18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CMYB C M Y B SAYFA CUMHURİYET 29 AĞUSTOS 2009 CUMARTESİ 4 HABERLER DÜNYADA BUGÜN ALİ SİRMEN İstanbul’un Bağrına Düşman Dayamış... İstanbul tarihteki en büyük yıkımı, 1204 yılında kenti istila ve yağma eden IV. Haçlılar zamanın- da yaşadı. Latinlerin elli yıldan fazla süren ege- menlikleri sona erdiğinde (1261) Doğu Roma’nın başkenti bir harabe görünümündeydi. Fetihte İstanbul güç kullanarak alındığından, din gereği yağma zorunluydu. Ama kenti zenginlikleriyle koruma kaygısında olan Fatih Sultan Mehmet, bu yağmayı üç gün- le sınırlı tuttu ve erken sona erdirdi. Yine de yağma sırasında, kentin ne suları ku- rutuldu, ne yeşilleri yolundu, ne de havası solu- namaz hale getirildi. İstanbul’un 1920’deki işgalinde ise, İtilaf Dev- letleri güçlerine sırtını dayamış şımarık bir kısım tebaa ve işgal güçleri halka sıkıntılı günler yaşattı, devlet memurları ve özellikle askerler çeşitli ha- karetlere maruz kaldılar. Ama işgal orduları da, kentin yeşilini yolmak, denizini çalmak, havasını ve suyunu zehirlemek yolunu tutmadılar. İstanbul’un en büyük talanı fetihten beş yüz yıl sonra, kenti önce kenarından kıyısından, sonra doğruca göbeğinden işgale başlayan kavim gö- çü sırasında yaşandı. Kenti yeşiliyle, mavisiyle, havasıyla, suyuyla, do- ğasıyla, kültürüyle, tarihiyle koruma durumunda olduğu halde fazla bir şey yapamayanlar, bir öl- çüde de olsa talana set çekmeye çalıştılar. Talancıya, yağmacıya, işgale direnmiş olan kent ilk istilanın üzerinden hemen hemen sekiz yüz yıl geçtikten sonra, İtilaf Devletleri’nin desteğiy- le yazgısına egemen olan rantçıların büyük yağ- malarıyla yok olma tehlikesiyle karşı karşıyadır. Bu yabancı destekli yerli istilacı öylesine sır- naşıktır ki, işgal kuvvetlerinin bile cüret edeme- yeceği ölçüde, İstanbul’un kaynaklarını, küçük se- beplenmeler karşılığında yabancılara peşkeş çe- kebilmektedir. Ortadoğu’nun çeşitli dinden, milletten serma- yesi için İstanbul büyük bir yemlik haline dönüş- türülmüştür. Artık İstanbul’un denizlerinin müstevlilerce içine edilerek mahvedilmesi dönemi başlamıştır. Ormanlar, dağlar, kırlar işgal edilip betonlaştı- rılmış, yeşile hasret kalan -taş yapı- kent insanca yaşamanın bütün olanaklarının önünü tıkamıştır. Rantçının hoyrat pençesi her yere saldırmış, her yeri altüst etmiş ve yine de doymamıştır. Anadolu’dan gelenler, başlarını sokacakları bir dam sadakasıyla bu talana eyvallah demiş, da- ha henüz hemşerisi olmak bilincine varamadığı kentin yönetim ve denetimini oylarıyla sınır tanı- maz talancılara teslim edivermiştir. Ürettiğinden çok üreyen bir düzenin, talan ve yağma rejiminin en büyük gelir kalemi ise İstan- bul’un rantı olmuştur. İçme suyu havzalarının burnunun dibine rant odağı yerleşim alanlarının dikilmesine göz yu- manlar, bununla da yetinmeyip, onların kanali- zasyonlarını bu havzalara akıtmalarına önayak ol- muşlardır. Ve bunların himmetiyle, halkın bir kıs- mının, öbür bölümünün ağzına ettiği bir rejim ku- rulmuş ve bu da demokrasi diye sunulmuştur. Talancıbaşıların efendileri, denizi çalınmış, yeşili yolunmuş, havası kirlenmiş, suyu zehirlen- miş kentin ciğerlerinin son kalan bölümüne de 3. köprü projesiyle el atmış bulunmaktadır. Bunlar, IV. Haçlılar’ın, Mütareke Dönemi işgal kuvvetlerinin bile yapmaya cüret edemedikleri- ni yaparak, kenti ebediyen yok etmeye yönelik, düşmandan daha tehlikeli varlıklar haline gel- mişlerdir . 3. rant köprüsünün güzergâhı, avanta, talan, yağma düzeninin egemenleri tarafından bugün- lerde oluşturulacak. Bu zaman zarfında İstanbullular biçare yakınıp duracaklar: “İstanbul’un bağrına rantçı dayamış hançerini. Yok mudur kurtaracak bahtı kara maderini?” Tabii ki yakınmak para etmiyor, bu rantçı düş- manlardan kurtulamazsa, İstanbullu yalnızca bu- gününü değil yarınlarını da tümden yitirmek teh- likesiyle karşı karşıyadır. [email protected] Genelkurmay Başkanlõğõ, Zafer Bayramõ kutlamalarõna ilişkin olarak bilgilendirme toplantõsõ düzenledi İlklerin 30 Ağustos’uANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Genelkurmay Başkanlõğõ bu yõlki 30 Ağustos törenlerinin daha görkemli kutlanmasõ için kapsamlõ değişiklik- ler yaptõ. Ankara’daki geçit törenine katõlacak olan birliklerin sayõsõ 4 bin 512’den 8 bin 881’e çõkarõldõ. 30 Ağustos resepsiyonu için 4 bin kişi da- vet edildi. Genelkurmay Başkanlõğõ Genel Se- kreteri Tümgeneral Ferit Güler dün Genelkurmay Başkanlõğõ’nda 30 Ağustos törenleriyle ilgili bilgilen- dirme toplantõsõ düzenledi. Güler’in verdiği bilgiye göre “Güçlü Ordu, Güçlü Türkiye” sloganõ ile gerçek- leştirilecek bu yõlki kutlamalara iliş- kin ayrõntõlar ve ilkler şöyle:  Devlet Mezarlõğõ’nda her yõl 30 Ağustos’ta Genelkurmay Başkanõ, kuvvet komutanlarõ, Jandarma Genel Komutanõ ve Ankara’daki orgeneral- lerin katõlõmõyla yapõlan tören bu yõl 29 Ağustos’ta Ankara Garnizonu’nda görev yapan tüm general-amirallerin de katõlõmõyla gerçekleştirilecek.  Kutlamalar kapsamõnda bugün Batõkent Vedat Dalokay Parkõ’nda 20.30-23.15 saatleri arasõnda Mehte- ran Bölüğü, Deniz Kuvvetleri Ko- mutanlõğõ Bandosu ile sanatçõ Kıraç konser verecek.  Daha önceki yõllarda sadece An- kara Garnizonu’nda konuşlu birlikle- rin sancaklarõ geçit töreninde yer alõr- ken, bu yõl ilk kez, Türkiye’deki ve KKTC’deki tüm birlik sancaklarõ (60 adet) geçit törenine katõlacak.  Bu yõl ilk kez; milli birlik ve bü- tünlüğümüzün simgesi Türk bayrağõ tören geçişleri sõrasõnda, Kara, Deniz, Hava Kuvvetleri ve Jandarma Genel Komutanlõğõ’na mensup 660 askerden oluşan birlik tarafõndan taşõnacak.  Kõbrõs Türk Barõş Kuvvetle- ri’nden bir piyade taburu, İç Güven- lik Harekât Bölgesi’nde görev yapan 2. Ordu Komutanlõğõ’ndan bir ko- mando taburu, Kayseri 1. Komando Tugayõ’ndan bir hava indirme tabu- ru da geçmiş yõllardan farklõ olarak bu yõlki törenlere ilk kez katõlacak. Tö- rene katõlacak komando taburu, subay, astsubay ve uzman erbaşlardan olu- şuyor.  Uzman jandarma adayõ taburu ile asteğmen adayõ taburu da bu yõlki tö- renlere ilk kez katõlacak.  Bu yõl, zõrhlõ birliklerin geçit tö- renine Ankara Garnizonu’nda konuş- lu tank birliklerinin yerine, 1. Ordu Ko- mutanlõğõ’ndan Leopard 2A-4 tank- larõndan oluşan tank taburu katõlacak.  Geçit törenine katõlan birliklerin miktarõ ve silah, araç, gereç sayõlarõ da arttõrõldõ.  Törenlerde bir tanker uçağõ üç F- 16 savaş uçağõ eşliğinde geçit töreni- ne katõlacak.  Törenlerde geçiş yapacak per- sonel sayõsõ geçen yõl 4 bin 512 iken, bu yõl 8 bin 881’e çõkarõldõ.  Cumhurbaşkanlõğõ Muhafõz Ala- yõ’ndan bir tabur ilk kez alay bondo- su eşliğinde Sõhhõye-Kõzõlay-TBMM güzergâhõnda yürüyüş yapacak.  Bu yõlki 30 Ağustos resepsiyo- nuna devlet erkânõ, askeri personel, şehit/gazi yakõnlarõ, bürokratlar, işa- damlarõ, sanatçõlar, yazarlar, yurt- taşlar davet edildi. Yurttaşlar, işa- damlarõ ve sanatçõlar ilk kez resep- siyona katõlacak. Resepsiyonda An- kara Valiliği tarafõndan belirlenen 50 sivil çift (100 kişi) de hazõr buluna- cak. Resepsiyon Merkez Ordu- evi’nde saat 20.30’da, geçen yõldan daha kapsamlõ, toplumun her kesi- minden yaklaşõk 4 bin davetlinin ka- tõlõmõ ile gerçekleştirilecek. Resep- siyonda geçmiş resepsiyonlardan farklõ olarak, Atatürk’ün giydiği kõyafetlerden oluşan, Faruk Sa- raç’õn hazõrladõğõ Sarõ Zeybek De- filesi de sunulacak.  30 Ağustos’ta 13.30-15.30 saat- leri arasõnda, toplamda 22 gemi (6 fir- kateyn, 4 denizaltõ, 4 mayõn avlama ge- misi, 4 hücumbot, 4 Sahil Güvenlik botu), 11 uçak ve helikopter (3 uçak, 8 helikopter) ile İstanbul Boğazõ’nda denizde resmigeçit yapõlacak.  Bu yõlki kutlamalarda Hipo- drom’da yurttaşlara ve protokole 30 Ağustos ve kutlamalarla ilgili broşür dağõtõlacak. Bunun için Türkçe ve İngilizce broşür ve CD hazõrlandõ. ‘Özel anlamı yok’ Gazetecilerin sorularõnõ da yanõtla- yan Tümgeneral Güler, kutlama tö- renlerinin daha coşkulu geçmesinin bundan sonraki yõllarda da artarak de- vam etmesini planladõklarõnõ dile ge- tirdi. Güler, “Bu yılki törenlere neden 60 sancak gelecek? Bunun özel bir nedeni var mı” sorusuna, “Herhangi bir özel anlamı yok. Sadece daha görkemli törenlerin ya- pılması için planlama yapıldı” ya- nõtõnõ verdi. Tümgeneral Güler, “Geçmiş yıl- larda bir grup milletvekili resepsi- yona davet edilmemişti. Bu yıl na- sıl bir uygulama var” sorusuna da “Geçen yılki yapılan davet kıstas- larımız geçerlidir” karşõlõğõnõ verdi. MERSİN (Cumhuriyet) - Mersin’in Çamlõyayla Zevzek Tepesi’nde geleneksel olarak kutlanan 30 Ağustos Zafer Şö- leni, bu yõl ve önümüzdeki yõl 30 Ağustos’un Ramazan ayõna denk gelmesi nedeniyle 2 yõl süreyle ertelendi. Erdemli Be- lediyesi ise geleneksel zafer şölenini ertelemedi ancak programda değişikliğe gitti. MHP’li Tarsus Belediye Başkanõ Burhanettin Koca- maz, MHP’li Çamlõyayla Be- lediye Başkanõ İsmail Tepe- bağlı, Sebil Belediye Başkanõ Mehmet Çelik, Çamlõyayla MHP İlçe Başkanõ Kudret Özdemir, Çamlõyayla Beledi- ye Meclis Üyesi Rıza Gür’den oluşan 30 Ağustos Zafer Bayramõ Kutlama Ko- mitesi bu yõl 13. kez düzen- lenmesi beklenen Çamlõyayla Zafer Şöleni’nin erteleme ka- rarõ aldõklarõnõ açõkladõ. Açõk- lamada, “Şölenin Ramazan ayına denk gelen 2009 ve 2010 yıllarında yapılmama- sına, 2011 yılından itibaren 3 belediyenin katılımı ile kaldığı yerden devam etme- sine karar verilmiştir” denil- di. Konuyla ilgili açõklama ya- pan Çamlõyayla Belediye Baş- kanõ İsmail Tepebağlõ, “Hal- kımızdan Ramazan ayında şölen yapılmaması yönünde gelen talebe kulak verdik ve 2 yıl süreyle şölen yapmama kararı aldık. Eğlenceye ayı- racağımız kısıtlı bütçe ile yaklaşık 150 aileye gıda yar- dımı yapmaya karar ver- dik” dedi. MHP’li Erdemli Belediyesi ise 30 Ağustos Şö- leni’ni ertelemek yerine prog- ramda değişikliğe gitti. Bu yõl 22.’si düzenlenecek şölenin Hacõalanõ köyünde kutlanaca- ğõnõ belirten Belediye Başkanõ Mükerrem Tollu, her yõl dü- zenlenen güreş yarõşmasõnõn bu yõl yapõlmayacağõnõ ifade etti. Erdemli Belediyesi’nin şöleninde İlçe Müftüsü Mus- tafa Topal tarafõndan toplu namaz kõldõrõlacağõ, semazen gösterisi ve Âşõk Sefai konseri yapõlacağõ belirtildi. MHP’li başkanlar ramazan ayarıyaptı MHP’li Tarsus, Çamlõ- yayla ve Sebil belediye başkanlarõ, ramazan ayõna denk geldiği gerekçesiyle 30 Ağustos Zafer Şöleni etkinliklerini 2 yõl yapma- ma kararõ aldõ. MERSİN Genelkurmay Başkanlığı Karargâhı’nda “Türk Silahlı Kuv- vetleri Şeref ve TSK Üstün Hizmet Madalyası Tevdi Töreni” dü- zenlendi. Başbuğ, Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Ko- şaner’e ve orgeneralliğe yükselen Bekir Kalyoncu’ya TSK Şe- ref Madalyası’nı taktı. (Fotoğraf: NECATİ SAVAŞ) ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Genel- kurmay Başkanõ Orgeneral İlker Başbuğ, “Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK), bize emanet edilen Cumhuriyet ve devletimizin, ulus devlet, üniter devlet ve laik devlet yapısının her zaman savunucusu ve koruyucusu ol- muştur. Bundan sonra da olmaya devam ede- cektir” dedi. Genelkurmay Başkanlõğõ Karargâhõ’nda “Türk Silahlı Kuvvetleri Şeref ve TSK Üstün Hizmet Madalyası Tevdi Töreni” düzenlendi. Orgeneral Başbuğ, törende yaptõğõ konuşmada, içinde bulunulan Zafer Haftasõ’nda Büyük Za- fer’in 87. yõldönümünün büyük bir coşkuyla kut- landõğõnõ ifade ederek, Büyük Taarruz’un, Bü- yük Zafer’in, Türkiye Cumhuriyeti’nin kurulu- şu ve gelişimine yol açan devrimin başlangõcõ ol- duğunu söyledi. Türk milletinin fedakârlõklar- la yarattõğõ ordunun, 26 Ağustos 1922 günü, 225 bin kişiyi bulan Yunan ordusunun karşõsõnda, 207 bin kişilik bir güce ulaştõğõnõ belirten Orgene- ral Başbuğ, “Bu ordu, Büyük Taarruz’da dün- ya tarihine eşsiz bir örnek olarak geçen bir imha muharebesini gerçekleştirmiştir” dedi. Başbuğ, sözlerine şöyle devam etti: “Bugün bizler, bize eşsiz zaferi kazandıran ve dev- rimin yolunu açan, başta Başkomutanımız Mustafa Kemal Atatürk ve kahraman silah arkadaşları olmak üzere aziz şehitlerimizin ve kahraman gazilerimizin önünde tekrar saygıyla eğiliyoruz.” Orgeneral Başbuğ, daha sonra, Kara Kuv- vetleri Komutanõ Orgeneral Işık Koşaner ile Jandarma Genel Komutanõ Orgeneral Atila Işık’õn ifa ettikleri seçkin ve özgün hizmetler- le temayüz ederek, Kara Kuvvetleri Komutan- lõğõ’na ve Jandarma Genel Komutanlõğõ’na atanmalarõndan sonra bu görevlerindeki birer yõl- larõnõ üstün başarõyla tamamladõklarõnõ ve TSK Şeref Madalyasõ’yla ödüllendirilmeye değer gö- rüldüklerini söyledi. Orgeneralliğe yükselen Korgeneral Bilgin Ba- lanlı, Korgeneral Hüseyin Nusret Taşdeler, Korgeneral Bekir Kalyoncu ile oramiralliğe yükselen Koramiral Emin Murat Bilgel’in de TSK’nin çeşitli kademelerinde özverili ve ba- şarõlõ çalõşmalar yaptõklarõnõ ve orgeneralliğe yükseltilerek TSK Üstün Hizmet Madalyasõ ile ödüllendirilmeye değer görüldüklerini ifade eden Genelkurmay Başkanõ Başbuğ, “Kendi- lerini yürekten kutluyorum” dedi. Zafer Bayramõ’nõn sloganõnõ “Güçlü Ordu, Güçlü Türkiye” olarak belirleyen Genelkurmay Başkanlõğõ, törene katõlacak birlik sayõsõnõ arttõrõrken resepsiyona daha fazla katõlõm için davetliler listesini de genişletti. Daha önceki yõllarda sadece Ankara Garnizonu’nda konuşlu birliklerin sancaklarõ geçit töreninde yer alõrken, bu yõl ilk kez, tüm birlik sancaklarõ geçit törenine katõlacak. SAUERLAND DAVASI Laik devletin koruyucusuyuz Orgeneral İlker Başbuğ, TSK’nin Cumhuriyeti koruma görevini sürdüreceğini vurguladõ, Ulus-üniter devletle ilgili mesajlarõnõ Genelkurmay’da düzenlenen törende de sürdürdü Almanya’da bir Türk daha gözaltõnda OSMAN ÇUTSAY FRANKFURT - “Sauerland Çetesi” olarak bilinen ikisi Türk dört sanõğõn yargõlandõ- ğõ Düsseldorf Yüksek Eyalet Mahkeme- si’ndeki davayla bağlantõlõ genç bir Türk’ün gözaltõna alõndõğõ bildirildi. Frankfurt yakõnlarõndaki Langen kasaba- sõnda oturan Kadir T.’nin terör kampõna katõlmak üzere yola çõktõğõ sõrada polis tarafõndan gözaltõna alõndõğõ ve Sauerland Çetesi üyelerine somut destek verdiği ile- ri sürüldü. Federal Başsavcõlõk açõklama- sõnda, Türk gencinin 2007 yõlõ Haziran ayõnda davanõn sanõklarõndan Adem Yıl- maz için “İslami Cihad Birliği” adlõ te- rör grubuna verilmek üzere bir video ka- merasõyla bir de gece dürbünü satõn aldõ- ğõnõn saptandõğõna dikkat çekildi. Başsav- cõlõk, Adem Yõlmaz’õn bu iki malzemeyi adõ geçen terör grubuna ilettiğini de kay- detti. Bu arada Kadir T.’nin Pakistan-Af- ganistan sõnõrõndaki bir eğitim kampõna bombacõ olarak eğitilmek üzere yola çõk- tõğõ belirtildi. 24 yaşõndaki Türk asõllõ Al- man vatandaşõnõn İslami Cihad Birliği’ne hangi düzeyde destek verdiğinin henüz tamamen saptanamadõğõ da vurgulandõ. ‘Erdoğan’õnsorunuinandõrõcõlõk’ CHP lideri Baykal, tepkiler karşõsõnda açõlõma ilişkin yeni çerçeve çizen Başbakan’õn farklõ tezleri kolayca savunabildiğini söyledi HAKAN DİRİK İZMİR - CHP Genel Başkanõ Deniz Baykal, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’õn “açılım” ko- nusunda yeni bir “çerçeveyle” ka- muoyu karşõsõna çõkmak zorunda kaldõğõnõ dile getirerek “Ama Baş- bakan’ın inandırıcılık problemi vardır” dedi. Aralarõnda 78. İzmir Enternasyo- nal Fuarõ’nõn açõlõşõnõn da olduğu bir dizi etkinliğin açõlõşõna katõlmak için İzmir’e gelen Baykal, Başbakan Er- doğan’õn “Ulusa Sesleniş” konuş- masõndaki açõklamalarõnõ değerlen- dirdi. Erdoğan’õn kamuoyunun tep- kisi sonrasõnda yeni bir çerçeve ile kamuoyu önüne çõkmak zorunda kaldõğõnõ dile getiren Baykal, “Ama Başbakan’ın bir inandırıcılık problemi vardır. Çünkü çok ko- layca birbirinden farklı tezleri kısa bir zaman dilimi içinde sa- hiplenir konumlarda kendisini görmüşüzdür. O nedenle Başba- kan’ın niyet beyanı, temenni ve iyi duyguları yansıtan konuşmala- rıyla bu konunun bir netliğe ka- vuşmasını beklemek gerçekçi de- ğildir. Bu nedenle Başbakan’ın bir an önce kafasının içindeki somut düşünceyi koymasına ihtiyaç var- dır” diye konuştu. “Anaların gözyaşının dinmesini istiyoruz” söyleminin, PKK silahlõ mücadeleye devam ettiği sürece ge- çerli olamayacağõnõ kaydeden Bay- kal, çözüm için PKK’nin silahlõ mü- cadeleyi bõrakmasõnõn dõşõnda başka bir yöntemi kabul etmediklerini vur- guladõ. Baykal, “Biz sorunu PKK’nin silahlı mücadele anlayı- şının sona erdirilmesinde görüyo- ruz. Türkiye’nin gö- revi de bunu sağlamaktır. Bunu sağlamak için si- yasi ödünler vermek, ayrışmayı doğrudan veya dolaylı mümkün kı- lacak adımlar atmak ne anaların gözyaşının dinmesine yardımcı olur, ne de Kürt kökenli insanla- rımızın huzurunu, barışını ve re- fahını sağlar” diye konuştu. Bu ara- da Baykal, İzmir Adnan Menderes Havaalanõ çõkõşõnda işlerine son ve- rilen Kent AŞ işçileri ve yakõnlarõ ta- rafõndan protesto edildi. Oturma ey- lemi yapan ve CHP otobüsüne de sal- dõrmaya çalõşan protestocularla çevik kuvvet arasõnda da arbede yaşandõ. İzmir Büyükşehir Belediyesi’nce yap- tırılan Kültürpark Yeraltı Otoparkı’nı hizmete açan Baykal, Büyükşehir Be- lediye Başkanı Aziz Kocaoğlu ile 1933 model otomobile bindi. Baykal, oto- mobille otoparkın bir kapısından girip, diğerinden çıkarak açılışı yaptı.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle