ekonomiyi
çökerttiler! 1998-2008/2010 kesintisiz 10-12 yıl
IMF yönetimi vardı ülkemizde! Şimdi 20.’si
tartışılıyor!
Bu bir dünya rekorudur, sağcıların anlı-şanlı
tarihlerine yazılı!
Ve bugün de, emekçiler, yurtseverler, gençler,
yine benzer kökenli ve yine işbirlikçi bir iktidara
karşı demokrasi mücadelesi içinde!
obursali@cumhuriyet.com.tr
Chris Bryant: Şiddete dayanan milliyetçilik ile terorizm arasõnda ayrõm yapmak mümkün olmalõ
İngiltere’de Kürdistan tartışması
İstanbul Haber Servisi - İngil-
tere’nin Kürt politikasõnõn tartõ-
şõldõğõ İngiliz Parlamentosu’ndaki
görüşmeler, İngiliz parlamenterle-
rin çarpõcõ açõklamalarõna sahne ol-
du. Avrupa Bakanõ Chris Bryant,
PKK ile terör bağlantõsõna ilişkin il-
ginç tespitlerde bulunduğu konuş-
masõnda, “Ancak şiddetin kulla-
nımına dayanan milliyetçilik ile
terorizm arasında ve şiddete da-
yanan iktidar mücadelesi inancı
ile farklı bir politik bakış görmek
isteyen insanların yasal politik is-
tekleri arasında ayrım yapmam
mümkün olmalıdır” sözleri dik-
kat çekti.
Bölgede İngiltere’nin net çõkarlarõ
olduğunu belirten Bryant, Kuzey
Irak’taki gelişmeler sonucunda tüm
ülkelerin bu bölgeden iş kapmaya
çalõştõğõna dikkat çekti ve “Bütün
işlerin Almanlar ve Fransızlar
tarafından kapılmasını istemiyo-
ruz” dedi. İngiliz Parlamentosu’nun
12 Ocak tarihli toplantõsõnda İngil-
tere’nin Kürtlerle olan tarihi ilişki-
leri ve bugün Ortadoğu’da uygula-
nan politikalar tartõşõldõ.
Tutanaklarda yer alan dikkat çe-
kici konuşmalar özetle şöyle:
‘Sorumluluğumuzu
unutmamalıyız’
Andrew Pelling: İngiliz halkõ
olarak Sevr Antlaşmasõ dahil o ta-
rihe kadar vermiş olduğumuz söz-
leri tutmaktaki başarõsõzlõğõmõzõ ve
İkinci Dünya Savaşõ’ndan sonra
Kürdistan Partisi’nin İngiltere ta-
rafõndan Irak’tan sõnõr dõşõ edil-
mesi olaylarõnõ göz önünde tutarak
birçok açõdan bölgede sorumlulu-
ğumuz olduğunu unutmamalõyõz.
Ancak bu durum bizim Kürt hal-
kõndan ayrõ olarak, bölgede hayati
önem taşõyan çõkarlarõmõz olduğu
gerçeği hakkõnda dikkatimizi da-
ğõtmamalõ, Kürdistan’da uygun bir
barõş ortamõ ve yararlõ bir ticaret or-
tamõ görmede çõkarõmõz, sadece
medeniyetlerin çatõşmasõndan kay-
naklanacak zorluklardan çile çe-
keceğimiz için değil, fakat bölge bi-
zim ve Avrupalõ ortaklarõmõzõn
enerji güvenliği açõsõndan çok
önemli olduğundan dolayõ çõkarla-
rõmõz mevzubahis.
‘Irak halkı için eşit
muameleyi içermiyor’
Bop Spink: Pelling’in Kürtlere ve
Kürdistan’a olan borçlarõmõzõ onay-
layacağõndan ve İngiltere’nin o in-
sanlara ve o bölgeye karşõ tarihi gör-
evi olduğunu kabul edeceğinden
eminim. Bu ülke o insanlara yüz-
yõldan fazla bir zamandõr ihanet et-
mekte, özellikle vahşete karşõ on-
larõ gerekli şekilde savunmada ba-
şarõsõz kaldõğõ için.
Meg Munn: Karşõlaşmõş oldu-
ğum politikacõlar ve işadamlarõ,
sağlanan özgürlükten beri İngiliz
hükümetinin tavrõ ile ilgili olarak şa-
şõrmõş ve hayal kõrõklõğõna uğramõş
durumda idiler.
Başbakanõn bana dediğine göre,
Kürdistan, İngiliz politikasõnõn bir
başarõsõdõr, yine de bu politika
Irak’taki tüm insanlar için eşit mua-
meleyi içermiyor.
İngiltere, çoğunlukta olan Arap nü-
fusuyla sorunlar yaratmak korku-
suyla bizim Kürdistan bölgesi ile iliş-
kilerimizi geliştirmede isteksiz dav-
randõ ve onun demokrasinin ilerle-
mesindeki ve insanlarõn güvenli-
ğindeki sürdürülebilir gelişimi ve ba-
şarõsõ daha geniş bölge için bir mo-
del olarak benimsenmemekte.
Bunun yerine, İngiliz hükümetinin
bölgedeki güvenlik durumu hakkõndaki
anlayõşõnõ güncellemedeki başarõsõzlõ-
ğõ, İngiliz çõkarlarõna zarar vermiştir.
MEHMET MENEKŞE
AMASYA - Amasya’da ya-
põlan açõk lise sõnavlarõna katõ-
lõmcõlar yasak olmasõna karşõn
türban ve takke ile katõldõ.
Amasya’da Alptekin Anadolu
Lisesi, Macit Zeren Fen Lisesi ve
Serdar Zeren İlköğretim okulla-
rõnda yapõlan açõk lise sõnavlarõ-
na öğrenciler hiçbir engel ile
karşõlaşmadan türbanla girdi.
Alptekin Anadolu Lisesi’nde
de bir erkek öğrencinin takke ve
şalvarla sõnava katõlmasõ dikkat
çekti. Türbanlõ öğrencilere okul
girişlerindeki polis kontrollerin-
de ve sõnõftaki görevlilerce hiç-
bir uyarõda bulunulmazken, sõnav
salonlarõnda görevli bazõ eği-
timciler fotoğraf çekilmesine
tepki gösterdi.
Eğitim-Sen Amasya Şube Baş-
kanõ Cüneyt Kula, Danõştay
İdari Dava Daireleri Kurulu’nun
açõk lise yönetmeliğindeki bazõ
maddeleri iptal ettiğini, sõnava gi-
recek kõz öğrenciler ile ilgili
“başı açık” olarak sõnava gir-
meleri gerektiğine hükmettiğini
vurguladõ.
Kula “Danıştay’ın kararına
rağmen yapılanlar suç teşkil et-
mektedir. Milli Eğitim Mü-
dürlüğü yetkililerinin açıktan
müsahama gösterdikleri yö-
nünde duyumlar alıyoruz. Eli-
mizde fotoğraflar var. Sınavla
ilgili hukuki işlem başlataca-
ğız” diye konuştu.
ANKARA (Cum-
huriyet Bürosu) -
Çağdaş Gazeteciler
Derneği (ÇGD) Genel
Başkanõ Ahmet Aba-
kay, Türk-İş Genel
Merkezi önünde ey-
lemlerini sürdüren
TEKEL işçilerini zi-
yareti sõrasõnda,
“2009’un Başarılı
Gazetecileri” ödülle-
rini de açõkladõ. Gaze-
temiz Haber Merkezi
çalõşanlarõndan Aykut
Küçükkaya, “Enerji
Dosyası” adlõ çalõş-
masõyla, bombalõ sui-
kast sonucu 24 Ocak
1993’te yitirdiğimiz
gazetemiz yazarõ
Uğur Mumcu anõsõna
verilen “Uğur Mum-
cu Araştırmacı Ga-
zetecilik Ödülü”ne
değer görüldü.
“ÇGD Dayanışma
Ödülü”nün ise 41
gündür, Türk-İş Genel
Merkezi önünde ey-
lem yapan TEKEL iş-
çilerine verilmesi ka-
rarlaştõrõldõ. Gazeteci-
yazar Altan Öymen’e
“yarım yüzyılı aşan
gazetecilik mesleğin-
deki örnek duruşu
ve Türk basınına
yaptığı katkılar” ne-
deniyle “ÇGD Özel
Onur Ödülü” verile-
cek. Bu yõl röportaj ve
sayfa düzeni dallarõn-
da ise ödüle değer
eser bulunamadõ.
“2009 Yılı’nın Başa-
rılı Gazetecileri”
ödülleri de şöyle:
- Mustafa Ekmekçi
Haber Ödülü; “İşken-
ceci Eğitmen Oldu”
haberiyle, Birgün’den
Özlem Zorcan.
- Rafet Genç Haber
Ödülü; “Kara Kö-
mürden Beyaz Eşya-
ya” haberi ile Doğan
Haber Ajansõ-Tunce-
li’den Ferit Demir.
- Mahmut Tali Ön-
gören Televizyon
Ödülü; “Mahmur
Mülteci Kampı: Geri
Dönüşler Sürecek
mi?” haberiyle,
NTV’den Mete Çu-
bukçu.
- Televizyon Haber
Ödülü; “Yargı Yargı-
yı Dinledi” haberiyle,
NTV’den Gökhan
Gerçek.
- Televizyon Prog-
ramõ; “12 Eylül’ün
Kendisi: General Ev-
ren”, İZ TV’den Nâ-
zım Alpman.
- Televizyon Belge-
seli; “Vatan İçin Ku-
bilay” Kanal B’den
İzzet Dağıstanlı.
- Radyo Programõ;
“Bir Adım Önde”
TRT Ankara Radyo-
su’ndan Güler Nasıf.
- İzzet Kezer Fotoğ-
raf Ödülü; “TEKEL
Direnişi” fotoğrafõyla
Hürriyet-Daily
News’den Selahattin
Sönmez.
- Karikatür Ödülü;
24 Aralõk 2009’da Re-
ferans’ta yayõmlanan
eseriyle Turgay Ka-
radağ.
- İnternet Gazeteci-
liği Ödülü; www.ha-
bercek.com ve
www.odatv.com.
Ödüller daha sonra
açõklanacak bir tarihte
Ankara’da sahiplerine
verilecek.
Sakarya-Hendek’teki mezarõ başõnda, Diyarbakõr ve Eskişehir’de anõldõ
Yurt Haberleri Servisi - Di-
yarbakõr Emniyet Müdürlüğü
görevini yürütürken 2001 yõlõn-
da şehit edilen Gaffar Okkan,
Diyarbakõr, Eskişehir ve Sakar-
ya’nõn Hendek ilçesindeki mezarõ
başõnda anõldõ.
Diyarbakõr Şehit Aileleri ile İn-
san Haklarõ Yardõmlaşma ve Da-
yanõşma Derneği (YURT-SAV),
Muharip Gaziler Derneği ve Ata-
türkçü Düşünce Derneği (ADD)
Diyarbakõr Şubesi üyeleri, Di-
yarbakõr eski Emniyet Müdürü
Ali Gaffar Okkan ve 5 arkadaşõ-
nõn 24 Ocak 2001’de şehit edil-
diği Sezai Karakoç Bulvarõ’na
karanfil bõraktõ. YURT-SAV
Başkanõ Büyükburç, “Diyarba-
kır’da görev yaptığınız süre
içinde halkımızın adeta koru-
yucu meleği oldunuz. Sonsuza
kadar kalplerde yaşayacaksı-
nız. Unutulmayacaksınız, unut-
turmayacağız” dedi.
Sakarya’nõn Hendek ilçesin-
deki aile kabristanlõğõnda dü-
zenlenen törende, saygõ duru-
şunun ardõndan İstiklal Marşõ
okundu. Hendek İlçe Emniyet
Amiri Mesut Döner, Okkan’õn
özgeçmişini okudu. Törene Ok-
kan’õn eşi Zerrin ve kõzõ Sezin
Okan ile eski Diyarbakõr Valisi
Cemil Serhatlı, İzmir Emniyet
Müdürü Ercüment Yılmaz,
Hendek Kaymakamõ Mustafa
Ayhan, Hendek Belediye Baş-
kanõ Ali İnci, Hendek Müftüsü
Şükrü Balkan, siyasi parti ve si-
vil toplum örgütü temsilcileri,
emniyet mensuplarõ ve yurttaş-
lar katõldõ.
Okkan, 1986-1992 yõllarõ ara-
sõnda görev yaptõğõ Eskişe-
hir’de de törenle anõldõ.
‘Onu çok seviyoruz’
Porsuk Spor Salonu’nda da
anma törenine Eskişehir Millet-
vekili Beytullah Asil, Eskişehir
Emniyet Müdürü Hanefi Avcı,
Yozgat Emniyet Müdürü Ek-
rem Nalcı, Okkan’õn dönemin-
de Eskişehir Emniyet Müdürü
olan Atilla Aytek, Odunpazarõ
Belediye Başkanõ Burhan Sa-
kallı, Tepebaşõ Belediye Başka-
nõ Ahmet Ataç, Okkan’õn eşi
Zerrin Okkan ile kõzõ Sezin Ok-
kan Çalışkan, damadõ Sezer
Çalışkan ve Eskişehir Polis
Okulu öğrencileri katõldõ.
Okkan için bir sinevizyon gös-
terisinin yapõldõğõ törende Zer-
rin ve Sezin Okkan gözyaşlarõ-
nõ tutamadõ. Eskişehir Emniyet
Müdürü Hanefi Avcõ, Okkan’õn
başarõ bir polis olduğunun altõnõ
çizerek “Okkan’ın şehit edilişi
konusunda bazı kişiler varsa-
yımlar öne sürüyorlar.
Bunlar gerçek değildir. Ka-
tileri polis tarafından yaka-
landı. Eskişehirliler Şehit Gaf-
far Okkan’ı anmaları ile onu
ne kadar sevdiklerini ve değer
verdiklerini gösteriyorlar” de-
di. Okkan için Reşadiye Cami-
si’nde de mevlit de okutuldu.
ÇGD, 2009’UN BAŞARILI GAZETECİLERİ
‘Mumcu Ödülü’
Küçükkaya’ya
İstanbul Haber Servisi - Tür-
kiye’de 21 Ocak’ta 16 ilde ya-
põlan eşzamanlõ El Kaide ope-
rasyonu kapsamõnda dinci Ana-
dolu’da Vakit gazetesinin sivri
kalemlerinden Mustafa Kap-
lan gözaltõna alõndõ. Kaplan’õn,
El Kaide’nin ideologlarõndan
olduğu öne sürüldü.
El Kaide terör örgütüne yö-
nelik 21 Ocak’ta 16 ilde eşza-
manlõ operasyon düzenlendi.
Operasyonlar sonucunda birçok
ilde 120 kişi gözaltõna alõndõ.
www.medyaradar.com sitesinin
haberine göre, Terörle Mücade-
le Şubesi polisleri, operasyo-
nun İstanbul ayağõna yönelik
çalõşmasõnda Anadolu’da Vakit
gazetesi yazarõ Mustafa Kaplan
gözaltõna alõndõ. Terör örgütü El
Kaide örgütünün ideologlarõ ara-
sõnda yer aldõğõ ileri sürülen
Mustafa Kaplan’õn, Anadolu’da
Vakit gazetesinde birkaç aydõr
yazmadõğõ, ancak organik bağõ-
nõn sürdüğü belirtildi.
Kaplan, Hürriyet gazetesi ya-
zarõ Ahmet Hakan’la girdiği po-
lemiklerle tanõnõyordu.
EL KAİDE OPERASYONU
Vakit yazarõ
Mustafa
Kaplan
gözaltõnda
Dostlarõ Okkan’õ unutmadõ
Andrew Pelling: İngiliz halkõ olarak Sevr Antlaşmasõ dahil o tarihe kadar
vermiş olduğumuz sözleri tutmaktaki başarõsõzlõğõmõzõ unutmamalõyõz.
Bop Spink: Pelling’in Kürtlere ve Kürdistan’a olan borçlarõmõzõ
onaylayacağõndan ve İngiltere’nin o insanlara ve o bölgeye karşõ tarihi
görevi olduğunu kabul edeceğinden eminim.
Meg Munn: İngiliz hükümetinin bölgedeki güvenlik durumu hakkõndaki
anlayõşõnõ güncellemedeki başarõsõzlõğõ, İngiliz çõkarlarõna zarar vermiştir.
Okkan, 1986-1992 yılları arasında görev yaptığı Eskişehir’de ailesinin de katıldığı törenle anıldı.
Iğdır Belediye Başkanı tutuklandı
Yurt Haberleri Servisi - Terör örgütü
PKK’ye yönelik Batman, Diyarbakõr, Van ve
stanbul’da eşzamanlõ düzenlenen operasyon-
da gözaltõna alõnan ve aralarõnda BDP’li Iğ-
dõr Belediye Başkanõ Mehmet Nuri Güneş
ile 7 partilinin de bulunduğu 20 kişi tutuk-
landõ, 7 kişi de serbest bõrakõldõ. Operasyon-
da 60 kişi gözaltõna alõnmõştõ. Güneş ve di-
ğer partililerin 14 saat süren sorgularõnõn ar-
dõndan silahlõ terör örgütüne üye olmak su-
çundan tutuklandõğõ bildirildi. Adliye önün-
deki partililere hitaben konuşan BDP Iğdõr
Milletvekili Pervin Buldan, gözaltõ ve tutuk-
lamanõn “haksõzlõk” olduğunu savundu. Bat-
man Jandarma Komutanlõğõ’nda gözaltõnda
bulunan 18 kişinin ise sorgusu sürüyor.
Eski Dışişleri Bakanı İsmail
Cem, ölümünün 3.
yıldönümü nedeniyle dün
Zincirlikuyu’daki mezarı
başında törenle anıldı.
Zincirlikuyu Mezarlığı’ndaki
törene İsmail Cem’in oğlu
İhsan Kerim Cem, kızı İpek
Nurcan Taha, CHP
İstanbul Milletvekili
Mustafa Özyürek, CHP
İstanbul İl Başkanı Gürsel
Tekin’in yanı sıra Cem’in
çok sayıda yakını ve dostu
katıldı. İsmail Cem’in eşi
Elçin Cem ise rahatsızlığı
nedeniyle törene katılamadı.
Törende konuşan İhsan
Kerim Cem, dostlarını
görmekten çok mutlu
olduğunu, ancak babasının
yokluğundan büyük üzütü
duyduğunu söyledi.
(Fotoğraf: AA)
İSMAİL CEM ANILDIAÇIK LİSE SINAVINDA SKANDAL
Türbanlı, takkeli aday