Katalog

25 OCAK 2010 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA KÜLTÜR 19kultur@cumhuriyet.com.tr CMYB C M Y B K urumsal sürekliliğin her alanda önem- li bir tarihsel sorun olarak yaşandõğõ ülkemizde genellikle bireylerin ola- ğanüstü çabalarõ ve fedakârlõklarõyla bunu aşan güzel istisnalar da yok değil: 1964’ten bu yana Kadõköy’e ve Kadõköylülere hizmet ve- ren Yõldõz Alpar Bale-Müzik-Tiyatro Okulu da bu istisnalarõn en değerli örneklerinden biri. BAŞARILARLA DOLU BİR YAŞAM İlk olarak 1952’de Taksim Sõraselviler’de eği- time başlayan okul, yarõm asrõ aşan ömrüne bir- çok “ilk”i sõğdõrmõş. Paris Opera ve Balesi’ni bitirdikten, orada Serge Lifar ile çalõştõktan sonra yurda dönen ve Türkiye’nin ilk özel ba- le okulunu açan, daha sonraki yõllarda da Ka- dõköy’e ilk özel bale okulunu armağan eden, 1992 yõlõnda İngiliz Kraliyet Dans Akademi- si tarafõndan baleye katkõlarõ ve başarõlarõndan dolayõ Özel Onur Ödülü’ne layõk görülen, 2002 yõlõnda verdiği evrensel eğitimden dolayõ oku- lu İngiliz Kraliyet Dans Akademisi tarafõndan seçilen dünyadaki beş okul arasõna giren Yıl- dız Alpar Emiroğlu, benim de ilk bale hocam. Onun dershanesinde barõ ilk kez tuttuğumda sa- dece beş yaşõndaydõm, ama dansõn bir disiplin ve yaşam ritmi olduğu duygusunu tüm öğren- cilerine aşõlamaya zaten o yaşlardan başlardõ hocam. Bale ve eğitim yaşamõ sayõsõz başarõyla do- lu olan Yõldõz Alpar, aldõğõ ödüller içinde en değerlisinin ise 2009 Dünya Dans Günü’nde düzenlenen etkinlikler kapsamõnda Kültür ve Turizm Bakanlõğõ tarafõndan “Türk balesine yapmış olduğu katkılardan dolayı” verilen teşekkür plaketi ve Beyhan Murphy öncülü- ğündeki değerli bale sanatçõlarõmõzõn kendisi- ne armağan ettikleri danslar olduğunu söylü- yor: Seda Altuğ, Aysun Arslan, Mehmet Bal- kan, Selçuk Borak, Binnaz Dorkip, Cem Er- tekin, Sibel Kasapoğlu, Oktay Keresteci, Ya- vuz Özer ve Oytun Turfanda, Yõldõz Alpar Bale Okulu öğrencileriyle hazõrladõklarõ birer koreografiyi armağan ettiler Yõldõz Hoca’ya. Tam bale sanatõna yaraşõr incelikte bir davra- nõş bu... YURDUM ÇOCUKLARI Yõldõz Alpar okulu 2010 Kültür Başkenti İs- tanbul projeleri kapsamõnda da bir etkinlik sür- dürüyor. “Yurdum Çocukları” başlõğõnõ ta- şõyan proje, Kadõköy yakasõnda çevre mahal- lelerde yaşayan ailelerin 5-12 yaş arasõ ço- cuklarõna 6 ay boyunca ücretsiz bale eğitimi ve- rilmesini ve bu eğitimin sonunda bir dizi gös- teri sunulmasõnõ amaçlõyor. Giderek büyüyen ve artõk bir değil birçok İstanbul’u barõndõran kentte, iletişimi bale yoluyla çocukluktan baş- layarak güçlendirme anafikri etrafõnda geliş- tirilen bu proje aslõnda Yõldõz Alpar’õn dansa ve genelde sanata bakõşõnõn bir ürünü. “Bir çocuğun sosyal bir varlık olarak çevresine ve diğer insanlara daha duyarlı olabilmesini, başkalarıyla birlikte bir şeyler üretebileceği fikrine mümkün olduğunca er- ken yaşta sahip olabilmesini, diğerleriyle el ele verme ve fikirlerini dinleyebilme yetisi- ni geliştirebilmesini, bale gibi disiplinli ve es- tetik, bir o kadar da güzelliklerle dolu bir araçla sağlamak, kafaca ve ruhen sağlıklı bir toplumun yaratılmasına doğrudan katkıda bulunmak demektir. Dans sadece zarafet için değil, kişiliğin sağlam temeller üzerine otur- tulması için de yararlıdır.” “Yurdum çocukları” bugüne kadar çok şey öğrendiler Yõldõz Alpar’dan; en önemlisi, dan- sõn sadece bir sanat disiplini değil, aynõ za- manda insanõn bedeni, duyularõ ve çevresiyle barõşmasõ, hayat kalitesini yükseltmesi, kõsa- casõ bir hayat bilgisi dersi olduğunu öğrendi- ler, öğreniyorlar, öğrenecekler. Çabasõnõ, “Bir bale öğretmeni olarak, çi- leler ve güzelliklerle nakış nakış işlenmiş eğit- menlik yolunda 55 yıldır yürümeye çalışı- yorum. Genç Türkiye Cumhuriyeti’nin, kuruluştan geleceğe uzanan Atatürkçü ay- dınlığında yerimi aldım ve önce bale öğ- rencisi, sonra bale sanatçısı, sonunda bale öğ- retmeni olarak, bu uzun ve ince yola beyin, beden ve yürek adadım” diye tanõmlayan Yõl- dõz Alpar ve onun gibi insanlar, öğretmenler, eğitmenler bu yurdun görünmez harcõnõ oluş- turuyorlar, bizi bize rağmen bir arada tutma- ya, ürettikleri güzelliklerde, saçtõklarõ õşõkta bu- luşturmaya devam ediyorlar. İyi ki var onlar, iyi ki, neyse ki... “Uzun, ince yol”un hep açõk olsun hocam. aemelmesci@yahoo.fr ‘Tiyatro Entrikaları’ sahnede ANKARA (AA) - Tiyatro sahnesinde yaşanan entrikalarõ esprili bir dille işleyen “Tiyatro Entrikalarõ” adlõ opera, 27 Ocak’ta izleyici karşõsõna çõkacak. Gaetano Donizetti’nin “La Viva Mamma” olarak bilinen “komik opera-opera buffa” türündeki yapõtõ, Ankara Devlet Opera ve Balesi tarafõndan “Tiyatro Entrikalarõ” ismiyle sahnelenecek. Rimini Tiyatrosu’nda dünya prömiyeri yapõlacak olan “Romulus ve Ersilia” operasõnõn provasõnda yaşananlarõ işleyen eser, “Ersilia’nõn aryasõ ve erkekler korosu” sahnesiyle başlõyor. İki perdelik komik opera, konuk yönetmen Renato Bonajuto tarafõndan sahneye konuldu. Orkestra şefliğini Raoul Grüneis’in üstlendiği yapõtõn dekor ve kostümleri Savaş Camgöz’ün imzasõnõ taşõyor. Mozart’a doğum günü kutlaması Kültür Servisi - Klasik müzik eserlerini klarnetleri ile seslendiren genç sanatçõlarõn oluşturduğu İstanbul Klarnet Korosu, Wolfgang Amadeus Mozart’õn 254. doğum yõlõnõ 28 Ocak’ta saat 20.30’da Caddebostan Kültür Merkezi’nde (CKM) konserle kutluyor. Orkestra şefi Serdar Yalçõn yönetimindeki koroya piyanist İris Şentürker ile İstanbul Devlet Operasõ’nõn iki “primadonna”sõ eşlik edecek. Konserde solist olarak sahne alacak olan “primadonna”lar, 2008 yõlõnda Uluslararasõ Leyla Gencer Şan Yarõşmasõ’nõn ilk Türk birincisi olan Nazlõ Deniz Boran (koloratür soprano) ve 2000 yõlõnda aynõ yarõşmada 2’ncilik elde eden Otilia Radulescu İpek (soprano). Karadeniz’den ‘Lodos’ esiyor Kültür Servisi - Cem Tarõm’õn ilk solo albümü “Lodos” Kalan Müzik tarafõndan yayõmlandõ. Karadeniz ritmik ve ezgisel öğelerinin zenginliğinden yola çõkõlarak çokseslilikle birlikte farklõ renklerin ön plana çõkarõlmaya çalõşõldõğõ albümde genellikle Karadeniz müziğinde kullanõlmayan bağlama, diğer yöre çalgõlarõyla birlikte kullanõlõyor. Ayrõca albümde konuk sanatçõ olarak Nikos Michailidis ile iki parçada düet yapõlõyor. Danny Boyle tiyatroya dönüyor Kültür Servisi - ‘Milyoner’ filmiyle Oscar ödülünü kazanan ünlü yönetmen Danny Boyle, köklerine dönüyor. Kariyerine Londra Kraliyet Tiyatrosu ve Shakespeare Kraliyet Topluluğu’nda oyunlar yöneterek başlayan Boyle, 15 yõl aranõn ardõndan İngiltere Ulusal Tiyatrosu’nda Frankenstein oyununun yönetmenliğini üstlenecek. Mary Shelley’nin ünlü korku klasiği romanõndan, Nick Dear tarafõndan oyunlaştõrõlan Frankenstein, tiyatronun 2010-2011 sezonunda sahnelenecek. Müzik pazarında dijital atağı PARİS (AA) - Dijital müzik satõşlarõ, geçen yõl, bir önceki yõla göre yüzde 12 oranõnda büyüyerek 4.2 milyar dolara ulaştõ. Uluslararasõ Fonografik Sanayi Federasyonu (IFPI), yayõmladõğõ ‘2009 Yõlõ Dijital Müzik Raporu’nda, hükümetlere korsanla mücadele çağrõlarõnõ yineleyerek geçen yõl küresel müzik pazarõnõn bir önceki yõla göre yüzde 15 gibi önemli bir oranda gerilediği belirtildi. Raporda, 2004 yõlõnda küresel müzik pazarõnõn 22.4 milyar dolar olduğu hatõrlatõlarak, geçen yõl da son on yõlda olduğu gibi satõşlarda düşüş kaydedildiği ve 15.8 milyar dolara gerilediği ifade edildi. Yõldõz Alpar ve yurdum çocuklarõ ‘Pis Moruk İtiraf Ediyor’ Charles Bukowski’nin ölümünden sonra bulunan öyküleri yayõmlandõ Kültür Servisi- Charles Bu- k o w s k i ’ n i n (1920-1994) ölümünden son- ra bulunmuş, daha önce hiç yayõmlanmamõş öyküleri ilk kez Türkçede. “Pis Moruk İtiraf Ediyor - Şarap Lekeli Defterden Bölümler” adõy- la Parantez Yayõnlarõ’ndan çõkan ki- tabõ dilimize Avi Pardo çevirdi. Çağdaş Amerikan edebiyatõnõn en sõ- radõşõ yazarlarõndan biri olan Bu- kowski’nin bu kitabõ da, konularõ iş- leyişindeki açõk sözlülüğüyle dik- kati çekiyor. Bukowski, akõcõ an- latõmõyla bakõşlarõnõ yine sokaklarda ve evlerde gezdiriyor, yaşadõklarõ- nõ, belleğine kazõdõklarõnõ olanca ra- hatlõğõyla anlatõyor, her zamanki ya- lõn, gerçekçi ve alaycõ diliyle okur- larõnõ şaşõrtõyor: “Yazmak, en ni- hayetinde, tek yol benim için ve beni bir kazığa bağlayıp yaksalar kendimi aziz addetmem. Sadece benim için tek yol olduğuna inan- mış olarak ölürüm. Yapmak is- tediğini yapma meselesi. Benim hezimetim onların zaferi olacak- tır. Hiçbir şeyi yadsımıyorum. Şu anda olabileceğimin bütünüyüm. Bu yazma muhabbetini bırakalım öyleyse. O hödükler için. Ben buraya sadece size kendinizi da- ha iyi hissettirebilmek için sızdım. Unutun gitsin. Çarşamba akşamı Turf Paradise Hipodromu’nda dördüncü koşuyu kim alacak?” Bukowski’nin Türkçede yayõmlanan pek çok kitabõ arasõnda “Sıradan Delilik Öyküleri”, “Gece Çılgın Ayak Sesleriyle Yırtıldı”, “Suda Yan Ateşte Boğul”, “Kasabanın En Güzel Kızı”, “En İyi Adamlar Yalnızken Güçlüdür”, “Güneşe Uzan” gibi yapõtlarõ da bulunuyor. İ stanbul Büyük- şehir Belediyesi Şehir Tiyatrola- rı’nın yeni oyunu ‘Dullar’ın ilk gösterimi 27 Ocak’ta Reşat Nuri Güntekin Sahnesi’nde yapılacak. Fitzgerald Kusz’un 2004 yılında kaleme al- dığı ‘Dullar’ı Hülya Karakaş yönetiyor. Oyunda, farklı yaşlarda beş dul kadının ye- ni bir hayat kurma mücadelesindeki farklı tutumları hü- zünlü ve komik bi- çimde anlatılıyor. Sibel Arslan Yeşilay’ın dilimize çevirdiği oyunda, Güzin Özyağcı- lar, Hale Akınlı, Hülya Karakaş, Neslihan Öztürk ve Süeda Çil rol alıyor. (0 212 526 53 80) LONDRA (A.A) - İstanbul’un 2010 Avru- pa Kültür Başkenti ilan edilmesiyle bir- likte, İngiliz gazeteleri, özellikle hafta so- nu eklerinde ve gezi yazõlarõnda İstanbul’a geniş yer veriyor. Guardian gazetesi de, önceki günkü sayõsõnda hem bir gezi ya- zõsõnõ, hem de detaylõ bir seyahat rehbe- rini İstanbul’a ayõrdõ. Gazetenin gezi ya- zarõ Jan Morris’in kaleme aldõğõ ‘İs- tanbul: Kültür Kulübü’ başlõklõ yazõda, İstanbul’un ‘kültür başkenti’ sõfatõnõ fazlasõyla hak ettiği “Tarihi, canlı ente- lektüel yaşamı ve kendine has tarzıyla İstanbul, hepimiz için bir kültür baş- kenti” sözleriyle belirtiliyor. Gazete ay- rõca dünkü sayõsõnda ayrõca detaylõ bir İs- tanbul rehberine yer verdi. Guardian’dan İstanbul’a övgü ‘Kar’ tiyatroyu vurdu Kültür Servisi - İstanbul Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatrolarõ, olumsuz hava koşullarõ nedeniyle bugün sahnelenecek temsillerini iptal etti. Belediyeden yapõlan açõklamada, yoğun kar yağõşõ ve tipi nedeniyle bugün sahnelenecek oyunlarõn tümünün iptal edildiği bildirildi. Yõldõz Alpar okulu 2010 Kültür Başkenti İstanbul projeleri kapsamõnda da bir etkinlik sürdürüyor. ‘Yurdum Çocuklarõ’ başlõğõnõ taşõyan proje, Kadõköy yakasõnda çevre mahallelerde yaşayan çocuklara ücretsiz bale eğitimi verilmesini amaçlõyor