Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
İSTANBUL’DA ÖLÜ SAYISI 28 OLDU
CMYB
C M Y B
15 EYLÜL 2009 SALI CUMHURİYET SAYFA
HABERLER 7
DÜZ YAZI
ORHAN BİRGİT
Erivan Gün Sayıyor
14 Ekim’de Bursa’da oynanacak olan Türkiye ile
Ermenistan Ulusal Futbol karşılaşmasına bir ay ka-
la, iki ülke arasındaki sınırların açılması için başlatı-
lan girişimler yoğunluk kazanıyor.
Bir yandan Başbakan Yardımcısı Ali Babacan,
öte yandan Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, için-
de bulunduğumuz haftayı parlamentoda temsil edi-
len partilerin liderleri ile görüşerek Bernn’de imza-
lanan protokolün bu tarihten önce TBMM’de görü-
şülerek onaylanması için destek aramayı sürdüre-
cekleri anlaşılıyor.
Ankara’nın, ilk kez bir Ermenistan devlet başka-
nına ev sahipliği yapılmış olacağı için, Sarkisyan’ın,
Cumhurbaşkanı Gül ile birlikte bu karşılaşmayı iz-
lemesine önem verdiği söylenebilir. Gerçi, Sarkisyan’ın
Türkiye’ye gelmesi ile ilgili olarak Erivan’da henüz res-
mi bir açıklama yapılmış değil. Ama, Ermenistan’da
iktidarda bulunan Cumhuriyetçi Parti’nin sözcüsü
Eduvard Şarmazanov’un, Milliyet muhabiri İpek Yez-
dani ile yaptığı konuşmada, sınır kapıları açılmış ol-
masa bile, bu olasılığın gerçekleşmesine çok yakla-
şıldığının anlaşılmış olması durumunda da ziyaretin
gerçekleşeceğinin ipuçları veriliyor.
Ermeni halkının çoğunluğunun da Türkiye ile izle-
necek olan yeni politika konusunda iktidar partisi söz-
cüsü Şarmazanov’un gazeteci Yezdani’ye söyle-
diklerini paylaştığı anlaşılıyor.
Muş, Van ve Ağrı Batı Ermenistan’mış!
Şarmazanov, “soykırımın” Bernn Protokolü’nde sö-
zü edilen Hükümetlerarası Komisyonda tartışılama-
yacak bir gerçek olduğunda ısrarlı. Dahası, diplomatik
ilişkilerin kurulması ile Türkiye ile bugünkü ortak sı-
nırın tanınacağını, ancak Ermenilere göre, bu tanın-
manın Muş, Van ve Ağrı’nın Batı Ermenistan ola-
rak görülmesini değiştirmeyeceğini de “iyi komşu ol-
manın” başlıca koşulları arasında görerek, anaya-
salarından Ağrı Dağı’nı Ararat olarak tanımlayan hü-
kümlerin değiştirilmeyeceğinin de haberini veriyor.
Ya Karabağ? Yezdani’nin yeni başlayan dizisin-
de bu sorunla ilgili ayrıntı yer almıyor ama, Erivan’ın
çözüm olarak soruna getireceği önerinin Azerbay-
can topraklarının beşte birindeki işgalden vazgeçi-
leceği gibi bir anlam taşımayacağı anlaşılıyor.
Erivan’ın, işgal altındaki topraklardan, sadece
beş 5 Azeri bölgesini boşaltmakla yetinmeyi, Kara-
bağ üstündeki hükümranlığını ise öylece sürdürme-
yi amaçladığı biliniyor.
Ermenistan hükümetinin, bu politikasını hem Ba-
kû’ya hem de özellikle Ankara’ya kabul ettireceğine
olan güveni de Erivan için geçerli.
Davutoğlu’nun, Bern görüşmeleri sırasında bu doğ-
rultuda öne çıkan önerilerin anında Azerbaycan ile
paylaşıldığı ve Bakû’nun onayının alındığını, parti tem-
silcilerine “top secret” olarak ilettiklerini Meclis kür-
süsünde tekrarlayıp tekrarlayamayacağı bilinmedi-
ği için, şimdilik dost ve kardeş Azerilerin kaygılı çe-
kinceleri CHP, MHP ve DSP yönetimleri için geçer-
liliğini ciddiyetle koruyor.
Bu çekincelere rağmen AKP iktidarı önümüzdeki
dört hafta içerisinde ‘Ermeni Açılımını’, ekim ayında
yeni yasama çalışmalarına başlayacak olan
TBMM’den geçirebilecek mi?
AKP’nin ev ödevleri
AKP iktidarı, kimilerine göre “Büyük Ağabey”
Obama’nın verdiği ev ödevinin Ermenistan bölümünü
olsun sonuçlandırmak amacı ile konuyu öne çeke-
rek düğmeye basmayı amaçlıyor.
Ermenistan’daki iktidar da sadece kendi parla-
mentosundaki çoğunluk gücünden değil, AKP’nin ola-
ya yaklaşımından da emin görünüyor.
Bu görünüş, sadece Cumhuriyetçi Parti sözcüsü
Şarmazanov’un “Biz kendi gücümüzden değil, aynı
iradeyi AKP’nin göstereceğinden de eminiz” sözle-
ri ile belirtilmiyor.
Polonya radyosunun, Poznan’daki ünlü lokomo-
tif fabrikasına verilen siparişleri hızlandırarak Er-
menistan’a lokomotif ve tren vagonları yaptığı yo-
lundaki haberlerine de kulak vermek gerektiği anla-
şılıyor.
Erivan için hayati sorun, Türkiye ile sınırın açılarak,
bu ülkenin Trabzon limanı ile denize açılmasının sağ-
lanmış olması. Dışalım ve dışsatımın kıpırdanması.
Babacan ve Davutoğlu, bu konuda başarı sağla-
yabilirlerse sadece Washington’dan değil, AB ül-
kelerinden de aferin almış olacaklar.
obirgit@e-kolay.net; Faks: 0 216 302 82 08
ENTERNET / MEHMET SUCU
Gazeteciler herkesin hakkını koru-
mayı iyi bilir, ancak iş kendi hakları-
na ve arkadaşlarıyla dayanışmaya ge-
lince yan çizmeyi daha iyi bilirler. Mes-
lektaşlarımı aşağılamak için bunları
söylemiyorum, sadece somut duru-
mun somut tahlili bu sözler.
Küçük bir örnek verelim; 1980’le-
rin sonlarında Babıâli’de üslenen ga-
zeteler Turgut Özal’ın projesiyle İki-
telli’ye taşındı. Bu taşınma sırasında
tüm büyük gazeteler çalışanlarına
sendikadan istifa etmeleri gerektiği-
ni söyledi. Hiçbir çalışan bu lafı iki-
letmedi. Hepsi istifa etti.
Artık gazetecilikten çok kanaat ön-
derliğine de soyundukları için cema-
atçiler, 2. cumhuriyetçiler, eski sol-
cular, hâlâ solcular, milliyetçiler, Fet-
hullahçılar, Sorosçular, AB’ciler, gibi
değişik fikir önderliği peşinde koşu-
yorlar. Mesleki deformasyon da had
safhaya yükseliyor. Birbirini koru-
mak, destek çıkmak artık uzak bir
geçmişin hayali. Siyasetçiden daha
çok siyaset yapan gazeteciler, ne ya-
zık ki mesleğin itibarını da kaybet-
mesine neden oldu.
Bekir Coşkun Hürriyet gazete-
sinden ayrıldığını açıkladı. Bekir Coş-
kun, hükümetten Aydın Doğan’a, ga-
zetelerinde çalışan muhalif 10 yaza-
rı işten atması için liste geldiğini
söyledi. Coşkun “Gerçek tasfiye lis-
tesi geçtiğimiz günlerde yapıldı ve ik-
tidar tarafından Aydın Doğan’a gön-
derildi. ‘Bunlar bizi haksız yere eleş-
tiriyorlar’ diye. Bir siyasi iktidar pat-
rona niye liste gönderir? Bu bilgi ke-
sinlikle doğru. Baştan ‘Böyle bir re-
zillik olmaz’ dedim, ama birinci ağız-
dan doğrulattım. Liste bütün Doğan
Grubu’nu kapsıyor. Muhalif yazarla-
rın listesi yapılmış. Listede 10’a ya-
kın isim vardı” dedi.
Üstteki haber geçen hafta gazete-
lerde ve TV’lerde yer aldı. Ancak sel
ve şehit haberlerinin altında ezildi. As-
lında bu ilk değil, hatırlarsınız 2007 se-
nesinin ağustosunda Emin Çöla-
şan’ın başına da aynı şey gelmişti. O
günlerde Çölaşan ve Coşkun güzel bir
dayanışma da göstermişti. Bekir
Coşkun, Çölaşan olayının ardından
“Emin böyle bir şeyi bekliyordu. Bek-
leme sırası bana geldi” diye konuş-
muştu. Uzun bir bekleyişten sonra o
da nasibini aldı.
Bekir Coşkun mesleğini şöyle an-
latıyor: Daha önce gazete öndeydi,
şimdi gazeteciler önde. Artist gibi ol-
dular. Özel hayatları merak ediliyor.
Toplum onları mıncıklamaya başladı.
Gazeteler ‘Kendi malımız. Yatırıma ge-
rek yok. Yayın yönetmeni odada otu-
ruyor, umreye götürün gitsin’ diyor.
Şimdi ne yazık ki kendisi haberin öz-
nesi oldu.
Çok değil 11 yıl önce de bir andıç
tartışması yaşanmıştı. O dönemki
andıcı kısaca şöyle tanımlayabiliriz:
Şemdin Sakık’ın ifadelerine daya-
narak kimi gazetecilerin (Mehmet
Ali Birand, Cengiz Çandar, Mehmet
Altan, Ahmet Altan) PKK sempati-
zanı olarak ilan edilmesi ve bu gaze-
tecilerin medyadan uzaklaştırılmak is-
tenmesi. Konuyla ilgili resmi Genel-
kurmay belgesinin andıç niteliği ta-
şıması nedeni ile olaya bu isim veril-
miştir. O dönemde adı geçen gaze-
teciler hâlâ mesleklerini sürdürüyor-
lar. Ancak aradan 11 yıl geçtikten
sonra söz konusu gazeteciler bu ye-
ni AKP andıcı karşısında demokrat bir
duruş sergileyemediler. Tek onlar
değil, yine gazetecilerin büyük bölü-
mü aynı tutumu sergiledi.
Sel haberlerinin arasında kaynayıp
gitti AKP’nin andıcı. Bir yanda dün-
ya rekoru bir vergi borcu çıkarılan bir
medya patronu, diğer yanda aynı
medya patronuna bağlı çalışan 10 ya-
zarın işten atılmasını isteyen bir liste.
Sorular şunlardır: Kimlerden oluş-
maktadır bu 10 kişilik liste? Bu kadar
vergi borcunun barışmayla çözül-
mesine neden olabilecek midir Bekir
Çoşkun? Yoksa kalan 9 kişiyi bedel
olarak alacaklar mı?
Hemen her tarafımız yandaş med-
ya tarafından kuşatılmış durumda. Ya-
kın zamanda tüm bunların ortasında
inatla direnen bir Cumhuriyet dışında
kimse kalmayacak gibi.
mehmet@cumhuriyet.com.tr
Gazeteciler Bedel Ödüyor
CHP genel görüşme istedi
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - CHP Grup
Başkanvekilleri Kemal Kılıçdaroğlu ve Hakkı
Süha Okay, sel felaketiyle ilgili olarak
TBMM’de genel görüşme açõlmasõ için önerge
verdi. Önergede, “16 yıldır İstanbul’u yöne-
ten Başbakan Tayyip Erdoğan ve ekibi, rant
olan her yeri imara açarak bu vahim sonuca
neden olmuşlardır” denildi. Grup başkanve-
killerinin dün TBMM Başkanlõğõ’na verdiği
genel görüşme önergesinde, meteoroloji tara-
fõndan günler öncesinden yapõlan uyarõlara kar-
şõn önlem alõnmadõğõna dikkat çekildi.
Cenazeler karıştı
İstanbul Haber Servisi - İstanbul’da geçen hafta
yaşanan sel felekatinde yaşamõnõ yitiren Necati
Topkaya’nõn ağabeyi Hayrettin Topkaya,
Adli Tõp Kurumu’na giderek Topkaya’ya ait
cesedi teşhis ettiklerini ancak cenazeyi yõka-
mak için camiye geldiklerinde farklõ bir cenaze
ile karşõlaştõklarõnõ söyledi. Topkaya ailesi ce-
nazeyi tekrar Adli Tõp Kurumu’na götürürken
kurum cenazelerin karõştõğõnõ doğruladõ. Top-
kaya’nõn cenazesinin sel felaketinde hayatõnõ
kaybeden TIR şoförü Hüseyin Türkmenoğlu
ile karõştõrõlarak Gaziantep’e gönderildiği orta-
ya çõktõ. Topkaya, “DNA testi sonuçlarında
Gaziantep’teki cenazenin bize ait olduğu be-
lirtildi. Ancak oradaki aile cenazeyi kendile-
rinin olduğunu söyleyerek vermiyor. Biraz
duyarlı olurlarsa onlar da DNA testi yaptı-
rarak bu işin çözümünde yardımcı olabilir-
ler. Cenazemizi geri alabilmek için bekliyo-
ruz” dedi. Adli Tõp Kurumu’ndan bilgi aldõk-
tan sonra günlerdir cenaze evinde beklemeye
başlayan Topkaya ailesi, Türkmenoğlu ailesin-
den anlayõşlõ olmalarõnõ beklediklerini söyledi.
DENİZ TATARER
İstanbul’da yaşanan sel felaketinin fatu-
rasõnõ CHP’ye çõkaran İstanbul Büyükşehir
Belediye (İBB) Başkanõ Kadir Topbaş’õn,
Ayamama Deresi yatağõndaki 30 bin met-
rekarelik araziye Fethullah Gülen cemaati-
ne ait Çağ Öğretim İşletmeleri’nce “özel
okul” inşa edilmesi için gerekli imar plan-
larõnõ onayladõğõ ortaya çõktõ.
Bahçelievler Belediyesi sõnõrlarõ içindeki
Yenibosna Köyaltõ mevkisindeki söz konu-
su arazinin “Ağaçlandırılacak alan” sta-
tüsünden çõkarõlarak, “Hizmet ve Özel Eği-
tim Alanı”na dönüştürülmesine ilişkin imar
planõ tadilatõ raporu 14 Eylül 2007’de İBB
Meclisi’ne sunuldu. İBB Meclisi İmar ve Ba-
yõndõrlõk Komisyonu’nca hazõrlanan rapora
göre, Maliye Bakanlõğõ adõna kayõtlõ 60 bin
metrekarelik arazinin, 30 bin metrekaresinin
bakanlõğõn 8 Mayõs 2006’daki izniyle 49 yõl-
lõğõna Gülen cemaatine ait olduğu bilinen Çağ
Öğretim İşletmeleri AŞ’ye tahsis edildiği be-
lirtildi. Plan tadilatlarõnõn 4 Nisan 2007’de
Bahçelievler Belediyesi’nce onaylandõğõ da
kaydedilen raporda, parselin batõsõnda yer
alan “ıslah edilmemiş Ayamama Dere-
si”nin yer aldõğõ uyarõsõnda bulunuldu.
Ayamama Deresi ve çevresinin düzen-
lenmesine ilişkin 1/5 bin ölçekli nâzõm
imar planõ çalõşmalarõnõn henüz bitirilme-
diğinin de altõ çizilen raporda, İSKİ Genel
Müdürlüğü’nün Ayamama Deresi’ne ilişkin
çekinceleriyle ilgili şu bilgilere yer verildi:
“Ayamama Deresi’nin görüş istenilen
kısmı 240 hektar üzerinde su toplama
havzası içinde kalmaktadır. Derenin sa-
ğında ve solunda 25’er metre olmak üze-
re toplam 50 metrelik bir bant imar
planlarına servis yolu veya yeşil alan iş-
lenmelidir. Bu bantların içerisinde dere-
nin doğal akışını engelleyecek, arazi to-
pografyasını değiştirecek herhangi bir ça-
lışma yapılmamalıdır.”
İBB Şehir ve Planlama Müdürlüğü ise
imar planõ tadilatõnõ uygun bulmadõ. Plan-
larda yapõlan değişikliğin “donatı azaltıcı”,
“yapı ve trafik yoğunluğunu arttırıcı” ni-
telikte olduğunun altõ çizilen müdürlük gö-
rüşünde, “...bu gibi ‘münferit’ tadilat ta-
lepleri bölge planlarına uygun şekilde de-
ğerlendirilmelidir” uyarõsõnda bulunuldu.
Plan tadilatõ raporuna dönemin İmar ve Ba-
yõndõrlõk Komisyonu üyeleri Atalay Oğul ve
Gülabi Kazma muhalefet şerhi koydu.
CHP’nin ret oyu verdiği plan tadilatõ AKP’li
üyelerin oyçokluğu ile kabul edildi.
Gülen okuluna dere yatağõnda izin
İstanbul Haber Servisi - AKP İstanbul İl Baş-
kanõ Aziz Babuşçu, “Silivri’de Boğluca Dere-
si’ndeki imarın iptali için mahkemeye baş-
vuranların CHP’li olduğunu ispat edin, istifa
edeyim” diyen CHP İstanbul İl Başkanõ Gürsel
Tekin’i istifaya çağõrdõ. Babuşcu, planõn CHP’li
iki il genel meclisi üyesinin açtõğõ dava sonucu
iptal edildiğini öne sürdü. Babuşçu “Bu belge-
lerin birer örneğini Tekin’e göndereceğim. Bel-
geler yayımlandıktan sonra sözünün eri misin,
dürüst müsün göreceğiz” ifadesini kullandõ.
Aziz Babuşçu, AKP İstanbul İl Başkanlõ-
ğõ’nda dün düzenlediği basõn toplantõsõnda, “İS-
Kİ, Boğluca deresinin kesiti yetersiz olan ve taş-
kın riski de bulunan 500 metrelik kısmının ka-
mulaştırması yapılarak, derenin iki tarafında
25’er metrelik koruma bandı oluşturulması-
na ilişkin 1/5000 ve 1/1000 ölçekli planlarda ta-
dilat isteyen görüşü belirtti. Bu görüş doğ-
rultusunda İBB Meclisi de imar komisyonu-
nun bu yöndeki raporunu oybirliğiyle kabul
etti.” dedi. Babuşçu sözlerini şöyle sürdürdü:
“CHP il genel meclis üyesi olan Bahattin Kõroğlu
ve yine CHP il genel meclisi üyesi olan ve o dö-
nem CHP Silivri İlçe Örgütü’nde sayman olan
Şerif Sözen, diğer davacılarla beraber yürür-
lüğün durdurulması ve planın iptali istemiy-
le davayı açtı.” Babuşçu, planlarõn iptali için açõ-
lan davada da gerekçe olarak “Tarih boyunca bir
kez dahi taşmadığı, içinden neredeyse suyun
dahi akmadığı halde bu derenin kesitinin bü-
yütülmesine neden gerek duyuluyor” görüş-
lerinin yer aldõğõnõ savundu.
Babuşçu’nun basõn toplantõsõ sõrasõnda Halk
Cephesi üyesi bir grup, yurttaşlarõn yaşamõnõ yi-
tirmesinin nedenin AKP’li belediyelerin imar dü-
zenlemeleri olduğu gerekçesiyle protesto göste-
risi düzenledi.
AKP İL BAŞKANI İDDİALARI YİNELEDİ
CHP İL BAŞKANI TEKİN’DEN YENİ İDDİA
GürselTekin’e
istifa çağrısı
Topbaş’õn, Ayamama Deresi yatağõndaki araziye Gülen cemaatine ait Çağ Öğretim
İşletmeleri’nce ‘özel okul’ inşa edilmesi için imar planlarõnõ onayladõğõ ortaya çõktõ.
Yandaş garaj
için özel karar
İstanbul Haber Servisi - CHP İstanbul İl Baş-
kanõ Gürsel Tekin, AKP İl Başkanõ Aziz Ba-
buşçu’nun “istifa çağrısına” tepki gösterdi.
“Benim erkekliğimi sorgulamaya kalkma-
sınlar” diyen Tekin, “CHP dava açtıysa isti-
fa ederim” sözüyle, bireysel açõlmõş davalarõ de-
ğil, partinin kurumsal olarak dava açmõş olma-
sõnõ kastettiğini vurguladõ. Tekin, Başbakan’õn
yakõn arkadaşõ olan Cihan Kamer ailesine ait
Kamer TIR Parkõ’nõn işletilebilmesi için Ba-
kanlar Kurulu’nun kişiye özel bir karar çõkar-
dõğõnõ öne sürdü.
İBB Meclis CHP Grup Odasõ’nda gazetecilerin
sorularõnõ yanõtlayan Tekin, Babuşçu’nun, Si-
livri’deki Boğluca Deresi’nin õslah projesini,
CHP’lilerin dava açarak durdurduğu iddialarõ-
na “Çaresizlik içinde ne yapacaklarını bil-
miyorlar” yanõtõnõ verdi. CHP’nin Boğluca De-
resi, Islah Projesi Planõ’na hem Küçükçekme-
ce hem de Büyükşehir Belediye Meclisi’nde
olumlu oy verdiğini ve projenin “oybirliğiyle”
meclisten geçtiğinin altõnõ çizen Tekin, CHP’nin
kurumsal olarak dava açmadõğõnõ belirtti.
Söz konusu planlara, aralarõnda AKP’lilerin
de olduğu o bölgede yerleri olan çok sayõda ki-
şinin dava açtõğõnõ belirten Tekin, Babuşçu’nun
CHP’li dedikleri kişilerin ise planlara karşõ
dava açõldõğõ gün CHP meclis üyesi olmadõğõ-
nõ belirterek “Kişiler yerleri için istimlak da-
vası açıyor. Kaldı ki, açılan davalar da kay-
bedilmiş” diye konuştu.
Tekin, Kamer TIR Tesisleri için yeni bir id-
dia da bulundu. Tekin şunlarõ söyledi: “Bura-
sı için Büyükşehir Belediyemiz tutanak tut-
tu. Bütün tutanaklara karşın bu hayatına de-
vam etti. Şehir Plancıları Odası Başkanımız
açıklama yaptı. 1.5 yıl önce orayla ilgili özel
Bakanlar Kurulu kararı çıkmış. Böyle vahim
bir şey olabilir mi? Bu ne kadar büyük bir ki-
şiymiş ki Bakanlar Kurulu bu kişi için özel
bir karar çıkarıyor. İBB bu bölgedeki hâki-
miyetini kaybetmiş, siz 20 yıl önceki olayla-
rın hesabını soruyorsanız bu sizin çaresizli-
ğinizin ifadesidir.”
İstanbul Haber Servisi - İstanbul
Valisi Muammer Güler, sel baskõn-
larõnõn yaşandõğõ yerlerde hasar tespit
çalõşmalarõnõn yüzde 75’inin tamam-
landõğõnõ belirterek, “Şu ana kadar ya-
pılan hasar tespit çalışmalarında
1039’u işyeri olmak üzere toplam 3
bin 401 binanın selden etkilendiği be-
lirlenmiştir. 1484 kişi havadan ve ka-
radan yapılan müdahalelerle kur-
tarılmıştır. Kayıp kişilerin bulun-
masıyla birlikte ölü sayısı 31’e çı-
kabilir” dedi.
Güler, Afet ve Acil Durum Müdür-
lüğü’nde dün düzenlediği basõn top-
lantõsõnda, cumartesi günü Kilyos’ta
metrekareye 179 metreküp, Çatal-
ca’ya ise 235 kilogram yağõş düştüğünü
anõmsatarak, “Sel bölgelerine zama-
nında ve etkin bir müdahale yapıl-
mıştır. Kimlikleri tespit edilen şu an-
da 28 kişi hayatlarını kaybetmiştir”
dedi. Çatalca ve Silivri’de sele kapõ-
larak kaybolan ve aralarõnda küçük Di-
la’nõn da bulunduğu 3 kişi için kur-
tarma çalõşmalarõnõn sürdüğünü de
dile getiren Vali Güler, iki kişinin ise
halen tedavi altõnda olduğunu belirtti.
Silivri Belediyesi ise Selimpaşa’da
sel sularõna kapõlarak kaybolan 75
yaşõndaki Hikmet Pekgürbüz’ün ce-
sedine ulaşõldõğõnõ açõkladõ.
Sel bölgesindeki işyeri sahipleri, kendi olanaklarõ ile enkazõ kaldõrdõklarõnõ söyledi
Yurttaşayardõmyok
SİBEL BEHÇETEPE /
MELTEM YILMAZ
Ayamama Deresi çevresinde yaşa-
nan sel felaketinin üzerinden 5 gün
geçmesine karşõn hayat bir türlü nor-
male dönemiyor. İşyeri sahipleri, böl-
gedeki işyerlerinin hiçbirinin ruhsatõ ol-
madõğõnõ, “yıllık geçici ruhsatlarla”
çalõştõklarõnõ belirttiler.
Bölgede bulunan iki firmada toplam
6 milyon TL’lik zararõ bulunan ikin-
ci el otomobil bayiisi olan MEPA’nõn
ortağõ Serhat Mehmetoğlu, selden ge-
riye kalan çamur ve su birikintisini ken-
di imkânlarõ ile temizlediklerini ifade
ederek, şöyle devam etti: “Araba de-
pomuzun bodrumu ağzına kadar
suyla dolu. Birintileri kendi im-
kânlarımızla boşaltmaya çalışıyoruz.
Jenaratör ile su pompalarını ken-
dimiz getirdik. Felaketten belediye
yetkilileri, İSKİ ile devletin tüm
kurumlarının sorumluluğu var.”
Bölgede bulunan Sabra Tekstil fir-
masõnõn sahibi Sabri Yılmaz’õn ağa-
beyi Şeyhmuz Yılmaz da bölgedeki
hiçbir işyerinin ruhsatõnõn olmadõğõnõ,
imar planlarõnõn bulunmadõğõnõ vur-
gulayarak, “Çevredeki tüm işyerle-
ri geçici ruhsatla çalışıyor. Hiçbiri-
nin ruhsatı yok. 600 bin dolara ya-
kın zararımız var. Buraya işyeri açıl-
masına izin veren zihniyet, zararları
karşılamayı da kabul edecek mi
acaba?” dedi. Felaketin ilk üç gününde
İstanbul Büyükşehir Belediyesi ile
Küçükçekmece Belediyesi’nden hiç-
bir muhatap bulamadõklarõnõ ifade
eden Yõlmaz, “Üç bin TL karşılığın-
da vijandörü kendimiz getirdik.
Belediye ekipleri, kendilerine ait
vijandörlerin arızalı olduğunu iddia
ediyor” diye konuştu.
Uğur Tekstil’in sahibi Ercan Öz-
demir ise hemen karşõlarõndaki 212
Outlet Alõşveriş Merkezi’nin; dere-
yatağõ ağzõnda bulunmasõ nedeniyle fe-
laketin boyutunu arttõrdõğõnõ iddia et-
ti. Özdemir ayrõca, İBB Başkanõ Ka-
dir Topbaş’õn “acımasız olacağız, bu-
radaki binaları yıkacağız” şeklindeki
sözlerine tepki göstererek şunlarõ söy-
ledi: “Vergimizi sanki ruhsatımız
varmış gibi ödüyoruz. Geçici ruh-
satlarla bu güne kadar idare edildik.
Sigortamız da yok, zararımızı kim
karşılayacak bilmiyoruz. Buranın
afet bölgesi ilan edilmesi çok zor gö-
rünüyor çünkü burası büyük bir
rant alanı. Yenibosna, Güneşli’ye
oteller yapılıyor. Havaalanı da bu-
rada. Gerekli düzenlemeler en baş-
tan yapılmaydı. Buradayız ve hiçbir
yere gitmeyi düşünmüyoruz.”
212 İstanbul Power Outlet Alõşveriş
Merkezi CEO’su Y. Aydın Bilgin
ise “15 Ağustos 2009 gibi kısa bir za-
man önce açıldık. Tüm yasal iş-
lemleri tamamlayarak tapumuzu
aldık, böyle bir şey söz konusu ola-
maz. Dere yatağı bizim sınırdan
27.84 m. uzaktaydı ve aradaki ara-
zi Karayolları tarafından servis yo-
lu için kullanılmaktaydı” yanõtõnõ ver-
di. Dere õslahõ yapõldõktan sonra bu
mesafenin 30 metreye çõktõğõnõ savu-
nan Bilgin, “Dere islahının yapılması
ve kavşağın geliştirilmesi için çaba
gösteren Büyükşehir Belediyesi’ne
katkıda bulunduk. Bu suretle 140
metre açık ve 125 metre kapalı ola-
rak dere islahı gerçekleştirilerek
derenin eni 10 metreye derinliği ise
3 metreye çıkarıldı” dedi.
Sarar Yönetim Kurulu Başkanõ
Cemalettin Sarar tapularõnõn ve
ruhsatlarõnõn olduğunu söyledi.