22 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CMYB C M Y B SAYFA CUMHURİYET 13 EYLÜL 2009 PAZAR 6 HABERLER BİLİM ve SİYASET ORHAN BURSALI 12 Eylül, Öncesi, Sonrası Medyada 12 Eylül’ün bilançosu üzerine çok şey okuduk. O dönemin darbecilerinin yaptıkları büyük kötülükler haklı olarak bir bir sıralandı, idamlar ko- nusunda yapılan alçaklıklar, siyasi partilerin kapa- tılışı, toplumun susturuluşu... Bir diktatoryal kâbus ülkenin üzerine çökmüştü. 12 Eylül 1980 Askeri Darbesi, bu köşe için önemli bir simgedir! Ama büyük bir çoğunluk için “o an”, sorunun ta kendisidir! Sanki her şey iyi, doğru yolunda giderken, birden “o an” bir şey olmuş ve her şey kötüye gitmiştir... Ama, büyük toplumsal ve siyasal olayları “o an” ile damgalamak, nedenlerini “o an”a bağlamak, hiç bilimsel değildir ve dolayısıyla o anın önemini de an- layamayız... 12 Eylül 1980’i üçe ayırmak gerekir. Öncesi, birinci derecede önemlidir... 12 Eylül dar- besinin kendisi, 4-5 yıllık süre içinde gerçekleştir- dikleri ile de çok önemlidir... 12 Eylül darbesi yarattığı ve bugün sonuçlarını yaşadığımız büyük sorunlar ne- deniyle, sonrasıyla bugün belki daha da önemlidir! İkinci neden üzerinde durmayacağız. Yaşanan- ları biliyoruz. Bu dönemin açtığı yaraların kapanması öyle kolay değil. Bay Netekim’in yargılanması ve- ya intiharı da 12 Eylül’ü unutturamaz. 12 Eylül öncesi ile hesaplaşamayan bir Türkiye’de yaşıyoruz. Bugün AKP ve kalemşorları, elindeki dev- let güçleriyle, tamamen kendi diktatörlüğünün ze- minini oluşturacak sözde bir “Ergenekon hesap- laşması” içinde. Oysa Türkiye’ye gerekli olan, asıl, 12 Mart 1971- 12 Eylül 1980 arasıyla ‘hesaplaşma’dır. Yani o dö- nemin bütün siyasi aktörleri ve yaşadığımız tüm olay- lar didik didik edilmezse, karanlıklar durmaz, say- dam bir demokratik rejim kurulamaz. İktidar bugün, o dönemin karanlıklarından bes- leniyor! Bu hesaplaşma yapılsaydı, AKP olmazdı! 12 Eylül öncesi, Türkiye neden vuruşanlar- vu- ruşturulanlar ülkesi oldu? 12 Eylül öncesi, en önemli iki siyasi aktör, Ada- let Partisi ve Cumhuriyet Halk Partisi, neden üke- mizde demokrasiyi yerleştirmek ve yaşatmak için işbirliği yapmadı, birbirlerinin ve kendilerinin sonlarını hazırladı? Bu iki parti, o dönem için kendileriyle he- saplaştı mı? 1980 öncesi süreçte, Süleyman Demirel, iktidar sahibi olarak, neden derleyici toparlayıcı bir rol üst- lenmedi? Tersine, o dönemin ırkçılarıyla kurduğu kut- sal ittifaklarla (Milliyetçi Cephe) ülkede kaosu tır- mandırdı! Süleyman Demirel ve müttefikleri, 12 Eylül 1980’i bizzat hazırlayan “sivil siyasi” kesimler miydi? 12 Eylül öncesi siyasal cinayetlerle yaratılan or- tam, tamamen ABD’nin bir tezgâhı mıydı? ABD’nin işbirlikçisi AP ve yarı siyasi vurucu gücü MHP’yi kul- lanarak, Ordu ile işbirliği içinde, 12 Eylül öncesi or- tam ve darbe gerçekleştirildi. Bu tam doğru mu? Amerikancı generaller ile Pentagon ve NATO’nun yönettiği Gladyo mu sürecin beynini oluşturuyordu? Esas bu dönem bir devlet soruşturmasıyla ay- dınlatılmalı. Ama bunu gerçekleştirecek bir siyasal güç yok! Çünkü bugünkü AKP, o karanlık dönemin aktörlerinin işbirlikçisi olan siyasal İslamcıların, de- vamı ve temsilcisidir... Şüphesiz, bütün bunların arkasındaki büyük stratejik plan, ABD’nin Yeşil Kuşak politikası ve Tür- kiye’ye biçtiği piyonluktur! 12 Eylül 1980, bugün yaşadığımız büyük olayla- rın başlıca yaratıcı nedenidir. Yani hem “Kürt Sorunu” hem de “AKP Sorunu”. “Kart-Kurt” toplumsal-askeri geri zekâlılığı, Di- yarbakır Cezaevi ve Güneydoğu’ya tam bir “düşman millet” muamelesi, yumuşak ve birliktelik yönün- de önemli ölçüde çözümlenecek bu ana sorunu, ay- rılıkçı perspektifte büyüttü! Üstüne üstlük, 12 Eylül’ün Türkiye’ye en büyük hediyesi AKP oldu! Ama haklarını yemeyelim: AKP sadece 12 Ey- lül darbecilerinin değil, 12 Eylül süreci öncesi ve son- rası iktidar sahibi sağcı siyasal partilerin AP, ANAP, Doğru Yol vb. gibi kötülük siyasetlerinin or- taklaşa yarattığı bir siyasal diktatoryadır! Türkiye’de 60 yıldır iktidar sahibi “merkezi” sağ- cı siyaset, kendileriyle birlikte Türkiye’yi yiye-yıka bi- tirdi ve bir AKP yarattı! ABD de “Orduyla işini bitirdi”, her bakımdan ken- dine çok iyi hizmet veren siyasal müttefikiyle, işle- rini yürütüyor! ABD, “Sifonu çekmeyin kullanın” öğüdünün an- lamını bilecek kadar akıllıdır! Not: Yarın, Doğan Medya’yı yazacağım: Zavallı Türk basını! obursali@cumhuriyet.com.tr İstanbul’da son 5 yõlda 15 bin kilometrekarelik alanda 80 bin 42 imar değişikliği yapõldõ Yeşil alanlar ticaret merkeziAYŞE SAYIN ANKARA - İstanbul ve Trakya’da 31 cana mal olan sel felaketinin ardõndan, rant uğruna, dere yataklarõnõn imara açõlmasõ tartõşma yara- tõrken İçişleri Bakanlõğõ verileri, son 5 yõlda Tür- kiye’de İstanbul’un 3 katõ büyüklüğünde alanõn “imar değişikliği” yapõlarak yapõlaşmaya açõl- dõğõnõ veya “rant alanı” oluşturulduğunu orta- ya koydu. MHP Hatay Milletvekili Süleyman Turan Çirkin’in Türkiye’de AKP hükümetinin işba- şõnda olduğu 2003-2008 yõllarõ arasõnda yapõlan imar değişikliklerinin sayõ, alan ve maddi eder bakõmõndan değeri ile aynõ yõllar arasõnda be- lediyelerin elinde bulunan ve ticaret alanõna dön- üştürülen arsalara ilişkin soru önergesine Baş- bakan Tayyip Erdoğan adõna İçişleri Bakanõ Be- şir Atalay yanõt verdi. Atalay, 2003-2008 yõl- larõ arasõnda toplam 15 milyar 61 milyon 873 bin 136 metrekare alanda toplam 80 bin 42 adet imar değişikliği yapõldõğõnõ belirtirken bunlarõn mad- di değerine ilişkin bilgi vermedi. Bu alan, top- lam yüzölçümü 5 bin 712 metrekare olan İstanbul düşünüldüğünde neredeyse 3 İstanbul’a denk ge- liyor. Atalay, imar değişikliğiyle ilgili ayrõntõlõ bilgi vermemesine karşõn imar değişikliklerinin büyük oranda “yeni yapılaşma alanı” olduğu- na dikkat çekiliyor. Bakan Atalay’õn verdiği bilgiye göre Tür- kiye’de yine son 5 yõlda belediyelerin elinde bulunan 1 milyon 310 bin 440 metrekarelik ye- şil alan ise plan tadilatõyla ticaret ve hizmet ala- nõna dönüştürülerek müthiş bir rant yaratõlõr- ken imar değişikliği yaparak “rant elde etti- ği iddiasıyla” da 183 belediye başkanõ veya ka- mu görevlisi hakkõnda soruşturma ve dava açõl- dõ. Ancak Bakan Atalay, bu konuda da ayrõn- tõlõ bilgi vermekten kaçõndõ. Rant getirisi yüksek Cumhuriyet’in sorularõnõ yanõtlayan Anka- ra Tüm Emlakçõlar Odasõ Yönetim Kurulu Üyesi İbrahim Saran, son 5 yõlda ticaret ve hiz- met alanõna dönüştürülen alanõn “inanılmaz yük- sek” olduğunu söyledi. “Ticaret” alanlarõnõn bü- yük bir “rant getirisi” olduğuna dikkat çeken Saran, Türkiye’nin artõk alõşveriş merkezlerine doyduğunu, ancak yine de rant getirisi yüksek olduğu için arsalarõn “ticaret merkezi”ne dön- üştürülmesinin tercih edildiğini ifade etti. Saran, İstanbul’un 3 katõ büyüklüğündeki alanda imar değişikliği yapõlmasõnõ ise son 2 yõlda yüklü mik- tarda araziden kadastro geçmesine bağladõ. Maltepe’den yardım İstanbul Haber Servisi - Maltepe Belediyesi, ilçedeki sivil toplum kuruluşlarõnõn koordinatörlüğünde afet bölgesine bir yardõm aracõ gönderdi. Önceki gün Maltepe’den yola çõkan afet yardõm aracõ, Çatalca ve Silivri’ye içme suyu ve erzak götürdü. Maltepe Belediye Başkanõ Prof. Dr. Mustafa Zengin, “Bu bir sorumluluk örneğidir” dedi. Porsuk Çayı’nda sel önlemi ESKİŞEHİR(Cumhuriyet) - Eskişehir Büyükşehir Belediyesi sel felaketlerine neden olan yağõşlarõn Eskişehir’de de görülebileceği uyarõlarõ üzerine çeşitli önlemler alõyor. Önlemler kapsamõnda Porsuk Çayõ’ndaki su kontrol yapõlarõnõn kapaklarõ açõldõ. Yağõş ihtimali ortadan kalkana kadar Porsuk Çayõ’ndaki su seviyesi düşük tutulacak. Marmaris’te en yağışlı eylül MARMARİS (AA) - Muğla’nõn Marmaris ilçesinde son 24 saatte metrekareye 165 kilogram yağõş düştü. Marmaris Meteoroloji Müdürü Ahmet Levent, “Müdürlüğümüzde 1950’den bugüne kadar ilçeye düşen bütün yağõş miktarlarõyla ilgili raporlar mevcut. Bu raporlara göre, son 59 yõldõr ilk kez eylülde bu kadar yüksek yağõş kaydedildi” dedi. İçişleri Bakanõ Beşir Atalay’õn verdiği bilgiye göre son 5 yõlda 15 bin kilometrekarelik alanda 80 bin 42 imar değişikliği yapõlõrken 1 milyon 310 bin metrekare yeşil alan ise “plan tadilatõyla” ticaret ve hizmet alanõna dönüştürülerek büyük bir rant alanõ yaratõldõ. Rant elde ettiği iddiasõyla da 183 kamu görevlisi hakkõnda dava ve soruşturma açõldõ. Çatalca’da bir cesede ulaşõldõ Salõ günü kaybolan ve kendisinden haber alõnamayan Nusret Dursun’un cesedi Karasu Deresi’nden geçen viyadüğün altõnda dalgõçlar tarafõndan çõkarõldõ İstanbul Haber Servisi - Sağanak sonrasõ salõ günü sular altõnda kalan Çatalca’da kaybolan ve kendisinden haber alõnamayan Nusret Dur- sun’un cesedi Çatalca Karasu De- resi’nden geçen Tem Otoyolu’nda- ki viyadüğün altõnda biriken sular- dan dalgõçlar tarafõndan çõkarõldõ. Çatalca’da kaybolan diğer 3 kişinin bulunmasõ için ise çalõşmalar devam ediyor. Selin vurduğu Selimpaşa’da sular altõnda kalan yazlõk bölgesindeki su tahliye çalõşmalarõ sürüyor. Hatlar- daki arõzalar nedeniyle bölgeye do- ğalgaz ve elektrik halen verilemiyor. Ayamama Deresi’nin taşmasõ so- nucu tamamen sular altõnda kalan İkitelli Basõn Ekspres yolundaki tahliye çalõşmalarõ ise tamamlandõ. Yol dün sabah saatlerinden itibaren tamamen trafiğe açõldõ. Papaz Deresi çevresinde bulunan ve bodrum kat- larõ tamamen sular altõnda kalan çok sayõda işyeri ve oteldeki tahliye ça- lõşmalarõ ise devam ediyor. 13 kişi- ye mezar olan TIR garajõndaki ça- lõşmalar ise tamamlanamadõ. Çevreci örgütlerin büyük tepkisine neden olan ve içinde kimyasal madde ol- duğu dile getirilen variller hakkõn- da bir açõklama yapõlmadõ. TIR garajlarından biri Cihan Kamer’in çıktı CHP lideri Deniz Baykal’õn “Bu garajın sahibi kim?” diye dikkat çektiği İkitelli’deki TIR garajõnõn sa- hibinin CHP’li Kemal Kılıçda- roğlu’nun yerel seçim döneminde gündeme getirdiği Atasay Kuyum- culuk’un sahibi Cihan Kamer’in amcasõ olduğu ortaya çõktõ. Ka- mer’in yüzde 25 ortak olduğu TIR garajõnõn sahibi İdris Kamer, ye- ğeni Atasay Kuyumculuk’un sahi- bi Kamer’in garaj arsasõnõn yüzde 24.5’ine sahip olduğunu açõkladõ. İşçiler son anda kurtarıldı Yurt Haberleri Servisi - Sağanak, Tekirdağ’da geçen haftaki selin ar- dõndan önlem nedeniyle boşaltõlan evlerin yeniden su altõnda kalmasõna neden oldu. Edirne Keşan, Çanakkale Lapseki ve Balõkesir Avşa’da da sel hasara yol açtõ. TEKİRDAĞ: Dün öğle saatlerinde başlayan sağnak özellikle Kumbağ beldesinde etkili oldu. Kumbağ’da su- lar altõnda kalan tuğla fabrikalarõnda çalõşan yüzlerce işçi mahsur kaldõ. Uzun çalõşmalar sonucu 131 işçi kara- dan, 180 dolayõnda işçi de Skorsky ti- pi helikopterlerle kurtarõldõ. Saray il- çesinde görülen kuvvetli yağõş nede- niyle Galata deresi taşma seviyesine geldi. Dere kõyõsõnda önlem amaçlõ boşaltõlan bazõ evleri su bastõ. Şarköy ilçesinde de sağanak nedeniyle Ata- türk, Marmara ve Sarõca Paşa cadde- lerinde yer yer taşkõnlar oldu, bazõ ev- leri su bastõ. Malkara ile Edirne’nin Keşan ilçeleri arasõndaki Kadõköy Köprüsü’nde aşõrõ yağõştan dolayõ çökme meydana geldi. Lala Deresi üzerindeki köprünün çökmesi yüzün- den Saray ilçesine ulaşõmda sõkõntõ yaşanan Bahçeköy’e mobil hastane kuruldu. EDİRNE: Keşan ilçesinde sağanak nedeniyle Kemalpaşa Mahallesi’nde 50’ye yakõn evin bodrum katõnõ su bas- tõ. Sağanak, ilçenin içme suyu gereksi- nimini karşõlayan Kadõköy Barajõ tesis- lerinin de su altõnda kalmasõna yol açtõ. ÇANAKKALE: Çanakkale’nin Lapseki ilçesinde geceden bu yana et- kili olan yağõş 20 ev ve 20 işyerinin su altõnda kalmasõna neden oldu. İs- kele Meydanõ’ndaki Devlet Hastane- si’nin zemin katõndaki yemekhane ile depo bölümünü de su bastõ. Sahilde park halinde bulunan ve suyun içinde kalan çok sayõdaki araç, traktörlerle suyun içinden çõkarõldõ. Kocabaş Ça- yõ’nõn kenarõndaki Hacõ İsmail Efendi Camisi su altõnda kaldõ. AVŞA: Balõkesir’in Marmara ilçesi- ne bağlõ Avşa beldesinde (Avşa Adasõ) etkili sağanak nedeniyle yaklaşõk 200 ev ve işyerinin alt katlarõnõ su bastõ. Dere yataklarõnõn taşmasõ nedeniyle ta- rõm alanlarõ su altõnda kaldõ. ANTALYA: Antalya’da sabah sa- atlerinde yağan yağmur nedeniyle ra- mazan şenlikleri kapsamõnda kurulan çarşõdaki suntadan yapõlmõş bazõ stantlar su aldõ. Ürünleri õslanan es- naf, zararlarõnõn giderilmesi amacõyla Büyükşehir belediyesi önünde toplan- dõ. Antalya Büyükşehir Belediyesi Başkan Yardõmcõsõ Cemal Öcal, es- nafa bir açõklama yaparak, zararõn karşõlanmasõ için ellerinden geleni yapacaklarõnõ söyledi. Öcal’õn açõkla- masõnõn ardõndan esnaf dağõldõ. SARIYER’DE KİLYOS DERESİ TAŞTI, E-5 BOSTANCI KESİMİNDE ULAŞIM DURDU İstanbulyinesağanağateslim İstanbul Haber Ser- visi - İstanbul’da günler öncesinden beklenen ye- ni sağanak dalgasõ, Sarõ- yer’e bağlõ Kilyos’u vur- du. Kilyos Deresi’nin taş- masõ sonucunda Kilyos köyündeki 70 ev ve işye- rini su bastõ. Anadolu ya- kasõnda da etkili olan ya- ğõş nedeniyle E-5 Kara- yolu Bostancõ kesiminde trafik tõkandõ. Dün öğlen saatlerinde Sarõyer’in üst bölgelerin- de başlayan şiddetli yağõş, kõsa süre sonra Kilyos Deresi’nin taşmasõna ne- den oldu. Taşkõn sonrasõ evlerinde mahsur kalan bölge halkõna itfaiye ve arama kurtarma ekipleri müdahale etti. Sarõyer Be- lediye Başkan Yardõm- cõsõ Hüseyin Coşkun, meteorolojinin uyarõlarõ- nõn ardõndan dere kenarõ- na iş makinelerinin ko- nuşlandõrõldõğõnõ belirte- rek, “İlçe merkezi ve çevresindeki mazgallar belediye ekiplerince sü- rekli temizlendi. Dere- nin taşması sırasında ekiplerimiz hemen mü- dahale etti. Önlemleri zamanında aldığımız için hasar çok olmadı” dedi. Evlerine su dolma- sõ üzerine korkudan sinir krizi geçiren bazõ yurt- taşlarõn ise hastaneye kal- dõrõldõğõ öğrenildi. Akşam saatlerine doğ- ru Bostancõ, Tuzla, Pen- dik, Kõsõrkaya, Kumköy, Durusu, Kilyos, Gümüş- dere, Demirci, Beykoz, Kadõköy ve Göztepe, Şi- le, Üsküdar da yağõş baş- ladõ. E-5 Karayolu’nun Bostancõ kesimi su birik- mesi nedeniyle trafiğe ka- patõldõ. Tahliyelerin ar- dõndan yeniden kullanõlõr hale gelen E-5 Karayo- lu’nda trafik kontrollü olarak verildi. Kartal ve Maltepe’de bazõ evleri ve işyerlerini su bastõ. İki saatte metrekareye Kilyos’ta 125.6 kilogram, Şile’de 21kilogram, Kar- tal’da 9 kilogram, Sarõ- yer’de 7 kilogram ve Ter- kos’da 6 kilogram yağõş düştü. Çevre ve Orman Bakanlõğõ Çevre Yöneti- mi Genel Müdürü Lütfi Akça, selden etkilenen TIR garajõnõn çevresinde 100 ton dolayõnda çamur ve diğer maddelerle karõ- şan kimyasal madde tes- pit ettiklerini, bunlarõn tehlikeli olmadõğõnõ söy- ledi. Cebeci Mezarlõ- ğõ’nda meydana gelen toprak kaymasõ nedeniy- le tahrip olan yaklaşõk 100 mezardan etrafa sa- çõlan kemikler, yetkililer tarafõndan toplanarak baş- ka bir yere topluca gö- mülürken, mezar taşlarõ da vinçlerle kaldõrõldõ. MARMARA’DA YAĞIŞ Avşa. İBB Başkanı Kadir Topbaş’a ve ailesine ait Tuz- la’daki Saray Çiftliği’nin de dere yatağı üzerine kaçak olarak inşa edildiği iddia edildi. www.cag- dastuzla.org internet sitesinin haberine göre, Sa- ray Muhallebicisi’ne süt ve yoğurt gibi hammad- deler üreten Saray Çiftliği, imar planlarında dere yatağı ve yeşil alan olarak görülüyor. Tepeören Mahallesi’ndeki 42 bin 400 metrekarelik çiftliğin gayrimenkul hissedarları Osman Maviyıldız, Mustafa Kuzgun ve Ömer Faruk Maviyıldız ola- rak kayıtlı. Topbaş’ın kuzeni olan Ömer Faruk Maviyıldız, İçerenköy’deki Saray Muhallebici- si’nin de işletmeci şirketi Yusufeli Muhallebicilik Ticaret Limitet şirketinde Mustafa Kuzgun ile ortak. Mustafa Kuzgun da Kadir Topbaş gibi Artvin Yusufelili. Saray Çiftliği’nde halen kulla- nılmakta olan binaların kaçak olmasına göz yu- man ise çete kurmak ve yolsuzluktan tutuklu bu- lunan AKP’li Akfırat Belediye Başkanı Hilmi Yıldız. Yıldız’ın tutuklanmasının ardından ise Saray Çiftliği’nin yeni kaçak eklentilerini mü- hürlemesine karşın inşaatlar tamamlanmıştı. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Olası bir sel felaketine karşı bodrum katlarında oturanların üst katlardaki komşularında kal- malarını öneren Melih Gökçek’in yönetimindeki Ankara Anakent Belediyesi’nin çözümleri başkentliyi “gülümsetiyor”. Başkentte dün sabah sağanak beklentisi ve su baskını ihtimaline karşılık ba- zı önlemler (!) alındı. Bu kapsamda Ankaray’ın Kolej durağı ile metronun da bağlandığı Kızılay çıkışlarına su baskını ihtimaline karşılık kum torbaları ile set çekildi. Torbaları gören başkentliler şaşkınlıklarını gizlemezken, olası bir sel durumunda bu setlerin ne kadar etkili olacakları ise merak konusu oldu. GÖKÇEK’TEN GÜLÜMSETEN ÇÖZÜMLER SARAY ÇİFTLİĞİ DE DERE YATAĞINDA ‘İşçileri rant hırsı öldürdü’ İstanbul Haber Servisi - İstanbul Ka- dõn Platformu üyesi bir grup, Pameks Tekstil’de çalõşan 7 kadõn işçinin yük ta- şõmak için kullanõlan bir araçla işyerlerine taşõnõrken sel sularõna kapõlarak yaşamla- rõnõ yitirmesini protesto etti. Grup üyeleri, başta şirket yöneticileri olmak üzere tüm sorumlularõn yargõlanmasõnõ istedi. Halkalõ’daki Pameks Tekstil önünde dün toplanan platform üyesi kadõnlar, “7 kadın ‘doğal’ ölmedi. Tıpkı Bursa’da yananlar, Ceylanpınar’da boğulanlar gibi. Öfkeliyiz” yazõlõ siyah pankart aç- tõlar. Sel suyuna kapõlarak yaşamõnõ yi- tiren kadõnlarõn isimlerinin yazõlõ olduğu siyah dövizler de taşõyan grup, “Kadın- lar boğuldu, patronlar, AKP seyretti”, “Sel değil, patron felaketi”, “Kız kar- deşlerimizi sel değil, rant hırsı öldür- dü” sloganlarõ attõlar. 7 kadın işçinin öldüğü yerde açıklama yapan Kadın Platformu üyesi Selin Nakıpoğlu, İkitelli’de yaşanan can ve mal kayıplarının nedeninin insanlık dı- şı çalışma koşulları olduğunu belirtti.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle