22 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
16 EYLÜL 2009 ÇARŞAMBA 3YUNAN ADALARI S antorini, Mikonos, Girit, Patmos ve Atina gezisine Hey Travel’in da- vetlisi olarak katõlõyoruz. Ege’nin lacivert sularõnda yelken açõyoruz. Her sa- bah Ege’nin ayrõ bir cennetinde uyanõ- yoruz. Santorini’nin merdivenli sokaklarõ... Eşeğini süren yaşlõ bir adam, her an eğ- lenceye hazõr Mikonos ve diğer adalar... Gezi boyunca adalardaki yaşamõn bi- ze yakõn olduğunu görüyoruz. Yunan ada- larõnõn en sadesi Patmos. Turizm kaygõ- sõndan uzak olan Patmos’da daha çok günlük kaygõlar göze çarpõyor; Yunan ya- şamõyla yüz yüze geliyoruz.. Minicik bir ada olan Mikonos sõnõrsõz eğlence de sunuyor. Adada “Kalimera Mikonos” demek çok zor; çünkü sabahõn ilk õşõklarõnõ görene dek eğlenceler çõl- gõnca devam ediyor. Çarşõ tam bir labi- ret... Yunanlõ bir esnaf bize ‘mastika’ ad- lõ içki ikram ediyor; biz tam da ‘uzo’ si- parişi vermek üze- reyken... Bunun üzerine aramõzda “Uzo Kardeşimiz” laflarõ dolaşõyor. Sokaklar daracõk. İki katlõ beyaz evler iç içe geç- miş. En ünlü plajõ ise Cennet. Hatõrlata- lõm; burada hediyelik eşyalar diğer ada- lara oranla daha pahalõ. EN TURİSTİK ADA SANTORİNİ Santorini, Platon’un kayõp şehri At- lantis mi? Bu adanõn vazgeçilmez soru- su, bazõ arkeologlar öyle düşünüyor. Santorini’nin jeolojik geçmişi hepimizin ortak sohbet konusu. Ada, yanardağõn dai- re biçimindeki kalderasõndan meydana geliyor. Kalderanõn orta- sõndaki ufak adaya tek- neyle gidip kayalõklarõn çevresinde yürüyebilirsi- niz. Bu ufak ada daha çok ayõn yüzeyine benzetili- yor. Santorini’yi yaratan bu yanardağõn hala tüten ağzõnda durabilirsiniz. İsa’dan önce 1550 yõlla- rõnda adayõ parçalayan o volkanik patlamanõn gö- rüntülerini canlandõrabil- mek sizin hayal gücünüze kalmõş.... Plajlar kasabalara uzak. Kumu volkanik siyah renkte; biz alõşmadõk.. Gü- neşin batõşõnõ izlemek bu adada bir kla- sik... Santorini’de yeraltõ şarap müzesi ilginç. Santorini için iki Bozcaada büyüklüğünde de- niliyor. Gemiden transfer tekneleriyle adaya ulaşõlõ- yoruz. Sonra, teleferikle yak- laşõk beş dakikada yukarõya çõkõyoruz. Kendine güvenen zikzaklõ merdiveni (580 ba- samak) tõrmanabilir, ama göze alan yok... Burada güzel manzara köyü var- mõş; ismi bizi çağõrdõ ama gezi rotamõz- da yer almadõğõ için gidemedik. Ayrõca adada bir çok kilise var. DALGALAR İÇİNDE GİRİT Homeros’un deyişiyle: “Açõklarda, şarap renkli denizde, bir ülke var ki, zen- gin olduğu kadar da güzel, dalgalar için- de yapayalnõz. Burasõ Girit’tir işte.” Yu- nanca ismi; Kriti olan Yunan adalarõnõn en güneyinde yer alan 250 kilometre uzunluğundaki Girit’in başkenti İraklion. Yaşam merkezi 25 Ağustos Caddesi. Köy gezisi ve şarap tadõmõ turlarõ var. 40 eu- ro’ya anlaştõğõmõz Niko adlõ taksiciyle taksi turu yaparak Girit’i geziyoruz. Gö- rülmesi gereken yerleri Niko rehberli- ğinde beş dakika görüp diğer yerlere gi- diyoruz. Gittiğimiz yerlerde bizim gibi taksi turunu tercih edenlerle sõk sõk kar- şõlaşõyoruz. Girit bugün en çok Knossos Sarayõ için ziyaret ediliyor. Knossos ilk çağda Girit’te bulunan ünlü bir uygarlõk merkezi. Saray, büyük bir iç avluyu çevreleyen yüzlerce oda ve koridordan oluşuyor. Adada görülmesi gereken yer- ler arasõnda ; Knossos, Faistos ve Gor- tis’deki arkeolojik sitler, Resmo’daki Venedik kalesi, Diktaion ve Idaion ma- ğaralarõ ve ünlü Samarya geçidi. Girit’le ilgili sõk sõk şunu duyarsõnõz; Girit Av- rupa’nõn ilk uygarlõklarõndan biri olan Mi- nos krallõğõna beşiklik etmiştir. Ege ve Yunan uygarlõğõnõn ilk ortaya çõktõğõ yer Girit Adasõ‘dõr; bu medeniyet bura- dan diğer adalara Mora ve Yunanis- tan’a yayõlmõş. En önemli eseri Knossos Sarayõ… THY, Sabiha Gökçen’den kalkacak Türk Hava Yollarõ Genel Müdürlüğü Ticari Yardõmcõsõ Orhan Sivrikaya yaptõğõ açõklamada 10 Kasõm’da THY ana markasõyla Sabiha Gökçen Havaalanõ’ndan 7 şehre tarifeli seferlerin başlayacağõnõ söyledi. Sivrikaya yaptõğõ açõklamada, İstanbul’un 2. havaalanõ olan Anadolu yakasõndaki Sabiha Gökçen’den yurtdõşõ seferlerine 10 Kasõm’da başlanacağõnõ belirterek seferlerin THY ana markasõyla yapõlacağõnõ söyledi. THY’nin Sabiha Gökçen’den yapacağõ yurtdõşõ seferlerin; Moskova, Londra, Amsterdam, Köln, Stuttgart, Berlin ve Hannover şehirlerine gerçekleştirileceği bildirildi. Trek Turizm Agean Airlines temsilcisi Yunanistan’õn Agean Airlines Havayolu İstanbul-Atina seferleri başladõ. Günde bir sefer olarak gerçekleştirilecek uçuşlar İstanbul Atatürk Havaalanõ’ndan yapõlõyor. Temsilciliğini Trek Turizm’in yaptõğõ Agean Airlines’õn 15 iç, 21 dõş hat uçuşu bulunuyor. Konuyla ilgili olarak bilgi veren Trek Turizm Genel Müdürü Fikret Gürbüz, Agean Airlines’õn son zamanlarda özellikle Yunanistan adalarõna artan talebi karşõlamak için önemli bir boşluğu dolduracağõnõ söyledi. CMYB C M Y B Fotoğraf çekerken bazen tüm alanı kadrajın içerisine almak için geniş açı kullanılır. Analog ya da SLR makinelerde bunu gerçekleştirmek için geniş açı objektifler ya da geniş açıdan başlayan zoomlar kullanmak gerek. Dijital teknoloji ile kul- lanımı yoğunlaşan kompakt makinelerin hemen çoğunda bir zoom mandalı var. Geniş açı her zaman kullanılmaz an- cak ülkemizde geniş açı objek- tifleri sıkça kullanan ünlü fo- toğrafçılar var. Ara Güler, Fa- ruk Akbaş geniş açı ile çalış- mayı severler. Bu tür fotoğraf- larda diagonal görünüm fo- toğrafa güç katar. Geniş açı ile iyi bir portre de çekilir, ancak kadrajı ona göre düşünmek gerek. Fethiye, Üzümlü’de köy- lüler alternatif turizm değerle- ri üretmek için “dasdar” deni- len bir dokuma üretiyorlar. Bu fotoğrafı Üzümlü’de çektim. Geniş açı kullandım ve iplere iyice yaklaştım, fotoğraf içinde bir grafik elde etmeye çalıştım. Tüm tezgahı çekme isteğimin ötesinde iplerin hareketini dü- şündüm fotoğraf çekerken. GENIS¸ AC¸I Şehr-i İstanbul’un kimi semt ve mekânlarõ sõnõrlarõ içinde barõndõrdõklarõ tarihi çeşmelerden almõşlardõr isimlerini. Selamiçeşme, Soğukçeşme, Kuruçeş- me, Çobançeşme gibi... İstanbul’da bulundukla- rõ semtlere adlarõnõ ver- miş çeşmelerin en eski ve en çarpõcõ olanlarõn- dan biri şüphesiz, beş asõrdan fazla bir zaman varlõğõnõ sürdürmeye devam eden Yediku- le surlarõ karşõsõndaki Kazlõçeş- me’dir. İstanbul’un en eski Os- manlõ çeşmesi kimliğini taşõyan çeşmelerden biri olmasõnõn ne- deni, tarihinin Fatih Sultan Meh- met dönemine kadar uzanmasõn- dan kaynaklanmaktadõr. Nitekim, sõnõrlarõ içinde bulunduğu semte de adõnõ vermiştir. En ilginç çeşme- lerden biri olmasõnõn nedeni ise, bundan on yõl ön- cesine dek üze- rinde bulundur- duğu kaz kabart- masõdõr. 2002 yõ- lõnõn kasõm ayõn- da, büyük olasõ- lõkla çeşmenin içinde define var olduğu varsayõ- mõyla, ya da tari- hi kaz kabartma- sõnõ pazarlamak hesabõyla, bir balyoz darbesinin ar- dõndan yerinden parçalanarak sö- külmüş, o güzelim eşsiz kabartma sõrra kadem basmõştõr. Bu kötü ola- yõn, çeşmeden 50 metre kadar ilerde yer alan Kazlõçeşme polis karakolunun yakõnõnda meydana gelmiş olmasõ üzüntü ve acõyõ da- ha da pekiştirmiştir. Fetihten son- ra, 1990’lõ yõllarõn başlarõna dek, tam 540 yõl Türk dericiliğinin merkezi olmuş Kazlõçeşme’nin tabakhanelerinde çalõşan emek- çilerin kana kana su içip abdest al- dõklarõ bu çeşme, 1990’lõ yõllarõn başlarõnda deri işleme fabrikala- rõnõn Tuzla’daki yeni ve modern yerlerine taşõnmalarõnõn ardõndan, gecekondularõ andõran çirkin, iz- bele binalarõn ortadan kaldõrõlõp, yapõlan yeni çevre düzenleme- siyle bir güzel ortaya çõkartõlmõş Zeytinburnu’nu Yedikule’ye bağ- layan Abay Caddesi üzerinde be- lirgin anõtsal bir çeşme konumu- na dönüşmüştür. Ancak, bundan sonra, güzelim çeşmeye nazar mõ değmiştir nedir; semtin sem- bolü kaz kabartmasõ bir balyoz darbesiyle yok edil- miştir. Kimi kaynaklarda yazõlõ olduğu gibi, rivaye- te göre, İstanbul’un fethi sõ- rasõnda Konstantinopolis surlarõnõ kuşatmõş olan Os- manlõ ordusu su sõkõntõsõ çekerken, sakabaşõ uzaktan deniz tarafõnda kalkan kaz sürüleri görmüş, kazlarõn olduğu yerde mutlak su vardõr, tez gidip arayõn demesiyle de kaynağõn ye- ri bulunmuş, fetihten sonra da kaynağõn çõktõğõ yere söz konusu çeşme, biraz ötesine de küçük bir cami ile hamam inşa edilmiştir. Bu anõyõ yaşatmak için de 1537 tari- hinde, kemerli çeşmenin üzerine bir kaz kabartmasõ eklenmiş, sem- tin adõ da Kazlõ Çeşme’ye dö- nüşmüştür. Üze- rindeki kitabede de yazõlõ oluğu gibi, çeşmenin Mehmet Efendi adõnda bir hayõr sahibi tarafõndan yaptõrõldõğõ an- laşõlmaktadõr. Tarihçi Kömür- cüyan ise kale- me almõş olduğu ünlü eseri İstan- bul Tarihi’nde şu satõrlarõ düşm- üştür: “Kazlõçeşme’ye verilmiş olan bu adõn sebebi şudur: Bir kaz, otladõğõ sõrada yeri eşeler ve eşe- lediği yerde su çõkar. Halk ta bu- rasõnõ kazarak bir membâ bulur ve üzerine de bir çeşme yapar.” İki yanõnda, yük koymak için yerleştirilmiş devşirme Bizans işi iki ince sütun parçasõnõn yer aldõ- ğõ çeşmenin kaybolan kaz kabart- masõ da kimi araştõrmacõlara göre 6. yüzyõla tarihlenen bir Bizans eseridir. Çeşme yapõldõktan sonra buraya getirilip yerleştirildiği öne sürülmüştür. Öyle ya da böyle, sõ- nõrlarõ içinde bulunduğu semtin göz bebeği olan çeşme kazlõ ka- bartmasõnõ yitirdiği günden bu yana acõlõ, hüzünlü, buruk bir çeş- me olup çõkmõştõr. Kazlıçeşme Turgay TUNA tunaturgay@yahoo.fr Yazı ve fotoğraflar Ceren ÇIPLAK lutfiozg@gmail.com Lütfi ÖzgünaydınFOTOĞRAFIN DİLİ Datça’da geleneksel bir Türk Evi D atça’nõn ününe ün ka- tan bir şey varsa, bu da yollarõnõn sapalõğõ ol- muştur bugüne dek. Halkõ- nõn,”çõkmaz sokak” diye ta- nõmladõğõ, kuzeyine Ege’yi, güneyine Akdeniz’i almõş Dat- ça Yarõmadasõ, bugün bu kadar bakir ve vahşi bir doğaya sa- hip olmasõnõ, aslõnda büyük öl- çüde coğrafi sõkõntõlara borçlu. Datça bademi Türkiye’nin en lezzetli bademidir. Datça bademi şu anda dünyanõn en iyi bademi olarak kabul edil- mekte olup, ikinci sõrada Ame- rikan bademleri gelmektedir. Datça’ya yolunuz düşerse Eski Datça’yõ mutlaka gör- melisiniz. Adõnõn Eski Datça olduğuna bakmayõn. Datça’nõn üç mahallesinden en düzenli- si ve son yõllarõn gözde me- kânlarõnõn yer aldõğõ bir yer bu- rasõ. Eski Datça kimliğini ara- yan kentlere adeta adres gös- terir gibi bir mimarlõk harika- sõ. Can Baba’nõn yapõtlarõnõn sergilendiği ve Yücel Aile- si’nin ziyaretlere açõk tuttuğu “Can evi”ni de mutlaka gör- melisiniz. On iki ay açõk Dat- ça merkezde limanõn sakin olan kõsmõnda sekiz odadan oluşan Datça Türk Evi butik otel küçük bir aile işletmesidir. Bir karõş suyunda balõklarõn yüzdüğü berrak denize 150 metre mesafede bulunan otel- de, emekli eczacõ Ferda hanõ- mõn kendi elleriyle yaptõğõ re- çeller, özenle yetiştirip sun- duğu organik ürünler, zeytin- ler, baharatlõ ezmeler kahval- tõya eşlik ederler. Akşam beş çayõnda dumanõ üstünde kek- ler ve kurabiyeler ikram edilir. Meyve ağaçlarõ içerisinde bu- lunan o şõk bahçesinde akşam- larõ yenen yemekler, uzun uzun yapõlan hoş sohbetler; Hikmet Çetinkaya’nõn dediği gibi Dat- ça Türk Evi’ni Atatürkçülerin, aydõnlarõn, cumhuriyetçilerin, laiklerin ve demokratlarõn ortak mekânõ olmasõnõ sağlõyor. Tek başõna bile sohbet ortamõ Datça Türk Evi’nin müdavimi olmaya yetiyor. Datça Türk Evi Otel (0. 252. 712 92 12, www.datcaturkevi.com) Ege’ninkollarındauyanmak Santorini Santorini Mikanos Girit
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle